22 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
«9 EKİM 2001 SALI CUMHURİYET SAYFA JlıJVUiı\JJVJJ. / [email protected] 13 THY'nin üç •ıatta uçuşları durduruldu • I Ekonomi Servisi - Ikisi iç hat bir dış hat o l m a k üzere toplam ö ç hatta uçuşlan ciurduran Türk Hava "Vollan (THY), Moldova'da kurulan şirketin de tasfiyesi lcarannı aldı. THY Halkla Ilişkiler Müdürii Faik Akm, s ö z konusu durdurma lcarannın bir ay önce almdığını, krizle ya da savaşla bir ilgisi oLmayan bu karann yolcu azlığı nedeniyle alındığını açıkladı. Istanbul-Nevşehir, Ankara- Balıkesir ile Istanbul-Selanik hatlannın ıptal edilmesi kararlaştınldı. S ö z konusu iptal yolcu rezervasyonlan uygun olan en yakın tarihte gerçekleştirilecek. Toskay: Uhısal çıkarlar gözetilecek •ANKARA (AA>- Devlet Bakanı Tunca Toskay, Ortadoğu'nun çok kritik bir coğrafya oldugunu ve zaten yeterli ihtilaf noktalannın bulunduğunu kaydederek "Yeni bazı problemlerin bu coğrafyaya aşın bir tansiyon yûklemesini istemiyoruz" dedi. Toskay, "Beklemek lazım. Bu kritik dönemde, Türkiye'nin milli çıkarlannın zarar görmemesine çahşan bir politikayı hükümet itina ile uygulamaya çahşıyor" diye konuştu. Koç: BDDK yanlı bildiPim yapmadı •İSTANBUL(AA)- Koç Holding, Etibank tekliflerinin yeterli görülmediğine ilişkin Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu'ndan henüz yazıh bir bildirim yapılmadığını bildirdi. Koç Holding'den yapılan açıklamada, TMSF'nin Etibank'la ilgili tekliflerinin yeterli görülmediği ve bankanın yeniden satışa sunulmasuıın karar verildiğinin anlaşıldığı kaydedilerek "BDDK'ce tarafimıza yazıh bir bildirim yapılmamıştır" denildi. Başarılı ihracat ödul getipdi • ANKARA (AA)- Dış Ticaret Haftası kapsamrnda Hazine Müsteşarlığı'nda düzenlenen törende, başanlı ihracatçılara ödülleri verildi. îhracat Başan Ödülü'nü, EGS Ege Giyim Sanayi ve Dış Ticaret, GtSAD Dış Ticaret, Vestel Dış Ticaret, Ram Dış Ticaret, GSD Dış Ticaret, Oyak-Renault Otomobil Fabrikalan, Cam Pazarlama, Eti Holding, Exsa Export Sanayi Mamulleri Satış ve Araştırma ve Yaşar Dış Ticaret aldı. DB'den Telekom'a oıtaklık önerisi • ANKARA (ANKA) - Dünya Bankası'nın (DB) yan kuruluşu Uluslararası Finans Kurumu'nun (IFC),, Türk Telekom'a açacağı 100 milyon dolarlık krediye denk düşen oranda satış sonrasında oluşacak değer üzerinden şirket hissesi almak istediği belirtildi. Tartışma yaratan 2002 bütçe büyüklükleri üzerindeki uzlaşma bir türlü sağlanamıyor Kredi pazarlığı kızışüANKARA / tSTANBUL (Cumhuriyet) - G-7'lerden beklediğini bulamayan Tür- kiye, dış kaynak sorununu IMF'yle çözmeye çalışacak. Iç ve dış piyasalardaki olum- suz gelişmelere paralel ola- rak uygulanan ekonomik programın hedeflerinin şaş- ma sinyalleri vermesi, Türki- ye'nin 2002 yılında IMF'nin finansman desteğini alabil- mek için daha sıkı bir mali politika izleyeceğini ve eko- nomide canlanma talepleri- nin görmezden gelineceğini ortaya koyuyor. Piyasalarda, IMF'den ge- lecek ek kaynağa ilişkin bek- lentiler 5 milyar dolardan 10 milyar dolara kadar uzanır- ken, 2002 bütçe büyüklükle- ri üzerindeki uzlaşma bir tür- lü sağlanamıyor. 10. gözden geçirme çalışmalarının Was- hington'ta sonuçlandınlması planlanmasına karşın. IM- F'nin bütçeyle ilgili çalışma- lan denetlemek ve yeni niyet mektubunun ana hatlanru görüşmek üzere yeniden An- kara'ya göndereceği heyetin hafta ortasında gelecek olma- sı, 11 Ekim'de yapılacak Yüksek Planlama Kurulu toplantısının ertelenme ola- sılığını gündeme getirdi. IMF lcra Kurulu'nun kay- nak dilimini görüşeceği top- lantıyı 17 Ekim'de hükümet tasansı olarak bütçe rakamla- nnın ortaya çıkacağı günün de sonrasına ertelenmesi, bütçe dışında uzlaşma sağla- namayan konular olduğunun işaretini verdi. 9. gözden ge- çirmenin paralelinde 31 Temmuz'da verilen son ek ni- • 10. gözden geçirme çalışmalarının Washington'ta sonuçlandınlması planlanmasına karşın IMFheyeti, bütçeyle ilgili çalışmalan denetlemek ve yeni niyet mektubunun ana hatlannı görüşmek için Ankara'ya geliyor. yet mektubundan makroeko- nomik büyüklüklere ilişkin öngörülerin yanı sıra özellik- le borçlanma stratejisi, kamu ve fon bankalannda yeniden yapılanma programına ağır- lık verilmişti. Ancak ek fi- nansman desteği için bütçe- de kabul ettirilemeyen istek- lerin niyet mektubunda yer alması şartının koşulacağı bildiriliyor. Şart koşulan ön- lemler arasında, başta perso- nel giderleri olmak üzere devlette hızlı bir küçülmenin öngörüldüğü belirtüiyor. Başbakan Büknt Ecevit, dün Devlet Bakanı Kemal Derviş ye Hazine Müsteşan Faik Oztrak'la görüşerek ABD, IMF ve Dünya Banka- sı yetkilileriyle yapılan görüş- meler hakkında bilgı aldı. Derviş'in Washington'da açıkladığı devlet teşkilatının küçülmesi ve bakan sayısının azaltılması konusunun ele ahndığı kaydedildi. VVashington'da umdıığunu bulamayan DenişAııkanı'yagelecekheyettepazariığahazırlaıııyor. IMF'NtN ANA KOŞULU: Devlet küçülecek Ekonomi Servisi - Türkiye, ek kaynak almak için yeni niyet mektubunda IMF'ye öncelikle devlette personel ve harcama reformu yapacağı sözünü vereceği belirtiliyor. Ek niyet mektubunda yer alması beklenen yeni önlemler şöyle: • Devlet personel sisteminin yeniden organize edilmesi ve harcamalann denetim altına alınması. • Memurlann erken ya da zorunlu emekliliğinin gündeme alınabileceği belirtilirken aşamah olarak personel sayısında yüzde 30'luk bir küçülmeye gidileceği. • Enflasyon oranında olacağı bildirilirken kamu çalışanlannın maaşlanna yapılacak zam oranının yeniden belirleneceği. • Sermaye yeterliliği konusunda verilen taahhütlere uymayan bankalara yaptınm uygulanmasmdan, fondaki bankalardan saülamayanlann tasfiyesine uzanan talepler bulunuyor. • Savunma harcamalannın kısıtlanması. • tlave vergilerin uygulamaya konulması. • Kamu bankalannın özelleştirme çalışmalanna hız kazandınlması. Programla Türk firmalannın dışa açılmalan ve yerel kalkınmayı örgütlemeleri amaçlanıyor TOBB dış kaynağa başvuracak • Hükümetten umudu kesen TOBB, hazırladığı 'Türk Oda Geliştirme Programı' çerçevesinde, AB üyesi odalarla ortak şirketler kuracak. ANKARA (ANKA) - Hükü- metten umudu kesen reel sektör, kendi göbeğini kendisi kesecek. Türkiye Odalar ve Borsalar Bir- liği (TOBB), oda ve borsalann, Türk firmalannın dışa açılmala- nnı ve yerel kalkınmayı örgütle- melerine yönelik "Türk Oda Ge- KştinneProgramrnı uygulama- ya geçiriyor. Avrupa Ticaret ve Sanayi Oda- lan Birliği ile ortaklaşa geliştiri- len program kapsammda Türki- ye ve AB'den seçilecek odalar arasmda 10 ortaklık kurulacak, her bir ortaklık Türkiye'de spesi- fık bir bölgeye odaklanacak. Türk odalannm, işletmelerin dı- şa açılmalannın geliştirilmesin- deki rolleri ile yerel kalkınmada- ki anahtar konumlan güçlendiri- lecek. Programm amacının, "Türk odalannm, kendi faahyet- leri içinde, işletmeJerin dışa açıl- malaruun getiştirflmesindeki rol- leri ik yerel kalkınmadaki anah- tar konumlannın güçlendirilme- si" olduğu ifade edildi. Bu amaç, Türkiye ve AB'den seçilecek odalar arasmda kurulacak 10 or- taklık aracılığıyla gerçekleştiri- lecek. Bu ortaklıklann 6-8 aylık süre içinde pilot proje geliştirme- leri ve uygulamalannı sağlamak amacıyla teknik yardım sağla- cak. TOBB, program kapsamında ticaret ve sanayi odalanna katı- lım niyetlerini açıklama çağnsın- da bulundu. Bu işbirliği projele- rinden birine katılmak isteyen Türk odalan, katılım niyetlerini dolduracaklan başvunı formun- da açıklayacaklar. Başvunı for- munda odalardan, girişime katıl- ma konusundaki amaçlannı dıle getirmeleri, bölgenin ekonomik işbirliği açısından potansiyeline aynca dikkat çekmeleri isteniyor. Başvuruların, Ingilizce olarak 10 Ekim'e kadar doğrudan Euroc- hambres'a yapılması gerekiyor. Teröre 'mali' kuşatma Ekonomi Servisi - ABD'ye yönelik saldınnın ardından gündeme oturan uluslararası terörün mali kaynaklarmı ko- parmak için küresel çapta ha- rekete geçiliyor. Geçen hafta sonu G-7 ülke- lerinin terörün mali kaynakla- nnı gözden geçirmek amacıy- la bir araya gel- mesinin ardm- dan, Türki- ye'nin de içinde bulunduğu OECD ülkeleri Washington'da olağanüstü bir toplantı yapma- ya karar verdi. OECDbünye- sinde faaliyet gösteren "Kara Para Aldamaya Karşı Finan- sal Eylem Görev Gücü" (FATF) tarafmdan uluslarara- sı finansal sistemin teröristler ve onlara fon sağlayan bazı kesimlerce kötüye kullanıl- masının önüne geçilmesi amacıyla 29-30 Ekim'de dü- zenlenecek olan toplantıda, ABD. Almanya, Arjantin, • 30 OECD ülkesinin oluşturduğu Kara Para Aklamaya Karşı Finansal Eylem Görev Gücü, 30 Ekim'de olağanüstü gündemle toplanıyor. Avustralya, Avusturya, Belçi- ka, Brezüya, Çin, Danimarka, Finlandiya, Fransa, Hollanda, Hong Kong, Ingiltere, lrlan- da, lspanya, îsveç, Isviçre, îtalya, Izlanda, Japonya, Ka- nada, Lüksemburg, Meksika, Norveç, Portekiz, Singapur, Türkiye, Yeni Zelanda ve Yu- nanistan'dan oluşan 30 ülke bir araya ge- lecek. Karaparayla mücadeie OECDnin internet- teki web sitesinde yer alan duyuruda, FATF Başkanı Oarie Lo, dünya çapında kara para aklamaya karşı yürütülen mü- cadelede öncü konumda bu- lunan FATF'ın, bu suçla bağ- lantıh nitelikteki terorizmin fınansmanı olgusuna karşı da tüm enerjisini ve olanaklannı seferber edeceğini bildirdi. FATF'a aynca AB'nin icra or- ganı olan Avrupa Komisyonu üe Körfez İşbirliği Konseyi de üye bulunuyor. SAVAS1N DÜNYA EKONOMlStNE ETKİSİAZ OLACAK Türkiye galip çıkabilîr Ekonomi Servisi - Afganistan'a yapılan as- keri harekâtın dünya ve Türkiye ekonomisine etkisini değerlendiren akedemisyenler, sava- şın Türkiye için iyi olacağı görüşünü savundu- lar. Prof. Dr. Yahya SezaiTezer, ABD'nin Afga- nistan'a yönelik harekâtının dünya ekonomi- sinde önemli bir sarsıntıya yol açacağını dü- şünmediğini anlatırken Prof. Dr. Orhan Mor- gü uygulanan ekonomik programda, iç talebin kısılması şeklindeki yaklaşımlann biraz gev- şetilmesi gerektiğini bildirdi. Bunun bir dünya savaşı olmadığını hatırla- tan Tezer, yapılanın, uluslararası ülke ve kuru- luşlann hepsinin ittifak halinde katıldıklan bir eylem olduğuna dikkati çekti. Türkiye ekono- misinin ise aylardan beri "iktisadi savaş" için- de yaşadığını anlatan Tezer, Türk ekonomisi- nin 3 yıldan bu yana zaten ciddi bir durgunluk içinde oldugunu belirtti. Morgil ise dünyadaki gelişmeler de göz önü- ne ahnarak iç talebin kısılması yaklaşımının bi- raz gevşetilmesi gerektiğini bildirdi. Programda dünyadaki gelişmeleri de göz önüne alarak iç talebin daha fazla kısılması şeklindeki yaklaşımlann biraz gevşetilmesi ge- rektiğini söyleyen Morgil, atıl kapasitelerin ha- rekete geçirilmesi gerektiğini belirtti. Galip Türkiye olacak Savaşm en büyük galibinin Türkiye olaca- ğını söyleyen Prof. Dr. Esfender Korkmaz, yaptığı değerlendirmede, uluslararası piyasa- lar ile Türkiye'deki piyasalann savaş öncesi ve sonrasmda ayn ayn değerlendirilmesi gerek- tiğini belirterek savaşın başlamasıyla birlikte yabancı piyasalarda dolann Euro ve yen kar- şısında değer yitirdiğini söyledi. Türkiye'de dolann dünyadaki gidişattan farklı olarak artmaya devam ettiğini kaydeden Korkmaz, savaş süresince Türkiye'de borsada çok fazla bir artış yaşanmayacağını, pıyasalar ve reel sektördeki durgunluğun devam edece- ğini, ihracat, ithalat ve turizm sektöründe da- ralma olacağı görüşünü dile getirdi. Savaş sonrasmda orta ve uzun vadede hem dünyada hem de Türkiye'de canlanma yaşana- cağını dile getiren Korkmaz, "Bu, savaş har- camalannın artması ve savaş süresince ertele- nen tûketim ile yaünmlann savaş sonrasmda canlanmasından kaynaklanacaknr. Türki- ye'nin de büyüme oranı artacak, dünyanın dış borçlar konusunda ülkemize bakıs açısı deği- şecek ve dış borçlanma imkânı daha da geniş- leyecektir" dedi. Prof. Dr. Hurşit Güneş de Türkiye'nin has- sas bir dönemde olmasından dolayı operas- yondan aşın etkileneceğine işaret etti. Güneş, bunda, spekülasyonlann etkili olacağını ve ya- tınmcılann döviz almaya devam edeceğini de sözlerine ekledi. TIM Baskanı Satıci: Etkilerle mücadeie şart Türkiye Ihracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Oğuz Sancı, ABD ve Avrupa Birliği (AB) gibı büyük pazarlarda olum- suz gelişmelerin yaşanabileceğini belir- terek "Ancak bundân en az etküenecek olan ülke mutlaka biz olacağız" dedi. Satıcı, savaşın etkileriyle mücadeie et- mek gerektiğine dikkat çekti. Türkiye Sigorta ve Reasürans Şirket- leri Birliği Başkanı Cahit Nomer, Afga- nistan'a yönelik harekâtın ardından uçak ve gemi sigortalarındaki harp primlerinin artacagını kaydetti. Yeni primlerin Lond- ra'da tespit edileceğini ve daha sonra du- yunılacağını ifade eden Nomer, sigorta sektöründe havacılık ve denizcilik dışın- da harp teminatı verilmediğini belirtti. İŞÇİNÎN E\ltEMNDEN ŞÜKRAN SONER Stratejik Belirleyen Hani borsa yupilerimiz, borsalann, paranın gidişi anlamında belirsizligin ortadan kalkması gerekçesi ile Godo'yu bekler gibi bekliyoriardı ya.. ABD'nin bekle- nen müdahalesi gerçekleşti. Borsalar yeniden düştü. Çünkü müdahalenin belirsizligin noktalanması değil, ancak başlangıcı olduğu kafalara dank etti. Savaşın ilk saatlerini televizyonlanmızdan izleyebil- mek için uykusuz geçirdtğimiz bir gecenin ardından, önümden yürüyen ve besbelli ki terorizmi onayladık- lanndan değil, sadece ve sadece inanmış Müslüman olduklan için olaylann akışında yaralanmış, günümüz- de moda deyimi ile "travma" almış iki vatandaşımız- dan biri isyan ediyordu: "Bu kadan da olur mu kar- deşim, bütün dünya en modem silahlı güçleri ile en yoksul bir ülkeyi hep bihikte bombalıyor. "Onun isya- nını yatıştırmak isteyen arkadaşı: "Ağabey teröhe baş etmek kolay mı? Biz kendi topraklanmızda on yıl o kadar savaştık. Yine de baş edemedik. On binlerce can verdik." ABD, ilk bombardımanın başladığı saatlere rastla- yan Bin Ladin'in Müslümanlan "cihad'a çağıran, so- nuç olarak bütün dünyanın televizyonlarda izlediği ka- setinden tedirgin. Soyut olarak terorizmin karşısında olmak başka, yoksul, yoksun, eğ'ıtimsız, dine sanlmış insanlann, zenginler dünyasının, biraz değil epeyce "Haçlı Seferi" havasına bürünmüş güçlülerin savaş ilanından duyduklan rahatsızlık çok başka. Daha işin başında Hıristiyan-lslam, hele de zengin-yoksul ola- rak çizilmiş kutuplaşma, bloklaşma, çatışma süreci içinde nasıl çelişkiler, yeni sorunlar getirir? İyi de böylesine yanlış temelde gelişen, gerçek ne- deni terorizme son vermenin ikinci planda kaldığı bir savaşta, ülkelerABD'nin yanında olmak için neden bu kadar yanşıyoriar? İşin trajikomik boyutu ABD "yanın- dayım" diyen ülkeler arasmda, kendi hesaplanna gö- re seçim yapıyor, ülkelere öncelik veriyor ya da uzak tutuyor. Birteşmiş Milletler'in, gerçekten terorizm ile savaşı- mın kurallannın pabucu dama atılıyor. Geçerli tek ku- ral geleceğin güç paylaşımında öncelik kapmak olu- yor. ABD başta, dünyanın bütün ülkelerinde savaş karşıtlarının uyanlan, karşı çıkışlanna kulak tıkanıyor. Hete Islam ülkelerinde iktidarlar, terör kıskacında halk- lannin iradesi ile tümden karşı karşıya, iç savaşlara, kendi aralannda büyük savaşlara gebe karariar almak zorunda kalıyoriar. ABD, NATO'dan karar aldırdığı halde ilk müdaha- leyi NATO şemsiyesinde gerçekleştirmedi. Sadece bu türden müdahalelerinde partneri olarak bilinen In- giltere'yi işin içine kattı. Hatta Blair'in son bir haftalık çıkışlanna bakılırsa gerek hazırlık, gerekse savaşın başlatılması aşamasında Ingiltere neredeyse ABD'ye yol gösterici konumda. Elbette eskiden beri var olan kader birtiğinin çok ötesindeki bu konumda, bölgenin Afganistan, Pakistan, Hindistan'ı ile Ingiltere'nin tarih- sel sömürge ve uzmanlık alanına girmesinin payı da vardır. Ama AB içinde her anlamda Almanya ve Fransa'nın gölgesinde kalmış Ingiltere, dünyada yeni oluşmakta olan güçler dengesi içinde, onlann önüne geçer bir ko- num kazanıyor. Elbette bundan Almanya ve Fran- sa'nın duyduklan gizliden rahatsızlığın dışa vurumu, Amerikan çıkarlanna öncelikle seslenen bir savaşta, •fren olmak yerine, "savaşta görev almak için biz de hazınz" çıkışlan oluyor. Rusya onlardan önce davranmış, rol almada önce- liği kapmış durumda. Amerika da soğuk savaşta en büyük düşmanını, bölgedeki gücü, iktidan nedeniyle yanına çekmede, nasılsa peşinden gelmek zorunda olduklannı düşündüklerinden dahafazla özen göster- di. Biterek, isteyerek öncelik verdi. Televizyon kanallanmızdan birinde savaşın ilk bom- balan sonrası gelişmelerin üzerine yorum yapan bir emekli yüksek rütbeli uzman komutanımız, olup biten- lerin bütünü için "strateji belirieyen ülke konumunda oimayanşı" kavramını kullandı. Baştan sona değtşe- cek dünya dengelerinde ülkelerin strateji belirtenen konuma düşmemek için strateji belirleyen ülke olma- da öncelik kapma yanşına girdiklerini anlattı. ABD öncülüğünde dünya pastasının yeniden pay- laşılması kavgasında, şimdilik öncelikli petrol, enerji yatakian bölgelerinin iktidannı, denetimini kapma ya- nşında, araç savaş olunca kurallan da çok acımasız. Banş, insan haklan gibi kavramlann gözetilmesi, her gelişmenin aynı anda görüntüleri ile evlerimize girdi- ği teknolojik çağda, olsa olsa görüntü, yutturmaca boyutunda kaiıyor. Havadan bombalarla birlikte Afga- nistan halkına gıda yardımı yapılması, radyolar atılma- sı gibi garip durumlar ortaya çıkıyor. [email protected] Doğuş Fas y ta ihale kazandı Ekonomi Servisi - Fas Krallığı tarafından dü- zenlenen 30 kilometre uzunluğundakı uluslara- rası otoyol inşaatı ihale- sini 85 milyon dolarlık teklifiyle kazanan Do- ğuş Inşaat, Fas krallı- ğı'ndan iş alan ilk Türk firması olacak. Doğuş Inşaat Yöne- tim Kurulu Başkanı Gö- nülTalu'nun verdiği bil- giye göre, Atlas Okya- nusu'na paralel Asüa- Tanca şehirleri arasında inşa edilecek olan dört şeritli otoyol, politik ve sosyal açıdan ülkenin öncelikli projeleri ara- sında yer alıyor. Proje- nin, Avrupa Birli- ği'nden ciddı destek al- dığı ve fınansmamnın Avrupa Yannm Bankası tarafından karşüanacağı belirtiliyor. 40 ayda ta- mamlanması planlanan proje kapsamında, 1870 metre toplam uzunlukta 5 adet viyadük inşa edi- lecek TEKEL'e zamANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) -TEKEL Genel Müdürlüğü'nden yapılan açıklamaya gö- re, kısa TEKEL 2000'nin fıyatı 1 mil- yon 300 bin, uzun TE- KEL 2000'in fiyatı ise 1 milyon 400 bin liraya yükseldi. Zamlann ar- dmdan kısa TEKEL 2001 900 bin, uzun Te- kel2001 ise 1 milyon li- radan satılacak. Kısa Maltepe ve Sam- sun'nun fıyatı 550 bin liraya yükselirken uzun Maltepe ve Samsun'un fıyatı 600 bin lira oldu. Zamlann ardmdan kü- çük rakının fıyatı 3 mil- yon 600 bin, büyük ra- kının fıyatı ise 6 milyon 500 bin liraya yükseldi. Küçük Tekırdağ rakısı 6 milyon, büyük Tekir- dağ rakısı ise 11 milyon liradan satılacak. İCü- çük votka 2 milyon 900 bin, büyük votka 5 mil- yon 800 bin ve 75'lik Buzbağı şarabı 4 mil- yon 500 bin liradan sa- tışa sunulacak.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle