Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
! MAYIS 2002 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
J. L J J \ kultur(a cumhuriyet.com.tr 15
UYCARLIKLARIN İZİNDE OKTAY EKİNCİ
ICastarnonu'daki tarihi konaklarda restorasyonlann biri bitmeden diğeri başlıyor
Korumanın şampiyonuŞafakla yola çıkjp İstanbıd'dan 5
saatte Kastamonu ya vardığımız
otornobilı Av. Oktay Önal kullanı-
yor... Meslektaşı HüseyinÖzbek'le
neden Dgaz Dağı yerine Araç yolu-
n u yeğledikleri, heyecanlanndan
anlaşılıyor..
Çünkü her ikisi de "orah"... Dün-
y a güzeli orman köyleriyle selam-
laşarak Kastamonu'ya kavuşmak,
^Dünya Günü" için de en iyı baş-
langıç...
Prof. Metin Sözen ve Ardahanlı
genç kameraman Ozan Türgut'la
birlikte bu köyleri de öğreniyoruz.
Oktay'ın köyü Kavacık, Hüseyinin
baba \e ana köyleri Yukanyan ile
Aşağıyazı... Derken Avlağıçayın,
Gemi ve Giremez köyleri... Bir de
Nakıkuyucağı var, at nalı yaparlar-
mış...
Vedat Tek in anısına
Bu gözlemlerle kente vardıgımız-
da. Metin Hoca'nın o sabahki "Sa-
na sürprizvar" sözünün ne anlama
geldiğıni "çarpılarak" gördüfümü
söylesem abartma saymayın...
"DünyaGünü" kutlamalan, Kasta-
monu'daki ünlü Hükümet Konağı
binasının (1930) mimarı Vedat
Tek'ın adına ve anısına düzenlen-
miş bir "kültür veüretim alanında"
yapılmıyor mu?
Kamusal ve sivil tüm olanaklan
seferber ederek Kastamonu'da 5 yıl
içinde "30'u aşkm" tarihi konağı
değişik işlevlerle restore edip yeni-
den yaşama kavuşturan, kültür mi-
rası sevdalısı Vali Enis Yeter'in son
büyükprojelerinden biri de işte bu-
rası...
Yıllardır "kömürdeposu" olarak
kullanılan eski ambarlar ve büyük
sundurmalar elden geçip yeni ve
özgün yapılarla da bezenerek ''Ve-
dat Tek Anı, Sanat ve Restorasyon
Merkea"ne dönüştürülmüş...
ÇEKÜL temsilcisi Mimar Nuray
Yüksel ve arkadaşlan Dünya Gü-
nü'nü burada yaşamaktan öylesine
mutlular ki koca alanı bir "düğün
bahçesi" gibi süslemişler, belli ki
sabahtan beri koşruruyorlar...
'Kentü' tticcariar...
Bu çarpıcı gösterinin ardından
Kastamonu Ticaret ve Sanayi Oda-
sı'nın(KATSO) 1887 doğumlu ta-
rihi binasındayız.
KATSO Başkanı Haül Öztosun.
söze başlarken; "Bugüne kadar ar-
sa gözüyle bakılan bu mimarlık ha-
zinelerimLri yıknıak yerine koru-
makbizi daha güçlütalacakür«."de-
yince, "Dansı diğer tüccarlanmı-
za" demeden edemıyorum...
KÜLTÜR BAKANLIĞI'NIN KATKISI- Kastamomı'daki koruma seferberiiğinin öncülerinden Liva Pa-
şa Konağı restorasyonu da Kiiltür BakanJığı'nca gerçekJeştirildi ve 1997'den bu yana Etnografya Müzesi
olarak hizmet veriyor. (üstte) Halk Kültürü ve Geleneksel Sanatlar Araştırma Merkezi işleviyle restoras-
yon çalışmalannın başlatıldığı Yücebıyıklar Konağı'nda ise çaüşmalar tamamlanmak üzere...
Nitekim oradan geçtiğimiz Mü-
nireMedresesi'ndeki restorasyonun
"amacı" bile a>Tiı şekilde etkileyi-
ci... Valilık bu anıtsal külliyeyi de
"el sanatlan sergüeme ve sanş mer-
kezj" olarak kente yenıden kazan-
dınyor...
Yine o gün restorasyonu başlatı-
lan "EDezkr Konağı^nın ise onan-
mı bittiği zaman "El Dokumacıbğı
Müzesi" olacağını öğrendiğimizde,
şu birkaç saat içinde tanık olduğu-
muz böylesi bir "koruma kampan-
yası" için ne diyeceğimi de not edi-
yorum: "Korumanın şampiyonu
Kastamonu" Ve altına bir not da-
ha; "Hem de antikçağı bile kucak-
lavarak..."
Çünkü otobüsümüz "Kaya Me-
zarlan Pevzaj Projesi" alanına ula-
şıyor... tÖ 7. yüzyılın tanıklan ön-
lerini kapatan bınalar yüzünden
"gözden ırak" kalmışlarken valiiik
bunlan kamulaştırıp "yuayor" ve
Kastamonu'yu antik geçmişiyle de
buluşruruyor...
Peyzaj düzenlemesinin ilk harcı-
ru koyan lçişleri Bakanlığı Müste-
şan MuzafferEcemiş, vaktiyle Saf-
ranboludakı ılk koruma kampan-
yalartnın unutulmaz kaymakamı ol-
duğu yıllannı da anımsayarak di-
yor ki: "Tarihe saygı sözk değil, iş-
te böyle ve onu korumakla olur."
Müsteşannın bıraktığı küreğin sa-
pma adeta bir "yapı ustası" gibi sa-
nlan Mahalli Idareler Genel Müdü-
rü Kayhan Kavas ise karşıdaki ka-
ya mezarlarına bakarak diyor ki:
"Burası artık her an 2700 yılryla
yüzleşen bir kenL.. Yanlış yapması
olanaksız.."
Kamu-sivil birliktelik
Kaya mezarlannın ardından yine
aynı kültürprojeleri zıncirinden "eJ
dokunıalan atöhelerini" gezdik;
sonra da "Uğurhı Konağı''nın rölö-
velerini çıkartan Gazi Universitesi
grubuna "koJaygelsin" ziyaretinde
bulunduk...
Valiiik bu konağın da "turizm
amaçir kullanımını öngörüyor...
Hocalar ve öğrenciler metrelere ve
su terazilerine sanlmışlar, dur durak
bilmeden ölçüleri tamamlıyorlar...
Restorasyonu tamamlanan Efla-
nili Konağı nda ise tam bir "kamu-
sivil kültür ortakhğT ıle karşı kar-
şıyayız... MinıarlarOdası, ÇEKÜL
ve diger sivil kurumlar odaları üleş-
mişler... Valı Enis Yeterbujestiyle
tarihi binanın bir "tophımsalduyar-
nhk merkezi'' olmasını sağlamış...
1997'den 2000'lere armağanlarKastamonu'daki tarihi dokunun ilk bü-
yük yıkımı, 1960'lann valisi NecdetYalçın
döneminde yaşanmış...
Günümüzün koruma kültürünü özümse-
miş valilerinden Enis Yeter ise Kastamo-
nu'daki işte o talihsiz dönemin de yaralan-
nı sarmaya soyunmuş gibi... 5 yıldır valili-
ğin öncülüğünde yapılan restorasyonlan ve
diğer koruma projelerini " 1997'den
2000'lere" diyerek bir belgesel de derle-
miş...
... Ve sıra betediyede
Kastamonu fl Turizm Müdürü ve sanat
tarihçisi Zühtü Yaman'dan bu belgeselde
eksik olup olmadığını sorduğumda, Daday
ilçesindeki tarihi "Kaymakamlık Binasrnı
da anımsatıyor... Şair Eşref ın 1890larda
kaymakam olarak kullandığı oda da eski
dekoruyla ve "aynı iştevle" kullanıhyor...
Kastamonu'daki sivil mimarlık örneği
olarak tescil edilmiş 534 tarihi binaya: "Bu
eser korunması gerekfa' kültür varhğıdır
n
yazılı tabelalar asan Vali Enis Yeter'in bü-
tün bu örnek çabalan karşısında ise bele-
diyeye düşen sorumluluk için Başkan Ta-
ran Topçuoğhı'ndan beklenen iki önemli
katkıyrşöyle belirliyoruz:
"/- Öncelikle kentin inıarplanı tümüy-
leyenıden ele alınıp tarihi dokuyla uyum-
suz ve eski binalann rant uğrunayıkılma-
lannı özendiren yüksek ve dengesizyapı-
laşma tahribatı durdurulmalu..
2- Yayalaşttrma alanlan olabildiğince
genişletilip tarihisokaklarda cephe bakım-
lan, yenilemeler ve geçmişle uyumlu dü-
zenlemeler başlatümalu."
O akşam Kastamonu'dan aynlmadan Be-
lediye Başkanı Topçuoğlu ile de işte bu ko-
nularda görüş birliğine vararak kentle ve-
dalaşmak, coşkumuza yeni umutlar ekle-
di... "Teşekkürler Kastamonu'ya
w
dedik ve
yola çıkınca notumuzu bu kez seslenerek
dile getirdik: "ŞampKon Kastamonu-."
Kastamonu Kalkmma Vakfi'nca kentin tanıtun hiz-
metlerinde kullanılan Madumcular Konağı (2000).
(O2I2) 293 89 78
I. ULUSLARARASI İSTANBUL BAHAR FESTİVALI
I. INTERNATIONAL İSTANBUL SPRING
4 - 14 MAYIS / MAY 2002
04 MA«S / MAY 2008 05 MAVJS / MAV 800«
T.C KÜLTÜR «AKANLIĞIBURSA BOLGE DEVLET
SENFONİ ORKESTRASI
ŞEF- ORHAN ŞAUIEL
SOllST: EMRE TAMER (KtMAN)
06 MAYIS / MAy SOOS
ALEXANDRINA PENDATCHANSKA
(SOPRANO!
PİYANO: ANTONINA BONEVA
"SEMA GÖSTERİSİ"
TX. KULTUR BAJCANIIĞI
İSTAN8UI TAIİHİ TÜf»
MOZİĞİ TCMtUlUĞU
Genei Y<5namw : AkmM dHun
POLYPHON1A KADINLAR ODA KOROSU
İŞEFÎVEUNDİMİTROV
I PtYANO. !\fUNA 1VANCHEVA
10 MAYIS / MAY SOOS 09 MAYIS / MAY SOOS
CEMAL REŞİT REY SENFONİ ORKESTRASIİ
Cni 5 I 2 T Yfianem Afa MXıCA\ '
ŞEFRENGİMCOK.ME!
SOIİSTLER: FERYAL TCRKOĞIU (SOPRA!
FERDA YETIŞER (MEZZO SOPRANO]
TAYLANMEMİOĞLL' (TENOR) - KEVORK rAV'ITVAV (BARKOK
RAZGRAD F1LARMONI ORKESTRASI
ŞEF CEORC1 CEMSHIROV
SOUST: GULOEN COKŞEN ;PIV \hO
İSTANBUL ODA ORKESTRASI
SOLİSnER CIHAT AŞKIN ve HAKAN ŞENSOY (KEMAN!
SOFYA SOLİSTLERİ
Ş£F: PLAMEN DpUROFF
Yer /Place: AYA İRİNİ ÖİIet/A
Konser saatteri / Concerts at: 20.00 / 08.00 pm g ^ , Mgdaa: 0216 45415 55
BAND-O-NEON TANGO KONSERI
TC
KAHR^L\NMARAŞ 1. İCRA
MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN İLAMSIZ
TAKİPLERDE ÖDEME EMRİ
DosyaNo. 2002 513 Esas
1- Alacaklının \e varsa vekilinın adı, soyadı ve
ikametgâhı: Kasım Alkan. Vekilı Av. Banş Antürk,
Y. Hükümet Cad. T. Tekçıçek Işhanı Kat: 3 20
K.Maraş
2- Borçlunun ve varsa kanuni temsilcisinin adı.
soyadı ve ikametgâhı: Ismail Okuç
3- Alacagın Türk parasıyla tutan, faiz miktan \ e
işlemeye başladığı gün: 18.000 DM asıl alacak -
2.465 DM ışlemiş faiz %10 reeskont faizı =
20.465 DM toplam alacak. Harca esas olmak üze-
re toplam alacak miktan 11.726.000.000.- TL'dir
Alacak aslına takip tarihinden itibaren hesaplana-
cak yıllık %10 reeskont faizi. icra takip harç \e
masraflan ve avukatlık ücreti ile birlikte tahsiline
4- Senet ve tarihi, yoksa borcun sebebi:
18.10.2000 tarihli tutanak ile teslim edilen para.
Işbu ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren
borcu ve takip masraflannı yirmi iki (22) gün için-
de ödemenız (teminatı \ermeniz), borcun tamamı-
na veya bir kısmına veya alacaklının takibat ıcrası
hakkına dair bir itirazınız varsa. senet altındaki
imza size ait değılse vıne bu yirmi iki (22) gün
içinde aynca ve açıkça bildirmeniz, aksi halde icra
takibinde bu senedin sizden sadır olmuş sayılaca-
ğı. imzayı reddettığiniz takdirde merci önünde ya-
pılacak duruşmada hazır bulunmanız. buna uy-
mazsanız vakı irirazınızın mu\akkaten kaldınlaca-
ğı, senet veya borca ıtirazınızı yazılı veya sözlii
olarak icra müdürlüğüne yirmi iki (22) gün içinde
bildirmediğiniz takdirde aynı müddet içinde
74'üncü madde gereğince mal beyanında bulun-
manız. aksı halde hapısle tazyık olunacağınız, hıç
mal beyanında bulunmaz %eya hakikate aykın be-
yanda bulunursanız hapisle cezalandınlacağınız,
borç ödenmez veya itıraz edılmezse cebri icraya
de\am edileceğı ihtarolunur. 22.03.2002
Basın. 20234
f w v a
BOhİK İNSAAT SMt * [*5 ÎİC .TO STİ
INTER
UMOUSINC
SCDVICE
T.C. KÜLTÜR BAKANLIĞI'NIN DECERLİ KATKILARIYU.
İSTANBUL BÜYÜKŞEHIR BELEDİYESİ'NİN DEĞERLİ KATKIURIYLA.
TatiliniziZehirEtmeyin
Kalbinizi Kontrol Ettirin
TÜRKKALPVAKFI
19 Mayıs Cad. No: 8 Şişli/lstanbul
Tet: (212) 212 07 07 (pbx)
Faks:(212)2126835
ODAK NOKTASI
AHMET CEMAL
Kavgacı Bir Sanat İçin...
lonesco, 1961 yılındayayımlanan "Benanti-ti-
yatro muyaptım?" başhklı yazısının başındaşöy-
le der: "Oyle sanıyorum ki, sanatın ve düşünce-
nin tahhinde, kültürün canlı kalabildiği her dö-
nemde bir 'yenileme ıradesi' de var olagelmıştir...
Tarihin tamamı 'bunalımlardan', kopuşlardan,
yadsımalardan ve karşılaştırmalardan oluşma bir
zincirden başka bir şey değıldir. Ya da şöyle di-
yelim: Tarıh, terk edilmiş konumları yenıden (ve
yeni bakış açılanndan, çünkü aksi takdirde söz ko-
nusu geriye dönüşler 'gerıci'ya da 'muhafazakâr'
karakterde olurdu!) elde edebilme girişimlerin-
den oluşma bir zincirdir. 'Bunalım' olmadığında,
yalnızca durağanlık vardır, yalnızca taşlaşma ve
ölüm vardır. Her türlü düşünme biçimi ve sanat,
saldırgandır." lonesco bu sozleriyle her şeyden
önce, salt var olanı yansıtmakla yetınen ya da ol-
mayan bir dinginliğı varmış gibi gösteren bir sa-
nata karşı çıkıyor. Unlü tiyatro adamının "Bunalım
olmadığında yalnızca durağanlık vardır..." söyle-
mi ise ashnda sanata gosterilen bir hedef niteliğin-
de. Çünkü gerektığinde henuz göze gözükmeyen
bunalımları didikleyip ortaya çıkarmakla yükümlu
olan sanat, bunu yapmadığında sadece aldatıcı
görüntülerden oluşma bir dağarcığa dönüşebili-
yor.
Bugün "Türkiye'de genel olarak sanatın soru-
nu nedir?" tarzında bir soruyla karşılaşsaydım,
yanıtım şu olurdu: Bu ulkede sanatın şu andaki te-
mel sorunu, gerçeklikle ilişki kurmakta sergilediği
inanılmaz yetersizlıktır!
Türkiye'de sanat "yapılıyor". Ama çok az istis-
nanın dışında, sanatsal yönelımlerin ne ölçüde
politik olabildiğı, başka deyışle, güncel gerçeklik-
lerın sanatsal düzlemde ne olçüde tartışılabildıği,
gerçekten de tartışmalıl Ülkemızde günümüz in-
sanının sanatla ılintısinin gevşekliğinden yakınılır-
ken sanatın gerçeklikle ilişki bağlamında sergile-
diği umursamazlığı göz ardı etmek, doğru çö-
zümlere ulaşabilmeyi engelleyen en önemli ne-
den olur. Sanat tarihınin başından bu yana, insan-
ların sanatla nedensiz ılgılendikleri hiç görülme-
miştir. Bununla soylemek istedığim, elbette insan-
ların roman okurken, müzik dınlerken, oyun veya
film izlerken, bir resim veya heykel sergisini gezer-
ken mutlaka bellı bir amaç doğrultusunda hare-
ket ettıkleri değıl. Doğru yanıta gıden yol, sanat-
sal bağlamda kalıcılığın ve etkinliğin hep insanla-
rın kafasında soru yaratabilmekle doğru orantılı ol-
duğu gerçeğini çıkış noktası yapmaktan geçiyor.
Sanat diye bir şey de olduğu için sanat yapmak,
sanatı tarihınde her zaman en büyuk bunalımlara
sürüklemıştir. Ve bu türden bunalımlann temelin-
de yatan da hep aynı şeydir: Toplumlar ve birey-
ler, kendi gerçekliklerıni yansıtamayan bir sanata
hep bir eğlendirme ya da vakit geçirtme aracı gö-
züyle bakarlar. Kimi zaman sanatın da bu amaç-
larla yetinmeye kalkışması ise, sanat eliyle sana-
ta indirilebilecek en ölümcül darbedir.
Türkiye'de sanatın üzerine nıce zamandır san-
ki ölü toprağı serpilmiş gibi. Yukarıda belirlemeye
çalıştığımız anlamda kavgacılık, ortamımızda sa-
nata gittikçe daha çok yabancı düştüğü için, sa-
natın neyin sözcusü olduğunu anlamakta zorlan-
maktayız. Ayrıca bu durum, doğal olarak son de-
rece sakıncalı bir başka sonuca da kaynaklık edi-
yor: Sanatın işlevinin ağırlıklı olarak vakit geçirt-
meyle ve eğlendirmeyle sınırlandırılmasına alışan
bir toplum, sanat alanında kimı zaman baş gös-
teren kavgacı tutumları sanata yakıştırmakta en
azından çekingen davranıyor!
Sanatın söylemlerinde, elbette sanattan ödün
verilmeksizin, kavgacılığı da aramak - bunu bir öl-
çüt olarak benimsemenin ya da yeniden anımsa-
manın zamanı sanırım çoktan geldi!
e-posta: ahmetcemal/; superonline.com
acem20(« hotmail.com
'flfk Iksipi'nin ppömiyert
• ANTALYA (AA) - Antalya Devlet Opera ve
Balesi, G. Donizetti'nin 'Aşk Iksiri' adlı
operasıru sahneleyecek. Yapıtı sahneye koyan
rejisör Gürçıl Çeliktaş ile ANTDOB Sanat
Danışmanı Metin Yakar düzenledikleri basın
toplantısında, 'Aşk tksiri' operasmın
prömiyerinin 4 Ma>ıs Cumartesı günü Antalya
Kültür Merkezi'nde yapılacağını bildirdiler.
Librettosunu Felice Romani'nin yaptığı, Gürçil
Çeliktaş'ın sahneye koyduğu eserin orkestra
şeflığıni Alexander Samuel üstlendi. 'Aşk Iksiri"
operasının dekorlannı Gürcan Kubilay,
kostümlerini Se\taç Demirer hazırladı, koro
şefliğini ise Nikolay G. Merdzhanov yapıyor.
BUGÜN
• NİPPON HOTEL'de Goethe Enstitüsü ve
Heinrich Böll Vakfi işbirliğiyle 14.30'da Dr.
Late Akgün, Marieluise Beck, Emine
Demirbüken, Aydın Engin, Semra Erder, Aytaç
Ervılmaz, Ralf Fücks, Dr. Ayhan Kaça, Prof. Dr.
Reiner Münz, Helga Nagel, Osman Okkan, Can
Ünver, Gündüz Nassaf, Ali Yurttagülün
katılacağı 'Almanja'da ve Avrupa'da 'Göç ve
Çokkülrürlülük' konulu sempozyum.
(0212 24920 09)
• BABYLON'da 'The British Council
Presents' kapsamında 21.30'da Oojami'nin
konseri. (0 212 292 ?3 68)
• AKM'de 20.00'de tstanbul De\1et Opera ve
Baksi'nin 'Carmina Burana' sahne kantatı.
(0212 25156 00)
• EFES AJNfTtK TTYATROSUnda 21 30da
Borusan İstanbul Filarmoni Orkesrrası ve
Philharmonia of Nations'ın konseri.
(0212292 0655)
• BALIKESİR GÜZEL SANATLAR
KADRTYE KEMAL GÜREL ANADOLU
LİSESİ nde 15 00 te JaleSinar'ın 'Resim ve
Yaa Sanaü' konulu söyleşisi. (0 266 398 19 44)
• AVUSTURYA KÜLTÜR OFİSİ'nde
20.00'de Yeşim Gökalp'in piyano resitali.
(0212223^8 43)
• .\KM SİNEMA S.\LONT"nda 15.30 ve
19.00'da Bernard Rose'un 'Ölümsüz Sevgi'
filminin gösterimi. (0 212 251 56 00)