Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 10 NİSAN 2003 PERŞEMBE
18 SPOR spor(5 cumhuriyet.com.tr
San-Lacivertli camianın önde gelen isimleri 17 Nisan'da Büyük Kulüp'te çözüm arayacaklar
F. Bahçe'debeyin firtınası• San-Lacivertli kulüpte
bugüne kadar başkanlık
ve yöneticilik yapmış
olan yaklaşık 100 kişi bir
araya gelerek kulübün içinde
bulunduğu ortamdan nasıl
kurtulabileceğini tartışacaklar.
Toplantıyı Adnan Alptekin ile
birlikte Şenes Erzik yönetecek.
HİLMİ TÜRKAY
Fenerbahçe yönetimı şu günlerde hayli
sessiz. Teknik sorumlu Oğuz Çetin'i gö-
revden alarak 5 yıl içinde tam 8 antrenö-
rün işüıe son veren başkan Aziz Yıldınm
ve ekibi, görevi bırakıp bırakmamakta ka-
rarsızlar. Yöneticilerin büyük çoğunluğu
başkana "Bırakahın" dıyorlarsa da Aziz
Yıldınm"Bıı kadar çok büyük işler yap-
ük, bırakmak için bir sebep yok" ıfadesi-
ni kullanıyor.
Oysa başansızlık hat safhada. 5 yıl için-
de kazanılan sadece bir lig şampıyonluğu
var. Onun dışında elle rutulur hiçbir şey
yok. Yüksek meblağlarla alınan sonra da
bedavaya giden onca fiıtbolcu var. Yöne-
tim bir kongre karan alır mı almaz mı, bu
Aziz Yıldınm'ın ikı dudağının arasında.
Kongre 2004'ün Mart ayında, ama yoğun
eleştiriler karşısında Aziz YıJdınm'dan
olağanüstü kongre karan da çıkabilir. Bu
Altyapı Derneği Başkanı
Dişli'ye baskı
Spor Servisi - Altyapı Derneği başkanı
Davut Dişli'ye şu günlerde camianın
önde gelen isirnlerinden "Aday ol" diye
büyük baskı yapılıyor. Dişli ise durum
değerlendirmesinde. Şartlar olumJu
gelişirse aday olabileceğini söylüyor.
Çarşamba gününe kadar görüşmelerini
sürdürecek Da\oıt Dişli o gün geldiğüıde
karannı açıklayacak.
Edinilen bilgilere göre gelişmeler Davut
Dişli açısından olumlu geçiyor.
"Fenerbahçe'nin menCaatleri adına
gereken ne ise yapanz" diyen Altyapı
Derneği Başkanı Davut Dişli, bakalım
Aziz Yüdınm'ın karşısına aday olarak
çıkabilecek mi?
FENERBAHÇE YE REÇETE / ALTAIN AYANOĞLÜ
Zaman Geçirilmesin
Dişli, karannı çarşamba gnnü verecek.
nedenle de Gençlerbirliği maçı kendisi
için çok önemlı. Taraftann takınacağı ta-
vır sanınz herşeyi netleştirecek.KuIübün
borcu çok fazla Ama ne kadar olduğunu
yıne Yıldırımın dışında net bilen hıç kim-
se yok. Bu yüzden de adaylar, aday olup
olmama konusunda çekiniyorlar.
17 Nısan Perşembe günü Fenerbahçe de
yine önemlı bir gün. Bugüne kadar kulüp-
te başkanlık ve yöneticilik yapmış olan
yaklaşık 100 kişı Büyük Kulüp"te bir ara-
ya gelerek Fenerbahçe'yı masaya yatıra-
cak ve içinde bulunduğu ortamdan nasıl
kurtulabileceğinin tartışmasını yapacak-
lar.
Toplantıyı Yüksek Divan Kurulu Baş-
kanı Adnan Alptekin'le birlikte Şenes Er-
zik vönetecek.
Fenerbahçe'nin üst üste gelen ye-
nilgilerinden ve Seftıat olayından ra-
hatsızlık duyduğum için yönetimle ilgi-
li yazı yazmama karanmdam vazgeç-
tım.
