Katalog

17 MAYIS 2007 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ ekonomi?cumhuriyet.com.tr General Electric Başkanı BeccaliFalco ‘Hükümetin kararına göre yatırıma hazırız’ dedi 13 İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER GE nükleer enerjiye talip ? General Electric (GE) International Başkanı ve CEO’su Ferdinando BeccalliFalco, çevrecilerin eleştirdiği nükleer santral yapımına talip olduklarını, düşük maliyetli ve etkin nükleer tesisler yapabileceklerini söyledi. Ekonomi Servisi General Electric (GE) International Başkanı ve CEO’su (üst düzey yönetici) Ferdinando BeccalliFalco, Türk hükümetinin istediği yatırım türüne göre, enerji alanında yatırım yapacaklarını belirterek, “Nükleer alanda güçlü teknolojiye sahibiz. Nükleer santral için 22.5 milyar dolar harcamanız gerekiyor. Biz daha az para harcayarak nükleer teknolojide daha ufak ve etkin tesisler gerçekleştiriyoruz” dedi. General Electric’in “GEDay” toplantısı İstanbul Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda BeccalliFalco ve Güneybatı Asya Genel Müdürü Kürşat Özkan’ın katılımıyla yapıldı. BeccaliFalco, dünyada ve Türkiye’de çevrecilerin karşı çıktığı nükleer enerjiyi savunarak, “Gaz ve petrol sonsuza kadar kullanılamaz. Büyük miktarda kirlilik yaratmadığı için enerji ihtiyacına nükleer enerji cevap verecektir” diye konuştu. Türkiye’deki toplam satışlarının geçen yıl 1 milyar dolar civarında olduğunu, Doğuş Grubu ve Garanti Bankası ile ortaklık ilişkilerinin de çok iyi gittiğini belirten BeccaliFalco, “Siz burada doğal kaynaklardan daha önemli insan kaynaklarına sahipsiniz. Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne dahil olması gerektiğini düşünüyorum. Türkiye genç bir ülke ve Avrupa’nın yaşlı nüfusuna genç kan getirebilir” dedi. GE Başkanı, Türkiye’deki son siyasi gelişmelerle ilgili bir soru üzerine de “Türkiye şu anda demokratikleşme sürecinin bir bölümünü yaşıyor. İnsanlar görüşlerini ifade ediyorlar ve bunu çok medeni bir şekilde yapıyorlar” dedi. Bu arada, “GEDay” kapsamında tanıtılan son teknoloji ürünü ekokardiyografi cihazı Vivid i – IB en çok ilgi çeken ürünler arasındaydı. 30 kat daha hafif, taşınabilir ve kablosuz bir tasarım olan, dizüstü bilgisayar benzeri cihaz birçok işlevi bir araya topluyor. Görünen Köy Dün Prof. Türkan Saylan’la biraz sohbet edip çay içtik. Zaten mitingleri izlerken tanık olduğum gelişmeleri, havayı biraz daha içinden dinlemiş oldum.. Anımsatmakta yarar var. “Cumhuriyet Yürüyüşleri”nin ilki, 28 Ekim’de Ankara’da Cumhuriyetçi Kadınlar Derneği öncülüğünde miting olarak Tandoğan’da yapılmış, yine hep birlikte Anıtkabir’e yürünmüştü. İlk etkinlikten kadınlar meydanlara egemen olmuş, bu hava kürsüye de yansımıştı. O tarihte medyasermayeiktidar çıkar ittifakı ne yapıp edip bu mitingin havasının kamuoyuna yansımamasını sağlamışlardı. Medyada yer almayınca toplumun etkilenmeyeceği varsayılmıştı. Medyanın günümüzde gücü, etkisi, toplumları yönlendirmesi bir yana, yok sayılan bu karşı duruşun havasının, elbette bir tek etkinlikle değil, sayısız gelişmelerle sansürlü bile olsa kitlelere ulaşmasının yarattığı enerji başka bir yana. Üstüne üstlük aradan geçen birkaç aylık gelişmeler içinde, AKP iktidarı aracılığı ile gündeme gelen sivil dinci darbe, devleti ele geçirme tehdidinin algılanmasının toplumda yarattığı tehlikenin farkındalığının katlanması var. Özetle hiç kimsenin boyutlarını hesaplayamadığı milyonlar, tepkinin gücü, içtenliği, kararlılığı ortada. Tandoğan öylesine caydırıcı, çarpıcı bir etki yaratmıştı ki.. Onun havasının bozulmaması adına İstanbul’da ikinci bir miting yapılmasından kaygı duyanlar vardı. İstanbul Çağlayan, Tandoğan’ı hafife almaya çalışanların bile dudaklarını uçuklattı. Çıkarlarını AKP iktidarının güçlenmesi ekseninde gören sermaye, ABD, AB, medya güçleri şaşkınlık içindeydiler. Çevir kazı yanmasın üslubunda söylem değişiklikleri o cephenin güçlü savunucuları, siyasi liderleri, medya, meslek örgütü sözcülerinin gündemine girmişti. Prof. Türkan Saylan’ın da altını özenle çizdiği gibi, kendisinin başkanlığını yaptığı ÇYDD (Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği) de dahil, olaylar aslında kadın örgütlerinin yakalanmış bir dinamiğin üzerine baskın gitmeleri olarak gelişmedi. Birlikte oluşturulan platformlarda ADD’nin de durumu çok farklı olamazdı. Dipten gelen bir dalga, istem ve kararlılık üst yönetimlerin seyirci kalabilecekleri ya da bastırabilecekleri türden değildi. İstanbul’dan başlanarak baskın istem illerden geliyor, merkez örgütlere sorumluluklarının gereğini yerine getirmek kalıyordu. Manisa, Çanakkale, yurtdışı dahil diğer küçük merkezler, en son İzmir’de yaşanan patlamada genel merkezler olarak sadece ve sadece katılmışlardı. Örgütlenme yerel komitelerin sorumluluğunda yürütülmüş, aslında çoğunluk büyük kitlelerin, milyonların katılımı tamamen gönüllülükler üzerinden gelişmişti. İzmir’de nokta koyma, sonrasını siyasete bırakma eğilimi de vardı. Bu kez Samsun isyan ediyordu. “19 Mayıs’ın kenti görevini yapmazsa, kendimizi ezik, suçlu hissederiz..” deniliyordu. Sonuç olarak bir kentin platform olarak adlandırılan demokratik kitle örgütleri şubelerinden oluşturulan komitelerin yöneticileri mitinglerin gün ve saatlerini, toplanma alanlarını, ana sloganların çerçevesini, konuşmacıları.. belirliyor, gerisi gönüllülüğe kalıyordu. Laf aramızda bu en sivil örgütlerin böylesine büyük mitingler yapabilecek paraları bile yoktu. Mahallelerde komşular arasında, işyerlerinde çalışanlar kendi gönüllülükleriyle yapacaklarını yaptılar. Öylesine toplumsal bir baskı gücü oluşturdular ki.. Yoka sayılamaz oldular. Hafife almaya çalışanlar, meydanlardan çıkan halkın muhtıralarını, önceliklerini ciddiye almak zorunda kaldılar. ??? Sadece siyasi partilerin zoraki birleşmeleri, seçim ittifaklarını kastetmiyorum tabii ki. Öncelikle ABD ve AB cephesinden kendi çıkarları için yaptıkları Türkiye planlarında anlamlı, zoraki değişikliklerin gündemde olduğunun altını çizmekte yarar var. En azından Türkiye’yi daha ciddiye almak zorunda olacaklar. Türkiye aleyhine projelerinin öylesine kolay geçirileceği, dayatılacağı dönem değil. Kötü bir benzetme olacak biliyorum. Ama alternatif sendikacılığın güçlü olduğu süreçlerde, işverenler kendi kurdurdukları sarı sendikalara bile sözleşme masalarında bir şeyler vermek zorunda kalırlardı. Sarı sendikalar masada bir şeyler alamazlarsa, diğer sendikaların işyerlerini ele geçireceği uyarısında bulunurlardı. Türkiye’nin Cumhuriyet değerleri, laikliğe milyonlarla gönüllü katılımcıyla sahip çıkması, mitinglerin yarattığı milattan sonra epeyce bir şeylerin değiştiğini görmemek için kör olmak gerek. ABDAB siyasi erkleri başta, AKP iktidarının Cumhurbaşkanlığı dahil tüm devlet kurumlarını ele geçirme, sivil darbe operasyonuna, medyamız ve sermaye örgütlerinden gelen tam destek söz konusu idi. Şimdilerde medya siyaseten AKP iktidarı ve Erdoğan’ın yapmak istediklerinin demokrasiyle bağdaşmadığının örneklerini bir bir saymakta. Kendi sorumluluklarından sıyrılmak üzere AKP’nin günahlarını açığa çıkarmayı yeğlemektedirler. AKP ile çıkar ittifakının tıkır tıkır işleyeceği projelerin gerçekleşebileceği üzerine ciddi kaygılar ortaya çıkmıştır. Her zaman olduğu üzere ABD, AB, sermaye, medya çıkar örgütlerinin A planı olmazsa, çıkarlarının kollanması için gündeme konulacak BC planları vardır. Bizi ise sadece ve sadece dipten gelen bu dalganın, ülkemiz, Cumhuriyetimiz, laiklik, çocuklarımız, geleceğimiz için geçerli olan büyük tehditlerin gündemden düşürülebilmesi ilgilendiriyor... 3 ülkeye 1 turizm merkezi MURAT İLEM MURAT GÜLDEREN Cevahir Holding Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Cevahir, Türkiye, Yunanistan ve Bulgaristan’ın birleştiği noktada, Meriç Nehri üzerindeki Kavak Adası’na büyük bir turizm merkezi kuracak. Yüzde 52’si Türkiye, yüzde 25’i Bulgaristan ve yüzde 23’ü Yunanistan’a ait olan 260 dönümlük adaya kurulacak otel, eğlence ve alışveriş merkezi ile bir havaalanına yapılacak yatırımın 600 milyon doları aşması bekleniyor. Yunanlı işadamı Odisseas Athanasiou ile dün adayı gezen Cevahir, proje için Bulgar bir ortak bulma arayışını ve hükümetler arası girişimlerini sürdürüyor. Edirne Valisi Nusret Miroğlu da söz konusu girişimi doğrulayarak projeyle ilgili çalışmaların tüm hızıyla devam ettiğini ve projeye sıcak baktıklarını kaydederek şunları söy ? İbrahim Cevahir, Meriç Nehri üzerinde yer alan Kavak Adası’na otel, alışveriş merkezi ve havaalanı kurmayı planlıyor. 600 milyon doların üzerinde yatırım yapılması beklenen proje için Yunanlı işadamı Odisseas Athanasiou ile anlaşan Cevahir, yeni ortağıyla birlikte dün adayı gezdi. ledi: “Ada topraklarının büyük kısmı hazineye, bir kısmı kişilere ait. Bürokrasi sorunları çözülürse dünyaya örnek olacak bir proje hayata geçirilebilir. Zemin etüdü çalışmaları sürüyor. Meriç’in taşması olasılığına karşı toprak dolgular yapıp Bulgaristan sınırlarına doğru alanı genişletme planlarımız var. Proje bitince üç ülkeden ayrı ayrı geçiş yapılabilecek. Yunanistan ile bir sorun çıkabilir. Çünkü köprü İbrahim Cevahir yapmaları gerekebilir.” GİRESUN 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN KAMULAŞTIRMA İLANI ESAS NO: 2007/219 Esas KAMULAŞTIRILAN TAŞINMAZIN BULUNDUĞU YER : GİRESUN MERKEZ MEVKİİ : AYDINLAR KÖYÜ PAFTA NO : ADA NO : 103 PARSEL NO : 3 VASFI : ARSA YÜZÖLÇÜMÜ : 62,86 m2 MALİKİN ADI VE SOYADI : Zeynep Gırlak KAMULAŞTIRMAYI YAPAN İDARENİN ADI : KARAYOLLARI GENEL MÜDÜRLÜĞÜ KAMULAŞTIRMANIN VE BELGELERİN ÖZETİ : Giresun Merkez Aydınlar köyü 103 Ada, Parsel 3’te kayıtlı taşınmazın davacı hazine adına tescil ve yol olarak terkinine ve bedelinin tespitine karar verilmesi talep ve dava edilmiştir. Kamulaştırmayı yapan davacı idare, malikleriyle cinsi ve niteliği yukarıda yazılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili için davacı idare tarafından mahkememizin 2007/219 Esas sayısında dava açılmış olup, duruşması 05.06.2007 günü saat 09.00’a bırakılmıştır. 2942 Sayılı Kamulaştırma Yasası’nın 10. maddesinin 4. bendi uyarınca ilan olunur. 20/04/2007 Basın: 24829 ESAS NO: 2007/221 Esas KAMULAŞTIRILAN TAŞINMAZIN BULUNDUĞU YER : GİRESUN MERKEZ MEVKİİ : AYDINLAR KÖYÜ PAFTA NO : ADA NO : 105 PARSEL NO : 9 VASFI : ARSA YÜZÖLÇÜMÜ : 5,65 m2 MALİKİN ADI VE SOYADI : Nezir Kıran KAMULAŞTIRMAYI YAPAN İDARENİN ADI : KARAYOLLARI GENEL MÜDÜRLÜĞÜ KAMULAŞTIRMANIN VE BELGELERİN ÖZETİ : Giresun Merkez Aydınlar köyü 105 Ada, Parsel 9’da kayıtlı taşınmazın davacı hazine adına tescil ve yol olarak terkinine ve bedelinin tespitine karar verilmesi talep ve dava edilmiştir. Kamulaştırmayı yapan davacı idare, malikleriyle cinsi ve niteliği yukarıda yazılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili için davacı idare tarafından mahkememizin 2007/221 Esas sayısında dava açılmış olup, duruşması 05.06.2007 günü saat 09.00’a bırakılmıştır. 2942 Sayılı Kamulaştırma Yasası’nın 10. maddesinin 4. bendi uyarınca ilan olunur. 20/04/2007 Basın: 24833 GİRESUN 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN KAMULAŞTIRMA İLANI soner@cumhuriyet.com.tr ESAS NO: 2007/220 Esas KAMULAŞTIRILAN TAŞINMAZIN BULUNDUĞU YER : GİRESUN MERKEZ MEVKİİ : AYDINLAR KÖYÜ PAFTA NO : ADA NO : 102 PARSEL NO : 2 VASFI : ARSA YÜZÖLÇÜMÜ : 22,79 m2 MALİKİN ADI VE SOYADI : Ali Aşuk, Bayram Angun, Kazım Yaylamış KAMULAŞTIRMAYI YAPAN İDARENİN ADI : KARAYOLLARI GENEL MÜDÜRLÜĞÜ KAMULAŞTIRMANIN VE BELGELERİN ÖZETİ : Giresun Merkez Aydınlar köyü 102 Ada, Parsel 2’de kayıtlı taşınmazın davacı hazine adına tescil ve yol olarak terkinine ve bedelinin tespitine karar verilmesi talep ve dava edilmiştir. Kamulaştırmayı yapan davacı idare, malikleriyle cinsi ve niteliği yukarıda yazılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili için davacı idare tarafından mahkememizin 2007/220 Esas sayısında dava açılmış olup, duruşması 05.06.2007 günü saat 09.00’a bırakılmıştır. 2942 Sayılı Kamulaştırma Yasası’nın 10. maddesinin 4. bendi uyarınca ilan olunur. 20/04/2007 Basın: 24830 GİRESUN 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN KAMULAŞTIRMA İLANI İSTANBUL CUMOK ÇAĞRISI Emperyalistler ve işbirlikçilerinin Cumhurbaşkanlığı’nı gaspetme hevesleri kursaklarında kaldı. Ulusumuzun seçimlerde aldatılmasına izin vermemek için yeniden Samsun’a çıkıyoruz. 19 Mayıs Cumartesi Samsun’da kutlamalara katılıyor ve CUMOK oluşumları ortak toplantısını gerçekleştiriyoruz. 20 Mayıs 2007 Pazar günü ise mitinge katılıyor ve geri dönüyoruz. Sen Gelmezsen Bir Eksiğiz. Yolculuğa katılmak isteyenler için İVEDİ İLETİŞİM : 0537 871 82 34 0533 438 50 22 www.cumok.org GİRESUN 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN KAMULAŞTIRMA İLANI ESAS NO: 2007/222 Esas KAMULAŞTIRILAN TAŞINMAZIN BULUNDUĞU YER: GİRESUN MERKEZ MEVKİİ: AYDINLAR KÖYÜ PAFTA NO: ADA NO : 105 PARSEL NO: 1 VASFI: ARSA YÜZÖLÇÜMÜ: 109,89 m2 MALİKİN ADI VE SOYADI: Ali Turan KAMULAŞTIRMAYI YAPAN İDARENİN ADI: KARAYOLLARI GENEL MÜDÜRLÜĞÜ KAMULAŞTIRMANIN VE BELGELERİN ÖZETİ: Giresun Merkez Aydınlar köyü 105 Ada, Parsel 1’de kayıtlı taşınmazın davacı Hazine adına tescil ve yol olarak terkinine ve bedelinin tespitine karar verilmesi talep ve dava edilmiştir. Kamulaştırmayı yapan davacı idare, malikleriyle cinsi ve niteliği yukarıda yazılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili için davacı idare tarafından mahkememizin 2007/222 Esas sayısında dava açılmış olup, duruşması 05.06.2007 günü saat 09.00’a bırakılmıştır. 2942 Sayılı Kamulaştırma Yasası’nın 10. maddesinin 4. bendi uyarınca ilan olunur. 20/04/2007 Basın: 24834 ŞARKİKARAAĞAÇ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2005/252 Davacı Talip Bülbül tarafından davalılar Mehmet Reşat Ülgen mirasçıları vs. aleyhine İsparta ili, Şarkikaraağaç ilçesi Asılkale mahallesi, Kale Meydanı sokağı mevkiinde kain 24 ada, 10 parsel hakkında mahkememize açılan tapu iptali ve tescil davasının yapılan açık yargılaması sırasında verilen ara kararı gereğince Davalılar Hamit ve Rukiye kızı 1938 D.lu Ulviye Öziş, Mehmet Emin eşi 1948 D.lu Şükran Çelik, Mehmet Emin ve Şükran kızı 1969 D.lu Hatice Demireğen, Mehmet Emin ve Şükran oğlu 1975 D.lu Hamit Çelik, Mehmet Emin ve Şükran oğlu, 1975 D.lu Mükerrem Çelik, Ahmet ve Gülişan kızı 1941 D.lu Azize Arıkan, Ahmet ve Gülişan kızı 1943 D.lu Şükriye Önal, Ahmet ve Gülişan kızı 1945 D.lu Fatma Feriha Gökçek, Mehmet Reşat ve Melek oğlu 1930 D.lu Cevat Ülgen, Durmuş kızı 1939 D.lu Sebahat Ülgen, Atıf ve Sebahat oğlu 1958 D.lu Hülagü Ülgen, Atıf ve Sebahat oğlu 1960 D.lu Ramazan Birol Ülgen, Atıf ve Sebahat kızı 1962 D.lu Hülya Bakırel, Erdoğan ve Nuran oğlu 1970 D.lu Ertuğrul Ülgen, Erdoğan ve Nuran oğlu 1973 D.lu Ertan Ülgen’ in tüm araştırmalara rağmen tebligata yarar açık adresleri tespit edilemediğinden dava dilekçesi ve duruşma gününün davalılara ilanen tebliğine karar verilmiş olup, duruşma günü olan 05.07.2007 günü saat 10:20’de bizzat mahkememizde hazır bulunmaları veya kendilerini bir vekil ile temsil ettirmelerine, aksi takdirde duruşmanın yokluklarında devam edeceği ve hüküm verileceği hususu ilanen tebliğ olunur. 03.05.2007 (Basın: 25379) CUMHURİYET 13 K