25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet İmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı Orhan Erinç O Genel Yayın Koordınatönr Hikmet Çetinkaya 0 Yazıışlen Müdüru İbrahim Yıldız • Sorumlu Müdür- Fikret Ilkiz 0 Haber Merkezi Müdürü- Hakan Kara 0 Görsel Yönetmen: Fikret Eser lstıhbarat: Cengiz \ ıldırım 0 Ekonomı. Özlem Yüzak 0 Kultur Handan Şeoköken 0 Spor. Abdülkadir Yücelman 0 Makaleler Sami Karaören 0 Duzeltme' Abdullah Yazıcı 0 Fotograf Erdoğan Köseoğlu 0 Bılgı-Belge Edibe Buğra 0 Yurt Haberlen: Mehmet Faraç Yayın Kurulu. llhan Selçuk (Başkan), Orhan Erinç, Oktaj Kurtbdke. Hikmet Çetinkaya. Şükran Soner, Ergun Balcı. İbrahim Yıldız. Orhan Bursalı, Mustafa Balbav, Hakan Kara. Ankara Temsilcisi: Mustafa Balbav Atatürk Bulvan No- 125, Kat:4, Bakanlıklar-Ankarâ Tel: 4195020 (7 hat), Faks- 4195027 0tzmırTemsilcisi Serdar Kızık, H ZıyaBK 1352 S.Z3Tel<4411220, Faks-4419117 0 AdanaTemsilcisi; Çetin Yiğenoğlu, tnönüCd. 119 S No:l Kat:l,Tel:363 12 11, Faks: 363 12 15 Mıiessese Mudunj Cstün Akmen • Kooıdınatör Ahraet Koruisan • Muha- sebe Bülent Yener • Idare Hüseyin Gürer • tşleone Önder Çeük • Bıİgı- Işlem \«il tnal • Bılgısavar Sıstem Mörövct ÇBw»Sanş FazaetKoza MED1A C: • Yönetım Kurulu Baskanı - Genel Müdür Cülbin Erduran • Koordınator Reha işıtman # Genel MudürYandımcısı SevdaÇoban Tel 514 07 53 - 5139580-5138460-61.Faks 5138463 V atımlatan ve Basaa: Yenı Gun Haber Ajansı, Basın ve Yayıncılık A Ş Turkocagı CaA 39 41 Cagaioglu J4334 Ist PK 246 Istanbul Tel (0 212) 512 05 05 (20 hat) Faks (0 212ı 513 85 95 23ARALIK1998 lmsak: 5 45 Güneş:7.l9 Ögle: 12.10 Ikindi: 14.26 Akşam: 16.47 Yatsı: 18.15 vv ww.cumhuriyet.com.tr Hentbol kupası Norveç'e gitti • Dış Haberler Servisi - Hollanda"nın başkenti Amsterdam'da yapılan Avrupa Hentbol Turnuvası'nın finalinde Danimarka'yı yenerek şampiyon olan Norveç adına kupayı ünlü oyuncu Kjersti Grini aldı. Okullaşma oranı • DİYARBAKIR (Cumhurhet Bürosu) - TMMOB tarafından Diyarbakır'da yapılan bir araştırmada, 1991 yılına göre geçen yıl ilkokul çağındaki öğrencilerin okullaşma oranlannda azalma olduğu ortaya çıkanldı. 1072ailenin araştınlması sonucu Diyarbakır nüfusunun yüzde 15.21 'ini oluşturan ilkokul çağındaki 1088 çocuktan ancak yüzde 52.39'unun okuyabildiğı ortaya çıktı. Çıplak seyipci ppotestosu • Dış Haberler Servisi- Ingiltere süper liginde, Aston Villa'nın Charltcn Athletic karşısında 1-0 galip geldıği maçta sahıya çıplak fırlayan bir seyici, polis tarafından güçlüke saha dışına çıkanldı. Beslenme sormu • ANKARA(ANKA) 5 yaş altı her 100 çocukan 20'sinin kronik beslenrre sorunu ile karşı karşıya bulunduğu bildirildi. 2-: yaş grubu çocuklann yaşıtlaına göre yetersiz ve dengesz beslenmeden kaynakJı boylannın kısa kaldığı belirtildı. Ana Çocuk Sûlıgı ve Aile Planlaması Gertl Müdürü Rıfat Köse Yetrsız beslenme sonucu küçül çocuklarm ishal ve zatürreeye çok kolay yakalandığını ifade etti Köse. dünyada 8 milyo: 5 yaş altı çocuğun ölümüün beslenme bozukluğundn kaynaklandığım söyled Eğit-Der Genel Başkanı Mustafa Gazalcı, kitaplann tutucu ve saldırgan insan yetiştirdiğini söyledi 6 Ders ldtapları ırkçıhk aşdıyor'ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Eğit- Der Genel Başkanı Mustafa Gazalcı. sömü- rü aracı gibi kullanılan ders kıtaplannın tu- tucu, sorgulamayan ve saldırgan insan ye- tiştirmeye yönelik olduğunu, hoşgörii ye- rine ırkçıhğı aşıladığıru söyledi. Gazalcı, ders kitaplannın oluşturulacak bilim kurulunca incelenmesini istedi. Mustafa Gazalcı, Kültür Bakanlığı'nca düzenlenen "4. liusal Yayın Kongre$iTl ne sunduğu bildiride. ders kitaplannın özgür ve bilimsel insan tipi yetiştirilmesi anlayı- şıyla hazırlanmadığını belirtti. Ders kitap- lannın eğitim değil. adeta bir sömürü ara- cı olduğunu anlatan Gazalcı, 15 milyon öğ- rencinin bir pazar gibi düşünüldüğüne işa- ret etti. Gazalcı şöyle dedi: "Ders kitapla- nnda ber yıl 20-25 trihonluk bir para dön- mektedir. Asunda kav ga bu pazarda pa\ sa- hibi olma kavgasıdır. Ders Idtabı sayısının çokluğu, o kitaplann niteliğinin vüksekligi- ni göstermez. Tam tersine var olan kitaplar • Eğit-Der Genel Başkanı Mustafa Gazalcı, ders kitaplannın eğitim değil sömürü aracı haline geldiğini savundu. Kitap seçme yetkisinin MEB'den alınmasını isteyen Gazalcı, ders kitaplannı incelemek üzere bir bilim kurulu oluşturulmasını istedi. tutucu, bireyci, sorgulamayan, saldırgan, cins a>nmcı insan yetiştirmeye yöneliktir." 'Bilim kurulu incelesirT Gazalcı. ders kitaplannın yazım hatala- n ve bilgi yanlışlan ile dolu olduğunu. ço- ğunun banş yerine savaşı, bilimsel düşün- ce yerine dogmayı ya da basmakahbı, hoş- görü yenne ırkçıhğı aşıladığını kaydetti. Gazalcı, ders programlannın çağdaşlaştınl- ması gerektiğini vurgularken kitap incele- me ve seçme yetkisinin MEB Talim ve Ter- biye Kurulu'ndan alınmasını istedi. Mus- tafa Gazalcı, ders kitaplannı. üniversiteler, bilim kurumlan. Dil Tarih ve Türk Dil ku- rumlan. Dil Derneği. Fotograf Sanatçılan Derneği. öğretmen sendikalan, yayıncılar. Kültür Bakanlığı ve MEB temsilcilerinden oluşturulacak bir bilim kurulunun incele- mesi gerektiğini belirtti. Gazalcı şu öneri- leri getirdi: • Ders kitaplannı hemde\1et,hemdedev- let dışındaki kuruluşlar, özel sektör üret- melidir. Bilim kurulunun incelediği, onay- ladığı kitaplar devletçe basılarak ya da sa- ün alınarak ilköğretim çağındaki çocukla- ra parasız dağıtümalıdır. • Kesintisiz 8 yıllık eğitime göre ders ki- taplan yeniden yazılmalıdır. • Ders kitaplan çocuğa okuma ahşkan- lığı kazandırmalıdır. İçindeki metin örnek- leri çocuktaözgür okuma hevesi yaratüğı gi- bi onu araşnrma) a, incelemeye yöneltmeli- dir. Ders kitaplan soru soraa, üreten. düşü- nen, hoşgörülü, laik, insan haklanna saygı- b, banşcı kuşaklar \ ttiştirmelidir. • Sınıf ve okul kıtaplıklan kurulmalı. Bu kitaplıklarda her ders ıçin yapılmış bütün kitaplar bulunabilir. Ama her sınıf için bir kitap olmalıdır. • Ders kitaplan güncelliktenuzakür.Ye- niliklere uyum sağlanmamaktadır. Dil öğ- renci düzeyine göre değildir. Ana dili sevgi- sini ders kitaplan aşılamamaktadır. Kitap- lann \azümasında öz Türkçe>e özen göste- rilmeli, belirii oranın üzerinde >abancı söz- cük kullanmaya izin verilmemelidir. • MEB, zaman geçirmeden Ders Kitap- lan Öğretim Materyalleri konusunda bi- limsel bir geniş çaplı toplantı düzenleme- îi, çıkacak sonuca göre davranılmalıdır. • Kitaplann basdmasında gerek devlet, gerekse özel kesün tekeli yaranlmamahdır. • Talim ve Terbiye Kurulu üyelerinin sah- te adlarla kitap yazmasına fırsat veril- memelidir. Terakkide kol etkinliği Uygulamalı Istanbuldersi FİGENATALAY R a m a z a n y ı l b a ş ı n ı e t k l l e d l , f l y a t l a r d a k i i n d i r i m e k a r ş ı n r e z e r v a s y o n az Ege turîzırıî yılbaşına hazır UNICEF'tençağn İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu)- Ege'nin tu- ristik kıyı kentleri yılba- şı hazırlıklannı tamam- lâdı. Beş yıldızlı oteller- de yılbaşı balosu başta olmak üzere çeşitli etkin- likleri içeren paket prog- ramlar dikkati çekerken fiyatlardaki yüzde 60 do- layında indirime karşın rezervasyonlann olduk- ça az olduğu bildiriliyor. Kuşadası, Marmaris ve Bodrum'da tüm turistik tesisler yılbaşı hazırlık- lannı tamamladı. Rama- zan nedeniyle Güney Ege'de yeni yıl turizminin sönük geçeceği izlenimi var. Geçen yıl hemen her tesisin yılbaşı balosu dü- zenlediği Fethiye'de bu yıl yılbaşına yönelik hiç- bir hazırlık yok. Fethi- ye'nin turistik tesisleri bugünlerde daha çok "if- tar yemeği" müşterisi bekliyor. Bodrum'da ise yılbaşı hazırlıklan hummalı bir şekilde sürüyor. Cadde ve sokaklar, işyerleri ışık- landınhrken. yeni yıla Bodrumcla girmek iste- yenler için THY ek se- ferlerkoydu. Yılbaşı için 600 yedek koltuk tutan THY tarafından 30-31 aralıkta IstanbuJ"dan Bod- rum'a 5, yılba^ından son- ra da Bodrum'dan geri dönüş için 4 sefer düzen- lediği öğrenildi. Yeni yıla Bodrum'da girmek isteyenler için fiyatlarda ya- nm pansiyon yılbaşı panosu dahil ki- şi başına 15-60 milyon lira arasında değişiyor. Marmaris'te açık bulunan beş yıl- dızlı oteller ile bazı restoran ve bar- lar yılbaşı gecesi için özel program- lardüzenledi. Genellikle üç gürJük pa- ket program halinde satışa sunulan yılbaşı etkinlikleri 40-56 milyon lıra arasında değişiyor. Otel yetkifıleri, bugüne değin yoğun bir taleple karşı karşıya kalmadıklannı bildirdiler. Ramazanın etkisi Kuşadası'nda turizmciler yılbaşı programlanna ramazanın etkisinin kaçınılmaz olduğunu belirtiyorlar. TÜRSAB Kuşadası Yürütme Kuru- İZMİR (AA) - BM Ço- cuklara Yardım Fonu (UNI- CEF) Türk Milli Komitesi (TMK), vatandaşlan ve şir- ketleri, yılbaşı ve Şeker Bay- ramı için dostlanna gönde- recekleri kartpostallan UN1- CEF'ten alarak "cocukknn gözvaşını dmdn-meve" çağır- dı. " UNlCEF-TMKyetkilile- ri, konuyla ilgilı olarak şu açıklamayı yaptı: "Her yıl milyonlarca insan, binlerce şirket ITVICEF kartian ku»- lanıyor. KaıHanmız,yıllann dene\imi ve titiz çalışmala- nyla üstün kaliteye ulaşmış- ür. Avnca isimlerini UNI- CEFflebagdasürmakişdüö- >3sı mensuplan için ne ka- dar takdir ediliyor ve bir prestij unsuru gibi görülüyor- sa, sadık bir UN1CEF kaıü müşterisi olmak da kişilere manevi doyum saglnor." Açıklamada 'Sokaklarda tektekl MCEFkarüansa- tarak şahsi çıkarsağJa>anlar konusundakamuoyunu uya- nyoruz' denildi. UNICEF kartpostallann- dan temin etmek isteyen ki- şi ve kuruluşlann, UNICEF Türk Milli Komitesi'nin (0312-439 02 50)numaralı faksına başvuruda bulunabi- leceği belirtildi. Terakki Vakfi Özel Şişli Terakki Okultan'nın 'I»- tanbul'utaıuma vetanıtma'kol etkinliğini seçenöğ- rencileri, bir süredir tstanbul'u gezerek ve görerek öğreniyorlar. Öğrendikçe de bu kentin güzellikleri- nin daha çok farkına vanyor, onu daha çok seviyor- lar. Istanbul Rehberler Odası Yönetim Kurulu üyesi Sezai Gülşen ile Engin Durnıaz' ın rehber öğretmen- liğini yaptığı "fstanburu Tanıma ve Tanıtma' dersi, 'yurttaşlık bilincinin temeli olan kent kültürünü. İs- tanbul'u kurulduğu günden bu yana toplumsai, eko- nomik,tarihsel ve külrürel boyutlarryla gezerek ve gö- rerek tanıtmayı' amaçlıyor. Sezai Gülşen, bu etkinliklerde tstanbul'un semt ad- lannın kökeninden, yeme-içme kültürüne dek geniş bir açıiım sağlanmasınm düşünüldüğünü belirterek şunlan söylüyor: "Bu egitsel etkinliklerde dialardan da yararlanı- yoruz. Çaksmada. kentli olmak nedir? Kentlüik bi- Bnci nedir? Istanbul adı nereden geü>wr? tstanbul'un btlmeceleri, İstanbul'un renkleri, tstanbul'un söyien- celeri gibi konulan ele alıyoruz. Onbin >ıllık bir ta- rihin atam çiziyonız. Oğrenciler, bir kapı tokmağ»- na, pencereye bakmayı ögrendiler." 29 koi etkinliği Özel Şişli Terakki Okullan'nda, 'İstanbul' dışın- da 28 kol etkinliği daha bulunuyor. Okullann Genel Müdürü Prof. Dr. Ali Baykal ile Genel Koordinatö- rü Mehmet Güneş'in verdikleri bilgiye göre. egitsel kollann eğitimin çok önemli bir parçası olmasından hareketle saptanan 56 etkinlik, öğrencilere uygula- nan anket sonucunda 29'a indinlmiş. öğrencilerin, bu etkinliklerde yaratıcılıklannı or- taya koydukJannı, resmi müfredatın kısıtlamasından kurtulduklannı belirten Prof. Baykal, "Güçlerinide- ğerkndiriyorlar. İstediklerini yapma firsatı buluyor- lar. Verdikleri karariann sorumluluklannı taşrvorlar. Okul \t? dershaneegitimiyie ÖSS'ye kenetlenmiş öğ- renciyi bunun dışına çıkarabUiyoruz. Oğrenciye öz- gürlük kazandu-uryBr" dedi. Dünyada Noel heyecanı Dünya Hıristiyanla- n Noel'i kurlamak için son hazırlıklarıru tamamlarken Küba hükümeti 30 yıl aradan sonra Noel tatüi verilmesini karaıiaştırdı. İlk kez geçen \ıl ülkelerini zj>aret eden Papa John Paul'ün ricasıyla Noel'i taril yaparak kutlayan Kübalılar. bundan sonra her yıl tatil \apacak- lar. Noel'i kutlama heyecanı >aşa\anlardan biri de Ha\analı Vbdania Sanchez. Sanc- hez, Noel ağacını ha/ıriarken evin köpeği merakla sahibini izliyor. (Fotograf: AP) lu Başkanı Yılmaz Mola her şeye kar- şın ısıtma sorunu olmayan yıldızlı te- sislerde en az üç günlük paketlerle yılbaşı programında bir hareketlilik sağlanabileceğini söyledi. Mola " Yıl- başı turizminin olumsuz etkilenmesi- nin en bü> ük nedeni ekonomik krtan had safhaya ulaşması. Orta sınıf üsrü jnsanlan dahi etkilenmiş vaziyette. Ikinci ve önemli neden ise bir aylık pe- ri\<od içerisinde iki defa tatil yapma ola- nağının ailelere getireceği j ük. Yılba- şmdan hemen sonraŞeker Ba>ramı ta- tili var. Aileler ikisi arasında tercih yapmak durumundalar. Ancak her şeye rağmen yılbaşında tesislerde do- luluk oranı >üzde 50'leri geçecek" di- ye konuştu. Onura Otel Genel Müdürü Alcan Kartoğlu yılbaşı rezervasyonlannda iç turizmde durgunluk olmasına kar- şınözellikleAlman ve Uzakdoğupa- zarlannda satış yaptıklannı söyledi. Kartoğlu, iç turizmde durgunluğun Türk insanının geç karar vermesinden kaynaklandığım, rezervasyonlann ağır gittığini söyledi. Korumar Otel Genel Müdürü Ta- cettüı Ozden de iç turizmin olumsuz etkilenmesinde bilinen nedenlerin ya- nında bir de dış tunzmdeki cazip fi- yatlann olumsuz etkı yaptığını bil- dirdı. Tüm bu olumsuzluklara karşın Kuşadası "ndaki turistik tesislerde her keseye \ e eğlence anlayışına uygun yıl- başı eğlencelen ve paket programla- n bulmak olası. Beş yıldızlı tesisler- de iki günlük paket programlara fiyat- lar kişi başına 28-39 milyon lira ara- sında değişiyor. SÖYLEŞİ ATTİLÂİLHAN 'Seçmen Tercihi', Yeterli mi? N' Türkiye'ıün ilk halka ilişkiler fırması e-posta: tan (o pzma. net. tr nümü kutlandı. Turizmden otomorhe. tıptan gıdaya toplam 18 alanda 150'den fazla ulu- sal ve uluslararası firmaya hizmet \eren A&B Tanıtım. A\rupa Konseyi Anadolu Mede- niyetleri Sergisi, Kanuni Siileyman Çağı Sergilerl Osmanlı Padişah Fermanları Sergisi gi- bi birçok uluslararası kUltür-sanat etkinliğinde de yer aldı. Doç. Dr. Alaeddin Asna'nın ku- rucusu olduğu A&B Tanıtım. 1991 yıluıda ~Kamu Yaranna Projeler" dalında Uluslara- rası Halkla ilişkiler Derneği IPRA'nın "Altın Başan Ödülü"nü kazanmıştı. Ie tesadüf: ülkemizde 'II. Yeni'nin ziyâdesiyle 'hükümrân' olduğu dönem; tam da, dünyada 'So- ğukSavaş'ın, 'gerilimi've 'gerginliği', zirveye çıkar- dığı dönemdir! Benzerbirtesadüfü, 'I. Yeni'nin 'hü- kümrânlığı' ile 'Sıcak Savaş' 'geriliminin' ve 'gergin- liğinin, zirvesi arasında da bulabilirsiniz! Bu 'tesbit'l, 6O'lı yıllann başında mı yapmıştım; yoksa daha ön- ce mi, kestirebilmek çok zor, yalnız, sonucu belli: her iki 'marginal' akım da, 'bunalım dönemı" ününüdür. 6O'lı yıllann başında, Yön'de ve Varlık'ta, mark- sist estetik bahsinde, birkaç söyleşidk; şurada özet- lemeye çalıştıklanmı; hanl hanl, ülkemizin fikir ve sa- nat ortamına, aktanyordum; aklımsıra, ortalığı ay- dınlatacağım; içferinde, bir yazı vardır ki, 'Özet Mö- zet' başlığı altında çıkmıştır; yıllar sonra göz atılın- ca, birdenbire, şaşırtıcı bir 'kehânef boyutu kazanı- yor. Şöyle bir bakmak, ister miydiniz? 'Özet mözet'... "- 1. Batılılaşma Sorunu, lâçka: Atatürkçü ulu- sal sanat tezi yerine. Tanzimatçılannkine benzer, bir 'komprador' Bat'cılığını savunuyoriar. Ana kültür kay- naklannı küçümseme, Bat'lı 'kültüremperyalizmi'ne, kapılan açryor. Öykünmenin doğal sonucu, ulusal bilincin çözülmesi! DİKKAT! (Kürtürde Sanatta 'Ba- tlılaşmaya' kalkışmak, aslında üst/yapıda, att/ya- ptdan bağımsızdönüşümlere kalkışmak değil mi? O kaşkaval toplumculanmız, niye böyle olmayacak bir duaya âmin derler acaba?) - Şiirde Mi. Yeni' Skandalı; iki bakımdan skan- dal. a) Biçimcıliğın. en aşın uçlanna götürülüşü: "Şi- ir geldi, kelimeye dayandı -Cemal Süreya", "Şi- irin amacı hiçbir zaman belirii birşeyi anlatmak değildir- ilhan Berk", "Şiir hiçbir şey anlatmaz, güzellik hiçbir şey anlatmaz çünkü - Oktay Ri- fat!" Uygulamada llhan Berk'in, sadece sessiz harflerden meydana getirdiği, sözüm yabana mıs- ralar. b) Fakat asıl ayıbı ve önemlisi, bu aşın biçimci şiirin 'toplumcu' geçinen bazılannca (Memet Fuat, Fethi Nâci, Rauf Mutfuay, vs.) toplumcu bir şiirmiş gibi, inatla okurun önüne sürülmesi. Dilde aşın uy- durmacılığın, biçimciliğeyardımı. Tehlikeli sonuç: şi- irin okurdan kopması! 3. Toplumcu Gerçekçiliğin Sukoyvermesi: Aşı- n bir gazete gerçekçiliğine dönüşü. Toplumcu ger- çekçilik biryöntemdir, bir reçete değil. Bu bakımdan schematique köy gerçekleri, esthetique ağırlığı ol- mayan romanlar yazıyorlar. (Fakir Baykurt?) Üste- lik toplumculuğu, köycülük, köylücülük gibi anlama ve değerlendirme yanlışı. Önemli yanlış. Devrim'den önce Rusya'da, Halkçılar (populiste/narodnik) bu kafadaydılar: Mikhailovskry, mujiğe giderek, muji- ği işbaşına geçirerek, her şeyi çözümleyeceğini sa- nıyordu. Başta 'baba' Plekhanof, toplumcular on- lara karşı çıktı, onlarla mücadele etti. (NeTahirAlan- gu farkında bunun, ne Asım Bezirci, ne de başka- sı!) 4- Işporta Duyguculuğu: Içenkte duygusal öğe, düşünsel öğe kadar önemli, fakat 'duygusal'\a 'duy- gucu'arasındakifarka, DİKKAT! 'Duygucu', 'Duygu- sal'a oranla, 'toplumcu'nun, 'toplumsal'a yaptığını yapıyor: Esnaflık! 'II. Yeni'nin, işı aşın biçimciliğe dökmesi, başkalarının (Oğuzcan, Belli, Erdoğan vs) yanlış bir tepki olarak, işi duyguculuga dökme- sine yol açtı. Ötede laf 'makastan' olan ozan, bura- Ğa 'takdimd' ile 'fantezist' arası bir şey. 'Duygu- sal'a evet, çünkü zorunlu: 'duygucu'ya hayır, çün- kü zorlama!..." ÇHangi Batı', 4. Basım. s. 110. Bil- gi Yayınevi, 1996) Evet, otuz yıl önceki 'tesbit' bu! Sonraki gelişme- ler, hangi istikamette oldu; öngörülen yanlışlıklar, ya- şandı mı yaşanmadı mı, iyiniyet ve sağduyu sahibi Türk aydını, bunu zaten biliyor; benim dikkati çek- mek istediğim nokta, şurası: yaptığı iş, -yâni şair- se şiiri, romancrysa romanı, ressamsa resmi, vs- materyalist birtaban üzerinde, diyalektik biryön- temle gerçekleştirilmemiş ise sadece 'sola mü- temâyil' diye, onun 'toplumcu', hele hele 'Sos- yalist Gerçekçi' bir sanatçı sayılamayacağı! Bu, 'seçmenie, 'bilinçliaydını, birbirinekanştırmak gibi bir şey! Oysa herkes biliyor 'Seçmen'in yaptı- ğı, hepi topu, bir seçim dönemi için, 'siyasi bir ter- cih'ten ibarettir; oysaki aydın'ın en çok da sanatçı- nın 'eylemi' -ki, 'eseridir'- bütün bir dünya idrâkinin özetidir: tarih onu, verdiği oyla değil yaptığı 'iş'Ie yar- gılar! 'Peçeteler'le 'havlular'... Paris'teki o tartışmalanmız!.. Söz buraya gelip da- yandı mı, hep aynı 'kanıt' ortaya sürülürdü: pe- ki, ya Picasso? Ona ne diyeceğiz? Adamın, mark- sist estetik fitan 'taktığı yok', pekâla'Sosyalist ger- çekçi', geçiniyor; FKP de, doğrusu, ona gık demi- yor? Aydınlar (genç şairler) arasındaki bu tartışmalan, Bellevville'de bir aksam (Ince, kartozu yağıyor. Acı soğuk. Yüzümüzü, ustura gibi yalayan ayaz. Duma- nı üstünde, birer grog içebilseydik!..) 'Camarade' Paul'e nakletmiştim; biliyorsunuz, o hem 'direnişçi', hem Renault'da 'ustabaşı'; piposunu dişleri arasın- dan çekip, tükürdü; sonra da, gülümsedi:"-... Picas- so mu" dedi. "..büyük bir adam. 'Cumhuriyetçi' Ispanyol! Bize, İç Savaş'ın yâdigân! Fakat, sade- ce 'ilerici / progressiste' bir aydın. 'Ilerici/prog- ressiste' bir 'seçmen'!. 'Seçmen'le, metoduna sahip, bilinçli bir sanatçı/aydın; yâni peçeteler- le, havlulan kanştımna, camarade!" 'Seçmen 'deyişini, ilk defa duyuyordum; ne varki, çok şeyi nazanmda, birden aydınlığa kavuşturmuş- tu: 'Garip Hareketi', 'II. Yeni", önceleri net bir şe- kilde 'siyaset d(Ş(/apolitique' hareketlerdi; 'Ga- rip'çiler', II. Dünya Savaşı gibi bir kıyâmet ortasın- da, 'küçük adamın yaşama sevincini' öne almıştır; II. Yeni'ler ise, 'mânanın tesâdüfı' olduğunda ısrar- lıydılar; bu Picasso'nun, tablosuna 'Bu ne biçim balık?' diyen saf kadına, '-O balık değil, resim' ce- vabını vermesi ile eşdeğertidir: resim, elbette resim- di, ama hiçbir şekilde, 'Sosyalist Gerçekçi' bir resim değildi; nasıl ki, 'I. Yeni'nin de, II. Yeni'nin de, yazdığı ve yayımladığı şiir, kuramsal düzeyde "Sos- yalist Gerçekçi" şiir; kendileriyse, "Sosyalist Ger- çekçi" şair sayılamaz. Üstelikonlann geçmişinde, Ispanya İç Savaşı'nda taraf olmak gibi, net bir 'progressiste/ilerici' tavır da yoktur! MERAKLISI İÇİN NOT: Daha aynntıh bilgi için, 'Hangi Batı'ya başvurulabilir; özellikle. 'Kuşku Ka- pısı' bölümünde, ilginç 'tesbit' ve 'yorumlar'a rast- lanıyor. Hele bugün için! (Hangi Batı, IV basım. s. 70- 112. Bilgi Yayınevi. 1996) http:// www. prizma.net MI A İLHAN http://www.eda.tr/-bilgiyay/yazar/ailhan.htlm
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle