27 Aralık 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
24 MAYIS 2007 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ ekonomi?cumhuriyet.com.tr Rus MMK ile Atakaş Grubu 1.1 milyar dolarlık yatırım için anlaşmayı törenle imzaladı, inşaata başlandı 13 İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER İskenderun’a yeni demirçelik ? Rusya’nın en büyük demirçelik üreticilerinden MMK ile Atakaş Grubu, İskenderun’da ortaklaşa yassı çelik üretecek. Fabrika 2.6 milyon ton kapasiteli olacak. MURAT GÜLDEREN Eskisi Gibi Olmayacak Sadece Genelkurmay Başkanı’nın uyarıları kamuoyunun dikkatini çekti. Oysa ucundan da olsa toplumsal olayları izleyenler, siyasetin örgütlenmenin içinde olanlar bir şeyler duymuşlardı. Daha dürüstçe dedikodu olarak yayılmış bilgilerden aktarayım; PKK’nin kendi ilan ettiği ateşkesin sonrasında terör eylemlerinin kent ağırlıklı eskisinden daha yoğun yaşanmasının programlandığı bilgileri geliyordu. Dahası ağırdan alma, seçimlerin sonuçlarını beklemeye yönelikti. Biraz AKP’nin, en çok da DTP’nin şansının kırılmaması hesaplanıyordu... Ankara’da patlayan bombanın zamanlamasının sayısız açıklaması olabilir. DTP’nin seçimden çekilme kararı ile çakışmasının da bir anlamı olmalı. Medya, Cumhuriyet mitinglerinin yarattığı etkiyi kırma, PKK’ye yönelik operasyonların yoğunlaşması, hükümetin Edip Başer operasyonu ile çakışması.. gibi gelişmeleri öne çıkarıyor. Zaten zamanlamasından çok terörü tırmandırma, yeniden, yeni startejilerle kanlı çatışma yaratma niteliği önemli. Medya, siyasilerimiz, sorumlu her kesim toplumsal sorumlulukta gerekenleri en iyi biçimde yerine getirse, en bilinçli davranış kalıplarında başarıya ulaşılsa da olayın şakaya gelir yanı yok. Yani terörün panik, dehşet yaratma amacı kırılsa da, çok acımasız, insanlığa aykırı stratejik yöntemlerin geçerli olduğu yeni bir terör dalgasının hedeflendiği ortada. Olayın kendi şok etkisi yanında, bu gerçekle yüz yüze olmanın şokunu yaşıyoruz. Bir kez daha beklemekle yaşamak arasındaki farkı görüyoruz. Olay tek başına PKK’nin kimi zaman ateşkes ilan etmişken, aralarındaki çelişkileri gerekçe göstererek çatışmaları sürdürmesi, ya da yine kendine göre gerekçelerle daha şiddetli ve kentlere yönelik terörü yeniden tırmandırması hiç değil. 1980’li yıllardan günümüze dünya dengeleri, komşularımızda ve ülkemizde çok fazla şey değişti. Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. ??? 12 Eylül sürecinde Türkiye’nin çok farklı insan hakları sorunları vardı. PKK oluşumunu besleyen koşullarda insan hakları savaşımı terör devlet terörü sorunları, kavramları kolaylıkla birbirine karışabiliyor, iç içe girebiliyordu. Aynı ölçüler içinde Batı’nın demokrasi savunuculuğu, standartları ile emperyal çıkarları adına Türkiye, Ortadoğu oyunları birbirine karışıyor, iç içe girebiliyordu. Ülkemizin 30 bin insanının ölümüne yol açan, toplumsal yaşamımızda açtığı yaralar çok daha ağır, ölçülemez olan, Apo’nun Türkiye’ye teslim edilmesine kadar geçen süreci bugün yeniden başlatılmak istenen süreçle karşılaştırmanın bile olanağı yok. Dünyamız, komşularımız ve ülkemizde o kadar çok şey değişti ki... PKK üzerinden tırmandırılmak istenen yeni terör savaşlarının, insan hakları, Kürtlerin kimlik hakları üzerinden pazarlanmasının kavram kargaşası yaratılmasının bir olanağı kalmadı. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı Kürtlerin insan hakları, kimlik savaşımının artık geçerli, toplumsal kabul görebilecek olsa olsa tek bir yönü, adresi olabilir; birlikte yaşama önkoşulundan yasal, siyasal, toplumsal, kültürel örgütlenmelerden geçecek bir yolda buluşulabilir. Emperyal çıkarlar adına çizilen farklı Ortadoğu haritalarıyla heveslendirilen, Büyük Kürdistan projesi, PKK yanında, BarzaniTalabani isimlerinin lider olarak geçirildiği düşler üzerinden kışkırtılan terörün anlamı, algılanması, doğal olarak yanıtlanması çok daha farklı olacaktır... Ankara’daki terör eylemini bu yeni boyutları nedeniyle çok farklı algılamak, değerlendirmek noktasındayız. Öncelikle ve özellikle siyaset yapanlar, toplumsal sorumluluğu olan örgüt ve bireylerin, medyanın, bu yeni boyutları çok daha ürkütücü teröre karşı duruşlarında netlik, kararlılıktan ödün söz konusu olamaz... Seçim dengelerini, siyasi partilerin hesaplarını bile baştan sona değiştirebilecek bir dönemeç noktasındayız. Bu ülkede birlikte yaşamak isteyenler ile emperyalizmin yeni Ortadoğu haritalarına satış yapacakların yolları çok net ayrılmıştır. K R E D İ T Ü R K B A N K A L A R I N D A N turya’dan sağlanacak. Rashnikov, kaliteli ürün konusunda Çin’in standardı yakalayamadığını bu yüzden rakip olarak görmediklerini söyledi. Atakaş Yönetim Kurulu Başkanı Recep Atakaş, Türkiyenin yassı mamuldeki açığının yılda 8 milyon ton ithalatla karşılandığını 2015’te açığın 20 milyon tona çıkabileceğine dikkat çekti. MMK Yönetim Kurulu Başkanı Viktor Filippovich Rashnikov, 200 milyon doları şahsi sermaye, 400 milyon doları makine ve ekipman sağlayıcılarının kredileri, 500 milyon doları ise ticari kredi olacak fabrika finansmanı için, ticari kredilerde Türk bankalarıyla çalışmayı düşündüklerini söyledi. Teknoloji Almanya, İtalya ya da Avus İSKENDERUN Erdemir özelleştirmesine ilgisiyle bilinen Rusya’nın en büyük demir çelik üreticilerinden MMK (Magnitogorsk Iron&Steel Works) Türkiye’nin en büyük kömür ithalatçısı Atakaş Şirketler Grubu ile or taklaşa İskenderun’da yassı çelik üretecek. MMK ile Atakaş arasındaki anlaşma İskenderun’da yapılan törenle imzalandı. Toplam 1.1 milyar dolara mal olacak yatırım için İskende run’da 500 dönümlük arazide inşaata başlandı. İlk üretimi Eylül 2009’da başlayacak olan fabrikanın 2011 yılında tamamlanması planlanıyor. Fabrika, Türkiye’nin yassı ma mul alanındaki açığını gidermeyi, ihracat da yapmayı hedefliyor. Türkiye geçen yıl toplam 8 milyon ton yassı mamul ithal etti. 3 milyon tonluk üretimini sadece Erdemir gerçekleştirirken, İs demir ise 2008 yılından itibaren yılda 3.5 milyon ton yassı mamul üretimine başlamak için gereken yatırımları yaptı. Atakaş Şirketler Grubu ile MMK arasında yüzde 50 ortaklıkla kurulan fabrika sayesinde, Türkiye yılda 1.5 milyar dolarlık döviz tasarrufu sağlayacak. 2 bin 300 kişiye istihdam sağlayacak olan fabrika son dönemdeki en büyük doğrudan yatırım için gelen yabancı sermaye. Ayrıca Türkiye’deki ilk büyük Rus yatırımı özelliğini taşıyor. MMK dünyanın ilk 20 demir çelik üreticisi arasında yer alıyor. THD, Türk Telekom’u şikâyet etti Ekonomi Servisi Tüketici Hakları Derneği (THD), Türk Telekom’un tarife uygulamasının rekabete aykırı olduğunu ileri sürerek, soruşturma açılması için Rekabet Kurumu’na başvurdu. THD Başkanı Turhan Çakar, şehir içi görüşmelerine yapılan yüzde 25 zam ile tüketicilerin cebinden yaklaşık 800 milyon dolar çıkacağına dikkat çekti. Çakar, “Gerek Telekomünikasyon Kurulu’nun gerekse Türk Telekom AŞ’nin bu uygulaması, tüketici haklarına ve 4054 sayılı Rekabet Yasası’na aykırıdır. Türk Telekomünikasyon AŞ doğal tekel durumunu kullanarak tüketicileri soymaktadır” dedi. İzmir Limanı ihalesinde ortaklığa Deutsche Bank’ın da katılması bekleniyor Kutman’ın yeni gözdesi HPH Ekonomi Servisi Son dönemde özellikle İsrailli Ofer bağlantısı ile kamuoyunun dikkatini üzerine toplayan Global Yatırım Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Kutman, İzmir Limanı’nın 49 yıllık işletmesi ihalesine birlikte girdiği Hong Kong’lu Hutchison Port Holding (HPH) ile, Türkiye’deki diğer altyapı ihalelerinde de ortaklık yapmaya hazırlanıyor. Söz konusu ikili, başta enerji sektörü olmak üzere atacakları yeni adımlar için, Ege İhracatçı Birlikleri’yle birlikte İzmir Limanı için verdikleri 1 milyar 275 milyon dolarlık teklifin Rekabet Kurulu’nca onaylanmasını bekliyor. Bu arada, ihale onaylandıktan sonra kurulacak işletmeci şirkete Deutsche Bank’ın da katılması bekleniyor. Halen Kuşadası Limanı’nın işletmesini Singapur’lu Royal Caribbean Cruise Lines (RCCL) ile birlikte gerçekleştiren Global Yatırım, STFA ile birlikte kurduğu Kutman Enerji Holding ile 30 yıllığına Konya, Çorum, Uşak ve Ereğli doğalgaz dağıtım ihalelerini almıştı. Petkim ihalesi için de adını açıklamadığı bir yabancı ortakla görüşmelerini sürdüren kuruluş, Derince ve Samsun limanları için de teklif vermeye hazırlanıyor. İzmit Körfezi’nin kuzeyinde yer alan, demir ve karayolu şebekesiyle de bağlantısı bulunan Derince Limanı otomotiv sanayi ve karışık eşya yüklerine hizmet veriyor. Kutman’ın bundan sonra ilişkilerini daha da geliştirmeye hazırlandığı HPH’yi de bünyesinde bulunduran Hutchison Whampoa Limited, geçen yıl holding iştiraklerinden Watson şirketiyle Türkiye’de kişisel bakım ve sağlık sektörüne girmişti. Watson’ın, Türkiye’de Cosmo’yu satın alarak bu alanda faaliyete başladığını belirten Kutman, şunları söyledi: “Hutchison, bir ülkeye önce limanlarla ilgilenerek giriyor. Dünyada pek çok alanda yatırım yapan şirket girdiği ülkede daha sonra diğer alanlara yöneliyor. Türkiye’de de farklı alanlarla ilgilenebilirler. Bu alanların başında da enerji gibi altyapı yatırımları geliyor. Böyle bir gelişme durumunda biz de Hutchison’la birlikte hareket edeceğiz. Bu zaten HPH ile anlaşmamız gereği böyle.” Whampoa, Hong Kong’lu iki kardeşten birinin kurduğu, limancılık dahil 5 ayrı sektörde çalışan bir dünya devi. İkinci kardeşin kurduğu Hong Kong Sanghay Bank ise şimdi HSBC adıyla çalışan dünyanın en büyük bankalarından biri. soner@cumhuriyet.com.tr CUMHURİYET 13 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle