Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 29 MAYIS 2004 CUMARTESİ
8 HABERLERIN DEVAMI
TURKIYE
lâanbul PB 23 Stnop PB 19
Eiıme B 25 Samsun PB 21
Kacaelı PB 24 Trabzon Y 18
Çanakkale B 22 Giresun
fznr B 26 Ankara
Y 18
PB 23
Maiısa B 30 Eskışehır Y 25
A\dın B 30 Konya B 24
Denızlı B 29 Sıvas PB 19
Zcnguldak PB 20 Antalya B 29 Kars
Adana
Mersın
Dıyarbakır
Şanlıurfa
Mardin
Sıırt
Hakkâri
Van
B
B
Y
PB
Y
Y
Y
Y
29
27
25
30
26
25
20
17
Y 15
Doğu Karadenız
Doğu Anadolu'nunku-
zey ve doğusu, Guney-
doğj Anadou'nun do-
ğusu Kjzey Ege'n n ıç
kesımlen ıle Eskışehir,
B'iecık. Bolu ve Düzce
çevrelerı sağanak ve
gok gurultulü sağanak
/ağışlı dığeryederpa'-
çafı ve az ooıutlu geçe-
cek. Hava sıcaklığı tum
yurtta artacak.
DIŞ MERKEZLER
Oslo
Helsınkı
Stockholm
Londra
Amsterdam
Brüksel
Parıs
Bonn
Y
Y
Y
Y
PB
PB
Y
B
20
18
15
22
23
24
24
29
Münıh B 20 Zürih
Beriin
Budapeşte
Madrid
Viyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atina
B
Y
Y
Y
Y
Y
Y
PB
21
21
25
20
23
22
23
24
PB 21 Şam
Moskova
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bışkek
Tifüs
Kahire
B
B
A
PB
PB
Y
Y
A
20
32
27
30
25
24
12
33
B 32
Parpalı bu'utlu Bulut'L YağmurL Gok guruftuld
G L N C E L CfNEYT 4RCAYÜREK
H Baştarafı 1. Sayfada
yikelçılığı. Aynı gün, Dışişleri Bakanlığımız da üs-
tel k büyükelçiliğin yalanlamasına dayanarak ya-
larlama kervanına katıldı: "ABD'nin Ankara Bü-
yükelçiliği'nce deyapılan basın açıklamasında söz
konusu haberin yalanlandığı anlaşılmaktadır" di-
yerek...
Genelkurmay'ın başta laiklik, ulusal sorunlarüze-
rindekı görüşlerıni yineleyen Genelkurmay ikincı
Başkanı Orgeneral llker Başbuğ; gazetecılerin so-
rularını yanıtlarken, yalın ifadelerle yalanlamaları.
yalancıları yalanladı.
Büyükelçilik yazılı yalanlamalarında "ABD'nin Tür-
kiye'den yenı askeri üs ya da askeri tesislerkurmak
arayışı yoktur" diyordu.
Orgeneral Başbuğ, ABD'nin yeni taleplerini doğ-
rularken ayrıntıya girmedi; "Onlaria ilgili şimdikonuş-
mamız uygun olmaz. Görüşmelerzaten bitiyor. Gö-
rüşümüzü ilgili makamlara ileteceğiz" dedi.
ABD'nin yeni isteklerini duyuran haber üzerine
sadece yalanlamalarla yetinen, doğruluğunu araş-
tırmak ıçın parmağının ucunu oynatmayan holding
medyamız; Orgeneral Başbuğ'dan sonra bu kez
Balbay'ın haberindeki içeriği, Amerika'nın Karade-
niz'de uç lıman ve kimi navaalanlarını us olarak kul-
lanma ısteğını birincı sıraya aldı.
• • •
Genelkurmay Ikinci Başkanı, Cumhuriyet'te ya-
yımlanan Incirlik Üssü'yle ilgili ABD isteklerini doğ-
rularken, ancak -Savunma ve Ekonomik Işbirliği-
SEİA anlaşması çerçevesinde olanların uygun gö-
rülebileceğini söyledi.
ABD, Incirlik'ten çektiği 48 savaş, 10 tanker uça-
ğını yıne konuşlandırmayı, Konya'yı eğitim sahası
olarak kullanmayı, Incirlik'e daha genış "çalışma
alanlan" sağlamayı öneriyor.
Amerikan istekleri doğrulandı ya; medyanın ufku
açıldı. Gazetelere (dünkü Milliyet'e) göre; -yalanla-
nacak mı acaba- ABD, U-2'lerin Türk hava sahala-
rını kullanmasını, bu uçaklara acıl durumlarda incir-
lik'e iniş için izin verilmesini istiyor.
U-2'ler radara takılmayan, sessiz uçarak ayrıntılı
fotoğraflar çekebilen özellikte uçaklar. 1960'larda
Sovyetler, casus uçuşu yapan U- 2'lerden son de-
rece rahatsızdı. U-2'lerden bırini düşürmüş, pilotu-
nu canlı ele geçirmiş ve dünya çapında bir olay ya-
ratmıştı.
Ismet Inönü'nün başbakanlığı sırasında Türkiye
ile Sovyetler Birliği arasında başlayan iyi komşuluk
ve dostluk ilişkilerini 1965'te tek başına iktidara ge-
len Adalet Partisi hükümeti de sürdürdü.
Başbakan Kossigin, Ankara'yı ziyaretinde "dost
ve komşu ülkenin" havalarında uçan, o ülkeyi göz-
leyen U-2 casus uçaklarının Adana'da konuşlandı-
nlmasına, Türk hava sahalannı kullanmas/na izin ver-
memizi yadırgadıklarını Başbakan Demirel'e ilettı.
Ikili görüşmelerden bir süre sonra Turk hüküme-
tinin U- 2'leri yasaklamayı kararlaştırdığını kamu-
oyuna -o günlerde Hürriyet'te manşerten çıkan- ha-
berimduyurdu vetabiiözellikleAmerikayönetimin-
de büyük yankılar uyandırdı.
ABD, bu uçuşlardan bir türlü vazgeçemiyor. De-
mirel'in yasaklamasından sonra başbakanlığa ge-
len Ecevit'ten de ABD. U-2'lere eski olanakları ta-
nımasını ıstedi; ama -o zaman dayatmalara baş eğ-
meyen hükümetler vardı Türkiye'de- sonuç alama-
dı.
Habere göre, Türk tarafı "istihbaratın ortakpayla-
şılmasını" istiyor.
U-2 marifetiyle ABD hangi ülkeleri gözleyecek;
sadece Kafkaslar'ı mı, yoksa Rusya'yı mı?
• * •
Şimdi başımızdaki kudretli, ıstikrar ıçindeki hükü-
metın sergilediği manzaraya bakalım: Asker ABD is-
teklerini doğruluyor. Dışişleri Bakanı SEİA çerçeve-
sinde "bazı önerilerden'' söz edıyor. Başbakan be-
yefendi ise, söz konusu ısteklerden haberi olmadı-
ğını söylüyor.
Yalancılann (yalanlamaların) mumunun yatsıya ka-
dar yanacağı bir kez daha doğrulandı. Bir soru ge-
çerliliğini koruyor:
Yalancılar tükürdüklerini yalayacaklar mı.. ya da
nasıl?
BalkaıılarVla kriz olasıhğı büyüyor
BARIŞ DOSTER/SERTAÇ EŞ
Avrupa Birliği nin (AB) eko-
nomik aktör olmanın yanında,
giderek daha dışa dönük, hırsh,
istekli ve yetenekJi bir güç ol-
maya yöneldiğı vurgulanarak
bırliğın gündemindeki en
önemlı sorununun, önümüzde-
kı dönemde cazibesinin sürdü-
rüp sürdürmemesı olduğu belir-
tildi.
Genelkurmay Başkanhğı
Stratejik Araştırmalar ve Etüt
Merkezı (SAREM) tarafından
düzenlenen u
Türkiye, \ATO
ve Avrupa Birliği Perspekti-
finden Kriz Bölgelerinin İn-
celenmesi ve Türkiye'nin Gü-
venliğine Etkileri" konulu
sempozyumun ikmci gününde
Avrupa konusu ele alındı.
Çek Cumhurıyeti'nde uzun
yıllar Dışişleri Bakanlığı ve Ge-
nelkurmay Başkanlığı'nda gö-
rev yapan Doç. Dr Jan Eichler,
eskı Doğu Bloku ülkelerinin ço-
ğunda etnik millıyetçiliğin ge-
lıştiğini anımsatarak bu süreçte
NATO'nun genışlemesinin çok
olumlu bir ışle\ gördüğünü söy-
ledi. Eskı Doğu Bloku ülkelen-
nın NATO ve AB ıle işbirlığı
yapmasının. başlangıçta Rus-
ya'yı endışelendırdığinı anlatan
Eichler. "AB. yakın gelecekte
her türlü ekonomik ve siyasal
sorunu çö/ümlemek zorunda
kalabilir" dedi Ülkesını uzun
yıllarbüyükelçi olarak temsil e-
den Avusruryalı uzman Albert
Rohan da Balkanlardaki soru-
nun. tarihi, sıyasi, dini, etnik ne-
denlerden çok, "eski usul siya-
setten" kaynakJandığıru vurgu-
ladı.
Rohan, askeri müdahalelerin
bazen kaçınılmaz olduguna dık-
kat çekerek "Diplonıasinin ye-
rine bazen güç geçer. Müda-
hale ne kadar erken olursa in-
san ve para kaybı o kadar az
olur" dıye konuştu. Balkan-
lar'da her an knz patlayabıiece-
ğıne işaret eden Rohan, "Bal-
kan ülkelerinin hepsi AB'ye
üye olunca barış ve istikrar
sağlanır. AB bu konuda Bal-
kan ülkelerine net bir vizyon
vermeüdir" dedi.
Finli öğretim üyesi Dr. Han-
na Ojanen ise AB için genişle-
menin sürekli gelişen, derinle-
şen ve boyut kazanan bir süreç
olduğunuanlattı. Genişlemenin,
birliğin en önemli dış politika
aracı olduguna değinen Ojanen,
şunlan söyledi: "Genişleme
birliğe etki kazandırıvor. Ama
bu genişlemenin yöntemi de
önemli.AB yakın işbiriiği için,
üyelik dışı seçenekler anyor,
İyi komşuluk ilişkilerini çok
önemsiyor. Çünkü her yeni
üyeyle birlikte yeni yeni kom-
şular da ediniyor.
AB'nin artık daha özerk
davranması ve askeri gücünü
zaman zaman devreye sok-
ması lazım."
Başbuğ, Atatürk milliyetçiliğine Avrupa'dan yöneltilen eleştirilere yanıt verdi:
Milliyetçiliğimiz etnik temele dayanmaz
SERTAÇ EŞ
İSTAıNBUL - Genelkurmay
tkıncı Başkanı Orgeneral tlker
Başbuğ, Atatürk milliyetçiliği-
ne yöneltilen eleştınlere sert çık-
tı. Eleştirilere Atatürk'ün sözle-
nyle yanıt \eren Başbuğ. Avru-
pa'dayapılanbutür yorumJanta-
lıhsızlik olarak nıtelendırdı. Baş-
buğ. "Atatürk'ün milliyetçilik
anlayışını kendi sözleriyle en
iyi şekilde açıklayan Türkı\e
Cumhurıyetrnı kuran Turkıye
halkınaTürk mılletı denir" sözü-
nü hatırlatmakta yarar oldu-
ğunu düşünmekteyiz" dedi
Orgeneral Başbuğ, îstanbul
Harp Akademıleri Komutanlı-
ğfnda düzenlenen sempozyu-
mun toplantı bölümünün kapa-
nışında yaptığı konuşmada, ulus-
lararası terorizm \ e Atatürk mil-
liyetçilıği konusuna değindı.
Içinde bulunulan küresel ortam
ve bunun karmaşıklığı nedenıy-
le ulusal gmenliğin. terorizm
bağlamında, uluslararası gü\en-
lığe doğrudan bağımlı olduğunu
belirten Başbuğ, "Bu gerçeği
kabul ediyorsak bu konunun
uluslararası çözümünde iize-
rinde durmamız gereken ku-
rumların başında BM olmalı-
dır" dedi.
Başbuğ, Îsraıl-Fılıstin, Irak ve
Afganistan'ın acil \e önemli kriz
bölgelen olduğunu belirterek
Türkjye'nın, Atatürk'ün "•Yurt-
ta Sulh Cihanda Sulh" ilkesı
doğrultusunda uluslararası gü-
\enlığe yönelık üzenne düşenı
yaptığını anlattı. Başbuğ, "An-
cak bu husus sağlıklı bir ulusal
güvenliğe sahip olmayı da zo-
runlu kılmaktadır. l lusai gü-
venliğimiz ise Türkiye Cumhu-
riyeti'nin üniter yapısının ve
devletin milletiyle bölünmez
bütünlüğünün vazgeçilmez te-
mei taşlarını oluşturan laiklik
veAtatürk milliyetçiliğine doğ-
rudan bağlıdır" dıye konuştu.
Eleştirilere yanıt
Başbuğ. konuşmasında, bazı
Avrupa ülkelerinde Atatürk mil-
liyetçiliğine yönelik yapılan
eleştirilere de yanıt verdı. Baş-
buğ şöyle konuştu:
"Atatürk milliyetçiliği, bi-
linçli vey a bilinçsiz olarak özel-
likle bazı Avrupa ülkelerinde
yanlış yorumlanmaktadır. Bu
yorumlar Atatürk milliyetçili-
ğinin etnik temele dayandığını
ve harta Türkiye'nin önünü tı-
kadığını dahi iddia edecek ka-
dar talihsiz noktalara götürül-
mektedir. Bu yorumu yapanla-
rı Atatürk'ün milliyetçilik an-
layışını kendi sözleriyle en iyi
şekilde açıklayan Türkiye
Cumhunyetfni kuran Türkiye
halkına Türk mılletı denir" sözü-
nü ve anayasamızın 66. mad-
desinde yer alan 'Türk Devle-
ti'ne vatandaşhk bağı ile bağlı
olan herkes Türktür' ifadesini
hatırlatmakta yarar olduğunu
düşünmekteyiz. Görüldüğü gi-
bi Türkiye Cumhuriyeti Dev-
letinin milliyetçilik anlayışı et-
nik ve dini temele dayanma-
maktadır. Bu milliyetçilik an-
layışını değiştirmeye veya aşın-
dırmaya yönelik her türlü dü-
şünce ve girişimlerin üniter
devlet yapımıza karşı olduğu
şüphesizdir."
HollandaPrensimemnun ayrüdı
Hollanda \eliaht Prensi VViIlem Alexander.
Türkiye'de çok güzel 3 gün geçirdiklerini
belirterek "Buradan ülkcniz hakkında çok
iyi intibalar edinmiş olarak ayrılacağız"
dedi. Prens Aleıander ile eşi Prenses
Ma\ima. dün Sultanahmet Camii'ni.
Verebatan Sarnıcı'nı \e Ayasofya Müzesi'ni
zivaret crfilcr. Daha sonra Hasköy "deki
Rahmi M. Koç Müzesi'ne giden çift,
burada. aralarında Cumhurivet'in de
bulunduğu 5 basın kuruluşuna özel demeç
verdi. Ankara'da ciddi ve iyi görüşmeler
gerçekleşrirdiğini dile getiren Hollanda
Prensi, "Daha sonra Kapadokya ve
Kayapınara girrik. Buradaki gczimiz,
Hollanda'ya gelen Türk göçmenlerin
eskiden nasıl yaşadıklannı anlamak
bakımından vardımcı oldu" dedi.
KÜLTÜK • SANAT (02121 293 «9 7*
YENİ BAŞLAYANLAR İÇİN İTALYANCA'nr/ı yönelmtmndef
ALICE üiutlu bir aiie istiyor.
HARBOUR yaşamak istiyor
WILBURÖLMEK İSTİYOR
Biürmek isrediği yaşam başlamak ıızereydi...
K.Maraş ve İran'da deprem
Haber Merkezi - İranın başkenti
Tahran'da dün akşam 17.15'te 6.2, Kah-
ramanmaraş'ınAndınn ilçesinde ise dün
öğle saatlennde 4.2 büyüldüğünde dep-
rem meydana geldj. Yetlaliler, ılk belir-
lemelere göre depremde can ve mal kay-
bı olmadığını, araştırmalann sürdürül-
düğünü söylediler.
îran"da ülkenin kuzey ve batı bölgele-
nni etkıleyen depremin Tahran'da da et-
kıli olduğu ve insanlann panik halinde
dışanya kaçmalarına yol açtığı bildiril-
di. ABD Jeolojik Araştırmalar Merke-
zı'nın internet sitesinde, fran"ın kuzey
kesiminde meydana gelen ve merkez üs-
sü henüz tespit edilemeyen depremin bü-
yüklüğunün Richter öîçeğıne göre 6.2
olduğu belırtıldı.
Deprem sırasında tünellerin çökmesi
ve toprak kayması sonucu seyir halinde-
ki araçlarda bulunan 16 kişinin öldüğü.
çöken evlerin altında kalan 97 kişinin de
yaralandığı bildirildi.
İran resmi haber ajansı ÎRNA'nın ha-
benne göre, yerel saatle 17.15'te meyda-
na gelen ve 10 saniye sürdüğü belirrilen
deprem, başkentte daha çok yüksek bi-
nalarda hissedildi.
İRNA, aynca depremin merkez üssü-
nün Hazar Denizı 'ne kıyısj olan Mazerı-
daran eyaletinde olabileceğini, eyalet
başkenti Sari'nin de sarsıldığıru bildirdı.
Deprem. Tahran yakınındaki Islamşehr,
Nobatkerim ve Kerec'de de hissedildi.
Birçok fay hattının bulunduğu İran,
en son geçen yıl büyük bir depremle sar-
sılmış ve 26 Aralık 20O4'te Tahran'ın
1000 kilometre güneydoğusundaki tari-
hi Bem kentinde meydana gelen, kimi
kaynaklara göre 6.3, kimine göre ise 6.7
büyüklüğündekı depremde en az 26 bin
kişi ölmüştü.
_ _YOĞLU MAJEST1K IO2T2) 2/U 97 07 12 00-14 15-16 30-18 45 21 15
KADIKOY BROOWAY 0216J 316 14 81 11 30-13 30-15 30-1 7 30 1 9 30 2' 30
ANKARA KIZILIRMAK [0312 425 53 93) 12 00-14 15-16 30-18 45-21 OC
BeyogluATUS
N » r » MOVIEPLH
KadtolUHKÖY
Afcmzs* CAPTTOL SPECTRUM14
252 85
7
6 12-30-
2190960 11
337-O3 1-
SÎÎ53: -4
•5
15-
3)
el
1415
1<<5
13 45
I-1630-
• 1 6 1 5 -
••630-
• 6 ' 5
119-00
•5«-
1900-
21 tr.
•i2130
2 1 1 5 - C C « 2 3 1 5
213C
ZARA KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN
Esas No 2000 10 K.arar Nc 2003 58
Da\acı Onnan Genel Müdürlüğü tarafından da\a!ı Amil \ ıldınm mırasçılan aleyhıne mahkememi-
ze açılan kadastro tespıtının ıptalı \e tescil da\asının vapılan açık duruşması sonunda, mahkememız-
ce da-vanın kabulune. kadastro tespıtı sırasında Sı\as ılı. Zara ılçesı. Kevenlı Kövü, Pınararkası me\-
kıınde kaın. 931 7
8 m2 mıktannda. 1IS ada. 99 parsel olarak 2125 61 mıktanndâ 118ada. 112parsel
olarak tespıt gören taşınmazın orman vabfı ıle hazıne adına tapuva ka\ıt \e tescılıne karar verılmış.
ancak dahıli davalılar i- Mehpare Yıldınm. Ebubekır kızı. 133" d lu. Kevenlı KÖ>TI. Zara. 2- Emıne
Yıldınm. Amil kızı. 193"
7
d.lu. Adamfakı Kö>-ü. Zara. 3- Abdulkadır Yıldınm. Amıl oğlu, 1941 d.lu.
Kcenlı Kö>ü. Zara. 4- Hasan Yıldınm. Amıl oâlu. 1945 d.lu. Ke\enlı Kö\ü. Zara. 5- Rabıa Yıldınm
(Eser). Amıl kızı. 1945 d.lu, Sogutluağıl K.ovu. Zara. 6- Sultan Yıldınm (Esen, Amıl kızı. 1949 d.lu.
Soğütluağıl Ko\ü. Zara.
7
- Ve\sel Karanı Yıldırım. Amıi oğlu. 1956 d.lu. Kevenlı Kövü, Zara. 8- Su-
dı\e> ıldınm. Amıl kızı. 1959 d lu. Günev Mahallesı. Yalova. tüm aramalara ragmen bulunamamiş \e-
rılen karar kendılerıne tebliğ edılememıştır 7201 Sa> 1J1 Teblıgat Kanunu'nun 29 maddesı geregınce
yukanda ısmı belırtılen dahıli da\alılara ılanen leblıgat vapılmasına karar \enldığınden, hüküm oze-
tının %aymıı lanhınden ıtıbaren (15) gün sonra teblığ edı/mış savılacağı ılan olunur. Basın: 18206
GÜNDEM MUSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
ğı gerekçelere, sağduyulu, hükmetmeye değil de
hizmet etmeye gelmiş hiçbir iktidar kulaklarını tı-
kayamaz.
AKP ne yapar, ona bakalım...
Hükümetin 4. denemesi de istediği biçimde so-
nuçlanmadı. Bundan sonrasını görmekaçısından
önce ilk 4 denemeyi bir kez daha anımsatalım...
3 Kasım 2002 seçimlerinın ardından kurulan hü-
kümetin Milli Eğitim Bakanı Erkan Mumcu, par-
ti tabanından da gelen istemleri dikkate alarak
YÖK Yasası'nda ne yapılabılir, sorusuna yanıt ara-
dı. Kısa bir incelemeden sonra şu karara vardı:
Bu konuda yapılacak değişiklikleri genel bir uz-
laşma aramadan gerçekleştirmek çok zor!
Mumcu'yadoğal olarak parti tabanından veya-
banından tepkiler geldi. Birincı raunt daha başla-
madan bitmiş, gelirgelmez estinlmek istenen rüz-
gâr etkisini yıtirmişti.
2. raunt, Erdoğan'ın elbırliğiyle Siirt'ten mıllet-
vekili seçilmesinin ardından başladı. Mumcu ile
görevleri ve külahları değişen Hüseyin Çelik, da-
ha koltuğunu ısıtmadan YOK'ün suyunu ısıttı. Ge-
ce gündüz, sabah akşam hazırlık yapıp ortaya
komple bir ürün çıkardı. Iş pazariamaya kaldı. Tıp-
kı bu yıl olduğu gibi geçen yıl da yapılacak deği-
şiklikleri üniversite sınavlarına yetiştırmek için ga-
za basıldı. Aynı dönemde konu Milli Güvenlik Ku-
rulu'na geldi. Erdoğan, değışiklikte ısrar etmeyi
"zamanh" bulmadı. Hazırlık rafa kalktı.
Çelik, sonbaharı iple çekiyordu. Meclis'in açıl-
masının hemen ardından 7 Ekim'de Irak'a asker
gönderme tezkeresi kabul edildi. Bunu da YÖK
Yasası'ndaki hazırlık izleyecekti. Tam işler ısıtıla-
caktı kı Genelkurmay Karargâhı'nda düzenlenen
Irak konulu basın toplantısında, bu çabayı anla-
manın zorluğuna dikkat çekildi. Böylece 3. raunt
da tamamlanmıştı.
Geldik mayısa... Hükümet ilk 3 denemeden
sonra yeterli gücü elde ettiğine inanıyordu. Ne
pahasına olursa olsun bunu gerçekleştırecekti.
Yola çıkış hızı da bunu gösteriyordu. Askerden
üniversitelere bütün açıklamalan göz ardı eden Er-
doğan, "bu olacak" dedi. Oldu. Mechs'ten geçti,
Köşk'e çıktı. Dün olmadığı anlaşıldı.
Demokratik yasama süreci
Bundan sonra ne olacak?
Bugüne kadar olan olacak...
AKP acele etmekten yana görünmüyor. Büyük
olasılıkla Erdoğan'ın Ingiltere dönüşü sonrasında
yeni bir durum değerlendirmesi yapılıp şöyle de-
necek:
"Cumhurbaşkanı 'nın iade gerekçeleh incelendi.
önümüzdeki sonbaharda geniş çaplı anayasa de-
ğişikliği sırasında konu tam olarak çözüme kavuş-
turulacak."
Bir başka deyimle AKP, kafasındaki değişiklik-
ten vazgeçmedi. Şu aşamada daha ileri gitmeyi
uygun görmüyor olabilir, o kadar.
AKP'lilerin şöyle bir kaygısı daha var:
"Eğer değişiklikte ısrar edersek konu Anayasa
Mahkemesı'ne gidebilir. Orada tıpkı türbanda ol-
duğu gibi imam hatiplerde de hedeflerimizin tam
tersi bir karar çıkabilir. Meslek liselerinin salt mes-
leki eğitimle ilgili yüksekokula gitmesi kararlaştın-
labilir."
AKP'lilerin bir başka kaygısı da "AB istedi" nu-
marasının açığa çıkacak olması. Kendi işlerine
gelen her değişikliğin başına AB kartvizitini ilişti-
ren AKP'liler, Kopenhag kriterterinin orasında bu-
rasında ışe yarayacak bir madde arıyorlar.
AKP adına en etkileyici değerlendirmelerden
birini Bakan Çelik yaptı:
"Demokratik yasama süreci devam ediyor..."
Bunun Türkçesı şu:
"Biz her fırsatı değerlendireceğiz... Zorlayabil-
diğimızyere kadar zorlayacağız."
Son sözümüz şu; AKP'lilere Sezer'in gerekçe-
lerinı dikkatle okumalarını öneriyoruz.
ankcum " cumhuriyet.com.tr
'Hükümet hukııka
uymuyor
TR\BZON-AKPTı-
lerin kamu kurum ve ku-
ruluşlannda kadrolaşma
çabalan sürerken, Da-
nıştay Cumhuriyet Baş-
savcısı Harun Çctinte-
mel hükümetin, idare
mahkemelen ve Danış-
tay
7
ın >'ürütmeyi durdur-
ma ve göreve iade karar-
lanna uymadığına dik-
kat çekti. Çetintemel,
hukuk devleti ile bağdaş-
mayan bu durumun dü-
zeleceğini umduklannı
açıkladı.
îdare Mahkemesi,
Bölge tdare Mahkemesi
veVergi Mahkemesi"nin
denetimi için Trabzon"da
bulunan Başsavcı Çetin-
temel, yönetimin atama
kararlan ve bunlara kar-
şı açılan davalar konu-
sunda açüdamalarda bu-
lundu.
Çetintemel, mahke-
melerin göreve iade ka-
rarlan vermelerine kar-
şın, yönetimlenn çeşitli
gerekçeler öne sürerek
yenıden görevden alma
ya da görevlendirme yo-
İunu turtuğunu belirtti.
Kamu çalışanlanmn de-
falarca gıdiş-geliş trafıği
yaşayabildiğini anlatan
Çetintemel, bunun hu-
kuk devleti ile bağdaş-
mayan durumlar yarattı-
ğını söyledi. Harun Çe-
tintemel, şöyle konuştu:
"tdare mahkemesi ve
Danıştay kararlarımn
uygulanması konusun-
da geçmiş hükümetler
dönemindeki hukuka
aykırılıklar sürüyor.
Bunlar hukuk devle-
tinde olmaz. Üstelik
Türkiye, AB'ye uyum
süreci yaşıyor. Bu süre-
cin en önemli ayakla-
rından biri hukuk dev-
letidir. Hukuk devleti-
nin tam olarak gerçek-
leştirilmesini bekledi-
ğimiz ortamda, ne ya-
zık ki AKP hükümeti
de eski hükümetlerden
farklı bir tutum sergi-
lemiyor. Memurlar
hakkında bakanlar ka-
rar veriyor. Soruşrur-
malar sonuç vermiyor.
Hukuk devleti ile bağ-
daşmayan bu durumun
bir an önce rayına
oturmasını bekliyoruz.
Urtıanm düzelir."
Nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür.
GÖRKEMARKAN