19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 30 EKİM 2007 SALI 8 TÜRKİYE İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak Açık İstanbul HABERLERİN DEVAMI Y PB Y PB PB PB PB PB Y 17 17 18 19 21 20 23 21 15 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas Antalya Y Y Y Y Y Y Y Y Y 16 20 20 16 17 15 15 13 27 Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars Y Y Y Y Y Y PB PB Y 26 26 23 23 22 23 16 15 12 Trabzon Ankara İzmir Hakkari Antalya Adana Ş.Urfa Erzurum Bütün bölgelerimiz parçalı çok bulutlu, Marmara’nın kuzeydoğusu, Karadeniz, İç Anadolu’nun doğusu, Doğu Akdeniz, Doğu Anadolu’nun kuzey ve batısı Güneydoğu Anadolu ile sabah saatlerinde İç Ege, Göller Yöresi, İç Anadolu’nun batısı, İstanbul, Bursa, Bilecik ve Antalya çevreleri sağanak yağışlı geçecek. Çok bulutlu DIŞ MERKEZLER Oslo Y 8 Helsinki Y 9 Stockholm Y 9 Londra PB 14 Amsterdam B 13 Brüksel B 10 Paris B 11 Bonn Y 9 Münih Y 8 Yağmurlu Stockholm Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürih Y B PB Y B B Y PB Y 13 14 17 12 17 18 22 22 11 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Karlı B B PB B B B B PB PB 7 25 8 25 19 18 18 28 24 Londra Berlin Moskova Belgrad Madrid Ankara Taşkent Tahran Kahire Sulu kar Gök gürültülü Parçalı bulutlu Sisli Bulutlu GÜNCELCÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada birlik ve beraberlik çağrıları ile uyanmak?.. Yeteneklerinden çok, bir din adamını Çankaya’da görmeye ve göstermeye azmetmiş siyasal bir kadronun desteğinde Cumhurbaşkanı koltuğuna yerleşen bir diğerinin aynı içerikteki çağrılarını duymak?.. Bugün bayram ise, Muhip Dıranas’ın şiirinde dediği gibi “bayram bize mahrem”. Hayır olmamalı. Her şeye karşın, hayır, olmamalı! Zira bu bayram bizim. ??? Oysa, karamsarlığa kapılmamak elbet elde değil. Bu iktidarın başı ile nereden nereye geldiğimizi görmemek olanaksız. TBMM’de çoğunluğu bir kez daha ele geçirdiler. Başbakanlık’tan sonra Cumhurbaşkanlığı’nı ele geçirerek devlete tam anlamıyla egemen oldular. Devlette zaten kadrolaşmışlardı, bu kez devleti Cumhurbaşkanlığı TBMM ve hükümet üçgeninde de ele geçirdiler. Bugün Cumhuriyetin 84. yıldönümünü kutluyorlarsa, bu kutlama, bu bayram; onlar için laik Cumhuriyeti değil, kendi kafalarındaki cumhuriyeti kutlama anlamına geliyor. Üçgen kurulduktan sonra bugün yargıya, yarın üniversitelere kendi kafalarına ve vücut dillerine uygun olanları getirecekler. Anayasa Mahkemesi’nin yargının doruğunda olan bir kurumun başkanlığına Haşim Kılıç gibi laik cumhuriyete ters görüşleriyle bilinen birinin seçilmesinden sonra diğer kurumlara da sıra geliyor. Haşim Kılıç’ın başkanlığa seçiminden çok, Haşim Kılıç’ın seçilmesini sağlayanlar insanı hem hayrete hem de dehşete düşürüyor. TBMMhükümetÇankaya’dan sonra Anayasa Mahkemesi de “o tarafa” kaydı. Cumhuriyetin vazgeçilmez değerlerini sorgulayanlar birer birer laik Cumhuriyeti savunanların yerini alıyor. Başkanlığına oy vermeyen Anayasa Mahkemesi üyelerinin Atatürk’ün huzuruna Kılıç’la çıkmayı reddetmeleri devleti kemiren laikantilaik bölünmesinin son somut örneği değil mi? ??? Devleti yönetenleri eşleriyle birlikte gösteren bir dizi fotoğraf yan yana konulursa nereden nereye geldiğimizi anlamak kolaylaşabilir. Bölünmeyi, devletin gerici siyasal kadrolar eline geçtiğini, ikinci Cumhuriyetçilere, devlete sızmış kadrolara, yönetimi ele geçirmiş gizli laiklik karşıtlarına anlatmak olanaksız. Fotoğraflar yalan söylemez; işte laik devleti savunanların sergilediği tablo. Cumhurbaşkanı’nın eşi, Başbakan’ın eşi, Dışişleri Bakanı’nın eşi, Bakanlar Kurulu üyeleriyle AKP’li milletvekillerinin çoğunun eşi, Merkez Bankası Başkanı’nın eşi ve son olarak Anayasa Mahkemesi Başkanı’nın eşi... türbanlı! Bu gidişe bakarak YÖK gibi, Yargıtay gibi, Danıştay gibi laik Cumhuriyet kurumlarının başına da türban giydirirlerse şaşıracak, ne yapalım eşler kişisel haklarını kullanıyor diyecek miyiz? Cumhuriyetin 84. yıldönümünde Çankaya Köşkü’ndeki kabulde çağrılıları türbanlı Bayan 11’inci karşılayacak, kadına kafadan giysiye kadar çağdaşlığı armağan eden Atatürk’e inat, türbanlı başı, suratına yapıştırdığı eğreti gülümseme ile Hayrünnisa Hanım kutlamaları kabul edecek ha? Hangi Cumhuriyetin? Kuşku yok kendi cumhuriyetlerinin!.. Benim Cumhuriyetim ise… laik Cumhuriyetin son Cumhurbaşkanı Sezer’le ayrıldı Çankaya’dan. Artık Çankaya, ne çan, ne kaya! Hükümetin 2008 yılı hedefleri arasında ‘katsayı eşitsizliğini gidermek’de bulunuyor GÜNDEM ? Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY Türban inadı sürüyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) 2008 Yılı Programı’nda, okulöncesinden yükseköğretime kadar eğitimin tüm kadamelerine ilişkin hedefler belirleyen AKP hükümeti, üniversiteye girişte imam hatiplilere uygulanan katsayı düzenlemesi ile türban yasağını kaldırma hedefinden vazgeçmedi. Hükümetin eğitime ilişkin 2008 yılı hedefleri şöyle: ? Ortaöğretim ve üniversiteye giriş sistemi “öğrencileri, programlar hakkında yeterli düzeyde bilgilendiren, etkin bir rehberlik ve yönlendirme sistemiyle ilgi ve yeteneklerini eğitim süresi boyunca çok yönlü bir süreçle değerlendiren, okul başarısına dayalı ve müfredat programlarıyla uyumlu, okul dışı öğrenmeye ihtiyaç duymayacak” bir yapıya kavuşturulacak. Yükseköğretime giriş sınavının uygulanma biçimiyle ilgili yeni yöntemler geliştirilecek. ? ÖSS’de tekrarlanan başvuruların azaltılması amacıyla üniversiteler ve programlar arasındaki geçişler ÖSS puanı esas alınmak kaydıyla esnek hale getirilecek. Meslek lisesi mezunlarının kendi alanlarında ya da yakın alanlarda devam edecekleri lisans programlarında “katsayı engeli” giderilecek. Bu alanda yapılacak düzenlemeler ile imam hatiplilerin kendi alanları dışında farklı bölümlere de girebilmelerinin önü açılmak isteniyor. telerarası Kurul, en üst akademik organ haline getirilecek. AKP, atadığı rektörlerden oluşacak Üniversitelerararası Kurul’u etkin hale getirip, YÖK’ü pasifleştirmeyi amaçlıyor. sun, burada başörtüsü serbest olsun” önerisini getirmişti. Üniversite harcı artıyor ? Öğrencilerden alınan katkı paylarının yükseköğretimin finansmanındaki payı artırılacak. Devlet güvencesi altında ekonomik gücü olmayan öğrencilere eğitim kredisi sağlamasına, kredilerin geri ödemesinin belli bir gelir seviyesine ulaşıldıktan sonra yapılmasına yönelik düzenlemeler gerçekleştirilecek. ? Öğretim üyesi yetiştirmek üzere gelişmekte olan üniversiteler ile gelişmiş üniversiteler arasında işbirliği artırılacak. Öğretim Üyesi Yetiştirme Programları’nı tamamlayan araştırma görevlilerinin hizmet verecekleri üniversitelerde en geç 6 ay içinde öğretim üyeliği kadrosuna atanması sağlanacak. Vakıflara kolaylık ? Vakıf üniversitelerinin yükseköğretimdeki payı artırılacak, yeni özel üniversiteler kurulmasına yönelik düzenlemeler yapılacak. Vakıf üniversitelerine sağlanan teşvikler kapsamında arsa tahsisi kolaylaştırılacak ve mali destekler artırılacak. Özel üniversite kurulmasına olanak sağlayacak gerekli mevzuat değişikliği yapılacak. Hükümetin, özel üniversite yoluyla türban yasağını delmeyi amaçladığı kaydediliyor. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 3 Kasım seçimlerinin ardından “Özel üniversiteler kurul YÖK pasifleştirilecek ? Milli Eğitim Bakanlığı, YÖK ve üniversiteler yeniden yapılandırılacak. YÖK, “Standart belirleme, koordinasyon, uzun dönemli planlama ve denetimden sorumlu” olacak. Üniversi BAYKAL’I ELEŞTİRMİŞTİ Beşiktaş ve Kadıköy belediyeleri tarafından düzenlenen yürüyüşlere binlerce yurttaş katıldı. (Fotoğraflar: UĞUR DEMİR) Adı üzerinde anayasanın temel sigortası olan yüce mahkeme, geçen hafta başkanını seçti. 1990 yılından bu yana mahkeme üyesi, 1999’dan bu yana da başkanvekili olan Haşim Kılıç, başkan oldu. Kılıç’ı kutluyoruz. Sadece başkanlığa ulaşması değil, tutturduğu çizgi ve bu çizgideki kararlılığı da övgüye değer. Turgut Özal’ın her türlü tartışmayı da göze alarak 40 yaşında mahkeme üyesi yaptığı Kılıç, kafasında ne varsa, nasıl bir Türkiye düşünüyorsa, ona göre hareket etti. Bunu kararlarına ve davranışlarına da yansıtmaktan çekinmedi. Bu bağlamda Özal’ın da 12’den vurduğu söylenebilir. Seçtiği aday, tıpkı bir sopa gibi dosdoğru izinde. ??? Kılıç’la birlikte Anayasa Mahkemesi, hukukçu olmayan ilk başkana da kavuşmuş oldu. Türkiye’nin en yüce mahkemesi, ama başkanı hukukçu değil! Kılıç’ın bir başka özelliği de hemen her konuda birlikte hareket ettiği üye Sacit Adalı’yla çok sağlam bir ikili oluşturması. Kılıç ve Adalı, mahkemenin iç seçimlerinde 2 oyla, 9 üyeyi başarılı biçimde yönettiler! Böylece Kılıç, yerine göre 2’nin 9’dan büyük olduğunu da hukuksal olarak gösterdi. Son başkanlık seçimi sürecinde 3 taraf oluştu. Anayasaya bakışları birbirine çok yakın olan, kimi oylamalarda eksilse de 4’er oyluk iki tarafın yanında 2 oyluk KılıçAdalı... Kılıç, iki tarafın bir süre kafa kafaya eşitlenmesini izledi. Ardından Ahmet Akyalçın’ın aldığı 4 oyu yanına çekmeyi tasarladı. Şu öneri geliştirildi: Akyalçın, uyuşmazlık mahkemesi başkanlığına yeniden seçilsin. Osman Paksüt, başkanvekili olsun. Serdar Özgüldür ile Serruh Kaleli de bu iki paylaşımın ileri yıllardaki mirasçısı olsun. Son derece demokratik, kişi hak ve makamlarına saygılı biçimde yapılan bu bölümlemeyle, bir süre daha devam etmesi planlanan oylama süreci de bitti. 22 Ekim Pazartesi günü Kılıç, izdüşümü Adalı’nın yanı sıra Akyalçın, Paksüt, Özgüldür ve Kaleli’nin oylarıyla başkan seçildi. Yeniden Kılıç’ı kutlarken, pek çok temel davada görüş olarak da karşısında yer alan son dört üyeyi kendisine döndürme başarısının altını çizmeden geçemeyeceğiz. Kurtuluş Savaşı’nın kahramanlarından Ali Çetinkaya’nın torunu olan Osman Paksüt, örneğin “dedeler ve torunlar arasındaki uçurumlar” başlıklı bir dizinin çok önemli kahramanları arasında yer alabilir. ??? Kılıç, hukukçu olmayan ilk başkan. Eskişehir İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi mezunu. Kılıç’ın yüce mahkemede mezun olduğu okulun da hakkını verdiğini söyleyebiliriz. Zira, yüce mahkemenin her türlü arsa, bina, belediye ve hükümet işlerini, başkan olmadan önce de kendisi koordine ediyordu. Anayasa Mahkemesi’nin Ankara’nın hızla kentleşen İncek bölgesinde inşaatı devam ediyor. Daha önce orman arazisi olan 60 dönümlük arsada inşaat hakkı 600 metrekare iken 95 bin metrekareye çıkarıldı. Dayanak olarak da büyükşehir belediyelerine verilen kentsel dönüşüm planlama hakkı gösterildi. Oysa bu gecekonduların dönüşümüydü. Anayasa Mahkemesi için ormanları da kentsel dönüşüme katmış oldular. O kadar olur artık... Memlekete orman kanunu da lazım! ankcum?cumhuriyet.com.tr Hayati Tekin CHP’den ihraç edildi SAMSUN (Cumhuriyet) “Atatürk mezarından çıksa Deniz Baykal’ı döverdi” diyen Samsun Kutlukent Belediye Başkanı Hayati Tekin, CHP’den ihraç edildi. Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül’e yakınlığıyla bilinen Hayati Tekin, CHP’nin kuruluş yıldönümü olan 9 Eylül’de muhalifler parti Genel Merkezi önünde protesto gösterisi yaparken Deniz Baykal ve yöneticilerin Anıtkabir’e gitmesine tepki göstererek “Kendisi Anıtkabir”e ne yüzle gidiyor. Atatürk mezardan çıksa sopayla kovalayacağı ilk adam Baykal olurdu” demişti. Tekin’in gazetecilerle yaptığı bir sohbet sırasında söylediği bu sözlere CHP il örgütü sert tepki göstermişti. CHP il disiplin kurulu da önceki gün Tekin’in durumu görüştü. Kurul toplantıda Hayati Tekin’in partiden ihraç edilmesini kararlaştırdı. İl disiplin kurulu başkanı İsmet Şahin, alınan kararı doğrulayarak “Kararı kendisine çok yakın bir zamanda tebliğ edeceğiz” dedi. Tekin’in de karara itiraz etmeye hazırlandığı öğrenildi. Cumhuriyete bağlılık mesajı İstanbul Haber Servisi Beşiktaş ve Kadıköy Belediyesi’nin düzenledikleri Cumhuriyet Bayramı etkinlerini on binlerce yurttaş coşkuyla kutladı. Yürüyüşe katılan yurttaşlar terörü lanetlerken, laik, demokratik Türkiye’nin savunucusu olduklarını vurguladılar. İstanbul Büyükşehir Belediyesi de Boğaz’da havai fişek ve lazer gösterisi düzenledi. Beşiktaş Belediyesi’nin düzenlediği etkinlikte Ortaköy Meydanı’nda toplanan binlerce kişi, meşalelerle “Genciz, güçlüyüz Atatürkçüyüz”, “Türkiye laiktir laik kalacak” sloganları atarak Beşiktaş’a kadar yürüdü. Yürüyüş, Barbaros Meydanı’nda hep bir ağızdan söylenen 10. Yıl Marşı’yla son buldu. Anadolu yakasında ise binlerce yurttaş, Kadıköy Belediyesi’nin düzenlediği “İzinde Yürüyoruz” etkinliğinde bir araya geldi. Suadiye’de Bağdat Caddesi’nde toplanan yurttaşlar, ellerinde Türk bayrağı ve Atatürk resimleri ile yürürken laik, demokratik Türkiye’nin savunucusu olduklarını hep bir ağızdan haykırdılar. Grup, terör örgütü aleyhine sloganlar atarak Göztepe Parkı’na kadar yürüdü. Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk, Göztepe Parkı’nda toplanan yurttaşlarla birlikte Cumhuriyete Bağlılık Andı’nı okudu. Kutlamaları Göztepe Parkı’nda İstiklal Marşı’nın söylenmesinin yanı sıra havai fişek ve bando gösterileriyle sona erdi. Taksim Meydanı’nda toplanan binlerce yurttaş, Cumhuriyet coşkusunu birlikte kutladı. Ellerinde bayraklarla alanı dolduran yurttaşlar, teröre karşı sloganlar atarak Cumhuriyet Bayramı’nı kutladılar. İstanbul Büyükşehir Belediyesi de Boğaz’da düzenlediği havai fişek ve lazer gösterisiyle Cumhuriyetin 84. yılını kutladı.Yurttaşlar gösteriyi ilgi ile izledi. IŞIL ÖZGENTÜRK Altın Portakal Ah Ne Kadar Alaturka ? Baştarafı Arka Sayfada Ankara’da meşaleli yürüyüş Ankara’da ise Çankaya Belediyesi tarafından, dün akşam Tandoğan’dan Anıtpark’a “Hepimiz Mehmetiz” adlı yürüyüş gerçekleştirildi. Çankaya Belediyesi tarafından hazırlanan binlerce meşalenin dağıtıldığı yürüyüşte, yurttaşlar meşalelerin aydınlığına, taşıdıkları Türk bayraklarını ve Atatürk posterlerini ekledi. Atılan çeşitli sloganlarla baştan sona terörün lanetlendiği yürüyüşe, çocukyaşlı binlerce başkentli katıldı. Baykal’ı eleştiren CHP’li muhalifler, parti meclisini toplama girişimlerini sürdürüyor Muhalifler yurt gezisine çıkıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Parti meclisini (PM) olağanüstü toplantıya çağırma girişimlerini sürdüren CHP’li muhalifler, gruplar halinde yurt gezilerine çıkarak örgütün sesini dinlemeye hazırlanıyor. Muhalifler, CHP lideri Deniz Baykal’ın “Provokasyon yapma, külüstür taktikler izleme” suçlamasına tepki göstererek “Yönetimin yasa tanımaz tavrını, kurumları, organları çalıştırmadığını gösteriyoruz” açıklamasını yaptı. Muhaliflerin görevden almalar, mahkeme kararlarının uygulanması ve Merkez Yönetim Kurulu’nun binlerce kişiyi üye yazması konularını görüşmek üzere PM’yi olağanastü toplama girişimi ilk aşamada sonuç vermedi. Toplantıya 17 muhalif üye dışında CHP lideri Baykal ile Genel Sekreter Önder Sav katılırken; toplantının açılması için gerekli 41 rakamına ulaşılamadı. Muhalifler yeniden 18 imzayla olağanüstü toplantı başvurusu yaptılar. Muhalif PM üyelerinden İzzet Çetin,“Yönetimin hukuk, yasa tanımaz tavrını, organları, kurulları çalıştırmadığını kamuoyuna gösteriyoruz. Görevden alınan il ve ilçe yöneticilerinin itirazları var. Bunların 15 gün içinde PM’de karara bağlanması gerekiyor” dedi. 1. KOŞU: F: Şahiner (7), P: Pasiner (6), PP: Katran (5), S: Işıkbey (4). 2. KOŞU: F: Recephan (7), P: Ağa Kamışlı (1), PP: Yeşilbulak (8), S: Berrin (12). 3. KOŞU: F: Gloriana (2), P: Abjora (5), PP: Aryuş (4), S: Ancyra (3). 4. KOŞU: F: Cross Relative (1), P: Classical Girl (4), PP: Caprice Classic (8), S: Cazibeli (3). 5. KOŞU: F: Sultanana (12), P: My Flower (11), PP: Mertpaşa (6), S: Kutay (5). 6. KOŞU: F: Giaro (8), P: Nihalim (10), PP: Yosan (7), S: Omerta (11). 7. KOŞU: F: Sadonun Oğlu (2), P: Kemalpaşalım (4), PP: Karakuruş (7), S: Nihat (8). 8. KOŞU: F: Selhan ALTILI GANYAN (2), P: Dixie Land (8), 12 10 2 2 4 PP: Alpha Shine (1), S: 1 4 11 8 4 10 Rikko (6). 9. KOŞU: F: 8 6 7 7 8 Üseyid (4) P: Tumbulhan 5 11 8/1 (10), PP: Hüsnügül (8), S: 3/5 6 Dalayla (7). ‘Amacımız iktidar’ Muhalifler ise yaptıkları yazılı açıklamada “amaçlarının parti içi demokrasinin, kurulların ve parti hukukunun çalıştırılmasıyla ilgili” olduğunu vurguladı. Açıklamada, “yönetimin yetkili organlarını devre dışı bıraktığı, parti içi demokrasi, hu kuk dışı görevden almalar ve hukuksuz üye kayıtlarıyla ilgili sorunların PM’de tartışılmasını engellediği” kaydedilirken şu değerlendirmeler yapıldı: “Amacımız CHP’yi iktidar yaparak Türkiye’deki terör sorununu çözmek, ulusal bütünlüğü sağlamak, laik, demokratik hukuk devletini korumak, ekonomik, sosyal adaleti sağlamaktır.Yönetimin bilindik külüstür taktik, çaba ve suçlamaları bizim CHP’yi iktidara taşımak yönündeki mücadelemizi engellemeye yetmeyecektir.” yirmi film seçilir. Ayrıca bu filmlerin daha önce hiçbir festivalde gösterilmemiş olması gerekir. Cannes’ı Cannes yapan da budur. Ayrıca Cannes, ilk filmini yapanları açıkça kayırır, onlar için ayrı bir bölüm açar. Türk Cannes’ı olacağım iddiasıyla yola çıkan Altın Portakal’ın, en azından ilk filmini yapan yönetmenlere böyle bir ayrıcalık tanıması çok mu zor? Söylenecek çok söz var; örneğin ilk filmi Dokuz’la kendini pek bir iyi kanıtlamış yönetmen Ümit Ünal, yeni filmi, adları sır gibi saklanan ön jüri tarafından seçilmeyince sektördeki bütün örgütleri protestoya çağırdı. Ve çağrısı yanıtsız kaldı. Çünkü sektördeki tüm örgütlenmeler Altın Portakal’ın parasal gücü karşısında susmayı tercih etti. Para, sen nelere kadirsin!.. Ümit sana da bir çift söz, bir zamanlar bu festival protestolarla anılırdı; tek başına oralara gitseydin ve protestonu yapsaydın! Emin ol filminin çok iyi bir tanıtımı olurdu. Yapmadın, seçilmeyen pek çok yönetmen gibi.. Sustun! Neyse, ben de sussam iyi olacak. Kendimi riske atıp TÜRSAK ve başkumandan Engin Bey’in Cannes’ı Altın Portakal’ı, fena eleştirdim, aman aman başıma taşlar yağacak. Giderayak son bir söz, hepiniz o fıkrayı bilirsiniz, deveye sormuşlar: “Senin boynun niye eğri?” o da yanıtlamış: “Nerem doğru ki...” Burası Türkiye. Kalbinizi Koruyun TÜRK KALP V AKFI 19 Mayıs Cad. No: 8 Şişli/İstanbul Tel: (212) 212 07 07 (pbx) (10 hat) Faks: (212) 212 68 35 CUMHURİYET 08 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle