19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
9 ARALIK 2005 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER GaripoğluzoNa getrHecek • ANKARA (rumhuriyet)-Eski «aşbakan Mesut Yılmaz ve eski Devlet Bakanı Güneş Taner'in Türkbank ıhalesine fesat kanştırmak iddiasıyla Yüce Divan'da yargılandıklan davada, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve De\ let Bakanı Ali Babacan'ın tanık olarak dinlenılmesi ıstemi reddedildi. Yüce Dıvan'daki dünkü oturuma Mesut Yılmaz ve avukatlar katıldı. Yılmaz'ın avukatı Uğur Alacakaptan, "thbar mektuplan, olmayan kişilerin tertipledikleri bir tezgâh" dedi. Başkan Tülay Tuğcu, geçen duruşmada zorla getinlmesine karar verilen tanık Hayyam r <aripoğlu'nun yeniden iorla getinlmesine karar verildiğini açıkladı. 15 yera ünivepsite • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu, 15 yeni üniversite kurulrnasına ilişkin tasanyı kabul etti. Kurulması kararlaştınlan yeni üniversitelerin adlan şöyle: Ahi Evran Universitesi, Kastamonu Üniversitesi, Düzce Universitesi, Burdur Mehmet Akıf Ersoy Universitesi, Uşak Üniversitesi, Rize Üniversitesi, Namık Kemal Üniversitesi, Erzincan Üniversitesi, A. iaray Üniversitesi, Giresun Üniversitesi, Çorum Hıtıt Üniversitesi, Bozok Üniversitesi, Adıyaman Üniversitesi, Ordu Üniversitesi ve Amasya Üniversitesi. Valiye son model Mercedes • SAMSUN (Cumhuriyet) - Samsun Valısı Mustafa Demir, II Özel İdare Müdürlüğü'nde çalışan memur ve işçilerin maaşlarının yatınldığı bankayla yaptıklan özel anlaşma gereği bankadan 175 bin Avro'luk son model Mercedes S 350 marka makam aracı aldı. KESK Dönem Sözcüsü "t Büro Emekçileri Sendikası Şube Başkanı Mustafa îhtiyaroğlu, Vali Demir'in uygulamasına tepki göstererek "Yapılan sözleşmeler çalışanlar adına yapıldığı için, elde edilen artı değer çahşanlara naklen aktanlmahdır" dedi. AKFye uyarı mitingi • İstanbul Haber Servisi -Emekvemeslek örgûtleri, AKP iktidannın gösterdiği "pembe ekonomik tablonun" gerçeği yansıtmadığını belirterek, iktidan 17 Aralık'ta Ankara'da düzenleyeceği "Demokratik Türkiye/Halk tçin Bütçe Mitingi" ile uyaracağını duyurdu. DÎSK, KESK, TMMOB, TTB temsilcileri Taksim Gezi Parkı'nda düzenledikleri ortakbasın açıklamasında AKP'nin emekçiye sırtıru dondüğünü vurguladılar. ^)rtak açıklamayı okuyan KISKKadınSekreteri SevgiGöyçe, tüm emekçileri 17 Arahk'ta Ankara'da düzenlenecek kitiesel mitinge kanlmaya çağırdı. CHP lideri Baykal, Erdoğan'ın milli mücadele ruhunu kavrayamadığını belirtti 'AKP seçknle gidecek'MUSTAFA BALBAY ANKARA/YAN - CHP Ge- nel Başkanı DenizBaykaL Baş- bakan'ın başlattığı kımlik tar- tışmasının Türkiye'yı parçalan- maya götürecek bir yol oldu- ğunu belirtti. Başbakan'ın mil- li mücadele ruhunu kavrayama- dığını söyleyen Baykal, "Buik- tidardan demokratik yollaria kurtulmak Türkiye'de demok- rasinin kesin bir zâferi oiacakve demokrasinin çok daha köktü yerleşmesini sağtayacakor. Bu- nun gerçekleşeceğine yürekten inanıyorunT dedi. Baykal, ge- zisi boyunca Türkiye'nin fark- lı kökenlere saygı duyan tek millet ilkesine dayalı bir ülke ol- duğu mesajını verdi. Baykal, Ankara'dan Van'a giderken uçakta 6 ulusal gaze- tenin Ankara temsücisinin so- rulannı yanıtladı. Baykal'a yö- neltüen sorular ve yanıtlan şöy- le: -Başbakandminbirieştirici bir kinüik olduğunu söyledi. Kaü- hyor musunuz? " BAYKAL-Hayır. Dın elbet- te kimliğimizin birparçası. Eğer • Başbakan Erdoğan'ın başlattığı kimlik tartışmasının Türkiye'yi çok tehlikeli bir noktaya götüreceğini belirten Baykal. "Anayasanın 66. maddesini değiştirmeye kimsenin gücü yetmez" dedi. Baykal, AKP'nin demokratik yöntemlerle birlikte seçimle iktidardan indirildiğinde Türkiye'de demokrasinin tam olarak yerleşmiş olacağmı söyledi. bunu temel kimlik alırsak Tür- kiye'de pek çok farklı inançtan kesim var. Müslümanlığın da farklı biçimlerine inanan var. Bu kez işi daha karmaşık hale getirirsiniz. Mısır"da HüsnüMü- barek de Müslüman, Müslü- man Kardeşler'in üyeleri de Müslüman. Nerede birleştirici- lik? Cezayir'de de öyle. Türki- ye'de PKK'liler de, onlann mü- cadele ettiği kişiler de Müslü- man değil miydi? Başbakan'ın bu yaklaşımı Türkiye'yi çok tehlikeli bir noktaya götürür. - Başbakan kinüik konusun- da ilk söylediklerini düzettme- yeçauşryor. Türkiye'de Kürt so- runu derken Avustralya'da bö- lücülük dedi Sanki o da tam oturtamanuşgörünûyordüşün- cekrinL Ne diyorsunuz? BAYKAL - Başbakan daha Milli Mücadele'nin ruhunu an- lamamış görünüyor. Milli Mü- cadele'de Sıvas, Erzurum kong- relerinde MustafaKemal, Ana- dolu insanını topladı, hepimiz farklı kökenlerdeniz, ama bir ülke kuracağız, bir yurt kuraca- ğız dedi. Ortak kimliğimiz Türk oiacak dedi. Mustafa Kemal onu kesinlikle ırksal bir yakla- şımla söylemedi. Bugün Başba- kan'ın böyle bir aynmcı tartış- mayı başlatması Türkiye'yi par- çalanmaya götürür. - AKP'nin uygulamalan Cumhurrvetingendkazanımla- nnı zedekr nitelikte. Kadın-er- kekavTimahğuegitimdekiadım- lar_Toplumda dabu anlayıştan kurtubnanm zor olduğu görü- şühâkim.DegişikarayTşiardik- kati çekiyor. Ne düşünüyorsu- nuz? BAYKAL - Hayır. Ben Tür- kiye'de darbeler dönemi kapan- malı derken işte bu tür arayış- larm tümünün ortadan kalkma- sı gerektiği görüşünü savunuyo- rum. Bırakın sorunlarla yüzle- şelım. Zaman zaman gerilebi- linz, üzülebiliriz. Ama sonun- da çözüm yolunu buluruz. Şim- dı ben içinden geçtiğimiz süre- cı şöyle önemsiyorum: AKP se- çimle demokratik yöntemlerle birlikte iktidardan indirildiğin- de Türkiye'de demokrasi tam olarak yerleşmiş oiacak. Bu oia- cak, ben buna yürekten inanı- yorum. Böyle gitmeyecek. -Yeniden kimliktarüşmasma dönersek Başbakan'ın söylem- leri anayasanm66. maddesine de ters. AKP değiştirmekiçin gu> şim başlaürsa neyapacaksuuz? BAYKAL - Hayır, buna kim- senin gücü yetmez. Hiç kimse böyle bir şeye de cesaret edemez. - A\nıpa Birtiği'nin bu yön- dekiistemlerini nasd karşüryor- sunuz? BAYKAL - AB zaman za- ÇİZMEDEN YUKARI MUSAKART BtZt YASAKÇILIKLA 5UCLAYANLAR, ÎÇEN İNSANLARIN HALİNİ 6ÖRMÜYORLAR MI ?.. 