22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12 OCAK :O02 CÜMARTESİ • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI TURKIYE Istanbul Edime Kocaeli Çarakkale Izmr Marisa Aydn Denzlı S S S S B B B S 5 2 5 5 13 9 9 7 Sinop 6 Adana Samsun Trabzon Giresun B 13 Ankara Eskişehır Konya S -3 Mardin S -3 Siirt Sıvas S -4 Van Zonguldak S 5 Antalya B 14 Kars £J A;ık <P*% ?&<&< ^""^ Buluflu K -7 Budapeşte B 2 Aşkabat Madrid B 8 Astana Doğu Karadenız kıyıla- n kar yağışiı, Marmara ite ıç kesımler yer yer rjslo yoğun olmak üzere M . . . . sisli, diğer yerter par- H e l s l n K l çalı bulutlu geçecek. Stockholm K 3 Hava sıcaklığı batıda Londra B 10 Vıyana artacak, doğuda de- Amsterdam K 10 Belgrad ğışmeyecek. Ruzgâr B r ü k s e ı değışik yonlerden ha- E!ÜÎL 5el fifyurdun doğu kesım- K a r l s lennde orta kuvvette Bonn esecek. G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK H Jtaştaraji 1. Sayfada söz ediyor manşetler: Milletvekili seçilemezse (anayasa milletvekili olmayanı engellediğine gö- re) RTE, bı görkemli görevi, başbakanlık olana- ğını yitiriycr. Çeşitli olasılıklardan kaynaklanan senaryolar üre- tiliyor. O-neğin, milletvekili olamayan, başbakanlık yo- lu kapanacak olan RTE'nin kurulacak hükümette bir bakan olarak görev alıp almayacağı soruldu, yazıl- dı ve kimilei de bu konuyu TV ekranlanna taşıdı. O/sa Anayasa Mahkemesi'nin verdiği karann RTE'den, ebette Türk siyasal yaşamından neler götüreceği /e neler getireceği henüz bilinmiyor. Başbakai Ecevit, Yüksek Mahkeme Başkanı Mustafa Bjmin kafaları karıştıran karar üzerinde yorum yapnıyor, gerekçenin yayımlanmasını bek- lemeyi salık veriya. Durum nedir: Demirel'in bu türden içinden çıkıl- maz karmaşık olaylardan sonra, hemen olmadık yargılara var anlara söylediği bir söz galiba RTE ola- yında da gsçerli: "Doğmamış çocuğa don biçil- mez!" Anayasa Mahkemesi'ne göre; RTE, kurucu mec- lis üyesi ve kurucu genel başkan olamıyor. ötesi be- risi üzerinde durulmadan RTE'nin milletvekili seçi- lemeyeceği dolayısıyla başbakan olamayacağı ya- zılıyor. Hatta ünlü anayasa bilimcileri bu yargıyı pekişti- ren açıklamalar yapıyorlar. Ama bu yargılara varmadan önce RTE'ye millet- vekilliği yolunu kimin (daha doğrusu kimlerin) aça- cağı ya da kapayacağı sorusuna yanrt aramak ge- rekmiyor mu? Bu sorunun olumlu ya da olumsuz yanrtı iktidar- da olan üç partinin vereceği karara ve bu karara mu- halefet partilerinin ne ölçüde uyacaklanna bağlı. RTE'nin geleceğini saptayacak olası karar ne- dir? Iktidar partileri bugünlerde sık sık açıkladıklan gi- bi, örneğin (RTE'nin siyasal yasağının sona erdiği) 20 Ocak 2003'ten önce seçime gitmeye karar ve- rirterse AKP Genel Başkanı milletvekili olamaya- cak. Tabii başbakanlık da düşsel bir kurguya dönü- şecek. Ama, iktidar partileri (muhalefetin, hatta AKP'nin ısrarlı istemine karşı) erken seçim duşünmedikleri- ni, genel seçimin normal zamanında yani Şubat 2003'lerde yapılacağını kesin bir dille söylüyoriar. Bu eğilim gerçekleşirse yasağı 20 Ocak 2003'te sona erecek olan RTE'nin önü açılmayacak mı? Yani? RTE'nin ipi iktidann elinde. Olasılıklar Bir başka garipsenecek olgu yaşanryor. Medya, RTE'ye ortada fol yok yumurta yokken sürekli baş- bakanlığını soruyor. AKP yeni kurulmuş, henüz hiçbir seçime girme- diği için boyu bosu nedir bilinmeyen bir parti. AKP'nin öteki partileri solladığını çeşitli kamuoyu araştırmaları (anketler) gösteriyor. Anketlerde AKP'nin oy oranı yüzde 22 ile 25 arasında. En ya- kın izleyicisi partiye yüzde 10'a yakın fark atıyor. Anket göstergeleri gerçeği yansıtıyorsa... AKP'nin ilk seçimde birinci parti olması güçlü bir olaşılık. Üstelik seçim AKP Genel Başkanı'nın milletveki- li olmasını engelleyen yasal yasak ortadan kalktık- tan sonraya rastlar... ... AKP anketlerde görüldüğü gibi birinci parti olursa... RTE, bugüne dek uygulanan demokratik gelenekler nedeniyle niçin başbakan olmasın? AB'ye girme sürecini yakalayan bir ülkede, se- çimlerden seçmenin dörtte birinin desteğini alarak birinci çıkan bir partinin genel başkanının başba- kanlığını engellemek olanaklı olabilir mi? 1991 'i anımsayalım: Demirel'in DYP'si yüzde 27 oyla birinci parti oldu. Koalisyonun başını çekti. DYP Demirel'den sonra da sürekli hükümet oldu. Yinelemekte yarar var: Anketler doğrulan göste- riyor, gerçekten halk AKP'yi ötekilere yeğliyorsa 1991 'de yaşadıklarımız yinelenebilir. Parlamentoya giren partiler, birinci olan AKP ile koalisyon kurarlar mı? Ancak Türkiye'yi tanımayanlann aklına böylesi bir soru gelebilir. Kuşkunuz olmasın; iktidar olalım da nasıl olursak olalım diye balıklama atlariar AKP'den gelecek ko- alisyon önerisine. Ne sandınız; mazeret gerekçeleri hep söyleyegel- dikleri gibi... Memleketi hükümetsiz bırakacak değiller ya! Cumhuriyet 2001 'in en iyüerinden tstanbul Haber Ser- visi - Gazetemiz Cum- huriyet, Tûrk Nokta Net Bilgi Hizmetleri Şirketi'nin anketinde geçen yılın en iyi gaze- teleri arasında yer aldı. Türk Nokta Net'in, 2001 yıh nokta anketi sonuçlanna göre, ge- çen yılın en iyi üç gaze- tesi, Hürriyet, Cumhu- riyet ve Sabah olarak sıralandı. En iyi kadın oyuncu sıralamasında Demet Akbağ, Mel- tem Cumbul ve Zuhal Olcay; en iyi erkek oyuncu sıralamasında ise Haluk Bilginer, Cem Yılmaz ve Yıl- maz Erdoğan ilk üçe girdiler.Yerli filmlerde Vizontele, Komser Şekspir ve Deli Yürek, TV kanallannda NTV, CNBC-eveKanal7ilk sıralarda yer aldılar. En iyi kadın şarkıcı sırala- masında ilk üç sırayı Sertab Erener. Nilü- fer ve Şebnem Ferah, erkeklerde ise Tarkan, Yaşar ve Haluk Le- vent paylaştılar. Türkçe radyo kanallannda sı- ralama Povver Türk, Best FM ve Radyo K- las şeklinde olurken, TV dizilerinde îkinci Bahar, Dadı ve Yedi Numara dereceye gir- diler. Dünyada 11 Ey- lül saldınları, Türki- ye'de ise şubat devalü- asyonu yılın olayı seçi- lirken Türk sporcular arasında ilk üç Hidayet Türkoğlu. Rfiştü Rençber ve Yasemin Dalküıç şeklinde oluş- tu. Teknik direktörler Fatih Terim, Aydın Örs, Mircae Lucescu olarak seçilirken, ta- kunlar Galatasaray Futbol Takımı, Ulusal Basketbol Takımı ve Fenerbahçe Futbol Ta- kımı olarak sıralandı. Doğalgazda sorun 'stok9 \ Elektriğinyüzde 217 kayıp ÖZLEMGÜVEMLİ Enerji ihtiyacının yüzde 61'ini dışandan karşılayan Türkiye, petrol ve doğalgaz stoku yapmıyor. Stok yapma- chğı için petrol ve doğalgaza 2 kat daha fazla para ödeyen Türkiye'nin, 1 milyar metre- küplük doğalgaz stokuna ihtı- yacı var. Doç. Dr. Mustafa Sunu, Türkiye'nin yılda orta- lama 15 milyar metreküp do- ğalgaz tükettiğine dikkat çe- kerek gelişmiş ülkelerin do- ğalgaz, petrol gibi yakıtlannın yülık tüketiminin en az yansı kadar stratejik rezerv stoku yaptığmı ifade etti. Coğrafi ve politik açıdan is- tikrarsız bir bölgede bulunan Türkiye, dünyada oluşan pet- rol ve doğalgaz fiyatı artışla- rmdan ve buna bağlı krizler- den daha fazla etkileniyor. Yıl- dız Teknik Üniversitesi Teknik Programlar Bölüm Başkanı Doç. Dr. Sunu, Türkiye'nin acilen doğalgaz skoku yapma- sı gerektiğini vurgulayarak "Devlet Planlama Teşkilaü verilerine göre Türkiye'nin 40 günlük stoku var. Zama- nında stok yapılmadığı için tüketilmeyen doğalgaza fa- hiş ücretkr ödeniyor" dedi. tstanbul Haber Servisi - Boğaziçi Elektrik Dağıtm AŞ (BEDAŞ) Genel Müdürü Ke- nan Köktürk, TEDAŞ'ın 2000 yıhnda tüm yurtta 88 milyar kilowat elektrik sattığı- nı belirterek bu elektriğin yüz- de 21 'inin kayıp ve kaçak ola- rak boşa gittiğını söyledi. Kök- türk, Istanbul Avrupa Yaka- sı'nda da 2000 yüında 15,5 milyar kilovvatlık elektrik kul- lanıldığını, bunun yüzde 24'- ünün kayıp olduğunu belirtti. Köktürk, dün BEDAŞ'ın Taksim'deki binasında, kaçak elektrikle mücadelede yapnk- lan çalişmalan anlattı. Kök- türk, kayıp kaçak elektrikle il- gili mücadelenin ulus olarak verilmesi gerektiğini vurgula- yarak "Kaçak elektriğin pa- rası suçu olmayan yurttaşla- nn cebinden çıkryor. Hizmet verebilmemiz için elektrik parasını tahsil etmemiz gere- kir''dedi. Teknik nedenlerden dolayı da yüzde 7'ük elektrik kaybı olduğunu ifade eden Köktürk, "Kurum olarak az • da olsa bizim de okuma ha- talanmız var" dedi. öztürk, cami, sokak gibi yerlerin ay- dınlatılmasında kullamlan elektrik için de bir tahsilin söz lmadığjııı belirttL Gökçek'in 'sabit ücreti' yargıda BANUSALMAN ANKARA - Yargıtay, Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin do- ğalgaz kullanımınm yüzde 3'ü oramnda kestigi sabit hizmet üc- retinin, bir hizmet karşılığı olup ohnadığımn saptanmasım ıste- di. Yargıtay, alınan ücretin bir mal ve hizmet karşılığı ohnası gerektiğinin altını çizdi. Beledi- yenin abonman sözleşmesinde fiyat ve fıyahn hangi kalemler- den oluştuğunu belirlemesinin yasaya karşı hile olduğuna hük- meden Yargıtay, bu durumu hâ- kinün de doğrudan gözetmekle yükümlü olduğu uyansmı yaptı. Yargıtay, kamu hizmeti içeren sözleşmelerde "sözleşme ser- bestliğinden" söz edilemeyece- ğini vurguladı. Avukat Aydın Erdoğan 'ın sa- bit hizmet ücretinin iptali için yapüğı başvuruyu, Ankara 1. As- liye Ticaret Mahkemesi reddet- ti. AncakYargıtay 13. Hukuk Da- iresi, ret karannı "sabit hizmet ücreti ahnmasına ilişkin bir encümen karan bulunduğu, bununla ilgili iptal davası açıl- madığı" gerekçesine dayandır- dığını, oysa bütün olarak davacı iddialanmn bu savı da kapsadı- ğmı saptayarak bozdu. Yargıtay, bilirkişi heyeti oluşturularak sa- bit hizmet ücreti karşılığı bir hiz- met verilip verilmediğinin sap- tanmasım istedi. Yargıtay kara- nnda, dava sürecinde mahkeme- nin dikkate ahnası gereken nok- talar şöyle ortaya konuldu: Hizmet karşılıâı olma- yan ücret alınamaz: Aiı- nan ücretin, verilen bir hizmet karşılığında olması gerekir. Abonman sözleşmesinde ve fa- turalarda sabit hizmet ücretinin hangi iş karşılığı alındığına dair açıklık yoktur. Davalı aboneler- den her ay doğalgaz tesislerinin bakımı, onanmı ve aboneye ve- rilen diğer bizmetlerin yerine ge- tirümesi için sabit hizmet ücreti aldığını savunmaktadır. Sozleşme. yasaya karşı hllG: Doğalgaz fiyatını ve ahna- cak ücreti beürleme ile ilgili ya- sa hükümleri (397 sayılı Doğal- gazın Kullammı Hakkmda Ka- nun Hükmünde Kararaame, Eneıji ve Tabii Kaynaklar Ba- kanhğı'mn Teşkilat ve Görevle- ri Hakkında Kanun, 4077 sayılı Tüketicilerin Korunması Hak- kmda Kanun) davalı için kısıtla- yıcı düzenlemeler öngörmesine karşıhk abone sözleşmesi dava- lı kuruma tarifeyi belirleme yet- Idsi vermektedir. Hukuk sistemi- mizde kural olarak sözleşme ser- bestisi ilkesi kabul edilmiştir. Ancak bu özgüriüğe kamu düze- ni açısından bazı sınırlamalar ge- tirihniştir; (Borçlar Yasası) bir sözleşmenin bünyesinde topla- dığı hak ve borçlar, yasalann ke- sin suretle emreylediği hukuk normlanyla ve kamu düzeni ile çahştığı takdirde hukuka aykın- dır, bu yönü hâkim doğrudan gö- zetmekle yükümlüdür. Sözleşme serbestisi kuralına sığmarak do- ğalgaz satış fiyatlannm tespiti ile ilgili yasal sınırlamalardan kurtulmak için, sözleşmenin 13 ve 14. maddeleri ile bu hakkı kendi yetkisi içine almak, yasa- nın emredici kurallanna karşı hi- le ve buyurucu hukuk kuralına aykın bir davramş olur. Sözleşme serbestlslne kamu Sinin: Bu sözleşmenin ıltıhaki (katılım) sözleşme oldu- ğu kuşkusuzdur. lltıhald sözleş- meler, bir kamu hizmeti ifa edip hukuken veya eylemli olarak te- kel durumu arz eden ve tüketici- nin koşullaruıı zorunlu olarak kabul ettiği sözleşmelerdir. Eczacılardan kitlesel eylemHaber Merkezi - llaçtaki kâr paylanm düşüren Sağlık Bakan- lığı'na tepki gösteren eczacılar, protesto amacıyla Cumhurbaş- kanı, Başbakan ve Sağlık Baka- nı'na telgraf ve faks çekti. Sirkeci'deki Büyük Postane önünde toplanan yüzlerce ecza- cı adına açıklama yapan Çağdaş Eczacılar Derneği Genel Başka- m Rıfat Güney, ilaç fiyatlann- da bir indirim gerekiyorsa, bu- nun eczacmın kânndan kesile- rek değil, ilaç fiyatlanna konu- lan yüzde 18 KDV'den vazgeçi- lerek yapıhnası gerektiğini söy- ledi. Güney, devletin ilaç ithala- tmı daha iyi denetlemesi gerek- tiğini de belirtti. Çağdaş Eczacı- lar Derneği Genel Sekreteri Se- dat Güçlü ise ilaç fıyatlan belir- lenirken 6643 sayılı kanun gere- ğince eczacılardan da fikir ahn- ması gerektiğini, fakat bunun dikkate alınmadığını anlattı. ilaç fiyatlannın belirlenmesinde ilaç fırmalannm yaptığı promosyon- lar, yüzde 30'lara varan finans giderleri ve ilaç hammaddeleri- nin ithalatınm önemli yer tuttu- ğunu belirten Güçlü, indirim ya- pılacaksa öncelikle bu tür gider- îerin ele alınması gerektiğini vurguladı. 400 eczacı Cumhur- başkam Ahmet Necdet Sezer, Başbakan Bülent Ecevit ve Sağ- lık Bakanı Osman Durmuş'a llaçtaki paylan düşürüien eczacılar, Cumhurbaşkam'na, Başbakan'a ve Sağlık Bakanlığı'na faks çektiler. toplu dilekçe gönderdi. Izmir'de de Izmir Eczacı Oda- sı'na üye yaklaşık 400 kişi, Pa- saport Postanesi önünde toplan- dı. Izmir Eczacı Odası Başkanı Levent Kamacık, etkin eylem- lere hazırlandıklanna dikkat çekti. Eczacılar, çektikleri faks- ta yaşanan ekonomık sıkıntıla- nn toplumun heT kesimi gibi ec- zacılan da fazlasıyla etkilediği- ni kaydettiler. Dılekçede, "Bu aşamada ilaç fiyatlannda ya- pılan yeni düzenleme, bizleri mesleğimizi vapamaz hale ge- tirmektedir. Iflas etmeden top- luma sunulan sağhk hizmeti- nin aksamaması için sesimizi duymanızı istiyoruz" denıldı. Adana'da 4. Bölge Eczacı Odası'na bağlı 300 kadar eczacı ve eczacı kalfası, dün oda önün- den Merkez Postane'ye yürüdü. Oda Başkanı Erdoğan Çolak'm yaptığı konuşmada, "Bakanlı- ğın yerli ve ithal ilaçtald kâr payımızı düşürmesi, tüm gü- cümüze karşın bizim yok ol- mamıza neden olacak kadar vahimdir. Kısaca eczacının ölümüne davetiye çıkanlmak- tadır" dedi. Daha sonra eczacı- lar topluca faks çekti. Dünya yeniden şekilleniyor • Baştarafı 1. Sayfada de "yerel koşullara uygun or- dular bulundunnak" konsep- tine de uygun. ABD'nin bir taraftan Orta As- ya'ya bu şekilde kalıcı bir biçim- de yerleşmekte ohnası, bölgede jeopolitiği, Rusya, Çin, Hindis- tan ve ABD arasındaki ilişkiler bağlammda değiştirirken diğer taraftan "teroriznıe karşı" kur- duğu itrifaklar yelpazesi, bir se- ri ülkeye ve siyasi gruba, kendi özgün çıkarlan doğrultusunda yeni olanaklar ve manevra alan- lan açıyor. Örneğin stratejik ana- liz kuruluşu Stratfor'a göre Rus- ya ile yapılan stratejik işbirliği Rusya'yı güçlendiriyor, Alman- ya ve Japonya ise "terorizme karşı savaşa" kaülmayı, ulusla- rarası güvenlik sistemi içinde kendi yükselişlerinin bir aracı olarak kullanıyorlar. II. Dünya Savaşı'ndan sonra ilk kez deniz aşırı alanlara büyük çaplı asker gönderen Almanya ve Japon- ya' nm, şimdi Afrika Boynu- zu'nda ve Hint Okyanusu'nda azımsanmayacak bir askeri var- lığı oluştu. Nüfusu, sanayisi ve nükleer silahlanyla bölgede Çin'e karşı önemli bir dengele- yici güç olmasmm yani sıra Hin- distan'ınABD açısından yeni bir işlevi daha var. ABD, Hindistan'ı Taleban yandaşlanna karşı yete- rince kararlı gidemediğini dü- şündüğü Pakistan üzerinde bas- kı aracı olarak kullanıyor. Hin- distan Içişleri Bakanı L. K. Ad- vani'nin, 8 Ocak günü başlayan Washington gezisinin gündemi- nin, Times of India'mn aktardı- ğına göre, bugüne kadar görül- memiş bir yoğunlukta program- lanmış ohnası, ikı ülke arasında başlayan sıra dışı yakınlaşma sü- recinin bir sonucu. Bu süreç için- de stratejik önemi hızla artan Hindistan, aynı zamanda bir ye- rel"süper güç" olarak yükseli- yor. ABD, Somali, Yemen gibi böl- gelere de planladığı operasyon- lar için yerel ittifaklar anyor. Bu ittifaklar, buralarda da kımi ye- rel gruplann desteklenmesine, silahlandınlmasına yol açacak. Stratfor, bu güçlerin, Iran'a kar- şı desteklenen Saddam, Rusla- ra karşı desteklenen Bin Ladin gibi, bir süre sonra ABD karşıtı tutumlar geliştirebileceğine işa- ret ediyor. AB'nin de yeni jeopolitik or- tamdan, dolaylı olarak da olsa, kendi askeri yapılanmasını güç- lendirmek için faydalandığını düşünenler var. The Times, Af- ganistan'a gidecek "Banş Gü- cü"nü oluştururken, Ingilte- re' nin, yalnızca Avrupa ülkeleri- ne ve Türkiye'ye yer vermiş ol- masını, Avrupa ordusunun de- facto kurulma çabası olarak yo- rumladığını bildirdi. Banş Gü- cü'ne alınmayan Kanada'nın Sa- vunma Bakanı'na göre "Avrupa politikası, karar verme meka- nizmasının bir parçası haline gelmiş", Belçika Dışişleri Ba- karu'na göre de "bu esas olarak bir Avrupa inisiyatifi." GUNDEM MUSTAFA BALBAY I Baştarafı 1. Sayfada kanlığı'ndan belediyelere kadar herkes doğalgaz vanasından aldığı payı açıkça söyledi. Biri ötekini, gereğinden fazla kâr almakla suçladı... Bazı rakam- ların gizlendiği ortaya çıktı. Ama bu da şeffaf bir bi- çimde kamuoyu ile paylaşıldı... Bankacılık sistemini düzenleyen yasaya girelim, bakalımçıkabilecekmiyiz...20Aralıkgünü, IMF'ye verilmesi planlanan iyi niyet mektubunun taslağı ortaya çıkıyor ve bu taslak koalisyon ortaklarına ile- tiliyor. Yılbaşından hemen önce de Meclis güncte- mine getiriliyor. Bugüne kadar fona devredilen ban- kaların devlete, daha doğru tanımla topluma mali- yeti 25 milyar dolar. IMF'nin, vermeye meyilli gibi görünüyorum dediği kredi miktarının iki katı. Bura- ya kadar olanını ne yazık ki kanıksadık. önceki ge- ce Meclis'ten geçen yasa ile birlikte işin seyri de- ğişiyor. Onümüzdeki günlerde yeni bank-acılık operas- yonlan gündeme gelecek. Bunu biz kötü niyete da- yalı bir önyargı ile söylemiyoruz. Şu anda sorumlu noktada bulunanların çıkan yasayla birlikte planla- dıklan şu: İlk aşamada 10 banka daha işlemden geçirilecek. Devamında 8-10 bankanın kalacağı bir süreç baş- layacak. Bunlardan 2-3'ü yabancı banka olacak, 3- 4'ü yerli özel, 1-2'si de kamu bankası... Kemal Derviş'in kafasındaki bu plan, kendi de- yimi ile direksiyonda değişiklik olmazsa aynen uy- gulanacak. önceki gece TBMM Genel Kurulu'ndan geçen yasanın, yılbaşından bu yana tartışılanlann bir ko- alisyonu olduğunu söyleyebiliriz. MHP istediğini al- mış görünüyor, kamu bankalanna da kaynak akta- nlacak.. ANAP istediğini almış görünüyor, yüzde 1 sının yok.. Derviş istediğini almış görünüyor, kamu bankalan yöneticilerine dokunulmazlığa benzer bir zırh verildi.. Ecevit istediğini almış görünüyor, AB- D'ye çantası dolu gitmeyi garantiiedi... Artık Mec- lis'in tarifesi şu: "Yasa pazarlığa tabidir." Çoktan seçmeli hukuk Emlak Bankası'ndaki yolsuzluklann üzerine git- menin neredeyse devlet krizi haline gelmesi de ay- n bir şeffaflık örneği... Cumhurbaşkanı olayın üze- rine gidilmesıni istiyor, dosyaları Başbakanlık'a gönderiyor. Başbakanlık, herhangi bir değerlendir- me yapmaksızın, bu dosyalan savcılığa gönderme- me karan alıyor. Cumhurbaşkanlığı ısrar edince, Içişleri Bakanı bir süre de kendi "tutma" hakkını kullanıp savcılığa gitmiyor. Savcılık harekete geçin- ce de ortalık bırbirine giriyor... Ne kadar şeffaf bir karanlık! Gelelim AKP'ye ilişkin karara... Anayasa Mahke- mesi, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Ka- nadoğlu'nun kanatlanmasıyla gerilip dosyayı 4.5 ay sonra ele aldı. İki günde karar verdi. Çıkan sonuç demokratik bir biçimde tartışılıyor. Kanatlar oluşuyor; iyimserler, kötümserier... Ta- bii bu tanımlama Erdoğan ın siyaset yapma hakkı bakımından... lyimserier, Erdoğan'ın vekil olabile- ceğini, bu havayla 312. maddenin de değişebile- ceğini söylüyor. Lider olmasında da bir sakınca ol- madığını vurguluyor. Kötümserier, 312'nin bugünkü koşullarda değiş- meyeceğini, 2003'te Erdoğan'ın memnu haklannın verileceğine dair bir garanti de bulunmadığını, so- nuç olarak onümüzdeki seçime kadar hiçbir deği- şikliğin yetişmeyeceğini söylüyor... Böylece hukuk bilimine bir katkı daha sağlamış olduk: lyimser hukuk, kötümser hukuk... Bu tartışmanın doğal sonucu olarak heryayın or- ganının da bir hukukçusu var. Herkes kendisine ya- kın düşünceleri savunan hukukçuyu öne çıkanyor... Ne demokratik, ne şeffaf bir hukuk yapımız var... Çoktan seçmeli.. seç seç uygula... ankcum@ttnet.net.tr Aynlık cinnet getirtti: 3 ölü Istanbul Haber Servisi - Küçükçekmece'de kansı ile ayn yaşayan bir kişi, kansı, kayınvalidesi ve kaympederini kurşunlayarak öldürdü. Cennet Mahallesi Hürriyet Caddesi Orhan Gazi Sokak'ta meydana gelen olayda, yaklaşık bir yıldan beri kansı Gülden Aşkın (22) ile ayn yaşayan 2 çocuk babası Yusuf Aşkm (35), kansmdan eve geri dönmesini istedi. Kansmın eve dönmesine karşı çıkan kayınvalidesi Gülhayat Çelikten ile kayınpederi Cavat Çelikten'e sinirlenen Yusuf Aşkın, kayınpederinin evinde, ruhsatsız tabanca ile rasgele ateş açtı.Saldmda, Güuıayat Çelikten ile Cavat Çelikten olay yerinde, Gülden Aşkm da hastanedeöldü. Yusuf Aşkm Küçükçekmece Öçe Emniyet Müdürlüğü'ne teslim oldu. Pantolon TBMM'de de serbest ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM Başkanlık Divanı dünkü toplantısmda, TBMM'nin kadm personeli ve gazetecüer için pantolon yasağını kaldırdı. Idare amiri Ahmet Çakar Başbakanlık'uı bu konudaki düzenlemesine uyum sağladıklannı vurgularken DYP lideri Tansu ÇUler'in giydiği pantolonlan "düzgün, uygun" örnek olarak gösterdi. Çakar, "Kot, streç pantolon yasak. Ne dar, ne bol. frapanhktan uzak, toplumun külrür anlayışım yansıtacak biçimde pantolon giyilmeli" dedi. Suudilere internetten protesto ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kültür Bakanlığı, Suudi Arabistan'ın Osmanlı Imparatorluğu döneminden kahna 220 yıllık El Ecyad Kalesi'ni yıkmasını protesto etmek amacıyla web sitesinde kampanya başlattı.Kültür Bakanlığı'nın "kulrur.gov.tr" adlı internet adresindeki web sitesini ziyaret eden kullamcılar, "Ecyad Kalesi'ni Yıkanlan Siz de Protesto Edin" başhğını tıklayarak; konuya ilişkin görüşlerini aktarabilecekler. Kültür Bakanı Istemihan Talay "Kampanya ile insanhğın ortak mirası olan tarihi eserlere sahip çıkmaya duyarü olmaya davet ediyoruz" dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle