Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
KNİSAN1999CUMA CUMHURİYET SAYFA
KULTUR 15
Balzac karakterleıi resmi geçidi
Edebiyatta gururu kınlmış, intikamcı kadın tiplemesiyle özdeşleşmiş, ünlü Honore de Balzac'ın
kahramanı Kuzen Bette'in Amerikan yapımı yeni sinema uyarlaması, bugün gösterime giriyor
lalzac'ın, 1848 Pans Komünü öncesi
Fnnsası'nı fon alıp hayat boyu hayal kı-
nkıklanna uğramış, hırslı bir kadının
entikalan aracılığıyla, döneminin aris-
toleasisini hicvettiği klasik romanından,
Anerikalı oyun yazan ve tiyatro yönet-
meıi Des McAnuffeliyle sinemaya uyar-
lanın 'Cousin Bette- Kuzen Bette'. bugün
gösterime giriyor. Özetle 19. yüzyıl Fran-
sas'nda, aristokrat bir aile çevresinde
g«£n bırtakım aşk. intikam, hırs, ihanet
ve jara oyunlannı konu edinen bu kos-
türrlü. melodramatik dönem fılmi, sürek-
li rtddedilmeye yargılı, gururu kınlmış
BeEe rolünde esmer. kavruk, yaşlı haliy-
le >eni bir gövde gösterisine girişmiş,
45'ik Jesska Lange'in nicedir sönmeye
yüz tutmuş yıldızını parlatıyor ama EB-
zafceth Shue'nun erkek öğûten, Paris sah-
nelennin kraliçesi, seksi varyete şarkıcı-
sı Jenny (ya da Kelh Macdonald ın Hor-
tense) rolü için uygun seçim olup olma-
dıgı, bize tartışmaya açık gibi geldi.
Esmerlik Jessica'ya yaramış
Fılmin başında, ölüm döşeğindeki ka-
nsı Adenne'e , günah çıkanrcasına tüm
ihanetlerini anlatıp bağışlanmayı dilerken
tanıdığımız, ailesınden ya da çocuklan-
nın geleceğinden çok kendi zevkini dü-
şünerek har vurup harman savurmuş,
uçan kuşa borçlu, bencil Baron Hector Hu-
lot (Hugh Laurie), kadın düşkünü, kan-
sını sûrekli aldatmış, ardaman çatlamış,
rezil birkoca. Zaten Napdyootarafindan,
sonıadan baron yapılmış. Uzun savaş yıl-
lannda da aşağılık yollardan vurgun vu-
rup zengin olmuş, parasını sevgililerine
yedirerek çarçur etmiş. Bu fırsatçı. onu-
runu yitirmiş, zayıf karakterli Baron'a
ötedenben yanık, kansının kuzeni Bet-
te.
Adeline (Geraküne Chapun bir görü-
nüpölüyor), hayat boyu elini sıcak sudan
soğuguna sokmamış. soylu bir leydi ha-
yatı sürmüşken. köylü kuzeni Bette sü-
reklı çalışmak, kıskanmak zorunda kal-
mış, hayallerini içine gömmüş ve hiç ev-
Lange. sürekti
reddedilmiş, kalbi kınk
'Kuzen Bette' rolünde
nicedir sönmeye vüz
tutmuş yüdızını parlatıyor.
Cousin Bette /
Yönetmen: Des
McAnuff/
Senaryo: Lynn
Siefert, Susan
Tarr, Balzac'ın
aynı adlı
romanından /
Kamera:
Andrzej Sekula
/ Müzik: Simon
Bosvvell /
Oyuncular:
Jessica Lange,
Elizabeth Shue,
Hugh Laurie,
Bob Hoskins,
Aden Young,
Kelly
Macdonald,
Geraldine
Chapfin, Toby
Stephens /
1998ABD
(özen Film)
lenmemiş, hırslı bir kadın. Adelıne"in
ölümüyle sonunda. elindekini avucun-
dakini yiyen, savruk Baron'u çekip çe-
virecek bir eş, kuzen çocuklanna bir an-
ne ve Hulot Malikânesfnin yeni hanı-
mefendisi olacağını zannederken Ba-
ron'un önerdiği evin kahyalığı görevini
redderek Paris'in yolunu tutuyor. kalbi kı-
nlmış Bette. Sahne kostümlerini diktiğı,
bayağı baldır-bacak revülerinin gözde
yıldızı olan, onun gibi köy kökenli, hop-
pa varyete şarkıcısı. siyah saten kurdele-
li, pahalı fahişe Jenny'yle (Elizabeth
Shue) yakınlaşıp arkadaşlık ederek avu-
nuyor ve uzaktan, ufak ufak intikam ağ-
lannı örmeye başlıyorailenin başına. Bu
kez. intihardan kurtanp bir anne gibi kol
kanat gerdiğı, Polonya asıllı, meteliksiz,
çulsuzgenç heykeltıraş Weceslas'a(Aden
Ybung) tutulan Emma'yı yine hüsran bek-
lemektedir. Vannı yoğunu verdiği genç
heykeltıraşla, hem annelik, ablalık, hem
de arkadaşlık ettıği, kuzen kızı, sinsi Hor-
tense'ın (Kelly Macdonald) evlenmesi-
ni de sineye çeken Bette'ye düşen, bir-
birlerine tokuşturacağı çevresindekiler-
den öcünü tek tek alacağı şeytanca plan-
lar tasarlayıp uygulamaya koymaktır...
1846'nın Parisi'nde başlayıp komün
günleri coşkusunun ayyuka çıktığı, sokak-
lann kanştıgı 1848'in çalkantılı Pari-
si'nde noktalanan 'Kuzen Bette', başan-
lı görsel düzeyiyle, bugûnün insanı için
de geçerli içeriğiyle, zamana karşı koy-
muş bir Balzac klasiğinin hakkını veriyor,
kimilerince ağır tempolu bulunmasına
karşın. Daha ilk sinema denemesinde or-
taya cins cins karakterlerin fınk attığı,
renkli. kostümlü. ilginç bir 'kara kome-
di' çıkarmanın üstesinden gelen, tiyatro
kökenli Des McAnuff'un 'etiyüzüdüz-
gûn' anlatımında, 'Rezervuar Köpekle-
ri'yle dikkati çekmiş, Polonyalı kamera-
man Andrzej Sekula'nın görüntülerinin
ve dekor-kostüm tasanmcılannın de kat-
kısı var. Ağır başlayan film, Bette'in onu
üzenlere karşı harekete geçmesiyle hız-
lanıyor ve aristokrat Hulot ailesi birey-
lerinin kendilerini tahrip etmeleriyle ve
sokaktan gelen Komün Günleri'nin coş-
kulu kargaşasıyla sona eriyor.
Düzeyli bir 'kara komedi'
Yönetmen McAnuff'un. 'İçerdeküer-
le dısardakiter arasındaki karşıtnkuuı
vurgula\an bir epik' olarak tanımladığı
'Kuzen Bette'de, hep feleğin darbelerini
yiyen, ihtiraslı ama son derece akıllı, in-
tikamcı Bette rolünde, melek yüzüyle,
sessiz ve derinden cadılıklar yapan bir
kara örümcek gibi ışıltılar saçıyor Jessi-
ca Lange. Lange'in yanı sıra, Paris'in en
zengin adarru, uçkuru düşük belediye baş-
kara, enfıye bagımlısı ve bıraz safkeriz Cre-
vel'i oynayan Bob Hoskins. sonunda felç
olup küçük torunuyla birlikte yine Bet-
te'in bakımına kalan Baron rolündeki
Hugh Laurie, yan gelip yatarak çalışaca-
gına habire laf üreten, lapacı heykeltıraş
rolündeki (meraklısının Paıtl Coat'un 'Sûr-
gün'ünden hatıriayacagı) Aden Young ve
Baron'un faizci şernnden kaçan, çaresiz
oğlunu oynayan Toby Stephensdeöneçı-
kıyor fılmde. Crevel'in Jenny'nin eteği-
nin altından çıktığı ya da heykeltıraşın
Jenny'yle ateşlı *9.5 Hafta' pozlannday-
ken kayınpederi Baron'la kansı Horten-
se tarafından basıldığı gıbisinden sürpriz-
li ve eğlenceli sahneler de banndıran, ko-
mik ve meşumca bir aşk ve intikam çe-
şitlemesi niteliğindeki 'Kuzen Bette', fes-
tival öncesi meraklısına iyi gelecek bir Bal-
zac uyarlaması sayılabilir sonuçta.
Yavanbw cadı-bacı mavalı
En seksi zamanlanndaki bir
Ann Vlargret'in cazibesini taşı-
yan, kızıl saçlı. boylu boslu Nico-
le Kkimanla. yine sportmen ya-
pılı Hollywood dilberlerinden. at
suratlı, kumral Sandra BuUock'u
bir araya getiren 'Practical Ma-
gk-Aşkın Böyüsü'nü seyretmek
gafletinde bulunduk geçen hafta.
Erkek rüyalannı süsleyen günümü-
zün ikı gözde yıldızıyla destekli
'Practkal Magkf yakın dönemin
'Addams Famfly' vb. gibi filmle-
riyle yeniden ilgi gören. eğlendi-
rici cadı hikâyelerinin yeni bir
uzantısı. Iki saatlik komik ve ro-
mantik bir kaçış beklentisiyle git-
tik 'Aşkın Büyüsü'ne, ancak kar-
şımıza nerdeyse yansında çıkıp
terk edeceğimiz, çok satan bir ro-
mandan beyazperdeye uyarlana-
rak uzatıldıkça uzatılmış, evlere
şenlik, uyduruk bir cadı mavalı
yutturmacası çıktı.
Doğaüsrü güçlere ilişkin bildik
Hollyvvood hraşlanyla kanşık. son
moda feminist esintiler de içeren
film, kuş'aktan kuşağa aktanlmış
sihir-büyü numaralanyla haşır ne-
şir, kadınlannın altıncı hissinin
çok güçlü olduğu, lanetlı Owens
ailesınden, cadı teyzeleri (Dianne
Wiest, Stockard Channing) tara-
fından büyütülmüş, yaşıtlanndan
farklı, Saİy ve Gilly (Sandra Bul-
lock. Nicole Kidman) kız kardeş-
lerin hikâyesini anlatıyor. tkisi de
aileden cadı, Sally ve Gfll>
r
bacı-
lann ve taşıdıklan aile mirası la-
neti de erkeklerine bulaştınyor-
lar.Bu lanet de, Owens kadınlan-
na âşık olan erkekleri hep zaman-
sız bir ölümün beklediğidir.
Aşk ve erkekler hakkında fark-
lı görüşlere sahıp olan ve ilişki
kurduklan bahtsız erkeklerin ha-
yatını söndüren bu iki güzel cadı
bacının hikâyesi, gitgide tıkarup ya-
vanlaşıyoryansından itibaren, za-
yıf senaryosunun kurbam olarak.
Bir tek uçan süpürgeleri eksik ba-
cılann ortadan kaldırmak zorun-
da kaldığı. Güly'nin maço dostu,
kayıp Jimmy Angelov'u (Goran
VTsnjic) arayan kuşkulu bir poli-
sin(AidanQuinn) devTeye girerek
Festıvalımız perde açıyor...
'Aşkın Büyüsü'ne Nkoie Kidman havranlan bile zor davanır!
iki kardeşin üstüne üstüne gidi-
şiyle gittikçe irtifa kaybeden butek-
düze cadı masah eğlenceliği, bey-
lik bir fınale bağlanıyor.
Aşk delısi. erkek avcısı, zevk uğ-
runa dünyayı gezen, şuh ve hop-
pa Gilhy ve aileden gelen doğaüs-
tü becerilerini kullanmayıp normal
olmayı isteyerek vücut losyonla-
n, kremler, sağlıklı otlar filan sa-
tan bir dükkân işleten Sally'nin
farklı kişiliklerine karşın aynlmaz
bir beraberlik ve dayanışma ser-
Practical MagiC / Yönetmen: Griffin Dunne /
Senaryo: Robin Syvicord, Jakiva Goldsman,
Adam Brooks, Alice Hoffman'ın romanından /
Kamera Andrevv Dunn / Müzik: Alan Silvestri /
Oyuncular: Sandra Bullock, Nicole Kidman,
Dianne Wiest, Stockard Channing, Aidan
Ouinn, Goran Visnjic, Chloe Webb, Ewan
Rachel Wood / 1998 ABD (WB)
giledikleri, ölü Jimmy'nin ruhu-
nun Gılly'ye geçtiği ve 'TheExor-
cist-Se>tan'ı çağnştıran ruh çıkar-
ma ayini gibisinden gitgide abuk
sabuklaşan sahnelerle dolu film.
giderek birbirine pek bağlanama-
yan, sorunlu senaryosuna yenik
düşüyor. Biraz 'Sevgilinı Büyö-
cüydü'v'ü anıştırarak biraz başka
benzer filmlerin etkisiyle kotanl-
mış izlenimi vererek cadı usulü
aşk hikâyesi anlatan 'Aşkın Bü-
yüsû'nde zengin oyuncu kadro-
sunun çabalan da havaya gidiyor
sonuçta. Yıllar önce 'After Ho-
urs'la parlayıp artık kameranın
önünden arkasına geçerek 'Addıc-
tedtoLove'la yönetmenliğe atılan
eski oyuncu Griffin Dunne' ın im-
zasını taşıyan 'Aşkın Büy üsii' şık
şıkırdım görünen ama aslında her
bakımdan tel del dökülen, şişiril-
miş bir kötü film resmen. Eh, so-
nuçta 'malzemesi kötüyse, çor-
banın hazmı da güç oluyor' do-
ğal olarak. •
Kjdman ya da Bullock'dan çok
Hollyvvood'da şans arayan Hırvat
oyuncu Goran Visnjic kaldı bize
bu dandik 'Aşk Büyüsii'nden.
tSTANBUL FtLM FESTİVALİ BU GECE BAŞLIYOR
Bu gece Carlos Saura'nın
'Tango'suyla 18. kez per-
de açacak olan Uluslarara-
sı Istanbul Film Festivali,
yine dünyanın dört buca-
ğından seçilmiş, kuşkusuz
keşfe değer nitelikte. on-
larca yeni ve eski filmi içe-
ren bölümlerden oluşan
zengin programıyla, yıllar-
dır Amerikan zevk ve renk-
lerine bulanmış sinema or-
tamımızı renklendirip çeş-
nilendirerek meraklısını bir
kez daha yorucu ama zevk-
li bahar koşuşturmacalan-
na gark edecek, 15 gün sü-
resince.
Yılda 15 günlük de olsa,
yine yoksunu olmaya artık
alışüğımız bir Sinematek'in
ışlevini üstlenerek çıkagelen festival katannda bu
yıl, her nabza göre şerbet veren çeşit çeşit film-
lerle. cins cins sanat sineması ürünleriyle dolu
bölümler peş peşe sıralanıyor, ulusal ve ulusla-
rarası yanşmalardan ustalara aynlmış özel bö-
lümlere, uluslararası festivallerden dünya sine-
masının genç yıldızlanna ve Brecht'i. Paris'i,
caz, blues, ragtıme müziğini görüntüleyen bel-
gesellerden Bosch, Rembrandt, Van G<^h, Ver-
meer, Mondrian. Magritte. vb. gibi ressamlann
tablolanna dayanan, Hollanda canlandırma sine-
masınm en iyı kısa örneklerine kadar.
Festi> alin seçid kurulları
Belçikalı tanınmış kadın yönetmen Chantal
Akerman'ın başkanlığındaki uluslararası yanş-
ma (Altın Lale) jürisi, Chicago festivali yöneti-
cisi Amerikalı Michael Kutza. Macar yönetmen
Janos Rozsa, eleştirmen Mehmet Açar, Fransız
sinema yazan Henri Behar. Amerikalı yönet-
men Robert Stone ve yapuncı Şeref Gür'den olu-
şuyor.
Festivalde, Antalya'nın rövanşı halinde geçe-
ceğe benzeyen ulusal yanşmanın, yönetmen Or-
hanAksoy başkanlığındaki jürisindeyse, MÜ Ile-
tişim Fakültesi Öğretim Üyesi Zafer Doğan, eleş-
tirmen Tuna Erdem, Israilli eleştiımen Dan Fa-
inaru ve oyuncu Gülsen Tuncer göreA' yapacak
ve Türk sinemasınm 1998-99 hasadını değer-
"Detik"/ Tsai Ming-Liang
Gencecik AJ Pacino, Schatzfoerg'in "Panic In The Needle Park"ında.
lendirecek.
F1PRESCI (Uluslararası Sinema Yazarlan Fe-
derasyonu)jürisinin üyeleri de, Peter Cargin(ln-
giltere, başİtan), Artsvi Bakhchiman (Ermenis-
tan), DanielaSannwaJd(Almanya), BoLudvigs-
son (Isveç) ve Alin Taşçıvan olarak saptandı.
Alışıldığı üzere, vaktiyle seyrettiğimiz, kimi
bildik filmleri-yönetmenleri mecburen es geçip,
herbölümden, önemine bakmaksızın seçerek alt
alta sıraladığımız 25 fılmlik bir kişisel liste ya-
pıp iki yoğun şenlik haftasını daha yasamaya ha-
zırlanan sinemaseverlere iyi seyirler dileyerek ni-
cedir ilkbaharla özdeşleşmiş festival heyecanı-
na selam duralım bir kez daha!
• Mrs.Dalloway / Marleen Gorris
• Lulu on the Bridge / Paul Auster
• La Nube-Bulut / Fernando Solanas
• Fette VVelt-Şişko Dünya / Jan Schütte
• Slam / Marc Levin
• Illuminata / John Turturro
• Love is the Devil / John Maybury
• Wıld Man Blues / Barbara Koppİe
• Bertolt Brecht, Aşk, Devrim... / J.Brückner
• Tu Ridi-Gülüyorsun - Paolo-VlttorioTa\iani
• Kirazın Tadı / Abbas Kiarostami
• Festen-Şölen / Thomas Vmterberg
• Idioterne-Gerzekler / Lars Von Trier
• Sans Toit Ni Lois-Yersiz Yurtsuz / A. Varda
• Seul Contre Tous-Herkese Karşı Tek Başı-
na / Gaspar Noe
• Delik Tsai Ming-Li-
ang
•Yaşam Treni / Radu
Mihaileanu
• The BookofLife-Ya-
şam Kitabı / Hal Hartte>
• I Compagni-Yoldaş-
lar / Mario Monicelü
• Lola Rertnt-Koş Lola
Koş / Tom iykwer
• Sitcom / François
Ozon
• Elma / Samira Makh-
maibaf
• La Classe De Neige-
Kar Sınıfı / Claude MiDer
• Paris / Raymond De-
pardon
• GüneşeYolcuhık/Ye-
şimUstaoglu
KEDİ GÖZÜ
VECDİ SAYAR
Seçhnler
Yüzdük yüzdük kuynjğuna geldik... Şunun şurasın-
da üç gün kaldı, seçim sonuçlannı almaya. Bakalım
devran ne gösterecek?
Kronik kötümserter, her şeyin daha da kötüye gi-
deceğini söyleyedursun iyimser kediler, iyice dibe
vurmanın yararlanndan söz açıyor. Bilmem siz hangi
taraftansınız?
Son günlerde birazcık hareketlenen seçim kam-
panyası boyunca kedilerden sıkça söz açıldı; kimi
partiler kedileri reklam unsuru olarak kullanmakla ye-
tinirken, kimilen de (hadi bir kez daha adlarını vere-
lirtr. ÖDP ve Işçi Partisi) listelerinin ön sıralarına kedi-
leri yerieştirerek onlara verdikleri önemi vurgulamış ol-
dular. Toplumsal düzen değişikliğı savı ıle yola çıkan
partilerin, toplumun öncü gücü olan sanat ve bilim ke-
dilerine böylesine önem veımelerinin ne denli tutarlı
bir yaklaşım olduğunu söylememe gerek yok herhal-
de (Tüyterinin okşanmasından hoşlanan bir kedinin he-
zeyanlan olarak görmezsiniz bu sözleri umanm). Sos-
yal demokrat ya da demokratik sd olduğunu iddia eden
partiler ise böylesi bir düşünceye katlmadıklannı, lis-
telerine aldıklan kedilerin saytsı ile ortaya koydular. Ter-
cih kendilerinindir elbette.
Bu noktada, kedilere nasıl bir seçim yapmak dü-
şer?
Bana sorarsanız -ki her köşebaşındaki kedinin oyu-
nun rengıni açıklaması bu seçim pek bir moda oldu-
kadınlann tavnnı kendimize omek alabiliriz. Her yö-
rede adaylann kimliğine bakarak kullanabiliriz oylan-
rruzı. Hangi listenin seçilebilir yerinde bir kedi görür-
sek, mührümüzü oraya basabiliriz. Ama bazı kentler
için durum bu kadar kolay olmayabilir. Mesela Istan-
bul'da işimiz epeyce zor. Adalet Ağaoğlu'ndan Mî-
na Urgan'a nice üstadı listesinde banndıran, ama
baraj nedeniyle bu seçimlerde iddiası epey sınıriı olan
ÖDP'ye de verebiliriz oyumuzu; böylelikle kaç kişi ol-
duğumuzu kendimize ve tüm dünyaya gösterebiliriz.
Ya da daha gerçekçi davranıp CHP'nin bir adayı, ör-
negin Zütfü Livaneli için kullanabiliriz oyumuzu. Ve
içimizden, keşke sağ eğılimli bütun oylar da ANAP ada-
yı Ediz Hun'da toplansa diye geçirebiliriz.
Sosyalist oylann tek bir partiye yönelmesi için giri-
şilen çabalann, sosyal demokrat oylann tek bir parti-
de toplanması için yapılan tüm girişimlerin sonuçsuz
kalması (Işçi Partisi-Sol Güçbirliği'nin CHP ve DSP'ye
yaptığı ittifak çağnsına yanıt alamaması, Ankara'da
CHP adayının DSP adayına yaptığı "Geride kalan çe-
kilsin" önerisinin kabul görmemesi), özellikle yerel yö-
netim seçimlerini son derece kritik bir konuma sok-
tu. Seçim yasası uyannca bazı partilere büyük mad-
di destekler sağlanması, siyasi partilerin televizyon-
daki propaganda sürelerinin eşıtlikten çok uzak olma-
sı, bu seçimin ne derece adil koşullar altında gerçek-
leştirildiğini göstermeye yeterti, ama ne yapalım ki
demokrasinin azı bile hiç olmamasından daha iyi. Eli-
mizdeki verilerie en doğrusunu seçmeye çabalamak-
tan başka çare yok.
Seçime iki gün kala kedi kardeşlerime bir çagn yap-
mak istiyorum burada; üç maddelik bir çağn:
1. Sakın kaytarmayın, oyunuzu kullanın. Bu seçim-
lerin ne derece demokratik olduğunu, delege denen
oy simsarlannın tercihi Ile liderin iki dudağı arasından
çıkacak tercihten birine mahkûm olmanın, kırk katır -
k*rk satır mesetesini anımsattığını bız de biliyoruz; bu
gerçeklere sığınıp tembellik etmeyin.
2. Oy vereceğiniz partinin kedi haklanna ilişkin tav-
nnı iyice öğrenin, ondan sonra kullanın oyunuzu (di-
leyen "ilk aşk"\na verebilir oyunu, dileyen 75 ytllık eşi-
ne).
3. Yerel yönetim seçimlerinde inatçttık yapmayın, sol
^ani, sosyafist ve sosyal demokrat) oylann tek biraday-
da birleşmesi için çaba gösterin. Yani, Beyoğlu'nda
Halil Ergün'ü, Esenyurt'ta Gürbüz Çapan'ı, Beşik-
taş'ta Ayfer Atay'ı, Kadıköy'deSelami Öztürk'ü, Iz-
mit'te Sefa Sirmen'i, Gaziantep'te Celal Doğan'ı
yalnız bırakmayın.
İki büyük kentimizde, tüm sol ya da sosyal demok-
rat partiler arasında kazanma şansı en fazla olan
CHP'li adaylardan esirgemeyin oyunuzu. Ankara'da
Murat Karayalçın'a, Istanbul'da Adnan Polafa
"evef" deyin. İki aday da kentlerini sivil toplum örgüt-
leri ile el ele, onlann danışmanhğında yönetme sözü
verdiler. Tabii, ÖDP'li adaylar da bu sözü verdiler, ama
ben gene de bu seçimde gerçekçi davranmaktan ya-
nayım. llle de CHP demiyorum. Eskişehir'de DSP
adayı Yıtmaz Büyükerşen'de bırleştirebiliriz oylan-
mızı. Izmirli kedilerin durumu ise daha zor. DSP'Iİ Ah-
met Piriştina mı, CHP'li Yüksel Çakmur mu? Ön-
deolan kimse, onayönelmeli, oylar. Piriştina'nın şan-
sı biraz daha fazla gibi geliyor bana. Ne dersiniz?
Siyaset cephesinde durumlar böyle. Ve de yerimiz
bitti. Oysa, ben size bir başka seçimden de söz et-
mek istiyordum. Bu gece başlayacak olan 18. Istan-
bul Film Festivali'nin film seçiminden. Seçim sonra-
sı, festivalin tam göbeğinde buluşmak üzere, tüm
adaylara -özellikle de kedilere ve kedi dostlanna- ba-
şanlar dilıyorum.
Necatigl şir ödütii Turgay Hşekçi'nin
• Klfitûr Servisi - 1979 yılında yitirdiğimiz şair
Behçet Necatigil'in anısına her yıl düzenlenen
Necatigil şiir ödülü bu yıl Turgay Fişekçi'ye
veriliyor.. Adalet Ağaoğlu, Füsun Akatlı, Prof.
Cevat Çapan, Doğan Hızlan, Fethi Naci, Hilmı
Yavuz ve Prof. Tahsin Yücel'den oluşan seçici kurul
1999 yılı ödülünü Sevgi Bağlan adlı yapıtıyla
Turgay Fişekçi'nin almasına karar verdi. Ödül töreni
Behçet Necatigil'in doğumgünü olan bugün Grand
Hotel Haliç'te yapılacak.
K Ü L T Ü R İ Ç İ Z İ K
K Â M l L M A S A R A C I