Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 8 NİSAN 2000 CUMARTESİ
HABERLER
DUNYADA BUGÜN
ALt StRMEN
'itooSize'
"Keşke biz kaybetseydik, ama iki kişi ölme-
seydi."
Bu sözler Galatasaray'ın artık dünyaca ünlü
ve başanlı teknik direktörü Fatih Tenm'in.
Perşembe gecesi Galatasaray yanfinalin birin-
ci ayağında, Leedsllnited'ı, 2-0 gibi net£>irskor-
la gol yemeden yendikten sonra Fatih Terim'i
"keşke" diye konuşmaya iten olay ise, bir gece
önceTaksim Meydanı'nda iki hooligan'ın öldü-
rülmesiydi.
Evet, ölenler hooligan'dılar, yani futbol alanı-
na kurumsal terörü taşıyan fanatikler.
Hooligan'lar, kimlik arayışı içinde kişiliksiz, var-
lıklannı yalnızca futbol takımlannda bulan, top-
lum içinde yer edinememiş biçarelerdir ki ken-
dilerini şiddet ile ifade ederler.
Yapılan açıklamaya göre, olayı kışkırtan Ingi-
lizlerden ikisi, kendi ülke polislerinin kara liste-
sindeymişler.
•••
Ama çarşamba geceki olaydan ekrana yan-
sıyan görüntüler, bu kez şiddetin tek yönlü ol-
madığını gösteriyordu.
Çarşamba gecşsi meydana gelen çatışmayı,
"Ingiliz hooligan'lar olay çıkardılar" diye yorum-
layıp geçiştirmek mümkün değil. Çarşamba ge-
cesi Ingiliz ve Türk hooligan'lar birbirlerine gir-
diler. Bizimkiler daha vahşi oldukları için onlar-
dan iki kişi öldü.
Ingiliz hooligan'lann daha önce sebep olduk-
ları olaylar ve ölümler, bizimkileri mazur göster-
miyor.
Yerde yatan ve can çekişen arkadaşına ya da
yurttaşına ölüm öpücüğü vermeye çalışan Ingi-
lize büyük kin ve nefretle, sopayla öldüresiye
saldırmanın hiçbir mazereti yok.
Bütün bu olaylann polislerin gözü önünde ol-
ması da ayn bir rezalet. Istanbul'un göbeği Tak-
sim'de otuz kırk kişi abideye bile izinsiz çelenk
koyamazken, aynı alanda herkesin ve de poli-
sin gözü önünde rahatlıkla adam öldürülebiliyor.
llk Yardım Hastanesi 500 metre ötesinde, sar-
sılmadan götürülmesi gereken bir ölümcül ya-
ralı, cankurtaranla, uzmanlar tarafından hasta-
neye götürülmesi gerekirken, karga tulumba bir
taksiye atılabiliyor ve belki de kurtanlabilecek-
ken ölüyor.
• • •
Ingiliz hooligan'ların kirli geçmişleri, Leeds'li
oyunculann ırkçı nedenlerle adam dövmeleri bu
ayıplan ortadan kaldırmıyor.
Ama daha da ayıbını dün sabah bir gazetede
gördüm. Gazetenin şimşir puntoyla manşeti T-
wo Size" idi. Yani "ikibeden". Böylelikle kınk dö-
kük Ingilizce ve kırma Türkçe ile espri yapılmış-
tı güya; hem iki gol anımsatılıyor, hemde "Tu si-
ze"deniliyordu.
Doğrusu manşetin altındaki yazı daha da kor-
kunçtu: *'Hooligan'lannsokaktada, sahadada,
ağzını bumunu kırdık... Biz Türkler Avnjpalı ra-
kipleıimizi çiçeklehe karşılar, alkışlarla uğuria-
nz... Ama sizi suratınıza TÜKÜREREK gönde-
riyonız! Two.. Two... ingiltere'ye kadaryolunuz
var."
Onlann altında da iki fotoğraf. "Sokakta böy-
le" diye sunulan birincide, bir Ingiliz birkaç kişi
tarafından tutulmuş başı yere vuruluyor; yazının
lejandıdaşöyle: "Ingilizhooligan'lara Taksim'de
kafasına vura vura vatan toprağını öptürdüler..."
Leeds'li birfutbolcunun çimlere kapandığı ve
"Sahada böyle" diye sunulan ikinci fotoğrafın
açıklaması da şöyle: "Leeds'li futbolculara Sa-
mi Yen'in çimlerinde cenaze namazı kıldırdılar.
Hem de two rekat."
Yoruma gerek var mı bilmiyorum. Leeds'li yö-
neticilerin Türkleri onulmaz vahşiler olarak tak-
dim etmeleri için, bu çok sattığını ileri süren ga-
zeteyi bütün dünyaya göstermeleri yeter de ar-
tar bile.
Çarşamba akşamı Taksim'de Ingiliz ve Türk
hooligan'lar kapıştılar, perşembe günü ise ho-
oligan'lık medyaya taşındı.
Bütün basın meslek kuruluşlannın ve de ka-
muoyunun tepkisinin ne olacağını merakla bek-
liyorum ve basın hooligan'larına "Tuuu size!"
derken çoğunuzun duygusuna tercüman oldu-
ğumu sanıyorum.
Dindar cumhurbaskanı istiyorlar
Dincigericilerin
Köşk 'siparişV
tstanbul Haber Servi-
si - Başbakan Bülent
Ecevit'in de siyaseti bı-
rakmasını isteyen şeri-
atçı basın, seçilecek ye-
ni cumhurbaşkanının
"dindar. başörtüsü düş-
manhğı yapmayan. ma-
son olmayan, bunama-
mış, sivil ve demokrat"
niteliklerini taşıması ge-
rektiğini kaydetti.
Şeriatçı kesimin kök-
tendinci yayın organı
Akit gazetesi önceki
günkü yaymında Demi-
rel için "Oh nihayet git-
ti" manşetini atrruş, Gü-
ler imzalı karikatürde
ise Demirel'in gidişi
"sifonun" çekilişiyle
anlatılmıştı.
YeniŞafak gazetesi ise
sekiz sütuna verdiği "Ar-
ük demokrat" başlıklı
manşet haberinde Demi-
rel'i, sayısız demokrasi
ve hukuk ihlaline imza
atmakla suçladı.
Milli Gazete ise Hü-
kümetViırgun Yedi baş-
lığıyla sekiz sütuna ver-
diği manşet haberinde,
hükümetin güven oyla-
ması niteliğindeki cum-
hurbaşkanlığı oylaması-
nı kaybettiğini belirte-
rek istifa etmesini istedi.
Yeni Mesaj gazetesi de
Meclis'in Demirel'e ge-
çit vermemesi ile yeni
cumhurbaşkanı adaylan-
nın kulis faaliyetlerini
hızlandırdığını belirtti.
Yeni Asya gazetesi de
cumhurbaşkanlığı seci-
miyle ilgili DYP Genel
Başkan Yardımcısı ts-
met Atifla'nın demecıne
yer vererek, ANAP Ge-
nel Başkan Yardımcısı
Salih Yıldınm'ın üç par-
tinin ortak aday göstere-
ceğini belirttiğini böyle-
ce ANAP'ın suçüstü ya-
kalandıgını yazdı.
CHP 'Halkla Birlikte Çözüm Projesi' çerçevesinde Diyarbakır'da toplandı
Kürt sonıııınıdabirükMAHMUTORAL
Dt\ARBAKIR - "Halkla Birlikte
Çözüm Projesi" toplantılan için
Diyarbakır'a gelen CHP Genel
Başkan Yardımcısı Yaşar Seyman,
partilerinin Kürt sorunu açısından
dün olduğu gibi bugün de net
olduğunu belirterek, bu konuda
bedel ödenecekse ödeyeceklerini
söyledi. CHP MYK de bugün
Diyarbakır'da toplanacak.
"Halkla Biıükte Çözüm PorojesT
için Giresun ve Çanakkale'den sonra
üçüncü toplantı için Diyarbakır'a
gelen CHP Genel Başkan
Yardımcısı Yaşar Seyman, parti
meclisı üyelen Algan HacaJoğlu ve
Orfaan Veü Yıkfanm ile MYK üyesi
Yakup Kepenek'in iki günden bu
yana sürdürdükleri görüşmeler dün
de devam etti. ANAP, MHP, DSP,
FP, DYP il başkanlan ve
Diyarbakır Barosu Yönetim Kurulu
ile bir araya gelen CHP heyeti,
temaslan sırasuıda tüm sivil toplum
örgütü temsilcileri ile parti il
başkanlarını bugün yapılacak olan
"Halkla Birlikte Çözüm
Toplanası"na davet etti.
Bu arada CHP merkez ilçe
binasında basın mensuplanna Kürt
sorunu konusunda partisinin
görüşlerini anlatan Yaşar Seyman,
sosyal demokratlann geçmişine ve
tarinine sahip olduklannı belirtti.
CHP'nin Kürt sorununa dün olduğu
gibi bugün de çok net baktığını
anlatan Seyman, şunlan söyledi:
"Kürt sorunu sosyal demokratlann
programlannda ve kafalannda son
derece nettir. Biz diğer partilerin
liderleri gibi ABnin yolu
Diyarbakır'dan geçer sloganlanna
sığınacak konumda değiliz. Sorun ve
ülkenin içinde bulunduğu koşullar
ve de yeni bir yüzyıl artık bu tür
sloganlan aşmışür. Sloganlar artik
sorunlann çözümünde veterti
değildir. Halkunız söylenı ve eylem
uyumunu beklemektedir. Artık
söylenen sözkrin yaşama geçirflmesi
önenüktir. O ncdenle CHP bir söz
söyleyecekse, onun arkasmda
duracakbr. Bunun bedeli de
ödenecekse ödenecektir. CHP
geçmişte de bu tür banşçıl adımlan
atnuşür, bugün de atmaktan
kaçınmayacakür. Yeni dönemin en
önemli özelliklerinden biri de CHP
için söylem büiiği ile eylem birliğidir.
Yani bir il başkanı veya kadın kollan
başkanı Diyarbakır'da ne
söyiüyorsa, İstanbul ve Ankara'daki
il başkanlan ve genel merkezdekikr
de onu söyleyecek ve
uygulayacaktir."
MYK toplanacak
CHP Genel Başkanı Altan Öymen
de, "Halkla Birlikte Çözüm''
toplantısına katılmak üzere bugün
Diyarbakır'a geliyor. Öymen, bugün
saat 10.30'da başlayacaİc olan ve
yaklaşık 9 saat sürmesi beklenen
toplantıda, bölgedeki 13 il
örgütünün hazırladığı sorunlan
içeren raporlan dinleyecek. Aynca
toplantıda, bölgedeki sivil toplum
örgütü temsilcileri ve diğer parti
yetkilileri de istedikleri takdirde
görüşlerini açıklayabilecek.
Tartışmalann ardından yaklaşık 55
üyenin katılımıyla partinin MYK
toplantısı gerçekleştirilecek. Burada
alınan kararlann ardından Altan
Öymen, yann başta Kürt sorunu
olmak üzere ülke gündemi ile ilgili
görüşlerini açıklayacağı kapsamlı
bir basın toplantısı düzenleyecek.
Bakû yolcusu
Demirel'in
son
yurtdışı
gezisi
ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Cumhurbaşkanı
Süteyman Demirel,
Türkçe konuşan
devletler zirvesine
katılmak için bugün
Azerbaycan'a gidecek.
Demirerin son
yurtdışı gezisi olması
beklenen ziyaret,
görev süresi
uzahlmayacak olan
Cumhurbaşkanı'nın
kardeş Türk
cumhuriyetlerinin
devlet başkanlanna
"veda nrtehgT de
taşıyor. Zirve sırasında
ağırlıklı olarak
Türkmen doğalgazınnı
HazarDenizi,
Azerbaycan ve
Güreistan üzerihden
Türkiye ve Avrupa'ya
taşınmasına ilişkin
proje görüşülecek.
Türkiye, zirvede ilgili
ülkeler arasında bir
anlaşma
imzalanmasını da
istiyor.
tĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇÎN
Kamer Genç, Demirel'in gitmesiyle Cumhurbaşkanlığı yarışında
rakipsiz kaldığını söyledi.
Kıbns Rumlan, adadaki kayıplan gündeme getirdi
Türkiye BM'ye şîkâyet edfldi
EMİNE KARAKfrAPOĞLU
CEiNEVRE - Kıbns Rum kesimi,
Türkiye'yi CenevTe'de devam eden BM
Insan Haklan Komisyonu'nun, sivil ve
politik hakların görüşüldüğü dünkü
oturumunda Birleşmiş Milletler Insan
Haklan Komisyonu'na şikâyet ederek
1974'ten beri adada kaybolan
insanlardan sorumlu olduğunu ileri
sürdü. Türkiye'yi adadaki kültürel
mirası sistemli bir şekilde talan ve
tahrip etmekle suçlayan Kıbns Rum
kesimine Türkiye, haberlerinin
propaganda amacıyla kullanılmasından
utandığını belirten Rum gazeteci
George LanmVten alıntılar yaparak
yanıt verdi. Terorizm konusunda söz
olan Türkiye, bütün ülkeleri BM
anlaşmalanna bağlı kalmaya çağırdı ve
terorizmin insan haklanna etkilerine
ilişkin yeni bir kararnamenin
çıkanlmasını istedi. Kıbns Rum
kesimi adına konuşan Petros Eftychiou,
1974'teki Türk istilası sırasında ve
sonrasında insanlann kaybolmaya
devam ettiğini öne sürerek, bunlann
akıbetlerinin belli olması için
Türkiye'nin istekli olmadığuu söyledi.
Kıbns Rum kesiminin suçlamalannnı
ardından yanıt veren Türkiye'nin BM
Cenevre Daimi Temsilciliği
müsteşarlarından Bülent Meriç,
Kıbns'taki kayıplann 1963'te
başladığıru, askeri darbe sırasında
kaybolan Kıbnslı Türklerin
akıbetlerinin belli olmadığını söyledi.
Meriç, kültürel mirasın da aksine Rum
kesimi tarafından tahrip edıldığını
belirtti. Son olarak söz alan Kıbns
Rum kesimi sözcüsü, iki konudaki
iddialannı yineleyerek AlHM'nin kayıp
insanlara ilişkin Türkiye'yi sorumlu
tutan karanna dikkat çekti.
DCM'den 3 sanığa idam istemi
Hizbullah'ta yeni
örgüt hazırlığı
Haber Merkezi - Şanlı-
urfa'run Birecik ilçesinde
bir süre önce bir komise-
ri şehit eden şeriatçı terör
örgütü Hizbullah-Vasat
üyelerinin, "Türkiye'de
tslami Cibat Hareketi"
adıyla yeni bir örgütlen-
meye gittikleri belirlendi.
Ankara DGM Cumhuri- .
yet Başsavcılığı da, Hiz-
bullah örgütü üyesi 3 sa-
nık hakkında id,am iste-
miyle dava açtı. Başsav-
cılık aynca, "örgütün
üyesi olduklan" ıddıasıy-
la, 24 sanık hakkında 22
yıl 6'şar ay, 4 sanık hak-
kında 7 yıl 6'şar ay, 1 sa-
nık hakkında da 3 yıla ka-
dar hapıs cezası istedi.
Şanlıurfa Emniyet Mü-
dürlüğü'nden yapılan
açıklamaya göre, 31 Mart
akşaraı komrser Ati Os-
man Sançah'yı Şehft eden
ve daha sonra çıkan çatış-
mada yakalanan, Murat
Yürekli, Bedri Bozok,
MehnıetŞahYürekli,Ab-
dullah Erkan ve Hasan
Yanmdaglı'mn sorgula-
ması tamamlandı. Terö-
ristlerin verdiği ifadeler
doğrultusunda, kendileri-
ne yardım ve yataklık ya-
pan, silah sağlayan 5'i Is-
tanbul'da olmak üzere 10
kişi daha yakalandı.
Teröristlerin sorgula-
ması sonucu, Vasat'ın si-
lahlı yönünü zayıf gör-
dükleri için yeni bir olu-
şum içine girerek T ü r -
Idye'de tslami Cîhat Hare-
keti" adı altında örgütlen-
meye gittikleri belirlendi.
Birecik Saha Mahalle-
si'ndeki hücre evinde,
dün teröristlere tatbikat
yaptınldı. Teröristler, o-
lay gecesi kapının çalın-
masıyla paniklediklerini,
gelenlerin polis olduğunu
gördüklerinde de çatış-
maya girmeye karar ver-
diklerini söylediler.
AnkapuDGM Cumhn-
riyet Sdvcısf'Nûn Mefe
Yüksel, Hizünllah örgütü
hakkında yürüttüğü soruş-
tunnayı tamamlayarak id-
dıanameyi hazırladı. Kitap
haline getirilen 66 sayfalık
iddianamenin, 6 bölüm-
den oluştuğu belirtildi.
Suikast silahlannın kaybolması davası sürüyor
Şahin^in 3 yıl hapsi istendi
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Hospro şirketince Emniyet Genel
Müdürlüğü'ne hibe edilen malzemeler
arasında bulunan Baretta ve Uzi
marka suikast silahlanyla bunlara ait
susturuculann kaybolması ile ilgili
davada esas hakkındaki görüşünü
açıklayan savcı, dönemin Özel
Harekât Dairesi Başkanvekili,
Susurluk skandalının kilit
ısımlennden tbrataim Şahin hakkında
'görevi ihmal' suçundan 6 aydan 3 yıla
kadar hapis cezası istedi.Ankara 6.
Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen
davanın dünkü oturumuna, tutuksuz
sanıklar Musa Teber, Nazmi Kara ve
Omer Aydoğan, avukatlan ile müdahil
Içişleri Bakanlığı avukatı katıldı.
Yargıç Oktay Saday, Savcı Arif
Ökemen'in de istemi doğrultusunda
DYP Şanlıurfa Milletvekili Sedat
Bucak'ın yasama dokunulmazlığı
nedeniyle ihzan mümkün
olmadığından dinlenmesinden
vazgeçilmesine karar verdi. Esas
hakkındaki görüşünü bildiren Savcı
Ökemen, komisyon üyelerinin de
aralannda bulunduğu 10 sanığın
görevlerini ihmal ettiklenne ilişkin
yeterli delil elde edilemediğinden ve
bu silahlann kendilerine teslim
edildiği kanıtlanamadığından
beraatlanna karar verihnesini istedi.
Savcı, olay tarihinde Özel Harekât
Dairesi Başkanvekili îbrahim Şahin'in,
Israil'den gönderilen 3 kamyonluk
silah ve mühimmatın Emniyet Genel
Müdürlüğü'nde kolileri açılmadan,
Antalya'daki özel harekât kursuna
gönderilmesi için yazılı talimat verdiği
ve böylece silahlann sayımını
engellediği, aynca Sayım ve Muayene
Komisyonu"nu devre dışı bıraktıgının
anlaşıldıgını kaydetti.
SfFIR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR [email protected]
Star gazetesinin yöneticileri, basın
kartı sarıibi midirler bilmiyorum. Ancak
dünkü Star gazetesinin birinci sayfası-
nı gördüğümde, bu ülkenin bir yurttaşı
olarak, bir gazeteci olarak dehşete düş-
tüm. Tam sayfa ve mansette şu iki ke-
lime yer alıyor: "TWO SİZE!" Yani Star
yöneticileri futbolcusuyla, taraftarıyla
fngilizlerin yüzlerine tükürüyorlar.
Yazının spotunda ise şu korkunç ifa-
deler var: "Holiganlann sokakta da, sa-
hada da ağzını bumunu kırdık... Biz
Türkler, Avnjpalı rakiplerimizi çiçekler-
le karşılar, alkışlarla uğuhanz... Ama si-
zi, suratınıza TÜKÜREREK gönderiyo-
ruz! Two... Two... İngiltere'ye kadar yo-
lunuz var."
Birinci sayfada kocaman birfotoğraf.
Fotoğrafta bir Ingiliz taraftar dayak yi-
yor, yere diz çökmüş kendisini koruma-
ya çalışıyor. Fotoğrafın altında şunlar
yazılı: "Leeds'li holiganlara Taksim'de
kafasına vura vura vatan toprağını öp-
türdüler... " İkinci fotoğrafta ise maç sı-
rasında bir atak sonrası başarısızlığına
üzülüp başını toprağa dayamış bir Le-
eds'li futbolcu yer alıyor. O resmin al-
tında ise şu sözlere yer verilmiş: "Le-
eds'li futbolculara Sami Yen'in çimle-
rinde cenaze namazı kıldırdılar. Hem de
Korkunç Otesi, Dehşet Verici
two rekat."
• • •
Türkiye, demokratik bir ülke olsa,
Star gazetesini çıkaran gazetecilerin
gazeteciliğinin düşmesi gerekir. Türki-
ye demokratik bir ülke olsa, Star yöne-
ticilerinin, "Adam öldürmeye teşvik su-
çundan" yargılanmalan gerekir. Türkiye
demokratik bir ülke olsa, böyle bir ga-
zete satılamaz. Türkiye demokratik bir
ülke olsa, bu ülkenin yurttaşlan bu ga-
zeteyi boykot ederler.
Bir arkadaşımız, üzüntü ve öfke için-
de Star gazetesi yöneticilerinden birisi-
ni arayıp, "Neden böyle birşeyyapıyor-
sunuz, neden adam öldürmeyi teşvik
ediyorsunuz" diye sorduğunda aldığı
cevap çok şaşırtıcıydı. Star yöneticisi
şöyle diyordu: "Sabahtan bu yana ge-
len tebriklerden telefonlanmız kilitlen-
di. Sen ne diyorsun, halk bundan hoş-
lanıyor."
Yıllardan beri bu halk ne yazık ki ba-
sının da içinde bulunduğu bir koro ta-
rafından şovinizmeyönlendiriliyor. Hat-
ta, basın bu koronun çoğu zaman ba-
şına geçiyor. Komşu ülkelere, Batı'ya,
Doğu'ya hertarafa kin ve düşmanlık kö-
rüklemek son yıllarda gazetecilik mes-
leğinin bir boyutu olarak kabul görme-
ye başladı. Çevremize en çok küfreden,
en saldırgan dil kullanan, makbul gaze-
teci haline geldi.
• • •
Futbol, çaresiz yığınların kendi geri
tepkilerini dile getirdiği biralan haline dö-
nüştüğü için bu ilkel gazetecilik en çok
futbol dünyasında ilgi gördü. Sporgaze-
teleri, yüz kızartıcı başlıklarla çıkmayı bir
tiraj başansı olarak kabul ettiler. Toplumu
ilkel duygularla kışkırtmak, bu mesleğin
yozlaşmasının önemli işaretlerinden bi-
risi.
"Halk böyle istiyor" diyen Star gaze-
tesinin yöneticilerini biz gazeteciler ta-
nıyoruz. Onlann çoğu da hepimiz gibi,
bu meslek içinde yıllardır yer alıyorlar.
Ancak basındaki yozlaşma ve çürüme
öyle bir noktaya geldi ki, geçmişte ba-
zı değerleri olan insanlar, şimdi kışkırtı-
cılık ve kin saçan başlıklar atmayı bu
mesleğin gereği gibi kabul etmeye baş-
ladılar. "Halk böyle istiyor." Işte bu üç
sözcük, bütün mesleki felaketlerin ha-
zıriayıcısı haline geldi.
Sıradan yurttaş, ırkçı kışkırtmadan da
hoşlanır, küfürden de, başkasına haka-
ret etmekten de. Sıradan yurttaş, "Hin-
di Baba Hindi Leeds'e Kötü Bindi" baş-
lığını görünce bu başlığı atan gazeteci-
nin cinlik yaptığını düşünür, bu başlığı
pek bir beğenir ve çevresine gösterir.
Ama o yurttaş, yann bir başka yerde bu
kez kendi arkadaşını da öldürebilir.
Çünkü, Ingiliz taraftannı öldüren ilkellik
sokaklanmızda kol geziyor. Yann onlar-
dan birisi Star gazetesinin yöneticile-
rinden birisine de denk gelebilir.
• • •
Star gazetesinin yaptığı, iki Ingiliz ta-
raftannı öldüren katillerden daha tehli-
keli ve daha sorumsuzca. Çünkü yüz
binlerce insanı cinayetleri hoş görmeye
ve katilleri alkışlamaya çağınyor. Yeni
cinayettere açıkça zemin hazırlıyor. Ba-
sın yozlaşıyor, doğru. Basında büyük
bir çürüme olduğu da doğru.
Ancak açıktan cinayet kışkırtanı ve
katil alkışlayanı ise belki de ilk kez gö-
rüyoruz. Korkunç ve felaket. Utanç duy-
manın çok ötesinde...
Demirel
ödül
dağıttı
ANKARA(Cum-
huriyet Bürosu) -
Cumhurbaşkanı Sö-
leyman Demirel,
Türkiye'yi yurtdı-
şında başanyla tem-
sileden 15işadamı-
na törenle Devlet
Üstün Hizmet Ma-
dalyası verdi. Dev-
let hizmetinde "Biz-
den bir şey olmaz"
diyenlere karşı "Ha-
yırbizherseyiyapa-
nz"ı saMinduğunu
söyleyen Demirel,
"Daha çok,daha i>i-
yi yapmaya devam
edece^z^ dedi.
Demirel dün ayn-
ca Türk Dış Ticaret
Vakfi, Dünya Türk
Işadamlan Vakfı ve
Para dergisince dü-
zenlenen "Ynrton-
şmdald Başanh
Türk Işadamlan
Yanşması''nda ödü-
le değer görülen 23
ülkeden 31 işadamı-
na da plaket sundu.
Sakıp Sabancı da
Demirel'e Türk sa-
nayiinin gelişmesi-
ne katkılan nede-
niyle plaket verdi.
Devlet Üstün
Hizmet Madalyast
alan ışadamlan şun-
lar:
KemalŞahin,\fe-
nüÖger,RecepKes-
kin, Eşref Unsal,
Mustafa Baklan,
CengizHayatiÖnel,
ZiyaAkşahin,Sraan
Bayraktâroğhı,
Gökşin Sipahioğlu,
Mümtaz Teker, Ab-
metÇaak,ÜBflIAy-
sal, Hüseyin Kund,
Aü Akkanat, Yusuf
ZijaAksu.