Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 7 NİSAN 2002 PAZAR
12 PAZAR KONUGU
Dr. Mustafa AkgüVle Türk insanının internete bakış açısını ve înternet Haftası 'nı konuştuk
SÖYLEŞİ: LEYLA TAVgAIMOĞLU
Dünya değişiyor... Yüksek teknoloji bütün ülkelerde önplana
çıkıyor... Insanayatınm artıyor... însan artık internet olmadan
şuradan şuraya adım atmıyor... Bütün haberleşmeler internet
üzerinden yapıhyor... Ya bizim Türkiye'de? Birkaç internet
kahvesini görüp ülkemiz insanının sihirli değnek değmişçesine
teknoloji özürlü olmaktan kurtulup teknoloji uyumlu hale geldiği
sanısına kapılan ahmaklar gerçekleri acaba ne zaman görecekler?
Şu anda bir yoklama yapılsa acaba Türkiye nüfusunun kaçta kaçı
bilgisayan, interneti kullanmayı biliyor? Dünyayla rekabet
edebilmek, dış dünyaya dahafazla açılabümek için internet
kullanmanın şart olduğunun bilinci ise neyse ki bazı karar
ahcılarda yerleşmeye başladı. Bu nedenle bilişim şûraları
kuruluyor, internet haftalan düzenleniyor: Türkiye hafıften silkinip
AB nin "e-Avrupa+ " sözleşmesine imza atıyor. Mevzuatını
AB 'ninkine uydurmak için çahşmalar yapıyor.
Bu silkinişin en önemli göstergelerinden birisiyann başlayacakve
bütün ülke çapında iki hafta sürecek "tnternet Haftası ". "İnternet
Haftası "nın amaçlannı, internetin önemini ve Türk insanının
internete, bilişime bakış açısını, Dr. Mustafa Akgül le konuştuk.
Yasal
tokat
- Ulaştırma Bakanlığı 'nın internet
olgusuna sıcak yaklaştığı konusunda
duyumlar var...
- Ulaştırma Bakaniığı internetin ne
anlama geldiğinin farkında. tnternet
Kurulu Ulaştırma Bakanlığı içinde
1998'de kuruldu. Ana amacı, internetle
ilgili herkesi bir araya getirip
Türkiye'de internet konusunda neler
yapılrnası, sorunlara nasıl çözüm
bulunması gerektiğinin tartışılacağı bir
platform oluşturmaktı. Şimdi de iyi
körü çahşıyor.
Bünyesinde bir bölümü kamudan, bir
bölümü özel sektörden. bir bölümü de
sivil toplumdan insanlan bir araya
getirdi. Devlette, sivil toplum ve özel
sektörün bu kadar yoğun katıldığı bir
başka yer yok. Ayda yaklaşık bir kere
toplanan ve çeşitli kararlar alan,
kamuoyunu aydınlatan, bilgilendiren
bir kurul. Eksiklikleri var, ama yine de
bu olumlu bir adımdır. Başka benzeri
de yok. Buna daha fazla eğilip, daha
yoğun çahşıp, bir miktar kaynak
bulmak ve politika oluşturmak için
temel dokümanlar üretmek için
araştırma yapılması gerekiyor. Öyle de
bir eksikliğimiz var.
- Öbür bakanlıkların ve öbür kamu
kuruluşlarımn internet kavramına
yaklaşımları nasıl? Hâlâ uzak
durmaya devam ediyorlar mı, yoksa
biraz yolahndı mı?
- Bu yıl içinde birkaç gelişme oldu.
Aslında RTÜK diye adlandırdığımız
yasayla internet dünyasına bir tokat
attılar. Bunun başka bir açıklaması yok.
Bu, çok seıt bir tokattı. Haklı
rahatsızlıklanna karşın çok sert bir
tepki gösterdiler.
- Yani birilerine lazıp işin
olumsuzluğa doğru gitmesine mi
neden oldular?
- Birilerine kızmakta haklı olabilirler.
Kimilerine küfur, hakaret yağdı. Bu tür
davranışlara haklı tepkiler
gösterilmesini anlayabiliriz. Ama
gösterilen çözüm, çözüm değildi. O
sorunu çözmeyecekti. Vereceği zarar
çok daha fazla olacaktı.
Hiç kimseye sormadılar, dinlemediler.
Gösterdikleri reflekssel bir tepkiydi.
Ama ondan sonra iki önemli gelişme
oldu.
- Neydi bunlar? >
- Birisi Türkiye'nin e-Avrupa+'ya
haziranda imza atnıası. tkincisi de
eylülde düzenlenen Bilişim Şûrası'nda
Başbakan'ın bu işe, "Tamam"
demesidir.
- Bu, e-Avrupa+'nın özünü bize
anlatır mıstnız?
- Özü şu:
Avrupa internet konusunda ABD'den
geri kaldığını fark etti. Dolayısıyla da
toparlanıp rekabet avantajını elde
etmek için bir plan yaptı. Buna "e-
Avrupa+ plam" adını verdi. Bu, 2002
sonunda bitecek. Bundan sonra, AB'ye
aday ülkelerin buna benzer çahşmalar
yapmalan özendiriliyor. Bu konuda bir
anlaşma yapıldı. Türkiye de, dediğim
gibi, buna imza attı.
Burada Türkiye Avrupa'ya şu taahhütte
bulundu:
Bütün okullar, 2002 sonunda internete
bağlanacak, kamu kuruluşlarının çoğu
2002 sonunda internete taşınacak;
aynca her işyeri, her ev, her birey
internete bağlı olacak.
Özetlemek gerekirse, artık interneti
çok kolay, çok ucuz, çok kullanılır hale
getirmek, bütüntoplumubu teknolojiyi
kullanmaya özendirmek ve
kullandırrnak.
Avrupa Birliği, bütün bunlan 2002
sonuna kadar kendisi için yapıyor.
Aday ülkelere de "2003 sonuna kadar
neler yapabiliyorsanız onu yapın,"
diyor. Aynca aday ülkelerden, kendi
mevzuatlanm AB mevzuahna
uydurmalannı istiyor.
Türkiye bu anlaşmaya imza attıktan
sonra Başbakanlık'ın koordinasyonu
altında "e-Türldye* çalışma grupian
çahşmaya başladılar. Her bakanhk artık
bu konuda, iyi kötü, kafa yoruyor.
Şimdi bir heyecan var. Ama daha
yolumuz çok uzun.
Yine de çok iyi bir başlangıç. "e-
Tûrkfye"yle birlikte tüm eğitim
sistemi, hukuk sistemi, idari sistemin
hepsinin yeniden gözden geçirihnesi
gerekeceİc.
internet,sanayi
devriminden dahaönemK- Yarın İnternet Haftası etkinlikleri baş-
lıyor. Ancak, internet olumsuz olaylarla
gündemde. Bazıgençlerin intiharlarına ne-
den olduğu savları var. Zaten bilgisayar-
dan, internetten, kısacasıyeni teknolojiler-
den ürküntü duyan sokaktaki adam bunla-
rı duydukça büsbütün ürküyor. Sizce bu ko-
nuda ne gibi önlemler ahnabilir, neler ya-
pılabilir?
AKGÜL - Şunu söylemek lazım:
internet bir ortam; bir araçlar topluluğu.
Her aracın iyi ve kötü kullanımı söz konusu-
dur. Otomobillerden ve karayollarından, tra-
fik kazaları var diye, vazgeçebiliyor muyuz?
Ya da telefonla dünyanın en kötü işlerı yapı-
yum var; eyaletler vergi almıyorlar. Henüz ne
yapacaklarını bılmiyorlar. Para kaybediyor-
lar. Parayı kaybettikleri için isyan ediyorlar,
ama ilerleme olsun, diye bekliyorlar. Tekno-
loji geliştikçe bir çözüm bulunabilir umudu
içindeler. Dolayısıyla, hiç kimse internetin
gelişmesinı engellemek istemeyecektir. İn-
ternet sanayi devriminden de daha önemli bir
gelışmedir. O bakımdan bu gelişmeyi engel-
lemenın maliyeti çok yüksek olacaktır. Bunu
dünyada hiç kimse yapmak istemez. Ama
herkes, bazı düzenlemeleri yavaş da olsa yap-
maya çahşıyor. İlgili herkesin katılımıyla bir
şeyler yapılmasına çalışılıyor. AB, siber suç-
larsözleşmesini imzaladı. Gerçi Türkiye bu-
labiliyor. Telefonu mafya da, silah tüccarla-
n da, vatan hainleri de kullanıyor. Ama tele-
fondan da vazgeçemiyoruz. Postayı türlü çe-
şitli insanlar kullanıyor, ama postadan da vaz-
geçmiyoruz. Baştan da dedigim gibi, her ara-
cın iyi ve kötü kullanımı vardır.
înternete gelince... Biz daha işin çok çok ba-
şındayız. Hatta, daha çocukluk döneminde-
yiz. diyebiliriz. Dolayısıyla, Türkiye marji-
nal durumlarda çok hassas. Bunlann üzerin-
de fazlasıyla duruyor. Oysa odaklanması ge-
reken internetin olumlu yönleridir.
Marjinal konuların kolay bir çözümü yok.
Kamuoyu orada yanılıyor. internet teknolo-
jileri tasarlanırken bu kadar büyük bir geliş-
meyi hiç kimse düşünemedı. Onun için bu ka-
dar kötü durumlara yönelik tasanm eksikli-
ği var; yeniden tasarlanması lazım. O da va-
kit ahr. Üstelik internet uluslararası bir olgu
olduğu için daha çok zaman alacaktır.
- Peki, son derece olumsuzyayınlaryapan
web siteleri var. Bunlara karşı herhangi bir
önlem alınamaz mı?
- Bunları yasakiıyorum, diyebilirsiniz. Ama
bir işbirliği ortamı olmadığı sürece bu müm-
kün değildir. Yolsuzluk.com'u yasakladılar.
Ama o da bir sürü kopyasını açıverdi. Şu an-
ki teknolojiyle bu tür yayın yapanları engel-
lemek mümkün değil. Bir numarası kapanır.
Başka bir numara açarlar. Işi bilmeyen biri-
ni engellemek daha kolay. Ama öbür taraf bi-
raz uyanıksa kendini kopyalar. Dolayısıyla
bunlarla şimdiki halde baş edilemez.
Teknolojinin bugünkü halıyle yasakçılık
bir çözüm değil. Basında olduğu gibi. ben
yasakladım, diyerek bir yere varamazsınız.
Dünyada Türkiye'nin ilgisi olmadığı ülkeler
de var. Oralarda bunlan nasıl uygulatacaksı-
nız? Ayrıca, öbür taraf çok hızlı hareket ede-
rek kendi önleminı alabilir.
- Peki, internet hukuku konusunda neler
yapıhyor?
- internet hukuku serbest bir alan değil.
Hiçbir şey berrak değil. Çünkü teknoloji kay-
gan; hiçbir şey henüz yerli yerine oturmadı.
Dünyadaki genel eğilim de bu düzenlemele-
ri yapmamaktan yana. Bunu hiç kimse ıste-
miyor.
- Neden?
- Çünkü hiç kimse internetin gelişmesini en-
gelleyecek bir yola gitmek istemıyor. Bunun
en somut göstergelerinden birisi ABD'deki
eyaletlerdeki satış vergileridir. KDV karşrlı-
ğı vergiler bunlar. Ama şu anda bir morator-
ODTÜinşaat Bölümü 'nde
yükseköğrenimini tamamladu
Matematik mastırı, Kanada 'da
doktorayaptı. ABD 'de altı yıl
ziyaretçi öğretim üyesi olarak
görevyaptu 1987de
Türkiye'ye döndüğünde
Bilkent Universitesi'nde
endüstri mühendisliğinde
göreve başladu Son yıllarda
çalışmalannı bilişim alanında
yoğunlaştırdu
na imza atmadı, ama bunun sonucunda her ül-
ke kendi düzenlemesıni yapacak.
Şimdiden kimileri, ben bazı şeyleri uygu-
lamak istemiyorum, diye itiraz sesleri yükselt-
meye başladı.
- Medyanın internetle ilgili toplumdaki
etkileri nasıl?
- Türkiye'deki medya internetin negatif bo-
yutlarına odaklanıyor. Tabii, bu kendi tercih-
leri. Belkı işin önemını kavrayamıyorlar. Ya
da klasik bir örnek vardır. Köpek adamı ısı-
rırsa haber değildir, ama adam köpeği ısırır-
sa haberdir, mantığıyla marjinal, sivri unsur-
ları haber yapıyorlar.
- Peki, orada kasıt olabilir mi, sizce?
- Bir miktar vardır, diye düşünüyorum.
RTÜK (Radyo Televizyon Üst Kurulu) Yasa-
sı'nın iptaiinın nedenlerinden birisi de inter-
netle ilgili maddelerdi.
Cumhurbaşkanı bunu veto etti. İnternet top-
luluğu da RTÜK Yasası'na çok ciddi bir tep-
ki gösterdi. Ondan sonra bazı basında, ken-
di basın grubunda internet şirketı olmasına rağ-
men ciddi bir tavır devam etti. Bu bana duy-
gusal bir tepki gibi geliyor.
- Bütün bunlar işin olumsuz yanları. Bir
de isterseniz olumlu yanlanna bakalım ve
tnternet Haftası 'ndan başlayalım...
- Evet. Internet Haftası.
aslında kültürü yayma haf-
tası. Bu, internet kültürü-
nü geniş kıtlelere yaymak
için yapılan bir etkinlik.
- İnternet Haftası yur-
dun hangi illerinde ve ne-
relerde yapıhyor?
- Bu etkinlikler iki hafta
sürecek. Pek çok yerde ya-
pıhyor. Ben kendi gidece-
ğim yerlerı sayayım. tstan-
bul. İzmir, Adana. Ankara,
Kayseri, Çorum, Eskişehir,
Gazıantep, Bursa. Van,
Hakkâri, Şırnak... Bütün
büyük üniversitelerde et-
kinlikler yapıhyor.
Aydın ili çok ilginç bir
şey yapıyor. Bu iki hafta
boyunca valilik, emnıyet,
üniversite. kütüphane, kafe-
ler hepsi birlikte yoğun bir
etkinlik yapıyorlar. Manisa,
Afyon, Denizli'de benzer
etkinlikler var. Türkiye'nin
her ilı, her ilçesi. her oku-
lunda bu etkinliği yapmak,
bu kültürü aşılamak, inter-
neti nasıl kullanacaklarını,
ne yarar sağlayacağını in-
sanlara göstermek, bir can-
lılık sağlamak internet Haf-
tası'nın başlıca amacı. Bu tür etkinliklerin
beşincisi bu. Çok geniş bir afişleme de yapı-
yoruz. iki yüz ellı binin üzerinde afiş bastır-
dık ve dağıttık. Her okula en az iki afiş gön-
derdik. Okullar aynca kendileri de afiş tale-
binde bulunuyorlar. Tüm kaymakamiıklara.
il özel idarelerine, valiliklere, belediyelere
de afiş gönderildi. Bunun dışında. bütün pos-
tanelere, telekom ofislerine. garlara, hava
meydanlarına afişler asıldı. Bazı bankalara da
bu afişlerden asıldı. Bazı kitapçılarda küçük
afişler dağıtılacak. Televizyonlarda. radyolar-
da, basında internetle ilgili haberler yer ala-
cak. Bu iki hafta boyunca Türkiye'nin gün-
demıne internetin yerleşmesı ıçın çaba har-
cıyoruz.
- Sizinle yaklaşık bir yıl önce yaptığımız
son konuşmamızda internet hukuku} la il-
gili çahşmalaryapıldığını söylemiştiniz. Bu
çahşmalar şu anda ne aşamada?
- Önce şunun altını çizmek lazım:
İnternet hukuku, kısa vadede, altı ayda, bir
yılda çözülebilecek bir olay değil. Ama Tür-
kiye'de bazı gelışmeler var.
RTÜK Yasası'na karşı sivil toplum bir tep-
ki gösterdi. Birkaç çalışma grubu oluştu. Ba-
rolar yavaş yavaş harekete geçti. Dolayısıy-
la sıvıl toplum internet hukuku konusunda
çahşmaya başladı.
Şimdi devleti işbirliğine zorluyor. Zaten
devlet de bir miktar işbirhğine yanaşıyor. Hu-
kuk konusunda yavaş da olsa katılımcı me-
kanızmalar harekete geçtı. Zaten bu iş çok hız-
lı olmaz. Bütün hukukçulan bir salona top-
lasanız, bir ay çalıştırsanız bile bu işin kolay
çözümü yoktur. Bir süreç başladı. Bazı unsur-
ları harekete geçırmek lazım. Kültürün yayıl-
ması, düzenleme, hepsinin bir arada gitmesi
gerekiyor. Zaten bu işin oturması da vakit
alacak. Örneğin Almanya, kendi yasasını yap-
tı, ama iki yıl sonra değiştirdı.
- Teknolojinin çok hızlı değişmesi ve ge-
lişmesi nedeniyle mi?
- Evet. Aynca insanlar bu yenı teknolojiyi
kullandıkça bazı yeni şeyler ve gereklilikler
ortaya çıkıyor. Teknoloji daha oturmadı. Bü-
tün sistem yeniden değişecek. Buna, bir dev-
rim, diyoruz. O zaman da devrimler beş-on
yılda olmaz. Her şeyin yeniden tasarlanması
gerekiyor. Daha algılama, kültürü öğrenme
aşamasındayız. İnternet tasarımlarını yeni-
den yapma noktasındayız. Uzun, devnmsel bir
yolun daha başındayız. Bunu bilerek, bilinç-
le buna eğilmek zorundayız.
'İnternet
Yasamdıı"
- Bir de mayıs ayında yapılacak
bir etkinlik var. Onun taslak
raporlarının çıktığının
duyumlan alınıyor. Bunun
içeriği nedir?
- Eylül ayında yapılan Bilişim
Şûrasf nda alınan bir karar
gereğince bu etkinlik 10-12
Mayıs'ta Ankara'da; dört sivil
toplum kuruluşunun
Başbakanlık'la birlikte yürüttüğü
bir çalışmanın sonuçlan
tartışılacak ve karara bağlanacak.
Türkiye'nin bu konuda ne gibi
polıtikalar üretmesi gerektıği
konusunda temel bir dokuman
oluşturulacak. insanlar bunun
üzerinde üç aydır yoğun bir
biçimde çalışıyorlar. Şu anda
taslak raporlar çıktı. Bu raporlar
bırleştırilip daha sonra
kamuoyunun görüşlerine
açıklanacak. Yani Türkiye, sivil
toplumuyla, kamu ve özel
sektörüyle bihşim konusunda ne
yapüması konusunda ilk kez bir
denemeye giriyor. Bu, çok olumlu
bir gelişme. Sonuçlan ıstedığımiz
düzeyde olmayabilir.
- \eden olmayabilir?
- Çünkü çok hızlı bır çalışmadan
sonra yapıhyor. Ama çok iyi bir
deneme. O nedenle de olumlu bir
adım olarak görüyor ve
değerlendiriyorum. Bunu ne kadar
hayata geçirebıleceğimizı hep
birlikte göreceğiz. Tabıi, bunu ne
kadar hayata geçireceğimiz de
yıne hepimize bağlı.
- Türk insanı internetin önemini
kavrayabildi mi, sizce?
- internetin ne kadar önemli
olduğunu zaman zaman
algılamakta zorlanıyoruz. Ama şu
anda bile yaşamın nasıl
değişmeye başladığını görmemiz
lazım. Interneti kullananlann
temel haberleşme aracı artık
internet oldu. Dikkat ederseniz
artık bankalar bütün işlemlenni
internet üzerinden yapıyorlar.
Ahşveriş de artık internet
üzerinden olmaya başladı. Belki
de şunu söylemek lazım: Artık
internetin hayatımıza girmesiyle
birlikte meslekler değişiyor.
Işletme bıçimlen değişiyor. Klasik
telefon santrallan yapılmıyor,
artık. Dünyayla rekabet etmek,
dünyayla bütünleşmek ıçın
internetin, özellikle araştırma-
geliştirme açısından çok gerekli
olduğunu Türkiye'nin artık
algılaması lazım. Ama Türkiye bu
çerçeveye girmekte hâlâ
zorlanıyor. Artık dünyayla rekabet
etmek istıyorsak bunun yolu
yoğun araştırma-gelıştırmeden,
yoğun yüksek teknoloji
planlamasından, beyinsel emeğin
öne çıkmasından geçıyor. Artık
kışının öne çıkması zorunlu.
Kişisel bazı sorunlarımız var. Elle
gelen düğün bayram, anlayışından
\azgeçmemız gerekiyor. Herkesi
düşünmeye, araştırmaya,
sorgulamaya özendirmek
zorundayız.
Bireysel sorumluluk almaya daha
fazla özen göstermemiz lazım.
Bizim, teknolojık gelişme yolunda
çektiğimiz bazı sıkınhlar var.
Bunlar kültürel sıkıntılar.
Teknoloji uretmememiz, ya da
üretemememiz bu sıkıntılara
bağlı. Ama artık teknoloji
üretmek zorundayız. Türkiye
üretıme odaklanmahdır. Bunun
yolu da araştırma-geliştırmeden
geçıyor. Eğitim sistemini baştan
aşağı, yeniden elden geçirmeliyiz.
Üniversıteler yeniden yapılanmak
zorunda. Ezberden \azgeçip, her
şeyi sorgulayıp kendi kendine
öğrenebilen insanlar olmalıyız.
Ünı\ ersitede aldığınız bılgıler hiç
önemli olmayacak. Bunlann hepsi
eskıyecek. Bundan sonra
ınsanlann kendilerini yenilemeleri
önem kazanacak. Meslekler,
meslek profilleri de değişecek.
Belkı insanlar birkaç kişi birlikte
çahşacaklar. Çok ciddi, bilimsel
bir değişim var. Türkiye,
yaptıklanna bakarsak, bu ciddi
değişimi algılayabihniş durumda
değil. internet Haftasf nın
amaçlanndan bınsı de belki,
toplumun dikkatini bu gerçeklere
çekmek.