25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
9 HAZİRAN 2008 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Muhalefetten, Anayasa Mahkemesi karannı eleştiren Meclis Başkanı Toptan'a senato tepkisi Toptan tarafolamaz'ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - TBMM Başkanı Kök- sal Toptan'm Anayasa Mah- kemesi'nin türban kararıyla "yetkisini aştığını" ileri sürüp Türkiye'ye yeniden "senato" sistemini önermesi, muhalefet tarafından tepkiyle karşılandı. CHP ve MHP, senato sisteminin geçmişte de denendiğini ve sa- bahtan akşama hemen olacak bir düzenleme olmadığına dikkat çekerken, Toptan'ın Anayasa Mahkemesi karanyla ilgili açık- lamalaııyla "tarafsız'Mıktan uzaklaştığına dikkat çektiler. CHP Grup Başkanvekili Hak- kı Süha Okay, AKP'nin sürekli bir "gerilim siyaseti ve tartış- ma siyaseti yürüttüğüne" dik- kat çekerek, TBMM Başkanı • CHP'li Okay, Meclis Başkanı'nın son derece tartışmalı siyasi konularda öne çıkıp tartışmayı yeni bir mecraya taşıyacak açıklamalarda bulunduğunu kaydetti. DSP lideri Sezer de "Anayasa Mahkemesi'ni suçlamak, Meclis Başkanı'nın işi değil" dedi. Toptan'ın Anayasa Mahkemesi karanyla ilgili açıklamalan ve yeni getirdiği senato öncrisinin bu yürütülen siyasetin bir parçası olduğunu söyledi. Meclis Baş- kanı'nın tarafsız olması gere- kirken, son derece tartışmalı si- yasi konularda öne çıktığını İcaydeden Okay, "Taraf siyaseti yürütüyor. Bu önerilerde bu- lunurken, Meclis Başkanlığı sorumluluğuyla bağdaşma- yacak bir yaklaşım sergiliyor. Anayasa Mahkemesi'nin, ka- ranyla yetkisini aştığını söy- lemesi, Meclis Başkanı'nın işi değil" dedi. Toptan'ın Anayasa Mahkemesi karanndan hemen sonra "senato" tartışması aç- masını da eleştiren Okay, şu görüşleri dilc getirdi: "Ortada hiçbir proje olmadan, böyle hanı bir şekilde senato öncri- sinin takdim edilmesi sağlıklı değil. Çünkü senato bir sis- temin değişimini gerektiren, yeni bir demokratik meka- ni/ına. Sadece bir kaç keli- meyle, 'senato olsun' demekle bitmez iş. Bu yaklaşım yeni bir gündem yaratma amaçlıdır." DSP de eleştirdi DSP Genel Başkanı Zeki Sezer de Toptan'ın Anayasa Mahkemesi hakkındaki açık- lamalanna tepki gösterdi. Se- zer, "Meclis Başkanı açıkla- m:ıyı. tarafsız bir duruşla yapmadı. Yani Anayasa Mahkemesi'ni suçlamak, Meclis Başkanı'nın işi olma- malıydı" diye konuştu. MHP soğuk MHP yönetimi ise Toptan'ın senato önerisine sıcak bakmıyor. MHP'den üst düzey bir yöneti- ci, geçmişte de senato sistemi- nin denendiğine ve bir yerde "tı- kandığına" dikkat çekerek, se- nato kurunıunun Türkiye'nin "üniter" yapısıyla uyuşmadı- ğını savundu. Türkiye'de In- giltere'de olduğu gibi "sınıfsal farklılık" olmadığına işaret eden MHP yöneticisi, şu görüş- leri savundu: "Cumhuriyet Senatosu niye kaldırıldı, çünkü bizim siste- mimize uymuyordu. Bizde lordlar gibi ayrı bir sınıf yok. Ya da ABD'deki federai yapı yok ki bu federai sistemi bir arada tutacak bir senato ol- sun... Türkiye üniter bir dev- lettir ve eşit vatandaşlığa da- yalıdır. Yani bir cumhuriyet sınıfı gibi bir toplum katmanı yok. Yani dağdaki çoban ile üst düzey bir bürokrat ara- sında sınıfsal fark yoktur." SENATO ISTEĞ1 AKP'de kafalar karışık • Senato sisteminin çözüm olacağını düşünmeyen AKP, Anayasa Mahkemesi'nin yetkilerinin daraltılmasını öngören bir anayasa değişikliği istiyor. EMtNE KAPLAN ANKARA - TBMM Başkanı Köksal Top- tan'ın cumhuriyet sena- tosu kurulması yönünde- ki önerisi, AKP'de kafa- lan kanştırdı. Senato sis- teminin Türkiye'nin için- de bulunduğu somnları çözmeyeceğini düşünen AKP'liler, Anayasa Mah- kemesi'nin yetkilerinin daraltılacağı geniş kap- samlı bir anayasa deği- şikliği yapılması gerekti- ğini düşünüyor. Ancak buna diğer partilerin des- tek vermeyeceğini düşü- nen AKP, kapatma dava- sı sürecinde halkoylama- sını da göze alamıyor. AKP, bu hafta TBMM Başkanı Toptan'ın te- maslannın sonucuna göre bir durum değerlendir- mesi yapacak. Anayasa Mahkeme- si'nin türbanla ilgili kara- n, AKP'yi köşeyc sıkış- tırdı. Erken seçim ve ana- yasa değişikliği gibi tüm seçenekleri gözden geçi- ren AKP yönetimi, erken seçimin parti açısından şu aşamada bir yararınm ol- mayacağını düşünüyor. Partide "Yargı, türban karanyla yasamanın yetkisini ilılal etti. Ya- sama, yiirütme ve yargı erklerinin yetki ve gö- revleri yeniden tanım- lanmalı. Anayasa deği- şikliği yapılmalı" görüşü ağırlık kazandı. 'Destek' endişesi Ancak parti içinde ana- yasa değişikliğinin kap- samı konusunda farklı gö- riişler bulunuyor. Bazı yö- nericiler, yeni anayasa tas- lağının gündeme getiril- mesini savunurken bazı- lan da Anayasa Mahke- mesi'nin yetkilerinin daraltılması ve partilerin kapatılmasının zorlaştınl- masını da kapsayan geniş kapsamlı bir paketin geti- rilmesi gerektiğini dile geririyor. Ancak AKP'de, bu süreçtc diğcr partilerin anayasa değişikliğine des- tek vermeyeceğine kesin gözüyle bakılıyor. Bu ne- denle halkoylaması da şimdilik göze alınamıyor. TBMM Başkanı Köksal Toptan'ın senato önerisi, partide "sürpriz çıkış" olarak değerlendiriliyor. Senato sisteminin çö- züm olmayacağını bclirtcn birAKP'li, "TBMM Baş- kanı'nın bu çıkışına he- men 'bu iş olmaz' de- mek de uygun olmaz. Ama bu sistem Türki- ye'nin sorunlarına şifa olacak gibi gözükmü- yor" dedi. Bir başka AKP'lide "Senato siste- mi 20 yıl uygulandı, hiç- bir sonuç vermedi. Eğer senato aynı partiden olursa süzgeç görevini yapamıyor, farklı parti- ye geçtiği zaman da ta- mamen sistem tıkanı- yor" diyc konuştu. ÇtZMEDEN YUKARI MUSA KART Meclis Başkanı Toptan, krize karşı "Lordlar Kamarası Modelf'ıü" önerdi. OLMAKYA OLMAMAK... t$TE B'ÜTÜN MESELE BU... Bü OYUN DA TUTMAZSA MAĞDURLARI SAHNELERİZ musakart@yahoo.com Süzgeç görevi görüyordu Türkiye 'de 1961 Anayasası ile getirilen senato sistemi 1982 'ye kadar uygulandı. TBMM 'Millet MeclisV ve 'Cumhuriyet Senatosu'ndan oluşuyor, senatoda 165 ü'yeyer alıyordu ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Türkiye'de 1961 Anaya- sası ile getirilen ve 1982 yılına ka- dar uygulanan senato sisteminde, TBMM "Millet Meclisi" ve "Cumhuriyet Senatosu" olmak üzerc iki meclisten oluştu. Ana- yasa ve yasa değişikliklerinin Millet Meclisi'nden sonra Cum- huriyet Senatosu'nun denetimin- den geçmesini öngören sistemde, senato genel oyla seçilen 150 ve cumhurbaşkanınca seçilen 15 üyeden oluşuyor. Senato sistemi TBMM Baş- kanı Köksal Toptan'ın öneri- siyle yeniden gündeme geldi. Türkiye'de 1982'ye kadar uygu- lanan sistemde, genel oyla seçilen 150 ve cumhurbaşkanınca seçilen 15 üyeden kurulan Cumhuriyet Senatosu'nun, dönemin Milli Bir- lik Komitesi Başkanı ve üyclcri ile eski cumhurbaşkanlan doğal üye- leriydi. Senatoya üye seçilebilmck için 40 yaşını doldumıuş ve yük- seköğrenim yapmış olmak ve millctvekili seçilmeye engel bir durumu olmamak koşulları ara- nıyor. 1961 Anayasası'ndaki se- nato sistemine göre, Millet Mec- lisi'nde kabul, değiştirilerek ka- bul veya reddedilen yasa tasansı ve önerileri Cumhuriyet Senato- su'na gönderiliyor. Karma komisyon Millet Meclisi'nde kabul edilen mctin, Cumhuriyet Senatosu'nca değişiklik yapılmadan kabul edi- lirse metin yasalaşıyor. Cumhu- riyet Senatosu'nun, kendisine ge- len yasa tasansı metnini değişti- rerek kabul etmesi durumuııda ise Millet Meclisi'nin bu değişikliği benimsemesi halinde metin ya- salaşıyor. Millet Meclisi, Cum- hıuiyet Senatosu'ndan gelen met- ni benimsemezse, her iki Mec- lis'in ilgili komisyonlanndan sc- çilecek eşit sayıdaki üyelerden bir karma komisyon kuruluyor. Bu komisyonun hazırladığı metin Millet Meclisi'ne sunuluyor. Mil- let Meclisi, karma komisyonca ve- ya Cumhuriyet Senatosu'nca ve- ya daha önce kendisince hazır- lanmış olan metinlerden birini kabul ediyor. Cumhuriyet Scnatosu'nda üye tamsayısının salt çoğunluğu ile kabul edilmiş olan madde deği- şikliklerinde, Millet Meclisi'nin 'Kuran kursları aynı zamanda mekteptir' ERZURUM(Cumhuriyet)- Di- yanet tşleri Başkanı Ali Barda- koğlu, "Kuran kursları sadece Kuran okumayı öğreten değil, özellikle Doğu ve Güneydoğu il- lerinde aynı zamanda okuma yaz- mayı öğreten mekteplerdir" dedi. Erzurum Müftülüğü'nce, Milli Eğitün Bakanlığı Hizmetiçi Eğitim Enstitüsü'nde düzenlenen toplantı- da konuşan Bardakoğlu, din hiz- metinin, sadece cami içerisinde iba- detlc vc namazla sınırlı kalmaması gerektiğini, toplumun diğer alanla- nna da yctişen bir sosyal açılıma sa- hip olması gerektiğini söyledi. Bar- dakoğlu, "Kuran kursları sadece Kuran öğreten değil, insanın ken- disiyle barışık olınasını, toplumla, milletiyle, devletiyle, bayrağıyla barışık olmasını yavrularımıza telkin eden mekteplerdir. Özel- likle, son dönemde din görevlile- rimiz okuma kampanyalarının gönüllü neferi oldular. Kuran kursları sadece Kuran okumayı öğreten değil, özellikle Doğu ve Güneydoğu illerinde aynı za- manda okuma yazmayı öğreten mekteplerdir" diye konuştu. kendi ilk metnini benimsemesi için, üye tamsayısının salt ço- ğunluğunun oyu gerekiyor. Mil- let Meclisi'nin reddettiği bir tasan veya öneri, Cumlıuriyet Senato- su'nca da reddedilirse düşüyor. Millet Meclisi'nin reddettiği bir tasan veya öneri, Cumhuriyet Senatosu'nca olduğu gibi veya de- ğiştirilerek kabul edilirse, Millet Meclisi, Cumhuriyet Senato- su'nun kabul ettiği metni yeniden görüşüyor. Cumhuriyet Senato- su'nun metni Millet Meclisi'nce benimsenirse yasalaşıyor, ancak reddedilirse tasarı düşüyor. Anayasa değişikliği... Cumhuriyet Senatosu'nca üye tamsayısının üçte iki çoğunluğu ile tümü reddedilen bir metnin ya- salaşabilmesi, Millet Meclisi ta- rafindan üye tamsayısının üçte iki çoğunluğu ile kabul edilmesine bağlı oluyor. Cumlıuriyet Sena- tosu, kendisine gönderilen bir metni en fazla üç ay içinde kaıa- ra bağlamak zorunda. Bu süreler içinde karara bağlanmayan me- tinler, Cumhuriyet Senatosu'nca Millet Meclisi'nden gelen biçi- miyle kabul edilmiş sayılıyor. Anayasa değişikliği önerilerinin kabul edilebilmesi için Millet Meclisi ve Cumhuriyet Senato- su'nun üye tamsayılannın üçte iki çoğunluğunun oyu gerekiyor. Cumhurbaşkanı'na, Cumhuri- yet Senatosu Başkanı vekâlet edi- yor. Cumhuriyet Senatosu, Ana- yasa Mahkemesi'nin 15 üyesin- den 2'sini seçiyor. Gezilerde Konvoylar Yasaklansın... CHP lideri Deniz Baykal'ın Şanlıurfa gezisine çok acı bir kaza damgasını vurdu. CHP Gençlik Kolları Genel Sekreteri Ersin Çıldır hareket halindeki otobüsün üzerinde bulunduğu sırada başını köprüye çarparak yaşamını yitirdi. Bu acı kaza ilk değil, umarız son olur. Gaziantep'te 22 Temmuz 1997'deANAP'ınPetek otobüsünün üzerinde fotoğraf çeken Milliyet gazetesi muhabiri Kemal Bağcı ile yerel Güncel gazetesi muhabiri Nuri Karabulut başlarını yol üzerindeki tabelaya çarpınca ağır yaralanmış, daha sonra da yaşamlarını yitirmişlerdi. Adana'da, 2004 yılında SHP'nin seçim konvoyunda partinin seçim otobüsü üzerinde fotoğraf çeken Evrensel gazetesi muhabiri Hasan Işler ile kamerayla çekim yapan Dicle Haber Ajansı muhabiri Volkan Eryiğit, kafalarını köprüye çarparak yaşamlarını yitirmişti. 2005 yılında Samsun'un Kavak ilçesinde, AKP'nin Samsun'daki mitingine katılmak isteyen partilileri taşıyan 2 minibüsün karıştığı trafik kazasında 2 kişi öldü, 31 kişi yaralandı. DP'nin bir konvoyunda meydana gelen kazada üç partili öldü, biri ağır yaralandı... Siyasetçilerin yurt gezilerinde yaşanan acı olaylar, bazı alışkanlıkların yeniden tartışılması gereğini ortaya koyuyor. Geçmişte siyasetçilerin yurt gezileri sırasında kurbanlar kesilir, ortalık kan gölüne dönerdi. SHP lideri Erdal Inönü, "bağışladım" diyerek, yasaklayarak bu gelenekle mücadele etti. Şimdilerde artık bu alışkanlık etkisini yitirmeye başladı. Bunun gibi, siyasetçilerin artık konvoyları da tartışması gerekiyor. Konvoylar, partililerin birbirlerine karşı gövde gösterisi, şovu olmaktan öteye gitmiyor. Milletvekili aday adayları, belediye başkan aday adayları birbirlerine/liderlerine güç gösterisi yapmak için hem para hem de emek harcayarak uzun karşılama konvoyları oluşturmaya çalışıyor. Bu konvoylar hem kazalara davetiye çıkarıyor hem de göstermelik kalıyor. CHP yönetiminin konvoyları yasaklayan bir genelgesi de varmış. Yaşanan korkunç kaza, belki de bu genelgenin titizlikle uygulanmasına vesile olabilir. Sahi, CHP'nin Şanhurfa'daki tarım kurultayına katılmak için çevre illerden gelen, getirilen araçlardaki partililerin kaçı kurultay salonuna girip çalışmaları izledi? 'Şayın milletvekilleri, lütfen genel kurula!!!' TBMM Genel Kurulu'nda, yasaların görüşülmesi sırasında toplantıya başlanabilmesi için 184 milletvekilinin salonda bulunması gerekir. Karar yeter sayısı ise 139'dur. TBMM'de 340 milletvekili olan AKP, TBMM çalışmaları sırasında zaman zaman toplantı ve karar yeter sayısı bulmakta güçlük çekiyor. AKP yöneticileri, muhalefet partilerinin yoklama istemleri üzerine hemen kulise ya da bahçeye koşarak milletvekillerini genel kurula çağırıyor. Odalarında olan milletvekilleri ya telefon ya da cep telefonlarına gönderilen mesajla çağrılıyor. AKP yönetimi, bu yöntemle de sonuç alamayınca yeni bir formül buldu. Bir süredir milletvekillerinin odalarının bulunduğu halkla ilişkiler binasında hoparlörlerle "Sayın milletvekili, danışma kurulu önerisi oylanacağından genel kurula bekleniyorsunuz" benzeri anonslaryapılıyor... Konuyu TBMM gündemine taşıyan | CHP Izmir Milletvekili Oğuz Oyan, TBMM Başkanı Köksal Toptan'a bir soru önergesiyle durumu Oğuz Oyan aktardı: "TBMM'yi küçük belde belediyeleri konumuna düşüren, sadece gürültü kirliliğiyaratt,,akla kalmayıp Meclis mekânlarını çoğunluk grubunun siyasi ihtiyaçlarına göre kullanan bu tuhaf ve en hafif deyimiyle az gelişmiş uygulamaların varlığından haberdar mısınız? Cep telefonu, SMS çağrısı ve TV gibi araçların olduğu bir çağda TBMM'de hoparlör aracılığıyla duyuru yapmanın Meclis'in itibarını düşürdüğünü düşünüyor musunuz? Iktidar partisi grubunun TBMM Seslendirme Servisi'ni dilediği gibi ve partizanca kullanmasına nasıl izin verilmektedir?" Oyan'ın soru önergesine yanıt TBMM Başkanvekili Nevzat Pakdil'den geldi. Pakdil, anons sisteminin "milletvekillerinin genel kuruldaki oylama ve yoklamalardan haberdar edilmesi amacıyla da kullanıldığını" bildirdi. TBMM Başkanhğı, anons sisteminin kaldırılmasından yana değil. Pakdil, anons sisteminin gelişen teknolojiye uygun olarak yeniden düzenleneceğini belirtmekle yetindi... Vekiller çiplendi. tek yol sigarayı bırakmak! "Türkiye temiz hava sahası" sloganıyla tüm ülkede uygulanmaya başlanan kapalı alanlarda sigara yasağı, tiryaki milletvekillerini çok etkiledi. Bazıları "söylene söylene" de olsa sigara azaltma yoluna giderken, çok sayıda miletvekili "köktenci" çözümü yeğleyip sigarayı bırakma kararı aldı. AKP'den Istanbul Milletvekili Alev Dedegil, Çanakkale Milletvekili Mehmet Daniş, MHP'den Konya Milletvekili Faruk Bal, TBMM Başkanvekili Meral Akşener ile CHP Istanbul Milletvekili llhan Kesici, sigara yasağı başlamadan kısa bir süre önce ya da yasağın başlamasından hemen sonra sigarayı bırakan isimler arasında yer alıyor. Vekillerin bazıları "irade" gücüyle bırakmayı yeğlerken, büyük bölümü ise "tıbbi yardım" alma yoluna başvurdu. TBMM Başkanvekili Meral Akşener, "irade gücüne" güvenenlerden. Faruk Bal ve llhan Kesici, Mehmet Daniş ise vücutlarına yerleştirilen "biyozenonans" denilen bir çeşit çip yardımıyla sigara bırakmayı deneyenler arasında yer alıyor. MHP'li Faruk Bal, bir doktor tarafından göbek altına, karın duvarına yerleştirilen çipin, kişinin sigara isteğini kestiğini anlatırken, sigarayı bırakmasının üzerinden 50 gün geçmesine karşın canının hiç sigara çekmediğini anlattı. Darısı tüm tiryakilerin başına... Parlamento saray ama... TBMM Başkanı Köksal Toptan, kuliste gazetecilerle sohbet ederken bazı milletvekilleri de çeşitli isteklerde bulundu. AKP Osmaniye Milletvekili Durdu Kastal, Meclis'in yollarından yakındı: "Başkanım şu yollara bir el atsanız, köy yolundan beter hale geldi."Toptan, bazı altyapı çalışmalarının devam ettiğini, Meclis tatile girdikten sonra da yaz aylarında ilk yapılacak işin yolları "yeni çıkan bir asfaltla asfaltlamak" olacağı sözünü verdi. Toptan, ne yapılırsa yapılsın şikâyetlerin bitmeyeceğini ilginç bir örnekle anlattı: "Romanya parlamento binası olarak eski diktatör Çavuşesku'nun 3 bin odalı sarayını kullanıyor. Romanya ziyaretimde, parlamento başkanına, 'Herhalde milletvekillerinin oda sorunu yoktur, bir milletvekiline birkaç oda düşüyordur' dedim. Ama parlamento başkanı, tam tersine 5 milletvekilinin bir odayı paylaştığını anlattı. Ben şaşırınca da 'Saray çok büyük, nepsine bir oda versem, Meclis çalışmalarına yetişmek için en az 20-30 dakika yürümeleri gerekiyor. Hatta sırf bu yüzden sigara yasağını bile uygulayamıyorum, çünkü dışarı çıksa yine en az o kadar zaman gerekiyor' dedi. O yüzden fazlaca durumdan şikâyet etmemek gerek." Türey Köse, Ayşe Sayın, Emine Kaplan parlamentokulisi@gmail.com
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle