Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
12 TEMMUZ 2004 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
van'da sicandal SÖZÇİZGİNİN Turhan Selçuk
48 kilo eroin
kayboldu
Haber Merkezi - Van
Emnıyet Müdürlüğü'ne
aît bLnadan kaçınlan Ha-
mit Bavram kayıplara ka-
nşırken, polisin, alıcı kı-
lığında anlaşma yaptığı
48 Jdlo eroinın izınin kay-
bedildiği iddia edildi.
NTV'denAdnanGer-
ger'in haberine göre, Em-
niyet Genel Müdürlü-
ğü'nce göre\ lendirilen iki
polis başmüfettişinin
Vân'daki incelemeleri de-
vam ederken olayla ilgili
ilginç aynntılara ulaşıldı.
Hamit Bayram'a yönelik
operasyonlar, Malatya
Cumhuriyet Başsavcılı-
ğı'nın bilgisi ve iznıyle
başlatıldı. Malatya Em-
niyet Müdürlüğü, piyasa-
ya çok miktarda uyuştu-
rucu sürüleceği istihba-
ratı üzenne harekete geç-
ti. Polis timleri alıcı kılı-
ğtna girerek Hamit Bay-
ram'la temas kurdular. Po
lisler, 10 gram eroin ve
afyon sakızı getiren Ha-
mit Bayram'la, 48 kilo da-
ha eroin saun alınması ko-
nusunda anlaşma sağla-
dı. Pazarlık sırasında Bay-
ram, 100 kilo eroin daha
bulabileceğini söyledi.
Hamit Bayram bunun
üzerine gözaltına alınır-
ken, polis, 48 kilo eroinin
tesliminin yapılacağı
Van'a hareket etti. Ekip-
ler. eroinin teslimatını
beklerken Hamit Bay-
ram'ın Van'da Emniyet'e
ait binadan kaçınlması
olayı gerçekJeşti. Bu sıra-
da 48 kilo eroinin izinin
kaybedıldığı iddia edildi.
Emniyet Genel Müdür-
lüğü'nden yapılan yazılı
açıklamada ise uyuşturu-
cunun kaybolduğu iddi-
alannın gerçek dışı oldu-
ğu savunuldu.
SANSÜRÜ YOĞUNLAŞTIRDI.
Zehir mafyasmın önde gelen isimlerinin öldürülmesi ve tutuklanmasıyla 'piyasa' el değiştirdi
Uyuşturacuda tasfiye dönemi
En kafobahk koro rekonı
• ZONGULDAK (AA) - Zonguldak'ın
Ereğli ılçesinde düzenlenen "11. Ulus-
lararası Sevgi, Banş, Dostluk, Kültür ve
Sanat Festivali" kapsamında "En Kala-
balık Koro" rekor denemesi yapıldı.
Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık,
Brezilya'ya ait 88 bin kdşilik dünyanın
en kalabalık korosu rekorunu kırfnak
için çalıştıkJarını belirtti.
'Yasa, hayvanlar için tuzak'
• İSTÂNBUL (AA) - Sultanahmet
Meydanı'nda toplanan Istanbul Çevre
Konseyi üyeleri ve bir grup hayvansever
adına, ceset torbasına giren 2 kişinin ya-
nında basın açıklaması yapan Doğa ve
Sokak Hayvanlannı Yaşatma Derneği
(DOSHAYAD) Başkanı Süsen Erkuş,
"Hayvanlan Koruma Yasası, sokakta
yaşayan hayvan dostlanmız için yaşamı
değil, ölümü meşrulaştıran tuzaklarla
dolu bir yasa olarak geçti" dedi. Erkuş,
Hayvanlan Koruma Kanunu'ndabulu-
nan olumsuzluklann düzeltılmesini iste-
yerek aksi takdirde AlHM'ye başvura-
cakJannı bildirdi.
tşcinsel Onur Haftası'
• Istanbul Haber Senisi - Lambdais-
tanbul Eşcinsel Sivil Toplum Girişimi,
"Eşcinsel Onur Haftası" etkinlikleri
kapsamında basın açıklaması yaptı. Be-
yoğlu'ndaki Galatasaray Lisesi önünde
toplanan grup adına açıklama yapan
Serdar Soydan, eşcinselliğin her geçen
gün daha da çok konuşulan ve üzerinde
fürir yürütülen bir konu haline geldiğini
söyledi. Soydan. TBMM Adalet Ko-
misyonu üyelerini de eşcinsellere yöne-
lik aynmcılığı durdurmak için önerilen-
ni TCK Tasansı'na eklemeye çağırdı.
