Katalog

«6KASIM 2003PAZAR CUMHURİYET SAYFA MÜZtK AHLÂK ARANIYOR TURHAN SELÇUK NEİ-tfc ÎZ. OVLt klZJ-Afc?. ti, 1J>Î&İNİZ 6ri8i TA3İA TLI ÎSTASBU1 Ezginin Günlüğü, belirli bir dinleyici kitlesiyle 21 yıldır müzik yapmanın sırnnı veriyor: GençKğimizi yitirmedik HATtCE TUNCER Ezginin Günlüğü, 12 Eylül darbesinin ka- ranlık günlennde, öğrenci gençliğın bi- raz nefes alabilmek için sanldığı grup- lardandı. Tıcari kaygılardan, biiyük satış rakamlan beklentısinden uzak, ama hep belirli bir dinleyici kitlesiyie 21 yıldır müzik yapıyorlar. On dördüncü albümleri "Ök Aşk"ı ge- çen günlerde yayımlanan grubun kuru- cularından Nadir Göktürk, 1990'danson- raki yeniden toparlanma döneminde gru- ba katılan Hûsnü Arkan ve grubun en ye- ni elemanı EylemAtmaca ıle kuruluştan bu yana Ezginin Günlüğü ve müzikten ko- nuşruk. Işlennin yoğunluğu nedenıyle bir ara- ya getiremeyıp ayn ayn görüşebildiği- mız Göktürk ve Arkan'ın bakış açılannın uyumu, bıze, grubun sürekliliğinin ve üret- kenliğinin nedenlerinden biri olabıleceğı- nı düşündürdü. Işçl Kültür Dernefll'nde Emin Igüs,Hakan Yılmaz, Vedat Verter, Turgay Başar, Şebnem Başar Işçi Kültür Derneği'nde başladıklan yan amatörce çalışmalarla grup oluşturmanın ilk adım- lannı attılar. Nadir Göktürk, konservatu- vardan arkadaşı olan tgüs'ün önerisıyle grubakatıldı. Hakan Yılmaz'ın bir şiirinden yararla- narak Ezginin Günlüğü adını verdikleri grupla 1982de Hodri Meydan Kültür Mer- kezi'nde ilk konserlerini verdiler. Istanbul konserlerl Müzikle uğraşan ve solcu olarak tanınan birçok isim yasaklıyken Ezginin Günlüğü ge- nış bir dinleyici kıtlesı buldu. "tstanbul Kon- serieri" adıyla kaydettikleri kasetle dinleyıci- leri artarken Istanbul, tzmir ve Ankara 'da coş- kulukonserler verdiler. 1985'te"Se- ni Düşünmek", 1986 da "Alagözlü Yar", 1988de "Bahçedeki SandaT, 1990'da "Ölü Deniz" albümünü ya- yımlayan grup, isim hakkı Nadır Gök- türk'te kalmak üzere dagıldı. Bu dönemi Göktürk'e sorduk: "Buna girmek istemiyorum, çünkü ozanıan çok nıagazineJ yola gjrmeeğj- fimi ortaya çıkı\w.Çok eskkte kakn ama insanlaren çok bunu merakediyorlar. Çünkü burada dedikodusal malzeme çıkryor. Hüsnü Arkan ile yurtdışında tanışnuştun. 90'dan sonra o da Türki- ye'ye geldi ve birtikte çahşmaya başla- dık. Hüsnü 'nün gelmesiyle birlikte grupta şöyle bir değişiklik oldu. Daha öncehep şürleri müziklrvorduk. Hüsnü'nün yaz- dığı sö/Jerde gelince grupta bir şarkı sözü yaz- ma dönemi başladı. Müzikte temel anla> ışımız ph asanın bizden talep ettiği değil de bizim kendi düşündüğümüz şeyteri yapmakü. Bu anlayışta bir değişiklik ol- madL İ982 >ılından 2003'e 21 sene geçmiş. 21 seneönceki benfe 21 sene sonraki aynı değil. İn- sanlar değiştikçe müzik anlayışı da değişebiür. Değişiklik oldu, olacak.. değişmesi kaçııulmaz. Bence bunda olumsuzluk söz konusu değü." Fatih Saçh, Sedat Yapıcı, Erkan Gürer 1993'ten bu yana, Eylem Atmaca ise ıki yıl- dır grupta yer alıyor. EZGİNİN GÜNLÜĞÜ, on dördüncü albümleri İlk Aşk'ı çıkardı. Albümdeki şarkılar Hüsnü Arkan ve Nadir ^ Göktürk'ün söz ve müziklerini yazdığı j eserlerden oluşuyor. Göktürk, neden aşk şarkılan' sorusuna 'O andaki ruh w halimize bağlı herhalde' diye yanrt verjyor. Nadir Göktürk: "Müzikte temel anlayışımız piyasanın bizden talep ettiği değil de bizim kendi düşündüğümüz şeyleri yapmaktı. Bu anlayışta bir değişiklik olmadı. 1982yılından 2003'e21 yıl geçmiş. 21 yıl önceki benle21 yıl sonraki aynı değil. insanlar değişiktikçe müzik anlayışı da değişebiür. Değişiklik oldu, olacak, değişmesi kaçınılmaz. Bence bunda olumsuzluk söz konusu değil." Husnu Arkan: "Böyle bir sistem içinde farkımızı ortaya koymaya çalışmamız sistem açısından doğru değil. Çünkü insanları daha çok benzeşmeye yöneltmek istiyoıiar. Benzeşmekten çok farklılıklanmızı dile getirmek istiyoruz. Bizi gençliklerinde dinleyenler daha sonra bir şekilde teslim oluyorlar. Biz şanslıyız çünkü gençliğin bakış açısını kaybetmedik. Söze dayalı Hüsnü Arkan'ın grubun 1993 sonrası değer- lendırmesi de şöyle: "Değişen ve degişmejen yanlan var. Sonuç- ta insanlar değişince biraz müziğin yapısı da değişiyor. Söze dayalı müzik >apıyoruz. Söziin dile getirilişinde bir değişiklik oldu. Benden »nce söyleyen vokahsder şan tekniği ile söylü- votiardL Benimle birlikte normal şanson tek- uğhie söyledik Sözlerimizde şiire yakuı unsur- ar kuDanıyoruz, Yine eleştirel olmaya çanşı\ o- -uz. İşlediğimiz tema ne olursa olsun eleştirel ve sosyal yaşamdan kopuk şeyler >aznıamay a çahşıyonız. Teknoloji de gebştikçe aletkrin ses- kndirilmesinde olanaklanmız çok arto. O gün yeterü gelen sesJerin bugün zayıfoktuğu hisse- dilebiüyor. Bugünün kulağına daha cazip ge- len sesJer çıkti." Pü$ler Sokağı Ezginin Günlüğü'nün en popüler şarkısı "Düşler Sokağı"nın bulunduğu "Ojnn" al- bümü kendi satış rakamlannın oldukça üze- rine çıktı. Nadir Göktürk'ün "Oyun Bozan" filminın müziğinden yapılan şarkının böyle- sine tutulması grubun da beklemediğı bir ge- lişme olmuş. Aydan Şener'ln etklsl Hüsnü Arkan, satış patlamasında sinema oyuncusu Aydan Şener'ın klipte rol almasına ve müziğin formatının piyasaya uygunluğu- na bağhyor: "Bu şarkrvla dinle>ici kitlfnıiz değişti. 18 ya- şın altmda insanlar dinleme>e başladı. Bugü- ne kadar bizim akılda kalabilecek üç dört par- çamız oldu. Ama bizim kendi dinleyicilerimiz de bizden kopmadı. Konserierde de zor şarkı- lan da bizimle birlikte söylediklerini gö- rüyoruz. O zaman 'Doğru yoldayız' di- yoruz. 'Binlerce satalım' dîye bir kaygı- mızyok. Dinlejicilerimiz genelükle üniversite öğrencileri ama.. okul bitince dinlemeyi bıraknoıiar. Belki çaldığunız tür iş ya- şamına uygun düşmüyor. 30 >aşmdan sonra insanlara Idtap okumak bik zor - gehyor. Sistem insanları yabuzca işleri- ne \önlendimor. uzmannk alanlan dj- şmda hayatm dışında bırakıyor. Böyle bir sistem içinde farkımızı orta- ya koymaya çalışmamız sistem açısın- dan doğru değil. Çünkü insanlan daha çok benzeşmeye yöneltmek istiyoriar. Benzeşmekten çok, farkhlıklanmızı di- le getirmek istrvonız. Bizi gençliklerin- dedinleyenler daha sonra bir şekilde tes- lim oluyorlar. Biz şansbyız çünkü genç- liğin bakış açısını kay betmedik." Sadeleşmek Nadir Göktürk de Hüsnü Arkan gibi müzikte de sadeleşmekten yana. Genç müzisyenler için müzikte teknik birta- kım göstenler önemliyken Göktürk ar- tık teknolojiyle insanlan boğmak iste- miyor. Ezginin Günlüğü'nün müzığı- nın temeli Türk halk ve klasik müziği- ne dayanıyor. Geleneksel makamlar, ritimler gru- bun müzığinde hissediliyor: "Ük dönemlerde yapbğnnız 'Ala Göz- lü Yar' Azeri rürkülerinden oluşuvor- du. Bazı Azeri türkülerini ilk kez biz du- yurduk ama, bizim açımızdan özgün de- izgeleneksel müzikten yola çıkok ama, kentte yaşayan insanlanz. Kentti yaklaşınun getirdiği etkiler var." Ask sarkıları Ilk Aşk albümündekı şarkılar Arkan ve Göktürk'ün söz ve müziklerini yazdı- ğı şarkılardan oluşuyor. Bir Eğin türlcüsü olan "Uyan Afim"in sözle- rine Göktürk söz yazmış. Albümün neden yalnızca aşk şar- kılanndan oluştuğunu da Arkan an- lattı tt O andaki ruh halkmzebağh her- halde. Aşk konusu iştensin diye düşün- medik ama. kendib^inden oluştu. Aş- ka değişik açılardan bakabilirsiniz. Aşk genelKkle bir mitoloji haüne geti- rikrek sunulur. Ama aşkta tophımsal olgular da gimor için işine. Daha güncel daha insani, bizim dün- yaya bakış açısımıza da daha uygun- muş gibi gehyor. Aşk, popüler kültür- de mitolojik olarak ele afamr ve cinsel- Ukten kaçılır. Nadir'in Teninle Konuş- mak şartası mitolojinin dışmda kaian iyi bir Örnektir. Aşk 'Seni seviyorum, sana hayramm, niye gelmedin' diye de ifade edilebüir. tnsanda yol açügı de- ğişiklikleri izleyerek deifade edilebiür. Bizi dinleyenler geneüikle havatı anla- ma\ a. yaşadıklanm sorgulamaya çab- şan insanlardan oluşuyor." da tüketlllyor Nadir Göktürk ise günümüzün aşklarının da tüketim ekonomisine ayak uydurularak hız- la tüketildiğini düşünüyor: "Türkhe'deözeffikle 12 Evlül'den sonra çok hızh bir değişim süreci yaşamyor. Alrüst olan değetierin yerine bir şey konmadı. Şimdi ar- tık gençlerin aşk ilişkUeri de benim döne- mimdekinden daha farklı. Daha çabuk de- ğişme, bir hızianma var hayatta. Biz ona bi- razcık fren yapıyoruz. Hollandada 200 yıl- dır işletilen meyhane,40 yıldır aynı yerde du- ran tütüncü dükkâm gordüm. Bizdeböyle bir şey mümkün mü? İnsanlar sürekh* meslek- lerini de değiştiriyorlar. Her şey hızh bir değişim içerisinde. Biz 21 > ıl dükkâm kapat- madık, ya da iş alanını degiştirnjedik." Saltuk'tan 'Acıyı Bal Eyledik' Sevdadan hasrete, çileden gurbete tstanbul Haber Servisi - Rahmi Saltuk, başyapıtlanndan olan "Acryı Bal Eyledflk" ile yeniden sevenleriyle buluştu. Rıfat Ilgaz'ın deyimiyle "Pir Sultan Abdal'lan, Karacaoğlan'Ian çağdaşlaştıran usta sanatçr Rahmi Saltuk''un Saltuk Plak'tan çıkan albümü, sevdadan hasrete, çileden gurbete yoğun duygulan buluşturuyor. îlk olarak 1968 üniversite işgalleriyle ortaya çıkan Pir Sultan Abdal oyunuyla kendini duyuran sanatçı Rahmi Saltuk, "Acryı Bal EyledJk" ve yine Pir Sultan Abdal şiırleruıden oluşan "Açdm Kapriar" albümleriyle Türkiye'de büyük kitlelerce tanındı. İnti-ÎIKmaninın ülkemize gelişiyle popülerleşen "Yenceremos"u, bu plağı ile yıllar önce ilk kez Rahmi Saltuk Türkiye'de duyurmuştu. 1977 de "Şüi Halkıyia Dayamşma" konserlennde Parra grubuyla birlikte şarkıyı Türkiye'de ilk defa söyleyen Saltuk, grubun sınır dışı edilmesinden sonra bu şarkıyı Küçükesat Sırma sinemasuıda kendi başına seslendirmiş, şarkının ülkemizde tanınmasına ve sevilmesine büyük katkıda bulunmuştu. 11 Eylül'de Pinochet darbesinin gerçekleşmesi, Venceremos'u bütün dünyada Şili halkıyla dayanışmanın simgesi haline getirmişti. eear . 'Işığın Yansımasrndan albümü ~ Rayların üzerinde yolculuk... Popüler kulvann dışında yaptıklan çalışmalarla müzik severlerin yakından tanıdığı Işığın Yansıması grubu, belgesel film müzıklerinden oluşan "Raylann tzinde" albümünü yayımladı. 198O'lı yıllarda Uludağ Üniversitesi öğretim üyesi Murat Ozyüksel ve öğrencileri tarafından kurulan Işığın Yansunası grubu Barias Çevikus, Murat Dunnaz,ErtuğrulKoç,AyhanOrhuntaş ve AH Eremıs'tan oluşuyor "Bir Çiçek Yıh Sonra" albümünü Ercüment Wral de birlikte çıkaran Ozyüksel, grubu yeniden toparladıktan sonra 1997'de "Birdenbire'' albümünü çıkardı. Geçen yıl "Nerde Eflerm" albümünü çıkaran Işığın Yansunası, klasik- protest rock müzik çizgisinden ödün vermeden çalışmalannı sürdürüyor. Işığın Yansıması, Murat Özyüksel'in TRT için hazırladığı "Demiryoflan" belgeselinin müziği izleyicilerin büyük beğenisiyle karşılaşınca filmin müziğinı albüm haline getirmeye karar vermiş. "RayJaroı tzinde" albümünde anonim temalardan yola çıkılarak Anadolu'nun çeşitli yörelerine yapılan bir tren yolculuğu anlatıhyor. Sözsüz vokal kullanılan albümde etnik, rock, new-age tınılannnı harmanlanmasıyla etkileyici bir müzik elde edilmiş. Insanı raylann üzerinde hissettiren albümün yapuncılığuıı Seyhan Müzik üstlenmiş. MFÖ klasikleri Mazhar-Fuat-Özkan, aralannda "Yahuzlar Gan", "Olmuyor Olamıyor" gibi klasıkleşmiş 12 şarkılannın yer aldığı koleksiyon albümle 1970, 1980, 1990 yıllanmn anılannı tazeliyor. a Enayi miyim Ben" adlı yeni şarkılannın yer aldığı "MFÖ CoOection'' albümü DMC etiketiyle yayımlandı. Enstrümanlan canh olarak kaydedüen şarkılann yeniden duzenlemelerini MFÖ, Peter Schön ve Turhan Yükseler yapmış. Ünlü şef Istanburda Kültür Servisi-CemalResitRey Senfoni Orkestrası 'Japon Haftası' etkınliklen kapsamında bugün 14.00'te Japonya'mn önemli orkestra şefi Hiroshi Koizumi'yı konuk ediyor. 'The Memorial Chorus of Izu Japan' koro grubuna eşlik edecek olan orkestra, 'Doshisha Gagakukai'yi (Geleneksel Japon Müzığı) müzikseverlerle buluşturacak. (0 212 232 98 30)