25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA r 3 - CUMHURİYET 17 NİSAN 1999 CUMARTESİ i A, f - - v • r OLAYLAR VE GORUŞLER Nisanla Gelenler • • lkemızde çok önem- U lı ıkı olgunun yaşan- dığı aydır nisan ayı. 23 Nisan 1920. TBMM'ninaçılışı, 17 Nisan 1940, KöyEns- titülen'nin kurulması. Birincısıyle ulusun egemenliğı sağlanmış, ikin- cisiyle de bu egemenliğin eğitımle pekıştınlmesı amaçlanmıştır. Amaç- lanmıştır diyoruz, çünkü feodal top- lumlarda ulus egemenliğinın ko- runması sanıldığı kadar kolay de- ğildır. Bu nedenle 17 Nisan. yani Köy Enstıtülen'nın kuruluşu ulu- sumuzun çağdaş gelışmışlik düze- yıru yakalamasında atılmış en önem- h adıriılardan birisidir. Başka bir deyişle, ulus olgusunun pekiştirilip geliştırilerek egemenliğimizin sü- reklilığinı sağlamak düşüncesıdir. Ne yazık ki. bu düşünce halk ege- menliğıni içine sindiremeyenlerce gelişmesını tamamlayamadan dur- durulmuştur. Eğer o aydınlanma ateşi bir süre daha yakılabilseydı, bugün ulusu- muzun yaşadığı sorunlann hiçbıri- si yaşanmaz. ulusumuzun egemen- liğinı elinde tutmak isteyen parti başkanlan rezaletleri yaşanmaz, göstermelık ve güdümlü demokra- siler çoktan aşılmış olurdu. Köy Enstitülen7 yle ulusumuzun çok dü- şük düzeyde olan okuryazar sayısı hızla arttınlmaya çahşılmış, ulus bireylerinin üretken olarak yetiş- meleri amaçlanmıştır. Çünkü bu amaca dayalı olmayan öğretim ve eğititn çahşmalart, gehşmede bız- leri ıstenılen yere ulaştıramazdı. Eğer bugün hâlâ bır bocalama dönemi yaşıyorsak bunun nedenle- rini burada aramak gerekır. Onun içindir ki, Köy Enstitülen'ni kapa- tanlar ulusumuza en büyük kötülü- ğü yapmışlardır. Eğer Köy Enstitü- leri kapatılmamış olsaydı bugün Türkiyemizin 21 yerleşim birimi- ne yayılmış, ülkemızin aydınlan- masına ışık tutan gerçek anlamda 21 ünıversitemiz olacaktı. Bu üni- versitelerin bugün de var olduğu söylenebılir. Ancak buralarda oku- yan gençlerimizın çok büyük bölü- münün öğrenimini gördükleri ko- nulan uygulamaya sokabilecek ye- teneğe bile enşemedikleri, öğreni- mini gördükleri bölümlenn dışın- da ışler yapmaya çahşöklan, üre- tımden yoksun olduklan görülmek- tedir Özet olarak derulebilir ki, eğer Köy Enstitülen kapatılmamış ol- saydı: • Demokrasimiz çoktan rayına oturmuş, demokrasıyle bağdaşma- yan aykınlıklar ortadan kalkmış olurdu. • Eğitım, sağlık ve tanm konu- lannda hiçbır sorunumuz kalmaz- dı. • Ulus bilinci yerleşmiş olacağın- dan bugünkü Güneydoğu sorunla- n yaşanmazdı. • lş ilkelerine göre yapılacak eği- tim ve öğretim çahşmalan sonucu olarak teknik alanda da büyük ıler- lemeler sağlanmış olurdu. • Ulus bireyleri üretime dönük olarak yetiştirileceğınden ülkemi- zin bugün yaşamakta olduğu eko- nomik sorunlar çoktan aşılmış ola- caktı. Bu örnekleri daha da çoğal- tabılınz. Ancak sorunlann çözümü bunlarla oyalanma yerine bir an ön- ce tekrar bu yola dönmek, yani eği- tim ve öğretım işlenmizi kuram- sallıktan kurtararak ış eğitimi ilke- lerine dönük bır eğitim sistemini tez elden uygulamaya sokmaktır. Yoksa sürekli olarak yetiştinlen tüketicı insanlartopluluğuyla sorun- lar daha da artacaktır. "Atatürk'ün halkçılık ilkesine uygun olarak geniş halk kitlelerinin eğitim düzeyini yüksertmek, böyle- ce Atatürk devrimlerinin yerleşmesi için gerekli ko- şulları yaratmak, halkın politik, ekonomik ve kürtü- rel yaşama aktif olarak katılmasınt sağlamak ve ay- nı zamanda kendi hakları konusunda bilinçlendir- mek..." (I. Hakkı Tonguç). Yann, genel ve yerel seçimler var. Hepimiz gidip gön- lümüzün, daha da çok aklımızın, bilgimizin eğilimine uyarak partilere, adaylara oy vereceğiz. Bu, bir görev. Ülkenin daha lyi, daha başanlı, daha sağlam biryapıya kavuşturulması için bir yurttaşlık görevi... Ama 17 Nisan'ın ayn, çok degışıkbıranlamı daha var. Köy Enstitülen yasasının TBMM'de kabul edildiğ[gün... O günlerin unutulmaz Milli Eğitim Bakanı Hasan Âîi Yü- cel'i, ismail Hakkı Tonguç'u anmamak olası mı? Ne demişti Yücel, Meclıs'teki konuşmasında: "Türkıye'de- ki öğretmen açığı 15 yıl gibi kısa bir süre içinde kapa- nabilecektir." Yeni biranlayışın, gerçek yurtseverliğin atılımı idi bu... 1946 yılına kadar coşkuyla süren bir büyük çaba... Dü- şünün, birkaç yıl içinde 16.400 kız-erkek öğretmen, 7.500 sağlık görevlisi, 8.756 eğrtmen, "yeni bir ruhla" yetişmiş, 22.456 aydın ve çağdaş eğitici.. Bir düşünsek ya, 1946'dan bugünlere, yani 2000'li yıllara dek bu ay- EVET / HAYIR OKTAY AKBAL Ylrmi Bir Tomurcuk... dınlanma devnmi sürüp getseydi içinde çırpındığımız çık- mazlann bin bile ortada kalır mıydı? Köy Enstitüleri, Hal- kevlen, Dil veTarih Kurumlan!.. Bütün bunlan yıktılar, ye- rine ımam okullannı, çağdışı anlayışlan yürürlüğe koy- dular. Atatürk Türkıyes'ini yoziaştırmak için ellerinden ge- leni yaptılar, yapıyorlar... "Yirmi bir tomurcuk" diyor halk ozanı, bir Köy Ensti- tülü öğretmen Nebi Dadaloğlu... "Ne ot idik ne de bö- cekl Gelin aynkları bıçek/ Koca halkım ha dıyecek/Ay- la yıldız sönmez kardaş." Dostum Alev Coşkun "Eğitimde çığır açan devrim- ci: Hasan Âli Yücel" adlı kitapçığında yakın tarihimizin bu büyük eğitimcisınin genış kitlelerin bilinç düzeyine kavuşturulmasında nasıl öncülük ettığini sergilemiş. Coşkun, Yücel'in kişiliğıni şöyle tanımlamış: "Her milletvekili, her bakan, her başbakan 'Dev- let Adamı' değildir. Devlet adamı, çığır açan insan- dır. Tepki veren insandır, tavır koyan kişidir. Denge- Ikjir, dürüsttür, yurtseverdir. Kendi çıkarlarını değil, sürekli ülkesinin çıkarlarını ön planda tutan kişidir." Uygar ve çağdaş bır kışılıkle olümsüzleşen bır aydın- dır Yücel... Tıpkı Tonguç gıbi... Uzun görüşlü, genış kap- samlı özlemler içinde ıkı ınsan. Bırbın ardına sürdürüle- cek kültür atılımlanyla on yıl, yirmi yıl, elli yıl sonrasını hazırlamak isteyenlerden... Birkaç yıl içinde bilinç ışığı- na kavuşturmak çabasındaki bu insanlan saygıyla an- mak gerekir. Bugün de, daha sonrakı günlerde, yıllarda da... Dadaloğlu nun dediği gibi "Adınız destan şafağı/ Ha- san Alı gönül dağıl Bağnazlık yok ayak bağı." Ama ka- ranlık güçler bu ayak bağını daha da güçlendirdiler, da- ha da zorladılar, yannlara açılan kapıyı kapattırdılar. Gi- de gıde işte geldik bugünlere... Yann oy vermeye giderken Yücel'ı, Tonguç'u, Köy Enstitülen'nden yetışen, zamanla etkınliklerini, güven- lerini, yurtseverliklerinı yitirmeyen o yaşlı gençleıi, kül- tür devrimınınatılımcılannıdüşünmelıyız. Onlan, "Yokoğ- lu yokla başladık/ Kireç yaktık, harçlar kardıkl Toprağın kökün yokladıkl Cılavuz'da Kırkepır'de/ Karanlık kalü- belâdan/Anadan atadan yardanl Nasıl fışkırdık damar- danl Dûzıçi'nde Çifteler'de." Yeni 17 Nisan'lan yaratacak olanlara selam... Hayatımzda böyle bir fırsatı kaç kere yakalayabilirsiniz? Yaygın servis ağı, bol ve ucuı yedek parça desteği ve yerli üretimin tüm avantajlanyla artık Türkiye nin seçimi belli: Hyundai CLS ırsat* 3.100.000.000 TL'ye kadar kredili alımlarda^ 6 ay %0 faiz!^_ *Accent 1.5, Elantra, Sonata ve Galloper modelleri içindir. veya îfsat** * ^ Peşin ahmlarda Ek Taşıt Alım Vergisi ve tüm sabit "** vergiler bizden! **Accent 1.3, 1.5 ve Atos modelleri içindir. (Diğer binek araçlarımız için farklı ödeme koşulları geçerlidir.) Tüm sabit vergiler; Taşıt Alım Vergisi, Eğitime Katkı Payı, Çevre Kirletme Vergisi, Plaka, Sigorta ve Bandrolü içermektedır. 3.100.000.000 TL İÇİN ÖRNEK ÖDEME TABLOSU j İ M VADE (AY$4 6 12 24 AYLIK NET FAİZ ( % ^ %0,00 %2,65 %5,23 AYUK ÖDEME T U T A M | 516,666,667 TL 311,330,225 TL 244,952,209 TL Bu kampanya koşulları sınırlı sayıda araç için geçerlidir. Büyük avantajlar ve çeşitli ödeme koşulları ticari araçlanmız için de mevcuttur. Ayrıntılı bilgiyi Hyundai Yetkili Satıcıları'ndan edinebilirsiniz. Bu kampanya dışında, Hyundai Assan'ın hiçbir kampanyayla bağlantısı yoktur. SOMDTa GALLOPER HYUNDAİASSAN İ HATTI 0212 339 04 04 HYunoRinssnn HYUND*1 ASSAN OTOUOTIVSJUI YETTC A.5 PENCERE Yarınki Seçim ve Cumhuriyet Paldır küldür bir seçime giriyor Türkiye... Seçimin demokratik altyapısı yok!.. Neyasalardüzgün, ne hazır- lıklar yeterli, ne de seçmenin oyu- nu sağlıkla kullanabilmesi için ko- şullar elverişli!.. Milyonlarca seç- menin de oyu boşa gidecek... Sonuç ne olacak?.. • Olumsuzluk ortamında olumlu sonuçlar iki noktada somutlaşıp umut yaratabilir: 1) Laik kesimin oylannın artma- sı, dinci kesimin oylannın eksilme- si.. 2) Sol kesimin oylannın yüksel- mesi.. Solun bölünüp parçalanması sağ- duyu ve akla aykın bir olgudur; ama bir veridir. Solda öfkeli bir çatışma var; kimsenin gözü kendi partisin- den öteye bir şey göımüyor; bizim gazete bu kavganın ceremesini çe- kiyor; yazıişlerimizin elinde eczane terazisi yok ki günlük haberteri ya- yımlarken sol partilere düşen payı miligramına dek tartabilsin!.. Hangi sol partiye ne ölçüde yer verilmiş?.. Bu sorunun didişmesin- de gazeteye yağan tepkilerin ardı arkası kesilmiyor; CHP ile DSP'nin ve İP ile ÖDP'nin yandaşlan arasın- daki çekişmenin odak noktasında- yız; hiçbirine yaranamadığımız da belli... Öyleyse doğru noktadayız. • Yunus Nadi 7 Mayıs 1924'te ilk sayısı çıkan Cumhuriyet'i şu satır- larla tanıtıyor: "Bugün ilk sayısınt yayımlamayı başardığımız Currıhuriyet, okuria- nna kendini tanıtmaya yetertiyse de gazetemizin amaç, şekil ve mes- leğine ait bir iki kelime efdemeyiya- rariı bulduk. Cumhuhyet'in siyasi programı isminden belli olduğu gibi, onu ya- yımlayanlann siyasi hayatları da bellidir. Cumhuriyet Türkiye'de bü- <••• yükkavgalaria elde edilmiş tarihibir sonuçtur. Biz elde edilen bu amaç uğruna fiilen çalışmış insanlarız. Memlekette bu muzaffer ve galip fikrin çok kuvvetli taraftarian var- dır. Cumhuriyet memlekete mal ol- muş bir fikirdir. Biz onun temsilci- si ve koruyucusuyuz. Bu temel dü- şünce göz önünde tutulduktan son- ra kesin olarak söyleriz ki gazete- miz ne hükümetgazetesine de bir parti gazetesidir. Cumhuriyet sadece cumhuriye- tin, bilimsel ve yaygın ifadesiyle demokrasinin savunucusudur. Cumhuriyet ve demokrasi fikir ve esaslarını yıkan ve yıkmaya çalı- şan her kuvvetle mücadele edecek- tir. Memlekette heranlamı ile ger- çek bir demokrasikurulması için ga- zetemiz bütün variığı ile çalışacak- tır." Anayasamız budur. Ülkemizde yanm yüzyıldan beri seçim yapılıyor; demokrasiye eri- şemedik. Yanm yüzyıldan bu yana, büyük çoğunlukla, sözde merkez sag partilerı iktidar oldular; ama toplumu demokratik düzene ka- vuşturacak bir hukuk düzenleme- si yapmadılar. Çünkü bu partilerde Avrupa'nın merkez sağı gibi demokratik içerik yok; ekonomik liberalizmden ya- nadıriar, siyasal liberalizme karşıdır- lar. Sağcı iktidar özgürlük ve gönenç sağlayamadı, dinci akımların pa- lazlanmasına yol açtı; irticayı körük- ledi. Ya sol?.. Sol bölünüp parçalandıkça, ülke- nin yazgısına ağırlığını koyamaya- cak... Yıne de yarınki seçimlerde top- lam sol oyların artması, ülkenin ge- leceğine dönük bakışlarda bir umut parıltısı yaratabilir. 18 Nisan Seçimlerinde Çağdaş-Laik Türkiye Kazansmm Istiyorsak... DEĞERLİ YURTTAŞLAR! • Bir ülkenin insanı, yurttaşı olmak bize kimliğimizi kazandırır. lyi bir yurttaşın hem hakları, hem ödevleri vardır. Anayasal bir hak olarak, bizi yönetecekleri aramızdan seçmek, aynı zamanda temel görevimizdir. Cumhuriyet'in bır bireyi olmak bize sorumluluk yukiemektedir. • Seçime mutlaka katilmalı, sandık başlarında görev almalı, oyumuzu kendi aklımızla vermeliyiz. Karanrmzda yaknzca guzel Turkıyemiz'in ve ulusumuzun geleceği öoem taştmakdır. • Anayasal hak ve odevlerimizi tam olarak yerine getkmek için her adayı tek tek ıncelemeli; gerçekten bırıkimli. durûst, temiz, Atatürk ilke ve devrımlerınden asla odun vermeyen, satılık olmayan, halkı tanıyan, sayan, şeriat özlemcilerıne, ırkçılara, böluculere karışmamış, ödun vermemiş, demokrasi, insan hakları ve eşıtlıgı benımserr.ış olanları belirlemeliyiz. Dürust, termz ve kendi çıkarına değil tike yaranna çalışacaklarına guvendıklerımızı seçmeüyiz. Ozellikle yerel seçimierde, bunlardan kazanma olasıkğı en yuksek olan adaya oy vermeliyiz. • Adayları görev aldıklarında yapmayı hedefledikleri projelere gore değerlendırmeli ve daha sonra her eylem ve söylemlerini izlemeliyiz. • Sözlerini tutmayanlara, yeminini bozanlara, çağdaş-laik Turkıye'ye, Atatürk ilke ve devrimlerine ihanet edentere, bayrak, ezan, kuran ve din sömürüsü yapanlara, yalancılara, hırsızlara asla tekrar oy vermemetiyız. • Seçip görevlendireceklerimiz, çağdaş Turkiye'yi daha ıleri gotürmeyı hedefleyecekler ve bunu gerçekleştiremezlerse gorevi bırakacaklardır VE BİZDEN OY İSTEYENLER! • Bu ulkede sosyal ve ekonomik haklanmızm ve yurttaşlık sorumluluklarımızın bilincıyle, kardeşçe, mutkj ve huzurlu, barış içinde yaşamak istiyoruz ve bunu çağdaş ve orgütkJ bir toptum olarak sağlayacağız. Bu nedenle de oyumuz; çağdaş, laik, demokratik, sosyal hukuk devletini, hukuk toplumunu, cinsler arası eşitliği, çevreye ve insana saygıyı benımsemiş, eylemiyle söylemi bir olanlaradır! • Sizierin birbirinizı kotüleyerek, içi boş konuşmalarınız yerine, ülkenin kalkınıp gelişmesi, eğrtimin çağdaşlaşması, ekonominin dûze çıkması, hukuk toptumu olunması gıbı konularda göruş ve projelerinizi öğrenmek istiyor ve nutuk atmakla siyaset otmayacağmı hatrlatıyoruz. • Ve yeni seçilecek miltetvekillennden; ' '" -Adı mafyaya, yolsuzluklara, karapara aklamalara, ruhsatsız yapılara, banka batırmalara, halka rağmen ihalelere fesat karıştırmalara, bilinçsizce ve parayla parti değiştırmelere, - Adı eğıtimdeki ve diğer devlet kurumlanndaki şeriatçı-tarikatçı-ırkçı örgütlenmelere, şiddet gösterilerine, - Adı bolücülüğe, provokatorlûğe, teröre karışanların üstlerine gitmelerini ısteyeceğiz ve bu konuların takipçisi olacağız. ÇYDO Genel Merkezi Şimal Sokak No 10 Şişhane Beyoğlu - İstanbul W : (212) 252 44 33 Faks : (212) 252 65 95 Türkiye'nin Gelecek Güvencesi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle