02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 TEMMUZ 2008 CUMA CUMHURİYET SAYFA DIZI Sıvas kıyımından 15 yı-1 sonra 'unutmak' mı 'yüzleşmek' mi tartışılıyor îslamcılann senaryosuAradan on beş yıl gcçmcsinc karşın, ts- lamcı kesim, Sıvas olayını çarpıtmak içiıı hâlâ yeni senaryolar üretmekten gcri dıu- muyor. Dincilerin bu topluöldürünıü lıaklı göstennek içiıı en sık kullandıkla- n argüman, "Başbağlar katliann"dıı. Bu kanlı olay, Sıvas kıyımından üç giin sonra, 5 Tenımuz 1993 tarihinde, Er- zincan'ın Eğiıı ilçesine bağlı bir Türknıen köyü olan Başbağlar'da, PKK örgütün- ce gerçeklcştirilmiş ve saldırıda 33 ma- sum yurttaşımız yaşamını yitirmiştir. Sıvas cankırımının acısını yüreklerinde taşıyan insanlann "Başbağlar katlia- mı"nı onaylamalan düşünülebilir mi? Öl- dürümler arasında yan tutmak, ölenlerin kimliğine bakarak ayınmcılık yapmak, insanlık dışı bir yaklaşımdır. Cana kıy- nıanııı mazereti ve gcrckçesi olamaz! Böylcykcn, Sıvas olayının karşısma iki- de bir "Başbağlar"in çıkarılması ve devrimcilerin, kıyımlar arasında tercilı yapıyonnuş gibi gösterilmesi iyi niyet- li bir tutum değildir. Köktendinci basının son yıllardaki boy hedeflerindcn biri de, Sıvas cankı- nmından şans cseri kurtulan halk nıüzi- ği sanatçısı ve bağlama virtüözii Arif Sağ'dır. Aziz Nesin'in ölümünden son- ra, hedef tahtasuıa şimdi bu kişi otur- tulmuştur. Madımak Oteli'nde, aralannda Mulılis Akarsu'riun da bulunduğu en az iki kişinin Arif Sağ'ın tabancasından çı- kan kurşunlarla öldüğü savı, özellikle in- tcmet ortamında el altından yaygınlaş- tırılmaya çalışılıyor. Amaç bcllidir: Ka- falarda soru imi yaratarak olayı karart- mak! Ne var ki, 37 kişinin ölümüylc so- nuçlanan "Sıvas cankırımı"nın şeriat- çı bir ayaklanma girişimi olduğu gcrçe- ğini bu tür düzmece haberlerle değiştir- mek olanaklı değil... Güneşi balçıkla sı- vama ve mızrağı çuvala sığdınna çaba- ları, bugiine dcğin olduğu gi- bi bundan sonra da sonuç vemıeyecektir. Kanlı Sıvas kıyımından on beş yıl sonra bile "2 Temmuz"u hâlâ "bayram" ilan edcbilecek tıynette in- sanlar varbu ülkede! Sıvas kıyımını "Şanh Sı- vas kıyamı!" diye alkışla- yanlar ise bu topluöldürü- mün hesabını bir gün mut- laka vcreeeklerdir. Çünkü, insanlığa karşı işlenen suçlarda zama- naşımı yoktur... Arif Sağ: 'Madımak, devlet senaryosuydu' Bağlama sanatçısı Arif Sağ'a görc, Madımak Oteli'nin yakılması, "Türki- ye'deki irticanın boyutunu görmek is- teyenlerce tezgâhlanmış bir devlet se- naryosu". Iş Bankası Kültür Yayınla- rı arasında çıkan "Muhalif Bağlama" adlı kitapta Sıvas olaylan konusunda önemli açıklamalarda bulunan Sağ, Ma- dımak olayında tek suçlunun lıüküm giyen 33 sanık olmadığını belirterek şunlan söylüyor: "(')nhır sadece saptanan, yargılanan ve ınahkûm olanlar... Gerçek suçlular nerede? Bu olaya göz yumanlar, yan- gına körükle gidenler, müdahale et- meyenler nerede? En az yargılanıp idanıa ınahkûm olanlar kadar suçlu- lar onlar da. Belki devlcti yönetenler o gün olaya ciddi baksalardı, bugiin 37 insanın acısı yaşanmayacaktı." (1) Devleti yönetenlerin Sıvas olaylanna seyirci kaldıklannın altmı çizen Arif Sağ, yaşananlan şöyle değerlendiriyor: "Di- yorum ki, devlet, irtica diye bir yapı- dan giderek rahatsızlanmaya başladı. Aıııa buna rağmen irtica diye bir ge- lişıne vardı Türkiye'de. lrticacıların işi nereye kadar götüreceğini görmek isteyenler bu senaryoyu hayata ge- çirdiler; ama fatura çok ağır ve acı ol- du." (2) İktidar, 'Madımak Müzesi'ne karşı! Sıvas'taki Madımak Oteli, yangın- dan sonra onarılarak yeniden açıldı. Otelin giriş katı ise kebapçı salonu ya- pıldı! İnsanlann cayır cayır yanarak can vcrdiği bir mekânda kebap yenebilir mi? Madımak'ta on beş yıl önce yaşa- nanlan bile gölgede bırakacak bir bar- barlık bu! İnsanlık, bu ayıba seyirci kalamazdı. Nitekim, Madımak Oteli'nin "Barış ve Dostluk Müzesi"ne dönüştürülmesi için, Alcvi kuruluşlan ve çcşitli demo- laatik kitle örgütleri ortak bir kampan- ya başlattı. "Madımak Oteli'nin. barış ve kardeşlik adına kültür merkezi ve nıüze olmasını istiyoruz" çağnsı her ye- re ulaştı. Bu amaçla yurtiçinde vc Avrupa ülkelerindc on binlerce imza toplandı. Sa- nat ve yazın insanlan da bu girişime güc- lü destek veriyor. Son dönemdc, dc- ğişik siyasal partilere mensup mil- lervekillerinin de Madımak'm mü- zeye dönüştürülmesi tasanmma sıcak baktıklanm gözlüyoraz. Ne var ki, CHP lstanbul Milletvekili Berhan Şimşek'in bu konııda Mcclis Baş- kanhğı'na sunduğu yasa önerisi, ge- çen dönem AKP milletvekillcrinin oylanyla reddedildi. AKP hüküme- ti, kamuoyunda güçlenen uzlaşma arayışına karşın, "halk arasında kin ve nefret duygularını körükler" diyerek bu isteğe karşı çıkıyor. Konuy- la doğrudan ilgili Kültür ve Turiznı Ba- kanı Ertuğrul Günay da gülünç gerck- çeler ileri sürerek işi yokuşa sürüyor. Gü- nay'a göre, Türkiye Cumhuriyeti Kültür Bakanlığı'mn, Madımak Oteli'ni ka- mulaştırmaya yetecek parası yokmuş! "Sosyal demokrat" kökenli bir bakanın içtenlikten yoksun bu tutumu, sanat çevrelerinde tepkiyle karşılanıyor. Oysa 1993 yılında Almanya'nm So- lingen kasabasında ırkçıların ateşe ver- dikleri ev, olaydan hemen sonra yerel yö- netimce müzc yapılmıştı. Dahası var: Kundaklama sonucu aynı aileden beş yurttaşımızın yanarak öldüğü üzücü ola- yın yıldönümlerindc Türk ve Almanlar bir araya gelerek bu ortak acıyı paylaşı- yorlar. Törenlere her yıl Şolingen Be- lediyesi yöneticilerinin yanı sıra Alman devlet adamlan da katılarak topluma dostluk ve banş ilctileri veriyorlar. Ar- tık gelenekselleşen bu törenler, Alman- ya'da ırkçıhğa, yabancı düşmanlığına karşı ortak savaşımm simgesi durumu- na gelmiş bulunuyor. Yabancı bir ülke- nin yıuttaşlanımza ve onlann acısına gös- terdiği saygıyı, kendi hükümetimizin ve Kültür Bakanı'mızın göstenııemesi gerçekten düşündürücüdür. Sıvas 'tasuçüstüyakalandılar Bugün ateşli 'demokrasi' savunuculuğn yapan kimiyazar ve kurumlann, 15 yıl önce Sıvas kıyımı konusunda sergiledikleri acınası tutum geçekten ibret vericidir. Bellek unutsa da arşivler unutmadı * "Aziz Nesin 'in ay- lardır süregeîen konuş- maları, 'Şeytan Ayetleri' ve gazetesinin yayın po- litikası, halkta birikime neden olmuştur, Bu tah- rikler sonucunda, cuma namazından sonra başla- yan eylemler, aslında planlı olmayan ve halkın organize edilmemiş ge- neî bir lepkisidir." (Maz- lum-Der, 3 Temmuz 1993) * "Olayın abartılarak Batı basımna yansıtıla- cağından eminiz, Sı- vas'taki katliamın mün- ferit ve kendine özgüşart- lar içinde geliştiği unu- tıılarak, köktendinci akım- larda bir tırmanış olarak gösterilmesi de mümkün- dür. " (TVazlı llıcak, 7er- cüman, 4 Temmuz 1993) * "Sıvas 'ta halk, 'Din elden gidiyor' diye ayak- lanmamıştır, Türkiye 'de dinin bir yere gittiği yok ki. Gündemde kalmak için çırpınan, gazetesini oku- van olmadığmdan orada "burada sova mrisen Sal- Sıvas ta kul yığınına donuşen Madımak onunde yurttaşlar yıtırdıklerı yakınlarına aıt anıları aradılar. man Riişdi 'nin bile 'hır- sızlama vavın vapmak'Ja suçladığı bir eskimiş şöhret var... " (İVletin Toker, Milliyet, 4 Temmuz 1993) * "Halkta bir 'hazırlanmışlık' olmasa, Aziz Nesin 'in Pir Sultan Abdal Şenlikleri 'nde söylediği birkaç mü- nasebetsiz cünıle, bu kadar tepkiyeyol açmazdı. Nilıayet 'beyin daınarlannm kireçlendiği' izleniınini veren, öte yandan da bir 'hırs-ıpiri' ileyanıp tutuşan birinin he- zeyanlan olarak değerlendirilir biterdi. " (Oktay Ek- şi, Hürriyet, 4 Temmuz 1993) * "Aziz Nesin 'in hassasiyet yaratan. tahriklere va- ran sözleri, karşı tahrikle birleşiyor ve hepimizi ciddi şekilde endişelendiren bu sonuç ortaya çıkıyor. 'Şey- tan Ayetleri 'nin basılması, dinle ilgili sözler, televiz- yonlarda Alevilerle ilgili ifadeler ve daha başka ömekler yan vana dizildiğinde, patlamaya hazır bir dokıı orta- ya çıkıyor." (Ertuğrul Özkök, Hürriyet, 4 Temmuz 1993) * "Bu kitabın (Şeytan Ayetleri) yayımlanmasını is- temezdim. Aziz Nesin son zamanlarda, 'Türk milleti ap- taldır... Ben dinsizim, Allahsızım'gibi laflar etti. Şu hoş- görüsüz oriamda bunlan söylemesi bence yanlıştı. " (Enıin Çölaşan, Hürriyet, 4 Temmuz 1993) * "lnançlara dil uzatan ve bu ülkede kan dökülme- sinin provokasyonunu yapan gazete ve başyazarı Aziz Nesin 'in benzer olaylara çanak tutmasına seyirci mi kalmacak, yoksa bu konuda yeni yasal düzenlemeler dii- şünülecekmi?" (Cengiz Çandar, Sabah, 4 Temmuz 1993) * "Komedi yazarı Aziz Nesin, diin en rahat uykıı- sumı uyumuş olmahdır. Nihayet arzulan gerçekleşmis, 35 kişinin ölümüyle amaçlanan büyük bir olay çıkar- mayı başarmıştır. " (Yalçın Özer, Türkiye, 4 Temmuz 1993) * "Sıvas olaylarımn müsebbibi, Pir Sultan Abdal 'ı anma adı altında tahrik kıtalannm bölgeye gelınesine izin veren vetkililer ile mukaddes kitabımıza dil uzatan yazar Aziz Nesin 'dir. Yaptığı iş, jikirlerini açıklamak değil, tahrike vesile olacak bir şekilde kutsal değerle- rimize taarruzdur... "(Sebahattin Onkibar, Türkiye, 4 Temmuz 1993) * Aziz Nesin adlı kart budala! Eski TKP'lileri Mao 'cularla birleştirerek çıkardığın opaçavra gaze- te, üstelik valan yazan, devrimci geçinen gazeteyle ne yapmak istiyorsım? Ölnıek istiyorsan, git bir köşede yalnız öl. Başkalannın da başını belaya sokma!" (Engin Ardıç, Interstar televizyonundaki yorumundan, 4 Temmuz 1993) * "Bu memleketin yüzde 99 'u Müslüman. Tamam mı? Kendi inançsızhğına saygı isteyeceksin, ama yaşadığın toplumun inançlanna hiç mi hiç saygı göstermeyeceksin. Tamam olmayan yanı, önce burası... Buna. 'Müslüman mahallesinde salyangoz satmak' derler Adam sattır- mıvor, zorla mı?" (Tayyar Şafak, Tercüman, 5 Temmuz 1993). * "Aziz Nesin gittikçe sapıtıp, milletimize hakaret- ten sonra bir de 'Şeytan Ayetleri 'ni vesile ederek gü- ya laikJiği vefikir hürrivetini denemek adına Peygamber Efendimiz 'e, Kuranıkeriın 'e saldırdıkça, 'Biri çıkıp bu adamı vuıacak, bazı malum çevreler de onu basm ve fıkir şehidi ilan edecekler, ona yananm' demişimdir. Sı- vas 'taki acı olaylann asıl tahrikçisi o olduğu halde, şim- di 'mağdur kahraman' olursa gene yananm!" (Alte- mur Kılıç, Türkiye, 6 Temmuz 1993) MED CEZÎR MEHMET FARAÇ Şeriat Gardiyanları! Ülkeyi kaosa götüren hü- kümetin başarısızlıklarını örtmekle görevli medya- nın Ümraniye soruşturmasının son aşamasıyla ilgili yayınlan, rejimi hedef alan psikolojik hareketin boyutlannı an- latıyor. Tıpkı başyazarımız llhan Sel- çuk'un gözaltına alınması sürecinde olduğu gibi nedense gizli kalması gereken bilgiler, güvenlik birimlerince yine salt dinci medyaya sızdınlıyor! Ta- rafsız gazetelerin kuşkuyla baktığı iddialar ve belge müsveddeleri, top- lumu ürküten bir soruşturma süre- cinde AKP'nin dümen sularında iftira bayrağına dönüşüyor! Iktidarın sesi Star, Yeni Şafak ve Bu- gün gazeteleri ile AKP'ye yamanan Sabah "kozmik belge" safsatasıyla fo- tokopiyle çoğaltılmış iddiaları dün manşet yaptılar! Hatta Star ve Sabah, "7 Temmuz'da kaos plam" diye aynı başlığı bile kullandılar! Bunlahn kale- me aldığı iddialara göre, "7 Tem- muz'da 40 ilde eşzamanlı izinsiz mi- tingleryapılacakmış\" Efendim, "Bu es- nada birileri kitlelere ateş açacak- mış\" Hatta "önemli kişilere suikast- lar düzenlenerek, kaos büyütülecek ve hükümet istifaya zorlanacakmışl." Ne senaryo ama?.. Kurtlar Vadisi özentisi acemi senaristler bilinçaltın- daki travmalarını yüzlerine gözlerine bulaştırmışlar! "Ümraniye'de 27 tane el bombasını bir gecekonduya kim sakladıysa, Sinan Aygün'ün ofisine Glock'u da o sakladı" diye yazama- yanlar, ulusu, Cumhuriyet mitingleri düzenleyen Atatürkçülerin, kuşkulu bir tabanca ve bayatlamış el bombalanyla darbe yapacağına inandırmaya çalı- şıyorlar! Ne demiş önceki günkü The Guardi- an gazetesi?.. "Türkiye'nin sendeleyen siyasi sistemi çöküşe ilerliyor\.." Şeri- at gardiyanları medya etiğine biraz saygılı olsalar, Guardian'ın başlığından ders alıp siyaseti kaosa dönüştüren- lerle dinci darbecilerin peşine düşer- ler! Evet Türkiye'de birileri gerçekten darbe hazırlığında! Ama onlar kesin- likle laikler ve Atatürkçüler değil! Faturayı Temize * "Ömründe işi gücü bir milletin dinine, ima- nma, haysiyet ve şerefi- ne küfretmek olan bir adamın salına salına or- talıkta gezip insanlan bövlesine tahrik etmesi- ne dünyanın hiçbir ye- rinde izin verilemez. (...) Pir Sultan Abdal, nıu- annit (inatçı) bir Türk ve Osmanlı düşmam. Onu kalkıyor 'Halk ozanı', 'mutasavvıf şair' diye gösterip, adına şenlik- ler düzenliyoruz. Sonra, her yanı ile ne olduğu belli Aziz Nesin 7 getirip orada konuşturuvoruz..." (Prof. Dr. Ayhan Son- gar, Türkiye, 6 Temmuz 1993) * "Milletin değerle- rine bu kadar sövülünce olacağı bu. Toplumun tepkisi, inançlann bü- yüklüğüyle orantılı olu- yor. (...) Kim ne derse desin, bu 36 ölümlü olay- ların bir tek sorumlusu var, o da Aziz Nesin... " (Emin Pazarcı, Tercü- man, 6 Temmuz 1993) * "Böyle giderse, bun- lar Sıvaslıyı on mislisi ile lstanbul da karşılarında göreceklerdir. Bu Allahsız ve dinsiz kişiler, böyle giderse Hz. Ali 'nin Zülfikar 'ını (kes- kin kılıcım) karşılarında bulacaklardır. " (Sadık Al- bayrak / Başbakan Erdoğan'ın dünürü, Milli Gazete, 6 Temmuz 1993) * "İnsanlann öldüriilmesini onaylamak mümkün de- ğil. Ancak, bu olaylan hazırlayan sebepleri ve şartla- rı da göz önünde bulıındurmak gerekir. Aziz Nesin 'in Müslümanlara yönelik sözlerini kabul etmek mümkün de^il. " (Abdurrahman Dilipak. Millivet, 6 Temmuz 1993) * "Nasırı acımadığı aman Allah 'm adını ağızlan- na almayanlar, sırfentelektüel gösteri yapmak uğru- na bir dinbilimci kesilip saçma sapan ve hiçbir bilim- sel dayanağı olmayan gevezelikleri 'laiklik adına' ses- lendiriyor. Nüjüsunun yüzde 99 'u Müslüman olan bir ülkede, 'îslam tehlikesi' gibi bir sloganın laiklik kav- ramına verebileceği zararlar hiç hesap edilmiyor. " (Mehmet Barlas, Sabah, 15 Temmuz 1993) * "... Sıvas 'm, bazılannın ısrarla iddia ettiklerigi- bi bir 'şeriat provası' olduğunu düşünmüvonım. " (Ruşen Çakır, Birikiın, Temmuz 1993) * "Din, özellikle bizim loplumumuzda çok hassas bir konu. Bu toplum içinde, özellikle 'dinci' denilen bir top- lum içinde, 'Ben dinsizim, ben ateistim' demek bence yanlış. " (Nurseli İdiz, tiyatro sanatçısı) (1) MuhalifBağlama-AhfSağ Kitahı, Şenay Kalkan, Türkiye tş Bankası Kültür Yaymları, lstanbul, 2004. (2) a.g.y. SÜRECEK :.,;••, Onder Sav'a suc duyurusu Vatan gazetesi 28 Haziran'da, Kent- bank'a Zekeriya Tenıizel'in elkoyduğu iddiasını manşet yaptı! lç sayfada ise Te- mizel'in hem 3 Mart 2001'de BDDK baş- kanlığuıdan istifa ettiğini hem 9 Temmuz 2001 'de görevde olduğunu yazarak gaf yaptı! Bu hatasını küçük puntolarla yazılmış bir özürle geçiştirmesi ise etik olnıadı! Sözcü gazetesinin dünkü sayı- sıııda. "yürekli vatanseverlere" başlıklı bildiriye ise tepki geldi. TYS'den Mehri Zat ile kadın kuruluşlarından Nazan Moroğlu vc İnci Beşpınar, bil- diriden haberlerinin olmadığını söylediler. AKP'ye muhalefet eden iki ga- zetenin de şu karanlık ortanıda dikkatli olması gerekiyor. Rastlantı Zaman'ı! llginç değil mi? Son gözaltılarla ilgi- li kararın 29 Haziran'da alındığı açık- landı. 30 Haziran'da istihbaratçılarla ilişkilendirilen bir cemaatin yayın or- ganı durup dururken "Sarıkız ve Ayı- şığı Meclis'e geliyor" diye manşet at- tı! Ne ilginçtir ki operasyonun yapıl- dığı 1 Temmuz günü de, Zaman ga- zetesinin manşetinde, "Imzalar ta- mamlandı, Sarıkızhaftaya Meclis'te" başlığı yer aldı! Bir tek o değil adı Fet- hullahçıya çıkmış Taraf adlı ordu düşmanı gazete de, ne rastlantıdır ki operasyon günü "Ergenekon'un Kurt- lar konseyi" başlığıyla piyasaya çık- tı! Hatta bu mevkute "Ergenekon suç örgütünü yöneten 12 kişilik şû- ra"dan bile söz etti! Bitmedi; iktida- rın yıldızı Star gazetesi de tam ope- rasyon günü "Isyana teşvik ve darbe hazırhğından ağır ceza" başlığıyla savcılığın 8 milyon sayfa (!) belge in- celeyerek 1350 sayfalık iddianame- yi hazırladığını duyurdu! Evet bunla- rın hepsi rastlantı! Tam Zaman'lı, tam Taraf'lı ve 5 yıldızlı rastlantı! Peki, Ne Olacak? Peki, darbe hikâyelerinin tefrika edildiği ortam neyi hedefliyor? Ye- niçağ yazarı Sabahattin Önkibar dün bu soruya, "Çirkin psikolojik ha- rekât ve karalamanın amacı 'ben battım, bari onları da ba- muştu: "Kapatma davası birhesabın gö- rüleceği mutlak bir fınal olacak ve ye- ni bir süreç başlayacaktır. Bu yeni sürecin adı da cebenvtluğa karşı hu- kukun ve vicdanın zaferi tırayım ya da onları bu i i 3 } \ m i T H olacaktır. Buraya notdüşü- şekilde hedef alır ve vu-1 • ' • • >• ,i ,• V . I yOrum, kaydedin; AKP'nin ruşursam demokrasi kahramanı sı- fatıyla imajımı diri tutarım hesabın- dan başka bir şey değildir" şeklin- de çok doğru bir yanıt vermişti. An- cak ikinci bir soru daha vardı? Pe- ki, bundan sonra ne olacaktı? Ön- kibar, şu yanıtıyla, milyonların "aminnn..."ve "inşallahhh..." diye- ceği bir duaya da tercüman ol- kapatılması kesindir. Abdullah Gül'ün durumu da tartışmaya açı- lacaktır. Tayyip Erdoğan 5 yıl içinde bırakın bağımsız milletvekilliğine aday, mahalle azalığına bile aday olamayacak, yani önü kesilecektir. Kapatılma davası ile kasalardaki yolsuzluk dosyaları deşifre edilecek ve hesap günü başlayacaktır." KİM NEYAIDI? (( llitler'i ulusunun başına belâ tıedenler, benzer üsluptaki tu- tuklamaları seyreden korkaklardı. Darbe örgütleyen insanlar varsa yakalanna yapışmak adaletin gör- evi. Ama suçlama bu mu, yoksa laik rejimle kavgalı iktidar, muha- lif gördüğü herkesi 'darbeci' suç- laması ile tasfıye etme plam mı yü- rütüyor? Iktidann estirdiği terörha- vası bakarsınız TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu'nu veya bir başka şahsiyeti, Erdoğan'ın alternatifi olarak karşımıza çıkarır. Çünkü Er- doğan umut vaat etmiyor, kavgayı temsil ediyorY' Güngör Mengi, Vatan (( f\eldiler, Genel Yayın Müdürü- Kjlmüzü aldılar ve gittiler. Atatürk sevgisi nedeniyle hedef olduğu- nu bildiğimiz Ufuk Büyükçele- bi... Bu götürülüşün ardından ağızlarından salyalar aka aka ze- hirlerini kusan alçaklar, satılmış ruhlarının önlerindeki engellerin asla yıkılmayacağını göreceklerdir. Bu vatan satıcıları, mütareke ta- cirleri ceplerine döşenen fon hor- tumları gereği Cumhuriyet'in il- kelerine saldırırken, yerleştirildik- leri köşelerde milletin milli yapısı- nı ustaca boşaltabilmektedirler. Iş- te en büyük tehlike budur!" Behiç Kılıç, Tercüman po'yu bile boyle götürmediler ^ L 2 Temmuz 2008 Haşemacının Giz'iL Başlarında CIA pa- tentli takke taşıyanlar apartmedreselerde nurlu militan yetiştiriyor! Daha 8 yıl öncesine kadar sokaklarda satır ve Takarov'larla katliam yapanlar Gü- neydoğu kentlerinde, siyasallaşma takıyyesiyle kıyama hazırla- ? cesaretiyle Cumhuriyetin rövanşını al- maya çalışıyor! Eteğinin iki yakasın- daki haşema ve pompalı tüfek rek- lamıyla beslenen irtaca odağı bir gazete ise çarşamba günü utanma- dan "Cumhuriyet Ergenekon üssü" diye gazetemize çamur atabildi! Dün ise "Darbeci rektörleri korku nıyor! Şeyh kucağında büyü- |//i11 i [ ^ sardı" diye Nakşi uşağı olma- yen devşirmeler, devlet kasa- sından türetilen gazetelerde iktidarın rezaletlerini örtbas ediyor! Atatürk, laiklik ve demokrasi düşmanı gerici medya tarikatların desteğinde rejimi hedefliyor! Sefalet içindeki halkı kömür ve pirinç takıyyesiyle sandık- lara aktaran iktidar, yüzde 47'nin makta direnen rektörleri hedef gösterdi! Peki, sözde Yahudi ve Ma- son düşmanı (!) olan bu gazete, ABD'nin en büyük Yahudi örgütü olan Anti Defamition Leagua'nın (ADL) direktörü Abraham H. Foxman'ın önceki gün Tayyip Erdoğan'la gö- rüşmesini okurlarından niye gizledi? e-posta: [email protected] -f
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle