03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3DMAYIS2003CUMA CUMHURİYET HABERLER SAYFA " y j ^ " TSK'nin AB'ye karşı olmadığını vurgulayan Büyükanıt, zengin-yoksul ülke ilişkisini de değerlendirdi: Aıîreselleşme dayatmadır , KÜRTÇE YAYIN DENETLENEMEZ Once terör bitmeliİstanbul Haber Servisi - Genelkurmay 2. Başkanı Yaşar Bü yükanıt, özel televizyonlardan Kürtçe yayın yapılabilmesi için öncelikle terör tehditinin ortadan kaldınlması gerektiğini vurguladı. Genelkurmay 2. Başkanı Büyükanıt, Küreselleşme ve LJluslararası Güvenlik sempozyumu nedeniyle Harbiye Ordu Evi'nde verilen resepsiyonda sorulan yanıtladı. Büyükanıt, özel televizyonlardan Kürtçe yayınlarla iJgili bir soruya, "Ulkemizde terör tehtidi olmasa, ülke televizyonu Çince konuşsa ne olur, Arapça konuşsaneolur?'" dedi. Fransa'dave Bulgaristan'da da benzer yayınlann devlet televizyonu tarafından yapıldığını anımsatan Büyükanıt, "Kriter Vunanistan, Fransa ve Romama'ya gelince öyle de Türidye'ye gefince böyte olmaz" dıye konuştu" Televizyonlardan yapılacak yaymın denetiminin olanaksız olduğunu vurgulayan Büyükanıt, şunlan kaydetti: "RTÜKşuanda televizyon kontrol etnıe şansına sahip değü. Benim bildiğim KTÜK'ün bölge müdüriükJeri kapamyor. Kim var kontrol edecek? Kontrol edemediğiniz bir yerde suç var mı yok mu nereden haberiniz olacak?" Türk halkının ortak paydada buluşması gerektiğini söyleyen Büyükanıt, "Ortak payda, laik demokratik sosyal hukuk devleti obnah. Biz bütünüz diyoruz, itiraz eden var. Biz laikiz diyoruz, karşı çıkan var. 28 Şubat, nasıl şu kadar sürer diyorsak, bu da böyle sürer" dedi. Büyükanıt, PKK'KADEK militanlannın sayisının sorulması üzerine, Türkiye'deki örgüt üyesi sayısınm yaklaşık 900, toplam rakamın ise 4 bin 500 civannda olduğunu dile getirdi. Büyükanıt, yayınlarda eylem ayınmının nasıl yapılacağı yönündeki soruyu da "Her hareketin birinci aşaması propaganda aşamasıdır" diye yanıtladı. MGK ÖNCESİ MECLİSTE Gül: Uyum paketinde ısrarlıyız EBRUTOKTAR ANKARA - Hükümet, Genelkurmay Başkanlığı ile Milli Güvenlik Kurulu (MGK) Genel Sekreterliği'nin bazı itirazlarda bulunduğu 6. AB uyum paketinde, Imar Yasası'nda geri adım atmaya hazırlanıyor. Her apartmana mescit açılması yönünde değişiklik yapılmasını öngören düzenlemeyi paketten çıkarma sinyali veren hükümet, bu konuyu kendi içinde tarhşmaya açtı. Başbakan Yardımcısı Mehmet AB Şahin'in yanı sıra Diyanet'ten sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Aydnı da söz konusu düzenlemeye karşı çıktı. Hükümet, paketi haziranda yapılacak MGK öncesinde TBMM'ye sevk etmeyi ve gelecek haftaki Bakanlar Kurulu'nda ele almayı istiyor. Askerlerin AB'ye uyum paketinde Imar Yasası'nda yapılacak değişiklikle her apartmana ibadet yeri açılmasına olanak tanıyan düzenlemeye karşı çıkmasının ardından hükümet konuyu bir sonraki MGK'ye ertelerken, taslak Başbakanlık'ta da incelemeye almdı. Adalet Bakanlığı'nın Başbakanlık'a gönderdiği taslağı inceleyen bakanlann endişeleri, paketin ibadet yerlerine ilişkin 9. maddesinde yoğunlaştı. Hükümet, düzenlemeleri yapmaya hazırlanırken kamuoyuna da "pakette kararta olduklan " mesajı veriyor. Dışişleri Bakanı AbduDah Gül, uyum paketini geçümekte kararh olduklannı belirterek, paketi hükümetin ilgili devlet kurumlannın görüşleri çerçevesinde ele alarak, TBMM'ye sevk edeceklerini kaydetti. MGK kararlannın tavsiye niteliğinde olduğuna işaret eden Gül, devlet politikalannın burada konuşulduğunu vurguladı. Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, MGK'nin haziran ayında AB özel gündemiyle toplanacağına dikkat çekti. • Orgeneral Büyükanıt, irticai ve bölücü kesimlere "AB ve bu birliğin yüksek değerlerini. sahip olduklan çağdışı ve bölücü hedeflere ulaşmada bir vasıta olarak görenlerin hüsrana uğramalan kaçınılmaz bir sonuçtur. AB yolundaki bu amaçlan birer iç politika malzemesi olarak kullanmayı hedefleyenler emellerine ulaşamayacaklardır" uyasında bulundu. SERTAÇEŞ Genelkurmay 2. Başkanı Orgene- ral Yaşar Büyükanıt, küreselleşmenin askeri boyutundan önce, politik, sos- yal ve ekonomik boyutlan olduğunu belirterek "Güçlü Üİkelerin en önem- B küresel yaklaşımlan. kendi potitika- lannı çevre ülkelere da> atmalan oigu- sudur ve bu dayatmalar. ekonomik ve sosyal boyuttaki desteklerle güçlendi- rflmektedir'' dedi. Büyükanıt, dün, Genelkurmay As- keri Tarih ve Stratejik Etüt Başkan- lığı'nca Harp Akademıleri Komutan- hğı'nda düzenlenen "Küreselleşme ve Uluslararası Güvenlik" konulu sempozyumun açılış konuşmasmı yaptı. 'Yent dünya düzenslzllğl' Küreselleşmenin asken boyutun- dan önce, politik, sosyal ve ekonomik boyutlan olduğunu belirten Büyüka- nıt, "Yeni Dünya Düzeni'ni veya be- nim tanımımla yeni düma düzensiz- liğini kurmaya çahşan, küreselleşme- nin bu boyutlandır ve güvenlik ihti- yaçlan; potitik, sosyal ve ekonomik uygulamalann güvenlik bovutuna vansımalan olarak ortaya çıkmakta- dır" dedi. Küreselleşmenin güvenlik boyutuna yansıyan politik yaklaşım- lann önemli olduğunu vurgulayan Büyükanıt, "Güçlü Üİkelerin en önem- li küresel yaklaşımlan, kendi politika- lannı çevre ülkelere dayatmalan olgu- sudur ve bn dayatmalar, ekonomik ve sosyal boyuttaki desteklerie güçlendi- rilmektedir" değerlendirmesını yap- tı. Büyükanıt, "Küreselleşmenin eko- nomik, sosyal ve politik boyutlan, ge- lişmekte olan Üİkelerin güvenlik poö- tikalanna ohımsuz olarak yansıyabil- mektedir'' dedi. Küreselleşmenin yüz- yılın kaçınılmaz bir olgusu olduğu- nu ve bunun yansımalan altında ya- şamanın kaçuıılmaz olduğunu belir- ten Büyükanıt, "Basit bir örnek ver- mek istiyorum: Yağan yağmur tarla- lannuza bereket verirken şemsiyeniz yoksa sizi ıslaür" dıye konuştu. Küreselleşme dönemindeki tehdit algılamalannın da "asimetrik tehdit" olarak kendini gösterdiğini anımsa- tan Büyükanıt, bunu Türkiye'nin te- rör olarak yaşadığını vurguladı. 'TSK AB karşıtı deflll' Büyükanıt, konuşmasında TSK'nin AB'ye yönelik tutumunu açıklarken konu ıle ilgili her kesime net mesaj- lar verdi. TSK'nin AB'ye karşı olma- sının düşünülemeyeceğini vıırgula- yan Büyükanıt, "Çünkü AB, Musta- fa Kemal Atatürk'ün Türk tophımu- na gösterdigi çağdaşlaşma hedefinin jeopolirik ve jeostratejik açıdan zo- runluluğudur" diye konuştu. 'Orduya saldırılar haksız' Orgeneral Büyükanıt, AB'nin Tür- kiye'ye karşı önyargısız davaranma- sını ve sorumluluklannı yerine getir- mesi gerektiğini anlatırken irticai ve bölücü kesimler için de "AB ve bu bir- liğin yüksek değerlerini. sahip olduk- lan çağdışı ve bölücü hedeflere ulaş- mada bir vasıta olarak görenlerin hüs- rana uğramalan kaçmılmaz birsonuç- tur. AB volundaki bu amaçlan birer iç politika malzemesi ve araç olarak kuilanmayı ve istisman hedefleyenler ise karanlık emeDerine ulaşamaya- caklardır" değerlendirmesini yap- tı.Büyükanıt, TSK'nin AB konusun- da haksız bir saldınnın hedefi duru- muna getirildiğini belirterek "Ülke içi ve ülke dışı çevreferde, hiçbir hak- k nedenedayanmadan, TSK'nin AB'ye karşı okluğu konusunda yaygın kana- atler oluşturulmuştur. Açıkça ifade ediyorum, bu tür iddialar kesinlikle doğru değildir. Bu konudaki TSK gö- rüşlerini büyük harfleıie tekrar ifade ediyorum: TSK, AB karşın olamaz" dıye konuştu. 'Hedefler örtüşüyor AB hedefinın Türkiye'nin sosyal, politik, ekonomik ve güvenlik hedef- leriyle de tam olarak örtüştüğünü be- lirten Büyükanıt. şu değerlendirme- yi yaptı :"AB hedefi, ülkenin iiniter yapısı ve laik rejimi konusunda fark- h düşüncelere sahip kesimlerin. çağ- dışı ve bölücü hedefleri ile uyuşamaz. AB ZORUNLULUKTUR' Yabancı askeri yetkililerin de kaöldığı sempozvTimda Genelkurmay 2. Başkanı Or^neral Yaşar Büvükanıt, "TSK görüşlerini büjiik harflerle tekrar ifade ediyorum: TSK, AB karşıü olanıaz. Çünkü AB, Mustafa Kemal Atatürk'ün Türk toplumuna gösterdigi çağdaşlaşma hedefinin, jeopolitik ve jeostratejik açıdan zorunluluğudur" dedi. (Fotoğraflar: AA) AB'nin de bu tür amaçlara sahip dü- şüncelerle uvıım içinde olnıası düşü- nülemez. AB'yi ve bu birh'ğin viiksek değerlerini, sahip olduklan çağdışı ve bölücü hedeflere ulaşmada bir vasıta olarak görenlerin hüsrana uğramala- n kaçınılmaz bir sonuçtur. Bu sözle- rün, varsa, bu düşüncelere sahip olan kişi ve gruplaradır. AvTica, bazı çev- reîerin Türidye'ye yapürmak istedik- leri hususlan, AB yüksek değerlerini ileri sürerek ve her ûrsatta TSK'yi gündeme getirerek gerçekleştirmeve çahşmalannın ne Türidye'ye ne de Avnıpa 'ya yarar sağJamayacağını ifa- de ermek isterim. Tekrar edhorum: Türkiye, Avrupa'nm bir parçasıdır veAB'>«girecektir. Buyargı,bazıçev- relerin düşüncesi ile çetişse bile, Tür- kiye'nin ve TSK'nin kesin kararbhğı- nın açık bir ifadesidir ve TSK'yi her fırsatta rüm olumsuzhıklann nedeni olarak topluma yansıtan çevrelere de açık bir cevapnr." CHP, AKP hükümetini AB bahanesiyle başka hedeflere ulaşmaya çalışmaması konusunda uyardı: ç politika malzemesi yapmaynı• TBMM'deki AB gündemli toplantıda CHP, hükümetin gizli hedeflerini uyum paketlerine eklemesi kaygısı nedeniyle genel bir bildiri yayımlanmasına sıcak bakmadı. Erdoğan, "Biz AB'ye üyeliği bir amaç olarak değil, Türk halkını hak ettiği çağdaşlık düzeyine ulaştumak için bir araç olarak görüyoruz" dedi. AMCARA (Cumhuriyet Büro- su) - Hükümet, Avrupa Birliği ko- nusunda Meclis'teki genel görüş- meden "uzlaşma bildirisi" çıkara- madı. AB üyelığinı "ulusaldava" olarak desteklediğini bildiren CHP, hükümetin Avrupa Birliği'ni iç politika malzemesi yapması ve gizii hedeflerini uyum paketleri- ne eklemesi kaygısı nedeniyle ge- nel bir bildiri yayımlanmasına sı- cak bakmadı. TBMM Genel Kurulu'nda dün Türkiye'nin Avrupa Birliği üye- liği konusunda genel görüşme ya- pıldı. Milli Güvenlik Kurulu'nda özel gündemli toplantıdan ve uyum paketlerinden önce CHP'den bağlayıcı söz almaya çahşan hü- kümet, uzlaşma bildirisi konusun- da umdugunu bulamadı. 'AB'yl bahane etmeyln' Partisınin yakJaşımını anlatan CHP îstanbul Milletvekili Onur Öymen, CHP'nin baştan beri AB üyeliğinı ulusal dava olarak gör- düğünü vurgulayarak "Eğer hü- kümetin amacı CHP'yi ikna et- mekse, buna ihtiyaç yok. Daha çok iç politikaya v önelikse bu genel gö- riişme>i üzüntmiekarşüanz. AB'\i bahane ederekbaşka shasi amaç- lar gütmek, başka hedeflere ulaş- mava çafaşmak Türkhe'nin AB'ye üyeük sürecine zarar verir, Türki- ye'ye zarar verir" diye konuştu. Hükümet ile ordu arasındaki ge- rilimi ima ederek "Bu genel görüş- menin amacı başka kurunı ve ku- ruluşları ikna etmekse, TBMM bugjbi amadarın vasıtası otanama- hdır" diyen Oymen. şunlan söy- ledı: "Zaten bu kurum ve kuru- hışlanmız hukümeon emrindegö- revyapmaktaduiar. Baü tipi cum- huriyeri kuran bir askerdi Türki- ye'de, çokpartih' havata geçme ka- rannı veren bir askerdl Daha son- ra da çeşitli vesilelerle asker de- mokrasiye bağhlığuu kanıtianuş- nr. Kimse askeri AB'ye karşıymış gibi göstermesin." "Avnıpaühğuı'' yalnız belırlı alanlarda değil, her alanda kendi- ni göstermesi gerektiğini \airgula- yan Onur Öymen. "\B'de kadro- laşma yok, orada devietin devam- huğı esasür. 'Ben kadromu kura- nm, \iicut dilimden anlayanı ge- riririm' dediğiniz zaman Avrupa- h değilsinizdir, çünkü orada liya- katesasor" görüşünü dile getirdi. Başbakan Tayyip Erdoğan da "2004 Aralık" tarihinde üyeük müzakerelerine başlama konu- sunda tanh almanın "garanti ol- madığını'' kabul etti. "Ama o ana kadar bizim uvıunla ve uygula- mavla ilgili adımlarımızı atmamız gerekiyor" diyen Erdoğan, uyum paketi ile MGK arasında bağlan- tı kurulmasına ise "MGKtoplan- üsını başlığa çekenler var. Biz .\B konusunu MGK'de görüşmeji bu ülke için bir gariplik olarak telak- ki etmiyoruz. Alınan tavsiyekarar- landır, hiçbirzaman bu parlamen- tonun alacağı bir karann üsrün- deki bir karan MGK alnıav acak- tir" diye tepkı gösterdi. Erdoğandan TSK'ye övgü Erdoğan gerilim yaşadığı TSK'yi ise şu sözlerle övdü: "Türk askeri, TSK, bir defa Tür- kiye'nin modenüeşme sürecinin miladıdır, demokratikleşme süre- aşbakan Recep Taj-yip Erdoğan ile Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, TBMM'deki Türkiye ve AB arasındaki ih'şkiler konulu görüşmelere kanldı. (Fotoğraf: AA) cüıin nüladıdır. Dümada askeri- ne Mehmetçik dive bakan bir baş- ka millet yoktur. Mehmetçik, kü- çük Muhammed anlamma ifade edihîüş bir vaklaşımdır. bir tanım- dır ve dikkat edin, biz kınayı bir e\ülik merasiminde vakanz, iki evladımızı askere gönderirken ya- kanz. Böyle bir Anadolu terbrve- si aunış niiOetiz." Erdoğan, AB'ye uyum ölçütü olarak yalnız Ulusal Program ve Kopenhag kriterlerini temel al- madıklannı belirterek "Avrupa Konseyi kararlan AÎHM içtihat- lan da nazara alınıyor. Paket ge- nel olarak bu tür hususlardan \a- rarlanüarak hazırianıyor. AB'de crf- mayan uygulamalan sizlerin önü- ne hiçbir zaman getirmevi diişiin- müyoruz" dıye konuştu. Başba- kan, "Biz AB'ye üyetiği bir amaç olarak değil, Türk halkını hak et- tiği çağdaşlık düzeyine ulaşürmak için bir araç olarak görüyoruz. Stratejik çıkarlardır bizi bir ara- ya getiren" görüşünü dile getirdi. DERl DENİZ BAYKAlJ AB özel amaçlar için kuDâiıılaınaz ANKARA (Cumhunyet Bürosu) - CHP lideri Deniz Bav kal. AB konusunun iç siyasete alet edilmemesi gerektiğini belirterek, hükümete "hiç kimsenin kendi özel amaçlarmı AB kıhnnda gerçekleştirme gav reti içine girmemesi'' uyansında buiundu. Baykal, devletin kurumlan arasında uyumlu ve doğru ilişkiler kurulması gerektiğini \r urgularken "Bu konuda bir zaafryet, ihthaç orta>a çıkmaya başladı" diye konuştu. Baykal, dün ATO'nun meclis toplantısında yaptığı konuşmada, gündem saptırmarun Türk siyasetinin "genel hastahğı"' olduğunu söyledi. AB konusunun iç siyasete alet • Baykal, hiç edilmemesi gerektiğini kimsenin kendi özel vurgulayan Baykal, , . ~ "Sıyasetde devlet kurumlan arasında, AB milli sorun olarak görübneU. Hiç kimse bu konuyu kuDanıyor gibi bir noktaya geunemeB. Artık ne l amaçlarmı AB kılıfında gerçekleştirme gayreti içine girmemesi gerektiğini vurgularken "Gereken neyse g yapılacaksao v , M U W ı nC yS C vapılmah. Birbirimizle pakete sadece onlan gerekH gereksiz bunu koymalayız" dedi. ^ n f ™ J"" ^J J anlamı da kalnıadı konuştu. Hiç kimsenin kendi özel amaçlannı AB kılıfında gerçekleştirme gayreti içine de girmemesi gerektiğini vurgulayan Baykal. "Gereken neyse pakete sadece onlan koymahyız. Artık AB ile iüşkileri ne zaman nerede biteceği beOi olmayan numarah paketlere de bağlamamahyız" dedi. ATO Başkanı Sinan Aygün, 20 Kasım 2002'den 19 Mayıs 2003 tarihine kadar tam 14 kez siyasi gerginük meydana geldiğine işaret etti. Aygün'ün, "Benim hiçbir atam 'Borç yiğidin kamçısıdır' dememiştir. Borç yigidi bozar, fravesti yapar diye düşünüyorum" sözleri gülüşmelere yol açtı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle