Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
26 KASIM 1998 PERŞEMBE • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERIN DEVAMI 19
«stanbul
Fdirne
Kocael j
ÇanakKale
Izmir
Manisa
Avdın
Denizli
•Y
PB
Y
PB
PB
PB
PB
PB
14
11
14
14
20
17
21
17
RKIYE
Sınop Y 16 Adana A 24
Samsun Y 15 Mersin A 23
Trabzon Y 16 Diyarbakır A 21
Gıresun Y 16 Şanlıurfa A 25
Ankara PB 13 Mardin A 19
Eskişehir PB 12 Siirt
Konya PB kk
A 19
PB 13 Hakkâri PB 16
Sıvas PB 16 Van PB 13
Zonguldak Y 12 Antalya A 23 Kars PB 8
Yufdun kuzey ve ba-
tı kesimleri parçalı
çok bulutlu, Marma-
ra'nın doğusu ite Ka-
radeniz kıyılan yağ- Helsinki
DIS MERKEZLER
K
K -1
muriu, ötekı yerier az Stockholm K 1
bulutlu geçecek. Ha- Londra Y 9
vaacaklığıbirazaza- Amsterdam Y 6
lacak. Rüzgâr, kuzey Brüksel
ve batı yönterden ha- p .
fif, ara sıra orta kuv- r a n s
vette esecek.
4
Bonn
Münih PB 1 Zürih
Bertin
Budapeşte
Madrid
Viyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atina
PB
PB
Y
PB
PB
PB
Y
Y
-2
6
12
0
4
5
13
19
K 2 Şam
Moskova
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bişkek
Tiflis
Kahire
PB
PB
PB
PB
PB
Y
PB
A
-5
18
-5
1
14
5
16
26
A 26
Parçalı bulutlu Sıslı (f22i BuluBu k
Çok bulutlu . Yağmuriu Kartı Sulukar Gök gurûltulû
GUNCELcÜNEYT ARCAYÜREK
B Baştarafi 1. Sayfada
Tek konumuz; giden hükümet gelecek hükümet!
Hoş, 55. hükümetın tutar tarafı kalmamıştı ya..
Dört beş yıldır Şaibe Hanım'a söylemediğini bırak-
mayan Mesut Yıîmaz, kanıtlar içeren saldırılarından
bir anda vazgeçıverdı.
Korkmaz Yiğit kasetınden sonra ortaya sürülen çe-
şitli savlan yetennce yanıtlayamadığı ıçin, üstüne üst-
lük bir de şaibeli duruma düştü.
Mesut Yılmaz'ı çeşıtlı yönleriyle eleştiriyorduk. Kişi-
liğinde hiç değılsesözünün eri birsiyasetçı görüyor ve
böyiesı az bulunduğu ıçın güvenilir bir genel başkan
gözüyle bakıyorduk. Nasıl da aldandık:
Örneğin, 1994'lerde Mesut Yılmaz; Çiller olayında
asıl dikkati çekmek istediğı yönün "siyasi ahlak soru-
nu" olduğunu söylüyordu.
Geçen pazartesı bir de ne görelim: Yılmaz, Çiller'le
itgili "siyasi ahlak sorunundan" vazgeçivermiş!
1995'lerde "Çiller'in gözü mal mülk almaya doy-
muyor. Hanım Başbakan, Türkiye'yikocasıylakomşu-
lanyla idare ediyor" diyordu.
Çiller'in malvaıiığını didik didik eden komisyondakı
adamlarına talimat verdi. Çiller'ı onca şaıbeden kur-
tardı, sütten çıkmış ak kaşık olarak halkımızın kucağı-
na atıverdi.
1997'de malvarlığı komisyonlannda gerçekten sa-
vaşımlar veren ANAP Mılletvekili Yüksel Yalova "Ko-
misyonda oylama yapmayacağız. Bir ahlak anlayışını
sorgulayacağız" diyen demeçler verıyordu.
Fakat Yüksel Yalova; genel başkanını Yüce Divan
korkusu sannca yıllardır her zeminde yürüttüğü ahlak
kavgasından bir anda vazgeçeceğini nasıl bitebilirdi.
"Rejımin kalbı TBMM'ye" ındirilen en büyük darbe,
Yılmaz'ın kendi kurtuluşuna karşılık şaibeli Çiller'in te-
mize çıkanlmasına yeşil ışık yakması oldu.
Demokrasi tarihimizde o gün, unutulmaz günlerara-
sında yerini aldı.
Akıllan fikirleri...
Cumhuriyet'in 55. Yılmaz hükümeti 276'yı aşan oy-
larla düşürüldü.
Apo krizının başgosterdığı ılk günler Türkiye'nin iki
arada bir derede olduğu gerekçesıyle hükümeti düşür-
me gırışımlerinın bir süre askıya alınması görüşü öne
sürüldü. Ikı liderin birbirini kurtarmalanndan sonra bu
görüş, o saat değerini yitirdi.
Demokratik ahlaka indinlen darbeden sonra Yıl-
maz'ın başbakanlığında bir hükümet artık işbaşında
kalamazdı. Şımdi neler olacağı tartışılıyor.
DSP lideri Ecevit'ın başkanlığında ANAP-DYP ka-
nşığı bir hükümetten söz edenler çoğunlukta. Bir baş-
ka eğılim ise, Cumhurbaşkanı'nın nasıl davranacağı-
nı beklemeyi uygun görüyor.
Oysa çeşitli hükümet modelleri öne sürenler olayı
basite indirgemenin daha doğru olacağını nedense
auşunmuyOfiar.
Bu hükümet şunun şurasında Nisan 1999'a kadar
ışbaşında kalacak. Bir idare-i maslahat hükümeti! Eli-
ni sıcak ve soğuk suya sokmayan.
Yılmaz'ın "Acil seçim" çağnsı olumlu karşılanırsa,
seçimler örneğin mart başına alınabilir. O zaman iki, i-
ki buçuk aylık bir hükümet...
Başka ne olabilir? Çankaya, 550 milletvekilinden bi-
risine verir başbakanlığı, partilerin desteğini alan bu
hükümetle sorun şıpınişi çözülebilir.
Ya da Demirel, kırk yıldır tanıdığı, kurduğu koalis-
yon hükümetlerinde bakanlık yapan Recai Kutan'ı
hükümeti kurmakla görevlendirir.
Bu hükümetin şansı? Var! Zira; DYP'nin şaibeli baş-
kanı Kutan'ı aramış. ANAP'la komisyondaki işbirliği-
nin hükümet olayı ile kanştınlmamasını söylemiş ve...
"Sizinle otunıp konuşmadan, tartışmadan bir karar
vermeyiz" demiş.
Işte bu kadar! Fakat halkın nabzı? Tutan da yok, şu
ara önemseyen de yok galıba...
Gerçı telaşa da gerek yok. Aylardır komisyonlarda
birbirilerine ağır küfürierle saldıran ANAP'lı ve DYP'Iİ
mJlletvekilleri "birbirinden özür dileyerek" ayrılmışlar.
"Müstafi" Başbakan Yılmaz'ın aklına, halktan özür
dilemek geliyor mu acaba?
Efendim nerede, halk nerede?
Hükümet düştü; gözler Çankaya'da
ANKARA (CumhııriyetBüro-
su) - TBMM, 55. hükümeti dü-
şürdü. Başbakan Mesut Yılmaz 'ı
"ihaleye fesat kanşürmak, çete
bağlantılanna girnıekle" suçla-
yan FP, DYP ve CHP'nin verdik-
leri güvensizlik önergelerinin oy-
lamasına katılan 528 milletveki-
linden 314'ünün oyuyla ANA-
SOL-D hükümeti sona erdi. Baş-
bakan Yılmaz, 1977 yılında Sü-
leyman Demirel başkanlığındaki
Ikinci Milliyetçi Cephehüküme-
tinden sonra gensoruyla düşürü-
len 2. başbakan olurken; 25 Ara-
lık 1995 seçimlerinden sonra ku-
rulan ANAYOL ve REFAH-
YOL'un ardından ANASOL-D
hükümeti de tarihe kanştı. Ilk
açıklamasında "Çokrahadadım,
şimdi düşürenler düşünsün" di-
yen Yılmaz, dün akşam saatlerinde Çankaya Köş-
kü'ne çıkarak Demirere istifasını sundu. Demi-
rel, daha sonra FP Genel Başkanı Recai Kutan'la
görüştü.
TBMM Başkanı Hikmet Çetin ile bugün saat
18.30'da aylık olağan göriişmesini yapacak olan
Cumhurbaşkanı Demirel, yeni hükümet kurul-
ması çalışmalan çerçevesinde saat 19.00'da DYP
Genel Başkanı TansuÇilter. 19.50'de de Başba-
kan Yardımcısı Bülent Ecevit ile görüşecek. De-
mirel. yann da CHP, DTP, BBP, MHP, DP ve DE-
PAR liderleri ile görüşecek.
Yılmaz. dün hükümeti düşürüldükten sonra
Köşk 'e çıktı. Yılmaz, Demirel ile yaklaşık 50 da-
kika süren görüşmesinin ardından yaptığı açıkla-
mada, TBMM'de yapılan gensoru oylamasında
ortaya çıkan irade doğrultusunda hükümetin is-
tifasını Cumhurbaşkanı'na sunduğunu bildirdi.
Cumhurbaşkanı'nın hükümetin istifasını kabul
ettiğini belirten Yılmaz, Demirel'in yenisi kuru-
luncaya kadar hükümetin görevine devam erme-
Y'ılmaz. gensoru oylamasından sonra yapağı açıklamada rahatladığını söyiedi.
sini istediğini söyiedi. Yılmaz, Demirel'in "yeni
kurulacak hükümet ile ilgfli olarak da kendisiyle
danışmada bulunduğunu, görüşlerini aldığını"
aktardı. Başbakan Yılmaz, ANAP olarak, kuru-
lacak hükümetle ilgili tavırlannı ve Türkiye'yi se-
çime götürecek olan hükümet içindeki konumla-
nnın ne olacağını bugün toplanacak olan Merkez
Karar Yönetim Kurulu toplantısında belirleyerek
kamuoyuna açıklayacakJannı ifade etti.
Demirel. daha sonra Kutan'la görüşme yaptı.
Kutan, görüşmeden sonra yaptığı açıklamada,
"yeni kurulacak hükümetin Medis'e dayanması
ve en kısa sürede kunılması, seçimlerin de 18 Ni-
san'dan üeriyt bırakılmamasr yönündeki görüş-
lerini ilettiği Demirerin bunlara katıldığını söy-
iedi. Demirel ile görüşmeden önce toplanan FP
Başkanlık Divanı'nda "secimin 18 Nisan'dan fle-
ri bırakılmamasT dışında hiçbir önkoşul ileri sü-
rülmemesi görüşü benimsendi. TBMM Genel
Kurulu'nda dün güvensizlik önergelerinin görü-
şüldüğü birleşimi, Hikmet Çetin yönetti. Çetin,
PKK liderîııiıı iade dosyası
Yılmaz ve Devlet Bakanı Güneş
Taner hakkında ayn ayn güven-
sizlik önergeleri verildiğine dik-
kat çekerek "Hükümet düştük-
ten sonra bakanın önergesinin oy-
lanmasının anlamı olmaz. Önce
Taner hakkuıdald önergeyi oyla-
yacağız. Hükümet düşerse de ye-
nisi kurulunca>a dek göreve de-
« m eder. Ancak düşürüien baka-
nın görevi sona erer" dedi. Bu
açıklamadan sonra yapılan ve on
dakika süren elektronik oylama-
da Taner'in bakanlığı sona erdi.
530 milletvekilinin katıldıgı oy-
lamada 315 milletvekili Taner'in
bakanhktan düşürülmesi yönün-
de oy kullanırken, 214 milletve-
kili "hayır" oyu kullandı, 1 mil-
letvekili de çekimser kaldı. Ta-
ner, sonucun açıklanmasından
sonra Bakanlar Kurulu sıralanndaki kabine arka-
daşlanyla vedalaşarak ANAP sıralanna geçti. Ta-
ner, Cumhuriyet tarihinde Hayrettin Erkmen'den
sonra düşürüien ikinci bakan oldu.
Yılmaz; Rahatiadım
Yılmaz'la ilgili güvensizlik önergelerinin de
kabul edilmesi üzerine hükümet düşürülürken,
bazı DYP'liler sonucu alkışlarla karşıladı. Otur-
duğu yerden kısabirkonuşma yapan Yılmaz, 55.
hükümetin Cumhuriyet tarihinin en uzun süreli
azınlık hükümeti olduğunu belirterek "tcraab-
mızla ilgili asıl karanyakında mflletijnizin kendt-
siverecektir"dedi.
Oylamaya katılmayan 10 milletvekilinin bü-
yük çoğunluğu bağımsızlardan oluşru. FP'li Bö-
lent Annc yüksek tansiyon nedeniyle acil olarak
hastaneye kaldınldıgı için oylamaya katılmaz-
ken, ANAP'tan istifa etmesi beklenen Hayrettin
Lzun, DTP'lı Hasan Peker ve BBP'li tsmail Du-
rak Ünlû de oylama sırasında salonda bulunma-
dı. Bağımsız Aydın Gûven Gürkan ile Ca-
vitÇağlar Önergelere "hayır" derken, Müm-
taz Soysal" ın güvensizlik önergelen lehinde
oy kullanması dikkat çekti.
• Baştarafi 1. Sayfada
kanhğı Sözcüsü Necati Utkan, dün düzenlediği
haftalık basın toplantısında, ttalya'nın Avrupa
Konseyi Suçlulann ladesi Sözleşmesi ile Avrupa
Konseyi Terörün Örüenmesi Sözleşmesi'ne taraf
^ plduğunu^bejirterek Roma yönetiminin bu sözleş-
"fnel'er çe?çeve's1'nde'kı'yuMmlülüklieiftrre uyfnasî'"
gerektiğini söyiedi. Roma'nın Öcalan'a sığınma
hakkı tanımasının kabul edilemeyeceğini kayde-
den Utkan şunlan söyiedi:
"Bu husus tarafımızdan İtahan makamlaruun
dikkatine getirildi. Sığınma hakkı tanınması, İtal-
ya'nın terorizmi onayladıgı anlamına gelir ve ulus-
lararası toplumun terorizme karşı mücadelesinde
ca>dıncılığını büyük ölçüdezedeleyecektir. Ocalan
işlediği suçlardan dolayı adalet karşısına çıkanl-
malıdır. Bunun da ilk yolu Türkiye'nin iade talebi-
nin degerlendirilnıesidir."
iade dosyası hazırlıklannın son aşamaya geldi-
ğini belirten Utkan, Öcalan'ın tutukluluğunun kal-
dınlması karannın yanlış olduğunu, Türkiye'nin
karara itiraz edeceğini söyiedi.
Utkan, bütün olasılıldara karşı Türkiye'nin plan-
lannm hazır olduğunu belirterek "ÇeşitB olasıük-
lar var. Türkiye'nin iadetalebi ya kabul edilir ya da
reddedilir. Reddedilirse ya Almanya'ya iade edilir,
orada yargılanır ya da shasi sığınma hakkı tanınır
ki bunun olmayacağma inanıyoruz. Artık herkes
gördü ki Öcalan adi suçlar işlemiş bir teröristtir"
diye konuştu.
Prof. Dr. Erdal tnönü dün CHP Genel Başkanı
Deniz Baykal'la bir araya gelerek Itaiya Başbaka-
nı Masamiano D'Alema'yla yaptığı görüşmeyle il-
gili bilgi verdi. Baykal, konuyu yakından izledik-
lerini kaydederek gelecek günlerde lstanbul Mil-
letvekili AttanÖymen'in Almanya'ya giderek Sos-
yal Demokrat Parti yetkilileriyle bir araya gelece-
Papa: Avrupai bir sorun
Vatikan Büyükelçiliği'nden dün yapılan yazılı
açıklamada, Papalık'ın birçok ülkeye yayılmış olan
Kürt halkının durumunu ve özlemlerini bildiği, so-
runlann diyalog ve hukukla çözülmesi yolundaki
genel tavnnın da sürdüğü belirtildı. Açıklamada.
"Kürt meselesinin Avrupai bir boyut kazandığı bu
anda, konu ile ilgisi olan tû'm tarafların, hukuki ve
adil çözümler bulacaklanna güvenle bakümakta-
dır" denildi. Vatikan, Öcalan"dan Papa'ya hiçbir
mektup ulaşmadığını da bildirdi.
Devlet Bakaru Yücel Seçldner, ltalya Spor Ba-
kanı Giovanna Meiandri'yi 2 Araiık'ta oynanacak
Galatasaray-Juventus maçını izlemek üzere Türki-
ye'ye davet etri. Emniyet Genel Müdürü Bilican da,
gazetecilerin, "Öcalan'uı Libya'ya gönderilmeye
çalışdmasından ve bunu ABD'nin engeOemesinden
hükümet haberdar mıydı" sorusu üzerine, "Hükü-
met her şeyden haberdar. Ona göre tedbirler aluu-
yor" yanıtını verdi.
BM Türk Derneği Başkanı Rahmi Kumaş, Av-
rupa, AB ve Kanada BM dernekleri başkanlan ile
Cenevre'de toplanan Sosyalist Enternasyonel'e
gönderdiği mektupta, Öcalan'ın bir katil ve uyuş-
turucu şebekesi başı olduğunu kaydetti.
Yılmaz, oylamadan sonra kuliste gazete-
cilerin "Neler hissediyorsunuz" sorusuna
"Çok rahadamış hissediyorum.Şimdidüsü-
renler düşünsün" karşılığını verdi.
Başbakan Yardımcısı Bülent Ecevit de
kuliste gazetecilere "sonuca hazır oiduğu-
nu" söyiedi. Ecevit, "Hiikiimrt arayTşlaı^
aa katkıda bulunur musunuz" sorusuna
"Bu hepimizin sorunu, bütün milletin soru-
nu" yanıtını verdi.
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Cum-
huriyet tarihinde ılk kez "yolsuzluk" iddiala-
n nedeniyle bir hükümetin düştüğünü söy-
iedi. Haklılıklannın ortaya çıktığını kayde-
den Baykal, "Medis gönül rahadığıyia oy
kuOanmışdr'' dedi. Gensorunun haklılığınm
TBMM malvarlığı soruşturma komisyon-
lannda ANAP ve DYP liderlerinin birbirle-
rini "aklamasıyla" da ortaya çıktığını vur-
guiayan Baykal, "Eger gensorudaki iddialar
doğnı oimasaydı, soruşturma komisyonla-
nnda bövie bir işbiriiği olmazdı" diye konuş-
tu. Çiller de"MecBsdiyeceğinidenıistir,ar-
tik söz sırası cumhurbaşkanınuıdır. Biz yeni
hükümet oluşumiannda gereken desteği \er-
meye hazınz. Ülke\i adil bir seçime götüre-
cek hükümet muüaka Medis içinden
çıkacaktır'" değerlendirmesini yaptı.
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafi 1. Sayfada
di... Denge aletine 'dön'ge aletine eskiden alışkı-
nız...
Zaten siyasilerimiz de, beyin cimnastiğinden 'an
lastiği'ni anlıyor.
Şımdi lastiği patlayıp sağda park eden hükümetin
seçeneği aranıyor. 1995 sonrası hükümetlerimiz ba-
zen 'soîlu' oldu, ama hep 'yollu' oldu.
1996 baharına ANAYOL'la girdik.
1996 yazında REFAHYOL'la terledik.
1997 yazında CHP destekli ANASOL-D ile tanıştık.
Şimdi sırada ANAP-DYP-DSP yakınlaşması var.
Buna ANAYOLSOL adı takılıyor, ama sanınz daha ya-
kışanı şu olun •
SOLANYOL..
Bu kez solu başta görüyoruz, ama hükümetin ba-
şında mı olur, sözcüğün başında mı olur, şimdilik kes-
tirmek zor.
55. hükümetin cenaze törenine katılan partilerin ve
cumhurbaşkanının görünümüne bakalım.
pemirel'ın Edime dolaylarında yaptığı açıklama bir
dizi soru işaretinin netleşmesini sağladı. Demirel'in
yolu şu:
önce siyasi parti liderlerini çağınp görüş alışında
bulunacak, verişi sonraya bırakacak. Demirel'in dün
akşam başladığı turun ardından sonuç birkaç gün
içinde kesinleşecek.
Son üç yıl içinde yaşananlar, Demirel'in görevi he-
men FP'ye vermesini güçleştinyor. FP'liler de bunun
ayırdında olsa gerek, fazla bastırmıyorlar. Eğer FP yü-
rekten asılsaydı, ortalık kazma-kürekten geçilmezdi:
"Görev bizimdir, yoksa Çankaya'yı başına yıkanz."
"Demirel, geleneklen bozamaz."
Bunlann yerine FP'den şu sözler geliyor:
"Yapıcı olacağız."
RP yapacağını yapmıştı, bakalım FP ne kadar ya-
pıcı olacak.
ANAP, siyasi ortamın biraz gerilimli olmasını istiyor
gibı. Belirsizlik yaşanırsa şunu deme hazıriığında:
"Bakın, CHPmemleketinehalegetirdi. Bunlarhep
böyledir."
DYP işi ağırdan alacak. Zira, gelinen noktada kilit
parti unvanı CHP'den DYP'ye geçtı. Çiller de dünkü
grup toplantısında, 'olaylara tepeden bakan devlet
adarnı' edasındaydı...
DSP, eski defterleri kapattı, yeni defteraçtı. DSP'nin,
malvarlığı komısyonunda Çiller lehine hareket etme-
si böyle açıklanmıştı. Defterin kapanması, onun için-
dekilenn yok olması anlamına gelmiyor. Zaten yıllar-
dır bu ikilemi yaşıyoruz:
Çiller'in defteri dürtilecek mi, kapatılacak mı?
Hep 'birkapatan' çıkıyor.
CHP, FP'li bir oluşurnda yok. Var olursa yok olur.
Görünüm, birbirierini aklayan ANAP-DYP ile buna
yardım ve yataklık eden DSP'nin oluşturacağı SO-
LANYOL'u güçlü kılıyor.
55. hükümet
REFAHYOL'un ardından kurulan 55. hükümet 16 ay
dayandı. Yılmaz da en uzun başbakanlığı yaptı. Hü-
' Körfıetin orrifuniün doimasının hemen öncesinde par-
tinin 6. olağan kongresini de yaparak üç yıl daha ge-
nel başkanlığı garantiledi ve dikensiz parti yönetımi
oluşturdu.
55. hükümetin artı hanesinde neler var diye bakıl-
dığında, 8 yıllık temel eğitimle vergi reforrnu ılk akla
gelenler oluyor. 8 yıllık kesintisiz temel eğitim 20 yıl-
dır ülke gündemindeydi, nasip 28 Şubat süreciney-
miş!
Vergi reformunun getirip- götürecekleri için rakam-
lar konuşacak. Reformdan verilen tavizlerin arkasının
gelip aelmeyeceğini de kestiremiyonjz.
55. nükümete damgasını vuran temel konu ise çe-
teler oldu. Yılmaz bu konuda sık sık bilgi verdi. Çete-
lerin devieti kuşattığını anlattı.
Yıllardır yakalanmayan çetebaşlannın bir bir yaka-
lanması kamuoyunda olumlu karşılandı. Hükümetin
artı hanesineyazıldı.
Aydınlatılan kimi cınayetler, 'ötekiler de aydınlatıla-
bilir mi' umudunu yeşertti.
Bütün bunlar iyi güzeldi de...
Türkbank olayında bir de baktık ki...
Çeteler hükümeti de kuşatmış!
Abdullalı Öcalan istenrtıeyen adam
• Baştarafi 1. Sayfada
zedelenebilecegini ve durumdan Tür-
kiye'nin dostlannın hiçbir çıkannın
olamayacağını vurguladı.
Türkiye'nin üslubunda daha temkinJi
olması gerektiğini belirten Fischer şun-
lan söyiedi: "ABü>eliğineada\ bir ülke,
desteklediğuniz İtaJ>a «ibi başka bir AB
iivesini tehdit etmemelidir. Bunu AB ka-
bul etmez. Biz Türkive ileilişküerimizi ve
Türkiye-A\ rupa ilişkilerinin iyileşmesini
istivoruz. Ancak bu Kopenhag prensip-
lerinin türa aday ülkeler için bir temel
teşkil ettiği anlamına gelir. Bu prensipler,
demokratik turum ve oyun kurallan, in-
san haklan. basın özgürlüğü ve ölüm ce-
tasının olmaması ile ilgüidir."
"Iadeye karşı>im^
Almanya Federal Parlamento Dışişle-
i Komisyonu Başkanı Hans-Ulrich Klo-
>e de Abdullah Öcalan'ın ltalya'dan Al-
nanya'ya iade edilmesine karşı olduğu-
ıu açıkladı. Klose, Alman birincı kanal
elev izyonu ARD'de yayımlanan "Mor-
«eDmagazjn" programında yaptığı açık-
amada "Öcalan'ın ve PKK'nin işlediği
:inayetierin çoğu Alnıanya'nın dışında
>ercekleşmiştir. Bu nedenle, Alman-
a'nın bu konuda başka bir ülke\c vekâ-
eten harekete geçmesini kabul ermi\o-
•um" dedi.
Klose "Öcalan'ın iade edilmesi halin-
k hiç kimse. bu ülkede nelerin olup bite-
eşini bilmiyormuş gibi yapmasın" dedi.
Münih'te yaşayan ve çok sayıda suç ış-
eyen Muhlis An isımli 14 yaşındaki
~ûrk gencinın bir süre önce Alman-
s'dan sınır dışı edilmesinde önemli rol
^nayan Bavyera Eyaleti lçışleri Bakanı
iânther Beckstein da Öcalan'ın Alman-
s'ya iade edilmemesi gerektiğini savun-
u "Türkiye'deyargılanmaimkânıvar-
ao zaman Öcalan Almam a">a iade edil-
rKmelidir" diyen Beckstein, Alman-
ya'da faaliyetleri yasaklanan PKK'nin
binlerce insanı seferber edebileceği uya-
nsında bulundu. Öte yandan Alman-
ya'nın, Türkiye'ye yönelik faaliyet gös-
teren yasadışı sol örgütleri yasaklamaya
hazırlandığı bildirildi. Roma'da dün Öca-
lan'ın zorunlu ikamete tabi tutulduğu In-
fernetto'dan başka bir yere götürüleceği
söylentisi yayıldı. Infernetto'da ise gü-
venlik önlemlerinin arttmldığı dikkat
çekti.
Güvenlik güçleri, bölgeye gelen Türk
gazetecilerin kimliklerini gördükten son-
ra pasaportlanru topladı. Ardından gaze-
teciler karakola davet edıldi. Kısa bir
bekleyişten sonra bu karardan vazgeçi-
lerek gazetecilere pasaportlan iade edil-
di. Ancak gazeteciler, bulunduklan yer-
den de uzaklaştınldılar.
Infernetto semtinde yaşayan ve 250
aile adına konuştuğunu açıklayan ma-
halle muhtan MireDa Caporalu, kamu-
o>ıına duyuruda bulundu. Caporalu açık-
lamasında "Hayaümızkarardı,evlerimi-
ze kimlik kontrolüyle giriyoruz. misafir
kabul edemiyoruz. Bu kişinin bu mahal-
leden en kısa sürede uzaklaş&nlmasuu
istiyoruz" dedi. îtalyanlar, Almanya'nın
Öcalan'ın iadesi konusundaki isteksizli-
ğıru "Almanlar Schengen Anlaşması'nı
hiçe sayıjorlar. tşlerine gelmevince yasa-
lan isteklerine göre yorumlujorlar. Biz
polisne olarak görevimizi vaptık. Bülten
çıkardık, tutukladık. Şimdi sıra onlarda"
sözleriyle değerlendirıyorlar.
Bu arada Öcalan'ın avukatlan da Ro-
ma'da bırotelde basın toplantısı yaptılar.
Avukatlar toplantıda, Öcalan'ın gü\en-
lık gerekçesiyle basın toplantısı yapma-
yacağmı söylediler. Işadamlan ile poli-
tikacılarTürkiye'de ttalyan mallarına uy-
gulanan ambargo konusunda ortak bir
karar almak için dün toplandılar. Top-
lantıda, Italyan televizyonlannın karartıl-
masının kabul edilemez olduğu belirtil-
di. ltalya Içişleri Bakanlığı da, Öcalan'ın
Almanya'nın tutuklama emri üzerine gö-
zaltına alındığı açıklamasmı düzelterek,
ilk kez Türkiye'nin Interpol'e yaptığı
başvurudan söz etti.
Ingiltere'nin ciddi gazetelerinden olan
ve Türkiye'de insan haklan ihlalleri bu-
lunduğuna dair görüşlere yer veren The
Guardian gazetesı dün Öcalan portresi
yayımladı. Gazete Öcalan'ı "dünyamn
aranan en tehlikeli adamı" olarak tanıt-
tı. Muhalefettekı Forza ltalia Partisi'nin
lideri Sihio Berlusconi bir basın toplan-
tısı düzenleyerek Öcalan'ın "istenmeyen
adam olarak derhal ttafya'dan gönderil-
mesüü" istedi. Partisinin parlamentoya
bir soru önergesi verdiğini ve önergenin
bugün görüşüleceğini açıklayan Berlus-
coni, "Ocalan'uıİtaha'yagelmediğvhü-
kümef tarafından getirildiği ortaya çıkb.
Bu adamı danışıkh döviişle İtalva'ya ge-
tirdiler, her şe>den haberdardılar.Hükü-
mete bu yönde bir soru önergesi verdik"
dedi. Berlusconi, şu anda başbakan ken-
disi olsaydı nasıl davranacağına ilişkin
bir soruyu da "Biz iktidarda okaydık ıtal-
ya'ıun başına böyle bir iş gelmezdi" diye
yanıtladı. Italya'nın zor bir duruma dü-
şürüldüğünü savunan Berlusconi, Schen-
gen Anlaşmasf nın uygulanması ve Al-
manya'nın Öcalan'ı istemesi gerektiği-
ni savundu. Aynı zamanda Italya'nın ün-
lü Milan AC kulubünde başkanlık göre-
vini yürüten Berlusconi, "Juventus'un
yerindeMilan olsa>dı ne >apardınız" so-
rusuna da "Biz UEFA kararlanna uyar-
dık" demekle yetındı.
Mantovani'den iüraf
Gazetemizde dün yer alan "îtarya'ya
gidişi planbydr başlığını taşıyan Murat
fiem imzalı haber, ttalya Komünist Par-
tisi milletvekili Roman Mantovani tara-
fından doğrulandı. Mantovani, parla-
mentoda düzenlediği basın toplantısında,
Rusya'ya Öcalan ile görüşmeye gittiği-
ni ve aynı uçakla ltalya'ya geldiğini açık-
ladı. PKK lideri ile daha önce Bekaa Va-
disi'nde yüz yüze görüşen tek ttalyan
milletvekili olan Mantovani, basında
çıkan haberler üzerine gelişmeleri açık-
lamaya karar verdiğini söyiedi.
Mantovani, görüşme sırasında Öca-
lan'ın kendisine"yatekrardağlaraçıkıp
savaşacağını ya da Avrupa'da banş yolu-
nu deneyebilecegM" anlattığını, bunun
üzerine kendisinin de ikinci yolu önerdi-
ğini belirtti. Tüm gelişmelerden partisi-
nin lideri Fausto Bertinottinın haberdar
olduğunu kaydeden Mantovani. Mosko-
va dönüşünde uçakta Öcalan'ın yanında
üç PKK'linin daha bulunduğunu da açık-
ladı.
Gazetemizin dünkü sayısmdaki "ttal-
ya'yagidişi planbydı' başlıklı haberde de
Rusya'nın Öcalan'ı sınırdışı edeceğinin
anlaşılması üzerine ltalya Komünist Par-
tisi'nden iki milletvekilinin ikna ama-
cıyla Rusya'ya gittiği ve Italya'ya giüne
karannın bu görüşmelerde alındığı yazıl-
mıştı. Haberde, Roma'ya giden uçakta
herhangi bir suikast veya kaçırma ihti-
maline karşı da ttalyan komünist millet-
vekillerinin yanı sıra iki Rus komünist
milletvekilinin de bulunduğu belirtilrniş-
ti.
Askeri kışlada mı?
Öcalan'ın kaldığı Infernetto bölgesin-
deki güvenlik önlemleri daha da sıkılaş-
tınlırken, bunun bir yanıltmaca olabile-
ceği üzerinde kuşkular yoğunlaştı. Öca-
lan'ın kaldığı villanın deşifre ounası,
hem dikkatlerin bölgede yoğunlaşması-
na neden olmuş, hem de suikast olasılı-
ğını arttırmıştı. Italyan güvenlik güçleri-
nin Öcalan'ı Infernetto'daki villasından
gizlice çıkardıklan ve bir askeri kışlâya
naklettikleri yönündeki söylentiler yo-
ğunlaştı.
TÜRKJYE'DEN MEGA DtPlOMAHK ATAK
Apo'nun wd«s( için pmtf kdmakla vm m«distyMttm«tik
oynamdü» euçUın«i Tûridy*, ınüthif bir pl«n yap*r«k Apo'yu •\m*y* ç»lışıyw?
A § d h6küm«tin Ape*yu Tflrkiyv'y* g«tirm* çabm
26 KASIM 1998 PERŞEMBE...SAYI: 70...FİYATI: 15O.OOOTL