Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
31 NAYI2002CUMA CUMHURİYET SAYFA
17
Sonkıtrt:
[ E Vörmytmn
- ASIe mahkemeleri
kuru/uyormuş...
"Kavnanalar savcı olsun!"
DBiizyolları
f
Tü-kiyOenizcilik
Işletm6ine bağlı
Deiizyllarr'nın
Amarc
ferbotndaki
restors, bar ve
kanarj
hizmetıri bir
buçuk I kadar
önce öslleştirildi...
Gemini yemek ve
yatak işstmesini alsn
şirket, sfer dısında
ıstanbuya da Izmir'de
limsna ağlıyken
dışerıdn gelenlere de
servrs ypıyor... Gemi
rıhtmdyken, yolcu
olmayariar yemek
yiyebiliyır hatta geee
yatabilipr... Parayı da
Denizydarı değil,
işletmec şirket
alıyor... laten
özelteştrmenin ruhuı
bunu geektiriyor!
Fakat scn iki aydır
şirket gemide
çalıştırdğı personele
ücretlerhi ödemiyor...
Çalışanl.r büyük
sıkıntı ysşıyor; gemide
bir bakırta forsa gibi
çalıştırıli'or... Galiba,
özelleştirmenin bir
başka ruıu da bu!
Çünkü, çalışanlara
parasını idemeyen
şirkete Denizyolları,
Marmara feribotunun
işletmeciiğini de
vermiş balunuyor...
ürkiye'de siyaset niye tıkanıyor? Siyasiler
neden kamuoyunun beklentilerini karşıla-
yamıyor? Siyasetteki kısırdöngü niye kınla-
mıyor? Siyaset neden her geçen gün daha
çok itibar kaybediyor? Toplum, siyasilere niye güven-
miyor? Siyasiler niçin yeni politikalar üretemiyor?
Türkiye niye gelişemiyor? Türkiye'nin önünü kimler
tıkıyor? Benzeri soruları çoğaltmak olası...
Şu sıra Türkiye'nin gündeminde yine Avrupa Birli-
ği'ne giriş süreci var... Tıkanıklıkaşılamıyor... Idam ce-
zası ve anadil konusu kördüğüm...
Avrupa Birliği'ne girilmezse dünyanın sonu tabii ki
gelmeyecek ama onurlu bir giriş hiç kuşkusuz Türki-
ye'nin önünü açacak...
Ama durum hiç de öyle görünmüyor...
Avrupa Birliği'nin "kriter" adı altındaki dayatmala-
rı kayıtsız koşulsuz kabul edilmezse Avrupa Birliği'ne
girişin olanaksız olduğu gibi bir hava yaratılıyor.
Kimi siyasiler, Avrupa Birliği'nin önündeki en bü-
Siyaset
yük engel olarak askerleri göstermeye çalışıyor.
Aslında içte ve dışta yaratılmak istenen böyle bir
izlenim siyasilerin kendi ayıbı olmalı... Ne ki Türki-
ye'de siyasetin itibarı olmadığı için ayıbı da olmuyor!
Ve şu işe bakın ki Avrupa Birliği'ne giriş konusun-
da teslimiyetçi bir anlayış içindeki siyasilerin tıkadığı
siyasetin önünü askerler açmaya çalışıyor...
Askerler, Avrupa Birliği'ne girişte Türkiye'nin önün-
de büyük bir engel olarak duran ölüm cezasının ye-
rine anayasa hükmü ile affedilemez koşulu getirile-
rek ömür boyu hapis cezası uygulanabileceğini söy-
lüyor...
Buyurun bakalım... Hemen herkes hemfikir.
Avrupa Birliği'nin önündeki önemli engellerden bir
başkası anadil öğrenimi için askerler, ilköğretimin
üçüncü sınıfından sonra kurslar açılabileceğini soy-
lüyor... Hem de sadece seçilmiş bir anadile değil hep-
sinebirden...
Itiraz etmek olası değil...
Avrupa Birliği'ne kayıtsız koşulsuz girme hevesin-
deki kimi siyasilerin Avrupa Birliği'nin önünde engel
olarak göstermeye çalıştığı askerler, Avrupa Birliği'ne
giriş konusunda çözüm üretiyor, yol gösteriyor...
Askerlerin önerileri kamuoyunda olumlu yankılar
yaratıyor... özellikle idam cezası kaldırılırken yerine
affedilemez koşulu ile ömür boyu hapis cezası geti-
rilmesi... Çünkü Türkiye'de herkes biliyor ki, kısır si-
yasetin kozlanndan biri af çıkartıp oy toplamak!
Türkiye'de askerlerin siyasete kanştığı hep tartışı-
lır ama asıl tartışılması gereken siyasilerin niye top-
lumun beklentilerini karşıiamaktan yoksun olduğu ve
asli görevini yerine getiremediği olmalıdır?
Benzer sorulann yanıtı belli gibi:
Siyasiler toplumdan koptuğu için...
SESSİZSEDASIZP)
ŞlttP/M
Çopum Devlet Hastanesi'ntJe bağış
Geçen yıl Çorum Devlet Hastane-
si'nin bahçesine gönüllü olarak havuz
ve park düzenlemesi yaptıran Murat
Acıpayamlı, birkaç gün önce evde
baygınlık geçirince acil servise kaldırı-
lıyor... Dahiliyevekardiyoloji uzmanla-
rı, yüksek tansiyonu bulunan ve aynı
zamanda şeker hastası olan Acıpa-
yamlı'yı vücudundaki morarmaları da
dikkate alarak hastanede gözetim al-
tında tutmaya karar veriyor...
Bu arada Acıpayamlı'nın beyin da-
marında tıkanıklık saptanıyor ve dok-
tor, yanında bir refakatçi ile Acıpayam-
lı'nın özel odaya yatınlmasını istiyor...
Murat Acıpayamlı'nın eşi, doktorun
verdiği kâğıtla hastaneye yatış işlem-
leri için ilgili birime gittiği zaman, özel
odanın anahtannın başhemşirede ol-
duğu söyleniyor.
Ve odanın anahtarı karşılığı hasta-
neye 50 milyon lira bağış yapılması ge-
rektiği bildiriliyor.
Murat Acıpayamlı, bağışın nza
ile olduğu ve kendisinin buna on-
ay vermediğini söyleyince, gözetim al-
tında tutulması gereken hastaneden
eve dönüyor...
Acıpayamlı ertesi gün kendisini biraz
olsun toparlamış halde hastanenin yo-
lunu tutuyor... Görevli hemşire bağış
yapmadan özel odanın açılmayacağı-
nı ve bunun başhekimin emri olduğu-
nu bildiriyor... Acıpayamlı, hastanenin
bahçesine yaptığı bağışları anımsatın-
ca, hemşire başhekimin odasına girip
çıkıyor ve "üzgünüm" diyor...
Acıpayamlı, Çorum Valisi Atıl Üzel-
gen'i arayıp durumu bildiriyor; Çorum
Sağlık Müdürü Acıpayamh'yı arayıp
başından geçenleri anlatan birdilekçe
vermesini istiyor... Dilekçe de veriyor...
Ama bağış yapmamakta kararlı oldu-
ğu için hastaneye de yatınlmıyor!
Ulusal Yapılaşmada
Gençlik ve Eğitim
tGÜRŞENKAFKAS
Eğitimci-Şair- Yazar
Genç nüfusun aydınlık yüzü
ulusumuzun onurudur. 21.
YY'da bu genç nüfustan eği-
tilmiş insan gücünün ülkemiz
geleceğine önemli bir yatırım
olacağı inancı güzel bir duy-
gudur. Bu sıcak duyguyu biz-
lerle payiaşan çağdaş ulusla-
ra dost uluslar demeliyiz. "Eği-
tim işlerinde mutlaka muvaf-
fak olmalıyız" diyen Mustafa
Kemal bağımsızlık savaşları-
nın en kızgın ortamında Anka-
ra'da "eğitim çalışmalar/na"
başlamıştır. Bu önemli ugraş
Mustafa Kemal'in eğitime ver-
diği önemi gösteriyor.
Gençlik ve Spor Bayra-
mı'nın 83. yılında, ulus olarak
çabamız, Atatürk ilkeleri ışığın-
da, laik, demokratik cumhuri-
yetimizi ve onun vazgeçilrnez
kurumlannı korumak olmalıdır.
Kaynak olarak eğitilmiş genç-
liğimizi ve cumhuriyetimizin
özü olan kültürü, temel daya-
nak ve ortak payda olarak dü-
şünmeliyiz. Gençlerimiz gele-
ceğimizin yüce hedefi, düşün-
celerin, donanımlı, eğitilmişle-
rin yüce yeri olacaklardır.
Eğitimde ortak duygu; ço-
cuklanmızın, gençlerimizin ve
insanımızın eğitsel, sosyal ve
bireysel sentezine yönelik ge-
lişimini irdelemektir. Gençleri-
mizin eğitiminde bilgi paylaşı-
mı evrensel boyutta olmalı. Bu
paylaşım çok pahalı biryazgı-
dır. Elektronik, teknolojik do-
nanımlar, iletişim gereçleri
gençlerin ilgilendiği, beğendi-
ği pahalı öğrenme donanırnla-
ndır. 21. yy'da bilgi ve teknlo-
jı, eşgüdümle iyi bir eğitimin
oluşumunu vermektedir. Kent
yaşantısında gençlerimizin
yüzde 75'inde cep telefonu,
yüzde60'ının evinde bilgisayar
ve internetle erişim olduğu bi-
Inmektedir. lletişimin vazge-
çilmezliği bu istatistiki rakam-
ları giderek arttırmakta, diğer
ilere, ilçeleretaşmaktadır. Cep
telefonu ve bilgisayar artık
bzenti sendromunu aşmış,
dnemli bir gereksinim olmuş-
Ur.
Çağın gereği yeniliklere açık,
tür ve bilimsel düşünceye
ıgemen, kültürlü, eğitimli, in-
:an hak ve hukukuna saygılı,
jelişkin bireylerin sayısal çok-
jğunda bir gençlik beklentisi
;indeyiz. Bilgi donanımlı egi-
m, "sevgi yaklaşımının" yü-
akliliğidir. Başarının, çağdaş
ygariık düzeyine ulaşabilme-
in yolu eğitimdir. Eğitim, in-
an değişiminin ve gelişiminin,
ani kişinin vizyon kazanımı-
ın adıdır. öyleyse eğitim
naddi değerde özveridir, yü-
skliliktir, fırsat eşitliğidir, bilgi
'ölüşümüdür. Gençlerimizi
onura-geleceğe ve umuda"
îşımanın yolu eğitimdir. Ayrı-
a, anayasal bir hak olan eği-
m tüm insanımızın aydınlık
üvencesidir.
Ulusal yapılaşmamızın te-
lel öğesiolan "eğitim" çağ-
aşlaşmanın, aydınlanmanın,
yenileşmenin de gereğidir.
Eğitimimizde sürekli sistem
arayışları, proje gelişimleri,
araştırma ve geliştirme boyut-
ları bu değişim alanlannın ha-
bercisidir.
Kurumlarda; "2002 ulusal
kalite ödüllendirme" arayışla-
n yenilikçi bir örnektir. Bu ör-
nekte kurumun iyileştirme ça-
lışmaları, fiziksel yapı özellikle-
ri; sosyal, kültürel aktiviteler;
bilgi ve iletişimde test edilme
yöntemleri, "öğrenci merkezli
öğretim" ve öğrencilerin işlet-
tiği gelişim kulüplerinin işlerli-
liği araştınlmaktadır. KALDER
tarafından verilen Ulusal Kali-
te ödülü yarışmasında Kadı-
köy Anadolu Lisesi dört fina-
listten biri. Yukarıda sunulan
tüm iyileştirme çalışmalarını
başarı ile gerçekleştiren bu ku-
rumumuz olumlu, paylaşımcı,
demokratik ve katılımcı bir an-
layışla diğer kurumlara örnek
olmuştur. Diliyoruz ki, bu okul-
da okuyan gençlerimiz, de-
mokratik, ekonomik, siyasal
ve sosyal alanlarda da katılım-
cı olsunlar. Bu olumlu duygu-
da, gençlerimiz çalışma ve hiz-
mete katılıp geleceği yaratma-
lıdırlar. Ülke eğitiminde MLO-
BDO (müfredat laboratuvar
okulu ve bilgisayar destekli
okul) kapsammda eğitimde
yenileşme ve gelişimle bu ba-
şarıyı yakalayan Kadıköy Ana-
dolu Lisesi gibi okullarımızın
sayılarını arttırmalıyız.
Cumhuriyetimizin 83. yılın-
da, okullu gençlerimizin tümü-
nün böyle donanımlı, sosyal,
kültürel aktivitelerie örülü eği-
tim kurumlarında okumaları
hedefimiz olmalıdır. Atatürk'ün
"Yeni Türkiye'nin genç evlat-
ları, yorulsanız dahi beni izle-
yeceksiniz. Dinlenmemek
üzere yürümeye karar veren-
ler, asla ve asla yorulmazlar.
Türk gençliği gayeye, bizim
yüksek idealimize durmadan,
yorulmadan yürüyeceklerdir"
özdeyişi gençlere ilerleme he-
defini gösteriyor.
19 Mayıs 2002'de Türk
gençliği büyük bir bilinçle Ata-
sına yanrtladığı güvencesinde
şöyle sesleniyor: "Atam!..
gösterdiğin ışıklı yolda, yorul-
madan yürüyeceğiz. llke ve
devrimlehnin yılmaz bekçileri,
aydınlık yarınların sarsılmaz
güvencesiyiz. Bize inan, bize
güven, rahat uyu."
Genç bedenlerin örse vur-
dukça, bedenin ateşinden çı-
kan kıvılcımlar gibi bir yanıttır
bu sözler gençlerden Atalan-
na. Atalarına sevgi ve bağ/ılık
duygusudur bu kıvılcım.
Sonuç: Ulusal yapılaşma-
mızdan kalkınma, gençlerimi-
zin aşama aşama ve hızla eği-
timi ile olacaktır. Eğitim, insa-
ni değerleri özümseterek, in-
sanı insanlaştıran en gerçek
donanımdır. Atatürk gençliği-
ne dün olduğu gibi, bugünde
güveniyor ve onlara inanıyo-
ruz. Gençler!.. Güçlükleraşıla-
cak, güzel günler sizin ve ulu-
sunuzun olacaktır. Buna ina-
nınız.
KİM KİME DUM DUMA BEHIÇAK behicak@turk.net
ÇİZGtLtK KÂMİL MASARACI
r
XT
TARtHTE BUGÜN MÜMTAZARIKAN 31 Mayıs
üney Afrika'nm amhle.mi..
GONEYAfTt/KA BİRUĞİ
LouıS
Botha-
19tO'DA BUGÜN, GÜMEY APRlCA g/ec/Ğİ tX/Gt/LCXJ. AV-
SiLİZ KUVt/eTZ£&Yt£ HOLLAklOA /4S/LLI Bo£e.C£B
ARASrNDAICİ SAVAŞLA£DfiU SONBA, 19O6 -İ9O8
YILLAHlMPA UZLASkAA GİG}$İMl£fZj OLUMLU SO~
NUCA ULAŞMIŞ, BİR ıNGttU eeNEL VAU 8AÇKAKJ-
LtĞmPA MBCLİS lçaZULA44£/MA KARAR [/£R/lMrÇTİ.
İLfÇ ££AJEC VALİ LOÜIS BGTUA'YDI.
6ÜNBV AFHlHA S/RUĞ/, <£NO/LS/S/A/
"AP/Çs&İAA/eiS* DİYEM AyeuPALl S£
YAZLARIN KURPUĞU BİKLİKTI. DAM
SOM^A BA&MS/2. &İ& OEVLBT
ANCAK. ÇOĞUNLUĞU OLUŞTUI&4AJ
CİL££.e KARŞf İNSAMLtK DlŞt /«*: AYI-
RtMI (APAZTHeiD) UYGULAMAStfiJI İMAT- ...
LA SÜ£PüR.ECskTf/S. SÎYAH ÇOGUNLÜIC IK.TİOARA KADAR.
Lycee Français
SAINT BENOIT
l Haziran 2002 Cumartesi günü saat 13.00'ten
itibaren tüm Saint Benoit'lılan okulumuzda
düzenlenecek
"Geleneksel Etli Pilav GüniT'ne beklivoruz.
Tel: 0 212 - 252 67 43. Faks: 0 212 - 252 67 19
e-mail: pilav ı amv.net
ÜNYE ASLİYE HUKUK
HÂKİMLİĞİ'NDEN
2002/223
Ilçesi: Ünye. Mahallesi: Hamidive Mah.
Mevkii: Dere Sokak. Pafta: 28,3O.R.d. Par-
sel: 107. Ada No: 190. Niteliği: .^rsa. Mikta-
n: 85.66 m2. Maliki: Recai Dinçer-.Mehmet.
Yukarıda cıns. miktar, niteliğr ve maiikleri
yazılı olan Cnye ilçesi Hamidiye Mahalle-
si'nde. Dere Sokak mevkiindeki 107 no'lu
parselin TEDEŞ Genel Müdürlüğü'nün
20.10.1992 gün ve 34-617 no'lu karan ile
85.66 m2"lik kısmının (tamamınınl kamulaş-
tınlmasına karar verildiği taşmmaza Kıymet
Takdir Komisyonu'nun raporu ile metrekare-
si: 225.000.- TL den olmak üzere
İ9.350.OO0.- TL. deger biçildiği. bu yer ilgili
Onye Asliye Hukuk Mahkemesi'nin
2002/223 esasında kamulaştırma bedelinin
tespiti ve taşınmazın idare adına tescili için
dava açıldığı, duruşmasının 03.06.2002 gü-
nüne bırakıldığının. Kamulaştırma Kanu-
nu'nun 4650 sayılı Yasa ile diğişik 10. mad-
desi geregince ilan olunur. 14.02.2002.
Basın: 27502
ODAK EĞİTİM VE BİLİM HİZ. A.Ş.'DEN DUYURU
2002-2003 Öğretim Yılı'nda kiirumumuza bağlı Dershaneler. M.T.S. Kurslan. Ingilizce,
Bilgisayar, Muhasebe Kurslan. Açıköğretim Fakültesi kurslan öğrenci ücretleri aşagıya
çıkanlmıştır. İlgili yasa maddeleri gereği ilan olunur.
ÖZEL YENİ'ODAK DERSHANELERİ
Bakırköv: Istanbul Cd. Kırmızı Şebboy Sk. No: 7
Bakırkövlst. Tel: 0212 542 04 13 - 572 23 03
B. Çekmece: Mektep Sk. No: 1 B. Çekmece tstanbul. Tel: 0212 881 91 84 - 85-86
Silivri: Pin Mehmet Paşa Mh. Pin Paşa Sk.. Ziva Aslan Işhanı No: 3 4 Silivri/Istanbul
Tel: 0 212 727 49 11 - 727 27 20
Özel Yeni Odak Dershaneleri ( dcrs saat ücreti (KD\ dahil)
Oniversite Hazırlık : 4.000.000 TL.
Liselere Ginş Sınavına Hazırlık : 4.000.000 TL.
ÖZEL YENI ODAK BİLGtSAV AR-MlHASEBE-İNGtLİZCE KURSLARI
B. Çekmece: Camı' Sk. No: 9 B. Çekmece Ist. Tel: 0 212 883 41 63-883 65 40
Silivri: Piri Mehmet Paşa Mh. Pin Paşa Sk.. Ziva Aslan tşhanı No: 3/4 Silivritstanbul
Tei: 0212 727 49 11-727 2720
1. 4AY 2. 4AY 3. 4 AY
4.100.000 TL. 4.400.000 TL. 4.800.000 TL.
Fivatlara KDV dahildir.
ÖZEL YENlODAK M.T.S. KURSLARI
B. Çekmece: Cami Sk. No: 9 B. Çekmece, Ist. Tel: 0 212 883 41 63-883 65 40
Silivri: Pin Mehmet Paşa Mh. Pin Paşa Sk., Ziya Aslan Işhanı No: 3/4 Silivri'lstanbul •
Tel: 0 212 727 49 11 -727 27 20
1. 4AY 2. 4AY 3. 4 AY
BSINIFI 250.000.000 300.000.000 350.000.000
E SINIFI 350.000.000 400.000.000 450.000.000
B'DEN E"YE FARK 200.000.000 250.000.000 300.000.000
CDEN EYE FARK 170.000.000 220.000.000 270.000.000
F'DEN B'YE FARK 190.000.000 240.000.000 290.000.000
F'DENE'YEFARK 220.000.000 270.000.000 320.000.000.
Fivatlara KDV dahildir.
ÖZEL YENİ ODAK AÖF KURSLARJ
B. Çekmece: Cara: Sk. No: 9 B. Çekmece tst. Tel: 0 212 883 41 63
Sılivri: Pin Mehmet Paşa Mh. Pir Paşa Sk., Ziva Aslan Işhanı No: 3 4 SİIivriistanbul
Tel: 0212 72749 11-727 27 20
1 DERS BAŞINA 245.000.000 TL. IK.DV DAHİL)
ANKARA...ANKA...
MÜŞERREF HEKİMOĞLU
27 Mayıs'tan Yarına
27 Mayıs'ı yaşamımda bir dost, inandığım bir
sevgili, sevdiğim, saygın bir kişi diye düşünürüm
her zaman. Kavgalarımız, tartışmalarımız da var,
ama barış içinde yan yanayız. Yüzyılın yarısına
ulaşıyor birlikteliğimiz. Belli çizgiler hiç silinmiyor.
Atatürkçülüğe dönüş yolunda bir atılım 27 Ma-
yıs. Bu doğrultuda yazılarla selamladım uzun yıl-
lar. Devrimcilerle güzel dostluklar oluştu aramız-
da.
Yassıada'ya yalnız bir kez gittim. Geçmişe dön-
meden geleceği yaşadım çünkü. Kurucu Mec-
lis'te anayasa çalışmalarını umutla izledim, ana-
yasanın yaşama geçmesi için savaş verdim yazı-
larımda. 1961 Anayasası bir onur belgesi benim
gözümde. Atatürk ilkeleri doğrultusunda çağdaş-
lığa açılan bir yol, toplumdaki özlemi, birikirni yan-
sıtan bir belge. 1961 yazında Albay Sami Kü-
çük'ün isteği ile Yugoslavya'ya giden gazeteci
grubunda yer aldım. Bu nedenle referanduma ka-
tılamadım. Ama o temmuz sabahı çok mutlandım
Dubrovnic sokaklarında. Belgrad Radyosu, Tür-
kiye Cumhuriyeti'nin yeni anayasasını anlatıyor,
çağdaşlığa açılan yolu belirtiyordu. Yanımda ör-
san öymen, coşkuyla dinliyorduk.
Sevgili Nadir Nadi'yi teşekkürle anımsıyorum
şimdi. 1975 yılında verdiği görevle onurtandırdı
beni. 15 yıllık dönemin öyküsünü yazmamı iste-
di. 27 Mayıs'ın Romanı adlı kitap böyle oluştu.
Isim babası Sami Karaören. Ben 27 Mayıs'tan
Yarına adını düşündüm ama Karaören Romanı
yakıştırdı. Hakkı da var, devrimin romansı yanla-
rı ağır basıyor galiba! Ancak belgesel niteliği de
var. Suphi Karaman içten destekledi beni. Çok
önemli belgeler de yer aldı romanda.
27 Mayıs sabahı soluk anılara karşın yeni bir
coşkuyla yaşıyorum 42. yıldönümünü.
• • •
27 Mayıs'ı yazılarımda da destekledim. Haksız
saldınlara karşı çıkmayı görev bildim uzun yıllar.
Yassıada'ya yalnız bir kez gittim, geçmişe değil,
geleceğe bakmayı yeğledim. Yazılarımla da be-
lirttim düşüncemi.
15 yıl geçti aradan. Sevgili Nadir Nadi, 15 yı-
lın önemli bir zaman dilimi olduğunu söyledi. 27
Mayıs ile ilgili anılanmı bu nedenle istedi, ben de
sevinçle üstlendim bu görevi. 27Mayıs'ın Roma-
nı adlı kitap böyle oluştu. Devrimcilerle konuştum
uzun uzun. 42 yıl geçti aradan. Belli gerçekleray-
dınlandı, mesleğime de güzel bir katkı oldu. Üz-
günüm, Milli Birlikçilerin tümüyle konuşmak ola-
nağını bulamadım, belli nedenleri var ama zaman
içinde her şey değişti. 27 Mayısçılara büyük say-
gım var her zaman. Her şeyden önce ileriye dö-
nük bir atılımı gerçekleştirdiler, baş koymaktan
geri kalmadılar.
Sonra neleroldu. Karşıdevrimlerdeyaşandı, a-
ma27 Mayıs'ın doğrultusu değişmedi. Belli yazı-
larımda döne döne aynı konuyu gündeme getir-
dim yıllar boyunca. 27 Mayıs Atatürkçülüğe dö-
nüş yolunda bir atılım her şeyden önce. 1961
Anayası da bu devrimlere açık tarihsel bir olay, bir
belge. Karşıdevrimcileredirenmekten geri kalma-
dı hiç. Yozlaştırma çabalarına, örgütlenen güçle-
re karşın uzun süre direndi, ama giderek yalnız-
laştı devrimciler. Düşünmeye değer, neden yalnız-
laştılar, karşıdevrimler, yozlaştırma çabaları nasıl
böylesine güçlendi, örgütlendi! Ancak yeni atı-
lımların özlemi var toplumda. Atatürk kuşakları o
özlemi dindirmek göreviyle yüklü şimdi. Çizgisini
çarpıtanları iyi tanımak, ödün vermemek gereki-
yor! Toplumdaki beklenti sona ermiyor. Bakın
meslek dalımızda da güzel ürünler oluşuyor, sol-
mayı önlüyor, mutlu doğumlann sancısını yaşıyor
toplum.
• • •
1961 Anayasası'nı bir onur belgesi diye düşü-
nürüm ben. Atatürk ilkeleri doğrultusunda, çağ-
daşlığa açılan bir yol, toplumdaki özlemi, birikimi
yansıtan bir belge diye. O belge güncel onarım-
larla yeniden gelebilir gündeme. Amaca varmak
için özlemle yürüyenlere yeni bir soluk verebilir.
Yıllar geçse de soluk kesilmiyor. Döne döne aynı
yere geliyorsun. Döne döne aynı şarkıyı söylüyor-
sun. Benzer dizeleri tekrarlıyorsun ama yorulmu-
yor, tükenmiyorsun. Bu da başkentin gizemi ben-
ce. Dünyaya, insanlara yeniden "merhaba" diyor-
sun.
Haydi merhaba.
B U L M A C A SEDATYÂŞAYAN
SOLDANSAĞA: 1 2 3 4 5
1/Saplantı. 2/
Üzeri yufka
kaph meyveli
ya da kakaolu
birpastaçeşi-
di... Çölden
esen rüzgâr.
3/ Isviçre'de 6
bir kanton... 7
Basmakahp g
söz ya da dü-
şünce. 4/ Dü- °
riilerek boru biçimi
verilmiş deri ya da
kâğıttomar...Iran'ın ~
plaka işareti. 5/Der-
vişlerin başlanna
giydikleri, tiftikten
yapılmış bir çeşit
takke. 6/ Leonardo
da Vind'nin ünlü
tablosu. 7/Küçük su
kanalı... Satrançta
bir taş... Bir nota. 8/ "Hiç şaşmayan —gibi işler
durur kader" (Yahya Kemal)... Tabut. 9/Eski dil-
de su... Bir çeşit pelte.
YUKARIDAN AŞAĞIYA:
1/ Halka halka kesilmiş patates, patlıcan, kabak
gibi sebzelerden yapılan bir çeşit kıymah yemek.
2/ Sancı... Geminin rüzgâr alan yanı. 3/ Asya'da
bir ülke. 4/Bir gıda maddesi... "O yer" anlamın-
da kullanılan sözcük... Bir haber ajansının sün-
gesi. 5/Uyanık, gözü açık... Akdeniz Bölgesi'nde
bir akarsu. 6/Ticarette kullanılması hemen müm-
kün olan paraya verilen ad. II Eski Mısır inanı-
şında, ölülerin koruyucusu olan tann... "Akıyor-
du — / gösterip aynasuıda söğüt ağaçlannı" (Nâ-
zım Hikmet). 8/ "Git, defol" anlamında argo söz-
cük... Alev. 9/Konya'nm Karapınar ilçesinde bir
göl... lngiltere'de çok sevilen bir cins bira.