'Sinema kârh degiT
• ANKARA (Cumhuriyet Buro) -
Ankara, Konya ve Bursa'da Armada,
Movıepol, Metropol. Megapol, Anka-
pol, Koru, Moviecity gibi 8 adet sine-
ma kompleksinin sahibi olan Tüze
Grup Yönetim Kurulu Başkam Ab-
dullah Tüze, sinema sektörüne ilk ya-
ünm yaptıklan yıllarda sektörün çök-
müş bir durumda olduğunu belirtti.
Ticari olarak bakıldığı zaman sinema
sektöriinün çok kârh bir sektör olma-
dığını belirten Tüze, Türkiye'de son
yıllarda yapılan yarınmlarla sinema
salonu kalitesinin Avrupa seviyesinin
bile üstüne çıktığı söyledi.
ECEVtTKILIÇ
Uyuşturucu piyasasını
19801i yıliardan beri
kontrolleri altında tutan
önemli isimler tasfiye
edildi Urfı Çetinkaya,
Abuzer Uğurlu, Hüseyin
Baybaşin tutuklanırken
Behçet Cantürk ve Savaş
Buldan gibi Kürt mafya
liderleri öldürüldü. Bun-
lann yerini çocuklan ve
uluslararası mafya orga-
nizasyonunda daha etkin
rol alan isimler almaya
başladı.
Afganistan ve Pakis-
tan'daki haşhaş tarlala-
nndan Paris. Londra ve
Nevv York sokaklanna
uzanan uyuşturucu piya-
sasında mılyarlarca dolar
dönüyor. Bu trafiğin bü-
yük bir bölümünü kont-
rolünde tutan Türk uyuş-
turucu piyasasında tas-
fiye süreci yaşandı.
199O'lı yıllann başında
uyuşturucu piyasası Kürt
mafya liderlerinin hâkimi-
yetindeydi. Kumar ve fu-
huş alanlannı ele geçiren
ülkücü mafya, uyuşturu-
cuyu da kontrol altına al-
maya çalıştı. Devletin de
desteğini alan bu çeteler
Kürt mafya liderlerini tas-
fiye etmeye başladı.
Uyuşturucunun etkili
isimleri olan Behçet Can-
türk. Adnan Yıldınm ve
Savaş Buldan Susurluk
skandalı sürecinde öldü-
rüldü. Ülkücüler, Türki-
ye'deki uyuşturucu pazan-
nı ele geçirdi. Ancak, Av-
rupa'da dağıtımın tamamı-
nı yapan Kürt mafyası, ül-
kücülerle işbirliğine git-
medi. Böylelikle ülkücü
mafya uyuşturucu piyasa-
sında etİtinliğini sürdüre-
medi.
ZEHİRDE ETKİLİ İSİMLER
A
vrupa ve Türkiye'de uyuşturucu pi-
yasasına yönelik düzenlenen ope-
rasyonlarda yakalanan ve ceza
alan uyuşturucu piyasasının bazı
etkili isimleri şöyle:
Hüseyin Baybaşin: 1995 yı-
lmda Akdeniz'de Lucky S gemisin-
de yakalanan 14 ton uyuşturucunun
sahibi olarak arandı. Hollanda'da
düzenlenen operasyonla 27 Mart
1998"de yakalandı. Yargılama so-
nucu 18 yıl ağır hapis cezasına
çarptınldı.
Yaşar Öz: Susurluk hükümlü-
sü olan Öz, 20 Haziran 2000'de
uyuşturucu ticareti yapmak suçun-
dan 15 yıl hapis cezası aldı.
Hurşit Han: Uyuşturucu piya-
sasının "Escoban" olarak bilini-
yor. 10 Ekim 2001'de Istanbul DGM
tarafından 24 yıl hapis cezasına
çarptınldı.
Abuzer Uğurlu: Sürekli ön
planda olan Uğurlu, DGM'Ce 25
yıl hapis cezasına çarptınldı.
Nejat Daş: Uyuşturucu ticare-
tinde tutuklu bulunduğu sırada ce-
zaevinden kaçtı. Birçok kez rutuk-
lanan Daş, en son Ispanya'da dü-
zenlenen operasyonla yakalandı.
Aynı ülkede tutuklu bulunan Daş,
Ispanyol polisinden dayak yediği ge-
rekçesiyle Türkiye'ye iadesini is-
tedi.
Urfi Çetinkaya: Son dönem-
lerde piyasanın en etkili ismi olan
Çetinkaya, 2000 yılında düzenle-
nen "Matador" operasyonuyla ya-
kalandı. 3 yıl tutuklu kaldıktan son-
ra serbest bırakıldı. Birkaç ay son-
ra düzenlenen "Son Tango" operas-
yonuyla yeniden tutuklandı.
Tedavi olanaklanndan yararlanamayan engelliler toplumsal yaşama da katılamıyor
Acımak yerine paylaşın
Hava Harp Okulu öğrencileri kampta
Hava Harp Okulu Öğrenci Alay Komutanh-
ğı, 2003-2004 eğirim ve öğretim yıh uçuş ve
kamp eğitinıi için İstanbul'dan törenle Yalo-
va'ya girti. Yeşüyurf taki okuldan otobüslerle
DrvanOteli'ninönüne gelen 1024 öğrenci, da-
ha sonra bando eşüğinde Taksim Cumhuriyet
Anıü'na kadarvürüdü. Taksim'deki tören-
den sonra Kabataş'a geçen Hava Harp Oku-
lu öğrencileriTDİ Şehir HarJan İşletmesinin
"Fenerbahçe" adh vapuruna bindi. Hava Pi-
lot Kıınnay Albay İsmail Taş'ın koımıtasında
3TSİ misafir ülkelerden toplam 1024 öğren-
cinin kablacağı Yalova'daki uçuş ve kamp egi-
timL, 14 Ağustos'ta sona erecek. Kampta öğ-
rencflere, tnuharebe, mekanik nişancüık ve
aüş, güvenük, hayaü idame. göğüs göğüse mu-
harebe ve planörün yanı sıra bu yıl ilk kez de-
nizparaşütüeğitimideverilecek.(Fotoğraf: AA)
DEMOKRASİNİN KOSULU LAİKLİK
İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Ayvahk
Cumhunyet Okurlan (CUMOK) tarafindan dü-
zenlenen "CumhuriyetveDemokrasi" konulu
söyleşi Cunda (Alibeyl Adasfnda gerçekleş-
tirildi. Alparslan Berktay. Ahmet Yorulmaz ve
gazetemiz Izmir Temsildsi Serdar Kmk' ın ko-
nuşmacı olarak katıldığı etkinlikte, laikliğin
demokrasinin vazgeçilmez koşulu olduğu vur-
gulandı. Söyleşide, demokrasiyi, laiklikliğin
ortadan kaldınlması için araç olarak gören güç-
lerin bulunduğu anımsatılarak cumhuriyet ka-
zanımlanndan yana aydınlığı savunan kesim-
lerin bütünlük içinde hareket etmesi gerektiği
belirtildi. Etkinlikte konuşan Berktay, ülkenin
zaman zamani içine düştüğu durumlarda umut-
suzluğa düşülmemesi gerektiğini kaydetti. Ser-
dar Kızık ise Cumhuriyet gazetesinin "cumhu-
riyefle birlikte anıldığını anımsatarak medya-
nın içine düştüğü durumda "bağunsız" gazete
olarak yaşamsal önemi olduğunu dile getirdi.
r a
Po r u n (
ian çıkan
çaq)icı sonuç, toplumun
yüzde 1.5'ininevindebakmakla
yükümlü olduğu bir engelliyi
çevresinden saklayacağını söylemesi.
tstanbul Haber Senia - Devlet îstatistik
Ensritüsü'nce (DtE) yapılan bir araşhrma,
zihinsel özürlülerin yüzde 54.08'inin
tedavisinin yapılmadığım ortaya koydu.
Uzmanlar. Türkiye'de zihinsel engellilere
daha çok acmdığını, ancak onlarla yaşamı
paylaşmak gerektiğini belirttiler. DtE'nin
verilerine göre Türkiye nüfusunun yüzde
12.29'unu özürlüler oluşturuyor. Özürlülerin
yüzde 0.48'lik bölümünde yer alan zihinsel
engellilerin yüzde 54.08'inin tedavisi
yapılmıyor. Konsensus Araştırma \e
Danışmanlık Firmasrnca hazırlanan Türkiye
Engelliler Araştırmasrnda ise özürlülüğe
sosyolojik bakış açısına göre çarpıcı
sonuçlar ortaya çıkıyor
Engellilere acınıyor
14 ilde 2004 kişi iJe yüz yüze görüşülerek
gerçekleştirilen araştırmaya göre toplumun
yüzde 56.1 'i engellilere acıyor. Araştırma için
görüşülen kişilerin yüzde 1.5'i evinde bakmak
durumunda olduğu zihinsel engelli biri olsa,
onu çevresindekilerden saklayacağını
söylüyor. Bu kışilerin saklama gerekçelerinde,
"Çevreden zarar geür". "Utandığmdan"
"Çevreye rahatsızuk verir" şeklinde ifadeler
yer alıyor. Bakmakla yükümlü zihinsel özürlü
yakını olması halinde "Evde saklanm" diyen
kişilerin gehr ve eğitım seviyelerinın yüksek
olması dikkat çekiyor. Sosyolog Prof. Dr.
Nilüfer Narh, engellilere acımak yenne
onlarla yaşamın paylaşılması gerektiğini
\oirguladi. Türkiye'deki zihinsel engellilere
devlet tarafindan yeterli kaynak aynlmadığını
belirten Narlı, "Bu çocuklarai toplumdan
sovutlanmalan değil topiuma kazandınlmalan
gerektiği için devlet, engeüi vatandaşlann
eğitimine yönefik kajnak a>ırmah" dedi.
AYDINLANMA
EMRE KONGAR
ABD, llımlı Islam
ve Türkiye
Sevgilı okurlarım anımsayacaklar, gecen hafta,
Clinton'un My Life (Yaşamım) adh kitabından Tür-
kiye ıle ılgilı önemli bölümleri çevirerek aktarmıştım.
Bu bölümlerden çıkan sonuçları şöyle özetleyebi-
lirim:
1)- ABD, Balkanlar'da oluşturduğu banşın ekono-
mik meyvelerini toplamak istemektedir.
2)- Türkiye'yı, yirmi birinci yüzyılı etkileyecek
önemli ülkeler arasında ve gelişmekte olan on eko-
nomi içinde görmekte, ekonomık çıkarian açısından
Türkiye pazannı önemsemektedir.
3)- Türkiye'nin laik, Müslüman ve demokratik
kimliğini önemsemekte, yani laikliği vurgulamakta,
Ortadogu. Islam radikalizmine teslim olduğu takdir-
de, istikrarlı ve demokratik bir Türkiye'nin Avrupa
için bir "savunma mevzii" olacağını düşünmekte-
dir.
Görüldüğü gibi, Clinton dönemınde ABD, Türki-
ye'yi laik ve demokratik bir Müslüman ülke ola-
rak görmekte ve bu kimliği ile Ortadoğu'daki radikal
siyasal Islam ile Avrupa arasında bir "tampon"
oluşturduğunu düşünmektedir.
Değişen Amerikan Polrtikası
Busb yönetimi iktidara gelince, preemptive pre-
eminence (öncelikli üstünlük) adını verdiği, Türkçe-
de "önleyici müdahale" anlamını taşıyan bir yakla-
şımla yenı bir dış polıtika oluşturdu.
Buna göre Amenka, "küresel tehdft" algıladığı
yerlere, bu tehdit oluşmadan önce de müdahale
edecekti.
Yenı muhafazakârlann (neo-conservative) oluştur-
duğu bu politika, küresel teröre karşı, ABD'nın 6ün-
ya hegemonyasını öngören bir yeni stratejiyi ifade
ediyordu.
Bu dış politika değişikliği, Türkiye'ye biçılen rolü
de etkiledı:
Türkiye artık Batı ile klasik Ortadogu bölgesi ara-
sında bir "savunma mevzii'', "bir tampon" değil,
"Genişletilmiş Ortadogu" için, yanı Kuzey Afrı-
ka'dan Çın sınınna kadar kapsanan bir geniş bölge-
de, ABD'nın bir "saldırı üssü" olacaktı.
Nitekım bu politika değışıklığınin somut sonuçlan
Irak savaşı sırasında Türkiye'de bütün ağııiığıyla ya-
şandı.
Daha da yaşanacak.
llımlı Islam: Amerikancı Islam
Türkiye'nin rolü, bir savunma ülkesi konumundan
bir saldın üssüne doğru değiştirilınce, radikal siya-
sal Islamı tecrit etme açısından, devletin nitelikleri
de yeniden gündeme geldi.
Tam bu noktada, ABD'nin radikal siyasal Islama
karşı bir silah olarak kullanacağı Türkiye, karşı taraf-
tan daha az tepki çekecek bir kimliğe kavuşturul-
mak istendi ve ıçendeki siyasal oluşumlann da des-
teğiyle ortaya llımlı Islam modeli çıktı.
ABD'yi "şeytan" olarak niteleyen, Ortadogu kay-
naklı ve Iran destekli klasik radikal siyasal Islama
karşı, ABD ile birlikte hareket edecek bir Islam,
"llımlı Islam" olarak ortaya atıldı.
ABD'nin bu stratejı değişikliğinden kaynaklanan
ve Türkiye'ye empoze edilmek ıstenen "llımlı Islam
modeli", hıç kuşkusuz, laik bir düzenden geriye gı-
dişi gerektiriyordu.
Bu eğılim, Türkiye ıçındeki Islamcı (şeriatçı) eği-
lımlerle de buluştu ve ABD ile Türkiye içindeki bazı
siyasal grupların ittıfakı, llımlı Islam olarak ortaya
çıktı.
Oysa bu ittifakın ıkı büyük engeli vardı.
Birinci engel, "llımlı Islam" anlayışının, Türkiye
Cumhuriyeti'nin temelini oluşturan (ve AB ile de
uyum içinde olduğu son AİHM karan ile saptanmış
olan) laiklik ilkesi ile çatışma halinde oluşuydu.
Ikinci engel ise ister laik olsun, isterse llımlı Islam,
Türkiye ıle ABD'nın, Genişletilmiş Ortadogu Projesı
bağlamında gerçekleştırecekleri saldırı ortaklığının
Islam âleminde yaratacağı tepkiler ve Türkiye'deki
Islamcıların bu tepkiler karşısında savunmasız kala-
caklan gerçeâiydi.
Yani llımlı Islam modeli, ABD'nin sandığının ter-
sine, Islam âlemi açısından da Türkiye'nin iç dina-
mikleri bakımından da, ABD'nin çıkarian ve stratejisi
bağlamında olumlu bir sonuç vermeyecekti.
Nitekim vermiyor da!
Ama, ABD bunu ne zaman görecek, bilmiyorum
doğrusu.
ekongar ' cumhuriyet.com.tr; www.kongar.org
çalışma Bakanı Başesgioğlu:
Sokak çocuklanmn
aîlelerine iş verildi
ANKARA (ANKA)-
Çalışma ve Sosyal Gü-
venlik Bakanı Murat
Başesgioğlu. çalışan ve
sokakta yaşayan çocuk-
lann ailelerinin istihda-
mına yönelik olarak baş-
latılan proje kapsamın-
da, 91 aileye sürekli ge-
lir sağlandığını ve söz
konusu çocuklann ça-
lıştınlmalannın önlen-
diğini bildirdi.
Başesgioğlu, CHP
Adana Milletvekili Ne-
vin Gaye Erbatur'un,
sokak çocukJannın iş-
siz ailelerinin istihda-
mına yönelik çalışma-
larla ilgili soru önerge-
sıne verdiği yanıtta, ça-
lışan ve sokakta yaşa-
yan çocuklann aileleri-
nin istihdamına yöne-
lik olarak Izmir'de seçi-
len sınai meslek dalla-
nnda başlatılan "Çocuk
tşgücünün En Kötü Bi-
çimlerinin Sona Erdiril-
mesiProjesi
r
'nin sürdü-
ğüne işaret etti. Türki-
ye Tekstil Hazır Giyim
Deri Sanayi Teknoloji
ve Tasanm Araştırma
Geliştirme Vakfı ile ya-
pılan işbirliğiyle açılan
konfeksiyon işçüiği kur-
suna 113 kişinin katıl-
dığını ve bunlardan
73'üne istihdam olana-
ğı sağlandığını dile ge-
tiren Başesgioğlu, Peh-
livanoğlu Marketçilik
ile yapılan işbirliğiyle
de açılan kasiyerlik, re-
yon görevlisi ve şarkü-
teri görevlisi kurslanna
katılan 60 ldşıden 18'ine
de istihdam olanağının
sağlandığını kaydetti.
Başesgioğlu, Ayak-
kabıcılar Odası'yla iş-
birliği çerçevesinde de
sayacılık kursuna 14 ki-
şinin katıldığını belirt-
ti. Başesgioğlu, söz ko-
nusu kurslar sonunda
başanlı olan 91 katılım-
cının işe yerleştirildiği-
ni bildirirken, işçilerin
ailelerine sürekli gelir
sağlandığını ifade etti.
Başesgioğlu, AB'nin
hibekatkılanylaîŞKUR
tarafından oluşturulan
Aktif Işgücü Projesi
kapsamında, hedef kit-
leye yönelik kurslann
açılmasının beklendiği-
ni dile getirdi.