Katalog

[email protected] CMYB C M Y B DEĞİŞEN DÜNYADAN HÜSEYİN BAŞ Fransa Afganistan Batağında.. ABD ve NATO’nun, Afganistan’da radikal İslamcı Taliban ve El-Kaide terörünü yok ederek ülkede ‘de- mokrasiyi’ hâkim kılmak amacıyla 2001’den bu ya- na sürdürdüğü savaşa ittifakın çoğu üyesinin des- tek vermekte ayak sürümesine karşın, Fransız Cum- hurbaşkanı Nicolas Sarkozy’nin, W. Bush’a şirin görünmek, NATO’nun askeri kanadına yeniden dön- me hazırlığı yanı sıra AB’yi vurucu bir güç oluştu- rulması konusunda ikna etmek için, parlamentonun onayına bile gerek duymadan 700 kişilik bir muharip gücü aceleyle savaş alanına koşturması, ne yazık ki, pek işe yaramış görünmüyor. Zira bunlardan bir bölümü geçen 18 Ağustos’ta Kâbil’in doğusundaki Sarubi’de Taliban güçleri tarafından pusuya dü- şürülmüş ve çıkan çatışmada on Fransız askeri öl- müş, 21 asker de yaralanmıştır. Olay Fransa’da ve tüm dünyada büyük yankı uyandırmış ve Başkan Sarkozy’nin taziye ve moral için Afganistan’ın yo- lunu tutması, askerlere ‘vatan millet’ nutukları at- ması Fransız halkını teskin etmeye, sanırız, yet- memiştir. Afganistan savaşı gibi büyük ölçekli bir savaş- ta bu kayıp olağan sayılabilir. Ancak Fransız as- kerlerinin altı bin kilometre uzaklıktaki bir ülkede ne işleri olduğu sorulduğunda, soruyu makul ve geçerli gerekçeler ileri sürerek yanıtlamak kolay görünmemektedir. Nitekim olay muhalefet ve ba- sın tarafından da çeşitli açılardan yoğun biçimde eleştirilmiştir. Konuyla ilgili olarak düzenlenen ka- muoyu araştırmalarına göre ise Fransızların yüz- de 55’i, askerin Afganistan’dan çekilmesi gerek- tiği düşüncesindedir. Öte yanda Afgan savaşını zaman zaman uğ- ranılan az sayıdaki kayıplara bakarak fazla önem- sememek de son derecede yanıltıcıdır. Yeniden yapılanan ve güçlü bir biçimde silahlanan Taliban ve El-Kaide’nin NATO’lu güçlere karşı direnci gi- derek artmaktadır. Başkent Kâbil başta olmak üze- re büyük kentler Taliban’ın kuşatması altındadır. Buna karşılık ABD ve NATO, bölgedeki 70 bin ki- şilik askeri gücüne karşın Taliban’ın direncini kır- mayı başaramamıştır. Savaş alanında konuşlanan bazı ittifak üyeleri çatışma bölgelerinden çekil- menin yollarını aramaktadır. Bizzat ABD de Irak’a takviye göndermek için Afganistan’dan asker çek- miştir. ABD ve NATO ise üyelerinden asker tak- viyesi konusunda umutlu görünmemektedir. Bu yılın başından bu yana ABD ve NATO güç- lerinin kaybı 178 düzeyindedir. Associated Press’in araştırmalarına göre Afganistan’ın kaybı 8000’dir. Ayrıca ülke içinde, Pakistan’ın sınır bölgeleri de dahil Taliban ve El-Kaide teröründen nasibini faz- lasıyla almaktadır. Taliban’ın elindeki modern si- lahların kaynağı ise ayrı bir sorundur. Taliban ye- di yıldır süren savaşa karşın, afyon üretimini sür- dürmektedir. Silahların ise uyuşturucu parasıyla ‘serbest piyasadan’ sağlandığı kimse için sır de- ğildir. Taliban’ın direnişinde kuşkusuz halkın gi- derek daha fazla yoksullaşmasının da payı mev- cuttur. 