10 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
17 AĞUSTOS 2002 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA .CJJ\A_Jİ ıUİVJJL [email protected] 13 Şamfıstığmda ŞanlHirfa devri • ŞANLIURFA (AA) - Antepfistığının Şanlıurfa türü piyasaya çıktı. Yaklaşık lOgün önce piyasaya çıkan fıstığın fiyatı, 4 milyon liradan 3 milyon liraya geriledi. Tanm II Müdürlüğü yetkilileri, yaptıklan açıklamada, Şanlıurfa'nın 17 milyon fıstık ağacı ile Türkiye fıstık üretiminde ilk sırada yer aldığını söylediler. Boeing 60 uçak imal edecek • WASHINGTON (AA) - Mali sıkıntıdan lcurtulmaya çahşan Boeing uçak firması, ABD Hava Kuvvetleri'nden 9.7 milyar dolarhk yeni uçak yapım ihalesi kazandı. Sözleşme gereği Boeing. 2008 yılına kadar 60 tane C- 17 Globemaster tipi kargo uçağı imal edecek. ABD ordusunun en büyük kargo uçaklanndan biri olan C-17, havada yapılacak bir kerelik yakıt ikmaliyle, ABD'den dünyanın her yerine uçabiliyor. ABD bu uçaklan, Afganistan'dakı saldınlarda yoğun olarak kullanmıştı. Avrupalı Türk malı kullanıyop BEDtRNE(AA)- Edıme Kuyumcular Odası Başkanı Kenan Yakar, Türkiye genelinde başta ABD olmak üzere A\-rupa ülkelerine geçen yıl 2 rnilyar dolar değerinde 120tonaltıntakı satıldığmı söyledi. Yakar, Edirne'nin Avrupa'ya açılan sınır <enti olması dolayısıyla oıristlerin güzergâhında /er aldığını belirterek /abancı konuklann 3zelhkle altm takıya Tieraklı olduklannı ve ıhşveriş amacıyla Kuyumcu vitrinlerini sezdiklerini ifade etti. İTOzücaciyeyi araştıpdı • İSTANBUL (AA) - tstanbul Ticaret Odası (ÎTO) tarafından "Zücacıye Sektör Araştırması" başlığıyla yayjnlanan çalışmada, sektörün gelişimini zorı sokan bazı mensuplannın, piyısadan çekilmesine zerrin hazırlayan necenler belirlendi. Büvük mağazalann giderek artan ağrlığının, toptancı ve penkendecilere zarar veriıği belirtilirken 90'J yıllann orülanndan itibaren yaşman gazete prcnosyonlarının da züaciye sektörünü olımsuz etkilediği vuiîulandı. Şirketin ortağı Fly Havayollan halen 350 yolcu kapasiteli tek uçakla yolcu taşıyor KLM içhatagözdiktiEkonomi Servisi - Hollanda Kraliyet Havayollan'nın (KLM) yan şirketi KLM Exel ile ortak- İığa giden Fly Havayollan, 1 Ka- sım'da ıç hatlarda tanfeli sefer- lere başlamayı planlıyor. Türki- ye'deki sivil havacılık mevzuaü- na göre, tek başına yurtıçi taşı- ma yapamayan KLM'nın yan şirketi KLM Exel'ın, mayıs ayında kurulan Fly Havayollan ile ortaklık imzalayarak yurti- çinde yolcu taşımayı hedefledi- ği açıklandı. KLM'nin iç hat uçuşlanna başlayacağı haberle- ri üzerine bılgisine başvurulan Sivil Havacılık Genel Müdürü Serdar Cebeci, KLM tarafindan kendılerine herhangi bır başvu- ru yapılmadığını, bu nedenle ko- nu hakkında bilgi sahibı olmadı- ğını dile getirerek "'Başvuru ya- püsaydı gerekli komisyonlarda gerekli araşürmalar yapıhr, ku- C ^ • Sivil havacılık mevzuatına göre yurtiçi ta- şıma yapamayan KLM, mayısta kurulan Fly Havayollan ile ortaklık imzaladı. 1 Ka- sım'da iç hat seferlerine başlayacak. Fly, Türkiye'yi otobüse mahkûm etmekten kurtarma iddiasında. KLM rallara uygunsatisansıverflirdL Ancak, uluslararası bazı havacı- lık kurallan var. Avrupa Birügj ülkekrinin bir kjsmında bile yur- tiçiucuşlardadevletteketivar.Bu bir devlet pootikasıdır'' dedı. Öte yandan, AA muhabirine açıklama yapan Fly Air Yöne- tim Kurulu Üyesi Haluk Pek- şen, KLM Exel'in geçen gün- lerde Türkiye'ye gelen yöneti- cileriyle yapılan görüşmeler so- nunda iki şirketin ortaklık an- laşması imzaladığını söyledi. Sivil Havacılık Genel Müdür- lüğü'nden tanfeli iç hat uçuş li- sansını geçen ay aldıklannı bil- diren Haluk Pekşen, nüfus yo- ğun bölgelere uçup buradan kı- sa sürede rantlar elde etme dü- şüncesinde olmadıklannı, kalıcı hava taşımacılığının gereksini- mi olan bölgelere uçmanın ken- dileri için birinci derecede önce- lik taşıdığını söyledi. THY'ye rakip olmak gibi bir düşüncelerinin bulunmadığinı kaydeden Pekşen, Türkiye'nın 170 milyon yolcu kapasitesi ol- duğunu, THY'nin yalnız 14 mil- yon yolcuyu taşıdığını haürlattı. "Türkiye'vi otobüs yolculu- ğuna mahkûm etmekten kur- tarmak istiyoruz. Otobüs imkâ- nı ile uçak arasında çok ciddi farklaryoksa insanlar uçağı ter- cih edecektir. Bizim iilkemizde uçak çok özel bir seremoni gibi sunuluvor. İnsanlar bu durum- dan rahatsız. Biz uçmayı basit hale getireceğiz'' dıyen Pekşen, iç hat uçuşlannın Sabiha Gök- çen Havaalanı ndan yapılabil- mesi için görüşmelerin devam ettığını belirttı. Pekşen, bilet fi- yatlanyla ilgili olarak da "Her- kesi memnun edecek fıyatlaria uçacağız. Kimsenincebiyanma- yacak" ifadesini kullandı. Tur operatörü Mayıs ayında 4 trilyon 350 milyar lira sermaye ile kurulan Fly Havayollan'nın Yönetim Kurulu Başkanı Şadan Şat, tu- rizm sektöründen gehyor. Hol- landa'da tur operatörlüğü de ya- pan Şat'ın, SerkanŞahin ıle kur- duğu Fly Havayollan. halen Amsterdam'dan Istanbul. Anka- ra ve Antalya'ya yolcu taşıyor. 11 Temmuz'da ruhsat aldıklan- nı dile getiren şirket yetkilileri, şimdiye kadar uçağın bellı şir- ketlere satıldığını, ancak iç hat seferlen için kısa bir süre için- de altyapı çahşmalanna baş- lanacağını belirttiler. Autoshow 2000 Fuan, toplam 85 bin metrekare alanda,150 firmanın kahhnııyla gerçekleşirken. bu yıl ftıann vine 80-85 bin metrekareük bir alanda yapılması vekaübma sayısının korunması hedeflenivor. ODD olası Irak operasyonu ve erken seçim gerekçesiylefuarı erteleme kararı almıştı Autoshow'da karmaşa çözüldü EBRUERDOĞAN Erken seçim ve olası Irak operasyo- nu gerekçesiyle ertelenmek istenen otomobil fuannın yeniden düzenlen- mesine karar verildi. Bu yıl 25 Ekim-5 Kasım tarihleri arasuıda yapılması kararlaştınlan Au- toshow Fuan için, Otomotiv Distribü- törleri Derneği'nin (ODD) pazartesi günü toplanan yönetim kurulu, fuan Nisan-Mayıs 2003 tarihine erteleme karan aldı. ODD tarafından yapılan açıklamada, fuann ertelenmesiyle il- gili olarak erken seçim karan, olası Irak-ABD çatışması gibi sebepler öne sürülürken fuar orgarüzatörletinin ara- ya girmesıyle karmaşa çözüldü. Der- nek, Autoshow Fuan için üyelerini serbest bırakmaya karar verdi. ODD'nin erteleme karannı açıkla- masının ardından CNR Satış Müdürü Ayban Caymaziar, böyle bır resmi bil- • Günlerdir düzenlenip düzenlenmeyeceği tartışılan fuar sorunu, destek verecek Otomotiv Distribütörleri Derneği'nin otomobil firmalannı serbest bırakmasıyla çözüldü. dirimin kendilerine yapılmadığim ifa- de ederek, ellerinde 17 firmanın kont- ratı olduğunu bildirdi. ODD'nin oy kullanan 28 üyesinden çoğunun ken- dileriyle konratuıın olduğunu belirten Caymaziar, kontrat yapan tek bir fir- ma olsa bile bu fuan yapmak zorunda oldukJarım açıkladı. Caymazlar"ın Chrysler, Nissan, Porsche, Audi, Volkswagen gibi firmalarla kontratla- nn yapıldığına ilişkin ıfadesine karşm, Volkswagen yetkilisinin "11 fîrma bu ftıar için kontrat yapü. Biz henüz bir kontrata imza atmaduV demesi dik- kat çekti. Türkiye'ye yeni model otomobille- rin ağustos ve eylül aylannda geldigi- ni, bu yüzden fuann nisanda yapılma- sı durumunda, firmalar tarafmdan ye- ni ürünlerin lansmamnın zaten yapıl- mış olacağmı hatırlatan Caymaziar, şöyle konuştu: "Autoshovv, sanşlann çok düştüğü otomotiv sektörü için bir moraldir ve sektöre yönelik eğüimi oluşhırur. Fuara kaülmak istemeyen firmalar drvorlar Id saüşlanmız kötü, reklam harcamalanndan kısalım. Böyle bir anlayış olamaz." Volkswa- gen yetkilisi ise fuarla ilgili henüz bir kontrata imza atmadıklannı belirtir- ken, fuann yapılmasuıı istediklerini de sözlerine ekJedi. Uluslararası fuar- lann sürekliliğinin önemine değinen yetkili, takvim belirienmemesi duru- munda yurtdışmdaki güvenilirliğin kaybolduğuna işaret etti. Fuar yapılacak Hafta başmda Autoshow'da yaşanan olumsuz gelişmelerin ardından, geliş- melerden resmi olarak haberdar edil- meyen fuar organizatörleri, dün ODD Başkanı YükselMernıer'e bir mektup göndererek durumun açıklanmasını istediler. Bunun üzerine konuşan Mer- mer, fuann yapılacağını bildirdi. Fu- ar için firmalann serbest bırakılacağı- nı belirten Mermer, yönetim kurulu- nun yeniden toplanabileceğini de söz- lerine ekledi. Mermer, "Tahminim o ki bir fîrma kaûhmcı olduktan sonra bunun arkası gelecektir ve firmalar te- ker teker fuara kaülacakür. Şu anda daba önceden de belirlendiği şeküyie fiıar, 25 Ekim-5 Kasım 2002 tarihleri arasında yapıiacakör" dıye konuştu. 2003 'te umut yok Taşıt kredileri geriledi ANKARA (AA) - Otokoç Genel Müdürü Cenk Çimen, otomotiv satışlannm 2003 yılında, bu yıla göre biraz daha iyi olacağım, ancak 2000 yılındaki gibi bir patlama beklemedikJerini belirterek kademeli bir iyileşme olabileceğini söyledi. Çimen, sektörün 2002 yılına tarihinde hiç görmediği bir daralmayla başladığım hatırlatırken, mayıs sonunda ekonomide ortaya çıkan belirsizlik nedeniyle olumlu havanın tersine döndüğünü kaydetti. îlk 7 aylık dönemde otomotiv pazannın yüzde 34 oranında daraldığmı ve bu oranın otomobilde yüzde 48'i bulduğunu işaret eden Çimen, 1996 yılından itibaren otomotiv pazannm büyüklügünün ortalama 221 bin olduğunu, geçen yıl bu rakamın 114 bine kadar gerilediğini anlarrı. ANKARA (AıNKA) - Tüketicilerin taşıt alımlanna yönelik olarak bankalardan kullandığı kredilerin hacmi yılbaşmdan bu yana ciddi biçimde daraldı. Konut kredilerinin de yerinde saydığı bu dönemde, diğer ihtiyaçlara yönelik krediler ve kredi kartlanyla yapılan harcamalarda ise hîzlı artışlar yaşandı. Merkez Bankası verilerine göre taşıt kredilerinin 2001 sonunda 1 katrilyon 103.8 trilyon lira olan hacmi, bu yıl 2 Ağustos itibanyla 960.4 trilyon liraya geriledi. Taşıt kredileri, anılan dönemde cari olarak yüzde 13 oranında 143.5 trilyon lira azaldı. Yılın ilk yedi aymda yüzde 15.5 olan toptan eşya fiyat artışından (TEFE) anndınldığında, taşıt kredilerindeki reel gerileme yüzde 24.7 olarak bulundu. 2003, Türk-Rus ekonomik ilişkileri açısından tarihi bir yıl olacak Türk ihraç ürünlerine büyük ilgi AHMETŞEFİK TOBB Başkanı Rifat Hisarcıkboğlu. S O 0 (Cumhuriyet) - Rusya Federas- yonu'nun Soçi kenrinde "1. Türk İhraç Ürünleri Fuan" açıldı. TOBB Başkanı Rifat Hisarcıkhoğhı. önümüzdekı yılın Türk-Rus ekonomik ilişkileri açısmdan tanhi bir dönem olacağmı açıkladı. Türk-Rus tş Konseyi Sekreteri Valeri Kononou, Rusya'yı zengin bir geline benzetti ve Türkiye'nin bu gelıni kaçır- mamasmı istedi. Soçi Fuan ve iş toplantısına TOBB Başkanı Rifat Hısarcıklıoğlu, TOBB yö- neticileri, Trabzon Valisi Adil Yazer, Türkiye'nin Moskova Büyükelçisi Kur- tuluş Taşkent, Karadeniz üleri TSO baş- kanlan ve işadamlan, Rusya iş dünyası- nın üst düzey yöneticileri katıldı. Trab- zon TSO öncülüğünde düzenlenen fuar- da 58 firma yer aldı. Toplantıda konuşan Hisarcıklıoğlu, 4.3 milyar dolarlık ricaret hacminin dü- şük olduğunu söyledi. Moskova'da gele- cek yıl açılacak iş merkezi başta olmak üzere pek çok adım atılacağını bildiren Hisarcıklıoğlu, "İBşkilerde büyük ivme olacak. Yerel ve bölgesel işbirliği için cid- di adımlar aolacak" dedi. Rusya'mn vize kolaylıklan sağlama- sını isteyen Hisarcıklıoğlu, doğalgaz be- deli karşılığı Türkiye'den mal ve hizmet alımı yapılmasının büyük bir adım ola- cağını \oırguladı. Çifte vergilendirme anlaşmasının parlamentonun alt kanadı Duma'da onaylanmasuıı, Rusya'mn bin- de 33 olan yahnmını daha üst düzeyle- re çıkarmasını istedi. Türk-Rus İş Konseyi Rus Sekreteri Valeri Kononou, ülkesini zengin bir ge- line benzetti ve "Türkiye bu geüni kaçır- mamah, başkaianna kapürmamah. Ge- Hnin çokisteklisi var" dıye konuştu. Ko- nonou, "Bavul ticareti bitti. Uzun süre Rus\ a'da kalmak istiyorsanızticaretlesı- nırh kalmamahsınız. ÖzeDikle gıda, tüke- tim nıaddeleri. ahşapve inşaatmalzeme- lerialanındabüvükoianaklarvar" dedi. İŞÇİIWEVREMNDEN ŞÜKRAN SOIVER Sollamayı Severim "Sollamayı severim sağda neşe ne arar?" Yillar önce bır kamyonun arkasında gördüğüm bu yazı sık sık kafama takılır. Sadece trafik kazalarına iliş- kin haberleri okurken değıl. Sol adına yapılanlan gördükçe de, arabesk, kendi kendine zarar ver- mekten zevk alan kültürümüzün tipik yansıması bu sevimli sözcüklere takılır dururum. Sadece yakın arkadaşlan değil, solda, bilirn dün- yasında yer edınmış pek çok kişı, "Derviş solcu olabilir m/?"soruma ciddi karşı çıkıyorlar. Derviş'in eskiden beri solcu olduğunu, solculuğunun tartışı- lamayacağını anlatıyoriar. Hanı medyamız, "kalbiy- le, aklıyla" ayırımları yaptı ya. Ben de anlatılanlar karşısında kalbiyle solcu, pardon merkez solda ol- duğunu kabul etmek zorunda kalıyorum. Ya aklıy- la, ekonomik krizden çıkış reçetesinde Türkiye'ye dikte ettirdikleriyle? Türkiye'nin ekonomi alanında en saygın bilim in- sanlanndan Prof. Korkut Boratav'ın derlediği 14 Ağustos'ta gazetemızde yayımlanmaya başlayan "Ekonomik bunalımdan toplumsal bunalıma" baş- lıkla tümu ile bilimsel verilere dayalı, bilim insanla- rımızın hazırladıkları diziyi okuyabildiniz mi? Oku- yamadınızsa mutlaka kesip saklayın ve zaman bul- duğunuzda sakin kafa ile okumaya çalışın. 2001 Mayısı'ndan sonra Kemal Derviş'in göze- timinde güçlü ekonomiye geçiş adı altında uygu- lanan programla Türkiye'nin rekor düzeyde cari iş- lem açığını, banş döneminde tanhinde yaşamadı- ğı gayrı safi milli hasıla kaybını, güçlü ekonomiye geçişin iflasını bilimsel verilerle, rakamlarla algıla- yın. Olmadı şoyle bir kendi yaşamınıza, çevrenize göz atın. Milyonlarca yeni işsizi, ağır yoksullaşma- yı, işletmelerin iflaslannı, yabancılara ucuza satılma- lannı.. anımsayın. Tamam.. Türkiye'yi büyük krize kötü yönetimler, başarısız siyasıler surüklemişlerdi. Kemal Derviş ıçerden ve dışardan akıl almaz bir güç ve destek- le, siyasetin üstünde kurtarıcı olarak gelmiş, med- yanın katkısı ile yüceltilmişti. Geldiği yer belli idi, uz- manlığı zaten tartışılmazdı. Çizılen, medya aracılığı ile kitlelerin beyinlerine iş- lenen portreye göre bizim koşullarımızda krize gi- ren başka ülkeler batağa surüklenirken, Türkiye kurtarılmıştı. Tam da krizden çıkışın meyvelerinin yenmeye başlanacağı bir süreçte. yani batan şir- ketler, işletmeler toparianacakken, işsizler iş bula- cak, yaratılan yoksulluk, yoksunluk gıdenlmeye ça- lışılacakken arayaseçimlergiriyordu. (Seçımleri is- teyen ilk Derviş değilmiş gibi...) Kemal Derviş de bu nedenle, programın uygulanmasını kesintiye uğ- ratmayacak bır iktidar anyordu. Bunun için büyük bır özveri ile sıyasete, daha doğrusu siyasetimizin geleceğinı yönetmeye, tıpkı ekonomide yaptığı gi- bi bir orkestra şefi misyonu ile baş koymuştu. Borsalar, yeni siyasi oluşumlann Derviş'in ısteği- ne uygun olmasını, Derviş'in işin içinde olup olma- masını ışte bu nedenle çok önemsiyorlar, inip çıkı- yorlardı. Türkiye'nin IMF, Dünya Bankası reçetele- ri dışında kurtuluşu olmayacağını düşünenler ve dikte ettirenler adına başanlı bir pazarlama oldu- ğunu kabul ediyorum. Ondan sonrasında kafam karışıyor. IMF, Dünya Bankası reçeteleri ile Türkiye'yi kurtaracak, ABD'den, Dünya Bankası'ndan gönderilmiş uzman Derviş, bu reçetenin devamı siyasi ıstikrar için ne- den merkez sağı değil de merkez solu birleştırme- ye kendini adamış bulunuyor? Aklıyla Dünya Ban- kası temsilcisi, kalbiyle eskiden beri solcu olduğu için mi? Hele de hazır programı uygulamakta en azından tam uyum içinde bir iktidar varken, erken seçime nerede ise durup dururken zoriayarak. Rolünu ken- di de kabul ediyor. Taze bılgıler olarak Derviş'in DSP'nin ıçi boşaltılarak MHP'yi iktidar dışınaçıkar- ma operasyonuna öncülük yaptığı, en azından Cem-Özkan ikilisiyle troyka olarak yola çıktığı da var. Güçlü yeni iktidarı; kendi açıklamalan ilesağdan, soldan ortada buluşturarak yeni hareket içinde ara- ması, YTP'ye katılması beklenirken, kafasındaki güneş lekelerini aldırmak üzere uzunca bir süre ABD'ye gıden Derviş, dönüşte kendini, sadece ve sadece solu birleştirmeye neden, niçin adadı? Türkiye'de salon bulamıyor, Türk-lş'in genel mer- kezinde, ambleminın altında yaptığı basın toplan- tısında solda birliğe adanmış gorevıni sürdürece- ğini, sadece bu nedenle YTP ile ilışkisini kestiğini, CHP'nin çağrısını desteklediğıni, Ecevit'e de ka- pıları tam kapatmadığını açıklıyor. DİSK Başkanlar Kurulu karan gereği solda biriik arayışındaturlar ya- pan Süleyman Çelebi de, Bayram Meral gibi en çok görüştüğü insanlar arasına girdiler. Model uygulanırken, çalışanların canları yakılır- ken, onların ne düşündükleri, önerileri gündemde bile değildi. Birden neden böyle kıymete bindiler? Isterseniz anketlen ciddiye almayın.. ama genel oy dağılımına bir bakın. Merkez sağ oylar ortada yok. Dinci, ırkçı, radıkal partilere akmış. Merkez sa- ğı birleştirsen ne olacak? Merkez sol vitrini hâlâ bir umut. Derviş, arkasındaki güçler, zengin kuzeyin yeni sol rüzgârlanndan esinlenmiş, yoksul güney bir ülkede, merkez sağ programlara, merkez sol vitrin arıyorlar. Hepsi bu. Yemesi, sindirmesi bizim soru- numuz. soner(§ cumhuriyet.com.tr Yeni genel müdür Yücel Erim Sofbvare AG'de görev değişikliği Ekonomi Servisi - Sofhvare AG, Türkiye ofisine Yücel Erim'i genel müdür olarak atadı. Erim, yeni göreviyle amaçlannın, "Şirket faaliyetleri alanında iş hacmini geliştirmek" olarak ifade etti. "Bu ancak günümüzün değişen koşullanna uygun, yenilikçi ve vizyoner çözümler ile müşterileri buluşturabihnekten geçer" diyen Erim, uzun soluklu işbirlikleri ile görev yapmayı, kritik çözümlerde pazar lideri olmayı hedeflediklerini bildirdi. 1969'da Darmstadt Almanya'da kurulan Softvvare AG'nin 70'in üzerinde ülkede 9O'ı aşkın ofisi bulunuyor. 3 bin kişiyi istihdam eden şirket, 1989'dan beri Türkiye'de faaliyet gösteriyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle