09 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
29 MART 2000 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Yüzde 251ik zam dayatması larJıyor Haktş Genel Başkanı Salim Uslu, hükümetin, sözleşmelerin enflasyon hedefine uygun sonuçlandırılması telkinini 'özgür toplu pazarlık ortamına müdahale' olarak niteledi ALİER îşverenlerin, yüzde 25 olarak öngörülen enflasyon hedefine uygun zam dayatması kınlmaya başladı. Türklş'e bağlı Çimseîş Sendikası ile Türkiye Çimento Mustahsilleri Işverenler Sendikası (ÇMİS) arasında bağıtlanan grup toplu iş sözleşmesiyle işçi ücretleri ilk 6 ay için yüzde 30, ikinci altı ay ise TÜFE oranında arttınldı. Akbank'ta şubat ayı başında imzalanan sözleşmeyle de ücretlere yüzde 50 zam yapılmıştı. Işçi konfederasyonları hükümeti toplusözleşme özgürlügünü ihlal etmekle suçlarken Haklş Genel Başkanı Salim Uslu, sendikalara "işveren karşısına ortak taslakla çıkma" çagnsı yaptı. Işverenlenn enflasyon beklentisini öne sürerek toplusözleşme masalanna getirdiği yüzde 2530 civanndaki zam önerisi büyüyen stoklara rağmen çimento sektöründe bile uygulanamadı. Çimseîş Sendikası ile ÇMİS arasında geçen pazar günü vanlan anlaşmayla, sözleşme öncesi 250 milyon civannda olan işçi ücretlerine ilk 6 ay ıçin yüzde 30 zam yapıldı. 1 Ocak 2000 tarihinden inbaren geçerli olan sözleşmeyle ücretlerin ikinci altı ay TÜFE, üçüncü 6 ay TÜFE arn 3 puan, dördüncü altı ay için TÜFE oranında arttınlması öngörüldü. Çımselş Sendikası Genel Sekreteri Hasan Akmehmet, ışverenin masaya yüzde 15 zam önerisi ile oturduğunu belirterek "Biz son 6 aydaki kaybtmız olan yüzde 34.4 arü 5 puan refah payı istedik. İşverenin yüzde 15'Hk zam önerisi uzerine uyuşmazhk zapü tutularak karşdıklı grev ve lokavt üan edfldi, ancak grev uygulama aşamasmda anlaşma sağJandL Kafoank stoklara rağmen akbğımız zam oranından çahşanlar memnun. Bu sözleşmenin çıkmaza giren diğer sektörlerdeki sözleşmeler için de örnek oluşturacağmı duşünüyonım ve bu açıdan önemB buhıyorum" dedi. Sözleşme, 35 fabrikada çalışan 4 bin 525 işçiyi kapsıyor. manda çokuluslu. AB'nin yeni üyeleri Polonya'da yannmlar yapülar. Bizde işçüik maHyeti 20 bin dolar crvanndayken doğu Avrupa ülkeJerinde 78 bin dolar, A!manya"da 50 bin dolar. Bu gerçekleri büiyoruz ve işletmenin rekabet şansını ortadan kaldırmayan bir yaklaşımiçindeyiz. Ancak işverenden henüz karşı bir öneri ahnış değiHz" dedi. LastikIş Kocaeli Şubesi Mali Sekreteri Hasan Çakar ise işçilerin enflasyon oranında bir zam talebi bulundugunu ifade ederek şöyle konuştu: "tşveren yüzde 151er civannı ima etti. Işverenden yeni bir tektif gefanezse yüzde 15'ioylanz. İşçi ne derse o ohır." Ozgfir ortama müdahale Haklş Genel Başkanı Salim Uslu, hükümetin sözleşmelerin enflasyon hedefine uygun sonuçlandınlması telkınınin "özgür toplu pazarhk ortamma müdahale" nıteliğı taşıdığını belirtti. Hükümetin enflasyon hedefi ile gerçekleşen oranın birbirini tutmadığını anımsatan Uslu, aynı işkolundaki sendikalann toplu pazarlık masasındaki güçlerini arttırînak için masaya ortak taslakla oturmalan gerektiğini söyledi. Sendikalann güç yitirmesinde izlenen sendikacılık anlayışının da payı bulundugunu savunan Uslu şunlan söyledi: "Sendikalann amacı ücret zammım 3 puan fazla almak değfl. Bugüne kadar bunu yapülar, sonuçta makro ekonomik poütika üzerinde etkili olmadıklan için bugün ücret zammry la snurh bir takpieri var. Bir strateji değjşfldiği ohnah, önce demokrasiyi talep etmefi, ber siyasal karann bir ekonomik sonucu var, bunu bOerek davranmahdırlar. Siyasal politikaJara <*yasetin gündemine müdahale etmekri lazun." .• GENİŞACI HÎKMETBÎLA Dostumuz Rusya Türkler ve Rusiar yüzyıllarca banş içinde yaşadılar. Kendi alanlannda büyüdüler, imparatoriuk oldular. Ta ki Batılılar aralanna çomak sokuncaya kadar. 1677'de Fransızlann kışkırtmasıyla savaşa tutuşan Osmanlı ve Rusya, 1914'teki Birinci Dünya Savaşı dahil tam on kez birbirierini boğazladılar. Türklerie Ruslan 250 yıl kafa kafaya tokuşturan Batılılar, bu kavgadan hep kârlı çıktılar. Kaybedenler ise Türkler ve Ruslar oldu. Bu tokuşturma politikasıyla hem Osmanlı'nın parçalanması hızlandınldı hem de özellikle 18'inci yüzyıldan sonra büyük bir güç haline gelmeye başlayan Rusya frenlendi. 250 yıl boyunca dökülen kanlar, çekilen acılarcabası... Bu oyunu iki lider bozdu: Atatürk ve Lenin. 1920'lerde ikı lidenn başlattığı dostluk, iki komşunun kendi ilişkilerini ve geleceklerini kendilerinin belirlemesi üzerine kuruluydu. Her ikisi de bu kadar uzun süre iki ülkenin nasıl bir tezgâha kurban gittiğinin bilincindeydi. 1925'te imzalanan saldırrnazlık paktıyla, bu dostluğu perçinleyen imzalar da atıldı. İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra Sovyetler'ın aptalca baskısı Türkiye'yi Batı'nın, özellıkle Amerika'nın kucağına itti. Bu kez Rusya'nın lidertiğindeki komünist bloka karşı Türkiye ileri karakol haline getirildi, TürkRus düşmanlığı bir başka kılıfla devam etti. Sovyet sisteminin on yıl önceyıkılması, Rusya'nın o gün bugündür içinde yuvarlandığı kaos, pazar günü yapılan seçımlerle yeni bir aşamaya ulaştı. Putin'ın zaferiyle ilgili yorumlar genellikle şu noktada birleşiyor: Rus halkı, on yıldıryoksulluk, çeteleşme, vurgunculuk ve Batı tarafından aşağılanma yüzünden ezilmişti. Şimdi, güçlü bir liderin etrafında birleşerek yeniden süper güç olmak istiyor. Putin'i "Yeni Çar" olarak niteleyenler, Rusya'da milliyetçiliğin yükseleceğini, Kafkaslar ve Orta Asya'da etkinliğinin yeniden artacağını öngörüyorlar. ' Böylebirgelişmenin Rusya ile Türkiye'yi karşı karşıya getireceği tahminini yapanlar da var. Putin'in ilk dış gezisini Türkmenistan'a yapacağını açıklaması, Rus politikasındaki, beklenen atağın ilk belirtisi olarak görülüyor. Türkiye ile Rusya arasındakı çıkar çatışması beklenebilir. Bu çatışma zaten vardır. Orta Asya cumhuriyetleri ile ilişkiler, petrol ve doğalgaz hatlan konusunda bu çatışma zaten yaşarvyor. Kaldı ki bu konulartek başınaTürkiye'nin sorunu olmadığı gibi, Türkiye'nin tek başına altından kalkabileceği işlerde degiidir. "Avrasya" dünyanın en büyük çatışma alanlanndan biri haline gelmışse Türkıye, bu çatışmanın sadece bir parçasıdır. Çatışma alanlan olsa bile Rusya ile Türkiye'nin ortak noktalan çok daha fazla ve önemlidir. Her iki ülke de yüzyıllar süren çatışmalann kendilerine bir şey kazandınmadığını görmüş olmalıdırlar. Her iki ülke de bugün ekonomik sıkıntılar içindedirter. İkisi de IMF ekonomisinin kıskacı altndadırlar. Rusya ihracatçı, Türkiye ithalatçı olarak petrole bağlıdır. Petrolün mıktan ve fiyatı da kendilerinin dışındaki güçler tarafından belirlenmektedir. Her iki ülke de Batılılar tarafından aşağılanmakta, Batılı nonnlann kabul ertirilmesi için her iki ülkeye de şantaj yapılmaktadır. Her iki ülke de tüm sıkıntılanna rağmen potansiyel ekonomik güç durumundadırlar. Türkiye ve Rusya, bu ortak noktalarda buluşabilirlerse, ikisinin de kazançlı çıkacağı açıktır. özellikle Türkiye, tüm kartlannı Batı'dan yana oynamaktan vazgeçerse, çok daha kârlı çıkacaktır. Kafkaslar ve Orta Asya'nın, iki ülke için de banş, işbiriiği, yatınm alanı olması işten bile degildir. Aklıbaşında bir adamsa Putin'in de Türkiye ile ilişkilere bu açıdan bakması beklenir. /7/femetf)@ntv.com.tr Lastik'te grev rüzgân Sabancı Grubuyla DlSK'e bağlı LastikIş Sendikası arasında uyuşmazlıkla sonuçlanan ve 3 bin 200 işçiyi kapsayan toplusözleşme süreci greve doğru ilerlıyor. DlSK ve LastikIş Sendikası Genel Başkanı Vahdettin Karabay, işverenin kendilerine bugüne dek somut bir zam önerisinde bulunmadığını söyledi. Zam isterken işletme bazında maliyetleri dikkate aldıklannı anlatan Karabay," tşletmeleri çahşabilecek maby etierde tutmak lazun. 13 milyon lastik uretüıyor, 6J5 mflyonu Turkiye'de, 63 miryonu dışanda tuketiliyor. Bu fabrikalar aynı za MEB'de öğretmen acığı Sözleşmeli öğretmen bulunamadı • Milli Eğitim Bakanlığı, sözleşmeli olarak 5 bin Ingilizce dil öğreticisi görevlendirmeyi planlarken bugüne kadar yalnızca 96 kişi başvurdu ANKARA (ANKA> Ingılızce öğretmeni açığının kapatılmasına yönelik olarak sözleşmeli Ingilizce dıl öğretıcilığı formülünü uygulamaya koyan Milli Eğitim Bakanlığı, umduğunu bulamadı. Bakanlık 5 bin dil öğretici görevlendirmeyi planlarken yalnızca 96 kişi başvurdu. Milli Egitım Bakanlığı 'ndan edinilen bilgiye göre, tngilizce öğretmenliği branşındaki açığın kapatılmasına yönelik olarak Bakanlar Kurulu karaİ îîe 51îin tngilizce dil öğreticisî kadrosu oluşturuldu. Bakanlık, aralık ayında sözleşmeli olarak görevlendirilmek üzere 5 bin kadro için duyuruya çıkarken bugüne kadar yalnızca 96 kişi başvurdu. Dil öğreticıliği için mayıs ayına kadar başvuru yapılabilecek. Lngilizce öğretmenlıği, Ingiliz dili ve edebiyaü, Amerikan kültürü ve edebiyatı mezunlan ile en az 30 kredilik lngilizce eğitimini aldığmı belgelendirmek koşuluyla dil bilimi, lngilizce mütercim tercümanlık, yabancı dille öğretim yapan yükseköğretim kurumlannın lisans düzeyinde lngilizce öğretim yapan bölümlerinden mezun olanlar da dıl öğreticıliği için başvurabilecek. Ayrıca, lngilizce öğretmenliğinden emekli olanlar da başvuru yapabılecek. lngilizce dıl öğretıcilennin çalışma süresi haftada bir günden az, 4 günden fazla olamayacak. Öğreücilere, bir ders günü için 12 milyon 600 bin lira ödenecek. Haftada 4 gün tam olarak çalışan bir öğreticinin eline aylık yaklaşık 200 milyon lira geçecek. Bakanlık, tngilizce öğretmenliği branşındaki açığın kapatılamaması üzerine, gelecek öğretim yıündan itibaren Açıköğretim Fakültesi'nde lngilizce öğretmeni yetiştirecek. Açıköğretim lngilizce öğretmenliği Lisans Programı'na ÖSS'de 110 ve daha üstü puan alan adaylar yerleştirilecek. KESK yetkflileri, 1 Mayıs'ı DİSK ve çok sayıdaki sivfl toplum örgutü ile birlikte alanlarda kuüayacaklarmı beürtti. Türktş, Haktş ve Türkiye Kamu Sen'in kutfamalan salonlarda yapmak istedigini anımsatan KESK yetküHeri, Emek Platformu'na kuüamalarm "Küresel saknnya karşı küresel direniş" temasıyla kutlanmasuu önerdUderini, ancak bir kutiama programı üzerinde anlaşma «aganamadıgıın beUrtti. 1 Mayıs bir hafta kuuanacak Emek Platformu'nun toplantısında, 1 Mayıs'ın ortak kutlanması konusunda anlaşma sağlanamadı. DlSK Genel Sekreteri Murat Tokmak, Türkiye 'nin içinde bulunduğu sorunlar nedeniyle 1 Mayıs'ı, Emek Platformu'nun önderliğinde tüm emekçı örgütleriyle birlikte kutlamak istediklerini ancak Türklş ve Haklş'ten olumlu yanıt alamadıklarmı söyledi. Emek Platformu'nun 31 Mart'ta lzmir'de yapacağı bölge toplantısına konfederasyonlann genel sekreterlerinın de katılacağını kaydeden Tokmak, "Toplanoda, 1 Mayıs'ı birlikte kutiamayı yeniden önereceğiz. Ancak, söz konusu örgütlerin tavırlannda bir değişikiikobnazsal Mayıs'ı alanlarda kutlamak isteyen kuruluşlarla hazniıklara başlayacağız'' dedi. Murat Tokmak, 1 Mayıs'ı bu yıl önceki yıllardan farklı olarak sadece bir mitingle değil, 1 hafta sürecek çeşitli etkinliklerle kutlamak istediklerini de belirtti. Tokmak şunlan söyledi: "1 Mayıs'ı sadece bir mitingle geçiştirmek Btemiyoruz. Hafta boyu düzenky eceğimiz film gösterimi, sergi, panel gibi çeşitli etkinliklerin ardmdan, 1 Mayıs günü alanlarda yapatagimız mitingh> kııfinma pmgramımiTi Yüksek Öğretim Kurumu 'Lise mezunlannın bilgileri yetersiz' ANKARA (ANKA) YÖK, genel lise mezunlannı yetersiz buldu. YÖK, genel lise mezunlannın geçimlerini sağlayacak 'bügivebeceriden'yoksun olduğunu, bu nedenle de üniversite kapısında yığılmalar yaşandığını bildirdi. YÖK, gelecek 5 yıl içinde ÖSS'ye başvuru sayısının 2 milyona ulaşacağmı hesapladı. YÖK tarafından hazırlanan 'Yükseköğretimin Bugünkü Durumu' başlıklı raporda, yükseköğretme yönelik talebin artmasında, ortaöğretimde jenel eğitimmesleki eğitim dengesinin kurulanamasının etkih olduğu belırtıldı. Özellıkle genel y Ise çıkışlı öğrencilerin iş bulmada yaşadıklan sonmlar nedeniyle, birçok kez sınava girdiklenne ökkat çekilirken, bu kapsamda da üniversite kajısında yığıknalann yaşandığı vurgulandı. Raporia, T ü r k yükseköğretim sistemi üzerinde oluşan lemografîk baskmm temel nedeni, genel Kse me;; amlannmhertıangibDyiacseköğretimkurumuna rjremedikleri takdirde geçimlerini sağlayabflecek j, »Igi ve beceriden büyük ölçüde yoksun ohnalanC ta;Ülkenıizişdüny^suıda,işey«nigirenleriçindü' ınknenişeğhinıiprogranılanvaygınolmadığıgiri,gendHs^mezunknmızmdaeğitimleriitibarry, a bu tür programlara hazu* olup oknadıldan tar; ışma konusudur" denıldı. " Raporda, yükseköğretim çağnüfusunda( 1821) 995 yıhndan itibaren bir düşüş yaşandığı ancak Htaögretimdeki okullaşma oranuun sürekli arttıp. bildirildi. 