Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
3 NİSAN 2004 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
DIŞ HABERLER dishab(a cumhuriyet.com.tr 11
Annan'uı son planına göre Türkler devlet statüsünü, Rumlar da eski mülklerini kazanıyor
şteyeniKıbnsdevleti
AÇIKÇA
Son plana göre,
Türkiye'ye tek yanlı
müdahale hakkı kazandıran
'Garanti Antlaşması'
kalıyor. Kıbns Türk devleti
resmen BM tarafından
tanınıyor. Türk tarafının
siyasi kazanımlanna
karşılık, Rum göçmenlerin
hemen hepsi, eski
mülklerine dönme olanağı
buluyor. Rum tarafı aynca
Tiirk askerinin 2018'e
kadar adadan çıkmasını
sağlamışoluyor...
REŞATAKAR
LEFKOŞA - Birleşmiş Mılletler
Genel Sekreteri Kofi Annanın, Is-
viçre'de son şeklıni verdiği Kıbns'la
ilgilı çözüm planı, Türk ve Rum top-
lumu arasındaki bazı dengeleri ko-
rumak amacıyla al-ver mantığına
dayanıyor. Plan, Türk tarafinın özel-
likle siyasi ve ekonomık alandakı
bazı ciddi endişelerini ortadan kaldınrken.
ortaya koyduğu bazı koşullan ise karşılamı-
yor. Plan uyannca adada ıki topluma ve iki dev-
lete dayalı bir ortaklık kuruluyor. Böylelikle,
bir Rum devleti görüntüsünde olan Kıbns
Cumhuriyeti ortadan kalkıyor, yerine Türk ve
Rum devletlerinin katılımıyla yeni bir ortak-
lık devleti kuruluyor. Kıbns Türk devletı ılk
kez Birleşmiş Milletler tarafından resmen ta-
nınmış oluyor. Ortak devletin senatosunda eşit-
lik hakkı elde eden Türk devletinin ayn ya-
sama, \Tiriitme ve yargı organlanna sahip
olması. Türkçenin AB dili olarak kabul edıl-
mesi, Başkanlık görevini 40 ay Rum, 20 ay
da Türk'ün yapacak olması da önemli siya-
si kazanımlar arasında yer ahyor.
Rum tarafı ise, halen dünya tarafından ta-
nınan Kıbns Cumhunyeti'nin sahiplığinden
vazgeçme karşılığında, 1974 banş harekâtıy-
la birlikte Türk kontrolüne geçen mülklennin
çok büyük bir bölümünü geri alma şansını
yakalıyor. Böylelikle Rum liderliğinin 1974'ten
beri sürdürdüğü "Tümgöçmenlerevierinedön-
metidir" sloganı hayata geçırilmiş oluyor.
Rum tarafının, göçmenlerin yanı sıra ana ko-
şullanndan biri olan Türk askennin adadan çık-
ması da. planda takvıme bağlanıyor. Buna gö-
re. adadaki 39 bin 350 kişilik Türk asken \ar-
hğı çözümden sonraki ilk 2 yıl içinde 6 bıne,
2011 yılında sonra da 3 bine düşüyor. Takvitn
uyannca 2018'den itibaren adada sadece 650
Türk askeri, 950 de Yunan askeri kalıyor.
Annan Planı'nın 24 Nisan'da gerçekleşe-
cek referandumda onaylanması halinde yeni
Kıbns Devleti'nin organlan için ilk seçimler
ürgenstock takı gorüşmelere
katılan KKTC, Türldye, Güney Kıbns
Rum Kesimi ve Yunanistan heyetleri
basına birlikte poz vermişlerdi. (AA)
ANKARA
(Cumhuriyet) - Türkıye,
Annan Planı gereğince
yerlerinden edilecek
yaklaşık 80 bin kişinin
transfer maliyetinin en
az 2 milyar dolar tutacağını
hesaplıyor.
Plana göre yaklaşık 50 bin
Türk yerlennden edilerek
Kuzey Kıbns'ın iç bölgelerine
taşınacak. Rum kesıminden de
yaklaşık 60-65 bin kişı kuzeye
geçecek. Rumlann 1974
öncesindeki konutlanna
dönmeleri planlanırken bu
konutlann mevcut
kullanıcılan ve yerlerinden
edilecek yaklaşık 30 bin Türk
yurttaşı için de yeni evlerin
PLANIN MALİYETİ
2 MİLYAR DOLAR
inşa edilmesi gerekiyor.
Yapılan araştırmalara göre
bunun maliyeti 2 milyar dolan
bulacak.
Zlrveden 1 milyar dolar
Dışişleri'nden bir yetkili. bu
hesabın inşaatlann Türk
müteahhitlik firmalannca
karşılanmasına göre
yapıldığını kaydetti. Güney
Kıbns'takı yapılandınlma
çahşmalannda Türk
müteahhıtlenn
devreye
girebileceklerini
bildiren yetkili,
"Rumlar düriist
ihaleler açarlarsa
Türk fırmalara çok iş çıkabilir.
Ama ihalelerin en önemli
kıstası dürüstlükleri olacakör"
dedi. Bu maliyeün önemli
kısmının 15 Nisan'da
Brüksel"de yapılacak donörler
toplanhsında karşılanması
öngörülüyor. Dışişlen,
buradan en fazla 1 milyar
dolara yakın para
çıkabileceğini, geri kalanınsa
Birleşik Kıbns Cumhuriyeti
bütçesinden karşılanacağını
belirtiyor.
13 Haziran'da Avrupa Parlamentosu seçimle-
riyle birlikte yapılacak. Avrupa Parlamento-
su'na 4 Rum, 2 de Türk millervekilı seçılecek.
Seçimlerde. devleti yönetecek olan 6'sı Rum
3'ü Türk Başkanlık Konseyi üyelerinin yanı
sıra senatoda görev yapacak 24'er kişilik tem-
silciler de belirlenecek. Yeni hükümetin res-
men göreve başlayacağı 1 Temmuz 2004 ta-
rihine kadar (13 Haziran-1 Temmuz) Rum li-
deri Tasos Papadopulos geçici başkan, KKTC
Başkanı Mehînet AliTalatda geçici başkan yar-
dımcısı olarak görev yapacak. Merkez Ban-
kası, başkan ve başkanvekili, 5 yönetim ku-
ruhı üyesinin yanı sıra para politikasını belir-
leyecek 7 kişilik bir komiteden oluşacak. Ge-
çerli para binmi halen Rum yönetımi tarafın-
dan kullanılan Kıbns Lırası olacak.
Türk tarafı ne kazandı?
Annan Planı'nın son şekline göre Türk ta-
rafının önemli kazanımlan şu başhklar altın-
da toplanıyor:
1- Yeni Kıbns Cumhuriyeti Türk ve Rum or-
takhğına dayalı 2 devlet tarafından kurulu-
yor. Türk devleti BM ve AB tarafından resmen
tanınıyor ve AB üyeligi kazanıyor.
2- Türkçe AB dili oluyor.
3- Senatoda 24+24 tam eşitlik
sağlanıyor.
4- Devlet Başkanlığı anlamına
gelen Konsey Başkanlığı'm 40 ay
Rum, 20 ay da Türk üstleniyor.
5- Başkanlar Konseyi 6 Rum. 3
Türk üyeden oluşuyor. Bunlardan
sadece 6'sının, yani 4 Rum, 2 de
Türk üyenin oy hakkı bulunuyor.
6- Bakanlar kurulunda AB ba-
kanlığı Rum'a. Dışişleri Türk'e
veriliyor. Böylelikle 1960'ta ol-
duğu gibi Rum Cumhuriyeti gö-
rüntüsü ortadan kaldınhyor.
7- Geçiş dönemi 3 yıldan 3.5 yı-
la çıkanlıyor ve yerinden oynayacak
Türklerin rehabilitasyonu için daha
uzun bir süreç yakalanıyor.
8- tkı kesimlilik. ayn yasama, yü-
rütme ve yargı olmasıyla kuvvet-
lendiriliyor. Türk devleti ulusla-
rarası statüye sahip oluyor.
9- Toplam 45 bin Türk vatanda-
şı adada kalıyor. Bunun için isım
listesınin 10 Nisan'a kadar An-
nan'ın elinde olması gerekiyor.
10- Federal devlette görev yapa-
cak 6 bin kişilik kamu kontenjanı-
nın 2 bin 500'ü Türklere veriliyor.
Annan Planı'nın son şekline gö-
re Rum tarafının önemli kazanımlan şu baş-
hklar altında toplanıyor:
Rum tarafı ne kazandı?
1- Rum göçmenler, 1974'te terk ettikleri ev,
bahçe ve işyerlerinin büyük bir bölümüne
geri dönüyor. İlk 3.5 yıl içerisınde Türklerin
boşaltacağı 64 köy Rum idaresine geçıyor ve
yaklaşık 100 bin Rum'un bu köylere yerleş-
tinlmesi öngörülüyor. Türk devletınde kala-
cak Rum mülklerinın üçte bin de sahibine ge-
ri venhyor. Mülkünün tamamını alamayan
Rum'a yüzde 66'lık mal kaybı karşılığında
bono veriliyor. Bono sahibı, Türk bölgesın-
den mülk alma hakkı kazanıyor.
2- Akdeniz'in en görkemli tunzm bölge-
lennden bin olan kapalı Maraş kenti 30 yıl-
dan sonra Rum idaresine geçiyor.
3- Türk askeri 14 yıl içinde tamamen ada-
dan çekilmiş oluyor. (650 kişilik sembolik
birlik hariç.)
4- Adada yaşayan Türk vatandaşlannın ya-
nsı geri gönderiliyor.
5- Kıbns, AB'ye bir bütün halinde girmiş
olacağından, sınır ihlalleri ve kaçakçılık en-
dişesı ortadan kalkmış oluyor.
6- Serbest dolaşım tamamen serbest oluyor,
Türk devletınde ikamet hakkı ise yılda 150 gü-
ne çıkanlıyor.
7- Merkez Bankası'nın yönetiminde Rum
çoğunluk egemen oluyor, Kıbns Lırası geçer-
li para bınmı oluyor.
8- Rum ürünleri 70 milyonluk Türkıye pa-
zanna açılıyor.
İ.İLE 5/DE AYNI ŞEYLER tSTENİYOR
Denktaş planı
kabul etmediLEFKOŞA (AA) - KKTC Cum-
hurbaşkanı RaufDenktaş, "Annan
Planı ne kadar iyileştirilmiş olur-
sa olsun. olduğu şekliyle kalırsa
kabul edilemeyeceğini" söyledi.
Cumhurbaşkanı Denktaş,
KKTC'den yayın yapan Avrasya
Radyo Televizyonu' nda (ART) ya-
yınlanan Kamuoyu' programında.
1. .Annan Planı'nda ne istendiyse
5. Annan Planı
1
nda da aynı şeyle-
rin ıstendiğini belirterek. "Benim
görüşlerim aynıdır. Bu plan, ol-
duğu şekliyle kabul edilemez"
dedi.
İsviçre görüşmeleri-
nin, "Türkiye'nin
'Ben vanm. hala de-
vam edebılirim' de-
mesi, YunanistarTın
geri çekilmesi ve
Rumlann hayır ol-
maz" demesi açısın-
dan diplomatik ba-
şan olduğunu" kay-
deden Denktaş, şöyle
devam etti:
"Ama sen bu ba-
şarıyı niçin kullana-
caksın. Planı kabul
ettirmek için, refe-
randumda 'evet' de-
dirtmek için kulla-
nacaksan, o zaman bu plana. di-
ğer açıdan bakan, egemenlik açı-
sından. derogasyonlann kalıcı
olup olmadığı açısından, Türk
askerinin Ada'da devam edip et-
meyeceği açısından bakan biz-
ler için başarı sayılmaz."
Rauf Denktaş, "dünyanın hiçbir
yerinde böyle bir şey görülmedi-
ğini, referandumlarda tek sorunun
sorulduğunu. ancak 24 Nisan'da
yapılacak referandumda "Anlaş-
mavı kabul edivor musunuz, ek-
KKTC
Cumhurbaşkanı
Denktaş planın
referandumda
'evef
dedirtmek için
kullanılmasınm
başan
sayılmayacağıni
söyledi.
lerini kabul edivor musunuz, ya-
salarını kabul edivor musunuz,
iki tarafın anayasasını ve müşte-
rek devletin anayasasını kabul
edivor musunuz ve bütün bunla-
rın neticesinde AB'ye de girme-
yi istiyor musunuz?" diye iç içe
geçmiş sorular sorulacağını anlat-
tı. Yasal açıdan bunun yapılama-
yacağını ve A\Tupa'da bir Avrupa-
îı'ya bunun yapılamayacağını ifa-
de eden Denktaş. "Mümkün de-
gil. isyan çıkar. Burada bize ya-
pıyorlar" dedi. Cumhurbaşkanı
Denktaş. bir soru üzenne. BM Ge-
nel Sekreteri Kofi An-
nan'ın 9 Nisan'a kadar
garantör ülkelerden is-
tediği taahhütlerin veril-
memesi halinde refe-
randuma gıdilmeyece-
ğini söyledi. Türki-
ye'nın bu imzayı vere-
bilmesi için Meclis'ten
yedd alması gerekebi-
leceğini kaydeden
Denktaş. şunlan söyle-
di. "1960 anlaşmala-
rını değiştirecek olan,
Türkiye'nin 'tanınm'
dediği ve bunca yıl ta-
nıdığı ve kurtuluşu
için de şehitler verdi-
ği bir devleti ortadan kaldıra-
cak olan bir anlaşmayı Meclis'ten
yetkisiz imzalayabilirler mi, im-
zalayamazlar mı, ben Türk ka-
nunİanm bilmediğim için bir şey
söyleyemem." Denktaş, başka bir
soruya karşılık, Kıbns konusunun
görüşüleceği Türkiye Büyük Mil-
let Meclisi Genel Kurulu'nda ko-
nuşma yapması için resmı bir da-
vet alması halinde gitmenin ken-
disı için görev olduğunu da belirt-
ti. l
Kırmızı çizgiler aşındı
BM Genel Sekreteri'nin sunduğu plan, Türk tarafı açısından olumsuzlar
içeriyor; 'olmazsa olmaz' olarak tanımlanan bazı koşullar planda yok
TSKplanı inceliyor
SERKAN DEMtRTAŞ
ANKARA - Kıbns'ta "larnuzı
çizgUer" aşındı. Isviçre'dekı gö-
rüşmeler öncesinde geliştinlen ol-
mazsa olmazlar tam olarak karşı-
lanamadı. Kıbns Türk ve Rum
yurttaşlannı karşı karşıya getıre-
cek mülkiyet ve yenıden yerleştir-
me konulan komisyonlara havale
edilirken Türk tarafının sınırlann
düzleşririlmesi, Güzelyurt'un Türk
tarafinda kalması gibi istemleri ka-
bul görmedi.
Planda, Türk tarafının istediği
siyasi eşitlik bir ölçüde karşılanır-
kenkurucu devletlerin Kıbns Türk
Devleti ve Kıbns Rum Devleti ola-
rak tanımlanması kazanım olarak
görülüyor. AKP hükümetinin
"ohımhı" olarak gördüğü Annan
Planı'nın oluşum sürecinde Türk
tarafının gündeme getırdiği olmaz-
sa olmazlann karşılanmadığı dik-
kat çekiyor. Bunlar arasında önem-
li noktalar şöyle:
• Rumlara bırakılacak toprağın
düz bir hattan verilmesini güven-
lik nedenleriyle dile getiren Türk
tarafının istemi gerçekleşmedi.
Rum lider Tasos Papadopulos'un
doğduğu Paşaköy'ün. Kıbns Rum
Devleti sınırlanna bırakılması için
yapılan girişim sayesinde Rum sı-
nırlan Türk devletinin içlerine ka-
dar uzanıyor.
• Sukaynaklanna sahip olan\e
önemli bir narenciye üretim mer-
kezi olan Güzelyurt, son haritay-
la Rum kesimine bırakılıyor.
• Türk tarafı, iki kesimliliğin güçlen-
dirilmesi için kuzeye dönecek Rumla-
nn oranının Türk nüfusunun }aizde 12 'si-
nı geçmemesini istıyordu. Plan ise bu
rakamı yüzde 18'de tutuyor. Önceki
planda bu rakam yüzde 21 olarak belir-
lenmişti. Aynca 65 yaşını geçmiş kişi-
ANKARA (Cumhuri>et Bürosu) -
Kıbnsta BM Genel Sekreteri'nin
taraflara sunduğu 9 bin sayfalık son
metin Türk Silahlı Ku\"vetleri
Komuta (TSK) heyeıince
inceleniyor. Genelkurmay
Karargahı'nda Kıbns Şubesi bu
hafta sonu tatil yapmayacak. Metin
aynntılanyla incelendikten sonra
TSK'nin tavn Milli Güvenlik
Kurulu'na (MGK) sunulacak.
Komutanlar, MGK öncesi
Genelkurmay Karargahı'nda
toplanarak bir ön değerlendirme
yapacak. TSK komuta heyetınin
incelemede özellikle dikkat ettiklen
konular sınır hattının durumu,
güvenlik açısından stratejik
bölgeler, asker varlığı ve kıta
sahanlığı gibi düzenlemeleri
içeriyor. Genelkurmay Başkanı
Orgeneral Hilmi Özkök, ku\-\ et
komutanlan. Jandarma Genel
Komutanı, MGK Genel Sekreteri ve
Genelkurmay Karargahı'nda
biraraya gelecek. Toplantıya
Genelkurmay'daki "J başkanlarT,
Kıbns ve Yunanistan Daire Başkanı
Tuğamiral Mücahit Şişüoğlu. bu
lerin eski yerleşim bölgelerine dönüşü-
ne de sınırlama getirilmedi. Bu durum-
da kuzeye dönecek Rumlann sayısı 58
bine çıkabilir. Bu rakam da Türk nüfu-
sunun yüzde 30'una denk geliyor.
• 65 köyden yaklaşık 50 bin Türk
yerlerinden olacak.
• Plan, mülkiyet sorunlannın birey ba-
zında çözümlenmesini öngörüyor.
daıre bağh Kıbns Şubesi yetkilileri
katılarak metin hakkında bilgi
verecek. Genelkurmay'ın taraflara
sunulan metni, özellikle daha önce
de TSK sözcülerinin dile getırdiği
çekinceler çerçevesinde
inceleyeceği, bu kapsamda
Türkiye'nin Akdeniz'deki güvenlıği
ve Kıbns Türk halkının güvenliği
açısından değerlendirmeler
yapacağı bildirildı.Orgeneral Özkök
ve diğer yetkili sözcülerin daha
önce dile getirdikleri konularda
sınır hattı ön plana çıkıyor.
Genelkurmay, adada iki toplum
arasındaki sınırlann olabildiğince
düz bir hat oluşturacak şekilde
oluşturulmasını, bunun sınınn
korunması açısından da her iki taraf
için avantaj oluşturacağını
bildirmişti.Adada Türk tarafinın
elinde bulunan ekonomik ve askeri
açıdan stratejik noktalann tamamen
elden çıkanlmaması yönündeki
Genelkunnay görüşü dile
getiriknişti. Aynntılı incelemede bu
ölçüte göre de değerlendirme
yapılıyor.
1963'ten bu yana kendi iradeleri dışın-
da evlerinden edilmiş olan ve mülki-
yetlerini kullanamayan kişilerin sorun-
İannı da bir Mülkiyet Kurulu çözecek.
• Türk tarafı, bulunacak çözümün
ileride delinmemesi için AB müktese-
batının birincil hukukunu oluşturması
gerektiğini ifade ediyordu. Plana göre
AB. birincil hukuk yolunu açmıyor.
ŞÜKRÜ SİNA GÜREL
Kıbnsta Son Nokta - III
Annan sürecinin bir aşaması daha geçen gece
yarısı Isviçre dağlarında bitirildi. BM Genel Sekre-
teri'nin yanı sıra, heyet başkanları da kendi açık-
lamalarını yaptılar. Türkiye Cumhuriyeti Başbaka-
nı, sanki uluslararası bir müzakere süreci başarıy-
la sonuçlandırılarak ortaya bir uzlaşma metni çı-
kartılmış gibi, "alınan sonuç"a katkıda bulunan-
lara teşekkürler etti. Denktaş ın adını anmadan.
Böylece, Tayyip Erdoğan, Türkiye adına, ken-
disinin bile bilmediği, oluşmasına Türk tarafı-
nın ya da karşıdakilerin hiçbir katkısı olmadan
oluşturulmuş bir "pakete" yandaş olmayı seç-
ti. Referandum sürecinde nasıl birtutum izleyece-
ğini belli ederek Annan'dan çok Annancı oldu.
Oysa Yunanistan Başbakanı Karamanlis, ger-
çekçi bir değerlendirme yaparakgörüşmelerin ba-
şarısızhkla sonuçlandığını bildirdi. Aynca, bu pa-
ketin referandumasunulması sorumluluğunun Kıb-
ns Rum hükümetinde olduğunu söyleyerek refe-
randumda taraf olmama özenini de gösterdi.
Daha önceki yazılanmızla, Annan'ın dördüncü pa-
ketini aynntılanyla değerlendirmeye başlamıştık. Be-
şinci paket, eskisinden farklı değil. Şimdi artık, ay-
rıntılara saplanıp kalmadan bir toplam değerlen-
dirme yapmak gerekiyor. Çünkü, sonda değil baş-
ta söylenmesi gereken şu: Ortada referanduma
sunulması gereken bir anlaşma yok! Olsa ol-
sa, dayatılan ve açıldıkça sorunlara sorun ka-
tacak bir paket var.
Yeniden yöntemden söz etmek belki de fazla ama
kısaca belirtmeliyiz ki uluslararası ilşkıler tarihinde
eşine, benzerine rastlanmayan bir yönteme New
York'ta razı olunmuştu. Ancak süreç, üzerinde an-
laşıldığı gibi yürütülmedi. Kararlaştınlan, önce Lef-
koşa'da ikili, sonra isviçre'de dörtlü görüşmelerle
bir "anlaşma" oluşturulması ve bunun eksik yan-
larının, üzerinde uzlaşılamayan noktalarının An-
nan tarafından "doldurulması "ydı Ne görüşme
oldu ne de eksiklikleri giderilebilecek bir uzlaşma
taslağı ortaya çıkarttldı. Annan, kendi planını ya-
nına alıp Isviçre'ye geldi, taraflara bunu empoze
etti. İki tarafın direndikleri bazı küçük hususlar An-
nan tarafından değiştirildi. iyi ki hiçbir belge imza-
lanmadı, ama Türk Başbakanı'nın açıklaması, Tür-
kiye'de ve KKTC'de "sevindiriklik" yaratmak için
yapılmış oldu. Şimdi, Annan bu planı BM Güven-
lik Konseyi karanna dönüştürüp böylece meşru-
iyet kazandırarak tarafların referanduma sunma-
larını bekliyor.
Dördüncü Annan Planı'nda, eskiye göre Türk-
ler lehine bazı düzeitmelenn yapıldığını ama bun-
lann karşılığında ödünler de istendiğini belirt-
miştik. Beşincide bu konuda esaslı bir ilerle-
me veya geriye dönüş yok. Ancak, bu pakette
Kıbns Türk halkı lehine yapılan bütün düzeltmele-
ri anlamsız kılan iki husus, sürecin son bölümün-
de kesinleşti: 1. Planda Kıbrıs Türk halkını ko-
ruyucu istisna ve sınırlandırmalar, sürekli de-
ğil geçici kılındı. 2. Bu geçici derogasyonlann
bile AB birincil hukuku haline dönüştürülme-
yeceği AB tarafından kesinleştirildi. Böylece,
zaten geçici bir süre için tanınan haklar, bu
geçici süre dolmadan önce de eriyip gidecek.
Yani Annan Planı "bize çok şey verdi" diye se-
vinmek yersiz çünkü verilenler kısa bir süre
içinde elimizden alınmaya mahkûm.
AB Komisyonu Başkanı Prodi, Kıbns'ta öngö-
rülen geçici derogasyonların dahi birincil hukuk
haline getirilmesinin mümkün olmadığını bildirdi.
Annan Paketi'nde yer alan "Uyum Senedi",
AB'de ancak üçüncül hukuk oluşturur. Bunun
anlamı, Kıbns Türkü'nün elde ettiği bütün hak-
lann ve koruyucu önlemlerin iptal davası ko-
nusu olabileceğidir. Türkiye'nin adada bırakabi-
leceği düşünülen 650 kişilik sembolik kuvvet bile,
sonunda AB Hukuku karşısında tutunamayacak-
tır. Şimdi, Kıbns Türk halkı referandumda, Türk
halkının temsilcileri de TBMM'de, neyi oylaya-
caklar?
Zaten Garanti Antlaşması'nın yeni duruma uy-
durulmasını öngören Protokol, paketin ana unsur-
larından biridir ve TBMM'de onaylanması gerekir.
Bu konuda yeterli müzakere yapılmış, üzerinde
düşünülmüş müdür? Bu planla 1960 Garanti Sis-
temi'nin içi boşaltılmakta ve işlevsiz hale ge-
nrilmektedir. Buna karşılık, BM Banş Gücüyet-
kilerle donatılmaktadır. Kısa bir süre sonra
Türk askeri tamamen adadan çıkarblacak, Tür-
kiye'nin adanın bütünü üzerinde söz söyleme
hakkı elinden alınarak Kıbrıs'la bağlan kopar-
tılacaktır.
Pakette yer alan yüzlerce yasa vardır. Bun-
lar Lefkoşa'da teknik komitelerde hızla ele alı-
nırken Türkler için pek çok sakınca içerdiği ve
Rumlann AB'ye katılımlan için kendi devtetle-
ri için hazırianmış olduklanndan "üniter devlet"
yapısı öngördükleri belli olan yasalardır. Şimdi
Kıbns Türk halkmdan, kendi temsilcileri tarafından
hazırianmak şöyle dursun, görülmüş bile olmayan
bu yasaları referandumla kabul etmesi bekleniyor.
Bu kadar da değil: Kıbns Türk halkı, referandum-
da "evef" derse, aynı zamanda son Annan Pla-
nı'na konan "Kıbns Türk Devleti Anayasası"nı da
kabul etmiş olacak. Bu anayasayı kim, hangi
yetkiye dayanarak Kıbns Türk halkı için hazır-
lamıştır? Bu anayasayı gören kaç Kıbrıslı Türk
vardır? Denktaş, dün yaptığı değerlendirmede,
"bize Afrika kabilelerine davrandıklanndan da-
ha kötü davranabileceklerini sanıyoriar" der-
ken, özellikle bu noktaya işaret etmişti. Bu halde
yeni bir "durum"a başlayacak olan Kıbns Türk
halkı, kimliğini, kişiliğini koruyabilir mi?
Annan Paketi, son biçimiyle Rum göçmen-
lere geri dönüş hakkı vermekte, Kuzey Kıbrıs'ı
tamamen Rumlara açmakta, iki bölgeliliği su-
landırmakta ve iç içe yaşamayı getirmektedir.
Belli bir süre sonra Rumlann adanın bütünün-
de varlıklannı güçlendirmelerinin ve Kıbns Tür-
kü'nü eriyen bir azınlık haline sokmalannın önü
açılmaktadır.
Bu koşullar altında bile eğer Rum tarafinda re-
feranduma ilişkin kaygılar öne sürülebiliyorsa, bu
onların istediklerinin hepsini ve hemen almatela-
şındandır. 24 Nisan'a yaklaşırken hava değişecek,
Rumların çoğunluğu bu plana evet diyebile-
cektir. Şimdi, "Rumlar hayır diyecekler, biz evet
diyelim" diye bir söylem tutturup, bu planın
Kıbrıs Türkü için iyi olduğunu yaymaya çalış-
mak, en hafrf nitelemeyle saflıktır. Ancak bunu
yaparakTürk halkını yanıltmak isteyenlerin hepsi-
nin "saf" olmadığını da bilmeliyiz.
ssinagurel@cumhuriyet.com.tr