2001’de Bonn’da düzenlenen konferans- ta ABD ve NATO, Afganistan’ın kalkınması ve ye- niden yapılanması için büyük yardım yapılaca- ğından söz etmişlerdir. Ne var ki 50 milyar dolarlık yardımın yarıdan fazlası savaşın finansmanına har- canmıştır. BM’nin ilgili örgütlerine göre yoksulluk, eşitsizlik, işsizlik, sağlık hizmetlerinden yoksun- luk had safhadadır. 26 milyonluk nüfusun yüzde 35’i işsizdir. Ülkenin içinde bulunduğu ekonomik ve sosyal açmazda Dünya Bankası’nın dayattığı ‘liberal ekonomi’ seçeneğinin büyük payı da, kuş- kusuz unutulmamalıdır. Dahası Afgan halkı ABD ve NATO’nun ülkeye barış getireceğine de inan- mamaktadır. Kâbil yönetiminin basın organı Anis’te yer alan ve çok sayıda uzmanın da pay- laştığı şu görüş, aslında her şeyi anlatmaktadır: “ABD ve NATO, Taliban ve El-Kaide’nin Pakis- tan’daki üslerini çoktan saptamasına karşın bu üs- lere karşı istikrarsızlığın devamı ve stratejik çıkar- ları adına ve bölgedeki askeri varlığını sürdürme- yi haklı göstermek için saldırıya geçmekten imti- na etmektedir.” (20 Ağustos 08) Afganistan’a demokrasi getirmek, ülkeyi radi- kal dinci teröristlerden arındırmak, El-Kaide’nin kö- künü kazımak, ortaçağ karanlığında yaşayan Af- gan kadınının aydınlığa çıkarılmasını sağlamak ço- cuklar için masaldır. Ama 10 askerin ölümü, 21 askerin de yaralan- masıyla sonuçlanan çatışmada ne yazık ki, bir baş- ka vahim durum da, Fransız basınında yer alan ha- berlere bakılırsa, NATO güçlerinin Fransız as- kerlerini kurtarmak için giriştikleri hava saldırısında hedef şaşırarak Taliban yerine Fransız askerleri- ni vurmuş olmalarıdır. Çatışmada yaşamını yitiren genç Fransız askeri Julien’in babası Joel Le Pahun birtakım art ni- yetlerle ve aceleyle balıklama atlanılan savaşı şöy- le sorguluyor: “Hükümet, çocukları ölüme gön- dermekten vazgeçmelidir. Sadece bir yıl askerlik eğitimi alan gençler korkunç şeylerin olduğu cepheye sürülemez. Bizim Afganistan savaşında yer almamızın gerekçesi yok. Orada Amerikalılar gibi ekonomik çıkarlarımız da yok. O zaman ne- den Amerikalıların payandası oluyoruz?” Başkan Sarkozy’nin bu soruları yanıtlaması, sa- nırız kolay olmayacak. Rusya, asõl hedefinde, yani Saakaşvili’den kurtulma konusunda başarõlõ olamadõ Saakaşvili kalõrsa Putin kaybederRICHARD HOLBROOKE RR usya’nõn Gürcistan’a verdiği olağanüstü zarara bakarak Moskova’nõn hedeflerine ulaştõğõ sonucu çõkarõlabilir. Ancak şu ana kadar Moskova asõl hedefinde yani Gürcistan’õn demokrasi ve Amerika yanlõsõ Devlet Başkanõ Mihail Saakaşvili’den kurtulma konusunda başarõya ulaşamadõ. Rusya Güney Osetya ve Abhazya’da ayrõlõkçõ yerleşim bölgelerinde kontrolünü sõkõlaştõrõrken, Gürcistan ordusunu harap etti, ülkenin ekonomisine zarar verdi ve Batõ ittifakõnda görüş ayrõlõğõna neden oldu. Üç yõl boyunca Rusya Saakaşvili’yi düşürmek için akla gelebilecek her türlü taktiği denedi. Ülke içinde ayaklanmayõ teşvik etmek, ekonomik abluka uygulamak, yerleşim bölgelerinde kendi kuvvetlerini güçlendirmek ve sonunda savaş çõkarmak gibi... Tüm bunlara karşõn Saakaşvili hâlâ iktidarda. Gürcistan’õn Rusya tarafõndan işgal edilmiş olmasõ bir sonraki Amerikan başkanõnõn stratejik manzarasõnõ yeniden şekillendirecek. Batõ, Rusya’nõn “nasıl cezalandırılacağını” konuşadursun, Gürcistan’õn hâlâ ana bir ön cephe olduğu unutulmamalõ. 2014 Kõş Olimpiyatlarõ’nõn düzenleme hakkõnõn Rusya’nõn elinden alõnmasõ ya da gelişmiş ülkeler grubu G- 8’den Rusya’nõn çõkarõlmasõ Moskova üzerinde etkili olabilir de olmayabilir de. Ancak Batõ’nõn şu anda yapacağõ en önemli şey Tiflis’teki hükümeti güçlendirmek olacak. Denklem çok basit: Eğer Saakaşvili kalõrsa, Vladimir Putin kaybeder. Moskova Saakaşvili’yi açõk askeri güçle yerinden etme şansõnõ kaybetti. Ancak sinsi yöntemler de göz ardõ edilemez. Moskova’nõn bugünkü en büyük umudu Gürcü ekonomisinin hõzlõ bir biçimde çökmesi, paranõn değer kaybetmesi ve mutsuz bir halkõn Moskova destekli olabilecek bir muhalefet liderinden cesaret alarak Saakaşvili’yi iktidarõ bõrakmaya zorlamasõ. Bu meydan okumaya Batõ sadece sözle yanõt vermemeli. Şimdi en önemli olan büyük çaplõ ekonomik ve askeri yardõmõn sağlanmasõ. Gürcistan’õ yeniden inşa etmeye yönelik sözler Rusya’nõn hedefine ulaşmasõ önünde en iyi yol. Gürcü Başbakan Vladimir Gurgenidze yollarõn, köprülerin, limanlarõn ve diğer altyapõnõn yeniden inşasõnõn 1 milyar dolarõ bulacağõnõ tahmin ediyor. Buna insani yardõm, mültecilerin yerleştirilmesi ve Gürcü ordusunun yeniden yapõlanmasõ dahil değil. Ancak Bush yönetimi ekonomik destek konusunda kesin konuşmadõ. Amerikan yardõmõ AB, Dünya Bankasõ, Uluslararasõ Para Fonu ve Yeniden İnşa ve Kalkõnma için Avrupa Bankasõ’yla uygun biçimde yapõlmalõ. Uzun vadede Gürcistan ve Rusya barõş içinde yaşayabilmeli. Burada Gürcistan da kendine düşeni yapmalõ. 2003’te ülkesini çökmekten kurtaran Saakaşvili gelecek konusunda stratejik kararlar vermeli. Saakaşvili Avrupalõlarõ yeterince destek vermedikleri gerekçesiyle azarlayarak Moskova’ya yönelik olarak sadece tehlikeyi arttõracak bir dil kullandõ. Yüzyõllar boyunca Gürcistan bu dev komşusuyla yaşamaya çalõştõ. Saakaşvili küçük ülkesini alõp Meksika’ya taşõyamaz. Durumu daha büyük bir özenle idare etmesi gerekiyor. Rusya’nõn Batõ’yla ilişkilerinde elbette sonuçlar olacak. Ancak bu kararlar bir sonraki ABD başkanõ döneminde alõnacak. Rus tanklarõ Gürcistan’a girerken Pekin’de Putin’e sarõlan Bush’un Rus tehdidine yönelik dikkatsizliği, Moskova’yõ Gürcistan’õ işgal etse de yakasõnõ kurtarabileceğini düşünmeye itmiş olabilir. Batõ, Gürcistan uğruna savaşa girmeyecek. Ama Rusya bir zamanlar Sovyet alanõna dahil komşularõna karşõ güç kullanmõş olmasõnõn bir bedeli olduğunu anlamalõ. Bu özellikle de Moskova’nõn bundan sonra gözdağõ vereceği Ukrayna ve Azerbaycan için geçerli. Soğuk Savaş sonrasõndaki dünyanõn kurallarõ değişiyor. Ancak eylemlerinin Batõ üzerinde birleştirici etkilerini küçümseyen Rusya’nõn nihai avantajõna katkõ sağlayacak biçimde değil. Bu ilişkilerin nasõl gelişeceği her iki tarafõn da gelecek haftalarda ne yapacağõna bağlõ. Özellikle de Gürcistan’da. İngilizceden çeviren Elçin Poyrazlar (Washington Post, 22 Ağustos) İLYA KRAMNİK GG ürcistan, askeri harekâta, “ayrılıkçı topraklarda anayasal düzeni kurmak” amacõyla girdiğini açõkladõ, ancak ne kadar hukuka aykõrõ eylem varsa, hepsini gerçekleştirdi. Dolayõsõyla Rusya’nõn müdahale etmesini gerektirecek şartlar oluştu. Rusya, tepkisini kõsa süre içinde gösterdi. Rusya kuvvetleri, Gürcü saldõrõsõnõn başlamasõndan bir gün sonra harekete geçtiler. Üç gün süren şiddetli çatõşmalardan sonra 11 Ağustos’a gelindiğinde Gürcü ordusu, organize bir yapõ olmaktan çõkmõştõ artõk ve bütün dünyada, güney Osetya’dan kaçan Gürcü birliklerinin görüntüleri yayõmlanõyordu. Gürcüler, gerek Güney Osetya’da, gerekse Tiflis yönetiminin kontrolünde bulunan topraklarda Ruslardan kaçarken geride muazzam ölçüde askeri malzeme bõraktõlar. Bunlar, Rus askerlerinin eline geçtiği gibi, Rus ordusu, girdiği bölgelerde Gürcü ordusunun altyapõsõna ait ne varsa çökertti. Böylelikle Gürcü ordusuna, altõndan kalkamayacağõ bir darbe indirilmiş oldu. Fakat hiç şüphesiz, savaşõn kaderi açõsõndan belirleyici olaylardan biri, Rus özel kuvvetlerinin, Gürcü özel kuvvetlerinin yapmaya kalkõştõklarõ, Rokskiy tünelinin havaya uçurulmasõ operasyonunun boşa çõkarõlmasõydõ. Bu tünel, Rusya’yõ Güney Osetya’ya bağlayan temel yol ve bunun çökmesi, Ruslarõn Güney Osetya’da duruma müdahale etmesini tamamen zorlaştõrabilirdi. Diğer taraftan, bu “beş gün savaşı”, Rus ordusunun hem güçlü hem de zayõf taraflarõnõ gösterdi. Bir taraftan Gürcü bataryalarõnõn ve Gürcü ordusunun geri hatlarõndaki altyapõnõn çökertilmesinde Rus ordusunun hõzla harekete geçebilme, harekâtlarõ plan dahilinde yürütebilme gibi özellikleri, hiç şüphesiz, Rus ordusunun başarõ hanesine yazõlacaktõr. Fakat diğer taraftan Gürcü hava kuvvetlerinin devre dõşõ bõrakõlmasõ konusundaki başarõsõzlõk, en yeni askeri teknolojilerden mahrum olma, iletişim sistemlerinin eskiliği gibi hususlar, Rus ordusunun zayõf kaldõğõ konularõ açõkça gösteriyor. Üstelik Rus savaş uçaklarõnõn Gürcüler tarafõndan düşürülmesinin Rus hava kuvvetlerinin savaşa iyi hazõrlanmadõğõnõ gösterdiğini, bizzat Genelkurmay İkinci Başkanõ Anatoliy Nogovitsın dile getirdi. Askeri harekâtlara, enformasyon ve diplomasi savaşlarõ eşlik etti. Rusya’nõn BM ve NATO’daki temsilcileri, Rusya devlet başkanõ ve başbakanõ, bütün kanallardan, Rusya’nõn haklõlõğõnõ açõkladõlar. Rus basõnõnõn da neredeyse tek vücut halinde hareket etmesi, bizim son yirmi yõldõr görmeye alõştõğõmõz duruma, yani Rusya’nõn enformasyon alanõnda sürekli kaybeden taraf olmasõ durumuna bir son verdi. Rusya’nõn bu savaşta Batõ’da bile müttefiklerinin ortaya çõktõğõnõ söyleyebiliriz. Gürcistan’a kayõtsõz şartsõz destek verenler, ABD, İngiltere ve bazõ Doğu Avrupa ülkeleri ile sõnõrlõ kaldõ. Böylelikle bütün dünyaya, Batõ’nõn, “genç demokrasinin savunulması” gibi temel bir konuda bile birlik olamadõğõ gösterildi. Bununla birlikte, Rusya’nõn enformasyon savaşõnõ kazandõğõnõ söylemek, mümkün değil. Zira karşõ tarafõn bu alanda muazzam bir gücü var. Bu nedenle, enformasyon savaşõnõn galibinin olmadõğõnõ söylemek daha yerinde olur. Bundan sonrasõna yönelik tahminlerde bulunmak, gerçekten zor. Bununla birlikte, bundan sonra dünyanõn yöneleceği eğilim konusunda bir şeyler söyleyebiliriz. Kuşkusuz, son iki haftada yaşananlar, dünyanõn gidişini kökten değiştirdi. Rusya ile ABD arasõnda önceden de var olan ama perde arkasõnda kalmõş olan zõtlaşma, artõk tamamen su yüzüne çõktõ. Rusya ile ABD’nin pozisyonlarõ uzlaşabilir durumda değil ve taraflar da uzlaşmaya niyetli görünmüyor. Rusya, artõk açõkça, Abhazya ve Güney Osetya’nõn tanõnmasõnõ savunuyor ve bunu, bu topraklarda Gürcülerin uyguladõğõ “soykırım”a dayandõrõyor. İkinci olarak, bu suçu işleyen Gürcüler aleyhinde (Gürcistan devlet yönetiminin tepesindekiler de dahil olmak üzere) ceza davasõ açõyor. Diğer taraftan, Ukrayna gibi, siyasi krizin hüküm sürdüğü bir komşu ülke de bu çatõşma ortamõna sürükleniyor. Buradan hareketle, iki büyük devlet arasõnda yakõn zamanda bir soğuk savaşõn başlayacağõnõ ve bunun eski Sovyet coğrafyasõndan Latin Amerika’ya kadar geniş bir alanõ kapsayacağõnõ söyleyebiliriz. Diğer yandan, Gürcistan’da yakõn bir gelecekte iktidarõn değişeceğini görmek gerekiyor. Fakat Mihail Saakaşvili’nin yerine Rusya yanlõsõ bir yönetimin geleceğini düşünmek, hiç gerçekçi olmaz. Zira burada Rusya yanlõsõ hareketler son derece zayõf ve bu hareketlerden bir başarõ beklememizi gerektirecek hiçbir neden yok. Ayrõca, yakõn gelecekte BDT’nin şimdiki yapõsõnõn son bulacağõnõ söyleyebiliriz. Rusya’nõn müttefikleri bu durumda, Ortak Savunma Anlaşmasõ Örgütü ve Şanghay İşbirliği Örgütü’nün yeni üyeleri olarak, Rusya ile olan ilişkilerini daha da derinleştireceklerdir. Rusçadan çeviren: Deniz Berktay, Rus Resmi Haber Ajansı RİA Novosti, 20 Ağustos 2008 ‘Beş gün savaşõ’, Rusya ile ABD arasõnda perde arkasõnda yaşanan gerilimi gösterdi Batõ’nõn şu anda yapacağõ en önemli şey Tiflis’teki hükümeti güçlendirmek olacak. Denklem çok basit: Eğer Saakaşvili kalõrsa, Putin kaybeder. Saakaşvili de küçük ülkesini alõp Meksika’ya taşõyamaz. Durumu daha büyük bir özenle idare etmesi gerekiyor. Saakşvili’nin siyasi geleceği zorda. SAYFA CUMHURİYET 25 AĞUSTOS 2008 PAZARTESİ 10 DIŞ BASIN Zıtlaşma su yüzüne çıktı TC SİVAS 2.İCRA MÜDÜRLÜĞÜ TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI Dosya No: 2008/402 Bir borçtan dolayõ satõlmasõna karar verilen taşõnmazõn cinsi, niteliği, kõymeti, adedi ve önemli özellikleri; 1 - TAPU KAYDI:SİVAS MERKEZ MISMILIRMAK MAH. CİLT: 11 SAYFA: 1008 ADA:3844 PARSEL:! 1 DE KAYITLI BAĞIMSIZ BÖLÜM NO: 9 OLAN DUBLEKS MESKEN ÖZELLİKLERİ: 199 METREKARE ALANLI ARSA ÜZERİNDE BULUNAN KAT İRTİFAKI YAPILMIŞ 28/199 ARSA PAYLI 3-4 KAT BAĞIMSIZ BÖLÜM NO:9 OLAN DUBLEKS MESKENDİR. TAŞINMAZ ABDULVAHABİGAZİ MAH. ABDULVAHABİ- GAZİ CAD. AYDOĞDU APT. KAT:3 NO:9 OLUP HİSSENİN TAMAMI BORÇLUYA AİTTİR. ŞEHİR MERKEZİNE YAKLAŞIK 1,5 KM MESAFEDE OL- DUĞU, TAŞINMAZIM BULUNDUĞU MAHALDE ALTYAPI VE BELEDİYE HİZMETLERİ TAMDIR. BİNA BETONARME KARGAS SİSTEMİNDE OLUP BİNA ASONSÖRLÜDÜR. DAİRE 3 ODA I SALON OLUP BİRİNCİ KATTA MUTFAK VE SALON. 2. KATTA İSE 3 ODA, BANYO BULUNMAKTADİR. DUBLEKS DAİRENİN İKİ KATTANDA GİRİŞİ VARDIR. MERDİVENLER AHŞAP, DAİRENİN DIŞ KAPILARI ÇELİK, İÇ ODALARI VE PENCERELERİ AHŞAP, ISITMA SİSTEMİ DOĞALGAZLI KOMBİLİDİR. DAİRE GÜNEYDOĞU CEPHELİDİR. YAKLAŞIK BRÜT 140 m2.dir YAPİ 3. SINIF B GURUBU YAPI SINIFINDANDIR. SATIŞ SAATİ: 14.40-14.50 Arasõ MUHAMMEN BEDELİ: 80.000.00 YTL Satõş Şartlarõ l-Satõş 10.10.2008 günü yukarõda belirtilen saatler arasõnda SİVAS 2. İCRA DAİRESİ açõk artõrma suretiyle yapõlacaktõr. Bu artõrmada tahmin edilen değerin %60'õnõ ve rüçhanlõ alacaklõlar varsa alacaklarõ toplamõnõ ve satõş ve paylaştõrma giderlerini geçmek şartõ ile ihale olunur. Böy- le bir bedele alõcõ çõkmazsa en çok artõranõn taahhüdü saklõ kalmak şartõyla 20.10.2008 günü aynõ yer ve saatler arasõnda ikinci artõrmaya çõkarõlacaktõr. Bu artõrmada da rüçhanlõ alacaklõlarõn alacaklarõ toplamõnõ, satõş ve paylaştõrma giderlerini geçmesi ve, artõrma bedelinin malõn tahmin edilen kõymetinin %40'õnõ bulmasõ lazõmdõr. Böyle bir bedelle alõcõ çõkmazsa satõş talebi düşecektir. 2-Artõrmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kõymetin %20'si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanõn teminat mektubunu vermeleri lazõmdõr. Satõş peşin para iledir. Alõcõ istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Tellaliye resmi, damga vergisi, tapu harç ve masraflarõ ile K.D.V. alõcõya aittir. Birikmiş vergiler satõş bedelinden ödenir. 3-İpotek sahibi alacaklõlarla diğer ilgililerin (*) bu taşõnmaz üzerindeki haklarõnõ hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarõnõ dayanağõ belgeler ile on beş gün için- de dairemize bildirmeleri lazõmdõr. Aksi takdirde haklarõ tapu sicili ile sabit olmadõkça paylaştõrmadan hariç bõrakõlacaktõr. 4-Satõş bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra İflas Kanununun 133 üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İki ihale arasõndaki farktan ve %10 faizden alõcõ ve kefilleri mesul tutulacak ve hiç bir hükme hacet kalmadan kendilerinden tahsil edilecektir. 5-Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açõk olup gideri verildiği takdirde isteyen alõcõya bir örneği gönderilebilir. 6-Satõşa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatõnõ kabul etmiş sayõlacaklarõ, başkaca bilgi almak isteyenlerin yukarõda yazõlõ dosya numarasõyla mü- dürlüğümüze başvurmalarõ ilan olunur. İş bu ilan tebligat yapõlamayan ilgililere tebligat yerine kaim olmak üzere ilan olunur. 14.08.2008 (*) İlgililer tabirine irtifak hakkõ sahipleri de dahildir. Basõn: 46153 İZMİR 7. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ MENKULÜN AÇIK ARTIRMA İLANI DOSYA NO: 2008/8183 ES. Bir borçtan dolayõ hacizli ve aşağõda cins ve kõymeti yazõlõ mahcuz satõşa çõkarõlmõştõr. Birinci artõrma 11.09.2008 günü saat 11.45-11.50 saatleri arasõnda Ak- doğan Cad. No: 108 -Şirinyer Buca / İZMİR adresinde ya- põlacak ve o günü kõymetlerinin % 60'õna istekli bulun- madõğõ takdirde 16.09.2008 günü aynõ yer ve saatlerde ikinci artõrma yapõlarak satõlacağõ, şu kadar ki artõrma be- delinin malõn tahmin edilen bedelinin kõymetinin %40'õnõ bulmasõnõn ve satõş isteğinin alacağõna rüçhanõ olan ala- caklar toplamõndan fazla olmasõnõn ve bundan başka pa- raya çevirme ve paylarõn paylaştõrma masraflarõnõn geç- mesinin şart olduğu, artõrmaya iştirak edeceklerin % 20 oranõnda teminat yatõrmasõ veya bu miktar kadar milli bir bankanõn teminat mektubunu ibraz etmeleri, mahcuzun sa- tõş bedeli üzerinden % 18 KDV.nin ve Damga Resminin Alõcõya, Tellaliye Resminin borçluya ait olacağõ ve satõş şartnamesinin icra dosyasõnda görülebileceği, masrafõ ve- rildiği takdirde şartnamenin bir örneğinin isteyene gönde- rilebileceği, fazla bilgi almak isteyenlerin yukarõda yazõlõ dosya numarasõyla Dairemize başvurmalarõ ilan olunur. Muhammen Kõymeti Lira: 200.000.00YTL. Adedi: 1 Cinsi (Mahiyeti ve Önemli Nitelikleri): 1978 Model İtalyan Simonazzi saatte 15.000 adet dolum kapasiteli, cam şişe-pet şişe dolduran makine, meşrubat dolum ma- kinesi. (İcra İflas Kanunun 114/1, 114/3) Yönetmelik Ör- nek No: 25 Basõn: 46418 19 Ağustos 2008, Guardian