199091 öğretim yılında yüzde 37.6 )lan okullaşma oranının 199697 döneminde yüzle 54.7'ye, 199899 öğretim yüında 57.7'ye yük. £İdiği saptandı. Ortaöğretimdeki okullaşma ora, ıının, 8 yılhk kesintisiz ilköğretim ile birlikte da ıaartacağı.budoğrultudadayükseköğretimeolan alebin yükseleceğine dıkkat çekildi. Istanbul Haber Servisi Emek Platformu'nuoluşturankonfederasyonlar 1 Mayıs'ı alanlarda kutiama konusunda anlaşamadı. Türklş ve Haklş, 1 Mayıs'ı salonlarda kutlamak isterken DlSK, KESK ve çok sayıda meslek odası ile kitle örgütü alanlarda kutlamak için çalışmalara başladı. DlSK Genel Sekreteri MuratTokmak, kutlamalan bu yıl çeşitlendirerek 1 haftaya yayacaklarmı belirtti. Emek Platformu'nun Ankara'da yapılan toplantısında konfederasyonlar arasında üst düzeyde sağlanan diyalog ve yakınlaşmanın alt birimler arasında da geliştirilmesi amacıyla bölgesel toplantılar düzenlenmesi kararlaştınldı. Emek Platformu'nu oluşturan örgütlerin il ve bölge yöneticilerinin katılımıyla gerçekleştirilecek toplantının ilki 31 Mart'ta Izmir'de yapdacak. DiğeT bölgelerdeki toplantı yerleri ve tarihleri şöyle: Adana 16 Nisan, Bursa 29 Nisan, Trabzon 13 Mayıs ve Erzurum 14 Mayıs. tamamlayacağız. Hafta boyu sürecek etkinkrde dünyadaki emek örgütlerinnı de yapacağı gibi küreselleşmenin emekçiler için ne anlama geldiğini de anlatacağız" dedi. KESK: Alanlarda>TZ KESK yetkilileri de 1 Mayıs'ı DlSK ve çok sayıdaki sivil toplum örgütü ile birlikte alanlarda kutlayacaklanm belirtti. Türklş, Haklş ve Türkiye Kamu Sen'in kutlamalan salonlarda yapmak istedigini anımsatan KESK yetkilileri, Emek Platformu'na kutlamalarm "Küresel saldıny a karşı küresel direniş'' temasıyla kutlanmasını önerdiklerini, ancak Emek Platförmu öncülüğünde bir kutiama programı üzerinde anlaşma sağlanamadığını belirtti. DSP'li Rıdvan Budak, basının sendikal örgütlenmeyi baltaladığını söyledi POAS'ın özeiiestirilmesi w Once medyada sendikalaşma' Rıdvan Budak: "Sosyal Güvenlik Yasası çıkarılırken sosyal taraflann görüşlerinin ahnmasını istedim. Tasanyı protesto eylemlerine katıldım. Eli kanlı parti olayına gelince, evet, sağcılar cinayet işlemişler ama solcular da bu işi yapmışlar; bana bütün sol örgütlerin silahtan uiak durduğunu mu söyluyorsun? Sen beğenirsin beğenmezsin, ona oy verenler de ^ r . Bu pariamentodan başka hükümet mi çıkardı?" değüse Avrupa'nm ucuz işgücü pazan olmaktan kurtulamayacağız'' dıye konuştu. Rıdvan Budak, "Sosyal Güvenlik Yasası çıkanhrken neredeydiniz? Eli kanlı bir siyasi partmin lideriyle tokalaşmak işçi snufma yakışn mi" diye sorulması üzerine şunlan söyledi: "Sosyal Güvenlik Yasası cıkanhrken, sosyal taraflann görüşlerinin ahnmasını istedim. Tasanyı protesto eylemlerine kanldım. EK kanh parti olayına gelince, evet, sağcılar cinayet işlemişler ama solcular da bu işi yapmışlar, bana bütün sol örgütlerin silahtan uzak durduğunu mu söyluyorsun? Sen beğenirsin beğenmezsin, ona oy verenler de var. Bu pariamentodan başka hükümet mi çıkardı? Aynca ben bu tür davranışlan, yumuşamayı sağlayacağı için devam ettirme taraftanyun." Bülş Genel Başkam Ayşim Atay da, toplu ış sözleşmesinin önündeki en büyük engel olarak gördükleri yüzde 10 barajınm kaldınlması için parlamentoya yasa tasansı sunduklannı belirterek "tsçi haklannda Avrupa standartiannı yakalayacağız'' dedi.Gazetemız yazan Şükran Sooer, yasalann yaşamm içinden gelerek belirlenmesı gerektiğini ifade ederek "Herhangi bir işyerinde çahşan hangi işçi, işverenden alacağmı almak için dava açabflir? Açsa kendini kapıda buhır"dıye konuştu. Eskiden Alman ekolünden gelen kimi hocalann sendikalaşmada barajlan savunduğuna dikkat çeken Soner, kendisinm, zamanında yazılanyla onlan çok uyardığını, barajlann Turkiye'de hiçbir yeni sendika kurulamaması anlamına geldığıni söylediğıni vurgulayarak o zamankı öngörüsünün doğru çıktığmı söyledi. Soner, 750 bın gerçek sendikalı çalışanı olan bir sistemin çökmüş olduğunu vurgularken "Turkiye'de sendikalar, siyasi iradeye, şantaja testim obnuş durumdadniar'' dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) DSP Istanbul Milletvekılı Rıdvan Budak, Türk medyasında sendikal örgütlenmenın baltalandığını belırterek "Medya dünyasmda sendikalaşma gerçekleşmeden diğer alanlarda sendikalaşmaya gitmek çok zordur" dedi. Bilgı Işlem Işçileri Sendikası (Billş) tarafından düzenlenen "Sendikal Örgütlenmenin Önündeki Engefler ve Yüzde 10 Barajınm Sendikalaştna Üzerine Etküeri ve Uluslararası Boyutu" başlıklı sempozyum dün gerçekleştuıldı. Türkiye'de yaklaşık 910 milyon civannda ücretli işçi bulundugunu, ancak bunlardan 4.5 milyonunun sigortah çahşüğını vurgulayan Budak, sendikalı işçi sayısının ise 900 bin civannda olduğunu belirtti. Rıdvan Budak, "Biz sendikacılann. işçileri sendikalaşmaya çağırmaya yüreğimiz ervermez noktaya gelmiştL Çünkü sendikalaşan işçileri işten anyoriardı'' dedi. Türkiye'nin Avrupa Sosyal Şartı'na ve ILO sözleşmesine imza attığını anımsatan Budak, "Buna rağmen bu konuda adım aolmıyor. Türkiye bu şarüarı yerine getirmelidir. Emek Platförmu eylemi görüşecek ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) PetrolIş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Öztaşkm, POAŞ'ın özelleştırilmesine karşı ellerinden gelenı yapacaklannı belirterek, yurt genelinde eylemin gündemlerinde olduğunu vurguladı. Rekabet Kurulu'na yazı yazdıklannı bildiren Öztaşkın, "ÖzeOeşdrme Yüksek Kuruhı'nun lasa bir süre içinde karar vermesini bektiyoruz. karann açıklanma«nnın ardmdan dava açacağız" dedi. Basının "karalama kampanyası" açarak çahşmalannı engellemeye çahştığını vurgulayan Öztaşkın. son gehşmeler karşısmda eylem sürecine gırdiklerine dikkat çekti. Öztaşkın, sözlerini şöyle sürdürdü: "tşyerierineyÖDeKkbügilendirıneçaJışmalan yapryoruz. Kamuoyunu harekete geçirmeye yönelik protesto ve büyük toplu eylemk r planhyorui Kısa ve uzun eründeki eylem planlanmız devam ederken şu günlerde de hareketUUk içjndeyiz. Örneğin geçenlerde Gemök'te büyük bir eylem gerçekleştirdik. Bu hafta sonu KocaeH'nde miting vapacağız, aynca Afiağa'da da miting yapabOiriz. POAŞ'm özeUeştBihnesini engeUemek için eümizden gekni tapacağız.''
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle