27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA 14 CUMHURİYET 29 MART 2000 ÇARŞAMBA I U r i . kuttur@cumhuriyet.com.tr 'Türk tiyatıvsıuuı yoktan var etu S. RAYAN YtRMtBEŞ "Tunç, iki gözüm, dün tiyatroda Brecht 'in II. Echvard'ın Hayatı provasında bulundum. Eserı sahneye Finlandiyah bır Brecht uzmanı koyuyordu. Dekorlu, ışıklı, kostümlü, makyajlı provada ilk sahneyi on kez arka arkaya prova ettırırken ve bir küçük detay tahsisi için koskoca kalabahk sahneyi yeni baştan alırken, Allah a dua ettim: Inşallah bizim tiyatromuzda da birgün bu çalışma olgunluğu yerleşir, diye. Gözlerinden öperiz." Bremen 1O.X1.1974 Okuduğımuz mektubu yazan kişi Muhsin Ertuğral. Mektubun sahıbi ise Ertuğrul'un tıyatro neferlerinden biri, aile dostlannın oğlu, yakını, Tunç Yalman Oyuncu ve yönetmen Yalman, Muhsin Ertuğrul'un kendisine yıllar boyu yazdığı ırih ufaklı mektuplan ve Ertuğrul hakkında yazdığı yazılan bir araya getırdi. Kültür BakanlığTnın katkılanyla yayunlanan'Tunç ÜüGözum'adlı bırkıtapla Yalman, Muhsin Ertuğrul'un yaşamına ve kişıliğine yenı bir perspeküften bakmamızı sağlayan belgelere dayah kaynak özelliğı taşıyan bir yapıt oluşturmuş. Yalman kıtaba, üstadın büyük hayranı H. Ayvaz'ın yazdığı, 1943 Istanbul Kültür Matbaası basımlı, Sanatkârlanmız Hi7i«inin 1 numaralı kıtapçığı olarak çıkan 'Muhsin Ertağml'un Hayatı ve Eserleri' adlı yapıtı da katmış. YıHanhr saldadığuuz mektuplar yeni günışığma çıkıyor. Kitap hafine getirmeye nasıl karar verdiniz? TUNÇ YAL1MAN Muhsin Ertuğrul'un 1947'den 1970'lerin sonuna dek otuz yüı aşkın bir süre, bana yazdığı seksen kadar mektup vardı. Muhsin Ertuğrul benim için babamdan daha yakın, sevdiğim, saydığım bir ınsandı. Onun için mektuplan atmayıp saklamıştım. Tanıdıklanm, mektuplan bastırmamı söylüyordu. Kim basabılir, nasıl olur derken New York'ta ArifLatife MardüTın bir davetınde Kültür Bakanı tste Tunç Yalman, Muhsin Ertuğrul'un yazdığı mektuplan 'Tunç Iki Gözüm' adlı bir kitapta topladı y DEFNE GÖLGESK TUBGAY FtŞEKÇİ Tiyatro Aydınlığı İki gün önce Dünya Tiyatrolar Günü'ydü. O gün Aksanat prodüksiyon Tiyatrosu oyunculan, gün ortasından gece yansına dek peş peşe dört oyun oynayaraK tiyatro sanatına ne denli güçlü bir sevgiyle ba^'1 olduklannı gösterdiler. Bu heyecanı pir ucundan olsun paylaşabilmek için o gün, Abelard ve Heloise oyununa bir kez daha gittim. On ikinci yüzyılda yaşanmış destansı aşkın öyküsünü, iki usta oyuncudan, TilbeSaran ile Cüneyt Türel'den izlerken, insanın evrensel özelliklerinin çağlar boyu nasıl da değişmeden kaldığını gördüm. Bizim Yunus Emre'miz de aynı yüzyıldan dünyaya seslenmedi mi? ...» ••• 'r' Cumhuriyet doneminin en başanlı olduğu alanlardanbiri fyatrodur. Darülbedayi'de çalınan maya tutmuş, yıllar boyu hem birçok yetenekli oyuncu ve yönetmen yetişmiş; bunlann sahneledikleri oyunlann, kuşaklar boyunca türiü engellemelere karşın, halkın beğeni ve bilinç düzeyini yükseltmede katkısı olmuştur. Birçok oyuncu adı sayabiliriz ki, adlan yirminci yüzyıl Türkiye tarihinde, çoğu siyaset adamından daha önterde yer altr. Birçok oyuncumuzun yalnızca seslerini duyabilmek, Türkçemizi onlardan dinleyebilmek bile insanlanmızın anadil sevgilerinin gelişmesinde büyük rol oynar. Tiyatro sanatı binlerce amatör genç için de en az okullan kadar bilgi ve deneyim sağlayıcı etkinlikler oluşturmuştur. Halkevlerinde, mahalle, okul, gençlik tiyatrolarında bu sanatla tanışanlar, paylaşmayı, birlikte hareket etmeyi, birlikte üretmeyi başkalanndan daha ileri düzeyde öğrenmişler, daha aydın insanlar olmuşlardır. Çağdaş tiyatromuzun kurucusu Muhsin Ertu§rul da tiyatroyu, her yaştan insanlann eğitildiği bir okul olarak görmemiş midir? Kim ne derse desin, tiyatronun "insanı insan etme gücü" yeryüzünde pek az şeyde bulunabilir bir özellik. .artpostaüar, yübaşıve doğumgünü tebrikleri gibi kısacık yazıların yanı sıra çok uzun mektuplar da var. Tfyatro ve oyuncular • hakkında düşüncelerinin yanı sıra bu mektuplar, Muhsin Bey'in tdşiliği hakkında epeybirşey anlatıyor.' mihan Tahy'la tanışom. Kendisine bu konudan söz ettığimde, hemen kıtap hazırlıklanna başlamamı, her anlamda gereken desteği sağlayacaklannı söylediler. Mektuplardan başka Muhsin Bey'le ılgilı sadece benrm bıldığım ve açıklayabileceğim bölümlen kitapta ele almak ıstedığımi de konuşmamızda belirttım. lstanbul ve Ankara Devlet Tiyatrolan dramaturglanndan Ayten Uncuoğiu ve Sündüz Haşar yer verdığim diğer konularla birlikte mektuplann düzenlenmesi ve kıtap haline getınlmesınde bana çok yardımcı oldular. Benım de ona yazdıklanm kitapta yer alsın ıstiyordum ama bulamadık. Mektuplann içeriğinden söz eder misiniz? YALMAN Kartpostallar, yılbaşı ve doğum günü tebnkleri gıbi kısacık yazılann yanı sıra çok uzun mektuplar da var. Tiyatro ve oyuncular hakkında düşüncelerinin yanı sıra bu mektuplar, Muhsin Bey'in kışihği hakkında epey bır şey anlatıyor. maya teşvık eden eşsiz bır ınsandı. Provalanmıza gelırdi, en küçük aynntıya kadar Türkçe deyimleri, yaiüışlan düzeltirdı. Tiyatro sevgısını, nyatronun önemini bize aşıladı. Düşünün, Muhsin Ertuğrul 'un yetiştiği ortamda rejisör diye bır kişı yoktu. 1927'de Istanbul Vaüsi ve Belediye Başkanı Muhittin Üstündağ'ın ona, İBeŞehirTryatrosu'mınbaşraa geçeceksin' demesiyle bence Türk tıyatrosu başhyor. Zaten Shakespcare falan hiç oynanmamış o zamana dek. Muhsin Bey, Türk tıyatrosu diye bır kavramı adeta yoktan var ettı. Müthış bır çaba bu... Vatan gazetesinde 1950'B yınarda çıkan iki vaznuzda Muhsin Ertuğrul'un devrin M i l Eğitim Bakanı Cdal Yarduna taranndan ıskarta edilmesini konu ettiğiniz için mahkemefik olmuşsunuz» YALMAN EveL Babam Ahmet Emin Yatanao oldum olası gazetecı olmamı ısterdi. Onu mutlu etmek için Vatan gazetesinde 'NeHaber' başlıklı köşe yazılan yazıyordum. Devnn bakanı, Muhsin Bey'in emeklilik çağı geldiğini, köşesine çekümesı gerektiğini söylüyordu. lsyan ederek iki uzun yazı yazdım, bu konuda. Zamanla yazılanlar unutulup gitmiş ve başka yerde de bir daha yayımlanmamıştı. Hatırlanması ılgınç olabUir diye düşündüm. Yazılar nedenıyle babam, ben ve Sdami Akpnar Vatan gazetesi sorumlulan olarak Mıllı Eğitim Bakanı'na hakaretten yargılandık. O zaman basında da yer alan konunun mahkeme tutanalclanna da kitapta yer verdim. Istanbul DP Milletvekıli Mhhat Perin, Muammer Karaca ve Haldun Donnen davada şahit olarak dınlenmışlerdı. Hapse atılacaktun ama rejım düştü. Yaşananlar ıbret vencıdir. 'Müthiş bir çaba buJ* Kitaba önsözö Şaldr Eczaabaşj yazmış. Bir tiyatro adamı olarak Muhsin Bey'i farkh kdan yönleri özetler mtsiniz? YALMAN Şaldr Eczacıbaşı, hem dostum hem de Muhsin Bey'e çok yakındı. Kıtap için 'Muhsin Ertuğrul, Tunç Yalman ve Tryatro Üzerine' başlıklı bir önsöz yazdı. 'Muhsin Ertuğral Doğmasaydı'başlıklı bölüm, 1970yılındakıjübılesıne dek Türk tıyatrosu adına yapuklannı ele aldığım bir yazı Kendisı Bari tiyatrosu düzenını ülkemize ılk getıren, bizim kuşağımızı dünya klasikleri ve çağdaş oyunlarla buluşturan, Nâzm Hikmet gıbı yazarlan tiyatro yapıtlan yaz ••• ', Devlet Tiyatrolan Genel Müdürü Rahmi Dilligil, hakkındaki eser hırsızlığı iddiasına yanıt verdi !Yanlış bilgi kaynaklannın çarpıtması' • Devlet Tiyatrolan gelecek sezonun temasını 'demokrasi kültürii' olarak belirledi. Genel Müdür Rahmi Dilligil, yeni oyunlar hakkında bilgi verdi. Repertuvarın yüzde 70'i yerli, yüzde 30'uyabancı oyunlardan oluşuyor. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Devlet Tiyatrolan (DT) Genel Müdürü Rahmi Dilligil. hakkındaki "eser hırszhğT iddiasını "yanhş bögi kaynaklannın çarpıtması" diye değerlendınrken konuyla ılgih yasal sonuç alındıktan sonra açıklama yapacağını söyledi. DT'nin 20002001 sezonunda sahnelenecek oyunlar arasında 5 yıldır kapalı gışe oynayan "Azizname ^ " ı n bulunmaması şaşkınlık yarattı. Repertuvara Yılmaz Güney'ın "Salpa" adlı oyunu alındı. Devlet Tiyatrolan Genel Müdürü Diüigıl, tiyatronun, toplumdan aldığı esinle hareket eden, sorunlan ızleyıcısıyle paylaşıp tartışan bir görev ve ışleve sahıp olması gerektiğini belirtti. Feodal gelenekler, yeni milenyum, Anadolu kültüru ve Avrupa'mn, 20002001 sezonunda göz önünde bulundurulacak temel kavramlar olması gerektiğinı anlatan Dılhgil, "2000'e Merhaba" temasının da "demokrasi kütturu" olarak saptandığını bıldırdı. Devlet Tiyatrolan repertuvannın, kuruluş ve gelişmesi sonrasında sürekli müdahale gördüğunü, sıyası ıktıdarlann nabzına göre oyun seçiunesi ya da kaldınlzm gereği ve sorumhüuğu da tiyatro alanının büyümesi profesyoneilik sıkınülannı da beraberinde getiriyor." 'Şu an cezalandırma yok' Dılhgil bır soru üzenne, eser hırsızlığı iddiasıyla ılgılı yargı yoluna gidildiğini belirterek, konuyla ılgih yasal sonuç alındıktan sonra açıklama yapacağını söyledi. "YyUrcaDTviyönetenlerin muhatap olduklan şeyierie ben de karşı karsryayun" diyen Dılhgil. sanatçılarla ılgılı şu an için herhangı bır cezalandırmanın söz konusu olmadığını behrtti. Dilhgil, Dısıplın Kurulu'nun gerekli gördüğü ya da herhangi bır hatası olduğunu büdığı personelin durumunu sözleşme hükümlerine göre değerlendireceğini kaydetti. Eski DT genel müdürlerinin yönetıme karşı çıkan açıklamalanna ılışkin soru üzerine, müdürlerin görüşlerine katıhnadığını anlatan Dilligil, DT'ye ilişkin yasal değişıklikle ilgilı çözümlerin sezon sonunda ortaya çıkacağını büdirdi. Dilligil, soruşturma açılan sanatçı sayısını net olarak bilmediğıni, ancak 6070 kadar kişi olabıleceğıru savundu. DT'nin açıklanan repertuvanna göre, 20002001 sezonunda sergilenecek oyunlar arasında izleyicılenn büyük ilgi gösterdiği, 5 yıldır kapalı gışe oynayan "Azizname "95" yer almıyor. DT'nin bugünkü yönetımine karşı açıklama yapan eski genel müdürler arasında yer alan Yücel Erten'in yönettiği "Azizname '95", oyuncu Serhat Nalbantoğhı'nun sözleşmesinın feshedılmesı ve yeni bır sanatçı ile devam edümesine oyun ekibinin karşı çıkması nedeniyle bir süredır sahnelenemıyordu. Usta Aziz Nesin'ın öyküierinden uyarlanan "Azizname '95" kapatılan RP'h Ismaü Kahraman'ın Kültür Bakanlığı dönemınde dahi gericı tepkdere karşın kaldınlamamıştı. Aynca yine, izleyıcilerden büyük beğeni görmüş olan, Yücel Erten'in yönettiği "Muthı Son" ve Serhat Nalbantoğlu'nun yönettiği "Ozgürlük Oyunu" da 20002001 repertuvanna alınmadı. Gelecek sezon sergilenecek oyunlar arasında, DT Edebi Kurul Başkanı Refık Erduran, eski DT Başrejısörü Ferdi Merter, DT Genel Müdür Yardımcısı Tamer Levent ve ANAP tstanbul MıUetvekılı YıhnazKarakoyunhı'nun yapıtlarının yanı sıra, yazarlar Adatet Ağaoğlu, Dinçer Sümer, Nâzun Hikmet, Haldun Taner, Memet Baydur, Müjdat Gezen, Turgut Özakman ve Yıhnaz Güney'ın "Salpa" adlı yapıtlan da bulunuyor. masının yaşandığını anımsatan Dilligil, şöyle konuştu: "Devlet Tiyatrolan'nı Idşisel mafa gjbi görme eğffiminde oian ktşiler, kurum içerisinde de Idşileri hedef alıp onlan çauştınnayarak köreltmeye bile yönelmişlerdir. Devlet Tiyatrolan'nuı sorunlan kisiseUeştirilenıeyecek kadar ciddidir. Ancak kimi kişiler > asalan ve meslek etiğini hiçe sayarak seyirciyi cezalandırmak pahasına tiyatroya ihanet ederken kişisel hırs ve beklentüerine De>1et Tryatrosu'nu ve mensuplannı alet etmek istiyor." 'Çıkaıianna basamak ojsun istiyorlar' Dilligil, bugüne kadar "yalnızca kişisel zaaflannıön plandatutarak yaşamış olanlann" kurumun sorunlanna çözüm bulamayacağını anlatırken, "Çünkü onlar Devlet Tîyatrolan'nı. sorunlarma çözüm buhnakiçin değfl, kendi çıkarlanna basamak olsun diye kullanmak Lstiyorlar. ldealleri, tiyatronun idealleri ile hiçbir zaman örtüşmövor" dedi. 20002001 sezonunda sergflenecek oyunlar arasmda, 5 yıkfar kapah gişe ojııayan Aziz Nesin'in öyküierinden uyaıianan Yücel Erten'in yönettiği "Azizname '95" yer alnuyor. Yine Yücel Erten'in yönettiği 'Mutlu Son' adh oyun da repertuvara ahnmadı. Yeni ovunlar arasmda ise Yümaz Günev'in u Salpa"adh oyunu da var. Devlet Tiyatrolan 'nın repertuvannı her yıl bir önceki 27 Mart Dünya Tiyatrolar Günü'nde açıklamayı gelenek haline getirmek istedıklerinı belirten Dilligil, repertuvann yüzde 70'imn yerli, yüzde 30'unun yabancı oyunlardan oluşacağmı büdırdı. Bu oyunlann yüzde 60'ının, Devlet Tiyatrolan sahnelerinde ilk kez oynanacak, Türkiye ya da dünya prömıyen yapacak yapıtlar olduğunu anlatan Dilligil, 12 ıh kapsayan32sahnede2'siyerli l'i,ya bancı toplam 3 oyunun sahnelenmesının düşünüldüğünü kaydetti. Dılhgil, 23 Nisan'dan ıtibaren Çorum'da bir çocuk tiyatrosu açılacagını bildirdi. DT Genel Müdürü Dilligil, "eser hırsızlığı yaptiğT iddiasıyla ılgıh olarak, "1997 yıhnda Devlet rıyatrolan dramaturgi heyeti ve edebi heyetin çahşmahuı sonucu kabul gören bir oyun uyguiamaSl İle UgUİ olarak haanımmia Tıyatrodan söz açmışken, geçen bayram haftasında aynı gün izlediğim iki oyundan da biraz söz edeyim: Ferhan Şenso/u, 1980'deki Şahlan da Vuoır/arJdan bu yana hiçbir oyununu kaçırmadan izliyorum. Tiyatromuzda kendine özgü, benzersiz bir çizgi oluşturdu. Boş güldürmece olmayan öfkeii mizahını, sazı eline alıp oyun içinde Turgut Uyar'dan şiir okumasını, dünyadan haberli aydın kişiliğini seviyorum. Anton Çehov'la ilişkisi güçlükle kurulabilecek denli yerlileşmiş Fişne Pahçesu da Ferhan Şensoy'un yeni bir başansı. Şu sırada tiyatro dünyamızda günümüz. toolucnunu bu dönU «N*far«o^. başka bir yapıt olduğunu sanmıyorum. Içine yuvarlandığımız sonsuz tüketim dünyasının acıklı komikliğini çarpıp duruyor yüzümüze oyun boyunca, tabii hâlâ yüzünde yüz kalabilmişlerimize. Bu oyunun ardından arkadaşımın ısranyla Maydanoz gosteri yerinde sergilenen Grease müzikaline gittik. önce şunu söylemeliyim: Çağcıl mimari olanaklaria kentimize böyle bir gosteri merkezini kazandıranlan kutluyorum. En az iki bin kişilik dev bir salon. Teknik olanaklan en üst düzeyde. Ne ki Grease müzikalinden tat alabilmek için çok ortalama bir beğeniye sahip olmak gerek. 1960'ların pembe aşk öyküierinden bir konu, üstüne müzik ve dans. Bu kent, Istanbul müzik festivalleri sırasında her yıl ne dans topluluklan, ne müzikler izliyor. Seyircisi bu denli gelişmiş bir kente böylesi sıradan bir yapım sunmak bence haksızlık. Bir de kimi özel okullar öğrencilerini getirmişler bu müzikale, bir küttür hizmeti yapar gibi. On dörton beş yaşındaki çocuklara ne katar bu oyun anlayamadım. Insanlığın hep ileriye doğru geliştiğini düşünürüm, ama insan böyle şeyler görünce somnadan edemiyor ^ Shakespeare'in yaşadığı dünya bizimki mrydi? yanhş bilgi kaynaklannın çarprtmaa 3e kurum içievTaklar kurum dışuda ellerde dolaşmaktadır" dedı. Bu durumun, kurumu ve 1997 yılında görev yapan edebi heyeti töhmet altında buakacağına işaret eden Dilligil, şöyle konuştu: "Kendi kişisel hastahklanna Devlet Tiyatrolan'nı afct etmek, keyfince davTanarak bu kuruma zarar verdiğmin büincinde obnayanbra bu büinri haOnatmakiçin gerekli uygıılamalan yapmak; DT yasası, 657 sayıh memur kanunu, görev ve çahşma yönednefiğimiz, sözleşmenıizvenKskkeğitnnimi K Ü L T Ü R İ Ç t Z t K KÂMtL MASARACI KUKUrSen Ankara Subesl 'Perde Arkası' özel sayısı İle Devlet Tiyatrolan yönetlmlnl protesto ettl "Simat yapıııa hakkımız eiîmizden abnıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) KültürSen Ankara Şubesi, 27 Mart Dünya Tiyatro Günü için özel bir sayı hazırlayarak, Devlet Tiyatrolan yönetimini protesto etti. KültürSen Ankara Şubesi'nin 27 Mart Dünya Tiyatro Günü nedeniyle hazırladığı "Perde Arkası n adh özel sayısı, pazartesi akşamı Ankara'da temsil olan tüm sahnelerde ve Devlet Tiyatrolan'nuı kutlama programının yapıldığı Büyük Tiyatro'da dağıtıldı. Bültenın, çüaş nedenı 2. sayfasında şöyle açıklanıyor: "Sanatçı arzulanmızı çomaklanacak yara olarak gördükleri, tavlamaya yehendikleri, korkutup tek başımıza kalmamıra yol açmak istedikkri, bölüp yönetmeyi seçtikleri, üstümuzü örtmeye çahşbklan, yeteneklerimizi boğmaya kaUaşaklan, sanat yapnıa hakkunızı elimizden alıp umutsuzluğa yönlendirdikleri için aynı duyguyu yaşayanlarla scsimizi birleştirmek, sözünü yazıya döküp, altma inıza atanlarla dayanışmak, yöneönclikkrin disiplin kurallan bölümünü en çok okunanlar listesinden çıkarmak amaayla çüayoruz." Muhsin Ertuğrul'un 1965 tanhini taşıyan yazısına da yer verilen bültende. 15 Ağustos 1999'dah bu yana Devlet Tiyatrolan 'ndakı çeşith görevlerinden istifa edenler, görevden ahnanlar, görev yeri değiştirilenler, disiphn cezası alanlar ve haklannda soruşturma açılanlann adlan sayıldı. Kültür Bakanhğı'nın Devlet Tiyatrolan'na müdahale etmemesi yönündeki basm açıklamasını imzalamalan nedeniyle haklannda soruşturma olan sanatcılann ısımlenne de yer venlerek, "Bu Kstenin daha uzun olduğunu bfliyonız. Yer darhğı sebebiyle devamı bir sonrald Perde Arkası'nda" denıldi. Bültende, bır gazetede çıkan yazısına yer verilen Devlet Tiyatrolan 9 Edebi Kurulu Başkanı Refık Erduran'a da tepkı göstenlerek, şu sorular yöneltıldı: "Şu kısıth ödeneğinin büyük kısmuu şımank oyuncu parçalanna dağttan Devlet Tiyatrolan'nuı Edebi Kurul Başkanı olarak, şu anda Devlet Tiyatrolan'nda kaç oyununuz oynanmaktadır? Devlet Tîyatrolan'njn yazar telif hakkı gişe gelirinin yüzde 4O'ı mıdır? Kaç yurt içi dışı se> ahate kaükünız? Bu seyahatkrin amaclan nelerdi? Neter yapıkh? Aynı zanıanda Yazarlar Derneği mensubu olarak kaç Türk yazannın oyunlannı dış ülkekre tanıtnmz? Bu yazarlar kimlerdir?"
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle