18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 13 MART 2004 CUMARTESİ HABERLER DUNYADABUGÜN CHP'li Eraslan, AKP'nin '84 yıllık karanlığa son' yazısı için suç duyurusunda bulundu ALİ SİRMEN TeröpHerkesin Başında Türkiye'nin sıkça yaşadığı "ara rejim"lerin so- nuncusu 12 Eylül döneminde, Cahit Srtkı Ta- rancı'nın "35 Yaş" şiirinin dizelerini şöyle değiş- tirrniştim: "Mahpusluk herkesin başında Kimbilir nerede nasıl kaç yaşında?" Gerçekten 12 Eylül öyle bir dönemdi ki, kim- se kendisini güvende hissedemez, kimse "acı yemedim ki karnım ağnsın" diyemezdi. Herkes, her an, herhangi bir nedenle kendini içerde bulabilirdi. Artık terör için aynı şeyi söyleyebiliriz. 21. yüz- yılda dünyanın hiçbir yerinde, hiç kimse kendi- ni teröre karşı güvende hissedemez. Terörün kurbanı olmak için herhangi birgerek- çeye de ihtiyaç yok. Ispanya'da önceki gün eşzamanlı dört patla- mada can veren 200 ya da yaralanan 1500 kişi arasında kim bilir kaç kişi geçen yıl yapılan ve Bush ile Aznar'ın Irak politikasını eleştiren gör- kemli gösterilerde yer almıştı. Onlar haklannı savundukları insanlann yan- daşı olduklarını söyleyenlerin saldınlan ile ya sa- kat kaldılar ya da canlannı yitirdiler. Buradaki çarpık mantığı anlamaya boşuna uğraşmayın. Çünkü terörün kendi körsaplantı- sı, tırtkusu dışında bir mantığı yoktur. • • • Madrid'deki saldırılar, genel seçim arifesinde sahnelendi. Aznar ve partisinin yeni lideri Mariano Raj- cey seçim kampanyalarını, terör ile mücadele temasına odaklamışlardı ve her ikisi de olayın hemen ardından fazla düşünmeden Bask terör örgütü ETA'yı suçladı. Bu örgütün siyasal kana- dı ise olayın cereyan şekli ve örgütün suikastı üstlenmemesine dayanarak suçlamalan reddet- ti. ETA'nın böyle birgirişimde bulunmak için ge- rekçesi var mıydı sorusunun da bir anlamı yok. Çünkü 1959 yılında Franco diktasına karşı kurulmuş olan örgüt, kısa süre sonra kendi ku- ruluş gerekçesinden bağımsızlaşarak kör ey- lemlere başladı. Nitekim Ispanya'da dikta tarihe karışıp de- mokrasi geldikten sonra ETAeylemden vazgeç- mek şöyle dursun, on katına çıkardı. Üstelik BASK sorununa demokratik çözüm- ler sürecine girilmesinden sonra da sert çizgisi- ni bırakmadı; tabanını hızla yitirdi, eski militan- larının örgütten koptuklarını gördü, ama inattan vezgeçmedi. Üstelik son zamanlarda daha fazla özerklik isteyen ETA ile buna şiddetle karşı çıkan Aznar hükümeti arasında ipler iyice gerilmişti. Ne var ki, Aznar acele etmişti. Nitekim, daha sonra olayı El Kaide üstlenmiştir. Aznar'ın acelesi olayı oya çevirme çabasından kaynaklanıyor. Bu taktiğin tutup tutmayacağını ise şu satır- lar yazıldığı anda ertelenip ertelenmeyeceği he- nüz belli olmayan seçimin sonucunda belli ola- cak. Ama sonuç ne olursa olsun, terörgibi ciddi ko- nuyu siyasal sömürü aracı haline getiren Aznar giderayak iyi bir devlet adamı profili çizmemiş- tir. ••• El Kaide'nin eylemine de haklı bir gerekçe ara- manın bir anlamı yok. Çünkü dirençle belirtme- ye çalıştığımız gibi, terör bir süre sonra kendini doğurduğunu ilan ettiği gerekçeden bağımsız- laşıyor. Kısacası "şu terörist ya da benim teröristim iyidır" düşüncesi yanlış ve tehlikelidir. Nitekim El Kaide'nin beyin takımı bir zaman- lar VVashington tarafından yaratılıp yetiştirilmiş "iyi" teröristlerdi. Sonra ne oldu? Bu gerçeği hiç gözden uzak tutmamak gerek. Teröre karşı alınması gereken en güzel ve çar- pıcı tavrı, olay gecesi Gençlerbirliği'nin başanlı başkanı "llhan Cavcav" sergiledi. "Bizim, maçın başka yere alınması talebimiz yok. GiderIspanya'da oynarız, spor teröre bo- yun eğmez", dedi Sayın Cavcav. Ama dünkü gazetelerde, bu kulübümüzün, Dışişleri'nin de görüşünü alarak, maçın başka yere alınmasını isteyebileceği haberi vardı. Böyle bir davranış, emsal ve mütekabiliyet il- kelerinden yola çıkarak haklı görülebilse bile yi- ne de yanlış olacaktır. Batı'nın çifte standardından ve önyargıların- dan haklı olarak yakınan Türkiye onlar gibi dav- ranmamalıdır. Terör konusunda gâvura kızıp şiddet karşı- sında tavır bozmanın anlamı yok. 'Hedefleri laik cumhuriyet'ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - CHP Niğde Millervekili Or- han Eraslan, Ulukışla ılçesinde AKP'nin bir seçim aracında yer alan "84 yılük karanlığa son" ya- zısıyla ilgilı olarak cumhunyet sav- cılığına suç duyurusunda bulun- du. CHP Niğde Milletvekili Orhan Eraslan Eraslan, "Kurtuluş savaşt- mıZL, Kuvay-ı MiOiyeyi, TBMM'yi, ulusal egemenliği ve cumhuriyeti bir bütün olarak "karanlık' gör- mektedirler. Bu sloganı başka bir şekilde anlamak olanağı yoktur" dedi. CHP Niğde Milletvekili Orhan Eraslan, dün Niğde Cumhunyet • CHP Niğde Milletvekili Orhan Eraslan, üstünde '84 yıllık karanlığa son' yazan AKP aracının yakJaşık 10 gündür hem ilçe merkezinde hem de bağlı yerleşim yerlerinde gezdiğini öğrendiğini söyledi. Başsavcılığı'na başvurarak AKP Ulukışla ilçe yöneticileri, ÎI genel meclisi, belediye başkan ve mec- lis adaylan hakkında suç duyuru- sunda bulundu. "Anayasada belir- tilen Türkiye Cumhuriyeti'nin te- mel niteliklerinin kaldırümasına yöneük propaganda yapüdıgmı" kaydeden CHP Nığde'Mıllervekı- lı Orhan Eraslan, Ulukışla ilçesin- de AKP tarafından kullanılan bir minibüsün üzerinde "tktidara el ele, 84 yıllık karanlığa son" yazısı- nın yer aldığını aktardı. Aracın yaklaşık 10 gündür hem ilçe mer- kezinde hem de bağlı yerleşim yer- lennde gezdiğini öğrendiğini vur- gulayan CHP Niğde Milletvekili Orhan Eraslan şu değerlendirme- leri yaptı: "Burada 84 yılhk son veribnek ts- tenen herhalde l lukışla üçemizde- ki elektrik kesintisi degildir. 84 yıl geriyegklildiğinde, TBMM'nin açı- faş tarihinedenkgekBğini ve egemen- liğin ulusa geçtiğini, Kuvay-ı Milli- ye'yi görürüz. Aieyhine suç duyu- rusunda bulunduğum kişiler bi- linçli olarak kurtuluş savaşunızL, Kuvay-ı MDIiye'yi, TBMM'yi, ulu- sal egemenliği ve Cumhuriyeti bir bütün olarak 'karanlık' görmekte- dirler. AKP yetkilileri yeri de iyi seçmişlerdir. İHmizde Kuvay-ı Mfl- liye'nin başladığı ilçemiz olan Ulu- kışla'da Kuvay-ı MiIUye'yi başla- dığı yerde bitirmek ideaJi ile hare- ket ederek cumhuriyetimize, TBMM'ye, ulusal egemenliğe ve anayasamızda yazüı devletin temel nitelikJerine hakarette bulunmuş- lardır. TBMM'nin bir üyesi olarak, anayasada yer alan yenünimin ge- reği olarak DGM kapsamında bu- lunan bir suçu ihbar ermekzorun- luluğu ile karşı karşrya kaldım. Bu- nun için hemen ilçeden temin etti- ğün bir aınatör kamera aracüığı ile belirtilen aracın görûntülerini çek- tirdim." Kök tartısması Başbakan'a 10 bin lirahkdava SAMSUN (Cumhuriyet) - Samsun'da CHP üyesi Turgay Öngel, "CHP'nin kökü bereketsiz" diyen Başbakan Recep Tayyip Erdogan hakkında 10 bin liralık manevi tazminat davası açh.Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'm CHP'nin geçmişiyle ilgili yaptığı açıklamalara tepkiler sürüyor. Samsun Havza ilçesinde oturan CHP üyesi Turgay Öngel, Erdoğan'ın. "Cumhuriyet Halk Partisi'nin kökü bereketsizdir'' sözlerinden rahatsızlık duyduğunu belirterek rnahkemeye başvurdu. Öngel, Havza Sulh Hukuk Mahkemesi Hâkimliği'ne verdiğı dilekçede, "Kendini Cumhumvt Halk Partisi üyesi bulunmaktayım. Sayın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'm 'Cumhuriyet Halk Partisi'nin kökü bereketsizdir' deviminde şahsıma ve Cumhuriyet Halk Partiiüere hakaret etmiş olduğunu kabul ediyorum. Bu nedenle manevi olarak 10 bin Türk Lirası mane\i tazminaüa cezalandınlmasuu arz ve talep ediyorum'' dedi. fĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇtN ı yurfctaşlan Demokratik kitle örgütlerinden açıklama 'İmir dinci,gericiveırkçı anlayışakukkasmayacah' tZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Demokratik kitle örgütleri ve meslek odalan temsilcileri, "Demokrasi, özgürlük, kaduüarm söz hakkı, UericUik ve kültüreJ geüşmişükte Türkiye'nin yüz akı olan tzmir'in, dinci, gerici, ırkçı ve ayruncı anlayışlann hamaset ve yüzeysettik taşryan çağnlanna kulak asmayacağmı biliyoruz" diyerek yerel seçimlerde sergileyecekJeri tavn açıİdadılar. Yerel seçim öncesi, kentin yönetiminden kendilerini sorumlu tuttuklannı bildiren kitle örgütleri ve meslek odalan temsiJcileri, "Bu nedenle yerel seçimlerde, konuşmalann ve vaatierin değfl, geçmiş plan ve uvgulamaJara da haksühk etmeden saminüve • Kitle örgütleri ve meslek odalan temsilcileri yerel seçim öncesi, Izmir'in yönetiminden kendilerini sorumlu tuttuklannı vurguladılar. demokratik davTanabilecek anlayışlann desteklenmesinin doğru olacağmı düşünüyoruz" açıklamasını yaptılar. TMMOB Izmir II Koordinasyon Kurulu'nun yanı sıra ADD, Bedensel Engelliler Yaşam Derneği, BESAM, Çağdaş Hayvan Dostlan Derneği, ÇEKÜL, Çöy-Der, DYDD, Dil Derneği Izmir Temsilciliği, Edebiyatçılar Derneği tzmir Temsilciliği, Ege Orman Vakü, GÜSEy tFOD, Izmir Kültür ve Sanat Derneği, Izmir Multipl Skleroz Derneği, tzmir Nüİdeer Karşıtı Platform, Kadın Haklannı Konıma Derneği, Karikatürcüler Derneği tzmir Temsilciliği, KIBATEK, Pen — — Uluslararası Yazarlar Derneği îzmir Temsilciliği, Pir Sultan Abdal Kültür Demeği, Plastik Sanatçılar Demeği, Sağlık Derneği, Sivil Toplum Kuruluşlan Uyum Derneği, TEMA,Türk Kadınlar Birligi tzmir Ö Merkezi, TOBAV'ın ortaklaşa yayımladıklan bildiride, Izmir' in, Akdeniz kenti kimliği ön plana çıkanldı. Kanlımcılar, açıkJamalannda, "tzmir'i ve Izmirie ilgili karar ve uygulamalan önemse- mekteyiz. Shaseti; güç, çıkar ve baskı aracı olarak değil, biıükte yaşamanm, paylaşmamn, ortak aldın, dayanışmanın, yaşamı kolaylaşarmamn ve iyfleştirmenin araa olarak algdryoruz'' göriişlerine yer verdiler. DMO'nun kasasında 380 bin dolar kaldı Parmagayeriimürekkep oralcayartcumhurjyel(mlr ANKARA (CumhurhctBürosu)- Tür- kiye, bugüne kadar Hindistan'dan ithal ettiği "seçim miirekkebinde" yerli üre- rime geçti. Seçimlerde mükerrer oy kul- lanımını önlemek üzere 43 milyon 500 bin seçmenin işaret parmaklanna sürü- len mürekkep. 28 Mart seçimlerinde ilk kez Türk ürerimi olacak. Hindistan'dan 4 dolara ithal ettiği boyayı, Türk firma- sından 2 dolara sa- tın alan Devlet ~" Malzeme Ofısi'nin bu yolla 380 bin doları kasasında kaldı. Türkiye, bugüne kadar tüm seçim- lerde seçmenlerin parmaklanna sürülen mürekkep içinHindistan'dan ithalat yap- tı. Seçmen boyası, Türkiye'nin yanı sı- ra 32 Ortadoğu ve Asya ülkesinde kul- lanıhyor. 32 ülkeye seçim mürekkebi sağlayan Hindistan, rakipsiz oldugu için bugüne kadar fiyatlan da yüksek tuttu. DM0, ilk kez bu seçimler öncesinde se- çim mürekkebi için yerli ürerim yapüıp yapılmayacağını araştırdı. Bu çerçevede ihaJeye çıkan DMO'ya 9 yerli fırma baş- vurdu. 2 üniversite ve 2 firmanın öne çıktığı ihaleja, en düşük fiyatı öneren Fast Eğitün Ögretim Hİ2metleri Tıp ve Kimya Limited Şirketi kazandı. Fast şir- keti, 28 Mart yerel seçimlerinde 174 bin 355 sandıkta kullanılmak üzere ürettiği 190 bin adet boyayı DMO'ya teslim et- ti. Boyalar, il ve ilçe seçim kurullanna gönderilmeye baş- Madrid'in Atocha İstasyonu • Seçimlerde mükerrer oy kullanımını önlemek üzere sürülen mürekkep, 28 Mart seçimlerinde ilk kez Türk üretimi olacak. landı. Fast şirketinin Genel Müdürü Ha- sanBasriŞüküroğ- hı, ürettikleri mü- rekkebinhammad- desine kadar "yüz- de yüz yerli mah olduğunu", Hindistan mürekkebinden daha kaliteli ve kalıcı ol- duğunu söyledi. Daha önce Milli Savun- ma Bakanlığı için boya üretriklerini söy- leyen Şüküroğlu, mürekkepüzerine 1 yıl- dıraraşnrmayaptıklannı anlattı. Bulduk- lan formülü açıklamaktan kaçınan Şü- küroğlu, gümüş nitrat, bazı kimyasal mad- deler ve bitkiler kullanarak mürekkep ürettiklerini söylemekle yetindi. İ M G E K İ T A B E V 1 Can Y A Y I N L A R I CanDündarKİtapbrı Kftapiannı İmzalıyor Bursa Tüyap Kitap Fuarı imge Krtabevi Yayınları Standı Bugün Saat 14:00 -17:00 Sav«|ta N* Yaptın B*tx? * KOy EnıtitOlcri » Senım Gençligim ~* Y*rlm Hayata vc Sly«»te Diir 12 M»rt thtiunr LMGE kıtabevı Yayıne.ı An • Kıu ay AnKara - Kjala> Krtabevi Antera - KmJay O:Z41S<eiO-ll m 312)417503546 Krtatevı Aniara - Kıaia> T*(3UM"O973 Kıtabevı / Dajın-' Istarbul - Kadıkfiy Bodrum # y2us lUpvış MCTKSZI Madrid'in Atocha Istasyo- nu'ndan kalkan trenle üç yıl ön- ce Toledo'ya gitmiştik. Toledo, Mancha'lı Don Kişot'un dolaştı- ğı bölgenin merkezindeki tarihi kentlerden birisiydi. Madrid, mü- zeler ve sanat galerileri kenti. Madrid, futbol kenti, festivaller kenti, müzik kenti. Madrid'in en ünlü yemeği de Payeya. Oğlumuz Reşat, Mad- rid'de öğrenciyken bu kenti gör- meye gitmiştik. Reşat bize Paye- ya'yı öve öve bitiremiyordu. Bu arada Reşat'tan Payeya sözcü- ğünün nereden geldiğini öğren- dik. Payeya, bir balıkçı yemeği. Bir tencere içindeki pilava atılmış de- niz ürünlerinden oluşuyor. Mid- yeden başlayarak hertüriü deniz ürününü bu yemeğin içinde bu- labilirsiniz. Payeya, Arapça "ba- kaya" yani artık sözcüğünden tü- retilmişti. Balıkçılar denizden ar- tan, yani bakaya olan her şeyi pi- lavın içine atınca Payeya yeme- ği ortaya çıkıyordu. Madrid'de 200 insanın ölümü- ne 1500 insanın yaralanmasına neden olan patlamalann en bü- yüğü Madrid'in Atocha Istasyo- nu'ndagerçekleşmişti. Patlama- nın büyüklüğü, acımasızlığı dik- kate alındığında bunu Bask böl- gesinin bağımsızlığı için müca- dele eden ETA'nın yapmayacağı gibi bir düşünceye kapıldık. ETA, bu kadar acımasız ve hal- ka yönelik eylem pek yapmıyor- du. Ancak Ispanyol hükümetinin sözcüleri başından beri ve ilk an- dan itibaren bu eylemi kesinlikle ETA'nın yaptığını öne sürdüler, sürmeyedevam ediyoriar. Bu ara- da ETA eylemi üstlenmedi. El-Ka- ide adına gelen açıklamalarda ise bu eylemi kendilerinin yaptığı id- dia edildi. Bu yazıyı yazdığım sırada hâlâ bu eylemin kimin tarafından ya- pılmış olduğu netlik kazanmamış- tı. Fakat Ispanyol hükümet söz- cüleri ETA'daki ısrarlanndan vaz- geçmemişlerdi. Nedenini araştır- dım. Ispanya'da önümüzdeki haf- ta genel seçimler yapılacak. Ikti- dardaki Aznar'ın sağcı Halkçı Partisi seçim kampanyasında "ETA'yı yok edeceğiz" sloganını temel bir siyasi hedef olarak önü- ne koydu. Ispanyol milliyetçiliği- nin oylannı bu yolla kazanmak is- tiyor. Işte tam bu sırada meyda- na geten patlamanın sanki ETA ta- rafından yapılmasını ister bir tu- tum içindeler. O zaman daha bü- yük bir kitlesel destek kazana- caklannı umuyorlar. El-Kaide bu eylemi yapamaz mı? Yapabilmesi mümkün. Çün- kü Ispanya hükümeti Irak'ın iş- galine en başından beri en karar- lı desteği verenlerden. Bu neden- le Ispanya'nın cezalandmlmasının onlar açısından bir anlamı var. Ay- nca Ispanya, KuzeyAfrikalı Arap- ların yoğun olarak bulunduğu bir ülke. Faslılar, Tunuslular çok es- ki yıllardan beri Ispanya'da yaşı- yorlar. El-Kaide bunlararasından kendisine bir destek sağfamış olabilir. Bu nedenle Ispanya'da yaşayan Arap nüfus şimdi yeni bir ırkçı tepkinin hedefi haline ge- lebilir. • • • Burada kafaları en çok meşgul eden soru El-Kaide ile ilgili. Başı sonu belli olmayan, merkezi olma- yan, bütün dünyayı karşısına al- mış bu örgüt nasıl oluyor da bu kadar etkili eylemleri yapabiliyor, sürdürebiliyor? Göründüğü ka- danyla hiçbir ülke El-Kaide'yi des- teklemiyor. Bu nedenle kendile- rine üs olarak kullanabilecekler) bir ülke yok. O zaman bu kadar güç nereden geliyor sorusu kafalara ister istemez takılıyor. Çünkü bu kadar etkili eylemle- ri, sürekli şekilde yapabilmek için bir ülkenin, hatta büyük bir ülke- nin desteği gerekir. Yoksa böyle- sine sürekli bir eylem yapabilmek mümkün olmaz. Şimdiye kadar böyle bir örneğe pek rastlamadık. Tabii bu arada kargaşa içinde- ki Irak ve Afganistan, bu tür ör- gütterin militan bulmasına, oralar- da eğitim yaparak eylemlere ha- zırlanmasına olanak sağlıyor. Ya- ni, terörü önlemek üzere müda- halede bulunduklarını söyleyen ABD ve müttefikleri, yaptıklarıy- la terör eylemlerine zemin de ha- zıriamış oluyorlar. Madrid'in Atocha Istasyo- nu'ndaki görüntüler insanın yüre- ğini dağlryor. Insanlık, ne korkunç birdönemden geçiyor. Biryanda işgal edilmiş ülke Irak duruyor, öte yanda bu ülkenin içindeki kar- gaşanın da etkisiyle terör bütün dünyaya saçılıyor. Payeya, Araplardan kalma bir geleneksel yemek. Ispanya'nın her yerinde bu yemeği yiyebilir- siniz. Ispanya'da yaşayan Arap- lar, geçmiş tarihin bir mirası gibi. Ama şimdi bu tarih, bir kamplaş- ma ve bir intikam için bir zemin olarak kullanılıyor olabilir mi? Terörü önlemek için ortaya çı- kan Bush ve ekibi geldiğinden bu yana terör arttı mı, azaldı mı? Bu siyaset yeniden terör üretmir yor mu?
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle