Katalog

14i AĞUSTOS 2004 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA EKONOMI ekonomi(a cumhuriyet.com.tr 13 sevdi • GAZİANTEP(AA)- Gizıantep Ticaret Odası'nın (GTO), işletmelerin ulusal ve uluslararası pazarlarda etkinliğini arttırmak için verdiği "e-rehber" hizmetinden 700 fırma yararlanıyor. Bir yıl süren çalışmayla altyapısı hazırlanan hizmetle. küçük ve orta ölçekli işletmelerin teknolojiyi bilinçli kullanmalannın sağlanması amaçlanıyor. Ankara'ya tekstilkent • ANKARA (ANKA)- Ankara'ya 350 hektar alana yayılacak ve 30 bin kişiye istihdam olanağı sağlayacak tekstilkent kuruluyor. Ankara Organize Tekstil Sanayicileri Toplu Işyeri Yapı Kooperatifi'nden (ATEKS) yapılan açıkiamada, Ankara'da tekstilcileri bir araya toplayacak 350 hektarlık alanda, 30 bin kişiye istihdam olanağı sağlayacak bir tekstilkent kurulacağı bildirildi. TARİŞ'in yeıi üpününe yoğun ilgi • BURHANİYE(AA)- TARlŞ'in yeni piyasaya sürdüğü "Erkence" adlı özel zeytinyağlannın yoğun ilgi gördüğü bildirildi. TARlŞ Zeytın ve Zeytinyağı Birliği Başkanı Cahit Çetin, yaptığı açıklamada, natürel sızma olarak özel üretilen "Erkence" adlı yağın, diğer ürünler arasında en yüksek satış kotasını yakaladığını belirtti. Çetin, aroması, rengi ve parlaklığı ile her derde deva olarak değerlendirilen bir yağı piyasaya sunduklannı ifade etti. Çarşi'nm unvan değişüdiğine onay • ANKARA (ANKA)- Sermaye Piyasası Kunılu (SPK), Çarşı Büyük Mağazacılık'ın unvanının "Boyner Büyük Mağazacılık" olarak leğiştirilmesine izin verdi. ıCurul, Çarşı'nın unvanının değiştirilmesine ilişkin esas sözleşme değışıkliğine uygun görüş biidirdi. PETKhTe damşman arayışı • ANKARA (ANKA)- Ö:elleştirme tdaresi Bişkanı Metin Kilci, PtTKTM'in hisselennin özdleştirilmesiyle ilgili olırak danışmanlık hizmet almı için tekliflerin değerlendirildiğini biidirdi. KJci, teklif verme siresinin 9 Ağustos'ta scaa erdiğini hatırlatarak tediflerin dtğerlendirilmesine y:nelik çalışmalann drvam ettiğini biidirdi. Sanayi işsize ıımıt vermiyop | ANKARA (ANKA)- feacat, yatınm ve ihtimde gözlenen rekor a^şlara rağmen imalat saayii sektöründe isıhdam eğilimi cnlanmıyor. îmalat sınayii işyerlerinin yüzde Te yakın bölümü, glecek üç aylık dönemde rahdam düzeyini cEğıştirmeyeceğini ridirdi. Merkez lınkası'nın anketinin aımuz ayı sonuçlanna pfö, işyerlerinin yüzde 1.2'si son üç ayda öhdam düzeyinin aynı lıldığını bildirirken ç-lecek üç ayda da iEğiştirmeyeceklerini ade ettiler. Banka, ABD, AB ve Japonya'nın yanı sıra Türkiye'yi korumacılıkla suçladı DünyaBankası şaşırdı!Ekonomi Servisi - Dünya Bankası'nın hazırlağı şeker ra- porunda, ABD. A\Tupa Birliği (AB) ve Japonya gıbi gelişmiş ülkelenn şeker polıtikalannı bozduğu belirtildı. Dünya Ban- kası bu ülkeler yanı sıra Türki- ye'yi de yüksek korumacılıkla suçladı. Oysa Türkiye'nin tanmda "BberalleşmeneformlannT uy- guladığı ilk alanlardan bin şe- kerpancan olmuştu. Sektörde köklü değişikler yapan Türkiye. pancardan şeker iiretimini azal- tarak piyasayı nişasta bazlı şe- kere açtı. Yanlış politikalar so- nucunda Türkiye, 15 AB ülke- sinin 300 bin ton olan nişasta bazlı şeker üretimıni yakaladı. Geçen yıl Ziraat Mühendısleri Odası'nca hazırlanan raporda, uygulanan liberalleştirme poli- tıkalan devam ederse Türki- ye'de 30 şeker fabrikasından 27'sinin kapanacağı ve 100 bin ailenın aç kalacağı uyansı ya- • Türkiye'de şekerpancan tanmda serbest piyasamn ilk kurbanı olurken Türkiye'yi korumacılıkla suçlayan Dünya Bankası, raporunda Türkiye'nin AB'den daha yüksek bir koruma uyguladığmı savunarak bu durumun hızlı üretün artışlanna neden olduğunu belirtti. Oysa gelişmiş ülkelerde hâlâ yüzde 83'lük pazar payına sahip şekerpancan üretimini azaltan Türkiye, yanlış politikalar sonucunda 15 AB ülkesinin 300 bin ton olan nişasta bazlı şeker üretimini yakaladı. pılmıştı. Dünya Bankasf mn raporuna göre dünya şeker politikaların- da bozulmaya neden olan ülke- lerin başında AB ile ABD ve Japonya gibi ülkeler gelıyor. Bu ülkelerdeki üreticiler, ithalat korumalan, üretim kotalan ve devlet garantili alım fiyatlan nedeniyle dünya fıyatlannın iki katı fiyatlarla üretim yapıyor. Tüketlci mağdur Bu tür önlemler, son 30 yıl- dır, toplamda ithalatçı olması gereken OECD ülkelenni ihra- catçı konuma getirirken. bu sü- reçte, düşük maliyetlerle üretim yapan gelişmekte olan ülkeler ihracatta rekabet gücü bulama- dı. Tüketiciler ise şekere yüksek fiyat ödemek durumunda kalır- ken, korunma önlemlerinin azaltılmasına yönelik girişim- ler başanlı olamadı. Rapora göre AB, ABD ve Ja- ponya'da şekerde koruma oranı oldukça yüksek, birçok ülke de şeker üreticilerini koruyor. Yüksek korumacıhğın olduğu diğer Ekonomik Işbirlığı ve Kalkınma Teşkilaü (OECD) ül- keleri arasında Meksika, Polon- ya ve Türkiye de bulunuyor. Türkiye'nin AB'den daha yük- sek bir koruma uyguladığına işaret edilen raporda, bu duru- mun hızlı üretim arüşlanna ve periyodik yüksek ihracata yol açtığı kaydedildi. Banka aynca ABD, Avrupa Birliği (AB) ve Japonya gibi ge- lişmiş ülkelenn, yoksul ülkele- rin ihracatını engellediğini de belirtti. Pancarın pavı yüzde 83 Rapora göre şekerde yüksek korumacılık kalkarsa, geliş- mekte olan ülkelerde ek 1 mil- yon istihdam yaratılabilecek. Dünya Bankası ekonomisti Do- nald MitcheU'ın "Şeker Pöüti- kalan: Değişiın İçin Fırsat" ko- nulu raporu, Şeker Kurumu ta- rafindan kamuoyuna duyurul- du. Kimyasal olarak aynı olması- na karşın pancardan elde edilen şekerin maliyetinin, neredeyse kamıştan elde edilenin iki katı olduğuna işaret edilen rapora göre pancar ve kamış şekeri ara- sında sürekli pazar payı reka- beti yaşanıyor. Halen şekerpan- can, dünya üretiminin ortalama yüzde 27'sini oluşturmasına karşın, sıkı konınan AB, Japon ve ABD pazarlanndaki üretim payı yüzde 83 düzeyinde. Rapora göre koruma önlem- leri terk edilirse korumacı ülke- lerde şeker fiyatlan düşerken dünya şeker fiyatlan yaklaşık yüzde 40 yükselecek. En büyük fıyat düşüşleri yüzde 65 ile Ja- ponya, yüzde 40 ile Batı Avru- pa ve yüzde 25 ile ABD'de ola- cak. thracatçı ülkelerin bu tam liberalizasyondan kaynaklanan kayıplannın da toplam 450 mil- yon dolar olacağı hesaplamyor. Pamuküretidsi fıyatbeHiyor Çukurova bölgesindeki kuru alanlardan toplanan pamuğun ağustos ayı başında piyasaya gelmesiyle aiıtnlara başlayan ÇUKOBİRLİK'in bu dönem ne kadar pamuk alacağıru açıklamasına karşın fryatlann betirsiz kalması üreticiyi tedirgin etti. Bu yıl daha geniş alana ekim yapıkhğını belirten üretici kuruhışlan yetkttileri, biıüğin fiyan geciktirnıesinin çiftçryi zor duruma sokacağuu betirttiler. Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Ayhan Barut, Çiftçiler Birliği Başkanı Cumali Doğru ve Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Şahin Tekin. maliyetin üzerinde bir taban fiyaün gecikmeden açıkiannıası gerektiğini vurgularken mauyetin 750 bin lira civaruıda olduğu beürtiliyor. YetkUiler, açıklanacak fiyaün bir milyon liranın altında olrnaması gerektiğini vurguluyorlar. (SAVAŞ KÜRKLÜ) KİMDE ÇIK1LACAK TEKEL için yeni ihale ANKARA (AA) - TEKEEde ikinci ihale için hazırlıklar devam ediyor. TEKEL'in sıgara bölümünün özelleş- tirilmesi için ekim ayında ihaleye çı- kılması hedefleniyor. Halen bağımsız denetim kuruluşu- nun çalışmalannın sürdüğü TEKELde bu kez yatınmcılann önüne daha ay- nntılı mali tablolann konulması ve bilgi odasında yatınmcılann tüm so- rulanna cevap bulunması hedefleni- yor. Gelecek ay içinde bağımsız dene- tim kuruluşunun çahşmalannı ta- mamlamasının ardından ekim ayında ihaleye çıkılması öngörülüyor. Öte yandan TEKEL'in satış strate- jisi netliğe kavuşmamakla birlikte blok satış yönteminin kullanılması hâ- lâ ağırlığını koruyor. Bazı üretici fir- malann istediği marka satışına ise sı- cak bakılmıyor. TEKEL'in özelleşti- rilmesi için geçen yılın sonunda ger- çekleşririlen ihaleye British American Tobacco (BAT) ve Japan Tobacco In- ternational firmalan katılmıştı. 4 yılda 1 milyon 800 bin üyeye ulaşan CardFinans, pazarın yüzde 7'sine sahip BiKsiıııle gelen büyüme CeBlT31 AĞUSTOS'TA Bil«itâıwlojikri khnıaybbuluşacâ Ekonomi Servisi - Bilgi ve iletişim teknolojileri platformu CeBIT Eurasia 31 Ağustos-5 Eylül tarihleri arasında TÜYAP Beylikdüzü Fuar ve Kongre Merkezi'nde düzenlenecek. Uluslararası katılımın yoğun olması bekJenen CeBIT Eurasia bu yıl 800 şirketi ağırlamaya hazırlanıyor. CeBIT'te "Türİdje'den Kûre>e", "Kamu Sektörü", "Gelecek Parta", "Kurumsal Seminerler" gibi bölümler yer alacak. Üniversite-sanayi işbirliğinin somut örneğinin görüleceği Gelecek Parkı temah bölüm, bu yıl üçüncü kez gerçekleştirilecek. Bu bölümde TÜBlTAKın desteği ile 30'dan fazla üniversitenin geliştirdiği projeler sergilenecek. Forum alanında üniversiteler geliştirdikleri projeleri işadamlan ile paylaşacaklar. Kamu Sektörütemah bölümde, merkezi ve yerel idarelerin gerçekleştirdikleri e- devlet ve e-belediye uygulamalan sergilenecek. Türkiye'den Küreye bölümü ise Türkiye'de teknoloji üretimini teşvik etmeyi amaçlıyor. Türkiye'de üretilen katma değerli üriinlerin sergilendiği bölüme geçen yıl 44 şirket katılmıştı. Bilişim Zirvesi '04, 31 Ağustos - 2 Eylül tarihleri arasında Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı'nda gerçekleşecek. "Bilgi Gücü" temalı zirvede bilişim meraklılan için çeşitli panel ve uygulamalar düzenlenecek. BAŞAKSEZEN Finansbank, kredi kartı CardFinans ile özellikle bilişim ve elektronik sek- törlerine odaklanarak 4 yılda pazann yüzde 7'sine sahip olmayı başardı. 1999 yılımn sonlanna doğru birey- sel bankacılığın ön plana çıkmasıyla kredi kartlan pazannda büyük hare- ketliük yaşanmaya başla- dı. 1999yıhndasadece50 bin kredi kartına sahip olan Finansbank, 4 yılda izlediği stratejilerle kart sayısını 1 milyon 800 bi- ne çıkardı. Finansbank'ın 4 yıl ön- ce kredi kartlan pazann- daki potansiyeli öngöre- rek kart konusunda büyük yatınmlar yaptığını belirten Finans- bank Plastik Kartlardan Sorumlu Ge- nel Müdür Yardımcısı Bülent Özer. "Yenibirteknolojik aityapı getiştirildi: hızla büvüyen kaliteü bir insan kayna- ğı yaünmı yapıldı; en önemlisi. güçlü bir marka yaratacak pazarlama stra- tejileri beliıiendL Türkhe'de ilk defa kredi karü fonksiyonlan ve birçok markada taksirJi ahşveriş yapıbnasun sağiayacakilk ortak markah kartolan CardFinans(o dönenıki adıyla Galax> Card) markası yaraüldı" dedi. Genel olarak sıstemın içinde her sektörden firmalann olmasına dikkat ettiklenni söyleyen Özer, "Özellikle turizm, bilişim. elektronik, e-ahşveriş • Finansbank Plastik Kartlardan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Özer, markayı nasıl yarattıklarını anlatrrken "Yeni bir teknolojik altyapı geliştirildi; hızla büyüyen kaliteli bir insan kaynağı yatınmı yapıldı; en önemlisi, güçlü bir marka yaratacak pazarlama stratejileri belirlendi" dedi. ve giyim sektöründe oldukça ryi geri dönüşler akuğunız kampanyalanmız oluyor. Aynca bilişim sektöründe baş- layan peşin fiyaüna vade farksız taksit kampanyalanna ilk olarak CardFi- nans öncü olmuştur. O yiizden bilişim ve elektroniksektöründe daha öne çık- nıış olduk" diye konuştu. Özellikle Vatan Bilgısayar ile yap- tıklan işbirliğiyle son dönemde güzel bir başan yakaladıklanm ifade eden Özer, çalıştıldan firmalan program ortaklan olarak gördüklerini ve yap- tıklan her ortak çalışmada firmalara her konuda destek olmaya çahştıkla- nnı belirtti. Özer, CardFinans'ın ilk lanse edildiğı günden bu yana aynca Mudo ile de işbirliği için- de olduklannı söyledi. Yeni müşteriler kazan- mak için farklı yöntemle- ri aynı anda kullandıklan- nı ve ayn hedefkitlelerde- ki müşterilere ayn kanal- larla ulaştıklaruıı söyle- yen Özer, "Ortak çahşö- ğunız CardFinans üye markalannmmüşterileri- ne çarpraz saoş kampanyalan yapa- rak bu müşterilereCardFinansgönde- riyoruz" dedi. CardFinans'ın sisteminde şu anda 800'ü aşkın üye marka var ve 20 bini aşkın üye işyerinde de pos'lan bulu- nuyor. 2004 yılı ilk altı aylık toplam cirosu ise 1.14 katrilyon TL. ZÎRAAT BANKASI GENEL MÜDÜRÜ ÇAĞLAR: Ticari krediler durdurulmadı ANKARA (AA) - Ziraat Bankası Genel Müdürü Can Akm Çağlar. kamu bankalannda ticari kredilerin durdurulması gibi bir durumun söz konusu olmadığını biidirdi. Istanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Mehmet Yıldınm'ın dün yaptığı açıkiamada, "Bütün devlet bankalan bu sabahtan itibaren ticari kredileri durdurdu" şeklindeki açıklamasmı değerlendıren Çağlar, böyle bir durumun söz konusu ohnadığını \iu-guladi. Bundan önceki uygulamada, Ziraat ve Halk Bankası'nın kân üzerinden yaklaşık on bınde 3 gıbı bir rakamın Küçük ve Orta Ölçekli Sanayiyi Geliştirme ve Destekleme Idaresi Başkanlığı'na (KOSGEB) aktanldığını belirten Çağlar, KOSGEB'in de bunu gerek hibe, gerekse faizsiz kredi şeklinde küçük ve orta boy işlermelere (KOBİ) dağıttığını kaydetti. Çağlar, Halk Bankası ile Pamukbank'ın birleşmesi sırasmda çıkanlan kanun ile bu bankalann özelleştirilecek olması nedeniyle diğer bankalann üzerinde olmayan yüklerin bu bankalann üzerinden de kaldınlması gerekçesinden hareketle KOSGEB ve Mılli Prodüktivite Merkezi gibi bazı kuruluşlara aktanlan bu tür primlerin kaldınldığını ifade etti. İŞÇtNİNEVRENİNDElV ŞÜKRAN SONER İkili Atak Dünya piyasalannda petrol fiyatlan atağa kalkmış, yükseliş durdurulamıyor. Dün 45 dolara kadar çık- tı. Gelecek yılın felaket senaryolarında tavan olarak kullanılan "50 dolara çıkabilir" öngörülerine çok hızlı yaklaşıyor. ABD'nin Necef'te Şii direnişini kır- mak için atağa geçmesi; sivil, kadın, çocuk aynmı yapılmaksızın saldınlann sürmesi, ikili atak ilişkisi- ni çok çıplak yansıtıyor. Bizim medyada satır aralarında kalan haberier yan yana geldiğinde ikili atak ilişkisinin ürkütücü boyutları ortaya çıkıyor. ABD'nin özellikle Irak işga- li hesaplannın tutmaması, petrol tekellerinin üretim ve fiyat denetimindeki hesaplarını da altüst etti. Irak'ta hesaplanamayan direniş, sabotajlar, öngö- rülemeyen üretim düşüşleri ile, petrol fiyatlarında, öncelikle ABD, elbette aynı hızla dünya piyasalann- da öngörülemeyen petrol fiyatı yükselişlerini getir- di. Dünya piyasalanndan dünya medyasına yansı- yan haberier, yazılan senaryolarda, başta Irak, ça- tışmalann yaşandığı petrol üretim merkezlerinde durumun hızla değişmemesi halinde, petrol fıyatla- nnın önlenemeyen yükselişiyle önlenemeyecek bü- yük krizler, ABD, AB, zengin Kuzey ülkelerinden başlayarak dipten gelerek buluşan dalgalar halin- de, dünya ekonomilerini ve elbette en çok da yok- sul ülkeleri vuracak. Yapılan hesaplamalarda, katlanılabilir bir gidişat için petrol fiyatlannın gelecek yıl için 34 dolariarda kalması gerektiği vurgulanırken 50 dolar olarak be- lirlenen tavana, en kötümser felaket senaryolann- da kullanılan tavana bugünlerden yaklaşılması, bes- belli petrol tekellerini, elbette ABD yönetiminin sa- vaş stratejilerini alarma geçiriyor. Dünya medyasın- dan yansıyan satır arası yorumlarda, beklemeyi gö- ze alamayan Bush yönetimini, yaklaşan seçimlerin de zoriaması ile köktenci çözümlere yönelrtiği vur- gulanıyor. Hani bizim Amerikanofil medyayıldızlarımızın ay- lar öncesinden söyledikleri gibi bir senaryo günde- me sokuluyor... ABD, Irak'taki direnişi hızla kır- mak, gerekirse zor kullanarak itlaf (yok etme) nok- tasında. ABD için bu birsorun, zoriş değil" dedik- leri gibi oluyor. Irak bataklığında ABD askerierini bir yandan kışlalara çekip yönetimi Iraklılara bırakma yöntemiyle en az sayıda paralı ABD ve Ingiliz aske- rinin öldüğü, Iraklılann birbirlerini öldürdükleri birfi- ili durumu gerçekleştiriyor. Diğer yandan, terörist- lerin zorunlu operasyonu gerekçesiyle Necef'te Şii direnişini kırma atağına geçiyor. Radikal stratejide, bu operasyonla direnişin beli- ni kırma hesabı var. Dün ABD dahil dünya medya- sından gelen uyancı yorumlarda ise yok etme yön- temi ile direnişin beli geçici olarak kınlsa da çok da- ha güçlü, yeni direnişler, terör için elverişli koşulla- nn yaratılmakta olduğu üzerine. ABD, AB kaynaklı yorumlarda Necef operasyonu ile Israil'in yıllardırFİ- listinlilere uyguladığı yok etme operasyonları ara- sındaki benzerliğin altı çiziliyor. Bugüne kadar ABD'nin karşısında olmayan Şiilerin de kızdınlma- sından, bundan sonra karşı cepheye geçme riskin- den söz ediliyor. ABD askerterinin, Iraklı askerlerle birlikte Necef'te, Şii direnişini kırma adına uygulamaya geçirilen ra- dikal operasyonda, sivillerin, kadınlann, çocuklann ölmesi, insan haklan kaygılan yok. Kaygı, tartışma- lar, El Sadr güçlerinden gelen, "Petrol üretimi, sev- kıyatını durduracağız" tehdidinin geçerii olup ola- mayacağı noktasından başlatılıyor. Böylece de ABD'de seçimlerin galibinin "Bush mu Kerry mi?" olacağı sorusuna yanıt aranırken hareket noktası- nın bu tartışma ve strateji olacağı anlaşılıyor. ABD seçim kampanyasında aslında bu tartışma çok açık ortaya konuyor. Kerry, Bush'un Irak işga- li gerekçesinin, "Saddam iktidannın nükleer tehdit oluşturduğu"nun yalan çıkmasından rahatsızlık duymadığını açıklamış bulunuyor. Kerry, Bush'un Irak'ı işgal radikal politikalanna insan haklan, de- mokrasi ihlalleri, kaygılan... nedenleriyle karşı çık- mıyor. Uygulanan radikal stratejilerin kimi yanlışla- n, daha doğrusu ABD, petrol tekelleri çıkarlan ba- kış açısından yanlışlan üzerinde duruyor. Müttefik- lerden daha güçlü destek alınması, stratejilerin ters tepmemesi gibi sonuçlar üzerinde duruyor. Petrol fiyatlannın tırmanışını, atağını durdurmak, direniş odaklarını yok etmek üzere saldın atağına geçen Bush, geçici de olsa direnişleri kırabilir, sa- botajlan durdurabilir, petrol fiyatlannın atağını aşa- ğı çekebilirse uzun dönemli ABD çıkarianna, Irak'ta banşa aykın savaş atağı senaryosu ile bile günü kur- tanp oylannı yükseltecek. Işler sarpa sararsa baş- ka senaryolaria birlikte, Kerry'nin oyları tırmanışa geçecek. [email protected] Cayrimenkule ilgi arttı İnşaat2005'in umudu olacak ADANA (AA) - Eko- nomideki rahatİama ve bankalann konut faizi kredilerini düşürmeleri nedeniyle eldeki konut stoklannm tüketihnesi, ekonominin lokomotifi olarak tanımlanan u in- şaaf sektörü için diriliş umudu oldu. Anadolu Yapım Mü- teahhitleri Federasyonu ve Adana Müteahhitler Birliği Başkanı tsmail Babacan, inşaat sektö- rünün, ekonomideki ra- hatlamanın halka yan- sımasına katkı sağlaya- cağına inandığını be- lirtti. Konut kredisi faizle- rinin düşmesiyle birlik- te gayrimenkule ilginin arttığını belirten Baba- can, yaklaşık 500 sektö- rü peşmden sürükleyen inşaat sektörünün, eko- nomideki rahatlamanın 2005 'te halka yansıma- sına katkı sağlayâcağı- na işaret ederek, "De- mircisinden, çimentocu- sundan inşaat işçisine kadar çok sayıda kişi sektördeki canlanma- dan payını alacak" dedi. Bu arada, Güney Anadolu Emlak Müşa- virleri Derneği ve Ada- na Tüm Emlakçılar Meslek Odası Başkanı Aziz Tu-aş ise stoklann erimesinin ikinci el ko- nut fiyatlannı da tır- mandırdığını biidirdi. Tıraş, nisan ayında 25- 30 milyar liralık bir da- irenin 50 milyar liraya alıcı bulduğunu söy- ledi. -