Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
İmtiyaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetmenı Orhan Erinç
• Genel Yayın Koordınatoru Hikmet
Çetinka\a# Yazıı^len Müduru İbrahim
Yıldız • Sorumlu Müdür Fikret Ilkiz
9 Haber Merkezı Müduni Hakan
Kara • Görsel Yönetmen Fikret Eser
tstıhbarat Cengjz Yıldınm 0 Ekonomr Özlem
Vüzak 9 Kultür Handan Şenköken • Spor
Abdülkadir V ücelman • Makaleler Sami
Karaören # Duzeltme: Abdullah Yazıcı •
Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu 0 Bilgı-Belge
Edibe Buğra 0 Yurt Haberlen Mehmet Faraç
Yayın Kunılu llhan Selçıık
ıBaşkan). Orhan Eriaç, Oktay
Kurfböke, Hikmet Çetinka> a.
Şükran Soner. Ergun Balcı,
ibrahim \ üdız, Orhan Bursalı,
Mustafa Balbav. Hakan Kara.
Ankara Temsıicısı. Mustafa Balba) Atatıirk Bulvan
No. 125. Kat.4, Bakanlıklar-Ankarâ Tel 4195020 (7
hat), Faks 4195027 0tzmırTemsılcısı.SerdarKızık,
H.ZıyaBlv. 1352S 2 3 Tel 4411220. Faks 4419117
• AdanaTemsılcısı Çetin Yiğenoğlu, InonüCd. 119
S No 1 Kat I, Tel 363 12 11. Faks 363 12 15
Muessese Muduru. Lstün Vkmen #
Koordınatör \iunet Kondsan QMuha-
xbe BüleıM Yener • 1dan: Hiiseıin
Girrr* Bılgı-lşlem Nail Iaal • Bıigı-
sayarSısıem Mûrütet Çikr9Sanş
FadetKııza
MEDY\ C: • Yönelım Kuru
Başkam - Genel Mudür Gülb
Erduran 0 Koordınaıor Rcl
Işıtman # Genei MudurYardımcı
1
SevdaÇoban Tcl 514 07 53
51395 80-5I3846<Ml.Faks 51384*
Varifnlayan \e B*MB: Yenj Gım Haber A'anst. BaAin \e Yavıncılık \ Ş
Türkocagı Cad 1» 41 CagalojŞlu 34334 tsl PK 24b Sırkecı Istanbul Tel (0 212) 512 05 05 120 hatl Faks (»212)513 85 95
19MART1999 lmsak: 4.37 Güneş: 6.04 Öğle-12.19 Ikindı: 15.40 Akşam. 18.21 Yatsı: 19.42
Cinsel tacizde
hedef: Kadın
• ANKARA (ANKA)-
Yol-Iş Sendikası Başkaıı
Danışmanı Seyhan
Erdoğdu ıle Ankara
Üniversitesi öğretim üyesi
Gülay Toksöz'ün
'Sendikacı Kadın Kimliği'
adı altında yaptıkJan
araştırmada kadınlann
çalışma yasamında
karşılaştıklan en önemli
sorunun cinsel taciz
olduğu saptandı. Tacıze
uğrayanlann özellıkle
genç. bekâr, dul veya
boşanmış, vasıfsız ve
düşük ücret düzeyinde
çalışan kadmlar olduğu
belırtildi. Erdoğdu ve
Toksöz'ün çalışmasmda
141 kadından yalnızca
29'u işyerinde cinsel tacize
uğramadıklannı belirttiler.
Düşünerek
zayıfla
• LONDRAfAA)-
ABD'dekı ünlü tıp
araştırmalan merkezi
Mayo Clinic, lngiltere'deki
The Daily Telegraph
gazetesi okurlan arasında
bır deney gerçekleştirerek,
devamlı zayıflamayı
düşünenlerin de
aktivıtelerini arttırarak
zayıflamayı sağlayanlar
kadar kilo kaybettiklcrini
kanıtladı. Deney için The
Daily Telegraph gazetesi
iki ayn baskı yaptı. Aynı
gün, ülkenin değişik
yerlerinde dağıtımı
gerçekleştırilen birinci
versiyonda. okurlara
günlük akmitelerini nasıl
arttıracaklan ögretildi.
tkinci baskıda yayımlanan
'zayıflamaönerileri' ise
tek maddeydı; 'Daha zayıf
olmayı düşünün ve hep
zayıf olacağınız günü
hayal edin...' Bir aylık süre
sonunda. önerilere sıkı sıkı
uyan 500 okunın
durumlan ıncelendiğinde.
ıki grup arasında hiçbir
fark bulunmadığı görüldü.
25binçocuk
rtk
• KİLİS (Cumhuriyet) -
Geçen yıl sürdürülen aşı
kampanyalannın bu yıl da
yineleneceği açıklandı.
1998yılıiçerisınde
yapılan 'Uİusal Aşı
Günleri' kampanyası
çerçevesınde 20 binden
fazla çocuğun çocuk felci
(Polio), çıçek gibi
hastalıklara karşı
aşılandığını ve
çalışmalarda yüzde 98
başan sağlandığını belirten
Sağhk II Müdürü Dr.
Mehmet Balcı,
aşılamalann nisan ve
mayıs aylannda
gerçekleştirileceğini
söyledi.
Yaylalarda
mülkiyet sorunu
• TRABZON (AA) - Dag
ve yayla turizmi yapılan
alanlardaki mülkiyet
sorununun
çözümlenememesi çarpık
yapılaşmaya neden oluyor.
Trabzon Turizm ll
Müdürlüğü yetkililerinden
alınan bilgiye göre
Trabzon'da turizm merkezi
ilan edilen Maçka'nın
Şolma, Akçaabat'ın
Karadağ ve Tonya'nın
Erikbeli yaylalannın çevre
düzeni planlan, lller
Bankası tarafından 1992
yılında tamamlandı.
Bayındırlık ve Iskân
Bakanlığı'na gönderilen
planlar. yaylalardaki
mülkiyet sorunu nedeniyle
7 yıl geçmesine rağmen
onaylanmadı.
Balonla
dünyaturu
• DtşHaberlerServisi-
On dokuz gün önce
balonla dünya turuna çıkan
Isveçli psikiyatrist
Bertrand Pıccard ve Ingilız
pilot Briton Brian
Jones'dan oluşan Breitling
Orbiter III ekibinin hiç
duraklamadan
sürdürdükleri dünya
turunu yann Kuzey
Afhka'da tamamlamalan
bekleniyor Dünyayı hiç
durmadan dolaşan ılk
baloncular unvanını
kazanacak ekibın yann
bitiş noktası
Moritanya'ya ulaşmalan
beklenirken tur
operatörleri de bu olayı
aynı gün TSI 20.00'de
kutlamayı planhyorlar.
Yılda 2.5 milyon ton ithalat yapan Türkiye nükleer atık tehdidiyle karşı karşıya
Hurdada radyasyon tehlikesikanbul HaberSmfci-Eskı Hollanda Ge-
ri Dönüşüm Federasyonu Başkanı Alfred A.
Nijkerk. dünyanm en büyük demırçelik ıt-
halatçılarından bıri olan Türkiye'nin. nük-
leer atık tehlikesiyle karşı karşıya olduğu-
nu söyledi. ÎTÜ Maslak FuarAlanı'nda 18-
21 Mart tanhlennde ilk kez düzenlenen
uluslararası çe\Te teknolojilen fiıan "Eco-
tech Turkey'99" nedeniyle Isfânbul'da bu-
lunan Nijkerk, yılda 16 milyon ton demır
çelik üreten ve 2.5 mılyon ton hurda ithal
eden Türkiye'nin nükleer güvenliğini ris-
ke etmemesı ıçın, gümrüklerde her bın 20
bin dolar olan tarama sayacı bulundurma-
sı gerektığinı söyledi.
Royal Dutch Jaarbeurs'un Türkiye or-
tağı FGS Fuarcıhk AŞ tarafindan bu yıl ilk
kez dün başlayan ve 21 Mart'a dek devam
edecek olan sponsorluğunu ÇEVKO'nun
(Çe\ re Koruma \e Ambalaj Atıklan Değer-
• Çevre teknolojileri konulu fuar nedeniyle Istanbul'da bulunan eski
Hollanda Geri Dönüşüm Federasyonu Başkanı AJfred A. Nijkerk,
dünyanın en büyük demir çelik ithalatçılanndan biri olan Türkiye'nin
nükleer atık tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu söyledi. Nijkerk,
nükJeer güvenliğinin sağlanması için gümrüklerde tarama sayacı
bulundurulması gerektiğini söyledi.
lendırme Vakfı) yaptığı Uluslararası Atık
tşietme Teknolojileri, Geri Dönüşüm ve
Çevre Yönetimi Fuan "Ecotech Türkev W
dün başladı. ÇEVKO merkezınde dün ya-
pılan basın toplantısmda, fuann her alan-
da insan sağlığı ve çevTeyı tehdit eden çöp.
toprak. eneoı. ses. hava ve su kırlıliğı ile Tür-
kiyeUe hızla ılerleyen sanayıleşmenin ya-
rattıği sorunlara yenı teknolojılerte genişola-
naklar sunduğu belırtildi.
Gen dönüşüm veatık teknolojısinın ge-
lecekte önemli bir pazaralanı olacağını be-
lirten Nijkerk. Türkiye'nin en büyük demır
çelik gen dönüşüm endüstnsine sahıp ül-
kelerden bın olduğunu söyledi. Türkiye'nin
bu alanda çok büyük sorunlan olduğunu ıfa-
de eden Alfred Nijkerk. Çernobıl Nükleer
Santralı'nda meydana gelen büyük kazanın
ev sahibi Ukrayna'dan da Türkıye've önem-
li mıktarda demir çelik ihraç edıldığını
anımsattı. ÇEVKO Vakfı Genel Sekreteri
Dr. EroJ Metin ise hurda demır çelığın ts-
tanbul, Izmırve Iskenderun lunanlanndan
Türkiye'yegin^yaptıgını. Iskenderun, Ereg-
li. Karabük, lzmır ve Izmıt'teki sanayi te-
sislerinde işlendığinı belırrti.
Karabükspor Kulübü Başkanı TanerCaıı-
yurt ise Türkiye'ye hurda ıthalatının dur-
durulmaması halinde futbolculannın saha-
ya çıkmayacağını açıkJamıştı.
Izmit'teki tehlikelı atık \akma tesisi ile
görüşleri sorulan Alfred Nijkerk. "Yakma
kücük ülkeJer için çok önemli. Çünkü aük-
lan depola>aWIccekJeri bir alanlan >ok"
dedı. Hollanda'da e\sel atıkların yüzde
30'unun. Isviçre'de ise yüzde 70'min ya-
kıldığmı ıfade eden Nijkerk. atık yakma
sonucu toksık dioksın gazlannın yarattığı
tehlikeye dıkkat çektı. Nijkerk şunlan söy-
ledi. "Depoiama daha ucuz. vakmanın ise
avantajlan var. Enerji kullanımı gibi. Fakat
buradageri dönüşüm sektörünegeri dönü-
yoruz. AOklann >aratrığı soranlann en iyi
çözümü geri dönüşümdür."
Arıtma tesisinin yer seçimi yanlış
'Bursa'da doğa
katlediliyor'
• TMMOB adına konuşan Mustafa Özçelik,
"Antma tesisi Bursa'nın en verimli
bölgelerinden biri olan Samanh'ya yapıhyor.
Bu, DSİ'nin yılda 40 milyon metreküp yeraltı
suyundan vazgeçmesi anlammdadır. 14 sanayi
tesisinin antma maliyeti düşürülecek diye
yapılan bu düzenleme cinayettir" dedi.
LEVENTGENCELLİ
BDRSA-TürkMühendıs
ve Mımar Odaları Bırhğı.
Bursa'da Kestel, Barakfakih
ve Gürsu bölgelennde bulu-
nan sanayi tesislen ıçın ya-
pılacak antma tesisinin do-
ğa katlıammı da beraberinde
getıreceğini. tesısın yerseçı-
Laetitia
artık
sinema
oyuncusu
Podyumlann aranan
mankenlerinden Laetitia
Casta, Gerard Depardieu
ile başrolkrini pa>laştığı
Asteriks ve Obeliks' adlı
ilk fılnıinde, bevazperdede
de başanlı olacağını
kanıtladı. 'Rolling Stones'
dergisi tarafindan
dünvanın en gü/el kadını
seçilen 20>aşındaki
Korsikalı model, Fransız
sinemasına da damgasmı
vurmak istedigini
söylii>or. Eleştirmenlerin
şimdiden ikinci Brigitte
Bardot olarak niteledikleri
Laetitia Casta, ilk filminde
özellikle doğal >eteneği ile
dikkat çeki\or. Sadece
güzelliği ile anılmak
istemediğini belirten
Casta, Holl}»ood'a
girme>i düşünmüyor.
e-posta : tan (« prizma. net tr
mınin yanlış olduğunu açık-
ladı.
TMMOB Bursa İI Koordı-
nasyon Kurulu Sekreteri
Mustafa Ozçelik. Kimya Mü-
hendıslen Odası Bursa Şube
Başkanı A>^eDotar, Elektnk
Mühendisleri Odası Bursa
Şube Başkanı Emir Birgün.
Ziraat Mühendıslen Odası
Bursa Şube Başkanı Yılmaz
Oktav ve Jeofizık Mühen-
dislen Odası Bursa Temsil-
cısı Gürsei Erso>- düzenle-
dıklen basın toplantısmda.
Bursa Ovası'nın en değerlı
topraklannın antma tesisi ya-
pılacağı gerekçesıyle talana
açılacağını öne sürdüler.
TVfMOB adına konuşan
Mustafa Özçelik, Bursa'nın
doğusundakı sanayi tesısle-
rinin atık sulannı antmak için
15 kilomerre batıda tesis ku-
rulmasının mantığını anla-
makta güçlük çektiklerinı
söyledi. Antma tesisinin böl-
genin sanayiye açılması için
davetiye çıkaracağını yine-
leyen Özçelik. Bursa Büyük-
şehır Beledıye Başkanı Er-
dem Şeker"m bukonuda açık-
lama yapmasını da istedi.
Bursa'nm en venmlı top-
raklannın bulunduğu Kestel,
Barakfakih ve Gürsu'da ara-
lannda Bağımsız BursaMıl-
letvekıh Cavit Çağlar'a ait
büyük ölçeklı tekstil yatınm-
lan ve boyahaneler bulunu-
yor. Avrupa'dakı 'CE' uygu-
laması nedeniyle çıkış yolu
arayan sanayıciler, antmayı
kooperatifkurarak >apma ka-
ran almışlar; ıl özel ıdaresi ile
beledıyelerin ortaklık kurma-
lan gündeme gelmiştı.
Turizm Bakanı Tan, Avrupa 'nın dışişleri bakanlıklarını suçladı
'Turizmigölgelemekistiyotiar'
İstanbul Haber Servisi - Tunzm
Bakanı Ahmet Tan, Av rupa ülkele-
rinin bızzat terör örgütlerinin yayın
organlarıyla tunzme gölge düşür-
mek istediklerini, ancak terörün tu-
rizme etkisinin olmadığını söyler-
ken Türkiye Tunzm Yatınmcıları
Derneğı (TYD), terör eylemlen ne-
deniyle 1999 için yaptınlan rezervas-
yonlann hızla iptal edıldığıni bildir-
di.
Turizm Bakanı Ahmet
Tan, turizme, terorizm ka-
nştırma eyleminin doğru-
dan doğruya Avrupa ülke-
lerinden kaynaklandığını
belirterek "Terorizmin,Tiir-
kJye'de turizmeetkisinin oi-
madığını geçmiş yıllarda
gösterdik ve göstereceğjz" dedi.
Bakan Tan, Ankara'dan gelışınde
Atatürk Havalimanı'ndagazetecile-
rin sorulannı vanıtlarken turizmde son
günlerdegönilen bazı rezervasyon ıp-
tallerinin, her ülkenin kendi dışişle-
ri bakanlıkları tarafindan yapılan
yönlendirmeyle ortaya çıktığını söy-
ledi.
Bu aşamada kesinlikle panik yap-
maya gerek olmadığını belirten Tan.
Türkiye'nin baskı altına alınmak is-
tendığini. bu baskıya karşı panikten
uzak durulduğu takdirde bu badire-
nin de atlatılacağını vurguladı.
Tunzme. teronzm kanştırma ey-
lemının doğrudan Avrupa ülkelerin-
den geldiğini belirten Tan. bu ülke-
lerin Türkiye'deki büyükelçilikleri
ve kendi gazete temsilcilıkJerinden
• Turizm Yatınmcılan Derneği, 1999
rezervasyonlannın hızla iptal edildiği uyansını
yaparken Turizm Bakanı Tan, rezervasyon
iptallerinin, ilgili Avrupa ülkelerinin dışişleri
bakaniıklannın yönlendirmesiyle yapıldığıru
söyledi.
Türk turizmini baltalamaya yönelik
olduğunu belirterek "Önlem alın-
mazsa Türk turizmindeve doiayısıy-
la Türk ekonomisinde ciddi hasarlar
meydana gekcek*
1
dedı.
Tunzm mevsimi için 1999'a yö-
nelik daha önce yaptınlan rezervas-
yonlann hızla iptal edildiğini ve Tür-
kiye hakkında, "istikrarsız ve terö-
rün etkisindeki tilke" imajının yer-
leştirilmek istendiğini anla-
tan Küntay, alınması gerek-
li önlemleri şöyle sıraladı:
- Dışişleri Bakanlıgı AB
ülkeleri dışişleri bakanlan-
nı bir toplanrna davet ede-
rek Türkiye'de bir güvenlik
sorunu oünadığı anlabJma-
aldıklan haberlere göre değil, doğ-
rudan doğruya terörü destekleyen
yayın organlannm haberlerine göre
bu iptallerin gerçekleştirildiğini an-
lattı.
Tan, Türk turizmi için diplomatik
atak başlatacağını söyledi.
TYD Başkanı Barias Küntay da
dün düzenledığı basın toplantısmda
Avrupa basınında çıkan haberlerin
- Avrupa hükümetleri ve medya-
sı, PKK söylemlerini benimseme-
meye davet edılmeli.
- Türkturizminin bütün üstdüzey
kuruluşlan Avrupa'da bir lobi faaB-
yeti başlatmaİL
- Türkıye için önem taşıyan pazar-
larda yoğun bir reklam ve halkla iliş-
Idler kampanyası başlanlmalı ve mey-
dan terörist tehdıtlere bırakılmamalı.
Bebeklerde bisikletebiner
Japon tasanmcılar, dün açılan
Tokyo Oyııncak Fuan'nda
Hong Kong'lu bir şirket
tarafindan üretilen Gymdolls-
Cimnastikçi oyuncak bebekleri
sergilediler. Hareketü mözik
eşiiğinde koşu bandmda koşan,
bisiklet sfiren ve çesith"
cinınastik hareketleri yapan
eyuncak bebeklerin bu
avın sonunda Japonya'nın
babsında satışa sunuiacağı ve
özellikle formlanna dikkat
eden insarılann ilgi
göstermesinin beklendiği
belirtilivor. Asya'nın en büyük
oyuncak fuarianndan biri olan
Tokyo Oyuncak Fuarı her yü
mart ayuıda düzenleniyor.
(REbTERS)
Karayolları vazgeçti
3. köprü
brifingi
iptal edildi
İstanbulHaber Servisi-Bayındır-
hk ve tskân Bakanı AIi Dıksoy'un
geçen hafta Arnavutköy'ü zıyaretı
sırasmda semt inisiyatifine söz \ er-
diği "3. köprü brifingi'' yapılamı-
yor.
Karayollan 17. Bölge Müdürü
Kazun Apaydın tarafindan Arna-
vutköy'de halka açık olarak yapı-
lacağı bildirilen "3. Köprü Projesi
Tanıtım Toplantısı", Apaydın'ın
devlet memuru olduğu ıçın
u
Hal-
kın karşısına çıkmak istemediği""
gerekçesiyle iptal edildi.
Bölge müdürünün "mazeretinin"
Bayındırlık ve tskân Bakanı Ali
Ihksoy tarafindan da uygun görül-
düğünü belirten Arnavutköy Giri-
şimi temsilcıleri. 3. köprü çahşma-
lan hakkında bılgi vermek için bir
grup semt sakininin karayollan bi-
nasına davet edildiğini, ancak "şef-
faflık" olamayacagı için bu dave-
tin kabul edilmediğinı belirttiler.
SÖYLEŞİ ATTİLA İLHAN
'Düşük Yoğunluklu Demokrasi...'
/"^ ağnşımlar olmasa. yaşantımız ne kadar yoksulla-
Oşırdı!
THangi televizyon spıkennın dudakJanndan, hangi ga-
zetecinın kaleminden bir 'Davos' haberi dokülse, önu-
ne geçilmez. bir çağnşım zinciri beni alıp, Isviçre Alp-
teri'ne taş<yor, Selânik eşrafından, 'ittlhatçı ve mason'
o meşhur 'bacaksız' Abdi be/in, 'refıka-i muhtere-
meleıi' Neveser hanım, verem teşhisiyfe Isviçre'ye
götürülmüş; Oavos'takı Graudünden Sanatoryu-
mu'nda tedavı gormemış mıdir; besbelli ondan! Bak-
sanıza. 'Hatıra Deften'ne ne yazmış:
"... Isviçre Alpleri'nde geceteri, 'kahhar' bir ka-
ranhk bastınyor; sahtiyan ptnrblı bir karanhk ki. 'müs-
tebidâne tazyikiyie insanı ezmektedir
1
. Şu uzak-
taki ışık salkımı ne, dorukJara sarkmış bir takım-
yıldız kalabalığı mı; yoksa o taraflara düşmesi ge-
reken, Schatzalp Sanatoryumu'nun ışıklan mı?
Deliksiz bir sessizlik hüküm sürüyor, yalçın kaya-
lıklaıia 'muhât' bu kalın sessizliğin derinliklerin-
de, 'harb', bütün fecaatiyle 'berdevam', cepheler-
de ölüler, yaralılar..."
Hangi harb mi? Devtet-i AJiyye-i Şahâne'yi. dağ-
dağalı birokyanusta, şahâne birtransatlantik gibi ba-
tıracak olan, I. Dünya Savaşı'dır; o serencâm orta-
sında. bir Davos ikameti yaşayan Neveserhanım, ora-
da kime rastlasa. iyi?
"...sabahtan beri buztozu yağıyor; çevredeki yal-
çın doruklar, çelik esmeri bir sise batmış, Davos,
toz şeker aklığına bulanıp kaybolurken; seslerde
birtuhaf kofluk, havada donup kalan, birtınlama.
Neveser öteberi almak için çarşıya çıkmışt, uzun
boylu birşahıs 'nazar-ı dikkatini celbediyor'; Nev-
res bey olamaz mı? Ta kendisi! Mütehakkim edâ-
sı, vakûr etvânyla yaklaşıp, onu bölgedeki ünlü do-
ruğun adını taşıyan çayhaneye davet etti: 'Le Pic
Michel'..." ÇDersaadet'te Sabah Ezanlan', 4. Basım,
s. 69/72, Bilgi Yayınevi, 1998)
Nevres bey. -kı Teşkilât-ı Mahsusa'dandır bilâ-
hare, izmtr ışgaline ilk kurşunu sıkacak Hasan Tah-
sin bey'in, ta kendisi- o sabah muhabbetinde, has-
sas ve kırılgan Neveser hanım ı ne kadar mütehey-
yiç etmişti! Davos'un adını ışrtir ışitmez, Meşrutiyet
"münewerânı"mn, heryönden hazin ve vahim akıbe-
tıni hatırlamamak mümkün mü? Yüzyılın sonlannda
aynı mahal, aynı isim, yeryüzüne hâkim olmak iste-
yen yeni ve vahşi bir liberalizm "dalgasının", "merkez
üssü" sayılsa bıle!..
Kaderimiz, seçtiğimiz hükümete
bağlı değil.
li r\ avosteşebbüsünün başında, ünlü 'gu-
. . . \-J m' Von Hayek etrafında topfanmış,
'Mont pelerin' tarikatı vardır şu sakıncasız çe-
kincesiz, uçsuz bucaksız ve sınırsız tepyekûn li-
beralliği' savunan tarikat' ki, bütün toplumlan
sermayenin hep kendine yontan, tek yönlü man-
tığtnın, şaşmaz egemenliği altına sokan; siyasal
ve sosyal bütün boyutlannda, ona göre, 'yap<lan~
dıran' son derece 'gerici' (reactionnaire) bir ütop-
yadır. Bayan Thatcher'in ve Bay Ronald Reagan'ın
seçim zaferleri bu programın uygulama başlan-
gıcı olmuştun ama, ancak 1989/1990'dan itibaren,
Sovyet Sistemi'nin öngörülebilir dağılışıyla, kapi-
talist âlemin yönetici sınrflan gerçekten bir intikam
sarhoşluğuna düşmüşlerdir. 'Tarihin sona erdiği-
ni' yazmaya cür'et ediyoriardı: sosyalist rüya da,
sona ermişti: milletlerin bağımsızlığı da!.." (Samir
Amin, Mondıalısatıon des Luttes Socıales, s. 1)
Bu da ne? Ne olabilir? Bu defa Davos'ta, çeşitlı ül-
kelerın yönetıcilerı, çokuluslu şirketlerin patronlan
önünde, 'hesap verirken'; aynı yerdetoplanmış olan,
'Öteki Davos' Konferansı'nın. öncekini nasıl gördü-
ğunü anlatan satırlar! Reagan ve Thatcher liberallı-
ği', ülkemizde Turgut Özal tarafindan; nasıl, yenı ve
parlak bir demokrasi çağının, 'ıtıcigücü' olacağı sa-
vunulmuştu, hele bir hatırlayınız! Bir de o çağın, Tür-
kiye'yi -ve 'uygulandtğı' öteki 'çevre ûlkelenni'- geti-
rip içine bıraktığı, bunalım sarmalının derinliğini düşü-
nünüz: kımın doğru söyledıği, kendilığinden meyda-
na çıkacaktır. Hele. şu satıriara da, bir göz atarsanız:
"...neo/liberalizmin beliriediği 'küreselleşme',
ister istemez: eğer sosyal ilerlemeyi sağlayamaz-
sa, anlamını ve inanılırlığını yttiren demokrasinin,
yozlaşmasını da beraberinde getirir..."
"...neo/liberalizm 'düşük yoğunluklu demokra-
si' diye nrtelendirebileceğimiz, tehlikeli bir gidisi
beslemektedir. Tehlikeli bir gidiştir bu, çünkü, is-
ter beyaz, ister yeşil, mavi ya da kırmızıya oy ver-
miş olunuz; kaderiniz seçtiğiniz hükümete bağlı
olmayacak; pryasanın dalaveralanna, oligopolle-
rin (gâi) stratejilerine; 'bağımsız' -ama halktan kop-
ma anlamına bağımsız, para piyasalanndan ba-
ğımsız değil- bir Merkez Bankası'nın kararlanna
bağlı ofacaktır..."
"...daha zayıfya da daha kınlgan başka ülkeler-
de, halkın çok partili rejimin faziletine bağladığı
umutlar, düzenli olarak boşa çıkryor; bu halklann,
çetin ve pahalı, çokluk bedeli insan hayatryla öden-
miş nice mücadeleden sonra kazanmış oldukla-
n zaferier önemini kaybetmiştir. Yönlendirilebilir
ve yönlendirilen uyduruk bir çok partili düzen, git-
tikçe, bu halklara önerilen tek 'piyasa demokra-
sisi' olacak gibi görünüyor..." (Samir Amin, Mondi-
alisation des Luttes Sociales, s. 4-5)
Aklın yolu bir denilmiştir ya, şaşmamak kaabil mi?
'Özgüriükçü piyasa demokrasisi', netjcede halklara,
aynı 'muhafazakâr lıberal' partinin, çeşitli menfaat
gruplarını, farklı partüermiş gibi sunuyor; 30'larda,
Kadrocular'ın. 60'larda Yöncüler'in saptayıp açık-
ladıklannı; 90'lann sonunda, 'öteki Davos'taki 'alter-
natif toplantıda, Samir Amin'in kaleminden okuyo-
ruz: "...özgürlüğümüz sandığımız, gerçekte, bağım-
lılığımızdır..."
Nasıl mı, bakın nasıl.
'Küreselleşme'nin mantıfiını güttükçe...'
11 n eo/liberal politkalann ürettiği dünya dü-
. . . I I zeni, kibir, askeri müdahale, egemen-
lik ve çifte standart ilkesinin. sinsi kullanımı üze-
rine kurulmuş olmasına, şaşılır mı? Üstelik bu dü-
zenli olarak sosyaf felâketler üreten bir düzendir
bu; neo/iiberalizm, kaçınılmaz patlamalaıia, sü-
rekli isyanlarla karşı karşıya kalır, ki bu da önem-
li birjandarma, bu arada bütün dünya için bir dün-
ya jandarması ihtiyacını doğurur düzen, arzu et-
se de etmese de, VVashington'ın egemenlik stra-
tejisini desteklemek zorundadır..."
"...bu yüzdendir ki, aralannda onlan birbirleri-
ne düşüren piyasa fınldaklanna; sözün gelişi, kül-
tûrlerin korunması ve savunulması konusundaki
bazı çekincelere rağmen; sürüyü oluşturan ülke-
ler, Birleşik Amerika'nın dümen suyunda gitmek-
tedirier; neo/liberal 'küreselleşme'nin mantığını
güttükçe, kendilerini bu askeri bağımlılıktan kur-
taramayacak olan bu ülketer, sonuçta, ABD'nin küs-
tahlığını yüreklendirmekten başka bir şey yapmı-
yoriar..." (Aynı belge, aynı sayfa.)
Yanlış diyebilir misiniz?
http-J/ www. prizma.net tr/ A İLHAN
http://www.eda.tr/-bilgiyay/yazar/ailhan.rrtlrn