23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
l EYLÜL 2005 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER jümrük Teftiş Kurulu, Albaraka Türk'ün yaptığı ihracatlann yurtdışı bağlantılanna ulaştı Unakıtan'ayeni suçlama MüfettişUerce düzenlenen rapor İstanbııl CumhurryetBaşsavahğı'nafletilerek,Una- kıtan'ın d a aralannda bulunduğu yöneti- cflerin toplu kaçakçıhk ve evrakta sahte- cilik suçlauından soruşturulmas» istendL ILHATNTAŞCI ANKARA - TÜPRAŞ"ın yüzde 15'ini ihalesiz olarak alanOfer Gru- bu ile bir gün önce göriiştüğü orta- ya çıkan Maliye Bakanı Kemal Una- krtan hakkında yeni suçlamalar gün- deme geldi. Gümrük Teftiş Kurulu, Unakıtan'ın yönetıminde olduğu dönemde AlbarakaTürk'ün Alman- ya'ya yaptığı ihracatın bildirilen tu- tarlannın alıcı ülkedeki rakamlarla örtüşmediğini ve arada büyük fark oluştuğunu saptadı. Istanbul Cum- huriyet Başsavcılığı'na ulaşan 22 Agustos tarihli raporda, Unakıtan'ın da aralannda bulunduğu yönetici- lerin toplu kaçakçıhk ve evrakta sahtecilik suçlanndan bu olaylar ne- deniyle de soruşturulması istendi. Gümrük Teftiş Kurulu. Albaraka Türk Özel Finans Kurumu AŞ'nin değişik gümrüklerden 1995-1998 yıllan arasında yaptığı ihracatlan mercek altına almıştı. tlk inceleme- lerin ardından düzenlenen raporda, Orhan Asbtürk ile Muhammet Ci- • Unakıtan'ın yöneticisi olduğu Albaraka Türk'ün Polonya'ya yaptığı ihracatta imalatçı olarak görünen Samet Fantezi Giyim ile Soteks Tekstil şirketlerinin, Orhan Aslıtürk ve Muhammed Ciğer'in ortağı olduğu paravan şirketlerden oluşan ASCOR organizasyonunun parçası olduğu saptandı. Almanya nezdinde yapılan araştırmalar sonucunda ise gönderilen mal tutarlannın bildirilenlerle örtüşmediği ve büyük farklar oluştuğu belirlendi. ğer'in ortağı olduğu ve paravan şir- ketlerden oluşan ASCOR organi- zasyonunun Albaraka Türk adma da sahte farura düzenlediği, söz ko- nusu belge ve işlemlerin hiçbirisi- nin gerçeği yansıtmadığı saptama- sma yer verilmişti. Suç duyurusu yapddı Yurtiçi araştırmasmın ardından Gümrük Teftiş Kurulu. ihracatlann yapıldığı ülkelerde incelemelere ve bu ülkelere beyan edilen belgeler üzennde araştırmaya başladı. Ya- pılan çalışma sonuçlan Gümrük Başmüfetişi Mehmet Eryümaz ta- rafından düzenlenen 22 Ağostos 2005 tarihli raporda irdelendi. Ra- por, tstanbul ve Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcıhğı'na da suç duyurusu olarak iletildi. Türkiye'de başka Almanya'da başka Raporda. Kemal Unakıtan'ın yö- neticisi olduğu dönemde Albara- ka Türk'ün Halkalı Tekstil Ihtisas Gümrük Müdürlüğü'nden yaptığı ihracat işlemleri değerlendirüdı. Rapora göre, Albaraka Türk, 700073/1 Agustos 1997 tarihınde Halkalı Gümrüğü'nden 233 bin XHP erken seçim yaptıpacak' • TEKtRDAĞ(AA)- SHP Genel Başkanı Murat Karayalç-ın, CHP'nın 2006 yıh sonlajında milletvekil- lerini istiifa ettirerek ülkeyi erken seçime götürebilece- ğini belirtti. Karayalçuı, partisinin il binasında yap- tığı açıkl,amada, CHP'nin cumhurbaşkanhğı seçimi nedeniyl* ülkeyi bir seçim ortamına taşımak istediği- ni savun»du. Türkiye'de se- çirtüerin her zaman süre- sinden ö»nce yapıldığını anlatan Karayalçın, "CHP, bu MecLis'in cumhurbaş- kanını seçmesıni önlemek ıstiyor. CHP, 2006 yüı son- lannda kendı milletvekil- lerini istifa ettirerek ülkeyi erken seçime götürebilir" dedi. Karayalçın, Tekirdağ Valisi AJunet Özyurt ve Belediy e Başkanı Ahmet Aygün'ü de ziyaret etti. Zorunlu din dersi sorusu • ANKARA (ANKA)- ANAVATAN, okullarda Alevi y-urttaşlara da zorun- lu din eğitimi verilmesini TBMM gündemine taşıdı. ANAVATAN Hatay Mil- lenekili Züheyir Amber, Mılli Eğitim Bakanı Hüse- yin Çelik'in yanıtlaması istemiyle verdiği soru önerge^inde laik Türkiye Cumhuriyeti'nin yeni eği- tim ve öğretım plında zo- runlu din dersınin devam edeceğinin görüldügünü belirtti. Amber, Bakan Çe- lik'e, '"Bu zorlama, laik- likle bağdaşır mı? Bu uy- gularaa însan Haklan Ev- rensel Beyannamesi ve in- san özgürlügü ile hangi yonde bağdaşmaktadır? Sıyasal tslamı besleyen nedenlerden biri, bu zo- runlu din dersleri değil mi- dır?" sorularını yöneltti. TÜRKSATa imam hatip SOPUSU • ANKARA (ANKA)- CHP AydınMilletvekili Özlern Çerçioğlu, Ulaştır- ma Bakanı Binali Yıldı- nm tarafından yanıtlan- ması istemiyle verdiği so- ru önergesinde, TÜRK- SATGenelMüdürüOs- man Dur, yardımcılan ve yeni alınan personelin mam hatip kökenli olduk- t an yönündeki iddialan TBMM gündemine getir- di. Çerçioğlu. önergesin- de, "Genel Müdür Osman Dur ve yardımcılannın ta- mamının imam hatip kö- kenh olduğu doğru mu- dur? İşe alınan 220 perso- nelin kaçı imam hatip kö- kenlidır? TÜRKSAT'ta göreve alınan personelden kaçı özel finans kuruluşla- nndan getirilmiştir? Bu personelin hangi deneyim- len dıkkate almarak işe başlamalan sağlanmış- tır?" sorulannı yöneltti. Cem Vakfi dava açtı Cem Vakfi, cemevJerine ibadethane statüsü veribnesi. ibadet için genel bütt^tkn pay aynlması ve Dryanet lşleri Başkanhğı bürryesinde Alevi inanç öndericrine kadro tahsis edilmesi talepkrini reddeden Başbakanhk kararuun iptaü istemryle Ankara Bölge tdare Mahkemesi'nde dava açtı. Cem \akh'nın a\ukatlan, 2 bin \aşi adma hazırianan dava düekçesini Ankara Bölge tdare Mahkemesi'ne -* Iferifor. (Fotoğraf: AA) Alevüer isteyinceözgüHüksakıncah Erdoğan, inanç özgürlügü talebinin Türkiye 'nin yeni bir huzursuzlukkaynağına itilmesine neden olabüeceğini ileri sürdü veyasaî bir düzenleme düşünmediklerini belirtti A>T<ARA(Cumhuri>etBün)su)-Başba- kan Recep Tayyip Erdoğan, önceki akşam ATV'de yayımlanan "Teke Tek" adlı prog- ramda gündeme iUşkin açıklamalarda bulun- du. Erdoğan'ın değerlendirmeleri ana hat- lanyla şöyle: CHPterör konusunda art niyet- II: Terör konusunda partiler üstü bir bakış olmadığını söyleyen Erdoğan, "Acaba ben hükümeti buradan nasıl sıkıştırabUirirru. Oradan nemalanriıa gavTeti var" görüşünü dile getirdi. CHP'nin TBMM'yiterörkonu- sunda olağanüstütoplannya çağınşında "bir artnhetolduğunu" söyleyenErdoğan, "Bir hafta sonra zaten TBMM açılryor. Niye ba- alan bu kadar aceie edr\or?" dedi. Erdoğan. Kara Ku\Tetleri Komutanı Or- general Yaşar Büyükanıt ın "TûrkheFilis- tin haline getirihnek istemyor" sözlerinin anımsatılması üzerine bukonularda duygu- sal açıklamalardan kaçınılması gerektiğini söyledi. Şehadet hakkı bu kadar ucuz l1îll?:Bazı yerel medyarun ülke çıkan dü- şünmeden hareketettiğıni söyleyenErdoğan, şunlankaydetti. "Biryerdeteröreykmiohı- yor, ban tetevizyonlar.' güm, güm. güm' 45 dakika 1 saat- Bir Ata Türk olayı oldu btti- >ursunu7.45 dakika, 1 saat haber mi ohır? Neilemeşhurolmuşbuinsan? Şahadethak- kıbu kadar ucuz mu?Pekibununbir sebep- neticeSişkisiyokmu? Ata Türkbencebir ne- tkedir,sebep değildir. Sebep, medyadakiçir- kin ya> ınlardır. Yabancılarîa bu konuyu çok daha rahat halledersin. Şu anda ö\1e prog- ramlanmızvarki\-üzde98MMüslümanolan ülkedeTürkörf,âdetierine,gelenekkrine.ai- le \apısına tamamen tersbir yayiüi politika- sryla, magazin alnuş başuıı gidhor. Şundan da endişe ediyorum: Meslek ahlakı diye de bir şey kalmadL." Alevüik konusunda yasa yok: Er- doğan, *Ale\i yurttaşlann inanç özgürlügü haklanyla ilgili Başbakanhk ale>hine dava açılacağuun^belirtılmesı üzerine. "Butale- bin, Tiirkhe'nin, yenibir huzursuzluk kay- nagına itilmesine neden olabileceğini" söy- ledi. Söz konusu isteklere "sıcak bakmala- nnm mümkün olama\acağını" belirten Er- doğan, "konu\1a Ugüi bir yasal düzenleme- yejgitme niyeüeri de olmadığını" bıldirdi. Imarzedeler: Başbakan Erdoğan, bir başka soru üzerine el konulan tmar Banka- sı'nın bono satışlanndan mağdur olanlara ödemeler konusunda yasanın karar verece- ğini, yasa karar vermeden bir adım atama- yacaklannı söyledi. 742 marklık ihracat yaptı. İmalat- çı şirket Dilek Tekstil, malm alı- cısı ise Salman Hand. Almanya olarak kayıtlara girdi. AUnan Gümrüğü ile yapılan ya- zışmalann ardından Türkiye'deki tutan 233 bin 742 mark görünen işlemin Almanya'da 73 bin 148 mark göründüğü ortaya çıktı. Ara- daki fark, 160 bin 594 mark ola- rak hesaplandı. Şirketin 77421/22 Agustos 1997 tarihli işleminde de alıcı ve imalatçı şirket aynı görü- nüyor. Türkiye 'deki kayıtlara ihracatbe- deli 207 bin 590 mark olarak bil- dirildi. Ancak, yapılan çalışma so- nucunda, aynı tutann alıcı ülke olan Almanya'da 48 bin 940 olduğu sap- tandı. Bu ihracatta ise iki ülke ara- sındaki tutar farkı 158 bin 650 mark olarak hesaplandı. 84394 T 2 Eylül 1997 tarihli 168 bin 291 marklık ih- racat işleminde ise alıcı firma X- Fashion, imalatçı şirket ise Dilek Tekstil olarak görülüyor. Raporda. "Türk gümrük idare- sinebeyan edikn kıjTnet- lerAlman gümrük idare- sincbe>an edOenlerin çok üzerindedir" belirleme- sıne yer verildi. Şirket adreste yok Raporda, Albaraka Türk'ün yaptığı ihracatın alıcı firması olarak görü- nen X-Fashion'un belir- tilen adreste olmadığına da işaret edildi. Albaraka'nın 72276/8 Agustos 1997 tarihınde Polonya'ya yaptığı ihra- catta imalatçı olarak gö- züken Samet Fantezi Gi- yim San. ve Tıc. Ltd. Şir- keti ile Soteks Tekstil Sa- nayı Tic. Ltd. Şirketi'nin de hayali ihracat organi- zasyonu olaraknitelendi- rilen ASCOR orgaruzas- yonunun parçası olduğu saptamasına yer verildi. Albaraka'nın yaptığı ihracatlarda imalatçı şir- ket olarak görünen Di- lek Tekstil' in muhtevi- yat itibanyla sahte ve ya- mltıcı belge kullandığı belirlemesi de yapıldı. Raporda, ilk inceleme raporuna gönderme ya- pılırken Albaraka Türk'ün soruşturma ko- nusu edilmesi istenen iş- lemlerin yapıldığı tarih- tekiyöneticilerinin Mus- tafa Latif Topbaş, Ab- dullatif Önıer Ghurab, HaHtÇizmed, Abdulrez- zak Kamel,Youslufa. AL SırkaU Yalçm Öner, Ha- san Abdullah Kamel, Bahjat Khahl ve Kemal Unakıtan olduğu vurgu- landı. Rapora göre, Ke- mal Unakıtan 1995 yıluı- dan 1998 yılına kadar Albaraka Türk'ün y öne- timinde bulundu. Devlet Bakanı Mehmet Ali Şahin, hükümetin "vekâletle yönetim" modelini savundu Vekâlet, AB standardıymış! EMtNEKAPLAN ANKARA - Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Meh- met AB Şahin. bakanlıklarda 97 bürokratın vekâleten göre- vini yürüttüğünü, 86 bürokra- tın ise atama kararnamesinin Curnhurbaşkanlığf ndan dön- düğünü açüdarken hükümetin "vekâletleyöneriın" modelinin modera, çağdaş ve AB uyum sürecine uygun olduğunu sa- vundu. CHP KorryaMilletvekıh Atü- laKart'ın AKP hükümetleri dö- nemindevekâletle atananbürok- rat sayısına ılişkin soru öner- gesini yanıtlayan Devlet Baka- nı ve Başbakan Yardımcısı Meh- met Ali Şahin, kamuda 97 bü- rokratm vekâleten atandığını açıkladı. 86 bürokratm atama kararnamesinin Cumhurbaş- kanhğı'ndan döndüğünü kay- deden Şahin'in verdiği bilgile- re göre. vetolu kararnamelerle, vekâleten atanan bürokratlann bakanlıklara göre dağılımı şöy- le: Başbakanlık (10-1). DPT (2- • Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin. hükümetin "vekâletle yönetim" modelinin modern, çağdaş ve AB uyum sürecine uygun olduğunu savundu. yal Hizmetlerve Cocuk Esirge- me Kurumu (1-1). Özürlüler Idaresi Başkanlığı (1 -1), Ada- letBakanhğı (2-19). Içişleri Ba- kanlığı (1-1), Maliye Bakanlı- ğı (5-5), Milli Eğitim Bakanlı- 2), Yüksek Denetleme Kurulu (vekâleten atama 1), Vakıflar Genel Müdürlüğü(2-2). Genç- likve SporGenel Müdürlüğü(l- 1), Hazine Müsteşarlığı (4-4), GümrükMüsteşarhğı (8-8), Sos- ğı (21-21), Bayındırlık ve Is- kân Bakanlığı (7-7). SağlıkBa- kanlığı (1 -1), UlaştırmaBakan- lığı (vekâleten atama 2), Tanm ve Köyişleri Bakanlığı (7-7). Sanayi ve Ticaret bakanlığı (1- ADALET BAKANLIĞI 1 TRlLYON TL TAZMtNAT ÖDEYECEK Sınavjürisibîlim adanüanna bırakılmadı İSTANBUL (ANKA) - îstanbul Tabıp Oda- sı üyesi Dr. Osman Oztürk, Adli Tıp Kurumu sınavjürisiyapısına ihşkin açtığı davayı kazan- dı. Mahkeme, Adalet Bakanlığı'nm Öztürk'e 1 triryonTLtazminatödemesinehükmetti. Îs- tanbul 2'nci Idare Mahkemesi, Adli Tıp Kuru- mu'nun sınavjürisinin Adalet Bakanlığı peso- nelinden oluşmasını hukuka aykın buldu. Dr. Osman Öztürk, Adli Tıp Kurumu'nda asistan- lık yaptıktan sonra, 21 Ekım 2003'te uzman- lık sınavına girdi. Sınav jürisi tarafından başa- nsız bulunan Öztürk'ün asistanlık ve memu- riyetlikle ilişiği kesildi. Öztürk, bunun üzeri- ne, Kurumun bağlı bulunduğu Adalet Bakan- lığı'na dava açtı. İstanbul 2'nci Idare Mahke- mesi'nde görülen dava sonuçlandı. İdare Mah- kemesi, sınav jürisinin yapısını uygun bulma- dı. Mahkeme, jüri üyelerinin Adalet Bakanlı- ğı personelinden oluşamayacağını belirtirken jüri üyelerinin Sağlık Bakanlığı tarafından ta- yin edilen klinik şeflerinden oluşması gerekti- ğini öngördü. Mahkeme, uğradığı zararlar ne- denıyle de Adalet Bakanlığı'nın Öztürk'e 1 trilyon TL tazminat ödemesini kararlaştırdı. 1), Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı (3-3), Kültür ve Tu- rizm Bakanlığı (2-2), Çe\Te ve Orman Bakanlığı (6-6). 58. ve 59. hükümetler döne- minde atanan 86 vekilbürokra- tın ilgili mevzuat çerçevesinde asaleten atanacaklarda aranan şartlan ve bunun dışında arzu edilen mesleki duyarlılıklan ta- şıdıklannı kaydeden Şahin, şu görüşleri dile getirdi: "Yapılan vekâlet atamaları keyfilikten uzak, objektif kriterter doğnıi- tusundahukukinormlarauy^un bir şeküde gerçekleştirihnekte- dir.İdarenin her türlü ejiem ve işkmkri yargı denetimine tabi- dff.Modenvçağdaş\eABuyuro süreciçerçevesinde kamu yara- rmınön planaalmdığıbir değer- lendirme modelinde. atama şe- kilkrinden zryade görev başm- dabulunanve kamuerkini kul- lanan bürokratiann sergüedik- lerikraanannkaBtefi,\mrnKve vatandaş odakh ohıp ohnadığı bakımından değerlendirme konusuyapılması vöntemidaha uygun düşmektedir." POUTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Lefke'den Eşme'ye... GİRNE - Dalgalar kıyıya vuruyor. Gökyüzünde yıldızlaryok... Sessizliğin sesi içinde derin bir uykuyayatmış Gir- ne... Düşleri paramparça olmuş bir genç adam, o sessizliğin içinde tek başına oturmuş denizi sey- rediyor. Sevecenliğintitrek kumaşı karanlık dalganın sar- kacında Konstantinos Kavafis'in Akdeniz yalnız- lığını alıp götürüyor bir yerlere... Birden bir ses duyuyorum: "Lefke'ye git, mut/a/ca gör Lefke'yi..." Genç adama bakıyorum... O hâlâ gökyüzüne bakıyor... Güney'de Rum kesiminde gördüğümüz o kızı düşünüyor... Diyor ki: "ilk anda âşık oldum ona..." Kuzey Kıbns'ta doğan, üniversiteyi bttiren, iş bu- lamayan genç adam, cebinden kimlik kartını ve pa- saportunu çıkarıp gösteriyor: "Ben Kıbns Türkü'yüm, ama AB üyesi Kıbns Cumhuriyetiyurttaşıyım. Avrupa kapılan bana açık. Almanya'ya da, Fransa 'ya da rahatça girebilirim..." BeHi ki paramparçaolmuş duslerinde umuda doğ- ru yolculuğa çıkmayı amaçlıyor genç adam... Eh, bir de Güney'deki Rum kızıyla evlenebilirse daha da mutlu olacak... Ben onu düsleriyle baş başa bırakıp yanından ay- nlıyorum... Gözlerimi açtığımda Akdeniz uyanıyor... Girne Limanı hareketleniyor... Benim yolum Letke'ye doğru. Orada terk edil- miş attn madeni var... Mandalina, limon, portakal bahçeleri azalmış Lefke'de. Siyanürcü ahtapot, Sefa Taşkın'ın yaz- dığı gibi yemyeşil Lefke'yi yok etmiş, çevre kirlili- ğine neden olmuş... Lefke'deki madeni işleten Cyprus Mines Corp. (CMC) adlı ABD'li şirket 1974 yılında kaçmış bu- radan... Lefke'de eski maden alanını gezdim. Toprak öl- müş. Bir tek bitki örtüsü kalmamış... Çevreci Birsel Lemke'nin, Prof. Dr. Ismail Du- man ve avukat Senih Özay'ın kulaklannı çınlattım... • • • Lefke'yi gördükten sonrafelaketin boyutunu da- ha iyi anladım. Sanki bir başka gezegende gibiy- dim... Lefke'nin üç tarafı maden atıklanyla kuşatılmış- tı. Denizin rengi mavi değil, kırmızıya dönüşmüş- tü... Lefke'deki kirlilik alanı ise 2 bin dönüm olarak he- saplanmıştı... Lefke'de kirliliksatt Kuzey Kıbns'ı değil, Güney'i, Türkiye'yi, Israil'i, Mısır'ı, Yunanistan'ı, Lûbnan'ı ve Italya'yı da tehdit ediyordu... öğle saatlerinde bir haberle sarsıldım... Eşme Kışladağı'nda köylüler güvenlik güçlerin- ce dövülmüş, 12 kişi gözaltına alınmıştı... Neydi köylülerin suçlan? Madenci firmalann attyapı çalışmalanrta kar- şı çıkmaktı... Türkiye'de çevre bilincine karşı devletin aldığı ta- vır gerçekten çok düşündürücüydü... Lefke'den Girne'ye döndüm... Lefke'nin Nakşi seyhi Naztrn Kıbnsi'nin dergâ- hında yatıp kalkan ıngiliz, ABD, Alman uyruklu mü- ritleri ne yapıyordu? Güney Kıbns'ta bayram havası esiyor, Şeyh Na- zım Kıbnsi ve müritleri de bu bayramı kutluyorlar- dı... COREPER'in yayımladığı karşı deklarasyon Rumları sevindirirken bazı Kuzey Kıbnslıları da se- vindirmişti... Türkiye limanlarını Güney Kıbns'ın gemilerine açacak, havalimanlanna Rum uçakları inecekti... Peki, kimdi bunlann sorumlusu? Her şey bir-iki yıldagerçekleşecek; Türkiye, Kıb- ns Cumhuriyeti'ni şu yada bu şekilde tanımak zo- runda kalacaktı... Rumlar Kıbns'ta üniter devlet yapısını kurunca Kıbnslı Türklerin durumu ne olacaktı o zaman? • • * Yıne bir Girne akşami... Gökyüzüne bakan genç adam yoktu ortalarda. Belki Güney'e geçmişti Rum kızını görmek için... Güney'den Kuzey'e de ortayaşlı kadınlar, adam- lar geçiyordu kumar oynamaya... • Haberleri izledim televizyonlarda... Boğaziçi, Bilgi ve Sabancı üniversrtelerinin "Er- ment Toplantısı" yargı engeline takılmışti... Üniversitelerin her türlü etkînliği ve girişimi dokunulmazlık taşır. Çünkü Türkiye'de üniversi- telerözerktir... Konusmacılann düşüncelerine katılırsınız katıl- mazstnız, o ayn bir şeydir... - Toplantının adı bilimsel olduğuna göre yargının rnüdahalesi söz konusu olamaz... Demokratik bir ülkede insanlar düşünceleri- niaçıkçasöylerleri.. Ama ne yazık ki Türkiye'de bunlar oluyor... hikmetcetinkaya (i cumhuriyetcom.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 VAN'DA 1 PKK'Lt ÖLDÜRÜLDÜ Eruh'ta mayın patladı: 1 şehit Yurt Haberier Servisi - Terör örgütü üyelerince Sürt-Eruh karayoluna döşenen mayının askeri konvoyun geçişi sırasında patîaması sonucu, er Zeki Yanal Gülseren şehit olurken 2 er de yaralandı. Şehir er için ilk tören 3. Komando Tugay Komutanhğı'nda yapıldı. Törende konuşan Siirt 3. Tugay Komutanı Tuğgeneral Abdullah Barutçu, tarih boyunca vatanına ve miHetine hainlik yapmış olanların dirlik ve düzen bulmadığmı belirterek, u Bu kahpe yolda de\-am edenler, tarihin tozlu savfalannda lanetn bir hiç olacaklardH-" dedi. Şehit erin cenazesi doğum yeri Şanlıurfa'nın Siverek ilçesine gönderildi. Bu arada Van'm Gürpınar ilçesinde terör örgütü üyelerine yönelik gersekleştirilen « operasYonda bir terörist öldürüldü.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle