Katalog

SAYFA CUMHURİYET 11 EKİM 2003 CUMARTESİ HABERLER 'İmam hatip anlayışıyla TÜBlTAK yönetilemez' diyen bilim adamlanndan uyan CUMARTESİ 'Bilim ağıryaraalır'TÜBlTAK tasarısına sert elestiri 'Amaçları kurııla mttitan yerkşârmek9 ANKARA (Cumhuriyet Börosu) - Siyasiler, sivil toplum ve meslek örgütieri, hükümerin üniversiteye girişte imam hatip liselerine ayncaük sağlanması ve TÜBlTAK başkanı ile 6 bilim kurulu üyesinin bir defaya özgü Başbakan'ın önerisiyle atanmasını öngören tasanlanna tepki gösterdi. CHP Grup Başkanvekili Afi Topuz, hükümetin gizli amacırun, imam hatiplilere özel avantaj sağlamak, TÜBlTAK'ı da "AKP'ye bağh sözde böim kunıhı" haline getirmek olduğunu belirtti. Eğitim-Sen, hükümetin, tabanını memnun etmek için "popüHst" bir politika izlediğini aıumsaürken Alevi örgütieri de imam hatip liselerinin "meslek değil, mezhep okuhT haline geldiğinı bildırdı. Topuz, dün Denizli Milletvekili Mustafa Gazalct, Ankara Milletvekili Vakup Kepenek ve Ağn Milletvekili Naci Aslanla birlikte bir basın toplantısı düzenledi. Anayasaya ayfan... Hükümetin imam hatiplilerle ilgili tek maddelik değişikliğin gerekçesini "yükseköğrenime girişteki eşitsizfiği kakhrma ve mağdurryetini önleme"ye dayandırdığını vurgulayan Topuz, tasannın anayasaya aylan olduğunu vurguladı. "Bir defaya mahsus" atamalann Başbakan'ın önerisiyle gerçekleştirilmesine ilişkin tasannın "tüylerini diken diken ettiğuü" aktaran Topuz, "Cumhuriyet Türkiyesi'nde böyle bir başbakan, böyle bir hükümet nasıl işbaşındaolabilir? Böyle bir manük demokrasilerde nasd iktidar olabiür? Gözü kararmış, anayasa ve kuraJlan dmlemeyen iktidar, bflimsel bir kurulakendi mUitanJannı yerleştirmek ve sonsuzadek kendikrine bağh, sözde bir buun kurulu oluşturmak istiyorlar" dedi. Yakup Kepenek de hazırîadığı "TÜBtTTAK katkdffiyor" başlıklı raporda, iktidann kurumla ilgili hedeflerine dikkat çekti. Kepenek, "Hükümet, iinhersitelere karşı verdiö savaş yetmiyormuş gibi, şimdi de TÜBnAK'a savaş açmışür. TÜBİTAK'ın kunımsal özerkliğinin yok edilmesi. ülkenin bflimsel ve teknolojik iferlemesine, ayduıhğa doğru gidişine ve gefişmesine çok ağır bir darbe olacakür" görüşüne yer verdi. • CHP: Cumhuriyetin hedeflerini saptırma girişimlerinden vazgeçilsin. Eğitim-Sen: AKP, tabana selam, popülizme devam politikasım sürdürüyor. Alevi örgütieri: Laik devletin din okulu olmaz. Bu tür girişimlere seyirci kahnamaz. 'Popüllst poimkaya devam' Eğitim-Sen Genel Başkanı Alaaddin Dincer de düzenlediği basın toplantısında imam hatip tasansına tepki gösterdi. AKP'nin "seçmene selam popülizme devam" politikasına sahip olduğunu belirten Dinçer, "AKR kendi tabanına diyet borcunu ödemek için yasa çıkarsa biie Cumhurbaşkanı ve Mecüs üyeleri Anayasa Mahkemesi'ne gidecek ve Anayasa Mahkemea de yürütmeyi durdurma karan aiacaktir" dedi. 'Seylrcl kalamayız' Hüseyin Gazi Derneği Alevilik Araştırmalan Merkezi Başkanı AM Yıkbnm, imam hatip okullannın "mesfek" değil "mezhep" okullan olduğunu söyledi. iktidann takıyye yaparak, laik devlet yönetiminden hızla uzaklaştığını belirten Yılduım, "Laik devletin din okulu olmaz" dedi. Atatürk ilke ve devrimlerinin yılmaz savunucusu olan Alevilerin, bu tür girişimlere seyirci kalmayacağını kaydeden Yıldınm, "Anayasarruzın 2. nıaddesinde düzenlenen iaiktikflkesigereğince tüm din ve inançlara karşı eşit mesafede ve tarafsız bir şekilde durmasj gereken Türkrye Cumhuriyeti Hükümeti'nin, bir mezhebin egitimini üsdenmesi asla ve asla kabul edUemez" dedi. MUSTAFA ÇAMR ANKARA-Bılim adamla- n, AKP hükümetinin, Türki- ye Bilimsel ve Teknik Araş- ürma Kurumu'na (TÜBlTAK) kendi istediği isimleri atayabil- mek için hazırîadığı tasanya sert tepki gösterdi. TÜBİTAK Baş- kanvekili Prof. Dr. Tuğnıl Tan- kut, AKP'nin kurumu ele geçir- mek istediğini vurgulayarak "Ül- kenin bilim ve teknok»jisini imam hatip yaklaşunmı benimsemiş ki- şilere yönettirirseniz ryi sonuçlar alamazsuuz, Tasannın gerekçesi- ne tavşanlar bile güler" derken Prof Dr. Namık Kemal Pakda ta- sannın yasalaşması durumunda bilimin ve Türkiye'nin büyük ya- ra alacağını dile getirdi. Tankut, hükümetin uzun süre- den beri TÜBlTAK'ı ele geçirme niyeti olduğunu, bunun da tek maddelik yasa tasansıyla iyice or- taya çıktığını söyledi. Tankut, Başbakan'ın TÜBlTAK başkanı ve 6 üyeyi kendisinin be- lirlemesiyle, ileride Bilim Kuru- • AKP hükümetinin TÜBÎTAK'ta kadrolaşmanın önünü açan tasansına bilim adamlanndan sert yanıt geldi. TÜBlTAK Başkanvekili Tuğrul Tankut, AKP hükümetinin kurumu ele geçirmek istediğini söylerken Prof. Dr. Namık Kemal Pak da bu tasannın "hukuk sistemine" olan güveni sarsacağına dikkat çekti. lu'ndan çıkacak kararlar, kurul ve başkanın yenilenmesi ile başkan yardutıcılannın seçilmesi gibi ki- lit noktalann şekillenmesinde söz sahibi olacağını vurguladı. Yapılanlar karşısmda "karam- sar" olduğunu dile getiren Tankut şunlan söyledi: "Ülkenin büim ve teknotojisini imam hatip yaldaşı- nunı benimsemiş kişilere yönetti- rirseniz iyi sonuçlar alamazsuuz. Kaygı verici buluyorum." Hukukla alay' Hükümet tarafindan hazırlanan tek maddelik tasannın gerekçe- sınin, "hukukla alay etme" anla- mına geldiğini kaydeden Tankut şöyle konuşru: "Bu resmen hukukla alaydır. Tasaruun gerekçesi gerçekleri giz- lemektedir. Bu nkanıkhk tama- men Başbakan tarafindan yaraül- mışör. 'Tıkanıklığı çözüyoruz' di- ye Başbakan'a yetki verilmesini tav'şanlarabile aıuatamazsınız,gül- dürürsünüz. Bir defaya mahsus bir geçici uvgulamayla kurumu tamamen elegeçirdikten sonra bu- nun değiştirilmesini de güçleştiri- yorlar. Yaniözerkliğiortadan kal- dırmak istemiyorlar. Bu daha da tehlikeir TÜBİTAK Bilim Kurulu tara- findan yeniden başkanlığa seçilen, ancak atama karan Başbakan Re- cep Tayyip Erdoğan tarafindan bekletiîen Prof. Dr. Namık Ke- mal Pak, hükümetin tasansının "hukuk sistemine" olan güveni sarsacağını söyledi. Saygınlık şart...' TÜBlTAK Yasası'nın idari ve mali özerklik sağladığına işaret eden Pak, "TBMM bunu 40 \ıl ön- ce yasaya koymuş. Çünkü bilimin her türiü etkinin, siyasetin dışın- da kalması lazun. Bilim, bağımsız kafalarda üretiür. Bunu düşünen- ler. dünyadaki bütün örneklerini inceleyerek böyle bir yasa getir- mişter" dedi. Tasannın yasalaşması durumun- da bilimin ve Türkiye'nin zarargö- recegini vurgulayan Pak, şu görüş- leri dile getirdi: "Bu işler kolayişlerdeğildir. Uz- mannk, deneyûn gerektirir. Binm evTenseldir. Türkiye bu evrensel normlara,piatfomilara girmiş bir ülkedir. Orada süreküük\çsa>gın- lık bulabihnek kola\ değildir." Ivaııııı yönetmıiEşit ağırlıkta fen, matematik sorularının ağırlığı azalırken imam hatip mezunlannın eşit ağırlıkta siyasal bilgiler ve hukuk fakültelerine girişine kolaylık sağlanıyor. Okul fobisine ilginç çözüm Konya 'da özel bir ilköğretim okulu, okul bahçesinde oluşturduklan kafeslerde toplam 9 çeşit kümes hayvanı yetiştirerek çocukları sıkça karşılaşılan okul fobisinden kurtarmayı amaçltyor. Edinilen bilgiye göre, sayıları son yıllarda giderek artan özel okullar, diğer okullarla rekabet edebilmek için çocukları okula çekecek farklı yöntemlere başvuruyor. Konya 'da Meram Abdullah Aymaz İlköğretim Okulu, çocuklara okulu daha cazip hale getirmek için mini bir hayvanat bahçesi kurdu. 8 ayrı kümesten oluşan hayvanat bahçesinde ördek ve tavşan başta olmak üzere Macar sülünü, keklik, Denizli horozu, Çin tavuğu, güvercin, Türkmen kazı, Japon bıldırcını yaşıyor. Kümes hayvanlan fen bilgisi derslerinin vazgeçilmez ders araçları içindeyer altyor. (AA) TÜBİTAK 8 ANA DALDA FAALIYET CÖSTERIYOR ANKARA (CumhuriyetBürasu)-TÜBlTAK ın. bilim ve teknolojiyi düzenlemek ve destekle- mekten, savunma sanayiinin dışa bağımlılığının azaltılmasına yönelik projelere kadar birçok önemli görevi bulunuyor. 8 ana dalda faaliyet gösteren TÜBİ- TAK, bilimin topluma sevdirilmesi amacıyla Bilim ve Teknik, Bilim ve Ço- cuk dergilen ile sayısı 180"e, yıllık sa- tışı 1 milyona yaklaşan popüler bilim kitaplan yayımlıyor. 1963'te kurulan TÜBtTAK, AB Altıncı Çerçeve Programı'na yönelik çahşmalar ile Bi- lim ve Teknoloji Yüksek Kurulu'nun karaıian doğ- rultusunda gelecek 20 yıllık bir dönem için bi- lim ve teknoloji politikalannın oluşturulması amacıyla "Vizyon 2023" projesini yürürüyor. TÜBİTAK sayısı 180'e, yıllık satışı 1 milyo- na yaklaşan popüler bilim kitaplan çıkanyor; ço- ğu İngilizce olarak yayımlanan, bilimsel maka- lelerin yer aldığı, uluslararası çeşitli endeks- lerce taranan toplam 12 adet bilimsel der- gi yayımlıyor. Kitaplar Yayuı Komisyo- nu tarafindan ritizlikle seçilirken Bilim Çocuk Dergisi de ilköğretim çağın- daki çocuklan hedefliyor. Çocuklara yönelik dergiler ve kitap- lar DNA'nın yapısından astronomiye, ekolojiden bilimsel deneylere, bilgisayar- lardan internet ağlanna, otomobilden yanardağ- lara bilimi ve teknoiojiyi ana hatlanyla genç okur- lara ulaştırmayı hedefliyor. Yetişkınlere yönelik yaymlar bilim felsefesi, tarihi gibi konularda de- ğişik yaklaşımlan yansıtıyor. • CHP'li TBMM Milli Eğitim Komisyonu üyesi Muharrem înce, imam hatip lisesi mezunlannın böylece kaymakam, vali yetiştiren fakültelere kolayca girebileceğine dikkat çekti. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP'li TBMM Milli Eğırim Komisyonu üyesi Muharrem Înce, AKP hükümetinin, üniversiteye giriş sınavında eşit ağırlık puanında fen bilimlerinin ağırlığının düşürülmesiyle sosyal bilimler alanında eğitim veren imam hatip lisesi mezunlannın eşit ağırlıkla öğrenci alan siyasal bilgiler ve hukuk fakültelerine gınşine kolaylık sağladığını bildirdi. İnce, Meclis'e sunulan Öğrenci Seçme Sınavı'nda katsayı değişikliğini öngören yasa tasansıyla ilgili sakıncalan anlattr 0 Başan puanmın hesaplanmasuıda diploma norunun arkasmdaki bUgi her okul için aynı değildir. Çemişkezek Lbesi'nde 5.00 ile mezun olan bir öğrencinin bilgisi ile Kabataş Lisesi'nde av nı not ortaJaması ile mezun olan kişinin bilgisini eşit tutmak mümkün değildir. # Tasanda, eşit ağırlık ve sözel puanlann hesaplanmasuıda fizik. kimya, biyoloji derslerinin, yani fen bilimlerinin ağırlığı kaldınlıyor. Eşit ağırlık ve sözel puanla, özellikle de eşit ağırlık puanıyla hukuk, siyasal bilgiler. işletme. iktisada girilir. İmam hatiplerde de fen dersleri yoktur, zayıfbr. Fen derslerini devre dışı bırakıyorlar ki imam hatiplilerin kamu yönetimi bölümü ile hukuk fakültelerine girmesi kolaylaşsın. # Meslek liselerine yönelik genel bir haksızlık vardır, ancak o da ilgili bölümlere girme hakkının verilmeyişiydi. Öraeğin, endüstri meslek lisesının elektronik bölümünde okuyan bir öğrenci, elektrik mühendisliğini tercih etriğinde kayba uğramamalı; bunu düzeltmeleri gerekir. Burada asıl haksızlık. imam hatiplere değil diğer meslek liselerine yapıhyordu. # Smav tarihi, smav sa>ısı ve puan türierinin hesaplanması konulan Müü Eğitim Bakanhğının vetkisine \erili\or. Bu, ke\ fı uygulamalan da beraberinde getirecektir. # Okul birinciliği kontenjanının kaldınlması, öğrencılerin "başanh ouna>a özendirilmesi'nin kaldınlması anlamına gelir. 'Bir çe$lt cezalandırma' Mat-Fen Dershanesi eğitim uzmanı Enırah tskender de başanlı liselerin önünün kapatıldığını söyleyerek "Bir çeşit cezalandırma" dedi. YAZELARI ATAOL BEHRAMOĞLU BizBu Vennete'Layık myız? Burgazada'daki yangını duyuran gazete haber başlıklanndan en etkileyici olanı Milliyet'inkiydi: "Cennetyandı"... Yazacağım yazının başlığı zihnimde o anda oluş- tu: "Biz bu cennete layık mıyız?" Burgazada Türkiye'nin, bırakalım Türkiye'yi Is- tanbul'da yaşayanların büyük çoğunluğu için ne anlama gelir? Sanıyorum ki kocaman bir hiç... Istanbul'da yaşayanların yüzde kaçı, onlan bir tek kez olsun ziyaret etmiş olmak şurda dursun, Adalar'ın varlığmdan haberfidir? Bunları yazarken abarttığımı sanmıyorum. Üzüntüm, gerçekten bir "cennet"\n, sadece Tür- kiye'nin değil bütün bir dünyanın en "nadide" bir inci tanesinin gözlerimizin önünde alevlere teslim edilişi kadar, insanımızın duyarsızlığıyla da ilgili... Haberi öğrendiğimde Kadıköy çarşısındaydım. Bir TV bulabilmek için çırpındım. Sonunda bir kahvede bulabildim. Birkaç masada okey türü bir şeyler oynanıyor- du. Kral TV'den gürültülü bir müzik yükseliyordu. Garsondan haberleri izleyebileceğimiz bir kanal bulmasını rica ettim. Ben ve gidip gelirken ekrana arada bir göz atan garson dışında ilgilenen olmadı. Masadakiler önlerindeki oyundan başlannı bile kaldırmadılar. Haber vegörüntüleri birazda onlan rahatsızedi- yor olmanın suçluluk duygusuyla izledikten son- ra kahveden çıktım. Bu insanlar benim yurttaşlanm mıydı? • • • Körfez depremi sonrasında bu sütunda Adalar konusunda bir yazım yayımlanmıştı. Bulup çıkardım. Şöyle demişim: "Adalarkendilerine yaraştrbir kimtiğe adım atı- yor gibiyken, Körfez depremi ve Marmara'da bir başka büyük deprem olasılığı, sahip olduklan po- tansiyelin zaten çok gerisinde bir yaşama mah- kûm edilen bu olağanüstü güzelliktekiyerieşim böl- gelerini sanki yeniden bir karanlığa gömdü Jstanbul Adalan'nın ülkemize büyükprestij ve ser- vetler kazandırabilecek olağanüstü konumu ve önemi toplumca ne zaman anlaşılacak? Yanm yüzyıldır uyguladıklan popülist politikalaria, baş- ta Istanbul olmak üzere, tarihsel değer taşıyan ve bu anlamda bizim olduklan kadar tüm insanlığın ortak değeri olan kentlerimizin ve yörelerimizin tarihsel-kültürel dokulannın bozulmasına, elitkim- liklerinin yok olmasına yol açanlara, Adalar'ın ben- zersiz tarihsel-kültürel-turistik önemi nasıl anlatı- lacak?" Yazının uyan ve öneri niteliğindeki son bölümün- de ise şöyle deniyor: "önlem alınmaz, gerekenler yapılmazsa, Ada- lar'ın uluslararası kimlik kazanmak şurda dursun, biryandan ıssızlaşırken biryandan da her tüıiü fır- satçı tarafindan yağmalanacağını, yaşama kültü- rünün daha da yozlaşıp yoksullaşacağını görmek güç olmasa gerek... Adalar'ın önemi ve sorunla- nnın çözümü, ne kadar iyi niyetli oluharsa olsun- lar, belediyeya da mülkiyönetimlerin sahip olduk- lan yetki ve olanaklann çoküstündedir... KültürBa- kanlığı'na, Turizm Bakanlığı'na, ilgili tüm kişilere ve kurumlara, ülkemizin nasılsa ayakta kalabilmiş bu son tarihsel-kültürelzenginliklehnden birine sa- hip çıkmak ve Adalar'a layık olduklan uluslarara- sı konumu kazandırmak konusunda sorumluluk- lannı anımsatıyorum." • • • Burgazada yangını beni dile getirilmesi güç bi- çimde üzdü. Vapuria yakınından geçerken bakmaya doyama- dığım o göz alıcı, narin güzelliğin böylesine yıkı- ma uğraması, birçocuğa, bir genç kıza, korunma- sız birinsanayapılan kötülüğe; alçakça, acımasız- ca bir saldırıya karşı koyamaksızın tanık olmanın acısıyla ve utancıyla ezdi... TV görüntüleri ve gazete fotoğraflan dışında, yı- kımın boyutlannı gidip gözlerimle görmedim he- nüz... Bunu ne zaman, nasıl göze alabileceğimi de bil- miyorum... • • • Istanbul'un yani başındaki bu eşsiz tarih, coğ- rafya, doğa zenginliğini; kendi kimliğinin bu ger- çekten paha biçilmez değerierini tanımayan, sev- meyen, koruyamayan bir toplum, hertürlü kötü- lüğü hak etmiş demektir. Siz bir cennete layık olamayıp onu cehenneme çeviriyorsanız eğer, günün birinde birileri gelip onu sizin elinizden alacak demektir. Tabii, o zamana kadar büsbütün yok etmediniz- se... Yine de, bu felaketin bir ders olmasını, Adalar'ı bugünkü sahipsizliğinden kurtaracak, sonuçlan çok daha büyük felaketlerden koruyacak önlem- lerin bir an önce alınmasını ümit etmekten kendi- mi alamıyorum... ataol b(« cumhuriyet.com.tr. Faks:(0212)513 85 95 ACIKAYBIMIZ Istanbul-Burgazada'da, Çanakkale-Gelibolu-Ye- nice ve Umurbey'de, Bolu-Seben"de, Edirne-Ke- şan'da, Kırklareli-Vize'de, Tekirdağ-Şarköy-Mü- refte'de oksijen, toprak ve en önemlisi >nllanmı- zı kaybettüc. Tam 605 hektar ormanlık alanımız daha yandı. Biz "7 Ağaç Ormanlan"nı ıki buçuk milyonu aşan fidanlarla oluşturan yedi yüz bin kişiyiz... Ve yediden yetmişe herkesi kendisine, çocukla- nna, yakınlanna, ülkesine, geleceğe yedişer fi- dan kazandırmaya çağınyoruz. ÇEKÜLVakfı"7 Ağaç Ormanlan" Katılımcılan Çevre ve Kültür Değerlenni Koruma ve Tanıtma Vakfı Ekrem Tur Sokak No: 8 Beyoğlu - Istanbul Telefon: 0 212 249 64 64. E-posta. 7agacprojesi(o cekulvakfi.org.tr ÇEKI