Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 22MAYIS1998CUMA
HABERLER
Altındağ
gözaltında
• DİYARBAKIR
(Cumhuriyet Bürosu) -
Şemdin Sakık'ın ifadesmde
Hizbullah örgütüne eleman
kazandırdığı ve maddı
destekte bulunduğu ılerı
sürülen Mehmet Ali
Altındağ önceki gece geç
saatlerde gözaltına alındı.
Dıyarbakır Söz gazetesı ve
Söz TV'nin sahibı
Altındag'ın işyerlerine.
gazete ve televızyon
binalanna baskın yapan
Jandarma ve Terörle
Mücadele ekiplerj.
Altındağ'ın yanı sıra
gazetenın genel yayın
yönetmeni Ömer
Büyuktimur ve muhasebeci
lsmail Yazgan'ı da
gözaltına aldı.
Gözaltındakilerin
sorguiamalan süriiyor.
Perinçek yeniden
yargılanıyor
• ANKARA(AA)-İHD5.
Olağan Genel Kurulu'ndaki
konuşmalarında •"bölücülük
propagandası" yaptıklan
gerekçesiyle I 'eryıl hapis,
100'er milyon lıra para
cezasına mahkûm edilen.
ancak bu cezalan
Yargıtay'ca bozulan tşçi
Partisı (IP) Genel Başkanı
Doğu Perinçek ile gazeteci-
yazar Ayşenur
Zarakolu'nun yenıden
yargılanmalanna devam
edildi. Ankara 1 No'lu
DGM'de görülen davada
Perinçek. konuşmasınm
bütününe bakıldığında
Türkiye'nin birliğinı
savunduğunun görüleceğini
söyledi.
Gözaltında
kayıplar• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) -CHP. izmır'de"
polis tarafindan gözaltına
alındıktan sonra
kaybolduklan bildinlen 4
kişinin durumunu soru
önergesiyle Meclis
gündemine taşıdı. CHP
Erzıncan Milletvekıli
Mustafa Kul. Içışleri
Bakanı Murat
Başesgioğlu'nun
yanıtlaması istemiyle
TBMM Başkanlıği'na
sunduğu soru önergesinde,
31 Mart 1998 tarihinde
Izmir'de polis tarafmdan
gözaltına alınan Neslıhan
Uslu. Hasan Aydoğan.
Metin Andaç ve Mehmet
Ali Mandal'dan düne kadar
hiçbir bilgi edinilemediğini
belirtti.
Türk müzeciliği
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Arkeolojı v e
Arkeologlar Derneği'nce
düzenlenen "Cumhunyetın
75. Yılında Türk
Müzeciliği" konulu
panelde, personel ve
ödenek yetersizliği içinde
bulunan müzelerin acilen
özerk bir yapıya
kavuşturulması gerektıgı
vurgulandı. Panele
konuşmacı olarak katılan
gazetemiz vazarı Özgen
Acar. 1989'dan buyana
personel sınavının
açılmadığını. kadroların
"siyasa]'" amaçlı yatay
geçişlerle doldurulduğunu
vurguladı. Acar. "Osman
Hamdi diye tutturmuşuz.
Niye çıkmıyor aranızdan
Osman Hamdi. Birkaç
müze dışında eserlerin
tozlannın alındığını
zannetmiyorum. Çünkü
bugün müzelerin üzerine
ölü toprağı serpilmiş gibi"
dedi.
Meclis'teki sağ ittifakın Kuran kurslan ile ilgili yeni yasa önerisi komisyonda
yıh dehne guîşnuiANKARA (CumhuriyetBürosu)- 8 yıllık
temel egitim yasasını delmeye yönelik yasa
önensi TBMM Milli Eğıtim Komisyo-
nu'nda görüşülmeye başlandı. ANAP'lı Av-
ni Akyol ve arkadaşlannın ımzasını taşıyan
öneri yaz dönemınde düzenlenen Kuran
kurslanna katılmak içın ılköğrenim zorun-
luluğunukaldırarak. S.sınıfıbitirenlennDı-
yanet İşleri BaşkanlığVnca düzenlecek yaz
kurslanna katılabılmelenne olanak tanıyor.
Danıştay 'ın -kesintisizeğitirninruhunave
ögrencüerin psikoiojikgelişimine" aykın bu-
larak iptal ettiği yönetmelik hükmü, yüksek
yargıyı aşmak için yasaya yerleştiriliyor.
TBMM Milli Egitim Komisyonu'nun
dünkü toplantısında Kuran kurslanyla ilgili
olarak gündemdeki 5 yasa degişikliği öne-
risinin incelenmesi sonucu hazırlanan alt ko-
misyon raporu gündeme geldi. DSP ve
CHP'li üyelerin muhalefet şerhı koydukla-
n. FP. ANAP ve DYP'lilenn işbirliğiyle ha-
zırlanan ve yaz tatıllerinde düzenlenen Ku-
ran kurslanna katılacaklarda yaş v e öğrenim
koşulu aranmamasını öngören alt komisyon
raporunun dikkate alınıp alınmaması top-
lantıda tartışmalara neden oldu. ANAP. D-
SP, DTP ve CHP'lilenn oylanyla alt komis-
yon raporu ve gündemdeki dığer yasa öne-
rileri yerıne ANAP'lı Avni Akyol ve arka-
daşlannca hazırlanan önerinın gündeme alı-
nıp gö'rüşülmesıne karar verildi.
Diyanet İşleri Başkanlığı'nca açılacak
Kuran kurslanna katılmak için zorunlu olan
8 yıllık temel eğitimi tamamlamış olma ko-
şulunun yaz kurslan için aranmamasını ve 5
sınıfı bitırenlenn bu kurslara katılabilmele-
rini öngören yasa önensinin görüşülmesi sı-
rasında tartışmalar yaşandı.
CHP Adıyaman mılletvekili Celal Top-
kan. din inançlannı kendı çıkarlanna alet et-
mek isteyenler bulunduğunu ve buna fırsat
verilmemesı gerektığinı savundu. Topkan.
çocuklann kendini tanıma ve karar verme
yaşının 14'ten başladığına dıkkat çekerek.
din eğıtimj içın bu yaşın sınır olarak kabul
edılmesının yararınadeğindı. Topkanın ko-
nuşması sırasında BBP ve FP'liler sataşma-
da bulundular.
"Bodrum kurslan'
Komisyon üyesi olmadığı halde toplantı-
ya katılan ANAP'lı Halit Dumankaya. ço-
cuklann 6 yaşında bale okuluna. 5 yaşında
yüzme kurslanna gönderildigini belirterek.
"Bunlara itiraz edilmiyor ama Kuran kur-
suna karşı çıkılıyor. Resmi kurslan kapatır-
sanız bodrum kurslan açıhr ve bunlan kont-
rol edemezsiniz* dedi. DSP'lı Fıkret Unlü
bunun üzenneu
Her şe>in bir sının var. Ba-
leye, yüzmeye gidiyoriar ama sürücü kursu-
na, boks okuluna gidemiyorlar"" diye araya
girdı.
Komisyon raporunun dikkate alınmasını
isteyen Dumankaya. konuşmasını tamamla-
ması uyansında bulunan ANAP'lı üye Lale
Aytaman a çıkıştı. Dumankaya. DYP'li İs-
mail Köse'nın "Ne konuşuyorsunuz. eleştir-
diğiniz kendj miUetvekilinizin. Avni AkyoTun
teklifT demesi üzerine de "Ben Avni Ak-
yol'un memuru değilim. Burada kendi görüş-
İerimiaçıklıyorum" diye konuştu. FP'li üye-
ler Kuran kurslannm yalnızca yaz dönemiy-
!e sınırlı tutulmaması. diğertatillen de kap-
saması gerektiğini savunurken. bu kurslann
Milli Eğıtim Bakanlığı okullannda v erilme-
sinin doğru olacağını öne sürdüler.
TBMM yolsuzluğunda belgeler, her geçen gün yeni bir gerçeği ortaya çıkanyor
'Soygun
9
ihale södeşmesiyle başladı
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - TBMM Genel Kurul salonu
yolsuzluğunda araştırma derinleş-
tikçe. yolsuzluk ve usulsüzlüğün
her gün yeni bir halkası ortaya çı-
kıvor. Genel Kurul Salonu'nun
proje müellifı tlhami Ural ve Ad-
nan L'ral. dönemin TBMM Baş-
kanı Mustafa kalemli ile eski ge-
nel sekreter Necdet Basa'nın, iha-
le sözleşmesini, Meclis'i devre dı-
$ı bırakacak şekilde değiştirdikle-
rini açıkladılar. llhami üral. ıhale
sözleşmesi taslağında, Genel Ku-
rul Salonu inşaatı ile ilgili bütün
onay vedenetimyetkisinin TBMM
Başkanlıği'na verilmesi öngörii-
lürken 4 gün sonra Mesa-Nurol ile
imzalanan ihale sözleşmesinde de-
ğişiklik yapılarak bütün yetkilerin
Emlak Konut'adevredildiğini bil-
dirdi.
TBMM Komisyonu, dün proje
müellıfi llhami ve Adnan L'ral'm
birkezdahabilgisinebaşvurdu. ll-
hami L'ral. Meclis'in ihale aşama-
sı ve inşaat aşamasında devre dışı
bırakılmasının baş sorumlulannın
Kalemli ve Basa olduğunu söyle-
di. Değiştirilen sözleşme taslağını
komisyona sunan Adnan ve llha-
mi L'ral, Mesa-Nurol ve Emlak
Konut'un Kalemli ve Basa'nın bil-
gisi doğrultusunda ihale sözleşme-
sıne aykın hareket ettiklerini vur-
guladılar. Adnan ve llhami Ural,
Emlak Konut ve Mesa-NuroPun,
1/lOO'lük projeyle, ihale dosyası-
nı dikkate almadıklannı vurgula-
yarak, "Bizi devre dtşı bırakülar.
tf
Ciller-Yılmaz
Servet
komisyonu
üyeleri
belirlendi
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - DYP lideri Tansu Çiller ve
Başbakan Mesut Yılmaz hakkın-
da malvarlıklanyla ilgili kurulan
Vieclis soruşturma komısyonlan
üyeleri belirlendi. TBMM Genel
Kurulu'nda kuraçekme yöntemiy-
le belirlenen komisyonlar gelecek
hafta çalışmalara başlayacak.
DYP ve ANAP'ın karşılıklı üye
adaylanna itirazlan nedenıyle üye-
lennin belirlenmesı 1 a> geciken
soruşturma komisyonlan içın TB-
MM Genel Kurulu'nda dün siyasi
parti gruplannın bıldirdiğı adaylar
arasmdan kura yöntemiyle seçim
yapıldı. Ilk olarak ANAP'ın Çiller
hakkında "haksız servet edindiği"
savıyla kurulan Meclis soruştur-
ma komisyonu üveliöı içın kura
çekıldı. TBMM Başkanvekıli Ya-
sin Hatipoğlu'nun çektiğı kurayla
belirlenen komisyon üyelerinin
ısimlen partılenne göre şöyle:
FP: Mustafa Yünlüoğlu, Lütfii
Yaiman.Osman Hazer, Saffet Ben-
ü. ANAP: Erkan Mumcu. Süha
Tanık, Nuri Yabuz. Abduilah
Akarsu. D\'P: Ergun Özdemir,
Kadir Bozkurt Ömer Banıtçu.
DSP: Arif Sezer, Mustafa İUmen
CHP: Tuncay Karaytuğ.DTP Ce-
mal Alişan.
Yılmaz'ın maharlığıyla ilgili
kurulan Meclis soruştunna komis-
yonu üyeleri de şu isimlerden oluş-
tu: FP: Mehmet AlnnsovCemalet-
rin Lafcu Hüseyin Kansu. Mehmet
Altan Karapaşaoğiu. ANAP: Nejat
Arseven. İrfan Köksalan. Ertuğrul
Yalçınbavır, Zeki Çakan. DYP:
Ne>zat Ercan. .Ahmet Lyanık. Ke-
mal Aykurt DSP: Fikret L nlii, Val-
çın Gürtan. CHP: Yusuf Öztop.
DTP: Hamdi L cpınarlar.
K-fcs-i ~.
'Sivil Harbiyeliler' anı tazeledi
20-21 Mayıs 1963 olavlanna katılan Kara
Harp Okulu öğrencileri, olavlann 35.
yıldönümünde bir araya geldiler. Bugün
her biri ha> atın değişik alanlannda
çalışan eski Harbiyeliler gelenekselleşen
toplantılannı önceki gece Topkapı Eresin
Otel'de gerçekleştirdiler. 20-21 Mavıs
Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği
Başkanı Üstün Akkaş, eski Harbi\elilerin
kendilerini. Atarürk ilke ^e de\Tİmlerine
bağlı "si\il Harbivehler olarak
gördüklerini" söjledL Geceye_Se!çıık
AJpa>, Erdoğan Özçetin. \eli Oztürk,
llakkı Koşar, Hüseyin Toklıı, Nezihi
Fırat da katıldı. 325 eski Harbiyelinin
eşleri> le katıldığı gecede Harbiye Marşı
topluca söylendi ve anılar konuşuldu.
(Fotoöraf:"LĞURDEMİR)
Sözleşme taslagı. bizim brtgimiz dı-
şında ve idarenin aleyhine değişti-
rikli. Buna Genel Sekreter ve Baş-
kan katkı sağladı" görüşünü dile
getırdiler. Adnan ve tlhami L'ral,
komisyona şu bılgileri aktardılar:
"Emlak Konut ve Mesa Nurol
biri devre dışı btrakarak. işlerini,
genel sekreter ve başkanla çözme
voluna gittiler. Bizim haariadığı-
mız keşif özeti ve ihale dosyası çok
sağlam. BaşkanL bunlan dikkate
alması konusunda çeşitli kereler
uyardım. Hatta bu işin, bu kadar
fahiş fiyaüarla yapdması yüzünden
sonunda işin yargıya gideceğini
söyledim. 4 kez başkanlığa yaa
yazdık. ama dikkate alınmadı. Bu-
rada en önemfisi, biam Başkanlık
\c Emlak Konut'la ihaleden 4 gün
önce hazırtadığımız ihale sözleşme-
si taslağının değiştirilmesidir. Tas-
lakta. ihale ve inşaatla ilgili bütün
onay ve denetim yetkisinin Meclis
Başkanbğı'na \crilmcsi öngörülü-
yordu. Ancak ihale tamamlandık-
tan sonra imzalanan ihale sözleş-
mesinin Başkanlığın yetkilerinin
Emlak Konut'a verilecek şekilde
degiştirildiğini gördük."
Komisyon daha sonra TBMM
Teknik Daire Başkan* Mehmet
Mısırh'nın bilgısınebaşvurdu. Mı-
sırlı açıklamalarıyla yeni bir usul-
süzlûgü de ortaya koydu.
Mısırh'nın verdiğı bilgıye göre
Mesa-Nurol ihaleyi aldıktan he-
men sonra. inşaat işine başlama-
dan önce, aracı kunım Emlak Ko-
nut olmasına karşm TBMM Baş-
kanlıgı' ndan 900 milyar lira av ans
aldı. Mısırlı. Mesa-Nurol'un bir
sûre sonra usulsüzlüğün farkına
vanp Meclis Başkanlıgı'nı. "Bu
avansı Meclis değil. işveren konu-
mundaki Emlak Konut vermeliy-
di" uyansında bulunduğunu belir-
terek parayı iade ettiğini bıldırdi.
Macaristan NATO için giivence istedi
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- •*
Macaristan Cumhuriyetı'nin Türkiye
Büyükelçisi György Kery. 4 Nisan
1999'da NATO'ya resmen üye olmayı
ümit ettiklerini söylerken. Türkiye'nin
üyeliklerinı veto etmemesini istedi. Iki
ülke arasında Balkanlar'da güvenlik ve
ekonomide ortak çıkarlar olduğunu
vurgulayan Kery. "•Türkiye'nin
Macaristan'ın NATO üyeliğini onay layan
son ülkeolmamasını diliyoruz' dedi.
Macaristan Cumhuriyeti'nin Türkiye
Büyükelçisi György Kery. Cumhuriyet'e
yaptığı açıklamada. Türkiye'nin
Macaristan'ın NATO üyeliğini veto
etmelerinden kaygı duymadıklannı
belirtti. Cumhurbaşkanı Sülejman
DemireJ'in de Macaristan'ın NATO
üyeliğini desteklediğini kaydeden Kery,
"Parlamentoda da bize destek sözü
verenler oldu" dedi. Kery. Türkiye ve
Macanstan'ın özellikle Balkanlar'ın
güvenliği konusunda ortak bölgesel
çıkarlara sahip olduğuna dikkat çekti.
"Geleceği düşünmemek hatadır. yannı
düşünmek ve geniş ufuklu olnıak gerekir"
diyen Kery. "Özellikle iki ülke arasındaki
tarihe dayalı çok iyi ilişkilerden dolayı,
Türkiye'yi Macaristan'ın NATO üyeliğini
onay lay an son ülke olarak görmek
istemiyoruz" diye konuştu.
Türkiye'nın ekonomik potansiyelinin her
geçen gün artarak, iç piyasayı aştığını
kaydeden Kery, "Türİdye, dış piyasaya
açılıyor. Bu nedenle Macaristan'ın da
önemi büyiik" dedi.
Kery, özellikle Macaristan"da bulunan
Osmanlı eserlenne dikkat çekerken, iki
ülke arasındaki kültür ve turizm
ilişkilennin de geliştirilmesi
gerektiğini anlattı. Türkiye ve
Macaristan "ın tarihe dayalı güven ve
sempatiye sahip olduğunu da v urgulayan
Kery, "Karşüıklı ekonomik ve politik
menfaatlanmızın temeline dayanarak
.Macaristan, Türkiye'nin yeni ve güvenilir
bir ittifakı konumuna gelmektedir" diye
konuştu.
ÜZ YAZII ORHAN BİRGÎT
Yann başlayacak olan kurultay için ga-
zeteterimizın başlıklarındaCHP'dekı de-
ğişim rüzgârlannı muştulayan haberler
birbirini izliyor. Kimi gazete 'değişim'den
parti vıtrinıni süsleyecek yeni isimleri
amaçlarken bazıları da kurultay önce-
sinde başlayan özel komisyon toplantı-
lannda. CHP'nin ülke sorunlan için getı-
receği somut çözüm önerilerinden söz
ediyorlar.
Ilk bakışta değişmeyecek olanın. sa-
dece genel başkanlık bayrağını elinde
tutan Deniz Baykal olduğu anlaşılıyor.
BaykaPın kurultay seçimlennde rakipsiz
olması, delegelerın kendisi üzerindeki
geniş ittifakından değil; Hasan Fehmi
Güneş'in de son parti meclisinde söy-
lediğı gıbi örgütlenmenın bugünkü yapı-
sı içerisinde 'tek adam' konumunda bu-
lunmasından doğuyor. Aklı başında hıç
kimse gerekli ortamı hazırlamadan Bay-
kal'a karşı ismini yenilgiye uğramış lider
adayı olarak harcatmak ıstemediği için
yannki kurultayda iki aşamada ve küçük
iki adım ile yetinileceği söylenebilir.
Genel başkanlık oylamasında kaç boş
oy pusulasının kullanılacağı bu adtmlar-
dan birincisinın yanıtını verecektir
Ama bundan sonraki ilk kurultayda
genel başkanlık için adaylığı söz konu-
su iki ısmin golgesi, daha şımdıden CHP
kulislennın üzenne düşmüş gıbı görunü-
ya: Hasan Fehmı Güneş ve Rıdvan Bu-
dak.
'Değişim Rüzgârlan../
Eski Içişleri Bakanı, son parti meclisin-
deki manifesto niteliğindeki konuşması
ile partililerine olduğu kadar Baykal'ı ye-
re göğe koymamaya özen gösteren ki-
mi çok tirajlı gazetelerin önde gelen yö-
neticilerine de bilip de söylemedikleri bir
gerçeği özetledı. Unlü öyküde otduğu gı-
bı 'kral çıplak' dedi. CHP'yi kuruluş ilke-
lerine ve geleneklerine ters davranmak-
la. parti meclisinı robotlaşmaklasuçladı.
Tüm CHP'li yöneticiler, bu suçlama
karşısında ağzını açmamakta, o gün bu-
gündür anlaşılmaz bir dayanışma içinde-
ler.
DİSK Genel Başkanı Rıdvan Budak,
kendisinin parti meclisi üyeliği adaylığı
için ısrarlı olanlara öyle yanıtlar veriyor ki
delegelerin henüz ergenlik çağına gel-
memiş çocuklan bile bu yanıtların gele-
cek kurultay için onun nasıl bir CHP'yi
amaçladığını ve o CHP'de kendisine
hangi görevı düşündüğünü kolaylıkla an-
layabiiiyorlar.
Kurultay üstune kurultay yapmayı çok
seven bir parti alışkanlığı içinde bu kez
seçılecek parti meclisinde, o amaca yö-
nelik bir kavgayı verecek olanlar hem
Baykal'ın kaygısını teşkil ediyor hem de
muhalefetin amacı için birer uç beyi gibi
görülüyor.
Baykal'ın kaygısını belirten sözlerdün
'değişim sözü' ya da 'değişim rüzgân'
gibi benzer başlıklar altında bazı gaze-
telerimizde yer aldı:
"Ben müdahaleci olmam. Sizden bir
talebim de yok. Ama parti içinde hırs,
kın, nefretle hareket eden ve kendisiyle
barışık olmayanla. iyi niyetli olarak par-
tınin ilen gıtmesı için çalışan muhalefeti
birbırine kanştırmayın. Sizden partiyi
kendiyle kavga ederkonuma sokmama-
nızı, özellikle buna özen göstermenizi ıs-
tiyorum."
Bugünkü genel başkan. 1980 öncesi
deneyimlerinin kendisinde bıraktığı anı-
larla, partililerinın bir bölümünü hırs, kin
ve nefret içerisinde olmakla suçlayabili-
yor Böylelikle kurultayda parti içi muha-
lefet için ızleyecegı stratejıyı de açığa vu-
ruyor. Bu genel çizgiler içerisinde oluş-
turulacak parti meclisi için günlerce ön-
ce isimleri gazetelerde değışimın güçlü
unsurlar? olarak ortaya atılan isimlerın rıe-
men hepsi, üstelık kendı rızaları alınma-
dığını da söyleyerek durumlarına açıklık
getırmışlerdır.. Türkân Saylan, Uğur
Alacakaptan, Ayşe Ayata, Yılmaz Bü-
yükerşen gıbi bilim adamlarının ısımle-
nnı CHP Genel Merkezinın kendi ekıbı
içın birgüç aracı gibi kullanmak ısteme-
sinı anlamak olası mıdır?
Parti içı karşıtlann parti meclisi için da-
ha somut ve temsil ettiklerini söyledikJe-
ri gıbi emeğe dayalı bir liste hazıriadıkla-
rı söylenebilir. Harb-iş ve Petrol-lş sen-
dıkaları başkanlan. İzzet Çetin ve Bay-
ram Yıldınm ile Prof. Alparslan Işık-
lı'nın isimleri bu kota içerisinde gösteri-
lıyor. Muhalefet. Baykal'ı parti meclisın-
den karar almadan tek başına eylemden
alıkoyacak bir üniteye seçimi kazandıra-
bılirse, önümüzdeki kurultay içın hem
önemli bir adım atmış olacak hem de
CHP'nin söyleyegeldiğı değişim rüzgâ-
nnı yakalamak için aşama kazanacaktır.
iki kurultay arasında oturmuş ve üre-
tim yapmamış bir genel merkezin kurul-
taya üç gün kala ülkenın bütün sorunla-
rının çözümü için 'derde deva' raporlar
hazırlayacağı bildinlen komisyonlar ha-
zırtamaya kalkışması, birliğini denetle-
meye gelen generalın "Evladım bu ne-
dır" diye gösterdiği dış fırçasını o güne
kadar sadece sırt çantasında taşımakla
görevlendirilmiş olan erin "Teftiş fırçası
komutanım" yanıtını vermesinden farklı
değildır. Daha on beş gün önce Alman
Sosyal Demokrat Partisı 'nden tıpa tıp
alınan "+="leri broşür kapağı yaparak
değişımın haberını verenler, Ispanya'da
seçimleri kazandığı gün Gonzales'çi ol-
duklannı da Ingiliz işçi Partısı'nın zaferi
üzerine Tony Baykal'lığa soyunduklan-
nı da kamuoyunun unuttuğunu sanıyor-
larsa aldanmaktadırlar.
Ama ah o bire bir kopyacılık alışkanlı-
ğı. O alışkanlıklardır ki yann sabah kurul-
tayı Ri<*y Martin'ın '98 Dünya Kupası
için seslendirdiği" şarkının sözlerini de-
ğiştirerek başlatmayı bile bugünkü Cum-
huriyet Halk Partısi'nın yöneticilenne dü-
şündürmedi mi? Böylelikle dünkü gaze-
telerde eserin Türkıye'deki temsilcilerinin
telif haklannı çığnedikleri için CHP yöne-
ticilerine noter eliyle ihtamame gönder-
dikleri haberinin çıkmasına yol açmadı-
lar mı?
Bir sol partinin. göz göre göre telif hak-
ları aşırtmasının bu taze örneği karşısın-
da genel başkan yardımcısı Ali Topuz,
açıklama yapıyor ve 'değişikliğin
Ricky'nin şarkıdaki 'gol, gol, gol' naka-
ratına tribündeki izleyicilenn 'sol, sol,
sol' şeklindeki yanıb ile sınırlı olacağını
söylüyor.
Divan şairi, böyle karmaşık teviller için
'Mençu güyem, tanburam çi gu ya' de-
mışti.
Yani 'ben ne söylûyorum, tanburum
ne çalıyor.'
Gol ve sol arasındaki çağrışım ilişkisı
de öyle.
Sol nereye gidiyor? Cumhuriyet Halk
Partisı nerede?
BIRBAKIMA
SERVER TANİLLİ
Mustafa Ekmekçi'ye
Mektup
Sevgili Ekmekçi,
Dün, aramızdan ayrıldığın gündü.
Geçen yıl bugün, anılar ve sohbetlerde hep sen
vardın; bir yandan da seni. çiçekler ve alkışlarla
son yolculuğuna çıkarmanın hazırlanışı içindeydik.
Öyledeyaptık...
Ama nasıl da hızla akıp gitmiş bir yıl! Her şey
dünkü gıbi! Tek fark şurada: Biraz daha küllenmiş
acılar; ama gazetecı olarak mesleğinde, onun ya-
nı sıra aydın. yurttaş ve insan olarak temsil ettiğin
değerlerin biraz daha öne çıkışı...
Bak, birinci yılında nasıl hatırlanıyorsun: Dün
başlayıp hafta sonuna da sarkacak biçimde, Dik-
men Belediyesi'nın, Çağdaş Yaşamı Destekleme
Derneği'nin. Siyasal Bilgiler lletişim Fakültesi'nin
düzenlediği paneller, anma toplantıları.
Bunlar duyduklarım.
Daha sonraki günlerde başka eylemler olacak-
tır.
Kadri, öyle sadece "seng-imusalla"üa bilinmiş
değilsin; "kadirşınas" bir toplumun çocuğusun
sen, kendin de öyle değil miydin?
Bana gelince, aramızdan ayrıldığın güne denk
düşürüp her yıl bir mektup yazacağım sana. Me-
rak edersin buraları diye düşündüm...
•
Ilk vereceğim haber, bir müjdedir sevgili Ekmek-
Çi-
O da şu: Bir yarım yüzyıldır, bu topraktarın uğ-
radığı en büyük felâket, sağduyulu insanları sar-
san en büyük acı, cumhuriyet mırasının talan edil-
mesıdir; dış politikada. eğitimde, ekonomide, hu-
kukta, ahlak ve idealizmde talan. 1923 Devrimi'yle
bu ü/keye getirilmek istenen güzel ne ki var, yağ-
malanmıştır.
Işte buna "dur" denıldi.
Geçen yılla beraber, bu sert işaretin etkisi ve
yankılarıyla dolu bir ortamda yaşıyoruz. Konunun
özünü ve anlamını kavramayıp tartışmayı başka
yana çekenler var. Sanki demokrasi, toplumu, da-
ha ileriye ve daha da güvencelı adım attırmanın
vazgeçılmez yöntemı değil de, ille cumhuriyeti yık-
manın bir aracıymış gibi!
Refah Partisi'nin kapatılmasına da bu bağlam-
da bakmalı değil mı?
Ne gezer! Şu sıralarda. onun yerine kurulan Fa-
zilet Partisi'nin başına kimlerin geçmesi gerektiği-
nin tartışması yapılıyor: "Yaşlılar mı, gençler mi?"
diye soruluyor ciddi cıddi.
Ayol aynı bataklığın gülleri bunlar, kafayı değiş-
tirın kafayı!
Ortada olmayan işte bu, sevgili Ekmekçi!
Bir de şunu hatırlatayım, biraz gül: Yeni partinin
amblemi olarak, bir hilâlin ortasından fırlayan bir
maslahat seçılmiş. Ne kadar da anlamlı bir seçim;
ırz/na geçilmedık bir fazıletimiz kalmıştı! Strasbo-
urg'a bir uğrayışında, sana bir "maslahat-ı şaha-
ne" öyküsüanlatmıştım da pek gülmüştün. Hafır-,
ladın değil mi? Hani. Sultan Reşat hastaJanrrHş
da... MüstehGen kaçmayacağını bilsem burada
da anlatırdım.
•
Hemen fark edeceğın gibi Türkiye'nin kaybolup
gitmiş olan yıllarını -bir ölçüde- giderip güzel ve ay-
dınlık yannlara imza atacak olanlar, bu büyük de-
ğişikliğin yönünü gerçekten anlayanlar olacak. A-
ma partamentoyu dolduran siyasal partiler ara-
sında bunun bilincinde olanlar ne kadar da az!
Şöyle bir hatırlasana canım!
Dahası, Türkiye'nin girer gibi olduğu yeni döne-
mi; barışın, demokrasinin, insan haklarının üzeri-
ne tekrar eğılip onlan yeni bir sentez içinde yorum-
layıp yoğuracağımız -şu içinde bulunduğumuz-
yılları. bu yurdun ınsanlanna çok görüp, kan, acı,
gözyaşlarıyla dolu bir başka dönemin kapılarını
açmak isteyenler, onun kışkırtıcı işmarlarını şim-
diden verenler de var.
Düpedüz linç girişimlerinin anlamı ne olabilir ki?
Adım başı "Barış, barış!" diye haykırmış olan
Akın Birdal'ı gündüz gözü kurşunlatma, başka
nasıl yorumlanabilir ki sevgili Ekmekçi?
Ama hayır bunu başaramayacaklar!
Bize eskiden de görüp bellediğimiz rezil bir fıl-
mi tekrar seyrettiremeyecekler; buna izin verme-
yeceğiz. Hangi köken, din. mezhep ve görüşten
olursak olalım, biz Türkiye'nin insanları, 21. yüz-
yıla, daha aydınlık, daha demokratik ve ileri birdü-
zeni beraberce kurmanın kararlılığı içinde girece-
ğiz.
Hakkımız da bu bizim.
Işte yazacaklarım sana!
Domuzları da soracaksın mutlaka; aslında on-
lar üstüne de söyleyeceklerim vardı, gelecek yıl
daha da ayrıntılı yazarım, söz.
Şimdilık hoşça kal sevgili Ekmekçi, aziz dos-
tum...
DYP lideri Tansu Çiller
'Güç tek elde
toplanmamalı'
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - DYP Genel
Başkanı Tansu Çiller.
Cumhurbaşkanı Süley-
man Demirel'in tartış-
maya açtığı "başkanlık
sistemi'*nin. güç tek elde
toplanacağı için demok-
rasiye zarar vereceğını
belirterek. cumhurbaş-
kanını halkın seçeceğı
"yarı başkanlık" siste-
mınden yana olduklannı
söyledi. Çiller. "Meclis
iradesinin gaspına göz
yumanlar, milletvekili
pazarlan kurulmasınay-
ol açanlar, şimdi sistem
değişsin. başkanlık siste-
mi olsun diyor" dedi.
DYP Genel Başkanı
Çiller, partisinin grup
toplantısında. medya
patronlannı. hükumctı.
CHP Iıderı Baykal ve
Cumhurbaşkanı Süley-
man Demıreli eleştiri
yağmuruna tuttu. 10-15
holdingin ülke yönetimi-
ne ortak olduğunu sav u-
nan Çiller. "Bunlar artık
keneleştiler. KİT'ler gibi
bu karteller de milletin
kanını emiyor. Bunlar
üretici değil, asalaktır-
lar" görüşünü savundu.
Bütün devlet ihalele-
rinde bu holdinglerin
boy gösterdiğini kayde-
den Çiller. "Btıniar ikti-
dann bumundan tut-
muş, istedikleri gibi oy-
natıyorlar" diye konuş-
tu.
Çiller. TBMM Genel
Kurulu gündeminde bu-
lunan Radyo ve Televiz-
yonların Kuruluşlan ile
Yayınlan Hakkındaki
Yasa'da değişiklik tasan-
sını da hükümet ortakla-
nnın medya kartellerine
diyet borcu olarak nite-
lendırdı.