Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
EKİM 2002 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
JliJvOIN OJVLl ekonomi@cumhuriyet.com.tr 13
Maden işçilepi eylemde
• ANKARA (AA) - Bolu'nun
IMengen ilçesine bağlı Gökçesu
Beldesi'ndeki kömür ocaklanndan
işten çıkanlan maden işçileri dün
-Anlcara'daydı. Maden işçileri
aileleriyle bırlikte geldikleri
.Ankara'da Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanhğı'nın önünde bekledi.
YASED: Yabancılar gelmez
• Ekonomi Servisi - Yabancı
Sermaye Demeği (YASED) Başkanı
Faruk Yöneyman, yabancı sermaye
açısından 2002 yılında başlayan
çıkışın bir noktaya ulaştınlamadığını
belirterek "Yapılması çok basıt olan
adırnlar atıhrsa 2003 yılı kazanılır"
dedi. Yöneyman. siyasi partilenn
çizgisi göz önüne ahndığında 2003
yılında da yabancı sermayeyi
Türkiye'ye çekecek ortamm
sağlanamayacağını düşündüklerini
dile getirdi.
Yimpaş'tan kampanya
• Ekonomi Servisi - 20. kunıluş
yıldönümünü kutlayan Yimpaş
Mağazalan, başlattığı kampanyada
tüketicilere gıdadan giyime. beyaz
eşyadan zücaciyeye kadar şok
indirimler sağhyor. 2 Kasım'a kadar
sürecek kampanyada müşterilere
sürpriz armağanlar da sunuluyor.
Renault-Omsan işbirliği
• Ekonomi Servisi - Renault Mais ile
OYAK kuruluşlanndan Omsan
Lojistık AŞ arasında imzalanan
anlaşmaya göre, Omsan Lojistik,
Renault otomobillerin fabrikalardan
teslim alınıp yetkili satıcılara
ulaştınlmasına kadar tüm süreçten
sorumlu olacak. Projenin yatırım
tutannın 2 milyon dolar olduğu
bildirildi.
Hazine arazisine alıcı yok
• ANKARA (AA) - Seçım
bildirgelerinde kamu açıklannm
kapatılması için kaynak olarak
gösterilen Hazine arazileri, getirilen
bütün kolaylıkJara rağmen alıcı
bulmuyor. Son 10 yılda, hiçbir
dönem hükümetlerin öngördüğü
oranda satış yapılamadı. 1993 yılında
1.3 trilyon liralık satış planlanırken,
gerçekleşme 468 milyar lirada kaldı.
Bu rakam 1997'de 75 trilyonluk
hedefe karşın 16 tnlyon, 1998'de 70
trilyonluk hedefe karşılık 20 tnlyon
lira düzeyinde kaldı. Son 10 yılda
654 trilyon 659.8 milyar liralık satış
gerçekleştirilebildi.
Tesadüfi saüşa ödül
ANKARA (AA) - Istanbul'da
denizcilik malzemeleri ithal eden bir
firma, Boğaz'dan geçerken
anzalanan Saint Kitts ve Nevis
Federasyonu bandırah bir gemiye
yaptığı satışla "ihracat ödülü" aldı.
Promar Deniz Malzemeleri
tarafindan yapılan satışın Karayip
ada devleti Saint Kitts"e yönelık ilk
satış olduğu belırlenince, DTM
şirkete "'ihracatta yeni pazar" ödülü
\erdi.
KOBİ'lere kredi müjdesî
• GAZİANTEP (AA) - Türkıye
Halk Bankası Genel Müdürü Emel
Çabukoğlu, Dünya Bankası "nın
KOBÎ'ler için tahsis ettiği 150
milyon dolar kaynağın kredi olarak
kullandınlmasına Aralıkta
başlanacağım söyledi. Çabukoğlu,
esnaf, sanatkarve KOBİ'lere
olanakJan ölçüsünde destek
olacaklannı kaydettı. Çabukoğlu,
kaynak sağlanmasına ilişkin
çalışmalann tamamlandığını belirtti.
OYPA kapatılıyon
• tSX\NBUL (AA) - Ordu
Yardımlaşma Kurumu (OYAK), bir
iştiraki olan OYPA faaliyetlennı
durdurma karan aldı. 1963 yılında
Ordu Pazan adıyla faaliyete geçen
OYPA mağazalannda ürün stoku
bıtene kadar satışlara devam
edilecek.
57. hükümet, bugüne kadar ertelenmiş haklı talepleri oy elde etmenin aracı olarak değerlendirme çabasında
Seçimyatnmlan doludizgin
Ödemeler erken yapılacak
Hükümet, doğrudan gelir desteğine
ayırdığı 700 trilyon liralık kaynağı se-
çimden hemen önce dağıtacak. Ödeme-
lerin 15 Ekim'de başlaması beklenirken
Tanm BakanJığı, söz konusu kaynağın
üreticiden oy getirmesi için dağıtılacağı
illeri kendisi belirlemek istiyor. Şeker-
pancan alımında da ödemeler geçen yıl-
larda kasım ayırun ortalannda yapılırdı,
ancak bu yıl 15 Ekim'de başlayacak. Pan-
car üreticisine toplam 90 trilyon liralık bir
ödeme yapacağı hesaplanıyor. Bir diğer
seçim yatınmı da geçici kadrodaki tanm
işçilerinin sürekJi kadroya alınması oldu.
Yaklaşık 22 bin geçici orman işçisinin
sürekli kadroya alıranasıyla ilgili düzen-
leme, DSP ile ANAP'ın kapışmasına da
neden oldu. ANAP'Iı Maliye Bakanı Sü-
mer Oral, IMF heyerine başkanlık eden
Juha Kahkonen'e, düzenlemeye DSP'li
Hazine den sorumlu Devlet Bakanı Ma-
sum Tfirker'in ilk imzayı attığını iletti.
Aldığı bilgi üzerine Türker ile hemen gö-
rüşmek isteyen IMF heyeti Başkanı Kah-
konen, orman işçilerinin sürekli kadroya
alınmasının maliyetini sordu.
İ
FATMAKOŞAR
Girdi ve alım desteklerini ciddi
oranda sınırlayan, tütün ve şekerpi-
yasalannda tam liberalizasyonu ön-
gören yasalan jet hızıyla çıkaran
57. hükümet, seçim yatınmlannı
sürdürüyor. Sanayi ve Ticaret ile
Tanm bakanlıklannı elinde bulun-
duran hükümetin
MHP kanadı bu fırsa-
h değerlendirmeye ça-
lışıyor.
Dünya Bankası ile
Uluslararası Para Fo-
nu'nun (IMF) önerisi
ve kredi desteğıyle çı-
kardığı yasalarla tü-
tün, çay. findık ve şe-
kerpancannda üretici-
yi kadenne terk eden hükümet. se-
çimden hemen önce yapacağı öde-
melerle gönül almaya çalışacak.
tktidardaki farklı siyasi partile-
rin bakanlannın kapışmasına neden
olan tanm kesiminden "oy kapma
yanşı'' Ziraat Bankası'na kredi bor-
cu olan çiftçiye yaradı. Ziraat Ban-
kası'na kredi borcunu ödeyemeyen
üreticilere dönük icra takibi ve ha-
ciz işlemlerini tamamen durduran
hükümet, doğrudan gelir desteği
ödemelerini de öne alarak kesenin
ağzını açacak.
Hükümet, kısa bir süre önce de
tanmsal amaçh kooperatiflere ve
süre içerisinde, her yıl eşit taksitler-
le geri ödenmesi öngörüldü. Tanm
Bakanı Hüsnü Yusuf Gökalp. söz
konusu kredilerin geri ödenmeyen
borçlannın ertelenmesine ilişkin
yönetmeliğin yürürlüğe girdiğini
açıklamıştı. Türkiye Ziraatçiler
Derneği Başkanı İbrahim Yetldn,
hükümetin önce aşrn
yüksek kredi faizleri
nedenıyle kredi kulla-
nan tüm çiftçileri ha-
s ve hacız tehdidi
£
kVV- P
/ Lİ/ j ». karşısında bıraktığını.
• Çiftçiye 700 trilyon lira dağıtılacak.
^ Pancar üreticisine bu yıl seçimden
hemen önce ödeme yapılacak. ^ Ziraat
Bankası'na borçlu üreticilere icra takibi
ve haciz işlemleri durduruldu. • Kooperatif , , m k a r s ı l a r n a y
{ borçlanna kolaylık getirüdi. • 22 bin orman ^ ^ tığını belirtti.
işçisine sürekli kadro verildi. ] ] i Yetkin, çiftçınin
tç ^J üretimi arttınnaya dö-
nük önlemler içerme-
yen doğrudan gelir desteğine bel
bağlar hale getirildiğini anlatarak
"Üreticinin taJepkri o\ toplama ara-
cı olarak değeıiendiriliyor. Bu uygu-
lama, üretimi artürmaya dönük ön-
lemler içermiyor. Ancak hakb talep-
lere yanıt verUmesi de riişvet olarak
değeıiendirflemez" dedı.
ortağı çiftçilere. devlet yardımı şek-
linde proje karşılığı verilen kredile-
rin ödemelerine kolaylık getirdi.
Kredi ödemelerine kolaylık
Kredilerin geri ödenmeyen ve ya-
sal takibe alınan borçlannın 5 yıl
Üretici, fındıklığını sökmek için 3 yıl boyunca yılda 130 milyon dolar istiyor
Fmchkçımıı gözü halâ devlette
• Karadenizli findık üretici-
sine göre, yeni yatınm alanla-
nna yönelmenin yolu, devle-
tin findık üreticisine 3 yılda
400 milyon dolar vermesin-
den geçiyor.
OLCAY BÜYÜKTAŞ
Gerekli yasalan çıkararak arhk fin-
dık almayacağını açıklamasına karşın
üreticı, devletten umudunu kesmiyor.
Üretim fazlası findığı artık devlete sa-
tamayacak Giresunlu fındıkçılar, 'tek
çözüm, tekçare'nin devletinfindıküre-
ticisini desteklemesi olduğunu ileri sü-
rüyorlar. Zamanında siyasi gerekçeler-
le yükseltilen findık taban fiyatlanmn,
alternatif tanm yapan çiftçiyi bile fın-
dığa yönelttiğini anlatan Giresun Tica-
ret ve Sanayi Odası Başkanı tman Pa-
toğju, oda olarak bir araştırma yaptır-
dıklannı ve gerekli çözüm önerileri
oluşturduklannı söylüyor. Ancak öyle
görünüyor kı, odanın çözüm olarak ile-
ri sürdüğü öneri, en azından Giresun-
lu üretici için çözüm olmaktan olduk-
ça uzak. Çünkü Giresunlu findık üre-
ticısinin 'tek çözüm, tek çaresi', devle-
tin 3 yıl boyunca üreticiye yılda 130
milyon dolarlık destek vermesi.
Türkiye, dünya findık tüketiminin
yüzde 70'ini üretiyor. Karadeniz Böl-
gesi de Türkiye'deki üretimin yüzde
70'ini gerçekleştiriyor. Dünyadaki fin-
dık tüketimi 840 bin ton civannda.
Türkiye 130 bin ton fazla findık üreti-
yor. Patoğlu söz konusu bilgileri ver-
dikten sonra Fiskobirlik'in zaten yılda
en az 100-130 bin ton findık aldığını,
bunu üç yıl boyunca devam ettirebile-
ceğini dile getiriyor.
Tiirkhe Giyim Sanayicileri Derneği'niıı (TGSD) Anadolu De kucaklaşma gezüerinin dördüncüsii çerçevesinde zh aret edilen Trab-
zon. Samsun. Giresun ve Ordu illerindeki ticaret ve sanayi odalan temsikilerinin ortak özelliğini, şikâyet ermek oluşturdu.
Oysa devlet bu yıl son kez, biraz da
seçim yatınmı olarak findık için Fis-
kobirlik'e ek bir bütçe ayrrdı. Çünkü
değişen Satış Kooperatif ve Birlikleri
Yasası'na göre, artık söz konusu birlik-
lere kaynak verilmeyeceği gibi taban
fiyatı da devlet belirlemeyecek.
İşimiz ağlamak
Fındıkta üretim alanlannın sınırlan-
dınlmasmm uzun bir süredir devletin
gündemınde olduğunu da hatırlatan
Patoğlu, yüzde 6 meyilden az olan yer-
lerden fındık sökümüne destek veril-
mediğinden şikâyet ediyor. Oysa 1983
yılında hazırlanarak 1989 yılında uy-
gulamaya konmuş Findık Alanlannın
Srnırlandınlması Yasası zaten Giresun,
Ordu. Trabzon, Bolu'nun Akçakoca
ve Zonguldak'ın Ereğli ilçesini kap-
sam dışı bırakıyor. Yani buradaki her-
hangi bir alanın sökühnesınin hiçbir
koşulda desteklenmesi mümkün gö-
rünmüyor.
Öte yandan, geçen yıl findıktan 800
milyon dolarlık gelır sağlayabilecek-
ken ancak 600 milyon dolarlık gelir el-
de ettiklerinden yakınan Ordu Ticaret
ve Sanayi Odası Başkanı Ömer Aydın,
altyapının azlığından. ulaşım sorunla-
nndan, fiziki yapımn üretim yapılma-
sını olanaksız laldığından yakınıyor.
Sorular üzenne, Organize Sanayi
Bölgesı'nde yeni iş kurmuş bir atölye-
nin, kentteki perakendecilere mal ve-
remeyecek kadar çok Istanbul'dan sı-
pariş aldığını anlatan Aydın'ın, "Bakuı
iyi örnekler varmış, niçin onlardan da-
ha çok söz etmiyorsunuz'* sorusunu,
"Ama bizim işimiz ağlamak" şeklinde
yanıtlıyor.
Işadamından Sosyal Patlama' uyarısı
Güneydoğulu
diken üstünde
MAHMUT OR4L
DİYARBAKIR - ABD'nın
Irak'a karşı yakın zamandabir
operasyona gırişmesı olasılığı-
nın her geçen gün artması, böl-
genin ekonomi çevrelerinde te-
dirginlık yaratıyor. 1990 Kör-
fez Savaşı'nın ardından geçen
sürede bölgedeh zarann yak-
laşık 90 rrulyar dolar olduğuna
dikkat çeken Güneydoğulu ışa-
damlan, operasyona karşı çı-
kıyor. Güneydoğu Sanayici ve
İşadamlan Derneği'ne (GÜN-
SİAD) göre Körfez Savaşı ön-
cesınde Irak'la olan yıllık 2.5
milyar dolarlık ticaret hacmi,
BM ambargosuyla birlıkte bit-
ti. Bunun Türk ekonomisi üze-
nndekı etkısi yalnızca ticaret-
le sınırlı kalmadı. Bölgenin ta-
nm. hay\ancılık, sınır tıcaretı.
transit ticaret kaynaklan da tü-
kendi. Körfez savaşı öncesinde
bölgede faalıyet gösteren bın-
lerce ışyen kapandı.
Cızre Tıcaret ve Sanayi Oda-
sı Başkanı Adnan Elçi, "Birin-
ci krizde belki bölge insanı eBn-
dekiyle va da dost ahbap deste-
ği üe geçinme> i bildi. zor da ol-
sa sonuçlannı aüato, Ancak
ikinci bir krizde \ atandaşın gi-
debikceği biryerde ofanayacak.
Herkes tedirgm" dedı.
11 Eylül olaylanrun ardın-
dan bölge ekonomisınde bü-
yük sarsınhlar y_aşandığını ifa-
de eden Elçi, "Uzerinebu ope-
rasyon da gelirse artık ne ohır
bilemeyiz. Sosjal patlamayayol
açabiür. Bunu büyüklerimizin
düşünmesi gerekiyor'' dedi.
Güneydoğu Genç İşadam-
lan Derneği (GÜNGİAD)
Başkanı Abdulkadir Akboz
ise Irak'a yönelik asken bir
harekâtm içinde Türkiye'nin
yer almaması gerektiğinı sa-
vundu. Akboz, "Ülkemizi
yönetenlerin geride kalan Kör-
fez Savaşı'ndan yeterli ve
gerekli dersleri gereğince abnış
olmalarını temenni etmek-
teyiz." dedı.
BÜTÇEDEKISINTI
AB'ninçaÛak
sesiFransa
Ekonomi Servisi - Fransa, bütçe
açıklannın azaltılması konusun-
da tek karşıt ses oldu. Euro alam
ülkelerinin ekonomi bakanlannın
Lüksemburg'da bir araya geldiği
dünkü toplantı sonrası, bütçe
açıklannda 2003 itibanyla yılda
en az yüzde 5'lik kısıntıya gidil-
mesi konusunda uzlaşma sağla-
nırken, Fransa "çanak ses" oldu.
Daha önceki yoğun tepkilere
rağmen kesintinin, tüm ülkelerin
onayını alması dikkat çekerken
Fransa itirazında yalnız kaldı. Ül-
kesinin ekonomik büyümesinin
öncelikli olduğunu ifade eden
Fransa Ekonomi Bakanı Francis
Mer, gelecek sene için bütçesin-
de iyileştirme yapmayı reddetti.
Ispanya ve Finlandiya, Fran-
sa'yı büyük ve küçük ülkeler için
farklı kurallar geçerli olduğunu
göstermeye çalışmakla suçladılar.
AB Parasal îlişkiler Komisyonu
üyesi Pedro Solbes ise, Fransa'nm
uzlaşmaktan uzak tavn karşısında
"istemeverekdeoba" Mer'in büt-
çesini dengelemek için 2006'ya
kadar zamana ıhtıyacı olduğunu
kabul etti. Bütçe açıklanyla ilgili
problem yaşayan Almanya, Italya
ve Portekiz'e de ek süre tamnma-
sı karan alındı.
BtN tŞADAMI GELÎYOR
Türkiye
9
ye
Çinli bereketi
Ekonomi Servisi - Çin Halk
Gumhuriyeti'nin devlet kuruluşu
olan ve Türkiye'ye en çok turist
gönderen Ghinamex, Birleşik Arap
Emirlikleri'nin Şarjah kentinde 10-
14 Aralık 2002 tarihleri arasında
"Çin Ürünleri Fuan" düzenliyor.
Şirketin, Şarjah'ta inşa ettiği sa-
bit "Çin Makine ve Elektronik
Ürünler Fuar Merkezi"nde gerçek-
leştireceği etkinliğe 2 bin Çin fır-
ması katılacak. Fuar öncesi ve son-
rası "bin" kişilik Çinli işadamı gru-
bu Istanbul'u ziyaret edecek.
Çeşitli ülkelerden 20 bini aşkın
işadamının gelmesi beklenen fuar-
da makine, elektrikli aletler, ileri
teknoloji iç dekorasyon ürünleri
sergilenecek. Daha önce düzenle-
nen fuarlan, yüzde 2-3 civannda
Türk işadamının ziyaret ettiğini ha-
tırlatan Chinamex Yönetim Kurulu
Başkanı Hao Feng, konu ile ilgili
olarak TÜRSAB Dergi'ye şu bilgi-
leri verdi: "26 bin metrekarefik fiı-
ar merkezinde düzenlediğimiz et-
kinliklerde 2 milyar dolann üzerin-
de bağlanü kuruldu. Chinamex.
Çin'den Türkiye'ye en çok turisti
gönderen kunıluş. Bu kez fuar ön-
cesi ve sonrası Çinli işadamlannı zi-
yaret için Türkiye'ye getireceğiz.''
îBlLGİ TOPLUMUNA DOĞRU/ÖZLEM YÜZAK oztemyuiflyahoo.com
H - Haydi Türkiye, Alışverişe değil, Projeye!hem sanayi kuru-
luşları hem de üni-
versıteler için büyük ve de çok
buyük bir fırsat. Üstelik, henüz
kaçmayan, avucumuzun içinde
duran bir fırsat. Fırsatın adı: 6.
Çerçeve Programı.
Program, Avrupa Birliği'nin
çok iddialı bir hedefini gerçek-
leştirrnek üzere uygulamaya ko-
nuluyor. Amaç Avrupa'yı
2010'da dünyanın en dınamık ve
rekabet gücü en yüksek bilgi
ekonomisi haline getirmek. Ve
Türkiye bu kez bu programa ka-
tılmaya kararlı. En azından öyle
bir görünüm veriyor. Öyle ki kriz-
ler, seçim tartışmaları, kavgalar
arasında TBMM, Türkiye'nin bu
programa katılma kararını onay-
ladı. Edindiğımiz bilgiye göre, 29
Ekim'de bu programa katılacağı-
na dair belge imzalanacak ve
200-250 milyon Euro tutarındakı
katkı payı Avrupa Birliği'ne öde-
necek. Programın toplam bütçe-
si 17.5 milyon Euro. Konu ile ilgi-
li olarak Türkiye Teknoloji Geliş-
tirme Vakfı (TTGV) uzmanların-
dan Şirin Elçi ile söyleşiyoruz.
Elçi, 6. Çerçeve Programı'ndan
yararlanmanın ilk şartının Ar-Ge
projeleri oluşturmak ya da oluş-
turulmuş projelere katılmak oldu-
ğunu söylüyor. 6. Çerçeve Prog-
ramı'nın açılışı 11-13 Kasım'da
Brüksel'de düzenlenecek konfe-
ransla resmiyet kazanacak. İlk
proje çağnlan ise akabinde baş-
layacak. Dolayısıyla 2002 sonu-
na kadar sanayi kuruluşlarının,
üniversitelerin ve araştırma ku-
rumlarının
projeler
oluşturma-
ları gereki-
yor. Prog-
ramdan ya-
rarlanabil-
mek için
her projenin
dığer katı-
lımcı ülke-
lerdeki ku-
ruluşlarla
ortaklaşa
oluşturul-
ması gere-
kiyor. El-
çı'nin ısrar-
la vurgula-
mak istediği husus, bu konuya
ilgı duyanların şimdiden hareke-
te geçmeleri. Zira, AB'ye katkı
payı olarak ödenecek 200 ya da
250 milyon Euro'luk katkının be-
raberindeki tüm faydalarla geri
dönebilmesi için program süresi
içinde mümkün olduğu kadar
çok projeye imza atmak gereki-
yor. Zaten 5 yıllık bir dönemi kap-
sayan programın 17.5 milyon Eu-
ro'luk bütçesinden olabildiğince
pay kapmak isteyen ülkeler ara-
sında hınca hınç bir rekabet ya-
şanıyor.
Gelelim burada Türkiye'nin ar-
tılarınaveeksıle-
' rıne.
Her şeyden
önce Türk sana-
yisinde hem Ar-
Ge geleneğinı
tam olarak oluş-
mamış olması
hem de hem de
Ar-Ge konusun-
da ışbirlığınin
yaygın olmama-
sı en onemlı
handikap. Ayrıca
bu, bızim Türki-
ye olarak katıldı-
ğımız ilk Çerçe-
ve Programı.
AB'ye aday dı-
ğer ülkeler, bir önceki Çerçeve
Programf na dahil olurken Türki-
ye, hakkı olduğu halde katılma-
mıştı. Bu yüzden diğer ülkelerin
kuruluşlarına göre deneyim ek-
siklıği var. Bu da Türk kuruluşla-
rının projelerde lider olmasını en-
gelleyebilir. Programın ilkyılların-
da olması bile ilerleyen yıllarda
projeyi öneren ve yöneten lıder
olmak büyük avantaj ta-
şıyor. Türkiye'nin artılan-
na gelince: Genç ve di-
namik bir işgücüne sa-
hip olması. Elçi'ye göre son eko-
nomik krizden sonra TTGV ve
TUBlTAK-TİDEB'e yapılan proje
başvurularındaki artış, şirketlerin
artık hayatta kalmalannın ve re-
kabet edebilmenın tek yolunun
Ar-Ge, teknoloji geliştirme ve ıno-
vasyondan geçtiğinin farkına
varmaya başladıklarını gösteri-
yor.
Program kapsamında KO-
Bİ'lere yönelik yatay araştırma
faalıyetleri de bulunuyor. Bu yüz-
den kuçük ve orta ölçekli işlet-
melerın de 6. Çerçeve Progra-
mf na ılgi göstermeleri şart. Elçi,
TTGV olarak sanyicilere proje ha-
zırlama ve projelere ortak bulma
konusunda yardım sağlayacak-
lannı söylüyor
Bugün bilim ve teknolojiye hâ-
kim olan, bilim ve teknolojiyi eko-
nomik ve toplumsal faydaya dö-
nüştürmeyı başaran ülkeier, ken-
di ekonomik ve toplumsal sorun-
larını da en aza indirgemeyi ba-
şarabilmış ülkeler.
Bir dönem knzin tam ortasın-
da "Türkiye için Seve Seve"
kampanyası düzenlenmiş, her-
kes alışverişe koşmuştu. Bugün
"proje üretme" konusunda top-
lumsal bir seferberlik başlatmak,
saf bir hayal mi yoksa?