Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 7 HAZİRAN 2007 PERŞEMBE 4 HABERLER DP ve ANAVATAN arasında görüşmeler baraj korkusuyla tekrar başladı. Yeni formül: Seçim ittifakı DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN ‘Yürüyelim Beyler! Ortalarda Çok Yer Var’ Seçmen listeleri açıklandı. Vesayet demokrasisi ile ilgili düşüncelerim malumunuz olduğu için, bir kez daha liderler ya da yakınları tarafından atanan adaylar konusuna dönmek istemiyorum. Listelerde yer almasından, seçmen olarak memnuniyet duyduğum isimler olduğu gibi, listelerde olmamasına şaşırıp üzüldüğüm kişiler de olduğunu belirtmem gerek. Bunların başında da bir zamanlar Cumhuriyetin en önemli kalesi olan, Milli Eğitim’in savunucusu, CHP Denizli Milletvekili dostum, Mustafa Gazalcı’nın bulunduğunu belirtmem gerek. Listeler dikkatle okunduklarında, iki büyük partinin AKP ve CHP seçmeninde, gittikçe merkeze doğru yerleşme eğilimi gösterdiği izlenimi yaratma çabası görülüyor. Bunların ne kadarı içtenlikli, ne kadarı göstermelik o ayrı bir konu. Ama şurası açık bir gerçek ki, Türkiye’de merkezde çok yer mevcut, siyasetin bugün gelip kilitlendiği noktada da partilerin ortadaki boşluğu doldurmalarında yarar var. Dilerseniz CHP’den başlayalım. ??? İşçi sınıfının yeterince gelişmediği, işsizlik sorununun, iş güvencesi ve çalışanın ücret düzeyi ile sosyal haklarını uzak ara geride bırakarak birinci sırayı aldığı, henüz tarım toplumu yapısını ve kültürünü aşamamış Türkiye’de gerçek anlamda bir sosyal demokrat partinin var olma olanakları ile ona duyulan gereksinim her zaman ciddi bir tartışma konusu olmuştur. Hele ki, küreselleşmenin egemen kıldığı vahşi kapitalist düzenin evrensel boyutu içinde Batı’daki gelişmiş sosyal demokrat partilerin çarnaçar tuttukları yeni yol da göz önünde bulundurulursa, CHP’nin bugüne kadar olduğundan daha solda bir ekonomik ve sosyal politika izlemesini beklemek çok gerçekçi olmayacaktır. Gelişmiş ülkelerin, sosyal demokrat partilerinin piyasa ekonomisi koşulları içinde istihdam yaratmak için, türlü cambazlıkla sermayeye tanıdığı, kolaylıkları düşünürseniz, doğrudan yabancı sermayeye bu alanda büyük ihtiyaç duyduğu herkesçe ileri sürülen bir ülkenin sosyal demokratlarının tam böyle bir ortamda, klasik anlamda daha sola kaymasını beklemek, onun elindeki araçlar da göz önünde bulundurulunca biraz abes olmuyor mu? CHP’yi, bu konularda, kaçınılmaz olarak daha uzlaşmacı, daha merkeze yaklaşan bir politika izlemeye başladığı için suçlamak, onu, çok çeşitli ve yoğun bir ideolojik bombardımanla gittikçe daralan klasik anlamda sol şeride sıkıştırmaktan, başka bir anlam taşımayacaktır. Türkiye’de şu anda, küreselleşme ile çatışmaya girmeye kalkmayacak, elindeki araçlarla politika yapacak partilere ihtiyaç vardır, böyle bir görev için CHP merkezdeki seçmenin de taleplerine kulak asmak zorundadır. “Ezilmişlerin, (Hangi anlamda?) horlanmışların adayı olmak” gibi soyut bir sav ile ortaya çıkıp CHP’yi eleştirmek fazla bir anlam taşımıyor. ??? İç ve dış sermaye çevrelerinin büyük desteğini kurulduğu andan beri yanında bulan, dünyadaki ekonomik düzenle uyum gibi bir sorunu olmayan AKP’ye gelince: Kurulduğu andan itibaren merkez sağ yerine, sağın oylarının çekim odağı haline gelmiş olan ve merkez sağın büyük yanlışlarıyla bu seçimde de aynı konumunu koruyacak görünen Tayyip Erdoğan’ın partisi, vitrinine doldurduğu mostralıklarla, seçmende merkeze doğru çekildiği, daha uzlaşmacı, kendi dışındakileri de kucaklayıcı bir tavrı benimsemeye kararlı olduğu izlenimini uyandırmaya büyük özen gösteriyor. Bu çabanın nedeni, AKP’nin kendi sert çekirdeğinin dışındakileri dışlayan tavrının geniş kitlelerde yarattığı tepkiyi istemese de fark etmiş olmasıdır. Listelerde, eski “Milli Görüş”çülerin büyük bir bölümünün yer almaması da bu çabanın ürünü. Bir zamanlar “beraber yürüdük biz bu yollarda” diyenler, artık “beraber yürümüştük biz yollarda” hüzünlü türküsünü çağırmak durumunda kalıyorlar. Ama tam şu sırada, Türkiye’nin dört bir yanında yaşanan olaylar, AKP’nin insanları ikiye ayırmaya yönelik politikasının tabanda sürdüğünü kanıtlıyor. AKP işbaşına geldiğinden beri destekçilerinin bir bölümünün bütün çabalarına karşın bir türlü merkeze yerleşemiyor, böyle bir çaba içinde görünmüyor. Bu durumda vitrinde yer alan çok değerli kişiler, çok özür dileyerek belirteyim ki, mostralık olmaktan öteye geçemiyor. Sağda son dakika arayışları ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Birleşme projesine hızlı başlayıp hızlı bitiren DYP ve ANAVATAN, baraj altında kalma korkusuyla son dakikada “ittifak” formülünü gündeme getirdi. DP adayı Sinan Aygün’ün devreye girmesi üzerine telefon görüşmesi yapan DP lideri Mehmet Ağar ile ANAVATAN lideri Erkan Mumcu’nun CHPDSP işbirliği formülüyle “ittifak” konusunda ilkesel olarak uzlaştıkları kaydedildi. Ağar ve Mumcu’nun bugün yüz yüze görüşerek bir açıklama yapmaları bekleniyor. ANAVATAN ve DP’nin aynı çatı altında seçimlere girmesi konusunda dün sürpriz gelişme yaşandı. YSK’ye bildirilen aday listelerindeki eksikliklerin giderilmesi için tanınan sürenin bitmesine 2 gün kala iki parti arasındaki görüşmeler yeniden başladı. Listelerdeki eksiklikler için verilen süre yarın 17.00’de sona erecek. Ağar ile Mumcu arasındaki görüşmenin zemininin, Sinan Aygün’ün hafta sonu ? Aday listelerindeki eksikliklerin tamamlanmasına iki gün kala DP ve ANAVATAN arasında “ittifak” formülü gündeme getirildi. Ağar ve Mumcu’nun, ANAVATAN adaylarının DP listelerinden seçime girmesi, seçimler sonrasında ise iki partinin birleşme sürecinin tamamlanacağının bir protokolle kamuoyuna duyurulması konusunda görüş birliğine vardığı öğrenildi. Mumcu ile yaptığı görüşme sonrası oluşturulduğu öğrenildi. Edinilen bilgiye göre Aygün, Ağar’a, birleşme olmazsa iki partinin de baraj altında kalacağını iletip girişimde bulunması önerisini götürdü. Arabuluculuk yapan Aygün, bu girişimini “Ağar’a, son yaşanan gelişmeler kamuoyunda yanlış anlaşıldı, solda birlik sağlandı ama sağda birlik sağlanamadı izlenimi oluştu, DP’nin oyları düşüyor, bu AKP’nin işine yarar dedim ve Mumcu ile görüşme teklifini götürdüm” sözleriyle doğruladı. Bu çerçevede önce DP Genel Başkan Yardımcısı Celal Adan ile Anavatan Partisi Grup Başkanvekili Süleyman Sarıbaş görüşerek ittifak formülü üzerinde çalışıp liderlerine gelinen noktayı aktardılar. Seçim takvimi nedeniyle birleşmenin bu saatten sonra zor olduğu konusunda görüş birliğine varan iki partinin kurmayları, ittifak olanaklarını ve ANAVATAN’ın seçimlerden çekilmesi durumunda, DP listelerinden aday olmalarının hukuki sorun olup olmayacağı konusunda çalışma yaptılar. DP’li Adan, görüşmelerden olumlu sonuç çıkacağı umudunu taşıdığını belirtti. bilgisi yayıldı. Ancak iki liderin, ittifak konusunu görüşüp görüşmediği uzun süre açıklığa kavuşmadı. Gün içinde çelişkili haberler gelirken Ağar’ın Mumcu’yu tekrar arayıp “ittifak” önerisi götürdüğü öğrenildi. Mumcu’nun ilkesel olarak işbirliğine karşı çıkmadığını ifade etmesi üzerine, bugün yüz yüze görüşme yapılıp listeler üzerinde çalışılması kararlaştırıldı. Mumcu, gelişmeler üzerinde netlik sağlamadan açıklama yapmamak için dün akşam çıkacağı 3 televizyon programını iptal etti. Bu arada Aygün de milletvekili adaylığından çekildiği haberlerini yalanlarken birleşmeyi sağlamak için her türlü fedakârlığa hazır olduğunu kaydetti. Ağar ve Mumcu görüşmesinde ANAVATAN adaylarının DP listelerinden seçime girmesi, seçimler sonrasında ise iki partinin birleşme sürecinin tamamlanacağının protokolle duyurulması konusunda görüş birliğine varıldığı öğrenildi. İstifa depremi sürüyor Ağar’ın önemli kurmaylarından Genel Başkan Yardımcısı Mümtaz Yavuz ise daylıktan çekildi. Listelerde etkin rol oynayan Yavuz’a partide tepki olduğu kulislerde dile getiriliyor. Ağar, Yavuz’u, Ankara 2. bölgede liste başı yapmıştı. Ağar’ın bu sıra için kendisine söz verdiğini belirten Genel Başkan Yardımcısı Saffet Arıkan Bedük, görevinden ve GİK üyeliğinden istifa etmişti. Bu arada DP Genel Başkan Yardımcısı Timur Gürgan da aday belirleme sürecinde şeffaf davranılmadığı gerekçesiyle partideki görevlerinden istifa ettiğini açıkladı. İki lider bugün buluşacak Bu görüşmenin ardından Ağar’ın, Mumcu’yu arayarak randevu istediği A KEL: ÇÖZÜME İSTEKLİ D P’NİN SEÇİM KAMPANYASI Rumların tercihi de Erdoğan! REŞAT AKAR ‘Güçlü aile, güvenlik, ekonomi’ AYŞE SAYIN asirmen?cumhuriyet.com.tr Komisyona gidenlere hakaret LEFKOŞA Türkiye’de 22 Temmuz’da yapılacak parlamento seçimlerini yakından izlediklerini belirten Emekçi Halkın İlerici Partisi (AKEL) Sözcüsü Andros Kiprianu, ortaya çıkacak sonucun Kıbrıs sorununun çözümü açısından önemli olduğunu söyledi. Cumhuriyet’in sorularını yanıtlayan Kiprianu, çarpıcı açıklamalarda bulundu. Kiprianu’nun sorularımıza verdiği yanıtlar şöyle: Lideriniz Dimitris Hristofyas bir açıklamasında, Türkiye’deki seçimlerde AKP’yi desteklediğini söylemişti. Neden AKP? ANDROS KİPRİANU Sol bir partinin, İslamcı geleneği olan bir partiyi desteklemesi, daha doğrusu başarısını istemesi tuhaf. Peki, AKEL neden bunu istiyor? Türkiye’deki yapıya baktığımızda bir yanda asker ve yanındaki partiler var. Bunların Kıbrıs konusundaki açılımları umut vermiyor. Diğer yandan Tayyip Erdoğan ve partisinin, Kıbrıs sorununun çözümü konusunda daha istekli olduğu görülüyor. Bu nedenle AKEL’in tercihi Erdoğan’ın kazanması yönünde. AKP yeniden kazanırsa bugünkünden farklı ne olacak? Erdoğan iktidara daha güçlü gelirse alacağı kararlar Kıbrıs’ın geleceğini belirleyecek. Fakat kararı yine Türk halkı verecek ve bizim müdahalemiz söz konusu değil. Annan Planı’nı reddettiğinize göre, siz nasıl bir çözüm istiyorsunuz? Çözüm yönünde ilerleyebilmek için ilkeleri ortaya koymak önemli. Bizim açımızdan ilkeler şunlar: Uluslararası hukukun uygulanması, AB normları ve kurallarına uyulması, BM kararları, Doruk anlaşmaları. Annan Planı bu söylediklerinizi içermiyor muydu? Öteden beri her iki tarafta partimizi karar değiştirmekle suçlayanlar var. Halbuki AKEL’in bu konuda sadece bir kararı, yani 11 Nisan 2004’te alınan karar var. Biz referandumların bir süre ertelenmesi ve planın tartışılması yönünde süre tanınmasını istedik. Kıbrıs Türk tarafı reddedince biz de plana ‘’hayır’’ dedik. Veliler, eli satırlı çetelere isyan etti Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi’nde (DTCF) son günlerde karşıt görüşlü öğrenci grupları arasında çıkan olaylar nedeniyle çocuklarının can güvenliğinden endişe eden anne babalar, fakülte önünde basın açıklaması yaptı. Veliler adına açıklamayı okuyan Haydar Kaya, bir süredir yaşanan şiddet olaylarından büyük kaygı duyduklarını belirtti. “Öğrenim hakkı engellenen çocuklarının, okul içinde ve dışında eli satırlı çetelerin ve polisin hedefi olduklarını’’ söyleyen Kaya, sorunun giderilmesi amacıyla fakülte yönetimiyle görüşeceklerini bildirdi. Aileler güvenlik girişinde bir süre bekletildikten sonra yetkililerle görüştü. (Fotoğraf: AA) Kadrolaşmaya yargı freni Danıştay, belediyeler ve il özel idarelerinin personel alımında merkezi sınav dışında yapılması öngörülen ikinci sınavın yürütmesini durdurdu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Danıştay 12. Dairesi, belediyeler ve il özel idarelerinin merkezi sınav dışında ikinci bir sınav yaparak personel almalarına ilişkin yönetmelik hükümlerinin yürütmesini durdurdu. Türkiye KamuSen yetkililerinden edinilen bilgiye göre, konfederasyon, “sübjektif değerlendirmelere yol açacağı” ve “eşitlik ilkesine aykırı” olduğu gerekçesiyle 17 Ocak 2007 tarihli Kamu Görevlerine İlk Defa Atanacaklar İçin Yapılan Sınavlar Hakkında Genel Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik hükümlerinin iptali ve yürürlüğünün durdurulması için Danıştay’a dava açtı. Davayı görüşen Danıştay 12. Dairesi, yönetmeliğin ilgili maddelerinin yürütmesinin durdurulmasına oybirliğiyle karar verdi. Kararda, yönetmeliğin 2. maddesinde tanımlanan ve kapsamı belirlenen (B) grubu kadrolara memur atamalarında, merkezi sınavdan sonra her türlü öznel değerlendirmeye açık bulunan ikinci bir sınavın yapılmasının, merkezi sınavın nesnel sonuçlarını kısmen dahi olsa etkisiz kılacağı, sözlü yapılması halinde de sınavın yargısal denetiminin sınırlanacağı ifade edildi. Kararda atamada ikinci bir sınav yapılmasının öngörülmesinin eşitlik ilkesine aykırı olduğu gerekçesiyle yönetmelik hükümlerinde “hukuka uyarlık görülmediği” belirtildi. ANKARA Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Mehmet Ağar, ANAVATAN’la birleşme görüşmeleri nedeniyle ikinci planda kalan “seçim propagandası” çalışmalarına hız verdi. Seçim kampanyası için ünlü reklamcı Ali Taran’la anlaşan Ağar, yoğun bir basın kampanyasının yanı sıra, billboard’ları da ağırlıklı olarak kullanacak. CHPAKP kutuplaşmasına vurgu yapacak olan Ağar, seçim kampanyasını da “güçlü aile, güvenlik ve ekonomi” ana temaları üzerine oturttu. Aday listelerinin kesinleşmesinden sonra seçim beyannamesini açıklaması beklenen DP lideri Ağar, kampanyasını özellikle terör ve güvenlik sorunu üzerine kuracak. Beyannamede, terörün nasıl bitirileceği, kent güvenliğinin nasıl sağlanacağı ayrıntılı olarak anlatılacak. DP’nin seçim kampanyasında Genel Başkan Mehmet Ağar’ın ismine de vurgu yapılacak. Bülent Ecevit’in “Karaoğlan”, Süleyman Demirel’in “Baba” imajıyla tanındığını dikkate alan DP yöneticileri, “Biz de seçim meydanlarında Ağar yerine ‘Mehmet’ ismine vurgu yapacağız. Çünkü ‘Mehmet’ isminin bizim toplumumuzda çok büyük bir yeri vardır. Baba’dan ve Karaoğlan’dan sonra Mehmet de sembol olacak” görüşünü dile getirdiler. Sinemalara reklam verilecek Siyasi partilerin televizyonlara reklam vermesinin yasak olması nedeniyle DP yönetimi sinemaları kullanmaya karar verdi. Türkiye genelindeki tüm sinemalarda film gösterimi öncesinde birer dakikalık kısa gösterimlerle DP’nin reklamı yapılacak. Bu reklamlarda “DP’ye oy verin, pişman olmayın” vurgusu yapılacak. Ayrıca Türkiye genelindeki billboard’larda, havaalanlarında ve gümrük kapılarında dev afişlerle DP’nin seçim beyannamesinde sıralanacak vaatlere yer verilecek. Başta büyükşehirler olmak üzere halkın yoğun olduğu semtlerde apartmanları kiralayarak duvarlarına DP ilanları verilerek oy istenecek. Rum kesiminde ‘utanç listesi’ LEFKOŞA (Cumhuriyet) Kuzey Kıbrıs’ta mülk bırakmış Kıbrıslı Rumların başvurularını değerlendirmek, iade, takas veya tazminat yöntemiyle çözüm üretmek amacıyla kurulan KKTC Mal Tazmin Komisyonu’nun, 22 adet başvuruyu karara bağlaması Kıbrıs Rum Yönetimi’ni rahatsız etti. Rum lider Tasos Papadopulos’u destekleyen DİAS adlı yayın kuruluşuna bağlı SİGMA TV ile Simerini gazetesi, KKTC Mal Tazmin Komisyonu’na başvuran Rumların, isimlerini ve talep ettikleri tazminat bedellerini “Utanç Listesi’’ adı altında açıklayarak tümünü vatan haini ilan etti. SİGMA televizyonunun bir yetkilisi, Kıbrıslı Rumların isim listesini Rum Meclis Başkanı Dimitris Hristofyas ile Başsavcı Petros Kliridis’e de iletti. Hristofyas listeyi alırken TV kanalına teşekkür etti. “Görevim, bana teslim ettiğiniz bu listenin doğruluğunu denetlemek ve ona göre çalışarak ve siyasi parti başkanlarını ve meclisi bilgilendirmektir’’ diyen Hristofyas, KKTC Mal Tazmin Komisyonu’nun hukuki hiçbir varlığının olmadığını iddia ederek Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi nezdinde savaş vereceklerini ve bu savaşı kazanacaklarını belirtti. Liste dışı kalanlar, kırgınlıklarını gizlemese de kararı olgunlukla karşılayıp çalışmalarını sürdürüyor CHP’de ‘küskünler hareketi’ yok ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP’de liste dışı kalan milletvekilleri “küskünler hareketi” yaratma girişimlerine destek vermiyor. Aday listesine konmayan milletvekilleri özel ortamlarda “kırgınlıklarını” dile getirmekle yetinirken kamuoyu önünde partilerine sahip çıkma mesajları veriyor. CHP’de 66 milletvekili liste dışı kaldı, ancak bu milletvekillerinin büyük bölümü, yönetimin kararını “olgunlukla” karşıladı. İstanbul Milletvekili Kemal Kumkumoğlu, aday gösterilmemesi nedeniyle en büyük şaşkınlığı yaşayanlar arasında yer alıyor. Kumkumoğlu, “Sebebini anlayabilmiş değilim. Hem çevremden, hem partideki arkadaşlarımdan, milletvekillerinden hep aynı sorular soruluyor. Nereden kaynaklandığını an ? CHP’de 66 milletvekili liste dışı kaldı, ancak bu milletvekillerinin büyük bölümü, yönetimin kararını “olgunlukla” karşıladı. Listede yer almamanın şaşkınlığını yaşayan milletvekilleri, kendilerine haksızlık yapıldığını düşünse de, “Gün AKP’den kurtulma günü” diyerek partileri için çalışmalarını sürdüreceklerini belirtiyor. layamadım. Tek problemim bu. Kırgınlık meselesi yok. Görevini yapmış bir milletvekiliyim, vicdanen rahatım. Benden kaynaklanan bir yanlış yok. Elbette partiden kopmamız söz konusu olamaz. Aksine, aday olan arkadaşlarımdan daha fazla çalışmak gibi bir sorumluluğum var” açıklamasını yaptı. Bursa Milletvekili Mustafa Özyurt da “Aday gösterilmediğim için kesinlikle üzgün, kırgın değilim. Partim beni bir dönem parlamentoya taşımış, bu onurlu göreve layık görmüş. Ben de görevimi yaptım. Partimin takdiridir. Üniversiteye döneceğim” dedi. olmadım diye belki üzüntü duyuyorum, ama o ayrı bir konu... Küskünler hareketiydi, Meclis’i yeniden toplamaydı, hiçbir zaman düşünmedim. Propaganda dönemi başlayınca gidip çalışacağım, mücadelemizi artık parlamento dışında sürdüreceğiz. CHP’lilik, devrimcilik ruhu bizim yaşamımız” diye sürdürdü. Liste dışı kalanlardan Antalya Milletvekili Osman Özcan, “Ben ülkemizin kurtuluşunun sosyal demok Gazalcı: Mücadele sürüyor Denizli Milletvekili Mustafa Gazalcı, “üzgün olduğunu, kendisine haksızlık yapıldığını” vurgularken “Ancak şimdi bunları konuşma zamanı değil. Toplumsal mücadele sürüyor. Partililiğim sürüyor. AKP karşıtlığım bütün inancımla sürüyor” dedi. Gazalcı, sözlerini “Ben listede raside olacağına inanmış birisiyim. 4.5 yıllık vekilliğim süresince taraf tutmadan halkımızın içinde, halkımız için çalıştım. Başkaları gibi malıma mal katmadığım gibi, malımdan da mal eksildiğini gördüm” dedi. Özcan, “gelinen noktada ülkeyi kan gölüne çevirenlerden, AB ve ABD’nin emirlerini yerine getirenlerden kurtulmak gerektiğini” vurgularken “Onurumuz için, namusumuz için, hatta dinimiz için, ülkemizin toprak bütünlüğünün korunmasının sağlanmasında bir kuşkunun olmaması gerekir. İşte bütün bunların sağlanması için halkımıza fırsat gelmiştir. Bu fırsatı artık CHP’de değerlendirmek gerektiğinin bilincindeyiz. Partimin başarısı için çalışmak benim ilke ve ahlak anlayışımdır” açıklamasını yaptı. CUMHURİYET 04 K