Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA
+CUMHURİYET 11 NİSAN 2005 PAZARTESİ
HABERLER
'Az kaldı,
seçim geliyor'
• ELAZIĞ(AA)-DYP
Genel Başkanı Mehmet
Ağar, partisinin 5. olağan
il kongresıne katılmak içm
gıttığı Elazığ'da, seçim
otobüsünden halka hitap
ettı. Türkıye'nin, DYP ik-
tidara geldiği zaman adale-
te, hukuka ve zcnginliğe
kavuşacağını savunan
Ağar, "Türkiye'nin her ye-
rinde çiftçi, işçi ve memur
perişan oldu. Az kaldı se-
çim geliyor, sandık geli-
yor. Türkiye'nın çekılen
sıkmtılarmı milletle birlik-
te ortadan kaldırmak boy-
numııza borç olsun" dedi.
Endoğan
Norveç'e gitti
• ANKARA (AA)-Baş-
bakan Recep Tayyip Erdo-
ğan, Norveç Başbakam
Kjell Magne Bonvedik'in
davetlisi olarak resmi ziya-
rette buluıımak üzere bu
ülkeye gitti. Esenboğa Ha-
valimanı'nda hareketinden
önce ziyaretine ilışkin bıl-
gi veren Erdoğan, Norveç
Başbakanrnın yanı sıra
parlamento başkanı, dış
ılışkıler komisyonu başka-
nı ve dışışleri bakanı ile de
gonişeceğini, bu temasla-
rında Norveç ile ikili iliş-
kilerin her alanda derinleş-
tirilmesi olanaklannı araş-
tıracaklannı kaydetti.
Mareşal Fevzi
Çakmak anıldı
• ISTANBUL (AA) - Ma-
reşal Fevzi Çakmak, ölü-
münün 55. yıldönümünde
Eyüp Mezarlığı'ndaki kab-
ri başında anıldı. Eyup Be-
lediyesi'nce düzenlenen tö-
ren, Çakmak'ın kabrine çe-
leıık konulması, Atatürk ve
silah arkadaşlan için bir
dakikalık saygı duruşunda
bulunulması ve lstiklal
Marşı'nın okunmasıyla
başladı Törende bir konuş-
ma yapan Eyüp Kaymaka-
mı Salih Karabulut, Fevzi
Çakmak'ın 51 yıllık asker-
lik hayatında 21 yıl 6 ay
Genelkurmay Başkanlığı
yaptığını ve Cumhuriyet
tarihinde Atatürk ve Çak-
mak dışında "mareşal" un-
vanını alan başka bırisi ol-
madığını belirtti
Yeni sosyal
demokrat parti
• ANKARA (ANKA)-
Kurulu bulunan hiçbir par-
tıye ve işleyişe kendisini
yakın görmeyen, sosyal
demokrat ağırlıklı görüşe
sahip bir grup vatandaş,
"Halk Keııdi Partisini Ku-
ruyoı, Kaderini Eline Ah-
yor" sloganıyla partileşme
çalışması başlattı Bugün
itibanyla ısım olarak "Yeni
Ufiık Partısı"nı seçen ku-
mcular, amblem olarak ise
buharlı lokomotifi düşünü-
yor. Söz konusu partileşme
arayışı 5-6 ay kadar önce-
sinde başlamıştı.
CHP ve ÇYDD, laiklik ilkesinin kabulünün 77. yıldönümü nedeniyle basın açıklaması yaptı
'Laüdikten ödün yok'Haber Merkezi - Çağdaş Ya-
şamı Destekleme Derneği
(ÇYDD), Türkiye'nia bir dün-
ya devleti olma yolundaki par-
layışının temelinin laik yapısı ol-
duğunu vurgularken ÇHP Ka-
dın Kolları, laiklik ilkesinin ka-
bulünün 77. yıldönümünde 81
ilde ortak basın açıklaması ya-
parak ülkenın hükümet tarann-
dan "gerT götürülmek istendi-
ğini, buna izin verilmeyeceği-
ni bildirdi.
ÇYDD Genel Başkanı Prof.
Dr. Türkan Saylan'ın, genel
merkez ve tünı şubeler adına
• ÇYDD Genel Başkanı Prof. Dr. Türkan Saylan yaptığı yazılı açıklamada,
"Türkiyemizin bir dünya devleti olma yolundaki parlayışınm temeli laik
yapısındadır. Kimsenin gücü bunu değiştirmeye yetmeyecektir" denildi.
yaptığı yazılı açıklamada, 10
Nısan 1928'de, 1924 Anayasa-
sı'nın 2. maddesindeki "Türk
devietinindiniİslamdır" hükmü
ile 26. maddesinde "şer'i hü-
kümlerinyerine getirilmesi" de-
yiminin metinden çıkarılarak
laik anayasa ve laik düzenin te-
mellerinin pekiştirildiği anım-
satıldı. Açıklamada, "Türkl-
yemiz,laikyasalarla yönetilmek-
tedirve inançlar,insanlaruı vic-
danlannda ve özel dünyalann-
da komnurlar. O günden bu-
güne diıı sömürüsü üzerinden
siyaset yapılmasından vazgeç-
meyenler, çağdaşlaşma yolun-
da engel oluşturmayı sürdürü-
yor. Ortadoğu'nun bağnaz or-
tanunda, I ürkiyemizin dünya
devleti olma yolundaki parlayt-
şının temeli laik yapısındadır.
Kunseningücübunudeğiştinne-
ye yetmeyecektir" denildi.
ÇHP Parti Meclisi üyesi Ne-
riman Genç dün, ÇHP Ankara
Kadın Kollan üyeleri ile birlik-
te bir basın açıklaması yaptı.
Laikliğin, Çumhuriyetinve de-
mokrasinin önkoşulu olduğu-
nu vurgulayan Genç şöyle
konuştu:
"Laiklikbizkadınlariçin da-
ha önemlidir. Çünkü yaşam ile
aramızdakitecridi kakuran, bi-
zi gelcneksel ve sosyal sınırlann
icerisinehapsobnaktan kurtaran
laikUktir."
GHP îzmir tl Merkezi'nde
açıklamayı okuyan ÇHP îzmir
Kadın Kollan Başkanı Güler
Tunçoku, laiklik ilkesinin de-
mokratik toplumun temel taşla-
nndan biri olduğunu belirterek
Cumhuriyet ile gelen kazanım-
lann korunması gerektığinı kay-
detti. Tunçoku, ülkede uzun sü-
redir cumhuriyet ve laildik kar-
şıtı çahşmalann yaşandığmı di-
le getirerek hükümetin hedefi-
nin "ileri" gitmek değil "geri"
gitmek oldugu vurguladı.
GENÇLİK KOLLARI SEÇİMİ
Erdoğan 'dan
demokrasi
dersi!
• AKP Gençlik Kollan'nın kongresi
olaylı başladı. Gençlik kollan
başkanlığına aday olan Mesut Ballı,
genel merkezin baskısı üzerine
adayhktan çekilmek zorunda kaldı.
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - AKP 1.
Gençlik Kollan Kong-
resi'nde, genel merke-
zin adayı HakanTütün-
cü'ye karşı aday olan
Mesut Ballı, genel mer-
kezin baskısı sonucu
adayhktan çekilmek zo-
runda kaldı. Ballı, bu
tavrı protesto ederek eki-
biyle birlikte kongre sa-
lonunu terk etti. Kong-
reyi izleyen Filistin, Iran
ve KKTÇ temsilcileri
dakikalarca ayakta al-
kışlandı.
Protestolu seçim
AKP'nin 1. Olağan
Gençlik Kollan Kong-
resi olaylı geçti. Gençlik
kollan başkanlığı için
Hakan Tütüncü ve Me-
sut Ballı aday oldu. An-
cak bir süre sonra Ballı,
adayhktan çekildiğini
açıkladı. Ballı'nmözel-
likle Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan'ın iste-
ği ve genel merkez yö-
neticilerinin baskısı so-
nucu adayhktan çekildi-
ği belirtildi. Bu tavra tep-
ki gösteren Ballı ve ar-
kadaşlan, kongre salonu-
nu terk etti.
Kongrede sık sık
"Bayrağa uzanan eller
lannr" sloganı atılırken
2 dev Türkbayrağı eller
üzerinde tribünde gez-
dirildi. Kongreyi izleyen
yabancı temsılcilerin ad-
İan okunurken Filistin,
îranveKKTC'denkatı-
lan temsılcilerin dakika-
larca ayakta alkışlanma-
sı dikkat çekti. Filistin-
li temsilcilerin adlannın
okunduğu sırada, "Tür-
kiye sizinlc gurur duyu-
yor" slogam atıldı.
Başbakan Recep Tay-
yip Erdoğan, gençlere
"Ayağmıa basngınıztop-
raklann degerini, kıy-
metiııi daha iyi idrak
edin" diye seslenirken
gençlerden 12 Eylül ön-
cesinde yaşanan hatala-
n tekrarlamamalanm is-
tedı. Erdoğan, "Sizler
geçmiş nesillerimizin ta-
kıklığı engellerc bir da-
ha takılarak, bir daha
yanılarakzanıanını/ı,he-
yecanuuzı zayi etmeyi-
niz.Sağlambirkültürel
zenıin,deriııbir medeni-
yet duygusu, çağııı ge-
rcklirdiği azami dona-
nım ve sarsılıııaz bir ge-
lecekinancıileadımlan-
nızı her gün daha ileriye
aünız.Türkiye'ninadilve
kalkınmışyıDarmınhikâ-
yesiııi yazmak için yola
çıkmış yeni nesillerimiz
olarak bu acı hikâyeden
gerekli ibret dersini ala-
cağınıza gönülden ina-
nıyorunT dedi.
'Borç sorun değil'
Ekonomideki geliş-
melere değinen Erdo-
ğan, Türkiye'nin, büyü-
me hızında dünya ülke-
leri arasında birinci sıra-
da yer aldığına, Çin'ın
ise ikinci sırada olduğu-
na dikkat çekti. Hükü-
metin ekonomi politika-
larrnı eleştırenleri "eko-
nonıi cahillcri" olarak
nitelendiren Erdoğan,
"Borcumuz çok diyor-
lar. Dünyanın en borçlu
ülkeleri ABD ve Japon-
ya'dnr. Bııülkelerdesorun
yoktur. Önemliolan,bor-
cun GSMH'ye oramdır.
Biz görevegeldiğinıizza-
man bu oranyüzdc78'di,
ama şimdi yüzde 63.5.
Yüzde 60'ın alnna düş-
tüğü zaman ekonomide
Maastricht kriterlerini
yakahyoruz" dedi.
Ümit
Kaftancıoğlu
katledilişinin
25. yılıııda
mezarı
başında
aüesi,
dostlan ve
sevenleri
tarafindan
anıldı.
(Fotoğraf:
ÖZLEM
GÜVEMLİ)
Halk kültürü araştırmacısı, 25 yıl önce ülkücüler tarafindan katledilmişti
Ümit Kaftancıoğlu anıldı
Kaflancıoğlu anısınadüzenlenen
gecede türküler seslendiıildi.
Istanbul Haber Servisi - Halk kül-
türü araştırmacısı, yazar, gazeteci,
TRT yapımcılanndan Liıııit Kattancı-
oğju anısına "Bir TürküdürYaşamak"
adh konser düzenlendi. Kaftancıoğlu,
katledilişinin 25. yılında Zincirliku-
yu'daki mezan başında da ailesi, dost-
lan ve sevenleri tarafindan anıldı.
Atatürk Kültür Merkezi'nde Yön
FM tarafindan Kaftancıoğlu anısına ön-
ceki akşam düzenlenen gecede konu-
şan oğlu AliNakiKaftancıoğlu, baba-
sının Anadolu kültürünü araştınp yaz-
dığını, düşüncelerinden taviz verme-
yerek halkı için çalıştığını anlattı.
Yön FM'de "Çay Saati" programı-
nın yapımcı ve sunucusu RecepErgül
tarafindan hazırlanan Kaftancıoğlu
belgeseli, izleyiciler tarafindan uzun
süre alkışlandı. TRT sunuculanndan
Ali Güllü ve NevzatÖztürk'ün sundu-
ğu gecede halk müziği sanatçısı Cen-
gizÖzkan türkü ve deyişler seslendir-
di. Ümit Kartancıoğlu'nun Zincirli-
kuyu'daki mezan başında dün düzen-
lenen anma töreninde konuşan Öz-
türkTatar, Kaftancıoğlu'nun ve kat-
ledılen dığer aydınlann topluma ışık
rutmayı kendilenne görev edindikle-
rini belirterek "Ve birileri, toplumu
aydınlatma görevini üstlencn Kaftan-
cıoğlu ve diğer değerlerimizi kurşun-
lamakla toplumun aydınlanmasııun
önünü kesmeye kauoşnuşlaıdu-." diye
konuştu.
Yazar Ahmet Özdemir de Kaftan-
cıoğlu'nun edebı kişihğinı anlattı. Tö-
rene, Kaftancıoğlu'nun aılesı, Cum-
huriyet Okurlan (GUMOK) ve Koyun-
pınan Köyü Derneği üyeleri katıldı.
Yeni TCK yürürlüğe girince de ev hapsi için başvuracak
Erbakan'a iki rapor gerekli
ANKARA (ANKA) -
TGK'nin yürürlüğünün
ertelenmesi nedeniyle bu
hafta alacağı rapor, kapa-
tılan RP'nın genel başka-
nı Necmettin Erbakan'ı
cezaevine girmekten kur-
tarmıyor. Erbakan, TÇK
yürürlüğe girdikten son-
ra da "cezaevine ginnesi-
ne engel hastahklarT ol-
duğunu gösterecek bir ra-
por alması halinde ev hap-
sinden yararlanabılecek.
Erbakan'ın hukukçusu
Mustafa KamaJak m ver-
diği bilgiye göre Erba-
kan, iki ayn sağlık rapo-
ru alamaması durumun-
da RP'nın kayıp rrilyon-
lan davasından çarptınl-
dığı 2 yıl 4 aylık ağır ha-
pis cezasını çekmek için
cezaevine girme tehlike-
siyle karşı karşıya kala-
cak. Erbakan, daha önce
aldığı sağlık raporunun
süresinin bu hafta sonu-
na kadar dolacak olnıası
ve TÇK'nin yürürlüğü-
nün de ertelenmesi nede-
niyle 1 Hazıran tarihine
kadar cezaevine girme-
mek için yeni bir rapor
almak zorunda kalacak.
Erbakan, bu hafta raporu-
nu alması halinde
TGK'nin yürürlüğünün
başlayacağı 1 Haziran'a
kadar cezası ertelenecek.
Ancak bu rapor, Erba-
kan'ın cezaevine girnıe-
yıp yeni TÇK ile birlikte
ev hapsi uygulamasından
yararlanmasını otomatik
olarak sağlamayacak. Er-
bakan, TÇK'nin yürürlü-
ğe girmesi aşamasında,
"sağlık koşullanıun ceza-
evinde yal masıııa elveriş-
li ouTiadığmı" gösterir bir
rapor daha alacak. Bu
raporu da alması halinde,
Erbakan hakkında ev hap-
si koşullan uygulanmaya
başlanacak.
NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR [email protected]
Mimar Sinan bir devşirmeydi. Os-
manlı ordusunda istihkâm işlerinde
çalışan bir subaydı. Çok uzun yaşa-
dığı için II. Bayezid, Yavuz Sultan
Selim, Kanuni Sultan Süleyman, II.
Selim, III. Murad döneminde asker
olarak başladığı görevini "Hassa Mi-
marbaşı" olarak sürdürdü. Mimar Si-
nan'ın Kayseri'ye bağlı Gesi nahiye-
sinin Ağırnas köyünde başlayan ya-
şamına ait çok şey biliyoruz.
Neden biliyoruz, çünkü Sinan bü-
yük bir mimar olmasının ötesinde, qe-
leceği de görebilen bir ufka sahipti. 01-
meden önce anılarını yazdırdı. Işte bu
anılar nedeniyle Mimar Sinan'ın han-
gi eserleri yaptığını, hangi tarihte ve na-
sıl yaptığını bilebiliyoruz.
Onun yaşamına ve mirasına ilişkin
bir kaynağa böylece sahip bulunuyo-
ruz.
• ••
Ağırnas Belediye Başkanı Mehmet
Osmanbaşoğlu, Sinan'ın ölüm yıl-
dönümü anısına düzenlenen toplan-
tıda yaptığı konuşmada Mimar Sinan
Mimar Sinan'ın Anıları
Vakfı'nın belgelerinin ellerinde bulun-
duğunu ve bu vakfın mallarına sahip
çıkılması gerektiğini söyledi.
Sinan'ın mülklerinin yağmalandığı-
na dikkat çekti. Ağımas'ta toplanan mi-
marlara, siyasetçilere ve gazetecilere
hazırlartıkları bir kitabı dağırtı.
Kitabın adı "Ağırnas 'lı Sinan". Bu ki-
tabın içinde Mimar Sinan'ın anıları,
eserleri ve vakfına ait gayri menkulle-
rin listesi bulunuyor. Ağırnaslılar hem-
şerileri Sinan'ın terk edilmiş vakıf mal-
larına sahip çıkmaya çalışıyorlar.
• • •
Mimar Sinan kirndir, hangi koşulla-
rın ürünüdür? Bu büyük yaratıcılığının
arkasında nasıl bir birikim yatıyor? Bu-
na benzer araştırma ve tartışmalar sü-
rüyor. Mimarlar, şehir planlamacılar,
sosyologlar bu konuları anlamaya ve
anlatmaya devam edecekler.
Benim ilgimi 400 yıl öncesinin Os-
manlı yaşamına ilişkin Mimar Sinan'ın
anıları çekti. ömeğin hâlâ bir sanat
anıtı gibi ayakta duran Büyükçekme-
ce Köprüsü'nü nasıl inşa emişti? Da-
ha birçok büyük eseri yaratırken han-
gi ortamdaçalışmıştı? Mimar Sinan'ın
anıları olduğu pek bilinmez.
• • •
Büyükçekmece Köprüsü'nü nasıl
yaptığı bugün bile rahatça anlaşılan bir
Türkçeyle şöyle anlatmıştı: "Eskiden
derya üzerinde bir köprü vardı, fakat
zamanlayıkılmıştı. (Sultan Süleyman)
Derhal o mahalde büyük bir taş köp-
rü inşası için ferman buyurdular. Be-
ni çağırıp dediler ki: Büyükçekme-
ce'de kâfir zamanında köprü bina
edenlerne tarikle eylemişler ve hara-
ba sebep ne olmuş? Şimdi köprü bi-
na olunmak lazım gelmiştir. Yerinde
keşifyapıp arz edesin!"
Mimar Sinan gidip keşfini yapıyor.
Padişaha eski köprünün neden yıkıl-
dığını ve yenısınin nasıl yapılması ge-
rektiğini arz ediyor: "Saadetlü padi-
şah, gayet hazzedip hemen başla-
mam için emirbuyurdular. Birkaç ma-
rangoz, bir o kadar taşçı, ustalar ve
mimarlar topladım. Köprünün her
ayağına kalyon gibi birersanduka çat-
tırdım. Aralarına iki üç adam boyu
muhkem kazıklar koydum. Fazla su-
yu boşaltıp attım. Kazıkların arasına
kurşun akıttım."
Mimar Sinan bir hesap adamıydı.
Bu köprünün kaça mal olduğunu da
anlatmıştı: "Bu köprü için yüz on dört
yük ve yetmiş üç bin sekizyüz elli üç
akçasarfolundu. Köprü, muazzambir
abidegibiyükseldi. Cihan Hakanıgö-
rüp 'Aferin' dedi. Üzerinden geçipZi-
getvar seferine çıktı. Bu seferden
dönmeyip gaza meydanında vefat et-
ti. "
• ••
Mimar Sinan, Istanbul'daki ünlü Sü-
leymaniye Camii'ni yaparken herdö-
nemde olduğu gibi o dönemde de
yaygın olan dedikodu ve çekemezlik-
le yüz yüze geldi: "Süleymaniye 'yi in-
şa ederken bir taraftan başka binalar
da yapıyor, bilhassa Ferhadpaşa Sa-
rayı'nı bitirmeye çalışıyordum. Bu sı-
ralarda Saadetlü Padişah Edirne'de
idi. MünafıklarPadişah'a mektupya-
zıp cami ile uğraşmadığımı, başka iş-
ler yaptığımı bildirmişler.
Hatta bazı ahmaklar, 'Bu kadar bü-
yük kubbenin durması muhaldir' di-
ye dedikodulareder, her gün kubbe-
nin çökeceğini hayal eylerlerdi." Bu-
nun üzerine Sultan Süleyman ani bir
baskınla inşaatı denetlemeyegelir. Mi-
mar Sinan da iki ay içinde camiyi bi-
tireceği sözünü verir. Dediğini yapar.
Süleymaniye'yi söz verdiği tarihten iki
ay sonra bıtırır. Anahtarlarını da Padi-
şah'a teslim eder.
Mimar Sinan'ın anıları bir tarıhi dö-
neme tanıklık ediyor. Eserleri ise bü-
yük bir uygarlığın simgesi olarak gü-
nümüz mimarlarına, bilim insanlarına,
şehircilere ışık tutuyor.
2000'Lt YILLARDA
ERDAL ATABEK
Kaybedince Anlamak...
Sevdiğiniz bir insanla neleryaşadığınızı, ne-
leri paylaştığınızı yaşarken tam olarak anlaya-
mamak insanın doğasında olan bir özellik. Ya-
şananların -iyi ya da kötü- neler olduğunu an-
layabilmek için o insanı kaybetmek, kimi zaman
geç kalmış bir kavrayışa neden olur. Belki böy-
le bir kaybı bile sonraki yaşam deneyleri için
olumlu bir bilgeliğe dönüştürmek gerekiyor.
Yaşam bilgeliği kolay kazanılan bir nitelik de-
ğil. "Nitelikli yaşam" nice yaşan- mışlıkların
kavrandığı, dersler alındığı, nice karar kavşak-
larında acıiar çekildiği, nice mutlu anların sü-
zülmüş hazlarının anılara katıldığı bir yolculuk-
tur.
Insan yaşamının bu gerçeği, toplumlar için
de geçerlidir. Toplumlar da kazandıklarını san-
dıkları nice yaşam değerini ancak kaybettikle-
ri zaman anlarlar, kimi zaman da hiç anlayamaz-
lar.
Özgürlük de öyle değil midir?
Kişi de, toplum da özgür olduğu zaman ne-
ye sahip olduğunu anlayabilir mi? özgür olma-
nın nasıl değerli bir kazanım olduğunu fark
edebilir mi? Kölelik dönemini yaşayan toplum-
larda hangi özgür insan bir kölenin yaşadıkla-
rını anlayabilmiştir? Bir toplum, kendisini öz-
gür kılan koşulların neler olduğunu kaybetme-
den kavrayabilmiş midir?
Ancak kaybedince, bir toplum özgür olma-
nın ne demek olduğunu anlayabilir.
Ulusal Kurtuluş Savaşı'nın ne demek oldu-
ğunu bilenler, sokaklarda düşman askerlerinin
dolaştığını, erkekleri dövmesini, kadınlara sar-
kıntılık etmesini yaşayanlardır. Sonraki kuşak-
lar bütün bunların ne anlama geldiğini bilinç-
lerinde yaşatabiliyorlarsa özgürlüğün kaybının
ne demek olduğunu anlayabilirler.
Laiklik de öyle değil mi? Bir dine, bir inanca
sahip olanların bunlara sahip olmayanlardan
farklı sayılmadığı, daha değerli kabul edilme-
diği yaşama sistemi olan 'laiklik' yavaş yavaş
elden giderken toplum bunun farkına varama-
yabilir. Ama o toplum laik olmaktan çıkarılıp da
bir dinin, bir inancın sahipleri daha değerli, öte-
kiler daha değersiz sayılmaya başlanırsa kay-
bedilen şeyin ne olduğu anlaşılacaktır. Bugün
ülkemizde bu anlamıyla laiklik yavaş yavaş
aşındırılmaktadır. Onun için de toplum henüz
kaybedilmekte olanın ne olduğunun farkında
değildir.
Ortaçağı anlamak için ortaçağdayaşamak ge-
rekir.
Bu haftanın sonunda, 17 Nisan'da, Köy Ens-
titüleri'nin kuruluşu kutlanacaktır. Köy Enstitü-
leri, köy çocuklarının eğitilip kendi köylerini ay-
dınlatmaları amacına yönelik bir toplum proje-
si idi. Bu enstitülerde eğitilen çocuklar hem
kuramsal hem kılgısal (teorik ve pratik) alanda
bilgi ve beceri sahibi oluyorlardı. Biryandan dün-
ya klasiklerini okuyor, dünya müziğini tanıyor,
tiyatroyla tanışıyor. aynı zamanda ekin ekme,
hayvan yetiştirme, marangozluk, demircilik gi-
bi yaşam becerilerini kazanıyorlardı. Bundan da
ötede, öğrencilerin anlama, sorma, tartışma, se-
çenekler üretme gibi eğitim yöntemleriyle ge-
lişmeleri sağlanıyordu. Bugün AvrupaToplulu-
ğu tarafindan model olarak önerilen liselerde
Sokrates, teknik meslek okullarında Leonar-
do Da Vinci adıyla uygulanmak istenen sistem
yıllar öncesinde Köy Enstitüleri'nde uygulanı-
yordu. Aslında bizim eğitimcilerimizin semi-
nerler yapıp incelemeleri gereken sistem ön-
celikle Köy Enstitüleri'dir.
Ama işte kimi zaman aradan yıllar geçtikten
sonra bile ne kaybettiğinizi anlayamazsınız.
Neye sahip olduğunu bilme bilincidir bu.
Ya vardır, ya yoktur.
Gerçekten hakettiğinizbirşeyi hiçbir zaman
kaybetmezsıniz.
Kaybettiğiniz, belki de hiçbir zaman hak et-
mediğinizdir.
e-mail:[email protected].
erdalatak@gmail. com. Faks:02125139098
BÜYÜKELÇt SUÇLANDI
Gül^ün Cezayîr
gezisinde krîz
• Geziye katılan milletvekilleri, gün
boyu kendileriyle ilgilenilmediğini
söyleyerek Büyükelçi Enç'i Türkiye'yi
iyi tcmsil edememekle suçladılar.
Haber Merkezi - Dı-
şişleri Bakanı Abdul-
lahGül'ün Ç'ezayir ge-
zisüıe katılan milletve-
killeri, Türkiye'nin Çe-
zayir Büyükelçisi Ercü-
nıend Ahmet Enç'i
Türkiye'yi iyi temsil
edememekle suçladı-
lar.
Dışışleri Bakanı Gül,
Çezayir Senatosu Baş-
kanı ile görüşürken
Türkiye Çezayir Dost-
luk Grubu üyesi AKP
ve ÇHP milletvekille-
ri Büyükelçi Enç'ten
beklemek için büyü-
kelçılikte kendilerine
bir yer ayarlanmasını
istediler. Büyükelçinüı
bu talcbc yanıtıysa
olumsuz oldu. Millct-
vekıllen akşam saatle-
rinde Çezayir Dışişle-
ri Bakanı tarafindan ve-
rilen resmi ycmekte
kendilenne ayrılan ye-
re de tepki gösterdıler.
Gün boyu kendileriyle
ilgilenilmediğini söy-
leyen ve büyükelçiyc
sitem eden dostluk gru-
bu üyeleri, "SizTürki-
ye'yi iyi temsil edcmi-
yorsunuz" diyerek ye-
mekten erken aynldı-
lar. Diplomatik kaynak
larsa milletvekillerinin,
büyükelçilikte, büyü-
kelçinin odasına gir-
mek istediklerini, per-
sonelin buna izin ver-
mediğini ifade ediyor-
lar.
Akşam yenıeğı pro-
tokolüııün Çezayir ta-
rafindan yapıldığını da
kaydeden aynı kaynak-
lar, milletvekillerinin
Çezayirli meslektaşla-
rıyla oturtulduklarını,
yemeği terk etmeleri-
ninse Çezayir heyetin-
de üzüntü yarattığını
belirtiyorlar.