Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 22 HAZİRAN 2001 CUMA
HABERLER
'Ansen için gereği
yapılıp1
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Ekonomiden sorumlu
De\ let Bakanı Kemal
Derviş, eski Haikbank
Genel Müdürü Yenal
Ansen'e yönelik yargı
sürecinin başlatılabilmesi
için izninin gerekmesi
konusunda. "gereğinin
yapılacağını" söyledı.
Derviş. dün gazetecilerin
Yenal Ansen ile ilgili
sorusu üzerıne. "Ansen
ile ilgili yazı gelmedi.
gelirse gereğini
yapacağım" diye konuştu.
Yeni yönetime
destek
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Türkiye Odalar ve
Borsalar Birliğf nde
(TOBB) dün toplanan üç
konsey de yenı yönetime
destek verdi. Seçimlere
gidilmesi için TOBB'ye
yasal dayanak
kazandıracak
düzenlemenin
beklenilmesini isteyen
konseyler. bu sürede yeni
yönetime destek
olacaklannı açıkladılar.
Gümrükler
Keçeciler'de
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Sadettin Tantan'ın istifası
ile boşalan devlet
bakanlığına bağlı olan
Gümrük Müsteşarhğı
yenıden Mehmet
Keçeciler'e bağlandı.
Görevlendirmeye ilişkin
dün Başbakan Bülem
Ecevit imzasıyla
yayımlanan genelge.
ANAP lideri Mesut
Yılmaz'ın yeni bir bakan
atanması konusunda biraz
daha beklemeyı yeğlediği
değerlendirmelerine
neden oldu.
İştetme dfivpine
süreuzatimı
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Kamunun elindeki
elektrik üretim ve dağıtım
tesislerinin işletme
haklannın devrini 31
Ekim 2001 tarihine kadar
uzatan tasan. TBMM
Sanayi. Ticaret. Enerji ve
Tabii Kaynaklar, Bilgı ve
Teknoloji Komısyonu'nda
kabul edildi. Komisyonda
benimsenen tasan.
Elektrik Piyasası
Kanunu'nun geçici
4'üncü maddesini
değiştiri\or.
Şam ile işbirliği
protokolu
• ANK\RA
(Cumhuriyet Bürosu)-
Turkiye-Suriye Karma
Ekonomik Komisyon
(KEK) toplantılan
sonunda iki ülke arasında
işbirliği protokolu
imzalandı. Devlet Bakanı
Recep Önal. protokolün
her iki ülkenin istekleri
doğrultusunda ekonomik
ve ticari ilışkilerin dönüm
noktasını oluşturduğunu
belirterek "Karşıhklı ıyi
niyet ve sıcak ilişkiler bu
protokole yansıdı. dostane
ilişkilerimizin göstergesi
olmasına özen gösterdik"
dedi.
Demirtaş'tan
açıklama
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Milli Eğitim Temel
Yasası'na aykırı
bulunarak onayı
kaldınlan "Kuran'a göre
Nifak" ve "Hz.
Mevlana'dan Çocuklara
Öğüt" adlı kitaplara
"ta\sıye karan verilen"
dönemde Talim ve
Terbıye Kurulu
Başkanlığı Yayım ve
Kültür Dairesi Başkanı
olan Cumaalı Demirtaş.
onay alan kitaplarda
imzasının olmadığını
belirtti. Demirtaş. 12
Haziran'da gazetemizde
yayımlanan "Gerici
kadrolaşma" başlıklı
haberde kişilik haklannın
zedelendiğinı sa\aındu.
Başbakan, FP'nin kapatılma davası sürecinde ortaya atılan tartışmalara itin verilmemesini istedi
Ecevit'ten 'seçimyok' mesaiıANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Başbakan Bülent
Ecevit, seçim haberlerinin
çok olumsuz sonuçlar
doğurduğunu vurgulayarak
"Içinde bulunduğumuz
ortamda bir seçim
yapüması aslında
mümkün değil. Fakat
sözünün edilmesi bile
sıkuıülara, kay güara yol
açıyor. Seçim zamanı değil,
çahşma zamanıdır'" dedi. IMF
yasalannın çıkarılmasıyla ilgili
olarak grubunu kutlayan Ecevit.
"Eğer DSP'nin disiplin anlayışı.
görev bilinci olmasaydı ne
bu yasalar çıkardu ne
Seçim tartışmalannın çok olumsuz sonuçlar doğurduğunu vurgulayan Başbakan Bülent
Ecevit, tüm milletvekillerini bu bilinç içinde davranmaya çağırdı.
Ecevit, "Seçim değil çahşma zamanı" dedi.
de uziaşı sağlanabüirdi**
açıklamasını yaptı. Ece\ it. grup
toplantısında yaptığı konuşmada
ekonomik programla ilgili \asal
düzenlemelerin sonuna gelındığını
vurgulayarak mıllet\ekıllerıni
"verimli" çalışmaları nedenıyle
kutladı. Partilerın uzlaşmasının
önemıne dikkat çeken Ecevit,
u
Eğer DSP'nin disiplin anlayışı,
görev bilinci olmasaydı ne bu
yasalar çıkardı ne de uzlaşı
sağlanabilirdi** dedi. Lcevit.
mıllet\ekillennden yaz tatıli
boyunca "bu görev bilinci ile
yapılanlan daha iyi anlatmalannT
istedi.
MilletvekUlerine
bilinçli davranış' çağrısı
Seçim tartışmalannın çok
olumsuz sonuçlar doğurduğunu
v urgulayan Ecevit, tüm
millen ekıllerini bu bilinç içinde
davranmava çağırdı.
Ecevit, "Türldye'ninsosyalve
ekonomik yapısı büyük değişim
sürecinden geçiyor. Böyle bir
süreçte siyaset alanındaki en
küçük bir kıpırtı bile çok olumsuz
işaretler verebiliyor, çok olumsuz
sonuçlara yol açabilivor. Onun için
bütün milletvekillerinin, parti
aynmı, iktidar ajnmı
gözetmeksizin bütün
nüllervekülerinin bunun bilinci
içinde davranacaklanndan
eminim" dedi. Seçim
söylentilenne dikkat çeken Ecevit,
"İçinde bulunduğumuz ortamda
bir seçim vapüması aslında söz
konusu değil. Fakat bunun
sözünün edilmesi bile sıkmtılara,
kaygılara yol açıyor. Bu konuda
bütün partilerin kesin tavır
almalannda varar \ardir. Ben de
buradan, başbakan olarak DSP
genel başkanı olarak bu konuyu
belirtmekte, vurgulanıakta
yarar görüyorum: Seçim
zamanı değil çahşma zamanıdır**
açıklamasını yaptı.
Ecevit'ın bu sözleri
"Milletvekillerini evlerine davet
ettikleri zaman
Rahşan Ecevıt'in seçim hazırhğı
yapılmasına ilişkin sözlerinin
yarattığı tartışmalara da yaıut"
olarak değerlendinldi.
Avusturya Başbakanı Schüssel:
Kapatmadan
ABmemnun
olmayabilir
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Avusturya
Başbakanı VVolfgang SchüsseL FP'nin
kapatılmasının Avrupa Birlıği"nde (AB)
memnuniyetsizlik yaratabileceğini belirterek
" Böyle bir durumda Kopenhag kriterleri
devreye girer"" dedi. Başbakan Bülent Ecevit
ise *Türkiye*de sHasi partilerin kapatüması
güçleştirüecektir" güvencesini verdi.
Schüssel'in kabul ettiğı FP lideri Recai Kutan
ise partinin kapatılması durumunda aynı
zihniyeti taşıyan kişilerin yeni bir harekette bir
araya geleceklerinı söyledi.
Türkiye'ye ilk kez resmi ziyaret düzenleyen
A%usturya Başbakanı olan Schüssel, yoğun
programı kapsamında Ecevit ile baş başa ve
heyetler arası görüşmeleri gerçekleştirdi.
Konuk başbakan, sıyasi partilerin liderleri ve
ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Kemal
Derviş'i de kabul etti. Schüssel-Ecevit
göfüşmesinin ardından düzenlenen ortak basm
1
-loplantısmm ana gündem maddesini FP'nin
kapatılması oluşturdu."
Basın mensuplannın
sorulan üzerine Schüssel
şunlan söyledi: "Genel
olarak çoğunlukçu
demokrasüerde siyasi
partilerin
yasaklanmasında dikkatii
olunmalıdır. Mahkeme
karannın olumsuz olması
çok memnuniyetle
karşüanmaz ve bir
tarüşma ortamı yaraur.
Bu durumda da
Kopenhag kriterleri
devreye girer." Ecevit de
Bundan
• Avusturya
Başbakanı
Schüssel, FP
davası ile ilgili
olarak "Genelde
çoğunlukçu
demokrasüerde
siyasi partilerin
yasaklanmasında
dikkatli
olunmalıdır"
dedi.
aynı soruya
sonra parti kapatüma güçleşecektir" diye
konuştu. Schüssel, Türkıye'deki insan
haklanyla ilgili bir soru üzerine "Kürtçe dfli ve
bu dilde yavın konulan da varth. Hapishane
reformuna değindik. Türkiye'nin terörle
mücadelesini desteklemiş olduğumuzu.
Türkiye'nin konumu itibanyla çok zor bir
bölgede bulunduğunu söyledik" yarutını verdi.
Kutan'dan teşekkür
Schüssel. FP lideri Kutan'ı da ikamet ettiği
Hilton Oteli'nde kabul ederek bir süre görüştü.
Kutan, görüşmeden sonra yaptığı açıklamada,
konuk başbakana. FP'nin İcapatılmasıyla ilgili
olarak ortaya koyduğu görüşlerden ötürü
teşekkür ettiğini belirtti. Avusturya Başbakanı
Wolfgang Schüsserin, "partinin kapatüması
halinde camialannuı yeni bir parti kurmasının
söz konusu olup ohnadığuu'* sorduğunu
belirten Kutan, "Siyasi yasak getirihniş
olanlann dışında. aynı zihniyeti temsil eden
kişiler, yine bir sivasi hareket olarak Türk siyasi
hayaünda yerierini ahrlar" diye konuştu.
İĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇİN DSP grubunda Vatan'a alkıs
'Bizler talebe
değiliz' isyanı
ANKAR\ (Cumhuri-
yet Bürosu) - DSP tzmir
Milletvekili Kemal Va-
tan, grup toplantısında
yaptığı konuşmada, "TB-
MM'ye gönderilen tasa-
nlar konusunda bize yete-
rince bilgiv erümiyor. Biz-
ler talebe değiliz** sözle-
riyle rahatsızlığını dile
getirirken milletvekilleri
alkışlarla kendisine des-
tek verdi. DSP Sıvas Mil-
letvekili Cengiz Güleç,
"Bravo" diyerek Vatan'ı
alkışlarken Genel Başkan
Yardımcısı Zeki Sezer,
"Şov yapmayuT diye ba-
ğırdı.
DSP grup toplantısının
basına kapalı bölümünde
gergin dakikalaryaşandı.
Edinilen bilgiye göre. si-
vil toplurh örgütlerinde
yürüttüğü mücadeleler
konusunda bilgi veren
Kemal Vatan şu görüşle-
ri dile getirdi:
"•Meclis'e gönderilen
yasalar konusunda yete-
rince bilgilendirUmiyo-
ruz, Yasalarla ya genel
kurulda ya da komisyon-
da karşüaşryoruz. Grup-
ta bunlan hiç tartışmıyo-
ruz. Neye oy verdiğimizi
bilmiyoruz. Bakanlar bi-
zi öğretmenin talebeleri
gibi görüyoriar. Bizler ta-
lebe değÛiz, Zaman za-
man aykırı oylar kullatu-
yorsak, bunlar muhalefet
çıkışı değil, bilgi eksikli-
ğinden kaynaklanıyor."
Vatan'ın bu sözleri al-
kışlarla karşüanırken
grup yöneticilerinin ra-
hatsızlıklarını gizleme-
diklerine dikkat çekildi.
DSP Sıvas Milletvekili
Cengiz Güleç, "Bravo"
diyerek Vatan'ı alkışlar-
ken Genel Başkan Yar-
dımcısı Zeki Sezer'in
u
Şov yapmayın" diye ba-
ğırması gerilimi arttırdı.
Sezer'e oturduğu yerden
"Ne şovu be" karşıhğını
veren Güleç, '"Terbiyesiz-
lik bu. Bu kadar da ol-
maz** diyerek salonu terk
etti.
CHP lideri ülkenin düzlüğe çıkabilmesi için dürüstlüğe ihtiyaç olduğunu söyledi
Baykal: Kurnazhk egemen oldu
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-CHP Genel Baş-
kanı Deniz Baykal, Türki-
ye'yi sorunlanndan kurta-
rabvlmek için mucize kişi-
lere, sihirli reçetelere ya da
"Harvard diplomasma"
değil, akla,
sağduyuya,
dürüstlüğe ve
vatanseverli-
ğe gereksi-
nim olduğu-
nu vurguladı.
Baykal,
dün Türk Sa-
nayici ve Işadamlan Vak-
fı'nca (TÜSİAV) düzenle-
nen "Cinnah Sohbetleri''ne
katıldı. TÜSlA\r
Başkanı
Veli Sarıtoprak, Baykal'm
Türkiye'nin bugün içine
düştüğü durumu yıllar ön-
cesinden gördüğünü ve
uyanlarda bulunduğunu
anımsatırken CHP liderini
•"bir gören** olarak nitele-
di. Baykal burada yaptığı
konuşmada, sorunun yöne-
ticilerden kaynaklandığını
vurguladı. Türkiye'nin
özellikle 1980 sonrasında
yanlış yönetildiğini belirten
olduğunu anlatırken "Eko-
nomi kurnaziık kaldınnaz**
diye konuştu.
3 sacayağı
• Baykal, iktidarlann bütçeyi borç
parayla yapmaya. borcu ödemek için yeni
borçlar almaya başladığını, hesapsız
kitapsız bir gidiş olduğunu anlatırken
"Ekonomi kurnazhk kaldırmaz" dedi.
Baykal. bu süreçte ülke yö-
netimine "kurnazhğın^es-
tirnıeyoldan para kazanma
anlayışınm*" egemen oldu-
ğunu kaydetti.
Baykal. iktidarlann büt-
çeyi borç parayla yapmaya
borcu ödemek için yeni
borçlar almaya başladığını,
hesapsız kitapsız bir gidiş
Baykal, Türkiye'yi yan-
lış finans politi-
kalan, yolsuz-
luklarveçeteleş-
meden oluşan 3
sacayağının ifla-
sa sürüklediği
saptamasını ya-
parken yıllar ön-
ce bu konularda
uyanlarda bulunduklannı
anımsattı. Türkiye siyase-
tindeki bu yanlışhğın, bu
çarpıklığın ortadan kaldı-
nlması gerektiğini vurgu-
layan Deniz Baykal, bunun
çaresinin gerçek sosyal de-
mokrat bir partiyi iktidara
getirmekten geçtiğini söy-
ledi.
CHP Genel Başkan adayı Günay-
Parti olmak gerekiyor
OZAN YAYMAN
tZJVÜR-CHP Genel Başkan-
hğı'na aday olan Ertuğrul Gü-
nay. "Kuruhay sonrası ya yeni
oluşumlan göreceğizyz da der-
lenip toparlanacağız" dedi.
30 Haziran'daki CHP Olağan
Kurultayı'nda genel başkanlı-
ğa aday olduğunu açıklayan
Günay, bölge toplantılannın il-
kini tzmir'de yaptı. Beraberin-
de partinin MYK üyesi VîeBAk-
soy. PM üyesi Erdal Kalkan,
eski ll Başkanı Selçuk Avhan
ve eski yöneticilerle kalabalık
birpartili tarafından karşılanan
Günay, CHP'nin parlamento
dışındakalmasıran sorumlusu-
nun Deniz Baykal yönetimi ol-
duğunu söyledi. Siyasette ka-
rarlı bir çizgi olması gerektiği-
ni vurgulayan Günay,"Baykal
şimdi Anadolu'nun çok zengjn
olduğunu söylüyor. Peki neden
kurultayda Latin müziğryle
kürsüden indiniz? Ne oldu da
Anadolu çizgisine geiiyorsu-
nuz** diye sordu. CHP'nin ya-
şadığı sorunlan aşması için tek
başma alınan kararlann kabul
edilemez olduğunu kaydeden
Günay, "Parti ohnakgerekiyxwr.
Ama parti benim olsun, küçük
olsun anla>işı>1a politikavapar-
sanız vazık olur** dedi.
SlFIR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@yahoo.com
Cumhurbaşkanı'nca iade edilen RTÜK
Yasası, medya sektöründe çalışanlan ve
kartelleşme endişesi taşıyanları rahatlat-
tı. Yazılı basını, interneti ve görüntülü ba-
sını tümüyle tehdit eden bu yasanın geri
çevrilmesı, Cumhurbaşkanı Ahmei Nec-
det Sezer'in bu ülke için ne kadar önem-
li bir demokrası güvencesi olduğunu bir
kez daha gözler önüne serdi.
Ancak bu arada gözden kaçmaması
gereken bazı gerçekler var; yürüriükteki
RTÜK Yasası ve bunu uygulayan RTÜK
ekıbi de bir demokratik devlette olması
gereken yasa ve kurumlar değil. RTÜK'ün
pratikteki uygulamaları ise otoriter siste-
min, 12 Eylülcü sistemin bir parçası.
Bu RTÜK ekibi ekran karartmaya de-
vam ediyor. Daha da önemlisi, Anado-
lu'daki yerel radyo ve TV'lere bellerini
doğrultamayacaklan ağır cezalar veriyor-
lar. Onların verdikleri cezalar ve gerekçe-
lerine ilişkin yazdıklannı okuyunca, bu sis-
temin neden iflas ettiğini de anlama ola-
Eski RTÜK de İyi Değildi
nağı buluyoruz.
• • •
RTÜK'ün yetkileri kısılmalı. Seçimi de si-
yasi partilerin tercihlerine değil, daha çok
basın kuruluşlannadayanmalı. Yanı bırde-
netim olacaksa bunu medya kendi içinde
yapacak şekilde örgütlenmeli. Siyasi par-
tiler tarafından, siyasi amaçlarla atanmış
birtakım insanların, bir yargıç gibı davran-
ması ve çok büyük maddı olanakiarı elin-
de tutması başından beri yanlış.
Biryayında, bir şiirde "devletin ülkesiy-
le, milletiyle bölünmez bütünlüğü "ne za-
rar verildiğini hiçbir hukuki birikimi ve gö-
revi olmayan bu insanlar yıllardır keyifle-
rine göre saptayıp cezalar venyorlar. Yi-
ne "millı ve manevi değerlen" bu insan-
lar belirliyorlar. Bunlar bir araya geliyortar
ve bu belirlemeleri yaptıktan sonra bizle-
rin neleri izlememesi gerektiğini kararlaş-
tırıyorlar. Onlann bu değerlendirmeleri na-
sıl yaptıklarına birkaç kez ekranlarda ta-
nık olduk. O çok sayın üyelerden bir ta-
nesi, bir Kemal Sunal filmindeki "eşşoğ-
lueşek"e takmış ve filmin neden gösteril-
memesı gerektiği üzerine nutuk atmıştı.
Bu sözlerin çocukların ahlakını bozacağı-
nı iddıa etmişti.
Bir 12 Eylül klasiği olan "Devletin ülke-
si ve milletiyle bölünmez bütünlüğü" de-
yimı. yargıda bile çok anlamsız kararlara
yol açarken bunu bir de Meclis'e hâkim
olan muhafazakâr partilerin seçtikleri ki-
şilerin keyfine bırakmak, anlaşılır gibi de-
ğil. RTÜK kararlarını bir ıletışim kuruluşu
alıp incelese ve oradaki mantığı bir siste-
matik içinde gözler önüne serse felaket
aslında daha iyi anlaşılacak.
• • •
RTÜK Yasası, önümüzdeki dönemde
muhtemelen TBMM'nin önüne yeniden
gelecek. Sorunu bütün bu yönleriyle ye-
niden tartışmakta yarar var. Ayrıca RTÜK
hâlâ var ve çalışıyor. Buradan çıkan ka-
patma ve karartma cezalannın birçoğun-
dan haberdar bile olmuyoruz.
Onlar yasaklamaya ve cezalandırmaya
devam ediyorlar. Piyasada satılan ve hak-
kında hiçbir soruşturma açılmamış bir ki-
taptan okudukları bir şiir, bir radyonun ay-
larca kapatılmasına neden olabiliyor. Ya
da piyasada satılan bir müzik albümün-
den çalınan bir parça nedeniyle aynı ka-
rariar yerilebiliyor.
RTÜK Başkanı Nuri Kayış a ben bu
eleştirilerimi bir TV programında söyle-
miştim ve kendilerınin yargısız infaz yap-
tıklannı belirtmiştim. Onun benim bu söz-
lerime itirazı ilginçti, "Hayır efend/m, biz
yargısız infaz yapmıyoruz, bizim kararla-
nmız yargı denetimine tabi". Yani onlar
karan verecek. siz sonra mahkeme mah-
keme koşturup bunu durdurmaya çalışa-
caksınız. Doğru olanı, onların bu konuda
yargıya başvurmalan değil mi?
Hemen her gün bir TV kanalının karar-
tıldığına tanık oluyoruz. Bir kez daha tek-
rar ediyorum, yargınm verebileceği bir ka-
ran bu insanlann vermeye ne hakkı ne de
hukuku var!.. Artık uydu antenle dünyanın
hemen her yanını ızleyebiliyoruz. Siz böy-
le bir karartmaya şimdiye kadar dünyanın
hiçbir ülkesinde tanık oldunuz mu? Ben
şimdiye kadar olmadığımı söyleyebilirim.
• • •
Yani, RTÜK Yasasf nın geri çevrilmesi-
ne sevindık de, ama bu var olanı kabul et-
tığımız anlamına gelmesin. Var olan zaten
bir felaket. Gelecek oian daha da büyük
felaketti. Bir yandan AB ile uyum sağla-
mak için anayasa değişikliği dahil birçok
yasa değiştiriliyor. RTUK Yasası da AB
standartları açısından ele alınsa diyorduk.