Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 26 HAZİRAN 2004 CUMARTE
HABERLER
DUNYADABUGUN
ALİ StRMEN
ABD Geldi Cihane
AB Düpediiz Bahane
Türkiye, başkentindeikiligörüşmeleriçin, met-
ropolünde ise NATO zirvesi dolayısıylaABD Baş-
kanı Bush'u karşılamaya, heriki toplantıdada Bü-
yük Ortadoğu Projesi'ni etraflıca tartışmaya ha-
z/rfanırken AB cenahında da küçümsenmeyecek
gelişmeler oluyor. Avrupa ülkeleri kamuoylannın
fürkiye'ye olumsuz bakmalarına karşın çeşitli
düzeylerde alınan karariar, Ankara'ya umut veri-
yor.
önce Brüksel zirvesinden çıkan olumlu karar,
arkasından, şimdiye dek ülkemize fazla olumlu
bakmamış olan Avrupa Partamentosu'nun, in-
san haklan konusunda Türkiye'yi denetim süre-
cinden çıkanrken yaptığı açıklamalar...
Bu arada kimi Avrupalı parlamanterler, ülkemi-
ze alışmadığımız övgüler yağdırmaktadıriar.
örneğin AP'nin AJman parfamenteri Steenb-
lock, "reformların bu kadarhızlı olacağının kim-
senin aklına gelrneyeceğini" söylerken Belçika-
lı meslektaşı Brande ise "Hayrete düştük" diyor.
Avrupa başkentlerinde konuştuğum kişilerin
büyük birbölümü de, Tayyip Erdoğan hüküme-
tininAB politikasının başansından vereformlarala-
nındaki hıziı gelişmeden övgüyle söz ediyoriar.
Gerçekten de dışardan bakınca Türkiye'nin şu
anda, başanlı bir Avrupa politikası olduğu kolay-
lıkla söylenebiliyor.
• • •
Acaba gerçek öyle mi?
Ankara ve Istanbul görüşmelerinin en önemli
gündem maddesini oluşturacak olan BOP için-
de, vVashington'ın Türkiye'ye yüklediği işlevi can-
dan kabul etmiş olan Erdoğan iktidannın bu po-
litikasıyla Avrupa yönelimlerinin çelişmemesi
mümkün mü?
Unutmayalım ki, ABD'nin Türkiye'ye yüklediği
misyon, "ılımlı bir Islam ülkesi" olarak projenin
kapsamı içindeki öbür Müslüman ülkelere ömek
oluşturmasıdır.
Türkiye'nin AB karşısındaki temel kozu ise la-
ik ülke olmasıdır. Laiklik AB üyeliği için yeterli ko-
şulu oluşturmuyor, ama zorunlu koşul olduğuna
da kuşku yok.
Bu durumda bu iki politikanın temel çelişkisi-
nin er veya geç gün ışığına çıkacağını da çok
geçmeden gö'receğiz.
Tabii ABD'nin Türkiye'ye yüklediği işlev ile çe-
lişen daha doğrusu çelişecek olan yegâne güç,
AB değil. Ülke içindeki kimi güçler de, ABD'nin
resmen ilan edilmemiş bile olsa, herkesin bildiği
kimi emellerini benimsememekte, buna karşı ol-
duklannı belli etmektedirler.
ABD ise Türkiye'nin kırmızı çizgilerini, AKP'nin
desteğiyle aşmakta ve bildiğini okumaktadır.
• • •
Tayyip Erdoğan iktidan da, devletin bugüne
kadarki kırmızı çizgilerine değil, kendi kırmızı çiz-
gilerine önem vermekte, onlara saygıyı sağlama-
ya çalışmaktadır.
Bunlann başında rejimin Islami yapısının belir-
ginleştirilmesi gelmektedir. Bu yalnızca çoğunlu-
ğunu eski Milli Görüşçülerin oluşturduğu AKP si-
yasi kadrolannın inançlannın gereği olmayıp ay-
nı zamanda geleneksel çekirdek seçmeni e(de tut-
manın bir yöntemidir de.
Tayyip Erdoğan, bu amacına varmak için eJin-
deki yetersiz iç destekle yetinemez. Ona aynı za-
manda önemli bir dış destek gerekmektedir.
Burada Tayyip Bey, içe yönelikolarak Türkiye'de-
ki siyasal dengeleri değiştirme politikasını haklı
göstermek için Avrupa kartını oynamakta, Avru-
pa Birliği'ne katılabilmek için zorunlu reformlan
yaptığını söyleyerek denge değiştirme politika-
sını ustaca sürdürmektedir.
Bu manevra, rejimin Islami niteliğinin, geri dö-
nülmez biçimde pekiştirileceği ana kadar süre-
cek, o an geldiğinde AB üyeliği ile bu nitelik ara-
sındaki çelişki açıklıkla gün yüzüne çıkacak ve asıl
dış desteğin Bush yönetimi olduğu büyük bir
açıklıkla anlaşılacaktır.
0 zaman bugün Türkiye'yi başanlı Avrupa po-
litikası yüzünden övenler de rejimin gerçek yü-
zünü görecekler, Avrupa yolunda reform sanılan
girişimlerin rejimin niteliğini değiştirecek bir yeni
dengeyi oluşturma politikası olduğunu anlayacak-
lardır.
Kısacası AKP'nin başanlı bir Avrupa politikası
yoktur. AKP'nin kendi amaçlan açısından başa-
nyla uyguladığı politika Bush destekli ABD poli-
tikası vardır ki, bu politikanın başansı da, Tayyip
Bey'in siyasi amaçlanyla Bush'un emellerinin çok
iyi bağdaştınlmasından kaynaklanmaktadır.
'Kürdistan' nitelemesi
Baydemir'e Kuzey
Irak'tan konuk
tBRAHİM
KARAASLAN
DİYARBAKIR-Ku-
zey Irak'ın KYB dene-
timinde bulunan Süley-
maniye kentinin Kürt
Belediye Başkanı Ka-
der Hama Jan Aziz ve
beraberindeki bir grup
belediye meclis üyesi
dün Diyarbakır Büyük-
şehir Belediye Başkanı
Osman Baydemiri zi-
yaret ettiler.
Baydemir, görüşme-
de önce Kürtçe yaptığı
tasa konuşmasında, Irak
halklannın banş ve kar-
deşlik içinde yaşaması-
nı arzu ettiğini söyledi.
Daha sonra Türkçe de-
vam eden Baydemir, bu
ziyaretin gelecek açı-
sından bir kültür, sanat
ve ekonomik alışverişe
ön ayak olmasını dile-
yerek "Irak'ın ve özel-
İOde Irak Kürdistanı'nm
yeniden inşası konusun-
da, Diyarbakır'daki iş
adamlannın çok büyük
katkı sunabileceklerine
inanıyorum" diye ko-
nuşru.
KaderHamaJan Aziz
ise Irak'ın kuzeyi ile
Türkiye'nin bir bölü-
münü Kürdistan olarak
nitelendirdiği konuşma-
sında "Diyarbakır'ıen
sona bırakmanuzuı ne-
deni,burası biam mem-
leketimiz. Irak Kürdis-
Uuuve Türkrve Kürdis-
taıu olarak birbirirnizi
daha iyi tanımak için
burada>Tz" dedi.
Sosyalist Enternasyonal Banş, Demokrasi ve İnsan Haklan Komitesi İstanburda topland
NATOVa banş çağnsı• CHP lideri Baykal,
"Irak'ta NATO'nun doğ-
rudan görev alması, meş-
ruiyet sorunu yaratıyor.
BM şemsiyesi altında, ta-
rafsız bir güvenlik gücü
daha doğru olur" dedi.
• Sosyalist Enternasyonal
Genel Sekreteri Ayala,
NATO donığunda ele alı-
nacak konulan kendi açı-
lanndan değerlendirecek-
lerini söyledi.
• CHP'liÖymen, "Sosya-
list Enternasyonal 'in te-
mel görüşü olan banşı iç-
tenJikle destekJiyoruz. Bu
toplantıda bir banş ateşi
yakacağız" diye konuştu.
BARIŞDOSTER
EBRU ERDOGAN
CHP Genel Başkanı ve Sosyalist
Enternasyonal Başkan Yardımcısı De-
niz BaykaL NATO'nun Irak'taki du-
ruma doğrudan müdahil olmasına kar-
şı çıkarak "Irakta NATO'nun dogru-
dan görev alması, meşruiyet sorunu
yaratıyor.Birieşmiş Vlillefler şemsiye-
si altında. tarafsız ülkelerin katuunry-
la ohışacak bir güvenük güciinün gö-
rev alması daha doğru ohır" dedi.
Sosyalist Enternasyonal'in Banş,
Demokrasi ve tnsan Haklan Komite-
si'nin toplantısı, CHP'nin ev sahipli-
CHP'nin ev sahipliğinde Polat Rönesans Otel'de başlayan topland bugün
sonaerecek.SosyalistEnternasyonalGenel SekreteriÂyala,uhıslararası
banşınvedemokrasinin nasıliİerigötürüJeceğinin tarüşıldığını sövledl
ğinde, Polat Rönesans Otel'de başla-
dı. İki gün sürecek toplantının ilk gü-
nünde konuşan Baykal, Irak'ta istik-
rann sağlanamadığına ve terörün ftr-
mandığına dikkat çekerek bu ülkenin
toprak bütünlüğü konusunda duyarlı
olduklannın altını çizdi.
Baykal, Irak'ın etnik ve dinsel te-
melde parçalanmakta olduğunu be-
lirterek "Bundan sonraki politikada
berrak bir anlayışyok.Askeriharekât
işgale dönûştti. Irak'ta birkaç hafta
içinde bir yönetim degişikligi olacak"
diye konuştu. Toplantıvı NATO zın e-
sinden hemen önce yaparak Sosyalist
Enternasyonal'in baJaşaçısını ve uya-
nlannı ortaya ko>Tnak ıstediklerinı
anlatan Baykal, ABD yönetimi tara-
findan ortaya atılan Büyük Ortadoğu
Projesi'nin en önemli eksikliğinin,
"laÜdige hiçbir aöfta bulunmamasr
olduğuna işaret etti. Baykal "Ortado-
ğu'daki Müslüman ülkelerdedemok-
ratik sistemler ancak laiklik ilkesi ka-
bul editirse yerleştirilebilirn
dedi.
Banş ateşi yakacağız
_ CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur
Oymen de NATO üyesi ülkelerin ba-
zılannda sosyal demokratlann ıkti-
darda olduğuna işaret ederek "Enter-
nasyonaTin temel görüşü olan banşı
içtenükiedestekliyoruz. Butoplantıda
bir banş ateşi yakacağız" dedi.
Sosyalist Enternasyonal Genel Sek-
reteri Luis Ayala ise toplantının üç
konuyu ele alacağını belirterek "Bun-
lardan birincisi. uhıslararası banş ve
demokrasrvi nasıliJeri götiireceğirniz,-
ikincisi, Irak'taki durumla ilgili ikri-
yedönükneleryapabileceğimiz; üçün-
cüsü de Birieşıniş Milletler başta oi-
mak üzere uhıslararası kurumlaria
kendinûze nasıl bir rol biçtiğimiz. Ay-
nca NATOzirvesüıde eleahnacak ko-
nulan kendi açımızdan ele alacağtz"
diye konuştu. Bugün sona erecek top-
lantıda, Sosyalist Entemasyonal'in
NATO zirvesine yönelik mesajı açık-
lanacak.
25 ülkeden çok sayıda politikacı-
nın hazır bulunduğu toplantıya, ara-
lannda CHP Genel Sekreten Önder
Sav, Şükrü Elekdağ. Kemal Derviş.
Berhan Şimşek. HalukKoç, Mehmet
Ali Özpolat \e Zeynep Damla Gü-
rel'in de olduğu çok sayıda milletve-
kili, CHP Parri Meclısi üyelen, CHP'li
belediye başkanlan, DtSKGenel Baş-
kanı SüleymanÇelebikatıldı. Sosya-
list Enternasyonal'de "gözlemci üye"
olan DEHAP da Genel Başkan Yar-
dımcısı Nazmi Gür tarafından tem-
sil edildi.
ÎĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇİN
2004
TOrkbank Komisyonu raporu
Yılmaz'a
ihaleyefesat
suçlaması
TÜREY KÖSE
YOK üniversiteye uyduRektör seçimlerindeki sıralama değişmedi. İlk üç sıradayer alan adaylar
aynen Köşh'egönderilirken Cumhurbaşkanı Sezer, 3 adaydan biriniatayacak
ANKARA (CumhuriyetBüro-
su) - Yükseköğretim Kurulu,
(YÖK) dünkü genel kurul top-
lantısında göre\r
süresi ağustos
ayuıda bitecek olan 22 üniversi-
tenin seçimlerle belirlenen 6 ki-
şilikrektöradaylan listesini, 3 in-
direrekbelirledı. Genel kurul top-
lantısında su"alamada herhangi
bir değişiklik yapılmadı. Cum-
hurbaşkanı Ahinet NecdetSezer,
YÖK'ün her ünı\ ersite için gön-
derdiği 3 adaydan birisini rektör
olarak atayacak. YÖK tarafin-
dan Çankaya Köşkü'ne iletilecek
olan rektör adaylan şöyle:
Akdeniz:Mustafa Akaydın, Ke-
mal Emek, tsrafil Kurtcephe.
Ankara: Mevcut rektörNusret
Aras, Nezih Erverdi, Ali Bülent
Ekin.
Atarürk: Mevcut rektör Yaşar
Sütbeyaz, Cevat Gemi, Yılmaz
Özbek.
Boğaziçi: Ayşe SoysaJ, Şevket
Pamuk. Oktem Vardar.
Cumhuriyet: Faruk Kocacık,
Mehmet Baİcır, Yener Gültekin.
Çukurova: Alper Akınoğlu,
mevcutrektörYalçın Kekeç, Emin
Güzel.
Dicle: Mevcut rektör Fikri Ca-
noruç, Halil Değertekin, Ekrem
Müftüoğlu.
Dokuz Eylül: Mevcut rektör
Emin Alıcı, Halil Köse, Faik Sa-
nalioğlu.
Ege:MevcutrektörOlkü Bayın-
dır, CandeğerYUmaz, Meral Eral.
Erciyes: Rektör Zeki Yılmaz,
Cengiz Utaş, Hasan Yetim.
Fırat: Mevcut rektör Ahmet
Feyzi Bingöl, Hamdi Muz, Sırn
Kıhç.
Gazi: Şu anki rektör Rıza Ay-
han, Kadri Yamaç, Refık Turan.
Gaziantep: Erhan Ekinci, Ya-
vuz Coşkun, Hikmet Celkan.
tnönü: MevcutrektörFatih Hil-
mioğlu, Süheyla Ünal Akıncı,
Turgay Seçkin.
tstanbulTeknik: FarukKarado-
ğan, Ekrem Ekinci, Derin Orhon.
Karadeniz Teknik: Ibrahim
Özen, Ifrihar Köksal, Şengül Öy-
men Gür.
Mûnar Sinan: Mevcut rektör
Ismet Vildan Alptekin. Yalçın Ka-
rayağız.
Ondokuz Mayıs: Şu anki rek-
tör Ferit Bernay, Kayhan Özkan,
Cazip Üstün.
ODTÜ: MevcutrektörUral Ak-
buJut, TürkerGürkan, TuncayBi-
rand.
Trakya:LeventAlimgil, Enver
Duran, Timur Kırgız.
Uhıdağ: MevcutrektörMusta-
fa Yurtkuran, Sedat Ülkü, Kadir
Çüçen.
YAhzTeknfli: Durul Ören, Mu-
rat Demircioğlu, Emre Aysu.
, ANKARA - TBMM Türkbank Soruşrurma
Komisyonu raporunda eski Başbakan Me-
sut Yıhnaz ile eski Devlet Bakanı Güneş Ta-
ner'ın "siyasi güç oluştunnak için medya
gücü sağlama organizyonuna girdikleti, bu
amaçlanna ulaşmaya en uygun kişi olarak
da Türkbank'ı annak Lsteven Korkmaz Yi-
ğit'i bulduklan" vurgulandı. Raporda;
MtT'in Alaattin Çakıcı ile Hayyam Gari-
boğlu ilişkisi konusundaki bilgi notunu ye-
terli görerek POAŞ ihalesini iptal eden Ytl-
maz'ın, aynı yaklaşımı Türkbank ihalesinde
| sergilemediğine de dikkat çekildi. Türkbank
| Sorusturma Komisyonu raporunu tamamia-
'< dı. Raporun TBMM'nüı tatilinden önce ge-
nel kurulda oylanması bekleniyor. Raporun
"sonuç'' bölümünde Yılmaz ile Taner'in
u
Türkbank ihalesi sürecuıde, ihalenin yapı-
mmda ve fnat ohışumunda fesat kanşür-
nıak suretrv le güdümlerinde bir medya dü-
zeni kurnıâk için tüm organizasyonlan ger-
çekleştirdikleri, böylece siyasi rant amaçla-
dıklan; aynca Kamuran Çörtük'e ihalede
üstlendiği aracıhk misyonunun karşıbğj ola-
rak Genç TV"nin bedelsiz olarak verihnesini
sağiadıklan anlaşıldığmdan" Yüce Dıvana
sevkJeri istendi. Ote yandan Türkbank iha-
lesine fesat kanştırmak ve çete kurmak suç-
lanndan ülkücü mafya lideri Çakıcı hakkın-
da 4 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.
Komisyon, Çortük ve dönemin Merkez
Bankası Başkanı Gazi Erçel ile Hazine
Müsteşan Yener Dinçmen hakkında da suç
duyurusunda bulunuhnasuıı kararlaştırdı.
IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@cumhuriyet.com.tr
ABD Şahinleri tarafından hazırla-
nan Büyük Ortadoğu Projesi (BOP),
Ortadoğu'ya Amerikanvari bir de-
mokrasi getirme projesi olarak su-
nuluyor. ABD yanlısı diktatörlükler
tarafından yönetilen ülkeler, şimdi
ABD Şahinleri'nin isteğiyle demok-
rasiye geçmeye zorlanacaklar. Ko-
mik gibi gelecekama VVashington'da
dünyaya hükmetme planı yapanlar
böyle düşünüyorlar.
Istanbul'da yapılan NATO zirvesi
sırasında da büyük bir olasılıkla en
önemli tartışma gündemini, ABD'nin
BOP konusunda ortaya süreceği
planlar belirleyecek. Son bir yıl için-
de Iran, Suriye, Lübnan, Ündün ve Mı-
sır'ı ziyaret eden ve bu ülkenin ay-
dınlanyla, siyasetçileriyle uzun görüş-
meleryapan "Doğu Konferansı" he-
yetinin bir parçası olarak bu proje-
nin ne anlama geldiğini, yeni baştan
değerlendirmek istiyorum.
Ortadoğu ülkelerinin halkları,
ABD'nin Irak'ı işgaline ve Israil yö-
netiminin Filistin halkına yaptıklan-
na büyük bir öfke duyuyorlar. Orta-
Ortadoğu Projesi ve NATO Zirvesi
doğu'da hemen her şeyi bu iki ko-
nu beliıiiyor. Bölgedeki diktatörlük-
lerin bir kısmı (Suriye ve Iran gibi...)
ABD'ye yönelik öfkeyi kendi yöne-
timlerinin meşruiyetini sağlamak
amacıyla kullanıyorlar. Bölgedeki
diktatörlüklerin diğer bir kısmı ise
ABD'ye yönelik öfkeyi bastırmak
amacıyla ABD'nin desteğiyle ayak-
ta duruyorlar(Mısır, SuudiArabistan,
Ürdün gibi...).
Bu ülkelerin hiçbirinde demokra-
siyleABD işbirlikçiliği arasında bir pa-
ralellik bulunmuyor. Iran'da çok kü-
çük bazı ABD yanlısı gruplann oldu-
ğu söylendi. Ancak, bunlann da par-
lamenterrejime dönüş için ABD'den
destek geleceğini umanlaria sınırlı
olduğu sanılıyor. Mısır'da ABD kar-
şıtları demokrasi ve çok seslilik isti-
yorlar. Bulararasında en güçlü olan-
lan Islamcı örgütler. En güçlüsü de
Müslüman Kardeşler. Aynı durum
Lübnan ve Ürdün'de de söz konu-
su, burada da Islamcı örgütler ol-
dukça güçlü bir toplumsal desteğe
sahipler. Suriye kapalı kutu. Yöne-
tim ABD karşıtlığına dayanarak ikti-
dannı pekiştirmeye çalışıyor.
Iran'daki demokratik muhalefetin
önderliğini yapanlar kendilerini Müs-
lüman olarak tanımlasalar da laikli-
ğe yatkın bir düşünsel yaklaşımlan
olduğu söylenebilir. Şimdi bu ülke-
lerde ABD nasıl demokrasi örgütle-
yebilir ki! Bu ülkelerde ABD karşıt-
ları asıl olarak demokrasiye daha
yatkın bir çizgi içindeler. Onların da
önemli bir kesimini Islamcı gruplar
oluşturuyorlar.
Islamcılann, birdeğişimyaşadığı-
nı söyleyebiliriz. Geçmişte demok-
rasiyi ve parlamenter rejimi "şeytan
işi" görenlerin bir kısmı artık açıktan
demokrasiyi, çoğulculuğu savun-
duklannı belirtiyorlar.
Onlann demokrasiyi ne kadar be-
nimsedikleri ve içlerine sindirdikleri
de ayn bir tartışma konusu olabilir.
Ancak geçmişe göre farklı bir yak-
laşım içinde bulunduklan da birger-
çek.
Bu ülkeler yönetimleri için birbaş-
ka gerçek ise buradaki diktatörlük-
lerin toplumsal desteklerini tama-
men yitirmiş olduklarıdır. Ortado-
ğu'da ciddi bir değişim ihtiyacı her
ülkede kendisini hissettiriyor. Iran'da
mollarejrni son seçimleri çeşrtli oyun-
larfa kendi lehine sonuçlandırmış ol-
sa bile toplumun yüzde 80'i artık bu
yönetim biçimini reddediyor. Mı-
sır'da, Ürdün'de de benzerbirşekil-
de ABD yanlısı rejimler zorbalıkla
ayakta duruyoriar. Suriye ise ne ya-
pacağı belli olmayan bir sıkışmışlık
içinde. Bölgede parlamenterrejimin
nispeten iyi işlediği ülke Lübnan. Bu-
nun da sebebi Hıristiyanlaria Müs-
lümanlar arasında sağlanmış olan
siyasi denge.
işte böyle bircoğrafyadaABD "de-
mokrasi" zann atmaya hazırlanıyor.
En önemlisi bütün bu ülkelerin ge-
leceğinin Irak'taki ve Filistin'deki ge-
lişmelere sıkı sıkıya bağlı olması. Tür-
kiye, G8'lerzirvesinde "Filistin" ko-
nusunun bildirinin içine girmesini
sağladı. Muhtemelen Istanbul'daki
NATO zirvesinde de bu konu Avru-
pa ülkelerinin de desteğiyle yeniden
gündeme gelecek.
Filistin ve Irak sorununa kalıcı bir
çözüm bulanabilir mi? İşte kilit soru
bu. Bu ülkelerde kalıcı bir çözüm
üretilemezse, bölgede atıldığı sanı-
lan bütün adımlar boşa gitmeye mah-
kûmdur.
NATO'nun "teröre karşı" geliştir-
diğini söylediği her siyaset, dünya-
da zengin ülkeler ve yoksul ülkeler
arasındaki büyük uçurum sürdükçe
başansız olacaktır. Bir yanda açlar,
öte yanda zenginler var oldukça,
yoksulların içinde büyüyen öfkenin
birkısmı "teröre"dönüşmeye devam
edecektir.
NATO'nun buna ilişkin birçare ge-
liştirmesi mümkün müdür?