14 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyel | Imtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı. Orhan Erinç T Genel Yayın K.oordinatorû Hikmet ÇetinkayaO Yazıişleri Müdürü: İbrahim Yıldız • Sorumlu Müdür Fikret tlkiz # Haber Merkezı Müdurü: Hakan Kara 0 Görsel Y'önetmen- Fikret Eser tstihbarat: Cengi/ Yıldırım • Ekonomı. Özlem Yüzak • Kültür. Handan Şenköken • Spor Abdülkadir Yücelman 0 Makaleler Sami Karaören 0 Duzeltme Abdullah Yazıcı 0 Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu 0 Bılgı-Belge Edibe Bugra 0 Yurt Haberlen Mehmet Faraç Vayın K.uralu: tlhan Selçuk (Başkan), Orfcan Erinç. Oktay KurtbSke, Hikmet Çetinluya. Şükran Soaer. tbrahim Yılcfaz, Orhan Bursab, Mıutth Balbay, Hakan Kara. AnkaraTemsilcısi Mustafa Balbay Atatürk Bulvan No: 125, Kat:4. Bakanlıklar-Ankarâ Tel: 4195020 (7 hat), Faks:4195O270tzmirTemsılcısı:SerdarKi2ik, H.ZiyaBlv. 1352 S.2/3Tel-4411220, Faks:4419117 0 Adana Temsılcisı: Çetin Yiğenoğlu, Inönü Cd. 119 S No:l Kat:l,Tel:363 12 ll.Faks 363 12 15 Muessese Mudurii Cstün Akmen 9 KoordınaUTr Ahmet Konıban A Mufaa- sebe Büknl YtiKT«tdare Hüseyin G â n r t Bıltu-Işleın NailtnalCBılgı- sayarSıston Mürfrvet ÇUer#SaQş Fız8ctKuza MEDYA C: • Yoneüm Kurulu Başkanı - Genel Müdür GtlbİB Erduran % Koordınatör Reha Ijıtman • Geoel MüdürYardmcısı: Sevda Çotnn Tel: 514 07 53 - 5139580-51384#Wl,Faks 5138463 Ya>ımUvan \e Basau: Yenı Gun Haber Aıansı. Basra ve Ya>ıncüık A Ş TVkocağ'ı Cad 39 41 CaŞaloğlu 34334 Isunbul PK 246 - Sırkecı 34435 lstanbul Tel ı0 2I2ı 512 05 05 (20 nat) Faks (0,212)513 85 95 wwvv.cumhuriyet.com.tr II EKİM 1999 lmsak:5.37 Güneş: 7.03 Öğle: 12.58 tkindi: 16.05 Akşam: 18.39 Yatsı: 20.00 Orman gönüllüsünün yüpüyüşü • tZMİR (AA) - Orman gönüllüsü Veysel Sorhun, Türk ulusuna doğa bilincini aşılamak ve doğanın korunmasına yönelik çahşmalara katkıda bulunmak amacıyla bastonla Ankara'ya yürüyecek. Konak Saat Kulesi önünden yürüyüşünü haşlatan Sorhun, ayağındaki özür nedeniyle bastonla yûrüyeceğini belirtti. "Doğa ile banşık bir Türkiye için el ek tzmir-Ankara bayrak yürüyüşü"nün 25 Ekim'de Ankara'da sona ereceğini ifade eden Sorhun, Ankara'da Türk bayrağuu Orman Bakanı Nami Çağan'a teslim edeceğini bildirdi. 'Cumhupiyet Treni' geliyor • ADANA (Cumhuriyet Bürosu)-Millı mücadelenin ve çağdaş Tûrkiye'nin tanıtımına yönelik bilgi ve belgelerin yer aldtğı hareketli bir müze olan Cumhuriyet Treni Adana'ya geliyor. Adana Valisi Oguz Kagan Köksal, TRT Çocuk ve Gençlik Vakfi tarafından 5 Nisan 1999 günü Kapıkule'den yola çıkanlan, birçok il ve ilçede konaklayarak ziyarete açılan Cumhuriyet Treni'nin 12-13 Ekim'de Pozantı'da, 18, 19ve20Ekimgünleri de Adana ve Ceyhan'da halkın ziyaretine açık tutulacağını açıkladı. Vali Köksal, treni karşılamak için Adana halkını 18 Ekim günü 09.30'da Adana Tren Gan'na beklediğini de sözlerine ekledi. Erciyes'e kar yağdı • KAYSERİ(AA)-Hava sıcaklığının düşmesi sonucu. Erciyes DağYnın 3 bin metreden yüksek kesimlerinde bulunan Şeytanderesi, Çobanıni, Sütdonduran Yaylası ve Aksuyurdu bölgelerinde kar yağışı görüldü. Erciyes Kayak Merkezi yetkilıleri, kar kalınlığının 4-5 santimetre olduğunu, zirveye yakm yerlerde ise kar kalınlığmın fazla olduğunu belirttiler. DMS hazırtık kltaplarında hata • KONYA(AA)-Devlet Memurluğu Sınavı'na (DMS) hazırlık için bastınlan kitaplardakı bazı bilgilerin yanlış olduğu bildirildi. llkumut Yayınlan'ndan çıkan "Devlet Memurluğu Giriş Sınav\'na Haz\rhk" adlı kıtapta "Turistik yerlerimizden biri de Ihlara Vadisi'dir. Bu vadi hangi il sınırlan ıçerisinde yer alır" sorusunun doğru cevabının "Nevşehir" olarak verilmesine, Aksaray Turizm Müdürü • Hamza Zengin tepki gösterdi. Zengin, Kapadokya bölgesınde yer alan tarihi üç vadıden biri olan Ihlara'nın Aksaray sımrlan içerisinde kaldığının bilinmemesinin kendilerini üzdüğünü söyledi. Tupizm sektörüne destek • NEVŞEHİR (Cumhuriyet) - Nevşehir'in Urgüp tlçesi Belediye Başkanı Bekir Ödemiş, turizm sektörünün içinde bulunduğu sıkıntılan aşması için Turizm Bakanlığı'nın işletmelere uzun vadeli ve düşük faizli kredi vermesini istedi. Turistik tesislerdeki doluluk oramnın geçen yıla oranla yüzde 60 azaldıgına dikkati çeken Ödemiş, sektördeki durgunluğun işten çıkarmalan gündeme getirdiğini belirtti. Kapadokya Turizm Işletmeleri Derneği Başkanı Ahmet Bayram da 2000 yılında kültür turizminde büyük patlama olacağını, bundan Tûrkiye'nin de.payını alabilmesi için geç kahnmadan gerekli tedbırlerin alınmasmı istedi. Yanlış eğitim, değişen değer yargılan, hızlı ve düzensiz kentleşme, yoksulluk çocûğu olumsuz etkiliyor Sev; s.suça lüyorFİGETN ATALAY Suç işleyen çocuk sayısı giderek artıyor. Halen cezaevinde 2058 çocuk bulunuyor. Su- ça itilen çocuklann yüzde 9O'ı bağımlılık ya- pan madde kullanıyor. Eğıtim-Sen 2 No'lu Şube Başkanı Alaat- tin Dinçer, sevgi yoksunluğu, yanlış eğitim. baskıcı disiplin yöntemleri, değişen değer yargılan, hızlı ve düzensiz kentleşme, iç ve dış göçler, ekonomik nedenler ile aüedeki suçlu birey örneklerinin çocuğu suça itriğini söyledi. Suç işlemede aile kalabalıkhğının önemli bir etken olduğunu vurgulayan Din- çer, suç işlemeye yönelik çözüm önerilerinı şöyle sıraladı: • Çocukta davranış bozukluklan görüldü- ğünde mutlaka tedavi ettirilmeüdir. • Bulunulançevre suçistemeye itiyorsa çe\- • Çocuğun suç işlemeye yönelmesini engellemek için davranış bozukluğu görüldüğünde mutlaka tedavi ettirilmesi gerektiğini belirten yetkililer, bulunulan çevre çocuğu suç işlemeye itiyorsa çevrenin de hemen değiştirilmesi gerektiğini söylüyor. re mutlaka değiştirilmelidir. • Çocukkr,beOi gereksinimleririin giderile- cegi alanlara ve kurumlara yöniendirilmeödir. • Yenivedoğru ilişkikri öğrenmeleriiçinpsi- kolojik danışman eğitiminden geçirilmeiRUr. • Eğmm-öğretim kurumlaruHİa suç ve ce- za kavramı üzerinebuguendirici konuşnuüar yapılmaladır. • Okui ve ev çevresinde yer afauı ve suç iş- hdır. • Afle içi soruntar çocutdann yanmdatar- ûşılmamaİKİır. • Çocukeğitimkunımlan>-a>gınlaştırüma- hdır. • Oyun alanlan,okuma salonlan vvküctip- hanekrin sayısı artünlmahdır. • Çocuk ıslah evteri, cezaevi olmaktan çı- kanbp eğitiın veöğretimkunımlanna dönüş- türülmetidir.'' Alaattin Dinçer, eğitim- öğretim kurumla- nnda intihar, silahlı-bıçaklı saldın, çeteleşme, okula, ders araç ve gereçlerine zarar verme biçiminde yaşanan olaylara dikkat çekerek. eğitimciler olarak bu gelişmelenn birçok ne- deni olduguna inandıklannı vurguladı. Din- çer bu nedenleri şöyle açıkladı: • Son yıUarda toplumdaki gelir adaletsiz- liğinin ve yoksuüaşma oranının artması. • Göç nedenhle başta bihiik kenrJcrolmak üzere çeşitüverieşim birimJerinde oluşan koot- roküz yapüaşma. nüfus arüşı. • Işsizlik olgusunun gençlikte ohışturduğu güvensiztik. • Külrürel yozlaşma veyabancüaşına. Ara- besk ve fanteâ müzik. • Sos\alvetophımsal sorunlann çözümün- de şiddete başvurma. Aile içi şiddet ve okul- da şiddet olgusunun olumsuzlukAan. • Eğitim-öğretim alanındaki eşitsizlik ve haksız uygulamalann artmasL • Kalabalık sınıflar. rehberiik ve yönkndir- menin olmayışL, yetersiz eğitim almış kişflerin bu alanda görevlendirilmesL Suç işleyen çocuklann büyük bir çoğunlu- ğu bağımulık yapan maddeler kullanıyor. Monroe müzayedesi Marüyn Monroe'nun şahsi eşyaları satışa çıkanhyor. Monroe'nun elbise, kürk, gece kıyafeti. fUmlerinde kullandığı kostümkr, aksesuvar ve mücevherlerle birlikte, kitapuğuıdan eserler, mektup ve fotoğraflanrun yer aldığı toplam 1000 parça, 27-28 Ekim'de New York RockefeUer Center'da düzenlenecek müzayedede satılacak. Müzayedenin en ilgi çekici parçası ise Mariryn Monroe'nun Mayıs 1%2'de Joan F. Kennedy'nin doğum gününde giydigi elbise. Monroe'nun Kennedy için "Happy Birthday mv President'' parçasını söylerken giydiği ve çıplak hissi uyandu-an elbiseve büyük bir talep olması bekleniyvr. Monroe'nun Jean Louis'e diktirdiği ve 12 bin dolar ödediğj elbise $af ipekten. üzerinde ise 6 bin pul bulunuyor. Yıldız, elbiseyi giydiği gecey i. "Herkes benim sahneye yalnız iç çamaşınyla çıktığınu düşünmüştü, bir uğultu tüm salonu doldurmustu" diye anlatmıştı. Bamja kanalİT/asyon dkıyor • Prof. Dr. Bahattin Gümgüm, GAP'ın tamamlanmasıyla sulanabilir tanmın gelişmesi ve tanmsal ilaçlamanm yaygınlaşması sonucu önemli çevre sorunlannın ortaya çıkabileceğini söyledi. MAHMUTORAL DtYARBAKIR-Dicle Üniversitesi Fen-Edebiyat Fa kültesi Kimya Bölümü Başkanı Prof. Dr. Bahat- tin Gümgüm, Adıya- man'm kanalizasyon su- lannın Atatürk Barajı'na kontrolsuz akıtıldığmı, bu- nun ileride büyük sorunlar doğuracağını söyledi. GAP Bölgesi'ndeki çev- re sorunlannı değerlendı- ren Porf. Dr. Bahattin Güm- güm, GAP'la birlikte özel- likle su-hava-toprakkirlili- ğinin ortaya çıkacağını söy- ledi. GAP'ın insan sağlığı- na ve çevreye vermesi muh- temel zararlann en aza in- dirilmesi içinÇED ön rapor- lannı hazırlamakta yetkili kıhnan Mahalli ÇevTe Ku- rullan'nın çok dikkatli ol- ması gerektiğini belirten Gümgüm. daha şimdiden bölgede su ile ilgili kirligin ortaya çıktığmı bildirdi. Adıyaman'ın kanalizas- yon sulannın dinlendirilme- den ve anndınlmadan yıllar- dır kontrolsuz bir şekilde Atatürk Barajrnaakıtıldığı- na dikkat çeken Gümgüm, baraj gölü ve barajdan sula- nan topraklarda yaşamı et- kileyecek bu sorununbir an önce giderilmesini istedi. Elazığ'ın Maden ilçesin- deki Bakır işletmelerinin de Dicle Nehri'ni kirletti- ğini anlatan Gümgüm, şun- lan söyledi: "Bu tesisten yıllarcafizikselkirliiik ola- rak tanımlanan kü, kum, yabancı kaü parçacık gibi sudaçözünemeyenmadde- lerin yanında kimyasal kir- liiik olarak adlandırdığımız ve içinde bakır. çinko gibi ağır metalleri içeren kan- şımlar Dicle'ye akmış ve nehrin doğası degişmiştir" Hafif ve havai bir kafes' Cam Piramit'e Avrupa'dan ödiîl Haber Merkezi - Uzay Sistem Konstrüksiyonla- n Sanayi ve Ticaret AŞ (USKON) tarafından ya- pılan Antalya Sabancı Kongre ve Fuar Merkezi (Cam Piramit) Avrupa Çe- lik Birliği Ödülû'nü aldı. Merkezi Brükserde bu- lunan, tasanm ve uygula- madaki işlevsellik, tekno- lojı ve kalite açısından en başanh çelik konstrüksi- yon tasanmlanna ödül ve- ren Avrupa Çelik Birli- ği'nin buyılki ödülü Lond- ra Cumberland Hotel'de düzenlenen törenle US- KON firmasına verildi. Törenin ardından tngilte- re Kraliyet ailesinden Prenses Anne'in kahhrray- la "binyıl zivafeti" düzen- lendi. USKON'un "ustacage- BştirUmiş bir yaklaşunla. uzay kafes sistem çözümü- nün optimizasyonunusağ- layan tasarunı" için "mo- dülerbfleşenlerin mükem- mel bir biçimde bir aray a gelerek hafif ve havai bir kafes oJuşturdugu" ve ese- rin çevTeyi kuşatan dağ- larla da kıısursuz bir uyum içinde olduğu kaydedildi. 21. yüzyılın eşiğinde uzay çelik konstrüksiyo- nun önemine dikkat çe- ken USKON Yönetim Ku- rulu Başkanı Yük. Mim. Müh. Yaşar Marulyalı. "Antalya'ya kazandırdı- ğımız Cam Piramifin çe- lik konstrüksivon,tasanm ve uygulamasında göster- digiiniz titi/Jiğin Avrupa ÇelikBiıüği taranndan da takdirit karşüanması hem ülkemizhem de şirketimiz açısından bizi gururlan- dırdı''dedi. YEŞÎLIRMAK PROJESt ÇEVREYÎ KORUYUP, GÖÇÜ DURDURACAK Orta Anadolu'nun GAP'ı hazır SEYFİÇELtKKAYA CEMtLCİĞERİM YOZGAT / AMASYA - Yeşilırmak Havzası'ndaki illeri kapsayan ve GAP kadar büyük önem taşıyan "Yeşihrmak Havzası Gelişim Projesi"nde son aşa- maya gelindı. Amasya Valisi Hüseyin Votoy, proje ile hem bölgenin göç ver- mekten korunacağım hem de Yeşihr- mak'taki kirlenmenin önüne geçilece- ğini söyledi. Yozgat, Çorum, Tokat, Amasya ve Samsun illerinin yer aldığı Yeşilırmak projesi yaklaşık 36 bin kilometrekare- lik bir alanda uygulanacak. Projenin 2 bin yılında yaşama geçirilmesi ve ya- tınrnlara başlanabilmesi için DPT ha- zırlıklannı son aşamaya getirdi. TÜ- BİTAK ise bölgenin doğal yapısı, ara- zi ve bitki örtüsü, yerleşim birimleri ve coğrafi durumunu saptamak üzere uydulardan ahnan fotograflarla elde edi- len bilgileri kullanıma hazır envanter haline getirmeye çalışıyor. Yeşilırmak Havzası Gelişim Proje- si 'nde gelinen son durumu anlatan Yoz- gat Vali Yardımcısı Mahmut Kılıçdo- ğan, havzadaki ekolojik dengeyi boz- madan en uygun ve ekonomik arazi • Yozgat, Çorum, Tokat, Amasya ve Samsun illerinin yer aldığı Yeşilırmak Projesi yaklaşık 36 bin kilometrekarelik bir alanda uygulanacak. kullanımının planlanması ile doğal kaynaklann güncel takibinin ve yöne- tilmesinin sağlanmasının amaçlandı- ğını söyledi. Kılıçdoğan, orta ve uzun dönemli planlı bir gelişmeyi amaçlayan proje için ortak bir veri tabanı oluştu- rulmast amacıyla Coğrafi Bilgi Siste- mi Altyapısı Projesi olarak adlandın- lan bir çalışmanın TÜBtTAK Marma- ra Araştırma Merkezi'nce başlatıldı- ğını söyledi. Amasya Valisi Hüseyin Poroy ise -YeşUırmak Havzası Gelişim Projesi'' ile hem bölgenin göç vermekten koru- nacağını hem de Yeşilvrmaktaki kirlen- menin önüne geçileceğini söyledi. Ye- şihrmak Havzasf nda debi rejımının düzensiz olması nedeniyle, tanmın önemli bir geçim kaynağı olduğu yö- rede taşkınlann meydana geldiğini, erozyon, evsel ve endüstriyel atıklann önemli sorunlaroluşturduğunubelirten Poroy. kalkınma projesine neden ge- reksinim duyulduğunu şöyle anlattı: "Kızıhrmak Havzası'nda sulama mevsiminde su paylasunı, büyük güç- lüklere neden olmakta ve mera ıslate- na ihtiyaç duy ulmaktadır. Mevcut du- rum. çeşitü kuruluşlann ortak faaüye- tini zonınlu kılmış ve sorunlann çö- zünuenebflmesi için. bir ortak proje yü- rütülmesini zonınlu hale getirmiştir. 7 ' SÖYLEŞİ ATTİLÂ İLHAN 'Ağıza Bir Parmak Bal e-posta: tan (a prizma. net. tr 0 aris sonbahan, soğuk güneş; Sacre Coeur'de, 1 Musette parçalannı akordeonu ile pırıl pınl et- rafa dağıtıp, kibarca ditenen kör dilenci; Pigal- te'de, Cyrano Kahvesi'nde, hep aynı iskemlede oturan, mahzun ve yalnız, o travesti; zenci komü- nist -bir o kadar da 'milliyetçi'- Afrikalı öğrenciler- le, kıran kıranatartışmalanmız: yüzyıl, Marks'ın ön- gördüğü gibi, Proletarya'nın zaferiyle sonuçlan- mayacak; acaba, 'Mazlum Milletler'in kesin 'ba- ğımsızlığını' görebilir mi? Sanınm o tartışmaların birisindeydi, 'Doğu Blo- ku'nun gücüne ve yayılışına rağmen; 'Sistem'in kendi içindeki diyalektik çatışmanın devam ettıği; dolayısıyla, o 'cephede' de ciddi ve tehlikeli fay 'kınlmalannın' bekJenebileceği ortaya atıldı: ana fı- kir, II. Dünya Savaşı'ndan, evet, ABD ile SSCB'nin askeri düzeyde galipçıktığı; ne var kı, 'Soğuk Sa- vaş'ın gerçek 'galiplerinin' bu ikisinin değil, sava- şır\ mağluplan sayılan Almanya ile Japonya'nın olacağı! O günlerde bir fantezi hissıni veren, hat- ta 'gırgıra alınan' bu düşünceyi; yüzyılın sonunda, aynı şekilde hafife alabilir misiniz? 'Küreselleşme' ve 'Özelleştirme'ye dayalı 'Ye- ni Dünya Düzeni' yandaşlannın, beyhude gayret- lerine rağmen; asıl gerçeğin 'Küreselleşme' de- ğil, düpedüz 'Yöreselleşme' olduğunu, sağduyu- su olan herkes görebiliyor: Adorf Hitler'in 'Yeni Nizam'ı, nasıl dünyayı aralannda paylaşmış, In- giliz/Fransız 'plutokrasisi'ne karşı idiyse; Clin- ton'ın 'Yeni Dünya Düzeni' de, biryandan Avru- pa Biriiği'ne, özellikle Almanya'ya; bir yandan 'Uzakdoğu Kaplanlan'na, özellikle Japonya'ya karşı! geliştirdiği strateji basit ve açık; Rusya ve Türkiye'ye yaslanıp Avrasya'da, petrol ve su ağır- lıklı bir güç merkezi oluşturmak! Stratejinin Türkiye'yi ilgilendiren kısmı, Özal/Çil- ler 'takımı', 're/skâr'daiken.tıkırtıkırişlemişti: Ke- malizm'in ve Cumhuriyetçi radikalligin terk edil- mesi; 'sosyal' öngörülmüş cumhuriyet ekonomi- sinin, 'özelleştirilmesi'; lâikliğin yerini, 'ılımlı Is- lâm' eğitim ve öğretimin alması; 'etnik' özerklik- lerin gündeme gelmesi; bu arada KKTC'den "fe- ragat\ buna mukabil, Kuzey Irak'ta, bir Kürt dev- letinin kurulmasını, tekabbül, vs. Yolculuk aynı 'yanlışa' dayanıyordu Ne dünyada 'ağıriığını' hissettiren 'yöreselleş- me'nin durumu ve konumu değişmiştir; ne de Washington'ın, 'Yeni Dünya Düzeni'ni uygula- ma stratejisi! 'Soğuk Savaş'ın büyük mağlubu eski Sovyetler, 'Avrasya Avrasyalılanndır' ger- çeğine dönüp, bölgedeki ülkelerte 'yöresel' yeni bir güç merkezi tasarlayamıyor; 'Soğuk Savaş'ın öteki 'mağlubu' ABD ise, Avrasya'yı çıkarlanna uygun bir konuma sokabilmek için, hem Rusya'ya baskı yapıyor, hem de Türkiye'ye! Baskının somut görüntüsünü, ilkokul öğrencileri bile ezbertedi: a/ KKTC'den vazgeç! b/ Ege'de ağıriık arama! c/ 'Ilımlı Islâm'ı benimse! d/ 'etnik' -hassaten Kürt- özerklikleri gündeme al, vs. vs. işin si- yasi faturası bu derece ağır, tek kelimeyle, Tür- kiye Cumhuriyeti'nin tarihini ve kendini inkâ- n! Ekonomik yönü de az ağır sayılmaz, belki da- ha da ağır sayılabilir ama, ülkenin sorumlulan -ay- nen Tanzimat sonrası Osmanlı yöneticileri gibi- ya anlayamadıklanndan, ya umursamadıkların- dan, bu alanda ABD taleplerine kuzu gibi uysal dav- ranıyorlar. 'sosyal' cumhuriyet, lâikliği hararetle savunuyor da; o cumhuriyet'in 'ekonomik kalele- ri' olan KlTleri, cömertçe harcayabiliyor; böyle- ce VVashington'ı 'memnun' edebileceğini mi, sa- nıyor ne? Yeni iktidann, son VVashington yolculuğu, aynı yanlışa dayanıyordu; sanılıyordu ki, Bankalar Ka- nunu istenilcliği gibi, değiştirilir. Uluslararası Tah- kim'e yeşil ı^-.ık yakılır; KlT'lerin 'özelleştirilmesi' hızlandınlır; işçilerin sosyal haklan kısıtlanır ise; ik- tidann sıkıntıda olduğu her konuda. Washington da -dolayısıyla IMF de, Dünya Bankası da,- dağ- lan düz eder. Osmanlı, Tanzimat'ı müteakip, 'Mül- kü' handiyse bütünüyle 'ecnebi sermayeye' tes- lim etmiş; fakat bu onu, ne Sykes/Picot 'pay- laşmasından', ne de Sevres Muahedest'nden kur- tarabilmiştir: aslolan 'Sistem'in genel strateji- sinin uygulanmasıdır! Holding basınını, 'amerika- nofillerin' süsünden püsünden, gereksiz yaldızın- dan anndınrsanız, göreceğiniz nedir: ağıza bir par- mak bal çalmak kabilinden, tatlı sözler; beyhude il- tifatlar. ufak tefek bir iki ta'viz; oysa Türk tarafının getirdiği müz£ikere taleplerini, şöyle ya da böyle, YDD' nin Türki\/e'ye öngördüğü koşullara bağlamak; en başta, Kıbrıs olmak üzere! Açıkça belirtilmese de, yanı başında, Kuzey lrak'taki Kürt Devleti pro- jesinin bulundiiğu, düşünülebilir. Türkrye'nin 'sosyalliğini' pul gibi harcayan ikti- dar sorumluları, belki de daha başlangıçta kurma- lan gereken bu kaçınılmaz irtibatı kuramadıklan için, eşekten düşmüşe döndüler. Türkiye'ye karsı 'soğuk savaş 1 Washington o kadar fütursuzdur ki, Başkan Clinton Beyaz Saray'da 'Demokratikleş- mede iyi adımlnr atıyorsunuz' deyip Ecevit'in sır- tını sıvazlamış; ertesi gün ise, Türk Hava Kuvvet- leri'nin satın alrnak istediği 'mayın temizleyici tü- feklerin' ihracı talebini reddetmiştir, hem de han- gi gerekçeye dayanarak biliyor musunuz, 'insan haklan kaygılan' gerekçesine! Inanamadınız mı, öyleyse haberi £\ynen okuyunuz: "...Türkiye'ni n tamamen insani amaçlı bu ta- lebi 717713 numaralı bir dosya ile sunulmuş- tu. Gazetemiz, 29 Eylül'e kadar ABD Dışişleri Bakanlığı İnsan Haklan Masası'nda bekletilen bu dosyanın, 'Tûrkiye'nin insan haklan konu- sundaki endişeleri nedeniyle onayianmasının, ABD'nin dış politika çıkarlanyla çelişeceği ge- rekçesiyle' gerl çevrildiğini öğrendi..." (Hürri- yet, 1 Ekim1999) Bu kadarlakalsa iyi, meğer 'dost ve müttefik' ABD, Tûrk Hava Kuvvetleri'nin bundan önceki bir baş- ka talebini daha, aynı işleme tâbi tutmamış mı? "...Türk Hava Kuvvetleri'nin, ilktalebi de,ye- di buçuk ay suınen altında beklemede tutul- duktan sonra, 25 Haziran 1999'da reddedil- mişti..." (Aynı gai'.ete) Iktidar, kimden ne istediğinin farkında mı? Tür- kiye'ye karşı, açık açık, bir 'Soğuk Savaş' yürü- tülüyor; bunun tedbiri nedir? Onlara ülkenin sınır- lannı ardına kadar açıp, 'Kanuni Sultan Süley- man'ın Bosna'dan aldığı 'insan haklan' lermarü- nın kopyasını hediye diye götürmek mi? Bırakın Allah aşkına! http-y/www.prizma.nettr/AILHAN http'y/www.bilgiy»yınevi.com.tr7ailhan Faks/0-212/26019 88
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle