Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
31 ARALIK 2002 SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
İNSANIN SERÜVENİ TURHAN SELÇUK
kAPl NUMA PADÜHÜS?
TA3ÎATLI-
ÎSTA.N'Bli
SFENDÎSÎ
AEDÜLCAN3AZ.'-
IN
KARİKuLADE
MAC'EHAIAEI
oU4A.L4fc.5A,,
AB kulübü öğrencileri için Türkiye'ye Kopenhag'da tarih verilmesi, en beklenmedik sonuç
Avrupa, eğitimli nüfiıs ister• Türkiye'nin 2015'ten önce
AB'ye giremeyeceğini düşünen
MÜ öğrencileri, olumlu bir
sonuç için siyasi ve ekonomik
kriterlerin gerçekleştirilmesinin
yanı sıra, 'eğitimli bir toplum
yaratılmasmın' da şart olduğunu
belirtiyorlar.
İPEKYEZDANt
Marmara Üniversitesi Avrupa Topluluğu Ens-
titüsü'ne bağh Avrupa Birliği Çalışmalan Ku-
lübü öğrencileri, Türkiye'nin 2015'ten önce
AB'ye giremeyeceğini düşünüyor. Kopenhag
Zirvesi'nden çıkan "'en beklenmedik sonucun"
"Türkiye'yetarflıverflmesr olduğunu belirten öğ-
renciler. Türkiye'nin siyasi ve ekonomik kriter-
leri gerçekleştirmesinin yaru sıra "Eğitimlibir top-
lum yaratmasının şart oiduğunıT belirtiyor.
Ne AB'den yana, ne AB'ye karşı
AB'nin Türkiye için getiri ve götürülerini bi-
lünsel olarak araştırmak üzere kurulan AB ça-
lışmalan kulübündeki öğrenciler, tavırlannın "Ne
AB'den yana, ne de AB'ye karşı" olduğunu kay-
dediyor. Amaçlannı "AB'nin Türkiye için getiri-
lerini ve götürükrini bitimsel olarak ve objektif
biçimde araşürmak" olduğunu ifade eden kulüp
öğrencileri, düşünce gruplan oluşturarak hafta-
nın iki günü "insan hakian, entegrasyon" gibi
AB'ye ilişkin konu başlıklannı tartışıyor. Türki-
ye'nin bundan sonra yapması gereken ilk şeyin
demokratikleşme yönünde yapılan yasal değişik-
likleri bir an önce uygulamaya geçirmek oldu-
ğunu vurgulayan öğrenciler, AB kriterlerini ya-
kalamanın zorunluluğuna işaret ediyor.
Uluslararası Ilişkiler 4. sınıfögrencisi Murat
Aşık, Kopenhag'dan önce zirveyle ilgili beklen-
tilerin halka farklı şekilde sunulduğunu dile ge-
tirerek şöyle diyor: "Bu donem tarihi bir döne-
meç olarak sunuldu, ama üye olan diğer ülkeJere
bakağmuzda müzakere tarihi abna sûrednin as-
hnda öy1e çok da büyük bir başan olarak görül-
Marmara Üniversitesi AB Kulübü öğrencilerioluşrurduklan düşünce gnıplannda Avrupa'yı tarbşıyor.
mediğini anlryoruz. Ancakzirveden beklenmedik
bir sonuç çıkn, o da Türkiye'ye müzakere tarihi
verflmesiydL"
AB 'ninTürkiye 'yi almaya kararverdiği takdir-
de yılda 3^4 milyar Euro yardım vereceğinden do-
layı üyeliğin geciktirildiğini söyleyen Aşık, "Bu
AB için büyük bir mafiyet" diyor.
'İşkence hala sorun'
Iktisat Fakültesi 3. sınıfögrencisi NBüfer Uçar
ise Türkiye'ye Helsinki Zirvesi'nde tarih veril-
mesinden sonra üç yıl boyunca hiçbir şey yapıl-
madığına dikkat çekerek, "Ancak KopenhagZir-
vesi yaklaşükça bir şeyler yapalım denfldT diye
konuşuyor. Uluslararası Ilişkiler Bölümü 3. sınıf
ögrencisi Esra Aras da işkenceyle ilgili bir sürü
kanun bulunduğunu, ancak hiçbirinin uygulan-
madığını söylüyor. Siyasi partiler konusunda da
büyük eksiklikler olduğuna değinen Aras, "Se-
çim Vasası'nı değiştinnek de yetmez, demokrasi
bilinciniinsanlannkafasınasokmanızgerekiyor"
şeklinde konuşuyor. Kulüp Başkanı, Uluslara-
rası tlişkiler Bölümü 4. sınıfögrencisi BurcuÖz-
demir ise Türldye'nin öncelikle eğitıme kaynak
ayırması gerekriğine işaret ederek, "AB 60 mü-
yonhık eghimH bir nüfiısu ister, ancak hiçbir vas-
n olmayan, işsizlikten ne yapacağuıı şaşumış bir
60 müyonu tabii ki istetnez. Bizim yapmanuz ge-
rekenbirincisi eğitimasteminimutiakadüzettmek,
Udncisi de potisleri eğitimden geçÜTnek" diyor.
BÜ ÖĞRENCİLERİ DÜNYA GENÇLERİYLE YARIŞACAK
Afrika'da münazara
ESRAAÇIKGÖZ
Dünyanın en iyi üniversitelerinin düzen-
lediği uluslararası münazara turnuvalannda
Türk gençleri de seslerini duyurma fırsatı
buluyor. Bu yıl 23'üncüsü Güney Afrika'da
yapılacak olan "Dünya Ünrversitelerarası
Münazara TurnHvası"nda
Türkiye'yi Boğaziçi Üni-
versitesi"nden iki öğrenci
temsil edecek. 40 ülkeden
150 takımın kahlacağı tur-
nuvada, Türk öğrenciler Ox-
ford, Harvard, Glasgow gi-
• Güney Afrika'daki
münazara tumuvasında
Türk öğrenciler Oxford,
Harvard gibi üniversitelerin
öğrencileriyle yanşacak
bi üniversitelerin öğrencileriyle dünya gün-
demini oluşturan konularda tartışacaklar.
Türk takımı, üniversitenin Siyasal Bilimler
ve Uluslararası tlişkiler Bölümü öğrencileri,
GüçsalPusarile Cansu Büyükışık'tan olu-
şuyor.
Pusar, münazaranın Ingiliz parlamenter
sistemi kurallanna göre yapıldığına dikkat çe-
kerek "Münazarada.ikisihükümetikisimu-
halefettarafinda olmak üzere dörttakım tar-
bşıyor. Konular,son 15 dakika içerisinde bel-
ti ohıyor. Bu nedenle hızh düşünmeniz ve ko-
nuyu en iyi biçimde savunarak,jürryi ikna et-
menizgerekryor" dedı. Büyübşık ıse "Tiirk
eğitim sistemi içinde pekko-
lay kolay alamayacağunız
tartışma külrüriinü bu mü-
nazaralar bize ka/andın-
yor. Çok farkfa kültürleri ta-
nrnıa olanağı buhıyoruz "
diye konuştu. Işletme ve
ÖZEL ÜNtVERSlTELER EKONOMlK KRİZLE BOĞUŞUYOR
6
VakıPların yarısı
Ekonomi Kulübü yönetim kurulu üyesi Ha-
kan Erkoyuncu, turnuvaya katılmak için
sponsor bulduklannı belirterek şunlan söyledi:
"Sponsoria giden tek ülkebiziz. Çünkü diğer
ülkelerde münazaralann önemi kavrannuş,
fon aynlmış. Pek çok ülkede federasyonkr
davar."
ANKARA (ANKA) - Vakıf üniversitelerinin,
2002 yılında toplam kontenjanlannın ancak ya-
nsının dolduğu bildirildi. 22 vakıf üniversitesi-
nin 17 bin 899 olan toplam kontenjanının yüz-
de 53.21 Tik kısmına kayıt yaphnldı. En fazla öğ-
renci çeken özel üniversite Sabancı olurken Işık
Üniversitesi ise toplam kontenja- ^ ^ _ ^ ^ _
nınuı yüzde 61 'ini doldurdu.
Vakıflar tarafından kurulan ve
sayılan 22'ye ulaşan vakıf üni-
versitelerinin, 2002 yılında iste-
diği kadar öğrenci çekemediği gö-
rüldü. Paralı ve çoğunluğu dola-
ra endeksli olan vakıf üniversite-
leri, iki önemli ekonomik krizin etkilerini yakın-
dan hissediyor.
2002 ÖSS sonucunda toplam kontenjanlan 17
bin 899 olan vakıfüniversitelerine, ÖSYM'ce 11
bin 807 öğrenci yerleştirildi. Bu öğrencilerden
sadece 9 bin 523 'ü kayıt yaphrdı. Böylece 22 üni-
versitenin toplam kontenjanının yüzde 53.21 'lük
bölümü doldurulabildı.
2002'de en fazla öğrenciyi Sabancı Üniversi-
tesi çekti. Sabancı, 200'üücretli 170'i burslu ol-
mak üzere 370 kişilik kontenjanının yüzde
97.03'lük bir oranda doldurdu. Sabancı Üniver-
sitesi'ne 359 kişi kayıt yaptırdı. Koç Üniversite-
^_^_^_^^ side öğrenci sıkıntısı yaşama-
dı. Bu üniversitenin 565 olan
konjenjanına 528 kişinin kayıt
yaptırması sonucunda, doluluk
oranı yüzde 93.46"ya ulaştı.
En az sayıda öğrenci kayde-
den özel yükseköğretim kuru-
mu ise Yaşar Üniversitesi oldu.
Yaşar Üniversitesi, 150 olan kontenjanına sade-
ce 21 kişi kaydedebildi.
Işık Üniversitesi'nin 365 kişilik kontenjanına
222 kişi kayıt yaptırdı. Bu üniversite yüzde
60.83Tük doluluk oranı yakaladı.Fatih Üniver-
sitesi de 665 olan toplam kontenjanına 377 ki-
şinin kaydını gerçekleştirdi.
• 2002 yılında öğrenci
kontenjanlanru doldurma
sonınunu sadece Sabancı
ve Koç üniversiteleri
yaşamadı
DUZYAZI
ORHAN BÎRGÎT
Denktaş'ı İstemeyenler..
Rauf Denktaş, sessizlık içinde Kuzey Kıbns'a dön-
müş. On yedi gündür, ameliyat sonrası komplikasyon-
lan nedeniyle Ankara'daki sağlık kontrölü için "ada"sın-
dan uzak kalan KKTC Cumhurbaşkanı'nın sevenleri-
nin düzenlemek istedikleri karşılama göstensi, karşıt-
larının protestoya yönelik hazırlıklarına yeşil ışık yakıl-
maması amacıyla önlenmiş.
Denktaş'la ilgili, haberi gazetelerde okurken belle-
ğimdeki anılan yerieştirdiğim sanal video makarası bir-
den hızlı bir dönüş yaptı. 19 Temmuz 1974'ü 20 Tem-
muza bağlayan sabahın ilk saatlerine uzandım.
Rauf Denktaş, LefkoşaBüyükelçimizAsaf inhan'dan
çıkarma ile ilgili tüm bilgileri almış, hazırladığı tarihi
açıklamayı yapmak için. bir bodrum katına yerieştiril-
miş Bayrak Radyosu vericisıni, bir oto aküsüyle çalış-
tırarak yayına hazırlatmış, sonra da heyecandan bo-
ğazını tıkayan hıçkırıkları olabildiğince tutmaya çalışa-
rak "Kurdulduksevgilikardeşlerim. BeklediğimizTürk
ordusu adaya çıkıyor. Kurtancımız uçaklanmız Lefko-
şa semalannda"diye konuşuyordu.
O gece. Basın Yayın Genel Müdürlüğü'ndeki Ba-
kanlık odasındaydım. Binanın en üst katındaki Haber
Merkezindeki görevli arkadaşlar, güçlü alıcılardan, zor
dinlenilebilen konuşmanın başladığını haber verince,
saatimebaktım. KıbnsTürklerinın Lideri, kendisineve-
rilen zamanlamadan bir saat önce mikrofon karşısına
geçmiş olmalıydı.
Gençliği ve ondan sonraki tüm ömrü, ülkesini yaban-
cı çizmesinden kurtarmaya adanmış bir direnişçinin,
bugün geçırdiği önemli kalp operasyonlannın nekâhat
dönemi bile beklenmeden, kendi yurttaşlannın hayli ka-
labalık bir bölümü tarafından "Artıkyakamızdan düş"
diye istifaya çağrılışı ile, o 20 Temmuz 1974 sabahının
ilk saatlerı arasında kurduğum köprüde, zaman za-
man bu tür yolculuklara çıkıyorum.
Ve birden 2002' nin aralık ayına dönüp, Denktaş'ın
kişiliğınde doruğa çıkan tepkinin gerçek nedenlerini çöz-
meye çalışıyorum. Itiraf edeyim ki, elimdeki veriler he-
men hemen yok denecek kadar az. Ama o az sayıda-
ki verilerin sonuçlannı bir araya topladığım zaman, ku-
zey Kıbrıs'ta yaşayan soydaşlarımızın önemli bir bölü-
münün adada doğup büyüyenler olduğunu kayrtlara
geçiriyorum.
Kıbnslı Türklerin kimi 20 Temmuz 1974 öncesinde
de adanın kuzeyinde yaşıyordu. Başka bir bölüm ise,
güneyden kuzeye göç etmek zorunda kalanlar.
Üren'msizliğin getirdiği Alışkanlıklar
Adanın Türk kesimine uygulanan ambargo, öncelik-
le anavatandan yapılan mali desteği sürekli hale getir-
mekle kalmadı, Ankara'nın olabildiğince cömert dav-
ranmasına da yol açarak, kısıtlı üretim olanaklanndan
yararlanmakta zorluk çekenler için, bordrolu hizmet-
lerin çekiciliğini arttırdı. Erkekleri için aynca, kurtuluş
dönemi sırasındaki "mücahitlik" hizmetleh nedeniyle
emeklilik yaşlarını öne çektirdi.
Adaya Türkiye'den göç ettirilenlerle, adalı Türkler
arasında ister istemez bir tür uygarlık çatışması yaşan-
dı. Ev sahıpleri, gelenlen tutucu ve zaman zaman fır-
satçılıkla suçladılar.
Ambargonun kınlamayışı, adayaTürkiye'den su gö-
türme işinin ne yazık ki başansızlıkla sonuçlanmasına
kadar bir dizi bürokratikbecensizlık, Kıbns'ta yaşayan-
lann hayallerini kırdı. Kıbnslı Asil Nadir'in adada ba-
şarmayı planladığı tekstilden, tarıma kadar uzanan bir
dizi yatınm, Ingiltere'nin bu hızlı büyüme istidadı gös-
teren Kıbnslı işadamına uyguladığı operasyonlarta ade-
ta başlamadan bitti.
Ada, turizm denilince kumarhaneler zincirlerinin oluş-
masına beşiklik etti. O zincirler uyuşturucu ticareti, kı-
yı bankacılığını da Kıbns'a getirmiş oldu.
Günümüzde Avrupa Birtiği de, Ortadoğu'da yeni bir
harita düzenlemeyi planladığı bildirilen ABD de, kuzey-
deki mutsuz kitlelereyeni bir umut olarak Rumlaıiaen-
tegrasyonu gerçekleştirmeyi aşılıyor.
Kuzeydeki protestoları ayağa kaldırmak isteyenle-
rin öncülüğünü ise, KKTC'nin yönetiminde, iktidarso-
rumluluklannı yüklenmiştüm partilerin yapması, geniş
halk kitlesinin soğukkanlı analizyapamaz durumda ol-
duğunu ortaya koyuyor.
Hele Kofi Annan planını bir türlü önüne boyuna ir-
delemeyi bile önermeyi düşünmeden, hemen onayla-
yıp uygulatmaya hazır bir kitle yok mu?
Bu örgütlü kitlenin sesi, olabildiğinden dahayüksek
yansıtılıyor: görüntülerinin gölge oyunları televizyon
ekranlannda aslından çok daha kalın çizgiierle yer edi-
niyor.Bu kesime eleştiri yönetmeye kalktınız mı, barış
diye, demokrasi diye tepkilerle karşılaşmanız belki bir
ölçüde doğal.
Ama aynı kişiler, mesela Kuzey Kıbrıs Türk Ticaret
Odası yetkililerinin Annan planını, Denktaş'tan da. An-
kara'daki yetkilılerden de önce, daha taslak haJindey-
ken, hem de kaç kez okuyup görüş bildirdiklerini açık-
larken, BM'nin kendilerine bu ayncalığı niçin ve neden
tanıdığını düşünmediklerini ortaya koyduklannın bilefar-
kında değiller.
Yine aynı kişiler ve çevreler, Denktaş karşrtlıklannı alan-
lara döktükten sonra Rum lideri Klerides'in. emekli ol-
ma isteğini buz dolabına koyup, çevresine Cumhur-
başkanlığı seçimlerinin ertelenmesi için baskı yaptığı-
nı ve gerekçe olarak da, "kuzeyde güçlü müttefikler
kazandık.Bu fırsatı iyi değerlendirmeliyiz" dediğini de
duymamış, okumamış görünmeyi yeğliyorlar. Ustelik
fırsatını bulsalar, Denktaş'ı taşlayarak susturmayı bile
içlerine sindirecek kadar kendilerinden geçtikleri mut-
lak.
Faks: 0212- 677 07 62 obirgit@e-kolay.net
ENTERNET /MEHMET SUCU mehmet@cumhuriyet.com.tr
Mitnick bilgisayar
kullanabilecek
Dünyanın en tanınan
bilgisayar korsanı,
Kevin Mitnick, 3 yıllık
bir takipten sonra 5 yıl
hapishanede tutuklu
kalmıştı. 2000 yılında
serbest kaldıktan
sonra internet kullanımı
da yasaklanmıştı.
Şimdi haklannı ocak
ayında geri alacak.f)
ABD Adalet Bakanlığı,
Mitnick'in yasağının 20
Ocak'ta sona ereceğini
bildirdi.
Mitnick, Southern
California Üniversitesi,
Novell, Nokia ve
Motorola şirketlerinin
sistemlerine girip
değiştirdiği ve bu yolla
çok büyük finansal
zarara neden olduğu
için tutuklanmıştı.
Mitnick'in kimliğinin
araştırılması, 1990
ortalarında bir medya
sansasyonu haline
gelmişti. Bütün aranma
süresi boyunca,
Mitnick şirketlerin
bilgisayar sistemlerini
kırmaya devam etmişti.
Federal Haberleşme
Komisyonu da (FCC)
Mitnick'e radyo
lisansını da yeniden
verdi. Mitnick 13
yaşından beri radyo
operatörü iken lisansını
tutuklanması ile
kaybetmişti. Yeni lisans
için hapishanedeyken
başvuruda
bulunmuştu.
Virginia federal
hapishanesinden
çıktıktan sonra,
Mitnick'e intemete
bağlanmamak şartı ile
cep telefonu ve
bilgisayar kullanma
izni verildi. Mitnick
aynca hatıralarını da
kitap haline getirdi.
Kitap şu anda yok
satıyor.
(*) Turkinternet.com
En hızlı
bilgisayar
ABD Enerji
Departmanı, IBM'le
dünyanın en hızlı iki
süper bilgisayannın
üretimi için bir
sözleşme imzaladı.
ASCI Purple ve Blue
Gene/L adlannı taşıyan
iki süper bilgisayar,
saniyede 467 trilyon
işlem yapabilecek. Her
iki bilgisayar da "Er> iyi
500 birieşik
kapasitesinden daha
yüksek işlem
kapasitesine sahip
olacak."
ABD Enerji
Departmanı'nın daha
çok ulusal güvenlik
amaçlı bilimsel
araştırmalannda
kullanılacak olan
süper bilgisayarlann
toplam maliyetinin
216ile267milyon
dotar arasında olması
bekleniyor.
Geçen senenin virüsleri2002, Klez, Funlove ve
Elkern virüslerinin yılı oldu.
Geçen sene yaşanan virüs
saldınlarının yüzde 70'inin
arkasında bu 3 virüsün
imzası vardı.
Türkiye'de e-güvenlik firması
InfoNet tarafından temsil
edilen Trend Micro, 2002'nin
belalı virüslerinin listesini
açıkladı. Buna göre 2002'de
yaşanan virüs saldırılarının
yüzde 70'i 3 virüs tarafından
gerçekleştirildi: Klez, Funlove
ve Elkern.
Toplam saldırıların yüzde
34 'ü Klez virüsünce yapıldı.
Klez, aslında bir solucan.
Virüs gibi bulaşıyor, ancak bir
solucan ve Truva Atı gibi
davranıyor. Internetten,
paylaşıma açık klasörlerden
ve e-posta eklerinden
bulaşıyor. Sahip olduğu
özellikler nedeniyle "Isviçre
çakısı" lakabı takılan Klez,
İnternet Explorer'daki ve
Outlook'taki güvenlik
açıklarından yararlanarak da
yayılabiliyor. E-posta yoluyla
kendisini, bilgisayar
kullanıcısının adres
defterindeki kişilere de
gönderebilen Klez'in, e-posta
konusu olarak 30 farklı
seçenekle donatıldığı için bir
görüşte tanınması çok zor.
Klez'in kötü sürprizlerinden
biri de içinde Elkern olarak
adlandırılan bir başka virüsü
barındırması. Paylaşıma açık
klasörlerden bulaşan Elkern,
yüzde 15'lik bulaşma oranıyia
2002'nin en yaygın üçüncü
virüsü oldu.
Toplam virüs vakalarının
yüzde 21 'inden sorumlu olan
Funlove ise yaşlı virüsler
arasında yer alıyor. Bulaşmak
için e-posta ekinde gelmesi
gerekmeyen Funlove,
özellikle firmalann bilgisayar
ağlan üzerinde yaşıyor ve
paylaşıma açık klasörlerden
bulaşıyor. Bir kere temizlense
bile yeniden ortaya çıkıp
zarar verme olasılığı yüksek
olan Funlove, 1999'da Dell
fabrikalanndan birinin 2 gün
kapalı kalmasına neden
olmuştu.
2003 yılının da melez
virüslerin ağırlıklı olarak
görüleceği bir yıl olması
bekleniyor. 2002'nin en
"başanlı" virüslerinin 2003'te
de üst sıralarda yer almasını
bekleyen uzmanlar, virüslerin
özellikle toplum mühendisliği
araçları kullanılarak
yayılmasına çalışılacağını
tahmin ediyorlar. Toplum
mühendisliğini en iyi kullanan
virüslerden biri I Love You
virüsüydü. "Seni Seviyorum "
diyen e-postaların
açılmasıyla virüs büyük bir
hızla yayıldı. Toplum
mühendisliği yöntemi hâlâ
bazı virüsler tarafından
kullanılıyor. Bayram, yılbaşı
gibi özel günlerde, bir
kutlama mesajı niteliğinde
gönderilen e-postalara
gizlenmiş virüsler, kolaylıkla
yayılabiliyor ve bilgisayarlara
zarar verebiliyor.
IBMin yeni ürünü
IBM'nin yeni ürünü
ImageUltra Builder, hem
şirket bilgisayaıiannda
depolanmış bulunan binierce
görüntüyle uğraşmak
zorunda kalan sistem
yöneticilerinin harcadıklan
zamanı azattıyor hem de
şirketin bilgisayar masrafını
birim başına 100 dolar kadar
ktsabiliyor. IBM'in evrensel
yönetim araçları ve paterrtli
ImageUltra teknolojisi üzerine
kurulan ImageUltra Builder,
çalışantann görüntü yönetimi
ve açıltm sürecini kolaylaştınp
sadeleştirirken kendi
diledikleri tarzda bir görüntü
yönetimine de olanak veriyor.
ImageUttra Builder,
kuruluşlara büyük esneklik
sağlarken görüntü
yönetimiyle bağlantılı birçok
büyük soruna da çözüm
getirecek. Bu yazılım
otomatik yazılım
uygulamasının kurulması,
yeni bir işletim sistemine
geçişte kolaylık, çıkarma
yoluyla özel görüntü sayısını
azaltma, zaman içinde
dengefi kalacak özel bir
görüntü yaratma ve birden
fazla IBM FC! üzerinde
çalışabilecek tek bir özel
görüntü sağlama gibi birçok
farklı yolla kullanılabilecek.
Kütüphane
adresleri
Http^/library.bilkent.edu.tr/
http://www.lib.metu.edu.tr/
http://www.mkutup.gov.tr/
http://www.ege.edu.tr/
http://www.sanalkutuphan
e.net/
http://library.mannara.edu.
tr/
http://library.cu.edu.tr/
http://library.bahcesehir.ed
u.tr/
http://www.kutuphane.sak
arya.edu.tr/
http://www.umag.org.tr/ku
tuphane.html
http://www.maltepe.edu.tr/
destek
birimleri/kutuphane.asp