Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
f O NİSAN2004 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
JİiJvUJ^I U l V L l ekonomi@cumhuriyet.com.tr 13
Ekonomikgöstergelerdeki iyileşme sokağayansımıyor. Bunıın somut örneklerinden biri de Türkiye'de lokomotif
sektör olarak kabul edilen ve yaklaşık 8 milyon kişiyi istihdam eden tekstil ve konfeksiyondaki durum: Son biryıl
içinde îstanbuVdaki konfeksiyon atölyelerinin yüzde 30 'u kapandı, Denizlide son üç ayda yaşanan küçülme yü-
zünden 3 bin kişi işinden oldıı, Antep'te de işten çıkarmalaryoğunlaştı. Bursalı üretici ABDpazarını kaybetme-
nin endişesini yaşıyor. 'Finansman krizi'' yaşayan Güneydoğu kentlerinde de durum farklı değil.
Atölyelerkepenk indiriyorLEYLA ÇEVİK
Tekstil \e hazırgiyim ihracatı re-
k o r üstüne rekor kırarken ihracatçı-
lara fasor olarak iş yapan küçük
atölyeler ior günler geçiriyor. Son
bir yıl ıçnde İstanbul'da bulunan
atölyelerin yüzde 30"u kapanırken
büyük bir kısmının da b o r ç bata-
ğında olduğu belirtiliyor.
Istanbul Tekstil ve Konfeksiyon
Fasoncuları Derneği Başkanı Yrt-
maz Kocaoğlu, ihracatçıların, dö-
viz kurunda yaşanan yüzde I7'lik
düşüşü kendilerine yüzde 30 ola-
rak yansıttığını belirterek "Mahyet-
lerimiz diışmediği halde fiyatlan-
mın yüzde 30 düşürmek zorunda
kaldık. Atölye sahipleri kiralannı
ödeyemez duruma geldi" dedi. Is-
tanbul "da yaklaşık 70 bin atölye bu-
lunduğunu ifade eden Kocaoğlu
"Bu atöhelerin yüzde 30'u kapan-
dı. Böyle devam ederse kep«nk ka-
patnıalar sürecektir. İşsizler ordu-
suna da yeni üyeler eklenecektir"
diye konuşru.
Emek yoğun üretimin ağırhklı ol-
duğu konfeksiyon sektörü niteliksiz
işgücü istihdam etmesi açısından
önem taşıyor. Ancak sektörün kayıt
dışı istihdam konusundaki karnesi
bir hayli kötü.
Yılmaz Kocaoğlu'na göre tekstil
ve konfeksiyon sektörlerinde ülke
genelinde 7 mılyona yakın kişi istih-
dam edılıyor. Bunun ıçınde kayıtlı
işçi sayısı sadece 650 bin. Kocaoğ-
lu, sektördeki kayıt dışılığı azaltmak
için bir proje başlattıklarını dile ge-
tirerek "Tekstil ihracatın dörtte biri-
ni yapryor. Bunun içinde fasoncula-
nn payı ise yüzde 26.4. Devlet bu ala-
na daha fazla önem vermeli. Biz pa-
rasal yardım istemiyoruz. tstihdam
üzerinde vergi yükü raldplerimizle
a>iu seviy eye insin" dedi. 2005 'te ko-
taların kalkacağını hatırlatan Koca-
oğlu, bu durumdan en çok fasoncu-
lann zarar göreceğinın altını çizer-
ken önlem alınmasını istedi. Teşvik
Yasasfnın lstanbuPdaki atölye sa-
hıplenni Anadolu'ya çekemeyece-
ğını öne süren Kocaoğlu, "Hükü-
metin Çin'e karşı aldığı tek örüem
bu ama onlar da bunun bir işe yara-
mayacağuun farkında" dedi.
BURSA
'ABD pazarını
kaybediyoruz1
LEVTNTGENCELLİ
BlfRSA - Tekstilin
atardamarlanndan Bursa, Çin
korkusuyla sarsılırken tekstil ve
konfeksiyonda kıtlesel işçi kıyımlan
beklenıyor. İhracattaki
w
padama"nın dolar kuru nedeniyle
sanayıciye yansımadığını bildiren
kaynaklar, Türkıye'nin tekstildeki
büyük pazan ABD'yi kaybetmeye
başladığını bildiriyorlar. Bursa
Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı
Celal Sönmez, "Hiç kimse bana 'Çin
zarar veremez' edebiyaü yapmasın.
En iddialı ürünlerimizden bornozda
ABD'deki pazar payımız >üzde
33'ten yüzde 18'e inmiş. Çin'in payı
ise yüzde 3'ten yüzde 25'e çıkmış
bulunuyor" dedi.
Celeceğimiz Karardı'
Tekstil Sanayi İşverenleri Sendikası
Genel Başkanı İbrahim Yaşar da,
tekshlde kur politikası ve işçi
maliyetlenndeki artışlar nedeniyle
çok zor bir dönemin başladığını,
kitlesel işçi çıkarmalann an
meselesi olduğunu söyledi. Çin'deki
ucuz işçiliğı \ e maliyeti öne süren
yabancı tedarikçilerin tekstil
sektörüne "fiyan düşürün" baskısı
yaptığını ıfade eden Yaşar, "
Sanayicüer büyük panik içinde işçi
çıkarmaya gidiyor. Yabancı
tedarikçilerin baskısuıa asgari
ücretteki arüş eklendi Temmuz
ayında yeniden arûş düşünülüyor.
Geleceğuniz adeta karardı"' diye
konuşru. Sektörde binlerce işçinin
ışsiz kalma tehlikesiyle karşı karşıya
olduğunu bildiren Yaşar, tekstilde
büyük çaplı ücretsiz izinlerin
başladığını, aşama aşama çıkışlann
da olduğuna dıkkat çekerek "tşçi
boyutunda başlayan çıkışlar, ilerteyen
zamanda yönetim kadrolanna
serayacakör" dedi.
DENİZLİ
Sanayici
kan ağlıyor
SEDATKUKT
Çalışma süresinin 12 saate çıkanldığı Gaziantep'te durum kritik
5 bin işçi işten atıldı
BEKİRŞAHİN
GAZİANTEP- Gaziantep"te 30
bin işçinin çalıştığı tekstil sektörü
kan kaybederken, işten çıkanlan
işçi sayısının 5 bine ulaştığı ıfade
edildı.
DtSK Tekstil Sendikası Bölge ve
Tekstil Sendikası Şube Başkanı Mu-
zaffer Subası. son iki aydan bu yana
Gaziantep'teki tekstil sektöründe 5
bin işçinin işten çıkanldığını belirt-
ti. Çalışma süresinin de 12 saate çı-
kanldığını belirten Subaşı şunlan
söyledi:
"Tekstil sektöründe 50'nin üzerin-
de fabrikada 8 saat yerine 12 saat ça-
hştınlmakta. Bunlann çoğu sendi-
kasız işçi çalıştıran fabrikalar. Sek-
törde çalışanlann büyük bir kısnıı
sigortasız. Vani Gaziantep'te tekstil
sektöründe kayıt dışı çahşanlann
oranı yüzde 80. Bu durumu Çalışma
Bakanlığı'na. SSK Genel Müdürlü-
ğü'ne, Maliye Bakanlığı'na. Bölge
Çalışma Müdürlüğü'ne bildiroik.
Ama bugüne kadar hiçbir müfettiş
göreviendirilmedi. Bundan şunu an-
tay oruz, hem işçinin ezilmesine. hem
de kayıt dışı çahşmasına göz yumul-
makta."
Çalışmayla ilgili çıkan yasalann
özellikle tekstilde uygulanmadığını
belirten Subaşı, "tşverenler, kendi
koyduklan kurallan uyguluyor. Kor-
karun bu da ileride çahşnıa banşuu
bozar. Endişeüyim" dedi.
Türk-lş Sendıkası'na bağlı Teks-
til İş Sendikası Şube Sekreteri Nuri
Bay da işverenlerin işçi çıkarma se-
bebi olarak, "Elimizde stok var. Sa-
tamıyoruz. Çin mah iplikler bizimki-
ne göre daha uygun olduğu için da-
ha çok pazar buluyor" gerekçesinı
ileri sürdüklennı belirtti.
DENİZLİ - Döviz kurlarındaki
düşüşle ekonomik sorunlar yaşayan
Denızlılı tekstilci. hükümetin aldığı
bir dızı kararla birlikte batağa
sürüklenmekten korkuyor. Denizlili
ihracatçılara, önce gelişmede
öncelikli olan illere yönelık teşvik,
ardından THY'nın yaz tarifesi sonra
da Dış Ticaret Müsteşarlığı'mn
hammadde ithalatına getirdigi
sınırlama ile darbe \ııruldu. Özellikle
tekstilde dünya şehn olan Denizli'de
yalnız tekstil sektörü değil, mermer
ve bakır filmaşın sektörlerinde de
dertler aynı. Kentte son 3 aydır SSK
kayıtlanna göre 3 bin tekstil işçisinin
çıkanlması. "kapıdaki kriz" olarak
yorumlanıyor.
Teşvlk mağduru
AKP, geçen ay mılli geliri 1500
dolann altındaki illere yönelik bir dizi
teşvık getirmiş, Denizli, kapsam dışı
bırakılmıştı Bu durum sanayicileri,
ülke içi haksız rekabet nedeniyle
sıkıntıya soktu. Denizlili sanayici,
uygulamanın iller değil sektörler
bazında ele alınmasını isterken
Denızlı Sanayi Odası Meclis Başkanı
Süleyman Ögeri, "Teşvik, Denizn'yi
sıkınnya soktu" dedi. *Teşvik,en
azuıdan sektör bazında uy gulanmah.
Denizli; tekstil. mermer ve bakır
konusunda kendini ispat etmiş bir U.
İstihdama dayalı bir sektörün
temsücisiyiz. Sigorta kayTÜanna göre 3
bin işçi çıkanldı. Önümüzdeki
günlerde \ aünma dayalı teşviklerin
azaunası nedeniyle bu rakanüar
artacak" diye konuşan Hgeri,
kapıdaki krize dikkat çekti. Öte
yandan Denizli Ticaret Odası Başkaru
Nail Kalemci. Türk Hava Yollan'nın
sabah yapılan Îstanbul-Denizli,
Denizli-İstanbul seferlerini öğleden
sonraya almasını eleştirdi.
• • •
GUNSİAD: Sermaye yetersizliği nedeniyle firmalar kapanıyor
Güneydoğu'da finansman krizi• Bir yere teşvik verince
diğer illerdeki
gelişmelerin önünün
kesilmesini
istemediklerini dile
getiren GÜNSİAD
Başkanı Karaboğa.
"Güneşli günlerde
şemsiye tuttular ama
yağmurlu günlerde
şemsiyeyi elimizden alıp
bizi ıslattılar" dedi.
BAŞAK SEZEN
Güneydoğu da yer alan
10 ilin SİADTanndan so-
nımlu olan Güneydoğu
Anadolu Sanayici ve İşa-
damlan Derneği (GÜNSİ-
AD) Genel Başkanı Bedret-
tin Karaboğa, bölgenin cid-
di bir işletme sermayesi ye-
tersizliği ve finansman so-
runu yaşadığını söyledi.
16 yıl boyunca terör olay-
lan nedeniyle ciddi bir dep-
rem geçiren bölgenin mali
kaybı 100 milyar dolar ola-
rak ifade ediliyor. Mevcut
siyasi hükümetlerin "Çabş-
ma süreci sona ersin. huzur
asayiş gelsin, yatırım yapa-
cağız" diyerek yola çıktıkla-
nnı ifade eden Karaboğa,
"Son 6-7 yüdır bölgede çok
M.
ciddi bir huzur ortamı var,
siyasi istikrarsızhk ortadan
kalkü ama ekonomik istik-
rardan bahsetmeksözkonu-
su olamaz"* dedi.
Güneydoğu ve Doğu
Anadolu'nun 1988 ve 1992
yıllan arasında reel sektör-
İe buluşmaya başladığını
ama şu anda binlerce tesisin
işletme sermayesi yetersiz-
liğinden kapandığını ve pro-
jelerin yanm kaldığını söy-
leyen Karaboğa. "İşletmele-
rin bu durumu ortada olun-
ca diğerlerine de örnek teş-
kil ediyor ve yaOnmcılar gel-
miyor. Güneşli güzel günler-
de şemsiye tuttular ama y ağ-
nıurlu günlerde şemsiyeyi
elimizden alıp bizi ıslatülar"
diye konuşru.
Mardin Organize Sanayi
Bölgesi'nin (OSB) var olan
80 işletmeden 20-25 tanesi-
nin çalıştığmı belirten Kara-
boğa, dığerlerinin işletme
sermayesi yetersizliğınden
ardin
Organize Sanayi
Bölgesi'ndeki 80
işletmeden
sadece 25 tanesi
çahşabilirken
Diyarbakır'da
da yaklaşık 40
proje finansman
eksikBğinden
hayata
geçirilemedi.
makine ekipmanını tamam-
layamadıklarını söyleyerek
"Diyarbaku- OSB'nin yüz-
de 70'i bitti. 20-25 tane fab-
rika çahşıyor, 30-40 tanesi
proje halinde: çünkü kredi
alanuyorlar. Şanlıurfa
OSB'de 6-7 tane tekstil fab-
rikası yapıhyor ama yüzde
70'e yakmı kendi öz kaynak-
lanyla yapıyor. Pek çokyatı-
nm, kredi alamadığı için ya-
nm kaldı. Şu-nak, Adıya-
man va da Batnıan'da ise
hiçbir şey yok" dedi.
Çıkanlan 5084 sayılı Teş-
vik Yasası'nın da mevcut
haliyle bölgeye bir faydası
olamayacağıru ifade eden
Karaboğa, hâlâ yatırım yap-
mak için kimsenin gelmedi-
ğini belirtti.
3 dev tesis
Osmaniye'ye gitti
Yasanın illerin ekonomik
envanterine göre, sektörel
bazda verilmesi gereğini di-
le getiren Karaboğa, "Biz
yasaya karşı çıkmca teşvik
alan illere karşı öMuğumuzu
düşünüyorlar ama asla böy-
le bir şey yok. Bizim isteği-
miz bir yere teşvik verince
diğer illerdeki gelişmelerin
önü kesilmesin. Gaziantep'e
vermeyip 160 knı. ötedeki
Osmaniye'ye verince doğal
olarak vatınnıcılar oralara
gidecektir. İlleri bazı sektör-
lerde markalaşürmak için
çanşmalaryapümahydı" di-
ye konuşru. Karaboğa, ayn-
ca yasadan sonra Adıya-
man'da yüzde 60-70 inşaatı
bitmiş 2-3 tane dev tesisin
kaldınlıp Osmaniye'ye gö-
türüldüğünü, Erzurum'da
otelleri bulunan büyük bir
işadamının yatınmlannı
Düzce'ye götürme karan al-
dığını söyledi.
Hammadde
sıkıntısı
büyük
DENİZLİ (Cumhuriyet) - 30 nu-
mara ve altuıdaki iplik çeşitlerinin, ıt-
halat izin belgesi kapsamı dışında bı-
rakılması Denizlili tekstilcilere bir
darbe daha indirdi.
Çin'in dünya pazanna ucuz mal
sokması nedeniyle ihracatta büyük
yara alan Denizîıh sanayiciler, şim-
di de 30 nunıara ve altındaki iphk çe-
şitlerinin ithalatının yasaklanması ile
sarsıldı.
Denizli Tekstil ve Konfeksiyon İh-
racatçılan Birliği Başkanı RaşitGün-
taş, konu ile ilgili Devlet Bakanı
Kürşad Tüzmen ile görüştüğünü ve
yasanın geri çekilmesinı ıstediğini
söyledi. Güntaş, bu durumun ihracat
yapan fırmalan olumsuz yönde etki-
İeyeceğini belirterek, "Ahnmakiste-
nen bu karar sadece Denizli'de değil,
bürün Türkiye'de konfeksiyon ve
tekstil ihracatı yapan kunımları etki-
leyecektir. Şu an 30 numara ve altuı-
daki iplik ithalaü, rüm iplik ithalaü-
nuı ytizde 5 - 7'sini (92 bin 500 ton)
kapsamaktadır. Ancak DenizM'nin ih-
racat için büyük miktarda tükettiği
ipliğin 30 numara ve altında olması
büyük oranda ilimizi etkikmektedir.
Bu iplik çeşidinde karann alınmaya
çalışümasımn belli çevrelerin çıkar-
lan için y apılmak istendiğini düşünü-
yorum" diye konuşru.
İŞÇMNEVRENİNDEN
ŞÜKRAN SONER
İnsanlık İflasta
Ruanda'da 1 milyon insanın katledilmesinin
10. yıldönümü etkinliklerinde bile uygar(!) Ba-
tı'nın ağırlığı yoktu. Fransa'nın desteklediği Hu-
tu iktidannın Tutsiler ve muhalefete yönelik kat-
liamına dünyanın seyirci kalmış olması ile ilgili
Batı basınında yer alan sınırlı haber ve yorum-
larda, Ruanda'nın zengin kuzey iktidarları için
stratejik değerinin oknamasının altı çiziliyor. BM
barış gücü askerlerinin güvenlikten sorumlu ol-
duğu, BM'nin tarihinin en büyük başarısızlığı,
100 gün süren katliamlara, ABD, AB ülkelerinin
seyirci kalmalannın, "Gözden çıkanlmış, ilgilen-
meye değer doğal kaynaklan olmayan toprak-
lar, insanlar" olgusu ile olan doğrudan ilişkisi
açıklanıyor.
Irak, Ortadoğu, hem petrol hem de stratejik
konumu ile zengin kuzey ülkelerinin ilgi odağın-
da. ABD'nin Irak işgalinin yıldönümüne rastlayan
kanlı çatışmaları, gelişmeleri, dünya nefesini tut-
muş izliyor. ABD işgaline doğrudan destek ve-
renler, suç ortaklığına katkıda bulunanlar dışın-
dakiler (dünyanın her yerinde gerçekleştirilen
ancak iktidarlar için caydırıcı güç niteliğine ula-
şamayan savaş karşıtı etkinlikleri saymazsak)
BM, dünya hâlâ sadece izliyor. Işgal gerekçele-
rinin yalan olduğunun ortaya çıkmış olması, bir
yılda yaşanan insanlık suçları, son katlıamlarla
tepkilerin artmasını gerektirirken uygar(!) Ba-
tı'dan gelen sesler daha cılız. Zengin kuzey,
ABD'nin Irak'ı pervasız işgaline, ABD şahinler
politikalarına tam suç ortaklığı ile katılmamış ol-
sada ABD'nin Irak'tayenilgisinden, kendi çıkar-
larına, ekonomilerine olumsuz yansımalarından,
dünya dengelerinin bozulmasından korkuyor.
Göruntülerde boynuna pala dayanmış Japon
rehine Allah adına secdeye zorlanıyor. Japon
Hükümeti Irak'a işgalci ABD gücünün yanına
gönderılmiş askerini geriye çekmeyeceğini açık-
lıyor. ABD askerieri cami bombalamakta hiçbir
sakınca görmüyor. Bush iktidarı daha acımasız,
katliamcı olabileceğinin mesajlarını veriyor. ABD
2. Vietnam'ı yaşadıklarını itiraf noktasına geldi.
Havadan bombalarla kolay işgalin acı bedeli, ış-
gal altındaki topraklarda ABD çıkar iktıdarını kur-
ma aşamasında çıkıyor. Yıne de ölen ABD para-
lı askerlerinin saklansa bile sayıldığı, ölen Iraklı-
ların ise sayılamadığı, eşitsiz olduğu ölçüde il-
kel, kanlı, çaresiz savaş durup durup alevleniyor.
Savaşlar yeni dünya sömürü düzeni, zengin
kuzey-yoksul güney çıkar ekseninde yaşanıyor.
Ancak dünya çapında kanlı hesaplaşmaların, bi-
limsel teknolojik devrim çağında bu boyutta acı-
masız ınsan haklan ihlallerinin boyutu, biçimi ka-
dar ürkütücü olanı ırk ve din maskeli olması.
Zengin kuzeyin, dünya sermayesi, para gücünün
ABD jandarmalığında dünyayı ele geçırme ope-
rasyonu gündemde değil. Gündemde Irak'taki
halklar ve mezheplerin iktidar için çatıştırılmala-
rı var. Gündemde tıpkı Israil-Filistin çatışmasın-
da olduğu üzere güçlünün devlet terörünün
maskelenmesi, yoksul, çaresiz, yoksunların,
kendilerini de bomba gibi kullanarak terörle ya-
nıt vermeleri var.
Ister yoksulluğu paylaşmamak gibi bir güdü ile
olsun. isterse işgal edilmiş topraklarına, kaynak-
lanna sahip çıkmak, hakkını aramak gibi bir ne-
denden kaynaklansın, sonuçta yoksullar ve yok-
sunlar, ya din ya da ırk kimliklerine, hatta mez-
heplerine, aşiretlerine ayrılmış olarak çaresizlik-
lerine ancak terörist reflekslerle çözüm arıyoriar.
Tuzak ışe yanyor. Tarihin ilkel çağlanna gömül-
müş olması gereken ırklar ve dinler kanlı hesap-
laşması, bilimsel tekonoljik devrim çağına, terör,
kuralsız düzenin kuralsız savaşları olarak dam-
gasını vuruyor. Uygarlıklar çatışması olarak
pazarianan düşmanlıklara kök salınıyor.
Irak'taki son gelişmeler karşısında AKP ikti-
dannın, büyük sermaye, medyamızın, yıldızyo-
rumculannın tepkilerini merakla izlemeye çalışı-
yorum. Irak ganimetlertnden pay alacaklar ara-
sında olabilmek üzere Türkiye'nin savaşa gir-
mesi, tezkere için ter ter tepinmiş olanlar koro-
su suskun. Savaşa, Irak'ta ABD işgalcilerinin ya-
nında yer almaya karşı çıkanlan hainlikle suçla-
yanlar, Irak bataklığında Türkiye'nin bugün ne
hallerde olabileceğinin açıklaması üzerine ko-
nuşsalarya... Başbakan Erdoğan, Dışişleri Ba-
kanı Gül, TÜSİAD, büyük medyayıldızları bugün
hangi saftalar? ABD'nin cami bombalaması, si-
vil halkla her gün boyutları büyüyen kanlı çatış-
ması gerçeği karşısında, ABD Türkiye'den yeni-
den asker isterse ne yapacaklar?..
BM. ABD, AB, Irak'ta, Filistin'de Ruanda'da in-
san haklartnı, uluslararası hukuku, halkları, hak-
larını katledecek taraf ya da suç ortağı, en hafi-
fi ile seyirci konumundalar. Artık hiçbir yerde,
hiçbir konumda, insanlık adına söyledikleri söz-
lerin, dayatmalannın inandırıcılığı yok.
soner@cumhuriyet.com.tr
Ticaret hacminde hedef yüzde 20
İslam ülkelerinden
ortak tavır
GURSUKUTVT
ANTALYA - İslam
Konferansı Teşkilatı
Cye Ülkeler Arasında
Tercüıli Ticaret Sıstemı
Çerçeve Anlaşmasrrun
ilk toplantısı Antal-
ya'da sona erdi. İslam
ülkelen arasındaki tica-
retin kolaylaştınlması
ve arttınlmasını hedef-
leyen toplantıda, taraf
ülkelerin tarifelerinin
düşürülmesı, ithalatta
lısans verme, kontrol
bölgeleri isteme gibi ta-
rife dışı engellerin kal-
dınlmasına yönelik gö-
rüş bırhğıne vanldı. 3
gün süren toplantı so-
nunda basına bilgi ve-
ren Dış Ticaret Müste-
şan Anlaşmalar Genel
Müdürü TevfikMengü,
bir yıl ıçınde konuyla
ilgili rüm çalışmalann
bitirilmesi karan alın-
dığını belirtti.
Anlaşmaya ilişkin
Türkiye'nin ev sahipli-
ğinde 3 toplantı daha
yapılacağını belirten
Mengü, "Dünyaticare-
ti içinde birbirleriy le ti-
cari ilişkileri yüzde 8
olan üye ülkelerin, ter-
cihli ticaret sistenıi çer-
çevesinde ticaret oran-
lannın ilk hedefte yüz-
de 20'lere çıkanlması
planlanryor" dedi.
Toplantıya, anlaşma-
yı onaylayan 13 ülke-
nin yanı sıra, gözlemci
konumunda da 13 ül-
kenin temsilcısi katıl-
dı.