Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
13 OCAK 2009 SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 7
DÜZ YAZI
ORHAN BİRGİT
Yargıçlar ve Savcılar
Birliği’nin Eleştirileri
Başbakan Erdoğan’ın önceki gün, “onuncu dal-
ga” diye adlandırılan son soruşturmalarda izlenilen
yöntemleri eleştirenlere karşı “Bu ne telaş. Kirli iş-
lerin açığa çıkmasından mı korkuyorsunuz?”lu ko-
nuşmasına YARSAV’dan gelen yanıtı, Adalet Ba-
kanı’nın “politik olarak” yorumlaması, üstelik “yargının
bağımsız olduğunu” söyleyerek kendisini sorumlu tut-
maması inandırıcı değildir.
YARSAV, yani Yargıçlar ve Savcılar Birliği Baş-
kanı Eminağaoğlu da zaten dünkü basın toplantı-
sında, yargının bağımsız olması gerektiğini vurgula-
makla yetinmemiş, “soruşturmalarda kontrolün po-
lisin elinde olduğu” suçlamasını yaparak, sözü edi-
len bağımsızlığın zedelendiği yolunda örnekler ver-
miştir.
YARSAV’ın suçlamalarındaki örneklerin başında,
onuncu dalga ya da 12 Mart döneminden yola çı-
karak benim anımsattığım o yeni balyoz harekâtı ile
Yargıtay’ın Onursal Başsavcısı Kanadoğlu’na
yönelik suçlamalar da bulunuyor.
Yargıçlar ve Savcılar Birliği, bir mahkemenin,
kendisine güvenlik örgütlerinden gelen başvuruyu,
arama kararı vererek yürürlüğe koyup koymama ka-
rarı için, öncelikle, o isteğin hukuka uygun olup ol-
madığına özen gösterilmesi koşulunu hatırlatmak ge-
reğini duymuş.
‘Bağışlanmaz bir yanlış...’
YARSAV, polisten gelen bir istemin kanıt olarak kul-
lanılamayacak istihbari dinlemelere dayanmış ol-
masının, talebin reddi ile sonuçlanması gerektiğini sa-
vunuyor. Polisin söylemi ile o başvuruda Sabih Ka-
nadoğlu’nun, Danıştay ve Cumhuriyet gazetesi-
ne yönelik saldırıların failleri arasında gösteril-
mesini, bağışlanmaz bir yanlış olarak isimlendiri-
yor.
YARSAV, yargı makamlarındaki, polisten gelen bil-
gilerin irdelenmeden altına imzalar atılması alışkan-
lığından da şikâyetçidir ve o türlü alışkanlıkların sav-
cı ve yargıçları adeta “noter” pozisyonuna sokma teh-
likesi ile karşı karşıya getirdiği kuşkusunu taşımak-
tadır.
Dahası, yine dünkü YARSAV açıklamasına göre
bu tür alışkanlıklar, kamuoyundaki “Polis Devleti”
suçlamalarına hak verdirtecek bir ağırlığa sahiptir..
Kurulması istenilen Terörle Mücadele Müsteşarlı-
ğı ile de demokrasi ve saydamlığı yok eden o polis
devleti kalıcı bir hale gelecek, “Hukuk Devleti”ne dö-
nüş sağlanamayacaktır.
Sayın Mehmet Ali Şahin’in, bu eleştirileri tek tek
yanıtlayarak kamuoyunu, kendisinin de Adalet Ba-
kanı olarak yer aldığı siyasal iktidarı aklamak yerine,
basit kelime oyunu yaparak YARSAV’ı bir siyasal par-
ti gibi davranmakla suçlamaya kalkışmış olması, hu-
kuk öğrenimi yapmış bir kişi için çok büyük bir ta-
lihsizliktir.
Somut yanıtlar vereceğine...
Oysa o kadar geniş bir savunma yapmasını da bir
yana bırakarak, Adalet Bakanımızdan yargıç ve
savcıların tek meslek örgütü tarafından kendisine yö-
neltilen somut suçlamaları olsun yanıtlaması bekle-
nirdi.
Uygulamada yargıç adaylarının tek seçiciliğini
üstlenmek görevinden ne zaman vazgeçileceği so-
rusundan başlayarak, Başbakanlık Müsteşarı’nın
yargıç ve savcı maaşlarını belirleyen tek kişi ol-
masından rahatsızlık duyup duymadığını, onun ağ-
zından öğrenmek gibi... Yani yargıç ve savcıları bu-
günkü bürokratik yapı içinde birer sıradan devlet me-
muru gibi görme alışkanlığından Adalet Bakanı’nın
hoşnut olup olmadığının yanıtını almak gibi...
YARSAV, Adalet Bakanı’nın, soruşturmaların biz-
zat cumhuriyet savcıları tarafından yürütülmesini ön-
leyerek, polisin istihbari çalışmalarına destek verdi-
ğini söylüyor. Bakanlığın yargı üzerinden gölgesini
çekmesini istiyor.
“..İktidara karşı darbe iddiasını içeren soruşturmanın,
iktidara bağlı ve yürütmenin açıkça etkisinden koru-
naksız olan polisler eliyle yürütülmesinin önlenmesi-
ni” istiyor. Bunun sağlanabilmesi için de sayı, mes-
leki tecrübe anlamında yeterince Cumhuriyet Sav-
cısının sadece bu soruşturma için görevlendirilme-
lerini öneriyor.
Bu önerilere kızmak yerine sahip çıkmak, hukuka
gerçekten bağlı olan herkes için, sadece aklın yolunda
yürümek değil midir?
ENTERNET / MEHMET SUCU
İnternet ve bilişim teknolojileri uzun
zamandır yaşamın doğal bir parçası
haline geldi ve yaşamın pek çok bo-
yutunu köklü olarak değiştirmeye
başladı. Mustafa Akgül Hoca’nın
dediği gibi “sanayi devrimi insanın kol
gücünü çokladı, onun etkin kullanımı-
nı mümkün kıldı. İnternetin temsil et-
tiği devrimse, insanın beyin gücünü
çokluyor, onun ürünlerinin paylaşıl-
masını, yeniden üretilmesini kolay-
laştırıyor. İnternet bilgi toplumunun ta-
şıyıcısı, ön modeli, katalizörü konu-
munda. Bireyi özgürleştiriyor, güç-
lendiriyor. Hiyerarşik yapıları kırıyor.
Bunlar köklü değişimler.
Nasıl sanayi devimi sancılı olduysa,
bilgi toplumuna dönüşüm de uzun ve
sancılı olacak.”
Türkiye’de çok iyimser bir tahminle
26 milyon civarında kullanıcı olduğu
belirtiliyor. Ama bu sayının içinde ha-
yatında bir defa internet kafeye gidip
çiftçiye destek fonundan yararlamak
için başvuru yapanlar da var. Aslında
kullanım istatistikleri ciddi bir sayısal
bölünmeyi de ifade ediyor. Yurttaşla-
rın yüzde 30 interneti hiç duymamış.
İnsani gelişme endeksindeyse 192
ülke arasında 80-90 aralığında duru-
yoruz. Toplumsal cinsiyet endeksinde
120/190 civarındayız.
İnternet yasakları konusundaysa
neredeyse Çin ve Suudi Arabistan’la
yarışıyoruz. AKP hükümetinin çıkardığı
5651 sayılı interneti sansürleme ya-
sasıyla tüm dünyanın kolayca erişe-
bildiğini, yasakladık diye kandırıyoruz.
(İnterneti sansür yasası deyimi bana
ait değil. Telekomünikasyon Kuru-
mu’nun 2009 yılı bütçesinde bu ifade
kullanılmış. Bütçeyi yazan arkadaşlar
yaptıkları yanlışlıkla bir anlamda ger-
çeği itiraf etmişler.)
Bununla da yetinmiyor AKP. Türki-
ye’yi bir gözetim toplumu haline ge-
tirmek için elinden geleni ardına koy-
muyor. Her yerde mobese sistemle-
ri var; ama 1 Mayıs 2008’de orantı-
sız güç kullanan, hastanelere biber ga-
zı sıkan, gazetecilerin kollarını kıran,
kafelerden adam kaldırıp döven pol-
islerin görüntüleri medyada yayım-
lansa da bugüne dek bir polis bile yar-
gı önüne çıkarılmadı. İstanbul’un her
yerindeki mobeselerden 1 Mayıs’a iliş-
kin bilgi alamadık. Sabih Kanadoğ-
lu’nu bile izleyenler 1 Mayıs’ın üzeri-
ni kapatmaya çalışıyorlar. Çünkü suç-
lular.
Sadece suçlarını gizlemeye, ört-
meye çalışıyorlar. 1 Mayıs 2008 günü
yaşananlar hiç olmamış gibi beyni-
mizden kazınmak isteniyor. Sanki ge-
lecek 1 Mayıs’a hazırlık yapılıyor gibi.
Bu, egemen olmak ve kalmak için
verilen bir mücadele. Yaşananlar bil-
gi toplumuna giderken yaşadığımız ilk
dönüşüm sancıları. İnternet ve tek-
noloji değişik bir yaşam getiriyor de-
miştik, ama özgürlükçü bir yönetim al-
tında diye eklemek gerek.
Bir tarafta AKP’nin yasakları ve
gözetim toplumu çabaları, diğer yan-
daysa özgürlükçü bir dünya için uğ-
raş verenler. Yüzyıllardır yaşanan ça-
tışmanın bir başka boyutta devamı-
nı yaşıyoruz. Dünya bilgi toplumuna
doğru giderken Türkiye’de suçlular ve
işledikleri suçlar, gizlenmeye unuttu-
rulmaya çalışılıyor.
Tekrar edelim televizyonlarda gö-
rüntüleri yayımlandı, gazetelerde fo-
toğrafları yer aldı, üzerinden 8 aydan
fazla zaman geçti, ama 1 Mayıs’ta po-
lisin tavrıyla ilgili hiç kimse yargı önü-
ne çıkmadı. Herhalde kolu kırılan ar-
kadaşlarımız, hastanede biber gazı so-
luyanlar yaşadıklarıyla kalacaklar. De-
dik ya burası Türkiye. İktidarsanız ne
yaparsanız mübah. Hesap sormak is-
teyenleri de suturmak artık çok kolay.
Alırsınız Ergenekon kapsamına olur bi-
ter. Ne de olsa kaba deyimiyle at izi
it izine karıştı.
mehmet@cumhuriyet.com.tr
Her Şey Unutturulacak 1 Mayıs Bile
Faks: 0 216 302 82 08 obirgit@e-kolay.net
Sinemacılar
Gül’ün konuğu
ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Cumhurbaşkanõ Abdullah
Gül, bugün bazõ
yönetmen, yapõmcõ,
senarist ve oyuncularla
Çankaya Sofrasõ’nda bir
araya gelecek. Yemeğe,
sinema yönetmenleri
Sinan Çetin, Erden Kõral,
Yücel Çakmaklõ, yapõmcõ
Türker İnanoğlu, senarist
Gani Müjde ile oyuncular
Şener Şen, Lale Mansur
ve Zuhal Olcay katõlacak.
Yemek, saat 12.30’da
başlayacak.
Bozkurt toprağa
veriliyor
Haber Merkezi -
SHP Onursal Genel
Başkanõ, eski başbakan
yardõmcõlarõndan Prof.
Dr. Erdal İnönü ve eski
başbakanlardan Bülent
Ecevit’in parti
çalõşmalarõ sõrasõnda
makam şoförlüğünü
yapan Yalçõn Bozkurt,
evinde başõna tek kurşun
sõkarak intihar etti.
Bozkurt’un bugün öğle
vakti Ankara Karşõyaka
Camii’nde kõlõnacak
cenaze namazõnõn
ardõndan Karşõyaka
Mezarlõğõ’nda toprağa
verileceği bildirildi.
Mustafa Balbay
söyleşide
ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Gazetemiz Ankara
Temsilcisi Mustafa
Balbay, Devlet Tiyatrosu
Opera ve Balesi
Çalõşanlarõ Yardõmlaşma
Vakfõ Başkanõ Tamer
Levent öncülüğünde
kurulan Çağdaş Drama
Derneği ve Ütopya Bilim
Sanat Merkezi’nin
birlikte düzenlendiği
“Salõ Söyleşileri”ne
konuk olacak. Söyleşi
bugün saat 19.00’da,
Ankara Sanat
Tiyatrosu’nda yapõlacak.
(0 312 425 00 89)
CHP’ye
katılımlar
İstanbul Haber
Servisi - Yerel seçimlere
kõsa bir süre kala CHP’ye
katõlõmlar devam ediyor.
Önceki gün CHP
Beyoğlu ilçesine katõlan
aralarõnda kadõnlarõn da
bulunduğu çok sayõda
kişiye parti rozeti takõldõ.
Rozet takma töreninde
konuşan CHP Beyoğlu
İlçe Başkanõ Oğuz
Ünver, CHP’nin
iktidarõnda yolsuzluklarõn
üzerine gidileceğini
vurgulayarak “Halk
kurtuluşun adresi olarak
da CHP’yi görüyor” dedi.
Hükümet Sözcüsü Çiçek, Ergenekon soruşturmasõnõn gizli yürütülmesi gerektiğini söyledi
‘Gizlilik ilkesi çiğnendi’ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
- Hükümet Sözcüsü Devlet Bakanõ ve
Başbakan Yardõmcõsõ Cemil Çiçek,
Ergenekon soruşturmasõnda soruş-
turmanõn gizliliğine uyulmadõğõnõ
belirterek, “Şu veya bu şekilde bu
gizliliğe riayet etmeyenler yasalar
karşısında da suç işliyorlar” dedi.
Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantõsõ-
nõn ardõndan gazetecilerin sorularõnõ
yanõtladõ. Ergenekon soruşturmasõ
kapsamõnda tutuklanan eski Özel Ha-
rekât Dairesi Başkanvekili İbrahim
Şahin’in gündeme getirdiği ve Ge-
nelkurmay Başkanlõğõ’nõn yalanla-
dõğõ iddialarõn sorulmasõ üzerine Çi-
çek, toplantõda soruşturmayla ilgili
herhangi bir konunun gündeme gel-
mediğini belirterek, “Soruşturma
safhası gizlidir. Maalesef bu gizli-
liğe riayet edilmiyor. Şu veya bu şe-
kilde bu gizliliğe riayet etmeyenler,
yasalar karşısında da suç işliyorlar”
diye konuştu. Bundan rahatsõzlõğõnõ
her defasõnda ifade etmeye çalõştõğõ-
nõ belirten Hükümet Sözcüsü Çiçek,
“Bu bilgi doğru da olsa yazılması
yanlıştır. Yanlış olsa yazılması da-
ha da yanlıştır. Bunun neresinden
tutup neyini düzelteceksiniz? Bu
türlü soruları ne bize sorun, ne baş-
ka makama sorun. Sormanız gere-
ken bir tek yer, bir tek makam var.
O da hukuktur” dedi.
‘Belgeleri ortaya koysunlar’
Hükümet Sözcüsü Çiçek, muhale-
fetin yargõnõn yürütme tarafõndan
yönlendirildiği, soruşturmanõn polis
tarafõndan yapõldõğõ ve bir intikam
duygusu ile soruşturmanõn sürdürül-
düğü iddialarõnõn anõmsatõlmasõ üze-
rine, “Bu iddiada bulunanlar eğer
bu iddialarını teyit edecek bilgile-
ri, belgeleri, delilleri varsa, onu
ortaya koysunlar. Soyut iddialarla
bu süreci yanlış yönlendirmeye,
bu sürecin hukuki zeminden siya-
si bir zemine kayması noktasında
bir çaba içine girmesinler. Bunlar
son derece yanlıştır. Türkiye bir hu-
kuk devleti diyoruz. Onun için bı-
rakalım, hukuki bir konu hukuk
çerçevesinde çözülsün. Siyasi ko-
nuları başka zeminlerde tartışırız.
Ben bu iddiaların hiçbirin ciddiye
almıyorum. Hiçbirisi doğru değil”
diye konuştu.
YENİ HEDEF SİYASİLER VE MEDYA
Övür: 11. dalga
çok yakõnda
İstanbul Haber Ser-
visi - Eski İstanbul Bü-
yükşehir Belediye Baş-
kanõ Bedrettin Dalan’õn
gözaltõna alõnacağõnõn işa-
retlerini haftalar önce-
sinde veren Sabah gaze-
tesi yazarõ Mahmut
Övür, Ergenekon’un 11.
operasyonunun yakõnda
“siyasilere ve medya-
ya” yapõlacağõnõ, yeni
dalganõn 90’larõn ikinci
yarõsõ ve 2000’lerde etkili
olmuş önemli siyasileri
kapsayacağõnõ savundu.
Taraf gazetesinde Ne-
şe Düzel’in sorularõnõ ya-
nõtlayan Övür, çarpõcõ
açõklamalar yaparak il-
ginç tahminlerde bulun-
du. Övür’ün açõklamala-
rõ akõllara Tansu Çiller,
Mesut Yılmaz, Mehmet
Ağar ve 28 Şubat süre-
cindeki Genelkurmay
Başkanõ Orgeneral İs-
mail Hakkı Karada-
yı’nõn isimlerini getirdi.
Konuyla ilgili gazetemi-
ze değerlendirmede bu-
lunan Övür, isim açõkla-
masõnõn hukuken doğru
olmadõğõnõ, yalnõzca ku-
lislerde konuşulanlarõ
yazdõğõnõ, açõkladõğõnõ
söyledi.
Övür Taraf’ta yer alan
röportajõnda 11. operas-
yonun yakõnda yapõlma-
sõnõn beklendiğini ifade
ederek emekli askerlere
bir operasyon daha ola-
cağõnõ, geçmişte genel-
kurmay başkanõ olmuş
bir ismin de gözaltõna
alõnacağõnõ öne sürdü.
Övür, iddianameye ve
örgüt şemasõna bakõldõ-
ğõnda Ergenekon’la bağ-
lantõlõ olduğu ileri sürülen
çok üst düzeyde isimler
bulunduğunu belirterek
“Kimi halen genel yayın
yönetmeni ve yönetici
pozisyonunda bunların.
Zaten Ergenekon kul-
islerinde konuşulanlara
bakılırsa, önümüzdeki
günlerde siyasileri ve
medyayı içine alan yeni
bir Ergenekon operas-
yonu daha bekleniyor”
dedi.
ABD’nin rolü
Operasyonun sürme-
sinde dõş dünyanõn da
önemli bir etkisi olduğu-
nu ifade eden Övür, “Er-
genekon’un teşhir edil-
mesinde bence ABD
önemli rol oynadı. Ben
dosyaların ABD’den de
geldiğini, operasyonun
sadece kendi gücümüz-
le olmadığını düşünü-
yorum” dedi.
Ertem: Önceliğimiz kadõnlar
Raif Ertem’in eşi Mübeccel Ertem, Çatalca Belediye Başkanlõğõ için CHP’den aday adayõ
İstanbul Haber Servisi - Yerel seçimler için be-
lediye başkan aday adaylarõnõn, parti içi yarõşõ ve
projelerinin tanõtõmlarõ hõz kazandõ.
Gazetemiz eski yazarlarõndan Raif Ertem’in eşi
avukat Mübeccel Ertem, CHP’den Çatalca Be-
lediye Başkanlõğõ için aday adaylõğõnõ açõkladõ. 35
yõldõr serbest avukatlõk yapan Ertem, kadõnlarõn si-
yasette yer edinmeleri için çalõşmalar yürüttüğü-
nü belirterek, “CHP’nin Çatalca’da resmileşen
4 adayı var. Bunlardan 3’ü erkek. Umarım par-
ti yönetimi Çatalca’da kadınlardan yana bir ka-
rar verir” dedi. Çatalca’nõn en önemli sorunlarõ-
nõn başõnda “işsizlik” geldiğini kaydeden Ertem,
“Çatalca’da tarım tamamen durdu. Sanayi de
yok. İmar planlarındaki sorunlar nedeniyle in-
şaatlar da durduruldu. İlçedeki insanların tüm
gelir kapıları kapatıldı. Benim öncelikli hede-
fim ilçedeki kadınların, gençlerin ve işsizlerin
iş sahibi olmaları için fırsatlar yaratmak” diye
konuştu.
SHP kurucu üyelerinden avukat Zeynel Öztürk,
CHP’den Kâğõthane Belediye Başkanlõğõ için aday
adaylõğõnõ açõkladõ. Kâğõthane’de Refah Parti-
si’yle (RP) başlayan ve AKP’yle devam eden zih-
niyetin 17 yõldõr ilçede hüküm sürdüğünü belirte-
rek “Kâğıthane’yi köy haline dö- nüştüren
AKP’den kurtarıp kentleştireceğiz” dedi. 2 dö-
nem SHP Kâğõthane İlçe Başkanlõğõ, Sosyal De-
mokrasi Vakfõ (SODEV) kurucu üyeliğinde bulu-
nan Öztürk, “Kâğıthane’yi insanların rant elde
ettiği değil, çağdaş bir şekilde yaşadığı ilçeye dön-
üştüreceğiz. Belediyenin bütün işleri, halkın gö-
zü önünde gerçekleştirilecek. Yapılan işler hal-
kın denetimiyle sürdürülecek. İnsanların katı-
lımlarıyla Kâğıthane’yi sosyal belediyecilik an-
layışıyla yöneteceğiz” diye konuştu.
Bakanlar Kurulu toplantõsõnda Ergenekon soruşturmasõ
konusunun gündeme gelmediğini belirten Hükümet Sözcüsü
Çiçek, “Soruşturma safhasõ gizlidir. Maalesef bu gizliliğe riayet
edilmiyor. Şu veya bu şekilde bu gizliliğe riayet etmeyenler,
yasalar karşõsõnda da suç işliyorlar” diye konuştu.
Bu da Akfõrat’taki
belediyecilik anlayõşõ
İstanbul Haber Servisi -
AKP’li eski Akfõrat Belde Bele-
diye Başkanõ Hilmi Yıldız, hak-
kõndaki “imar yolsuzluğu”, “ya-
kınlarına menfaat sağlama”,
“rüşvet”, “vergi kaçakçılığı”,
“evrakta sahtecilik”, “tehdit ve
adam yaralamaya azmettirmek”
ve “görevi kötüye kullanma”
gerekçeleriyle başlatõlan soruş-
turma kapsamõnda dün oğullarõ
Enes Yıldız ve Mehmet Akif
Yıldız’õn da aralarõnda bulunduğu
39 kişiyle birlikte Beşiktaş’taki İs-
tanbul Adliyesi’ne sevk edildi.
Yõldõz, İstanbul Tuzla, Pendik,
Kartal, Ümraniye, Büyükçekme-
ce ile Ankara, Kocaeli ve Sakar-
ya’da faaliyet gösteren “Organi-
ze suç örgütü lideri” olmakla
suçlanõyor.
Yolsuzluk iddialarõ nedeniyle 2
Ağustos’ta İçişleri Bakanlõğõ’nca
görevden alõnan Hilmi Yõldõz, 6
Ocak Salõ günü İstanbul İl Jan-
darma Komutanlõğõ’na bağlõ ekip-
lerce İstanbul, Ankara, Sakarya ve
Kocaeli’de başlatõlan eşzamanlõ
operasyon kapsamõnda Tokat’ta
gözaltõna alõnmõştõ. Jandarma ekip-
lerince İstanbul’a getirilen Yõldõz
ve diğer zanlõlarõn evlerinde ya-
põlan aramalar sonucunda 6 adet ta-
banca, 4 adet av tüfeği, 2 adet ku-
rusõkõ tabanca, 115 adet tabanca fi-
şeği, 30 adet av tüfeği fişeğiyle çok
sayõda cep telefonu, taşõnabilir
bilgisayar, sim kart, çeşitli dokü-
man ve sözleşmeler ele geçirildi.
Aramalar sürüyor
Zanlõlarõn evinde yapõlan ara-
malar sürerken, Yõldõz ve berabe-
rindeki kişiler İl Jandarma Ko-
mutanlõğõ’nda sorguya alõnmõştõ.
Yõldõz ve oğullarõnõn da yer aldõ-
ğõ 40 kişi, jandarmadaki sorgula-
rõnõn tamamlanmasõnõn ardõndan
dün sabah saatlerinde Beşiktaş’taki
İstanbul Adliyesi’ne getirildi. Ak-
fõrat Belde Belediyesi’nde İçişle-
ri Bakanlõğõ müfettişlerinin Yõldõz
dönemine ilişkin başlattõğõ ince-
lemeler ise sürüyor.
Yıldız ve diğer zanlıların evlerinde
yapılan aramalar sonucunda 6 adet
tabanca, 4 adet av tüfeği, 2 adet ku-
rusıkı tabanca, 115 adet tabanca fi-
şeği, 30 adet av tüfeği fişeğiyle çok
sayıda cep telefonu, taşınabilir bil-
gisayar, sim kart, çeşitli doküman ve
sözleşmeler ele geçirildi.
AKP’lilerden
gazeteciye saldırı
İstanbul Haber Servisi- AKP Esenyurt İlçe Teş-
kilatõ’nõn Kõraç’ta “Sizlere para ve kömür
dağıtacağız” sloganõyla yurttaşlardan nüfus
cüzdanõ topladõğõnõ görüntüleyen Siyasal Biri-
kim Gazetesi Haber Müdürü İbrahim Küpeli,
AKP’li Esenyurt Belediye Başkanõ Necmi Ka-
dıoğlu’nun korumalarõnõn saldõrõsõna uğradõ.
Kadõoğlu’nun katõlõmõyla Kõraç bölgesinde
önceki gün gerçekleştirilen toplantõda, AKP
Esenyurt İlçe Teşkilatõ yöneticileri ve belediye
zabõtalarõ Kõraçlõ yurttaşlardan, nüfus cüzdanõ
toplamaya başladõlar. Kõraçlõlarõ kandõrarak,
AKP’ye üye yapmak için nüfus cüzdanlarõnõ
topladõklarõ öne sürülen AKP’li yöneticiler ve
zabõtalarõ görüntülemek isteyen İbrahim Küpe-
li, Kadõoğlu’nun korumalarõnõn saldõrõsõna uğ-
radõ. Korumalarõn tartakladõğõ gazeteci Küpeli,
CHP Kõraç Belde Başkanlõğõ binasõna sõğõna-
rak canõnõ zor kurtardõ. Olay yerinde bulunan
yurttaşlarõn da şahitlik ettiği saldõrõda çenesin-
den darbe alan, gömleği parçalanan gazeteci
Küpeli, önce Kõraç’ta bulunan Yeni Hayat
Hastanesi’nden darp raporu aldõ, sonra da Kõ-
raç jandarmasõna giderek Kadõoğlu ve koru-
malarõ hakkõnda suç duyurusunda bulundu.
2004 yõlõnda Esenyurt Belediyesi Başkanlõk
Koltuğu’na oturan Kadõoğlu, 2006 yõlõnda Ge-
lecek Gazetesi Haber Müdürü Hüsamettin
Erbaş’õ hedef göstermiş, Esenyurt Belediyesi
Başkan Yardõmcõsõ Gürbüz Süleymanoğlu da
gazeteciyi tartaklamõştõ.
NÜFUS CÜZDANI TOPLADILAR