6ÜNAH VALLA !.. BAŞKANIM, O SADECE ŞEBEKE SUYU İÇMİŞ !.. [email protected] man ölçüyii kaçınyor. Onlar bi- zim yaşadıklarımızı çok önce yaşadıklan ve bu tür sorunlan- nı çözdüklen ıçın bizi anlamı- yorlar. Güneydoğu mesajlan Baykal, Van"dan helikopter- le kasım ayında yoğun olayla- nn yaşandığı Şemdinli, Yükse- kova ve Hakkâri'ye geçti. Bu- rada belediye başkanlanyla, kaymakamlarla ve göreve yeni atanan Hakkâri Valisi Ayhan Nasuhbeyoğhı ile görüştü. Her üç yerleşim yerinde de yurttaş- lara hitaben kısa konuşmalar yapan Baykal, konuşmalannda özetle şunlan söyledi: "Son günlerde me\ dana gelen olaylar nedeniyle geçmiş olsun demeye,başsağhğıdilemeyegel- dim. Biz bu olaylann aydınlanl- mastiçin üzerimize düşen göre- vi sonuna kadar yapıvoruz, ya- pacağız. Bizi birbirinıizdenayır- mayaçahşanlarameydanverme- yin. Ben ne kadarAntahah isem, o kadar da Hakkârüryim. Şem- dinlilhim, siz de o kadar Antal- yansuuz." Baykal, Hakkâri Be- lediyesi'nde sivil toplum örgü- tü temsilcileriyle yaptığı görüş- mede de "BLdm politikamız HADEP'in bekleyişine cevap vermeyebilir. Bu politika, PKK'ninpolitikasına cesap\çr- meyebflir. Bu da çokdoğakhn Biz ayn bir parüyiz. Biz CHP'yiz. CHP olarak politikayı bir etnik kimlik için değil herkes için ya- pıyoruz" dedi. BaykaFa bölgede genel ola- rak olumlu bir yaklaşım sergi- lendı. Yüksekova Belediye Baş- kanı SaBh Yıldız, Baykal'ın sol bir parti lideri olarak daha ileri mesajlar vermesı gerektığini söyleyip "KürUerin haklanna en çok sahip çıkması gereken sizsiniz. Bunu görememek bizi üzüyor" dedi. Baykal yanıt ola- rak da farklı düşüncelere saygı duyduğunu, ancak Türkiye'de aynşmaya yol açacak girişim- lere izin vermeyeceklerinı söy- ledi. Hakkâri'de ise 6-7 kişilik genç brr grup Baykal'ı protes- to ederken çevredekiler protes- tocu gruba katılmadı. CHP yet- kilileri, protesto eden grubun AKP'li olduğunu öne sürdü. Hakkâri Beledıyesi'nde Hak- kâri Demokrasi Platformu adı- na söz alan konuşmacılar, Bay- kal 'ı kimlik konusunda daha ileri adımlar atmaya çağırdılar. Ziyaret boyunca iyi görünmeye çalışan rektörün, gazeteciler aynlırken ağlamaya başladığı görüldü Baykal'dan Aşkm'a destek ziyareti VAN (Cumhuriyet) - Hakkındaki çe- şitli soruşrurmalar nedeniyle tutuklanan Van Yüzüncü Yü Üniversitesi Rektö- rü Prof. Dr. Yücel Aşkm, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'a ve gazetecile- re, "Olabildiğince ijiyim" dedi. Aş- kın'ın mahkeme karşısına çıkabilecek durumda olmadığının, kimi normal ol- mayan davramşlannın devam ettiğinin dikkati çektiği behrtildi. Baykal, Aşkm'ı, "Müyonlar sizinle. Özgüveninizi sag- lam gördüm" dedi. Baykal, dün akşam saatlerinde Prof. Aşkın'ı tedavi gördüğü hastanede ziya- ret etti. Baykal'ın gezisini izleyen 6 ga- zetenin Ankara temsilcisi de ziyarete ka- üldı. Sıkı güvenlik önlemleri arasuıda yapılan ziyarette doktorlar, Aşkın'uı sağlık durumuyla ilgıli şu bilgileri ver- di: "Gddiğindeçokkötüydü. 10-15 da- kika daha geç kahnsa ka>t>edebUirdik. Çoculduğuna dönmüşnl Parmağı ağzm- daydL Şu anda bir ölçüde normaie dön- dûrdük. Hayati tehükeyi arJatü. Ancak tedavinin seyrinifcdemekgerekiyor.'' Baykal, Aşkın'a yatağının başucun- da şıûılan söyledi: "Sevgüi Aşkm, ben buraya mÜyonlarca insan adına geldinı. tnanın, 70 milyon sizinlebirlikte. Şu an- da içinde buhınduğun durumu elbette anlamak,anlatmak çok zor. Ancak bun- lann hepsi geçecek. Mücadelenizi her- kes destekliyor. Bunlann telafisi yok ama çekilen acüar en kısa zamanda so- na erecek. Türkiye için güçlü olmahsın. Ozgüvenini sağlam gördüm." Aşkm çok kısık konuşuyordu. Cüm- lelerin sonunu tamamlamakta güçlük çe- kiyordu. Aşkın'ı hiç tanımayanların bi- le hastane yönetimini zorlayarak ken- disine teleion ettiği, Aşkın'ın arayan- lara, durumu iyi olduğu anlarda "Bel- ki de ben hortumcu olabflirinv nereden büiyorsunuz" diye takıldığı, telefon edenlerin "Bizsizitanınz'' yanıtım ver- diği öğrenildı. Ziyaret boyunca iyi görün- meye özen gösteren Aşkın'ın ziyaretin sonuna doğru gözleri doldu. Gazeteciler ayrılırken ağlamaya başladığı gözlen- dı. Son gazeteci aynlırken "Göçlüohm, en kısa sürede iyiîeşin" dileğıne Aşkın, "Kijim,nekadariyiohmabflirse o kadar iyiyim" karşılığını verdi. Ziyaret sırasında güvenlik görevli- lerinin katı tutumu dikkat çekti. Gaze- tecilerin görüşmesine önce izin veril- medi. CHP yöneticilerinin de\Teye gir- mesiyle savcıhktan özel izin alındı. Gü- venlik güçleri, fotoğraf çekilmemesi için aynca önlem aldılar. 1 KİNCİ BULUŞMA YARIN BAŞLIYOR • -- - DISK, solun geleceğini tartışacaktstanbul Haber Servisi - Türkiye Devrimci Işçi Sendikalan Konfede- rasyonu (DlSK); solun, sosyal de- mokrasinin, bir iktidarseçeneği oluş- turmasının yöntemlerini, 500'ün üze- rinde siyasetçi, sendikacı, akademis- yen, gazeteci, yazar ve sanatçının ka- hlımıyla yann îstanbul'da tartışacak. DlSK tarafindan ilki Bolu'da ger- çekleştirilen "Türkiye'de Ekonomik ve Siyasal Geuşmekr ve Sohın Gefc- ceği" konulu toplantıda alınan karar doğrultusunda, ikinci buluşma yann Istanbul Dedeman Oteli'nde yapıla- cak. "SoldaYenflenme" başlıklı top- lantmın açılış konuşmasını DÎSK Başkanı Sükyman Çekbi yapacak. Toplantının, Erol Tuncer'in oturum başkanlığı yapacağı bölümünde Prof. Burhan Şenatalar, "Solda Yenilen- me", Prof. tbrahim Kabopı, "De- mokratikleşme ve Siyasal Sistem", Prof. Fuat Keyman, "Türkiye'de Sol veGefccek" konulu birer tebhğ suna- cak. Tebliğlerden sonra yapılacak "Ekonomive SosyalPolitikalar''baş- lıklı panele Prof. Kuvvet Lordoğlu başkanlık edecek. Prof. Dr. Erol Ka- ürcıoğhı ve Prof. Ayşe Buğra da bi- rer sunumda bulunacak. Oturum baş- kanhğını Prof. Fatmagül Berktay'ın yapacağı "Siyasal kaûnm,gençlikve kadın" konulu panelde de Yrd. Doç. tpekÜkkaracaa Yrd. Doç KemalKı- hçkonuşacak. "Kültür.SanatveSol'' başlıklı panelin oturum başkanı Ta- nk Akan. konuşmacılan da Rutkay Aziz,MeralOkay,Pelin Batun oiacak. ENELKURMAY'DAN TEPKİ 'Tosun9 un sözleri münferit bir hezeyan' ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Genelkurmay, TBMM'deki Mu- hafız Taburu'nun yerleşke dışına çı- kanhnası ve Ankara'daki kuvvet ko- mutanlıklannın kent dışına taşınma- sını isteyen AKP'li Resul Tosun'a sert tepki gösterdi. Genelkurmay, gö- rüşleri "Türk Silahh Kuvvetleri'ni bağrmdançıkoğı yüceTürk ulusunun öncegozünden,sonragönlünden uzak- laşürmagavTetive münferit bir heze- yan" olarak değerlendirdi. GeneUaırmay'dan yapılan yazılı açıklamada, Tosun'un Yeni Şafak ga- zetesindeyer alanve daha sonraki gün- lerde diğer gazetelerde de haber olan yazıya sert tepki gösterildi. Muhafız Taburu'nun TBMM bölgesindeki mevcudiyerinden ve TSK'ye ait ka- rargâh ve kurumlann Ankara için- deki konumlanndanrahatsızhk duyan- lar olduğu yönündeki haberlerin anım- satıldığı açıklamada şöyle denildi: " TSK>i,bağnndançıktığı YüceTürk ulusunun önce gozünden sonra gön- KindenuzaldaşarnıagaNTCtiolarakde- ğeriendirilen bu tür girişimkr endişe ve hayreüe karşüanmakta ve münfe- rit bir hezeyan olarak değerlendiril- mektedir. Bu davrantşla yüce ulusu- muzungönhinde kimlertarafindan w hangi anıaçlaria bir boşhık yaraol- maya çalışıldığı ve bunun olası mak- sadıkamuoyunuıı takdir vedeğerien- dirmelerine saygı>1a sunuhır." Tosun ise "sivil demokrasiye ina- nan bir vatandaş" olarak yazdıkla- nnın arkasında olduğunu açıkladı. POIİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETtNKAYA İhan SelçukDarbeci mî? Olay yavaş yavaş su yüzüne çıkıyor. Hedefte Cumhuriyet gazetesi var. NTV'de Murat Birsel, tar- tışmayı noktalarken şöyle dedi: "Cumhuriyet gazetesî olmasa, Türkiye'de her şey çok gûzel mi olurdu?" Murat Birsel'in programında üç kişi vardı: Hasan Cemal, Ismet Berkan ve Tuğrul Eryıl- maz. Hasan Cemal, tartışmayı yöneten Murat Birsel'i bile konuşturmadı, Tuğrul Eryılmaz'ı susturdu. Birsel sonunda dayanamadı: "Kendimi Cumhuriyet gazetesinin haber top- lantsında sandım." Baktım, Hasan hâlâ kendisini Cumhuriyet'in ge- nel yayın müdürü sanıyor. 14 yıl önceki yenilgi Hasan'ı çok etkilemiş. Derdi o!.. AKP'yi "takıyyeci olarak görmeyen" Hasan Ce- mal'in söylediği tek şey var: "llhan Selçuk AB karşıtıdır, yazılannda hep as- kere darbe çağnsı yapmaktadır." Gençlik yıllarında yaşadıklanndan, 6O'lı yaşlar- da bile o yıllann ezikliğini taşıyan bir insan Hasan. Şöyle, 20-30 yıl önceye döndüğünde o yıllan anımsıyor, kendisini sorguladıkça yakın çev- resine, arkadaşlarına, dostianna karşı acıma- sız oluyor. Sonra da ortaya çıkıp, "Ben değiştim, liberal ol- dum, AB'yi destekliyorum, Kürt sorununu gün- deme getihyorum" diyerek ahkârn kesiyoriar "Benden büyük demokrat yok!.." Ben de Sevgili Deniz Kavukçuoğlu gibi hiç de- ğişmedim. Yirmi yaşında neysem bugün de aynı- yım. Sadece kendimi geliştirdim o kadar!.. • • • Hedef Cumhuriyet gazetesi. llhan Selçuk dünkü yazısında Aydın Doğan'a soruyordu: "Doğan Gnjbu'nda Cumhuriyet'e saldın ve söv- gü harekâtının emhni kim verdi?" llhan Ağabey, bu sorunun yanıtını beklerken ben de söyle bir soru yönelteyim: "llhan Selçuk yazılannda askere darbe çağ- nsı mı yapıyor?" Arşivlerden llhan Ağabey'in bazı köşe yazılannı çıkanp yeniden okudum... llhan Selçuk, 20 Mayıs 2003te "Pencere "sin- den şöyle sesleniyor: "Eskiden basın vardı.. Şimdi medya var. Siz medyacılann Takıyye Partisi' yalakalığında askere tavıralıyoharmış gibi tatava yaphklanna bak- mayın; hele bir müdahale olsun, gazeteci geçi- nen üçkâğıtçılann tümü herkesi sollayıp askerden çok askerci olurlar. Mostrası meydanda. İşte 12 Mart.. İşte 12 Eylüi. İşte 28 Şubat. Hele 12 Eylül'de, adının başında gazeteci ya- zılı herifı naşerifler omzu yıldızlılara yalakalıkta bir- bihehyle yanş ediyorlardı. Medya ile piyasa artık birbihne iyice kanştığına göre, bugün AKP'nin kapısında pazaıiığa otur- muş sözde gazeteciler, asker yönetime el koy- duğunda, hemen esas duruşa geçeher, hazır ol komutuna bile gerek yoktur. Asker gelirse muhalefeti yine Cumhuriyet ga- zetesi yapar." 18 yıl birlikte çalıştığı arkadaşlanna, patronuna kin, nefret ve intikam duygulannı sergileyen Ha- san Cemal, "Ben sapına kadar demokratım" di- yor, ama NTV'de Murat Birsel ve Tuğrul Eryılmaz'ın düşüncelerini dinlemiyor, konuşmalannı yanda ke- siyor. Hasan Cemal bugün Recep Tayyip Erdoğan hayranı ve AKP şakşakçısı. 7 Şubat 1992'de batırdığı Cumhuriyet'i terk edip Dinç Bilgin'in yanına sığınmıştır. Benim hiç kimseye karşı kin, intikam ve nefret duygularım yok. Onun için çok rahatım. Insanlar eski düşüncelerinden vazgeçip, duvar- lara "Tek Yol Devhm" yazdıktarı için 60'ında uta- nabilirler. Doğaldır. Herkes kendi yolunda yürür. O ayn bir şey. 12 Mart'ta yıllarca cezaevinde yatmış, 12 Eyiül- lerin işkencelerinden geçmiş çok insan var bugün Cumhuriyet'te. Cumhuriyet ve llhan Selçuk darbeci ve asker- ciymiş, AB karşıtıymış, demokrasiye düşman, "Kı- z;/E/ma"cıymış... Geçin bunları geçin... • • • llhan Selçuk bir yazısında şöyle diyor: "Bugün medyada kötü bir politika yapılıyor, as- kere karşı çıkmak, demokrasinin gereği sayılıyor... Peki bugün iktidarda asker mi var? Cllkeyi askeh hükümet mi yönetiyor? Baştmızdaki AKP hükümetinin takıyyeci irtica ik- tidarı olup olmadığı tartışılıyor mu? Maazallah bugün bir askeh iktidar kunılsa, bu çarpık ve yoz medya hemen ona yalakalığa baş- lar. Cumhuhyet gazetesi de bu yalakalığın dışında kalır." llhan Selçuk'un bir başka yazısı (31 Temmuz 2003): "önceki gün müydü?.. Hüseyin Baş gelmişti, kahveler içilirken düşündüm. Kaç yıl içerde yatmıştı?.. Sormadım. Baş'ı uğuharken SirmenVn odasının önünden geçtik, Ali de yatmış; kohdorun ucundan beyaz sakalıyla Erdal Atabek göründü Üçü aynı koğuşta değiller miydi?.. Oktay Akbal, Hikmet Çetinkaya ve daha ni- ce arkadaşımız hep askeh yönetimler dönemle- hnde içeh girmişlerdi. Aklım yine kanştı. İnsan unutuyor, Cumhuhyetdedin mi, teröre kur- ban gidenler bizde. Askeh yönetimlerde hapse atılıp işkenceden geçihlenler bizde. Sayısını unuttum." Evet Uğur Mumcu, Onat Kutlar, Ahmet Taner Kışlalı... Uç arkadaşımız da teröre kurban git- ti. Nedense bunlar hiç konuşulmuyor, tartışılmı- yor, Cumhuriyet'e karşı bir saldın planının ilk aya- ğı devreye giriyor. O zaman hodri meydan!.. [email protected] Faks numaramız: 0212/ 343 72 69
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle