Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 26MAYIS1998SALI
8 DIŞ HABERLER
KAVŞAK
ÖZGEN ACAR
Küreselleştiraneıflkierimizıten misMz?
Abdurrahman Yıldırım'ın Yeni Yüzyıl
gazetesındeki 15 Mayıs tarihlı yazısının
başlığı: "Yabancılann hisse alımı 7
milyardoları geçtı" biçiminde. Yıllardır
bir türtü yabancı sermayeyi çekemeyen
Türkiye'ye bu kadar dolann girmesi
sevindirici bir olay! Demek ki yabancılar
artık Türkiye'de yatınm yapıyor. yedi
girişimciler de finans darboğazlannı dış
kaynakla daha kolay karşılayabiliyor;
Türk ekonomisi de büyüme sürecine
girmiş oluyor
t Yabanolm hisse afen 7 rriyardUarı geçti 4
Yıldınm, "Yabancılann elinde 7.2 milyar
doiariık {yaklaşık 1.8 katrilyon TL) senef
bulunuyor. Bu da İMKB'de dolaşımda
bulunan senetlerin yüzde 55 'inı
oluşturuyor" diyor. Bu rakamlar
doğruysa, artık Istanbul Borsası'nda
yabancılann borusu ötüyor demektır.
Size göre, örneğin 4 milyon dolar
(yaklaşık 1 trilyon TL) ile giren bir
yabancı mı. yoksa 1 milyar lira ile bin
Türk vatandaşı mı İMKB'yi yönlendirir?
Gençler pek bilmezler.
'4O'lı yıllarda yediden
yetmişe herkesin
elinde bir "yo-yo" topu
vardı. Içi talaş dolu,
dışı pariak renkli
kâgıtla kaplı,
mandalina biçiminde,
bir metre boyunda bir
lastiğe bağlı bir top
düşünün. Parmaklara
bağlı olan top
fırlatılınca, lastiğin
esnemesiyle geri
geliyordu. Böylece ınsanlardeğişik
güçlerle fırlattıkları topla, cadde ve
sokaklarda bir ileri bır geri oynuyorlardı.
Galiba, bugün Istanbul Borsası'nda
"yo-yo"yu yabancı yatınmcılar
uyguluyor. Ornegin yatınmcı, 4 milyon
dolaria topu borsaya fıriatıyor. Birer
milyariık tasarruf sahıpleri,
beklenmedık biçımde "yükselen
değeheri" yakalamak umuduyla,
artma egilimi gösteren kâğıdı çeşitli
aşama/arda kapışıyor. Yabancı
yatınmcı, ucu kendinde olan lastiği her
çekişınde, dolariarı toplamaya
başlarken birer milyar liralık Türk
yatınmcılannı da üçer-beşer yontmuş
oluyor. Bodrumlu balıkçı buna
"baragata"der. Birkm. uzunluğunda
misinanın her beş metresinde bir olta
ve her 50 metresinde bir taş. bır mantar
bağlar. Yüzeyde zikzaklarla su yüzüne
bıraktığı misina, taşlardan dolayı dikey
olarak derine inerken mantariarın
olduğu noktada yukan çıkar. Böylece,
derinde ya da yüzeyde değişik balıklar
yakalanır.
17 Mayıs tarihli New York Times
gazetesinde, ünlü Amenkan yatınm
şirketi "Pmdential lnvestments"\n tam
sayfa ilanında "Dünyanm neresinde
şimdi yatınm yapmalısınız" sorusu
yöneltiliyor. Dünya haritasında hangi
ülkelerin borsalannın 1997 yılında ne
oranda kârda ya da zararüa olduklan
oklarla gösteriliyor. Türkiye yüzde 118
ile dünya birincisi... önceki yıl birinci
olan Polonya; değil 10 kârtı ülke
arasında tutunabilmek, tepetaklak
gitmiş, yabancı yatınmcıya yüzde 22
kaybettiren bir konuma düşmüş.
Yabancı yatınmcı, Polonya'dan
kazanacağını kazanmış, limonun
posasını geride bırakıp
oradan çekilmiş ve şimdi
Türkiye'ye yönelmiş.
Rahmetli Mustafa
Ekmekçi olsaydı, "Acaba
şimdi de Türkiye'yi mi
lımon gibi sıkacaklar?" diye
yazardı.
Yabancı yatınmcının Türkiye'de yüzde
118 kazanması ne demek? Getirdiği
7.2 milyar dolaria 8.5 milyar dolar
kazanç sağlaması değil mi? Yabancı
yatınmcı, parasını Amerika'da bankaya
vadeli yatıracak olsa yılda en fazla
yüzde 10, Wall Street'te sadece yüzde
34 kazanmayacak mıydı? Oysa
Türkiye'de kazanç yüzde 118.
Yabancı, 1.8 katriiyon lira getirdikten
sonra, toplam 5 katriiyon lira ile
Türkiye'den
aynlabıliyor. Üstelik bir
kuruş vergi
ödemeden. Maliye
Bakanlığı vergi
koymak istemişti de
kıyamet kopmuştu.
Kıyamet koparanlann
kimler olduğu şimdi
daha iyi anlaşılıyor.
Bu arada, borsada
önemli ölçüde ister
yerii. ıster yabancı
kara para da aklanmış
olmuyor mu? Aynca. 2.1 katrilyon TL
yurtdışına çıkarken talep yarattığı için
dolar yükseliyor ve yükselen dolar da
enflasyonu pompalamıyor mu?
Enflasyonun yüksekliğı galiba yabancı
yatınmcının ışıne gelıyor ve bu çarka da
"kür&selleşme" denıliyor.
^ ••_
£ Zenginler küreselleşmeyi övdû *»~£*
Bunlan düşünürken, Cumhtıriyet'te 18
Mayıs'ta bir haber okudum. Dünyanm
en gelişmiş yedi ülkesiyle Rusya'nın
oluşturduğu "G-8 liderteri"nm
Ingilterede yayımladıklan açıklamaya
Dış Haberler Servisımizin koyduğu
doğru başJık "Zenginler
Küreselleşmeyi övdû" idi. Hani
Damdaki Kemancı 'nın "Eğer ben de
zengin olsaydım..." dediği gibi, daha
zengin olacağım için ben de
küreselleşmeyi överdim.
BİR ANININ ARDINDAN
Hiçbir şeyin ortasındaki gonca gül
Münevver Andaç ile 1968 Ekimi'nde
Varşova'da tanıştım. Üniversitenin
Türkoloji bölümünde Türkçe
okutuyordu. Tanıştırdığı genç
öğrenciler, bir Türkle ilk kez konuşma
heyecanını yaşadılar. üsede okuyan
oğlu Mehmet ile de evinde uzun
uzun söyleştik. Münevver Hanım
kendi yaptığı pasta ile likörler ikram
etti. Mehmet, anavatanı-baba ocağı
ve kundakta çıktığı Türkiye'ye
gelmek istiyordu. Elbette isteği
doğaldı. Anne, Nâzım'a kavuşmak
için pasaportsuz çıktığından
Türkiye'ye dönemiyordu. Ogiunun
Türkiye'de düş kınklığına
uğramasından çekiniyordu.
Türkiye'ye geldiğinde herkesin
kendisini kullanmak isteyeceğini ve
annesinin haklı yanlan olduğunu
anlatmaya çalıştım. Birkaç yıl sonra
birgazetenin "atlatma" haber girişimi
ile çıktı. geldi. Düş kırıklığına uğradı
ve döndü. Münevver Hanım'la sık sık
mektuplaştık. Cumhuriyef i, Türkoloji
Bölümü'ne abone yaptırdım.
Münevver Hanım, Cumhuriyet
aracılıgı ile Türkiye'yi izliyor, aynca
öğrencilerine bazı yazılan ödev
olarak veriyordu. O kuşak öğrenciler
Türkiye'yi Cumhuriyet'ten tanıdı.
Aralannda Ankara'ya büyükelçi
atananlar da oldu. Varşova'dan
aynlırken hediye ettiği Chopin'in iki
uzunçalannı, ana-oğulu anarak hâlâ
dinlerim. Münevver Hanım daha
sonra Paris'e göç zonjrtda kaldı. Pek
çok Türk yazannı Lehçeden sonra
Fransızcaya kazandırdı. Bir gün
rahmetli Yazıişleri Müdürümüz Çetin
Özbayrak ile Paris'te z/yaretine
gittik. Aynı bınada, Mülkiyeli ressam
rahmetli Mübin Orhon oturuyordu.
Onu da çağırdı, birlikte söyleştik.
Yılbaşlarında kartlar gönderdik.
Kartlannda şu cümle hiç değişmezdi:
"Mehmet konusunda haklıydın! Ama
dinlemedi..." Sofya'da doğmuş,
Marsilya'da, Istanbul'da okumuş,
Varşova'da yol beklemiş, Paris'te
umutsuzlanmıştı. Eskiden yıkılmıştı,
şimdi yakıldı, kül oldu. Vefasız Nâzım
istediği kadar "Yedi tepe/i şehrimde
bıraktım gonca gûlümü" desin
dursun. O, ingilizce deyimiyle
"middle of nowhere - hiçbir yerin
ortasında" olan eşsiz "bir gonca
grü/"dü.
Köseli
DTP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk:
"Hanımlar! Gelin elinizin hamuruyla siyasete
karrşın!.."
Sayın Cindoruk! Ağzınızdan çıkanı galiba kulağınız duymuyor! Henüz, anamızı
seven Safo hayranı bir kadın ile şeytana ayakkabısını ters giydiren enişteden
kurtulamadık)
• • •
Papaya suikast girişiminde bulunan Mehmet Ali Ağca'nın son basın
açıklaması: "Vatikan'da Türkiye'nin 'onursal temsilcisi1
olmakisterim."
Sayın Ismail Cem, yeni büyükelçiler kararnamesini temmuzda
açıklayacağınızı söylediniz. Lütfen acele etmeyin. Alaaddin Çakıcıyı
VVashington'a, Oral Çelik't Moskova'ya, Abdullah Öcalan'ı Şam'a "onursal
temsüci" atamak için size güzel bir fırsat çıktı.
• • •
Viagra çıkmadan deneylerde kobay olarak kullanılan 74 yaşındaki, ABD
başkanhk seçimini kaybeden aday Bobe Dole:
"Viagra birharika ilaç. Çok tatmin edıci!"
Sağlık Bakanlığı, izin vermeden önce Vlagra'yı aftı aylık incelemeye almış ve
Türk erkeklenne uygunlugu konusunda deneylere başlamış. Cumhurbaşkanı
Süleyman Demirel. Başbakan Yardımcısı Bülent Ecevit ve iktidardan düşen
Necmettin Erbakan da Dote ile yaşıt. Demirel iktidarda ve üstelik adı "Baba".
Ecevit üçte bir iktidarda. Erbakan. Dole gibi muhalefette. Sak/n Viagra'yı
Hoca'da deniyor olmasınlar!
• • •
Yüzyılın sesi Frank Sinatra'dan önce ölen kadim dostu Dean Martin:
"Frankie öldükten sonra, kadmlar pantolon fermuvannı Smithsonian
Müzesi'ne (En önemli ABD müzesij bağışlayacaklardır!'
Sevgıli listesini okuduktan sonra, 82 yıl boyunca
fermuvar dahi kullandığı kuşkulu! Sözler
Avrupa'ya gidenleri gözlemek ve fişlemek için yeni bir örgüt kuruluyor
BAITde miilteci casusluğuGÜRHAN UÇKAN
STOCKHOLM - Danimar-
ka'nın en saygın gazetelerinden
Jyllands-Posten'in pazar günü
manşetten verdiği bir haber; Isveç
ve Danimarka'da yankı yaptı. Ha-
bere göre Batı Avrupa Birliği
(BAB), Avrupa'da yaşayan mül-
tecileri gözetlemek ve fişlemek
• Danimarka basınına göre Batı Avrupa Birliği bünyesinde kurulması
öngörülen örgüt, gerektiğinde mültecilerin telefonlannı dinleyecek ve
üye ülkelerin güvenlik güçlerini bilgilendirecek.
için gizJi bir cususluk örgûtii ku-
ruyor.
Gazetenin ele geçirdiği belge-
ye göre bu örgüt. oturduklan ül-
keleıde düzen için "potanshdteh-
likeoluşturan" mültecileri ve di-
ğer yabancı kişilen gözetleyecek.
gerektiğinde telefonlannı dinle-
yecek ve üye ülkelerin güvenlik
güçlerinı bilgilendirecek. Söz ko-
nusu örgüt. örgütlü suç işleme.
uyuşrurucu ricareti. kadın ticare-
ti gibi durumlarda olduğu gibi
"giderek artan mülteci akımrvLa ii-
gilidurumlardada"bıreylen sor-
Ülkderini sivasi baskjJar nedeniyle terk etmek zorunda kaian insanlar, artık gjttikleri iilkekr tarafindan da izlenecek.
gulayabiiecek. gözaltma alabile-
cek \e suçun kesinleşmesi halin-
de cezanın çekilmesinden sonra sı-
nırdışı edebilecek. Bu şekilde sı-
nırdışı edilen kişıler, bir daha hiç-
bir BAB ülkesine giremeyecek.
Jyllands-Posten gazetesi habe-
rinı. UKasım 1995"teMadnd'de
yapılan BABbakanlarzirvesinde
sunulan birbelgeden kaynaklan-
dırıyor. BAB'ye gözlemci olarak
katılan Danimarkalı ve Isveçli ba-
kanlann bu belgeyi gördükleri de
belirtiliyor. Bunun üzerine bir Is-
veç gazetesınin sorulannı yanıtla-
yan Isveç Dışişleri Bakanı Lena
Hjelm-VV'all 'en böyle bir belgenin
olduğunu dogruiadı. ancak önüne
"haarhaJdegetirildiği'' ve üzerin-
de tartışılmadığı için içerigine bak-
madığını söyledi.
Aynı toplantıya katılmış olan
Isveç Savunma Bakanı Thage G.
Peterson ise gazetecilerin sorun-
larını yanıtsız bıraktı. Göçmen
Bakanı Pierre Schori ise böyle
bir belgeden haberi olmadığını
söyledi.
Öte yandan. gazetedeki haber
Danımarkalı üst düzeydeki poli-
tikacılan da etkiledi. Eîazılan. göç-
men sorunlannın askeri degil, sos-
yal sorunlar olduğunu. bu bakım-
dan adi suçlarla ılgilenen makam-
lan ilgilendirmeyeceği şeklinde
beyanarta bulundular. Başbakan
Poul Nvrup Rastnussen de bir yo-
runı yapmaktan kaçındı.
Pazartesi sabahı İsveç Dışişle-
ri Bakanlığı'nm basın sözcüsü An-
nika Söder. bir basın bildirisi ya-
yımladı. Bıldiride fsveç hüküme-
tinin böyle birbelgeden haberi ol-
madığı \e herha^gi birgizli casus-
luk örgütü konusunda BAB ülke-
lerinden hiçbiriyle görüşülmediği
ver alıvor.
İspanyol sosyalist liderler yargı önunde
Kirli savas mahkemesiMADRİD (AFP) - Aralannda eski fçış-
leri Bakanı'nın da bulunduğu 12 kişı. eski
sosyalist Başbakan Feiipe Gonzalez döne-
minde. devletin onayıyla Bask aynlıkçıla-
n için ölüm mangalan oluşturdukJan iddı-
asıyla dün Yüksek Mahkeme'ye çıkanldı-
lar.
Sanıklar, 198O'lı yıllarda Bask aynhkçı-
lanna karşı açılan "kirtisavaş'takı rollen do-
layısıyla yargılanıyorlar. Davanın son yıl-
larda Ispanya'da görülen en büyük dava ol-
duğu kaydediliyor. 12 davalının. Gonzalez
hükümeti döneminde kurulan ve Bask böl-
gesinde bir dizi kaçırma ve cinayete kanş-
mış olan "Terör Karşıü Kurruluş Grupla-
n"nm (GAL) liderleri olduklannı ıtiraf et-
tikleri belirtiliyor. Davalılar arasındakı en
önemli isimler ise 1982-1988 yılian ara-
sında Içişleri Bakanı olan Jose Barrionuevo
ile eski Güvenlik Bakanı Rafael Viera. Her
iki bakan da silahlı bir grubun üyesi olma
suçundan 23'er yıl hapis istemi ile yargıla-
nıyorlar.
Bir ay süreceği tahmin edilen da\ada sa-
nıklar, GAL tarafindan işlenen bütün suç-
lardanyargılanmayacaklar. Saruklarm Ispan-
ya doğumlu Fransız vatandaşı SedungoMa-
rey'in 1983 yılı aralık ayında kaçınlması su-
çundan yargılanacaklan belirtiliyor. ETA
lideri olduğu sanılan Marey, GAL militan-
lan tarafindan yanlışhkla kaçınlmış. 10 gün
sonraserbestbırakılmıştı. Bukaçınlmaola-
ymınGAL'ınilkeylemioldufuanlaşılmış-
tı. GAL'ın eylemleri daha sonra ise giderek
şiddetlenerek artmış. işkence ve ölüm ola> -
lan işin içine kanşmıstı.
Dün ifade veren sanıklardan Jose Ame-
doadlı eski birpolıs, Marey'in kaçınlmaola-
yını eski lçişleri Bakanı "nın tertiplediğıni
söyledi. Amedo ifadesinde "Bu, fistdüzey
yönetkaier tarafindan alınan siyasi bir ka-
rardı"dıye konuştu. Amedo. kaçınlma ola-
yında eylemi gerçekleştiren kiralık adam-
larla GAL arasında haberleşmeyı saglayan
kişi olduğunu da itiraf etti.
Vfahkemede tanık olarak dinlenecek 4O'ı
aşkın kişinin arasında eski Başbakan Gon-
zalez de bulunuyor. Davayı eleştiren Gon-
zalez, bunun "hukuki bir dava maskesi aJ-
nnda siyasi bir mesde" olduğunu ılen sü-
rerek, davanın Bask ayrılıkçı hareketini
(ETA) kurban gibi göstererek örgüte meş-
ruiyet kazandırmaya >arayacağını vurgu-
luyor.
1994 yılında gün ışığına çıkartılan GAL
skandalı. iki yıl sonra yapılan gelen seçim-
lerde sosyalistlerin yenilgisindeönemli bir
rol oynamıştı. Muhafazakâr Halkçı Par-
ti'nin iktidara gelmesinden sonra da GAL
siyasi gerginlikte önemli rol oynamayı sür-
dürmüstü. Yargılanan sanıklar, GAL dava-
smın dönemin hükümetinin ıtibannı sars-
mak amacıyia yapılan siyasi biroyun oldu-
ğunu iddia ediyorlar.
Dünkü davanın yalnızca bir başlangıç ol-
duğu. GAL'ın eylemleri ile ilgili 4 ayn hu-
kuki araştırma sonunda çok daha fazla
kişinin tutuklanacaği kaydediliyor.
Avrupa insan Hakları Komisyonu üyesi Peukert
Türkiye'den şikâyet yağıyor'
OZGUR ULLSOY
Avrupa Insan Haklan Komisyonu Üye-
si Dr. VVoHgang Peukert, son dönemde iş-
kence iddiasıyla Türkiye aleyhıne Komis-
yon'a yapılan başvurulann saj'isında büyük
birartışyaşandığını söylüyor. Peukert, baş-
vurulardaki işkence iddialannın "çokcid-
di" olduğunu da ekliyor.
Uluslararası Hukukçular Federasyonu
Almanya Seksiyonu'nun Genel Sekreteri
de olan Peukert. Federasyon üyeleri ile ge-
çen hafta Türkiye'ye gelerek insan hakla-
rı konusunda incelemelerde bulundu. Tür-
kiye ziyareti sırasında Peukert ile konuş-
ma konumuz ınsan haklanydı.
Federasyon'tın amacı hakkında bilgi ve-
rir misiniz?
P.VV: Asıl amacımız Türkiye'deki mes-
lektaşlanmızla ilişkilerimizi geliştirmektı.
Insan haklannın iyileştirilmesine katkıda
bulunmak gibi bir kaygımızda vartabii. Fe-
derasyon'un merkezi Cenevre'de, insan
haklanyla ilgili gelişmeleri takip edebilmek
için çeşitli ülkelere heyetler gönderiyor
aradabir.
Dönüşte bir rapor yazacak mısınız?
Herhalde. üyelerimize Türkiye deki ız-
lenimlenmizi içeren bir yazı gönderece-
ğ.z.
Avrupa Insan Haklan Komisvnnu'na da
iiyesiniz.Avrupa Birliği,Türkiye"yi demok-
ratik açıdan eski Doğu Avrupa ülkclerirıin
çok gerisindegörü>or. Peki bu ülkelerie kar-
şılaştınldtğında Komisyon'da Türkiye'nin
durumıı nedir?
Eski Doğu Avrupa devletlerine karşı şim-
dilik çok başvuru yok elimizde. Belki ka-
muo>Tj. Strasbourg'u yeterince tanımıyor.
Birde Srrasbourg'da birbaşvurunun kabul
edilebilmesı için iç hukuk yollanntn rüke-
tilmesi koşulu aranıyor. Halbuki bu ülke-
ler Sözleşme'ye daha yeni katıldı. Gene
de bu devletleraleyhine de baş\urular, hat-
ta karara bağlanan davalar mevcut.
Hakkında en fazla dava açılan ülke Tür-
kiye mi?
Işkenceyle ilgili olarak Türkiye aleyhi-
ne yapılan baş.vurulann savısındabüyük bir
artış oldu son yıllarda. ÖzellikleKomisyon'a
gelen son dört dava. bugüne kadar görülen
en ciddi işkence davalan. Hassas bölgele-
re elektrik \enlmesi. falaka, Filistin askı-
sı, tecavüz gibi çok ağır suçlamalann ol-
duğu çok ciddi davalar bunlar. Hepsi işken-
ceyle ilgili 3. Madde kapsamında ele alı-
nıyor.
Türki\ıe'de insan haklan ihlalleri >asalar-
dan mı yoksa u>gulamalardan mı ka>nak-
lanı>or sizce?
Yasal bir boyutu var tabii. Bildiğim ka-
danyla turuklular için aileleriyle, avnkat-
lanyla hemen görüşmelerinı sağlayacak
yeterli güvence bulunmuyor.
Strasbourg'da görülen kayıplarla ilgili
davalardan biliyorum. polis tutuklularla il-
gili kayıt tutmuyor bazen. Yasal düzen-
lemede eksikler var.
KARADENİZ EREĞLİ 1. ASLİYE
HUKUK MAHKEMESİ'NDEN
EsasNo: 1992558 Karar No: 1997-471
Davacı Millı Savunma Bakanlığı tarafindan davalı
Metin Özsaraç aleyhine açılan alacak davası sebebiyle:
Adına daha önce duruşma günü ılanen tebliğ olunan
davalı Metm Özsaraç'ın yoklugunda mahkememizce da-
vanın kısmen kabulü ile 477.301.104.- TUnin (273.
257.000.- TUnin 1.12.1992 tarihinden, 204.044.104.-
TL'nin 2.12.1994 tarihinden ıtibaren) yüzde 30 faıziyle
birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesıne. fazla
talebin reddine dair verilen 16.12.1997 günlü hüküm da-
vafı adma ilanen teblig olunur. Basın: 20645
E-Posta: oacar(n superonline.com Fax .-0312.468 15 79
YALVAÇ ASLÎYE HUKUK
MAHKEMESİ
DosyaNo: 1997/385
Davacı Emine Köprülü tarafindan davalı Ahmet Köp-
rölü aleyhine açılan boşanma davasının veriien ara kara-
n gereğince, Davalıya yapılan tebligatlann yapılamadı-
ğı ve zabıta araştırmalanna rağmen adresinın bulunama-
dığından ilanen tebligat yapılmasına karar verilmekle,
davalı Isa oğlu Ahmet Köprülü'nün 17.6.1998 gûnü sa-
at 09.00'da mahkememizde hazır bulunması veya kendi-
ni bir vekille temsil ettirmesi, aksi takdirde HUMK'nin
213'2 ve 337. maddeleri uyannca yoklugunda yargıla-
malara devam olunacağı. davetiye yerine geçerli olmak
üzere ilanen tebliğ olunur. Basın: 20647
GEREDE ASLİVE HUKUK
HÂldMLİĞl'NDEN
EsasNo: 1997/165 KararNo: 1997/266
Davacı M. Ali Akıskalıoğlu tarafindan davalı Nüfus
Müdürlüğü aleyhine mahkememizde açmış olduğu isim
tashihi davasının yapılan açık duruşması sonunda: Bolu
ili Gerede ilçesi Seviller Mahallesi. cilt no: 005 01. say-
fa no: 46. kütük sıra no: 30"da nüfusa kayıtlı davacının
nüfus kütüğünde M. Ali Akıskalıoğlu olarak yazılı bulu-
nan ismınin Mehmet Ali Akıskalıoğlu olarak tashihine.
ad değişikliğinden zarar görebilecek olanların öğrenme
tarihinden itıbaren 1 yıl ıçensınde itıraz edebilecekleri-
nin hususu ilanen teblig olunur. Basın: 14690
ANTALYA ASLİYE 2. HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
Davacı Şükrüye Tas \ekili tarafindan 9.1.1998 tanhli
dava dilekçesi ile Şahın Taş aleyhine şiddetlı geçımsiz-
lik sebebiyle boşanma davası açılmış olup, davanın dos-
ya numarası 1998 118'dir. Davalının bilınen adresinde
adına tebliğ yapılamamış olup. zabıtaca da adresi tespit
edilememiştir. Davalı Şahin Taş'a duruşmanın yapılaca-
gı 18.6.1998 günü saat 10.15'te mahkememizde hazır
bulunması veya bir vekille kendisini temsil ettirmesi ge-
rektigı. aksi takdırde davaya vokluğunda bakılarak kara-
ra bağlanacağı hususlan dava dilekçesi duruşma günü
teblig yerine kaim olmak üzere ılanen tebliğ olunur.
H.U.M.K. 509-510 md. Basın: 21594
DÜZCE SULH HUKUKMAHKEMESİ
Esas No: 1997 38 Tereke
Müteveffa Ahmet Tevfik Elbır'm mırasçılan Abdui-
lah Necati Elbır, Melıha Elbir, Ali Melıh Elbır. Şefika
Elbir, fzzet Necati Elbir, Nezıh Seçkin Elbır'ın mahke-
memizin 199738 tereke sayılı dava dosyasmda Ahmet
Tevfik Elbir'ın üzerinden çıkan terekenin teslım edıhne-
si için kanuni mirasçılannın 3 ay ıçinde mahkememize
müracaat etmeleri. müracaat ermedıklen takdırde dosya
içerisinde bulunan terekenin Hazine'ye teslım edileceği
ilanen tebliğ olunur. 12.3.1998 Basın: 12682
BABAESKİ SULH HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
DosyaNo: 1997 699 E.
Davacı Pamukbank TAŞ vekilı tarafindan davalı Halil
Ibrahım Ant aleyhine mahkememizde açılan ortaklıgın
giderilmesi davasında, Davalı Halil Ibrahım Ant'ın Ba-
baeski Çavuşköyu adresine tebligat çıkanldığı. adreste
tanınmadıgından bıla teblig davetiyenın iade edildıği,
tüm aramalara rağmen adresi de bulunamadığından ila-
nen tebligat yapılmasına karar venlmış olup. davalının
mahkememizde duruşma günü olan 30.6.1998 günü sa-
at 11.00'de hazır bulunması veya kendını vekille temsil
ettirmesi. aksi takdirde yokluğunda karar verileceği teb-
liğ yerine kaim olmak üzere ilan olunur. Basın: 21545
ÇİFTELER ASLİYE HUKUK
HÂKİMLİĞİ
EsasNo: 1993 188 Karar No: 1997/121
Davacı Doğan Telli. Körhasan Ky. Çıfteler
Vekili: Av. Kadir Üge - Çifteler
Davalı: Hatice Telli. Ahmet kızı 1971 d.lu
Dava: Şiddetli geçimsızlik nedeniyle boşanma,
Davacı vekili tarafindan davalı aleyhine açılan dava-
nın yapılan açık duruşması sonunda:
1- Çifteler ilçesi Körhasan ky. cılt: 022<01. sayfa no:
93, k.s.no: 42'de nf. ky. Mustafa ve Farma'dan olma
1960 d.lu Doğan Telli ile aynı hanede nf. ky. Ahmet ve
Gülsüm'den olma 1971 d.lu Hatice Telli'nin boşanma-
lanna, Davacı tarafindan yapılan 3.582.000.- TL yargı-
lama giden ile 650.000.- TL avukatlık ücretınin davalı-
dan tahsiline. Dair karar ışbu ilanın gazetede yayımlan-
dığı tanhten itibaren 15 gün sonra davalı adına teblig
edilmiş sayılacağı ilan olunur. 13.4.1998 Basın: 16592
KEŞAN ASLİ\T 2. HUKUK
MAHKEMESİ
EsasNo: 1997276
Davacı Mustafa Karademır vekili tarafindan davalı
Maliye Hazinesi vs. hakkında açılan tapu ıptaii ve tes-
cil davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması
sonunda verilen karar gereğince:
Dava konusu edilen Keşan, Keşan Altıntaş köyünde
kam 2712 numaralı parselin tapu kaydının ıptaii ile da-
vacı adına tapuya kayıt ve tescılıne karar venlmesiru ta-
lep ve dava etmiş olup. tapu kayıtlannda malık görülen
Müstecep oglu tsmail. karısı Güllizar. kızı Kübra, oğlu
Abdi adlanna davetiye tebliğ edilemedigi gibi tüm ara-
malara ve zabıta tahkıkatlanna rağmen de maliklerin
bulunamadığı yönüyle davaya dahil edilen tapu malık-
leri Müstecep oğlu fsmail. kansı Güllizar. kızı Kübra ve
oğlu Abdi adlanna dava dilekçesi, dahili dava dilekçesi
ile duruşmanın atılı bulunduğu 16.6.1998 günü saat
09.25 olarak adı geçen dahili davalılara belirtilen gün
ve saatte duruşmaya gelmedikleri takdırde yargılama-
nın yokluklannda yapılarak karar verileceği hususu da-
vetiye yenne kaim olmak üzere ilanen teblig olunur.
3.3.1998 Basın: 9923