Yöneticiliğin en büyûk vasfı, sporcu-
suna verdiği sözü zamanında yerine
getimnektir. Sporcunun morali, yaJntz
maç kaybedince bozulmaz, yenilme-
yı umursamazlar da vardır. Futbolcu
parası ödenmedığinde yöneticiye
inancını yitirir. Sözünü yerine getirme-
yen, sporcuyu sporcu olmaktan uzak-
laştınr, insani hırslarını birinci plana
alan sözde sporcu haline getirir.
Alınan kötü sonuçlarda futbolcular-
dan fazJa yöneticilerin payı olduğu an-
laşıldı. Yöneticıler derken, yönetim ku-
rulununtamamını kastetmiyorum. Yö-
netim kurulunda sporcu psikolojisini
anlamayan kimileri var kı, yönetime gir-
meden önce Fenerbahçe Kulübü'nün
yerini dahi bilmıyortardı. Bu tipler yö-
netime girince. kendilerini yönetime
alan başkanın silahşoru kesildıler. Ver-
dıkleri beyanlann spora ve kulübe za-
rarını dahi düşünemez hale geldiler.
sonuç olarak camiada sevilmez oldu-
lar.
Başkan da yanlışlıklaryaparken tah-
minime göre bu silahşoriann etkısinde
kalıyor. Bu sezon başansızlıkla sonuç-
lanmak üzere olduğundan, yapılacak
şey 2003-2004 sezonunun hazıriığına
derfıal başlamaktır. Silahşoriann be-
yanat vermelerininönüne geçilerek va-
srflan Fenerbahçe'ye uygun bir teknik
direktörle anlaşmak yapılacak ilk iştir.
Bu teknik direktör, tek kişiye karşı so-
rumlu olacak ve hesap verecektir. Fe-
nerbahçe takımını seyrederek eksik-
lerini tespit edecek, yabancılann işe
yarayıp yaramayacağı hakkında vere-
ceği karan arternatrflerryle bildirecek-
tir. Diger takımlann maçlannı da sey-
rederek yerli oyunculardan almak iste-
diklerine de karar verecektir. Doğal
olarak bu hususlar için bir bütçe haar-
layarak teknik direktör yaralacak kişi-
ye verilecektir.
Işin en önemlisi yabancı ülkede
kamp yapma ve mahalte takımlanyia
oynama alışkanlığından vazgeçilme-
sidir. Ülkemizde mevcut tesisler, iklim
olarakAntalya ve Kıbns gibi yerter var-
ken, başka ülkelere gitmenin anlamı
olmadığı açık bir gerçektir.
Aynca hazıriık maçlannda mahalle
takımlanna bol bol gol atmanın bir de-
ğeri olmadığı da ortaya çıktığına göre
eski yıllarda oynanan spor yazarian ku-
pası gibı ciddi maçlarla takımı lig maç-
lanna hazıriamak ve durum tesbrti yap-
mak en olumlu harekettir.
Basit ve kjsaca yazdığımız bu hu-
suslar yerine getirilmez ise bir sezon
daha şimdiden kaybedilebilir. GERİYE
TEKŞEYKALJRrlSTiFA.
Türkiye Kupası'nda Başkent ekibi Rizespor'u, Bordo-Mavili takım ise Malatyaspor'u eledi
G.Birliği ve Trahzon fiııalde
Ç.Rizespor: 1 - G.Bırliğı: 2
STAT: Atatürk (Rize)
H4KEMLER: Cüneyt Çakır (8), Bahattin Duran (7). Serkan Ok
(7
K
ÇHİZE: Murat Yiğiter 70, Gündüz Gürol (6) Serkan (7). Kür-
şat (6). Mustafa Koray (4) (dk.46 Yunus 3). Recep (5). Merthan
(6). Zeki (5) (dk.84 Ünal2), Şener (7), Tetteh (4) (dk.60 Erdinç
4), Okan (5)
G.BİRLİĞİ: Gökhan (7), ElSaka D (dk.91 Mustafa Gürsel) .
Ümit (7). Denız (8), Okan (7). Serkan (8). Thomas (7), Filip (7),
Ahmet Hassan (7), Youla (5) (dk. 72 Bülent 4), Veysel 16)
GOLLER:dk 3? Veysel. dk 67Merthan, dk.90+2AhmeıHas-
san
SAR1KAKTLAR: El Saka (Gençlerbirliği)
FAİK BAKOĞLU
RİZE - Biri Süper Lig'de
diğeri de flcinci Lig (A) Ka-
tegorisf nde zirve hesaplan
yapan ikı takımın kupa mü-
cadelesinde gülen taraf 'ahm
goDe' Gençlerbirliği oldu.
Dolu tnbünler önünde oyna-
nan maçta ilk pozisyonu
Gençlerbirliği Thomas'la ya-
kaladı.
Yıldız futbolcu 3. dakika-
da kaleci Murat'la karşı kar-
şıya kaldı. Sert vuruşunda top
dıreğın dibinden dışan gitti.
Ev sahibi Ç. Rize ise 2 daki-
ka sonra Tetteh'le gole çok
yaklaştı. Ancak sıvahi futbol-
cu kaleci Gökhan ı geçeme-
di. Karadeniz ekibi Ç.Rıze,
Serkan la 20. dakikada
Notlar
Eken'e
tepki
RİZE (Cumhuriyet)-
Geçen hafta sonu yapılan
olaylı Kayserispor-Ç Ri-
zespor maçının yankılan
kupa maçtnda da devam
etti. Atatürk Stadı'nda
yaklaşık 10 bin kişüıin iz-
lediği Ç.Rizespor - Genç-
lerbirliği maçı öncesi ola>'-
lan çıkardığı iddia edilen
Kayserispor Kulübü Baş-
kanı Mete Eken'e büyük
tepki vardı. Ç.Rizespor'hı
binlerce yandaş karşılaş-
ma öncesi Mete Eken'in
fotoğraflannı taraftarlara
dağıttı.Daha sonra Eke 'nin
fotoğraflan yakıldı.
A>nca Kayseri'deki
olaylarda saldıraya uğra-
yanAKP Rıze Millefvekil-
leri Adülkadir Kart ve
İmdat Südüoğhı ile Ç Ri-
zespor Kulübü Başkanı
EkremCengiz'e se\gi gös-
terileri oldukça fazlaydı.
Karşılaşmayı birlikte iz-
leyen Gençlerbirhği Kulü-
bü Başkanı Ühan Cavcav
ile Ç.Rizespor Kulübü
Başkanı Ekrem Cengiz,
maç öncesinde bütirleri-
ne çiçek verdi. Ç.Rizespor
Teknik Direktörü Hikmet
Karaman'la Gençlerbirli-
ği Teknik Direktörü Ersun
YanaL birbırleriyle tokala-
şarak başanlar diledi.
önemlı bir fırsattan yararla-
namadı 37. dakikada Genç-
ierbırligı, \ev
r
serie golü bul-
du. Etkili gelişen Kırmızı-Si-
yahlılar'ın atağında Yo-
ula'nın ortasını iyı takıp eden
tecrübelı isim topu ağlara
göndermekte zorlanmadı ve
ilk yan da 1 -0 Ankara temsil-
cisinin üstünJüğüyle sona er-
di.
Gençlerbirliği ikinci yan-
ya da hızlı başladı ve 48 da-
kikada Youla'yla önemli bır
pozisyon yakaladı Sıyahi
yıldız kaleci Murat'la karşı
karşıya kaldığı pozisvonda
topu ağlara gönderemedi. Ev
sahibi Çaykur Rızespor, 67.
dakikada Merthan la aradığı
golübuldu. Okan'ın ortası-
na iyı yükselen Merthan to-
pu kalecinin uzanamayaca-
ğı köşeye yollayarak eşitlı-
ği sağladı. Bu dakikadan
sonra ikı takım da yakaladı-
ğı pozısyonlan gole çevire-
me\ince maç da 1-1 berabe-
re sona erdi ve uzatmalara
gıttı.
Başkent ekibi Gençler-
birliği uzatmanın ilk daki-
kasında Ahmet Hassan'la
golü buldu ve adını finale
yazdırdı. Kırmızı-Siyahlı-
lar, Beşiktaş'tan sonra Ç.Ri-
ze'yı de altın golle yenerek
Türkiye Kupası'nda finale
yükseldı. Ahmet Hassan, atöğı altın golle Gençlerbirfiği'ni Türkiye Kupası'nda finale taşıyan isim oldu.
Malatya: 0 - Trabzon: 3
STAT: Inonu (Malatya)
HAKEMLER: hmet Arzuman (5). Zekai Ahncı (6), Nihat
Mızrak (6)
MALATVASPOR: Mılosevski (4), Stankcn.' (5), Tolga (4).
Mert (3), Zıya l4){dk. 46 Arsin 4), Tımuçın (5), Ayman (5),
Durv (S)(dk. 46 Sertan 4). Fazlı (5), Serkan (4)(dk. 65 Mu-
harrem 3). Hasan Özer (4)
TRABZOÎVSPOR: Petkovtc (5), Tayfun (7), Erdinç (6), Er-
man (5j. Gökdeniz C), Lee (7), Hüseym (6), Aurelio (7),
Sommers (7) (dk. 90 Muzaffer), Fatıh Tekke P) (dk. 90 Ali
Şen). Mehmet Yılmaz (7)(dk. 72 Erman özgür)
GOLLER:Ztt. 31 Tayfun. dk. 42 Mehmet Yılmaz. dk. 66 Fa-
tıh
SARI KAKTLAR: Zıya (Malatya). Lee. Tayfun, Aurelio
tTrabzonsporı
SELAHAntN GÖKATALAY
MALATYA -Trabzonspor, Malatyaspor'u 3-0 yene-
rek Türkiye Kupası fınahnde G.Birlıği'nın rakibi ol-
du.
Tanhinde ilk kez evınde bir gece maçına çıkan Sa-
n-Kırmızılılar. rakıbıne oranla karşılaş-
maya daha dirençli başladı. Dolu tnbün-
ler önünde oynanan mücadelede Malat-
yaspor Hasan Özer. Fazh ve Duro'yla
rakip bölgede etkili olmak ısterken
Trabzonspor ise ön alanda çok adamla
pres yapıp ev sahibını durdurmak iste-
dı. San-Kırmızılılar rakip alanda fazla
görünmesine karşın pozisyon bulan ta-
raf konuk ekip oluyordu. Pres özelliği-
ni sahanın tümüne yayan Trabzonspor,
temposunu arttırarak Malaryaspor kale-
sındeağırlığınıhissetirmeye başladı. Ve
Karadeniz ekıbinın aradığı gol 32. daki-
kada Tayfun'dan geldi Brezılyalı Aure-
fio'nun çektiği şut defanstan sekip Tay-
tun'un önüne düştü. Genç futbolcu sert
bır vuruşla takımını 1-0 öne geçirdı. îs-
tediğı sonucu 32. dakikada yakalayan
Bordo - Ma\ılıler42. dakikada farkı iki-
ye çıkardı. Gökdeniz'in sağ kanattan ce-
za alanına sert ortasına yükselen Meh-
met Ydmaz skoru 2-0'a taşıdı.
67 dakikada sahanın yıldızlanndan
Aurelio'nun kullandığı korner atışında
Fatih karşılaşmanın 3. golünü atarken
hem Trabzonsporlu hem de Malaryas-
porlu yandaşlar taranndan alkışlandı.
Mücedelenin ilerleyen dakıkalannda
iki takımda yakaladığı pozisyonlan de-
ğerlendiremeyince maçı 3-0 kazanan
Trabzonspor. Türkiye Kupası"nda fina-
le yükselen taraf oldu.
G.Saray'da istifa krizi
BurakElmas'ı
Canaydın da
döndüremedi
NEVZAT DtVDAR
Galatasaray'da önceki gün
parlak veren kriz dün tatlıya
bağlanmaya çalışılsa da Bu-
rak Elmas'ın istifası>la son
buldu. Başkan Ozhan Cana\-
dın'a "Artık yomldum. İstifa ediyorum'7
diyen futbol sube sorumlulanndan Burak
Elmas tüm ikna çabalanna karşın dün gö-
revı bıraktı. Olayın perde arkasında ise
Burak Elmas'ın Canavdın tarafından ağır
eleştiriler alması olduğu ıddia edildı. De-
nızlispor yenilgısı sonrası Eünas'a med-
yaya yansıyan demeçleri nedeniyle Ca-
naydın tarafirjdan konuşma yasağı getiril-
miştı. Canaydın'ın Elmas'a "Teknik koou-
larda açıklama yapmak seçümişlerin değfl
atanmışjann işT dedığı öğrenilirken G.Sa-
ray başkanı, futbol şubesı sorumlulannın
soyunma odasına gırmesıni de yasakia-
mıştı. Revivo'nun transfennde ise Canay-
dın ve Burak Elmas ters düşmüşrü.
Aynca futbol şubesmın tamamıyla Te-
rim'e bağlanmak ıstemesi de Burak El-
mas'ı huzursuz edıyordu.
Yeni istifalar bekknKor
San-Kırmızılı kulüpte bazı yönetıcile-
nn de sezon sonu istifa etmesı beklerurken
Özhan Canaydın'ın 2004'teki kongrede
yönetim kurulunu farklı isimlerden kura-
cağı ifade edıldı.
Karanndan dönmedi
G.Saray Başkam Özhan Canaydın"ın,
tüm çabalanna karşın Burak Elmas ık-
na edılemedı. Canaydın'ın, dıvan kuru-
lunda ~ Burak Ehnas bana, Günde 12 sa-
at Calatasaray için çauşıyonım. Arük vo-
ruldum'dedi Bendekendısme'Sen26ya-
şındasın. ben ise 60 yaşımdayım. Sen yotîıl-
duysan beninı iflas etmem lazun' dedım.
Yaptığunız görüşmeden sonra ıstıfadan
vazgeçtı. Kendısını çok se\enm Oğlum
gıbidir" demesıne karşın Burak Elmas
yaptığı açıklamada "İstifa karanndan
dönmem söz konusu değildir" diyerek son
noktayı koydu Burak Elmas'ın istıfa ka-
ranndan \azgeçmeyeceğini belırtmesin-
den sonra Canaydın, "İkna etmeye çahş-
tık ama dönmedi" dedi
Pancu kafalan
karıştırdı
Spor Servisi - Sakathğı nedeniyle Ital-
ya'dakı doktoruna kontrol ol mak ıçın gı-
den Pancu dün lstanbul'a döndü. Beşıktaş
ile bir türlü sözleşme yenılemeyen Rumen
futbolcunun İtalya'ya gıdişı çeşitlı söylen-
tileri de yanında getirdi.
Pancu'nun Italyan kulüpleri ile görüşrü-
ğü belirtılirken. tecrübelı oyuncu bu iddi-
alan yalanladı. "Doktoruma kontrol ol-
dunı'" diyen Pancu dün salonda çalıştı. Ru-
men futbolcunun Malatyaspor maçının
kadrosunda >er alacağı öğrenildi.
G O R U Ş D O Ğ A N H A S O L
Bir gazete yazısı dikkatimi çekti. Bir üni-
versite öğretim üyesi, bir memurun Baş-
bakan'agönderdiği bıldirilen ve Bakanlar
Kurulu üyelennin gözlerini yaşarttığı söy-
lenen yanm maaşlık yardım önensı içerik-
li mektup üzerine düşüncelerini dıle getir-
miş. Devletın yönetim hatalannı ve üc-
ret politikasını haklı olarak eleştiriyor. Doğ-
rudur... öğretim üyeleri çok az para alır-
lar; bu nedenle de zor yaşarlar... Hata-
lı ücret politikası, sonuçta e^itim ve araş-
tırma kalitesini de etkıler öğretim üyele-
ri yakınmakta yerden göğe kadar haklıdır-
lar (aslında hangi çalışan haklı de-
ğil ki?). Ama kendilerini zaman zaman fut-
bolcularla karşılaştırmalannı, ücretleri-
ni onlann şablonuna vurmalannı yadırga-
nm.
Toplumda kimi meslek gruplan çok ka-
zanıriar. Bunlann başında eğlence ve spor
kesimi geliyor. Bu kesimler gösteri en-
düstrisinin temelini oluşturıır. Omeğin fut-
bol yalnızca futbol değildir artık; gösten
endüstrisinin önemli bir parçasıdır. Maç-
lar eskisi gıbi sahada olup bitmiyor. Nak-
len yayınlar, tekrar tekrar gösterilen bo-
lümler, röportajlar, tartışmalar... Bütün
bunlar medya için önemli malzeme oluş-
İsteseydi Fubolen Bile Olurdu
turuyor. Tiraj, reyting ve reklamlar büyük
ölçüde futbola endekslenmış durumda.
Dünyanın bütün ülkelennde artık çok bü-
yük paralann döndüğü futbol kesiminde,
bu işi yaratanlann, bu ışın aktörierinın bü-
yük paralar kazanmalan çok doğal. Fut-
bolda da pıyasa kurallan geçeriı. Seyre-
dilmek, taraftar kazanmak, başanlı olmak,
ürünlerini pazariayabilmek artık iyi takım
kurmaya bağlı. İyi takım da bedava kurul-
muyor. Bır ölçüde kendi sporculannızı ye-
tiştirseniz de yeni transferiere her zaman
gereksinım olacaktır. Burada da arz-talep
ve rekabet kurallan geçerti.
Sporun dünyadaki bu konumu nede-
niyle "Futbolcular profesörierden daha
çok kazanıyorlar" söyleminin hiçbir ge-
çerliliği olamaz. Bir TV reklamında öğret-
menı, basketbolcu Hidayet Türkoğlu için
ne diyor? "İsteseydi atom mühendisi bi-
le olabilirdi". Isteyenlerin futbolcu ya da
basketçi olmalan için de yollar açık. Iste-
yen deneyebilir.
Futbolcularzaman zaman, ülkeyi yerin-
den oynatabiliyoriar. Dünya Kupaa'nın bi-
zi nasıl coşturup birieştirdiğini bir kez da-
ha anımsayalım. Bu yalnızca bizde böyle
olmadı. Aynı günlerde bır toplantı nede-
niyle bulunduğum Danimarka'nın da na-
sıl etkilendiğine tanık oldum. Hepımizi pe-
şinden sürükleyen tutkunun yaratıcılan-
nın, süresı zaten çok kısıtlı olan spor ya-
şamlarında bundan parasal olarak yarar-
lanmalannı çokgörmek, üstelık birdeon-
lan küçümsemeye kalkışmak sağlıklı bir
düşünce olamaz. Benzer durumlar, şar-
kıcılar, sinema oyunculan gibi yaygın gös-
teri dallan için de geçerli.
Son Ingiltere-Türkiye maçına bır baka-
lım. O maçı seyretmek için bir uçak dolu-
su insan, sıyasetçıler, mılletvekıllen, tiyat-
ro oyunculan ve dığer saygıdeğer kışıler
söylentıye göre T. Futbol Federasyo-
nu'nun davetlisı olarak Istanbul'dan kal-
kıp hepimizın adına taa Ingiltere'ye gıt-
mediler mi? Ülke ekonomisı bır çıkmaz-
dayken israf olarak görülen bu durum,
eleştırilere neden olunca Federasyon
Başkanı sert tepki gösterdi ve "Bizi yıp-
ratmaya çalışanlan vatan hainiilan ediyo-
rum" dedi. Hatta, sahada alınan kötü so-
nucu daha sonra medyanın sırtına yükle-
yerek "Maçın sonucu bence Ingiliz med-
yası 2, Türkmedyası O'dır" şeklindeözet-
ledi. Işte böyle... Bakın şu vatan hainle-
riyle, medyanın yaptığına... Ulusal Ta-
kım'ın Ingilızlere yenildiği yetmiyormuş gi-
bi, git bir de Ingiliz medyasına 2-0 yenil.
Başkan daha sonra yaptığı açıklamay-
la, davetlilerin masraflannı cebinden kar-
şıladığını ilan etti.
Şımdi vatan haini ilan edilme riskini de
göze alarak davetlilere sormak ısterim:
Siz kimin davetlisi olarak Ingiltere'ye git-
miştiniz: Federasyonun mu, Başkan'ın
mı? Başkan sizı Federasyon adına ya da
şahsen niçin davet etmiş olabilir? Fede-
rasyona ya da Başkan'a yakınlığınız ya
da kişisel konumunuz böyle bir davete
nasıl bir gerekçe oluşturabilir? Aldığınız
sonuç sizi mutlu etti mi?
Gelecek yanıtlan bu sütunda yayımla-
maya hazınm. Şimdiden teşekkürier.
E-posta : merkez@hasmimarlik.com.tr
Faks: (212) 211 34 20 09.04.2003
NEYMİŞ
ABDULKADİR YUCELMAJN
Ingiliz Medyasını
Korkuttuk ya.Özellikle iddialı maçlann öncesinde yapılan tahminlen
maçtan sonra okumak öyle keyifli ki, kım ne demış, kim na-
sıl tahmin yapmış, kim gerçekçi düşünmüş, kim kafadan
sallamış ortaya çıkıyor.
Futbol, 22 kişinın kurallarçerçevesi içinde yaptıklan spor-
tif bır mücadele. Ama futbol oylesıne bır spor kı ne ölçüye
gelir, ne tartıya... Aynca futbolculann bılimsel verilerine da-
yanarak takımlann güç dengelerini karşılaştırmak dahi sürp-
rizlere açık olan futbolda tahmin yapmayı olanaksız kılar.
Ingiltere ile yapacağımız maç öncesi Türk medyası, Ulu-
sal Takım'ın bu maçta en azından bir puan alacağını ve ta-
rihinde de bir ilki başararak Ingiltere kalesine bir gol bıra-
kacağını tahmin etti. Gerçekten de dünya üçüncülüğüne
ulaşmış bir takjm olarak Japonya'da pek de iyi bir sonuç
alamayan ve elenip giden bir Ingiltere karşısında korfcma-
dan oynamalı ve en azından bir puan almalıydık.
Bunlar, medyamızın ortak göruşüydü. Ama acaba Ingi-
liz meslektaşlanmız da maçtan önce bızim gıbi mi düşünü-
yortardı? Yoksa onlann pencefesinden durum daha mı fark-
lı gözüküyordu? Biz fazla şovenist miydik, Ulusal Takım'ı
fazla mı pohpohluyorduk, yoksa Ingilizleri küçümsüyor
muyduk?
Ingiliz meslektaşlanmız maç öncesi ne demişlerdi, bir-
likte okuyalım.
Amy Lawrence (The Observer): Türklerin gol atacakla-
nnı sanıyonjm. Slovakya, Makedonya ve son olarak da
Avustralya'dan gol yediğimize göre, dünyanın en iyi üçün-
cü takımı bunu neden yapamasın? Ingiltere, son hazırlık
maçlannda pek iyi değildi. Avustralya maçında da yuha-
landı. Ingiltere'nin sol kanadı yıllardan beri bır sorun. Diğer
takımlar gibı Türkiye de bu sorundan yararianabilir. Türkı-
ye'nin gaîibiyeti beni şaşırtmaz.
lan Rıdley (The Guardıan): Türkiye kesinlikle bir gol ata-
cak ve üç olmasa da bir puan aiacak. Tahminim 1 -1.
Rob Hughes (Sunday Times): Türkiye ilk golünü atabi-
lir. Slovakya bunu bir kez yaptı, Makedonya iki kez yaptı.
Ingiliz savunması her iki maçta da rakıpterinin kısa paslı ça-
buk ve teknik futbolu ile baş edemedı. Hazırlık maçlanmız
bır komediydı. Türkler 2002'deki formuna yakın oynariar-
sa Ingiltere'nin başı dertte demektir. Maç tahminim 1 - 1 .
Demek kı medyamız Ulusal Takım'a gaz vermemiş, ola-
bıleceği söylemiş. Yani "vatan, millet, Sakarya" edebiyatı
yapmamış. Kısacası gol atabıleceğimiz ve hatta puan ala-
bıleceğimiz bir maçta 2-0 yenilmışiz.
Ama işin ilginç yanı, maçtan önce doğru düşünen ve
gerçeği söyleyen kimi yazaıiar 180 derece çark edip "Dün-
ya üçüncüsü olurken tek birAvrvpa takımı ile karşılaşma-
dık" diyerek şanslı kuralarla üçüncü olduğumuzu vurgula-
dılar. Oysa en zayıf dönemini yaşayan Ingilızlenn karşısın-
da pisi pisine bir berabertik kaçırdığımızı söyleyenler yine
doğru düşünenlerdı. Maçtan önce yazdıklannı 180 derece
değiştirip kamuoyuna sunanlann amacı ise sadece bağcı-
yı dövmekti.
Dünya üçüncüsü olduğumuzu kimse yadsıyamaz. Ama
öyle ama böyle... Ne var ki her fırsatta Türkiye'yı diline
dolayan Ingiliz medyasını korkutmuştuk ya...
E-Posta: ayucelman(a yahoo.com - Faks: (212) 5138695