Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 » EKİM1998PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Baağ'da silahlı
saldırı
g'da 3 kışi,
uğrsriıklan silahlı saldın
son»acu öldü. Aksaray
MaJtıallesi'nde, Erdal
Boziurt (24). Şeref Avcı
(23 > \e Suat Şahin'in (24)
bulunduğu 23 AY 823
plalcalı otomobile, kimliği
henûz belırlenemeyen kişi
ya d_a kişiler silahla ateş
açtı. Bozkurt ve Avcı olay
yerinde hayatmı kaybetti.
Şahî n ıse ağır yaralı
olarak kaldınldıgı devlet
hastanesinde
kurtanlamadı.
İrinsiz gösteriye
4tutuklama
• İZMİR (AA) - lzmir'in
Konak Alanı'nda dün,
gözaltında
kaybolduklanm iddia
ettikleri kişilerle ilgili
izinsiz gösteri yapmak
istemelen üzerine
güvenlik güçlerince
gözaltına alınan 12
kişiden 4'ü tutuklandı.
Güvenlik şube
müdürlüğünde kimlik
tespitleri yapıldıktan
sonra dün Izmir
Adliyesi'ne sevk edilen
Eylem D, Hakan K, tlhan
E ve Hayri A, nöbetçi
mahkemece tutuklandı.
Mahkeme diğer 8 sanıfın
tutuksuz yargılanmak
üzere serbest
bırakılmasını
kararlaştırdı.
Hrüer'in renkli
göpüntülepi
• BONN(AA)-
Almanya'mn faşist
diktatörü Adolf Hitler'in
görüntülerinin yer aldığı
renkli fılmlerin
bulunduğu bildirildi.
Almanya'da yayımlanan
Der Spiegel dergisinde
yer alan habere göre
fılmleT, 1933 yıhndan
itibaren Nazi liderlerinin
taşınmasında kullanılan
30 kadar uçağın kaptan
pilotluğunu yapan Hans
Baur tarafindan 16
milimetrelik bir
kamerayla çekildi.
Filmlerin Herbert St.
Goar adh eski bir ABD'li
asker tarafindan
Teîînessee eyaletinde
muhafaza edildiği
belirtildi.
Kayseri Barosu
seçimleri
• KAYSERİ (AA)-
Kayseri Barosu
Başkanlığı'na avukat Ali
Bekârlar seçildi. Kayseri
Barosu Genel Kurulu,
Kayseri Adliyesi'nde
yapıldı. Baro Başkanı
Bekir Özkan Gülmez'in
aday olmadığı genel
kurulda, Ali Bekârlar ve
Hulusi Arpaç başkanlık
için yanştı. Seçime
katılan 286 üyeden
202'sinin oyunu alan Ali
Bekârlar, Kayseri
Barosu'nun yeni başkanı
oldu.
Armç'a sert
tepki
• ZONGULDAK
(Cumhuriyet) - Zonguldak
Ulusal Güçler Meclisi, FP
Manisa Milletvekili
Bülent Annç'ın "BayTağa
gösterilen saygı türbana da
gösterilsin" sözlerine sert
tepki gösterdi. Yapılan
açıklamada bayrağın
ulusal bir simge olduğu
vurgulanırken FP Genel
Başkanı Recai Kutan da,
gaflet içinde olmakla
suçlandı.
Ege Bölgesi Sanayi Odası Meclisi, 'Çetelere bulaşanlar bizden değil' açıklamasını yaptı
'Devlet ve iş diinyasmda alılak çc
MERİHAK
BODRUM-Egeli sanayıciler. çetelere ve çe-
telerle işbirliği içindeki işadamlanna sert tepki
gösterdi. Ege Bölgesi Sanayi Odası Meclis Baş-
kanı KemalÇolakoğlu, devlette ve iş dünyasın-
da ahlaki bir çöküntü yaşandığını savunarak
"Çetelerin devlet ve işadamlanyla ilişkisi bizi
ürkütüyor. Bu işlere bulaşanlar bizden değil"
dedi.
Ege Bölgesi Sanayi Odası Meclisi Bodrum
Mavi Otel'de bir araya geldi. İş dünyasırun için-
de bulunduğu ekonomik sıkıntıdan yakınan sa-
nayiciler son dönemlerde yoğunlaşan işten çı-
karmalann kendilerinı "üzdüğünü" ancak, el-
lerinden bir şey gelmediğini belirttiler.
Türkiye'nin ekonomik yapısmdaki bozuklu-
ğun siyasi istikrarsızlıktan kaynaklandığını di-
le getiren sanayiciler, hükümeti de eleştiri bom-
bardımanına tuttular. EBSO Meclis Başkanı
Kemal Çolakoğlu, ülkenin en önemli ihtiyacı-
ntn siyasi istikrar olduğunu, siyasi istikrann
sağlanmasımn ülkede güçlü iktidar ve güçlü
muhalefeti ortaya çıkaracağıru belirtti. Çola-
koğlu, "Ancak siyasetçi siyasi ihtiraslannı orta-
ya koyuyor. Seçün ne zaman olacak, araiıkta rru.
şubatta ım, nisanda mı? Demokrasinin vazge-
çilmez öğesi seçimdir. Seçim de Türldye Cum-
nuriyeti'nevedemokrasiye mutlakçözûm getir-
meüdir'' diye konuştu.
Siyasi istıkrarsızlığın devlette ve iş âlemin-
de de ahlaki çöküntüye yol açtjğını söyleyen
Çolakoğlu sözlerini şöyle sürdürdü: "Çetelerin
işadamlanyla ilişkisi bizi ürkütüvor. Şunu açık-
ça söyleyevim. bu işlere bulaşanlar bizden değiL
Egeli işadamlanm. ne çete kasetlerinde ne de
hayali ihracatta görebilirsiniz. Bir temizlik ya-
pılmaya çanşıhyor. Bu işadamlanna da yapü-
mab. Bizden olmayanlar bizimle hareket ede-
mezler."
EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Kani Ay-
doğdu da, ülkede rejim tartışmalanyla başla-
yan ve seçim tartışmalanyla süren siyasi belir-
sizliğin en büyük zarannı sanayicilerin gördü-
ğüne dikkat çekti. Aydoğdu şunlan söyledi:
"tnanılması güç rakamlann telafîuz edilip eko
nominin orman kanunlanyla işlediği birdönem-
de üretmekve istihdama devam etmek, sanınm
şu anda yapılan en zor işlerden biri Çetelerin,
devletin en mahrem kurumlan arasında birzin-
cir oluşrurması ve inamlmayacak ilişkilerin her
gün bir venisinin ortava çıkması Lktisadi özgür-
lüklerimizin de ne denli ipotekaltına aündığının
bir göstergesknr."
Konuşmasmda bankacılara da yüklenen Ay-
doğdu. "Ağuiıkh olarak özel bankacüık kesimi-
nin kollandığı ve her fürlii ikazlarunıza karşuı
rant ekonomisinin önlenemediği bir siyasi yapı-
lanmanın faturalannı arük ödemek Btemiyo-
ruz* dedi.
Türkiye'nin iyi idare edilmediğini savunan
Aydoğdu şu görüşleri kaydetti: "Atatürk ilkele-
rine bağlı cumhuriyet hüküraederine desteği-
miz sürekli, Ama son 15 yılhk sürece baküğımız-
da Türkiye iyi idare edilmemiştir. Türkhe'de
sürekli yapısal değişiklüderin yapüması engelle-
niyor, bu arük aşıbnah. 1999 yüı zor bir yü ola-
cak. Herkes sorumluluğunu büsia Siyasi parti
Bderleri iktklara gelme hırsını bir tarafa bırakıp
ülke çıkarlan için çahşsınlar. Sanayi kesiminde
kapasite yüzde 35-40'lara düştü. Bu da işçi çı-
karmalara neden oldu. Bu kış da insanlaruı iş-
siz kalması içimizi sızlaüyor. Acımasız kapitaliz-
min önüne bırakmamahyız Tûrkrye'yi" dedi.
EBSO meclis üyelerinden AnlAkkan da, ko-
nuşmasında çetelerden yakındı. Akkan, "Sa-
kmcah bir insana Türkbank verfliyor, sonra ge-
ri aluuvor. Tüm ekonomi altüst oluyor. Hükü-
met bir kaosun içine Türkiye'yi itiyor'' dedi.
Yaşar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Set-
çuk Yaşarda AA'yayaptığı açıklamada, "Bun-
lar. bence liberal ekonomide olabilecek miinfe-
rit olaylardır" görüşünü dıle getırdı. Çetelerle
ilişkisi olduğu öne sürülen işadamlan konusu-
nu, demokrasinin geçirdiği üzücü olaylardan
biri olarak kabul ettiğini belirten Yaşar "Bu da
tamir edilecektir" değerlendirmesinde bulun-
du. Hükümetin ve adaletin çetelerle mücadele
konusunda gösterdiği hassasiyeti takdirle kar-
şıladığını söyleyen Yaşar, "Aşın para hırsı, ça-
buk zengin olma hırsı liberal ekonomide dünya-
nın her köşesinde vardır. Ama kanunlar. devtet
bunlara musaade eünez ve hata vapanlar mu-
hakkak cezalandınhr. Busürece girilmiştir. Bun-
lar mev dana çıkü, yakalandı" dedi.
ANAP'ta hazırhk
İl!ere
seçim
genelgesi
gönderildi
• ANAP, il örgütlerine
gönderdiği genelge ile
görevde bulunan belediye
başkanlannın yeniden
aday gösterilip
gösterilmeyeceği
konusunda görüş istedi.
• ANAP Genel Merkezi,
bu konudaki karann bölge
il, ilçe örgütleri ve
milletvekilleri tarafindan
ortak verilmesini istedi.
ANKARA (ANKA) - ANAP, il
örgütlerine gönderdiği
genelgeyle görevde bulunan
belediye başkanlannın yeniden
aday gösterilip
gösterilmeyeceği konusunda
görüş istedi. ANAP Genel
Merkezi, bu konudaki karann
bölge il, ilçe örgütleri ve
milletvekilleri tarafindan ortak
verilmesini istedi.
ANAP Seçim Işleri Başkanlığı,
giderek yaklaşan seçimlerle
ilgili çalışmalanna hız verdi. İl
örgütlerine, Seçim Işlerinden
Sorumlu Genel Başkan
Yardımcısı Abdülkadir Baş
imzasıyla gönderilen
genelgede, yaklaşan seçimler
nedeniyle belediye başkan
adaylannın belirlenmesi
gerektiğine işaret edilerek
" Bölgenizdeki ANAP'h belediye
başkanlannın yeniden
aday olup olmayacağı
konusundaki isteminizi bölge
milletvekilleri, il ve ilçe
örgütleriyle birükte
karartaşürarak bize bildiriniz.
Belediye başkanının görevini
yeterince yerine getirmediği
kanısı çoğunluk görüşü olursa,
bunu bize bildiriniz ve yeni aday
betirleme çalışmalanna
başlayuuz" denildı.
Genelgede, belirlenecek
adaylann ne zaman genel
merkeze bildirileceği
konusunun yeni bir genelgeyle
duyurulacağı da ifade edildi.
ANAP'ta MKYK
karan ile Abdülkadir Baş
başkanlığında bir komisyon
oluşturulmuş ve belediye
başkan adaylannın bu
komisyonca belirlenmesine ve
MKYK'ye sunulmasına karar
verilmişti.
Yümaz'dan
SEKA sözüBaşbakan Mesut Ydmaz, Beykoz Deri
Fabrikası ile lzmitteki SEKA Fabrikası'mn
kapatdmayacağiffl, ancak işçfler mağdur
edflmeden daha uygun yerlere taşınacağtnı
söyledi Cumhuriyetin kurduğu hiçbir tesisi
kapatmayucaklannı vurgulay an Yıhnaz,
mevsinılik işçOerin başka kuruhışlarda
gorev lendirilmesini sağlayacaklamu ifade etti.
Istanbul'daki Cumhuriyet Yüriiyüşü'ne
kanlacagt ifade edilmesine karşın > ürüvüşte
yer almayan Yılmaz, dün Beykoz-Şile >t>luna
hizmete açü. Ömerli'de ormanük alan niteliğini
yitiren alanın tapu dağrtnn törenine kanian
Ydmaz, Çavuşbaşı'nda yanan ormanhk akna
fîdan dikti. Törenlerde konuşan Yılmaz, kendi
dönemlerinden önce oluşan çeteteri
temLdediklerini belirterek "Bu memlekeaıı
fîdan gini evlatlannın ölmesine neden oian
eşkıyanın başını, Suriyc'den çıkardık. Nereye
giderse peşindeyiz. Maf>a arasında da ayrnn
yapmryoruz. Ormarumızı yakan nıahavla da
aynı şekflde mücadelenuz sürecek'" dedi 10
mirvon vatandaşın geçimini ormandan
sağİadığua dikkat çeken Yümaz, 19 bin
yerleşim birimindeki orman köviüsünün gefir
düzevinin Türkiye ortalamasuun altmda
olduğunu kaydetti. Orman Genel MüdürlüğS
ile köyiü arasında 400 bin dava bulunduğunu
söyieyen Ydmaz, orman arazilerinin sadece
yüzde 44'ünün verimli olmasından yakmdL
Yılmaz, 420 köyde 220 bin hektarhk alanın
orman köylüsüne vtrileceğini kaydetti. Bir
yurttaşm basörtüsüyie ilggi sorusunu
yanıdarken de "Bo memleketin dMne, örfüne.
ananesine ANAP'tan zarar gebnez. Ama onu
istismar edenlere, bu memleketin ytice
değerlerini istismar edenler varsa oofauın da
karssifla çıkanz" dedi
Uzmanlara göre, iadesi tamamıyla Rusya'nın iyi niyetine bağlı
Rusya ile Apo krizi kapıda
EVfcVGÖKTAŞ
ANKARA - Diplomatik kay-
naklar, Rusya'da olduğu belirti-
len PKK lideri AbduUah Öca-
lan'ın yakalanmasından sonra
iadesi konusunda iki ülke ara-
sında kriz yaşanacağını bildir-
diler. Suçlulann iadesine ilişkin
herhangi bir sözleşme bulun-
mayan iki ülke arasında
1970'lerde iade konusunda bü-
yük bir kriz yaşandığı; Aeorof-
lot'a ait bir yolcu uçağını 46
yolcusu ile birlikte kaçırarak
Trabzon Havalimanı'na indiren
Bransizskas KoreyevT) ile Alger-
das Koreyevo adh baba-oğul ha-
va korsanlannrn Sovyetler Bir-
liği'nin ısranna karşın iade edil-
mediği anunsatıldı. Diplomatik
kaynaklar, Apo'nun iadesinin
tümüyle bu ülkenin iyi niyetine
bağlı olduğunu vurguladılar.
Diplomatik kulislerde,
Apo'nun yakalanması duru-
munda iadesinin kolay olmaya-
cağı vurgulandı. Diplomatik
kaynaklar, "Rusya, Apo'yu ya-
kaiadıktan sonra siyasi suçlu st-
fanna sokup iadeeöneyebilir de.
Bu durumda her iki ülke arasm-
da büyük bir kriz yaşanır" gö-
rüşünü dile getirdiler. Rus-
ya'nın, Apo konusunda sergile-
diği politik tutumdan, iade ko-
nusunda isteksiz olduğunun
şimdiden ortaya koyduğunu
kaydeden diplomatik kaynak-
lar, "Sınır komşusu olmasına
karşuı Türkiye ile Rusya arasın-
daki ekonomik, siyasi ve hukuk-
sal iöşkiler istenilen düzev de ge-
bşemedi Gerçi son v ıllarda eko-
nomik ilişidler ivileşti. ancak
özeüikle siyasi ilişküerdeki ko-
pukluk hâİâ devam ediyor" de-
di ler. Aynı kaynaklann verdiği
bilgiye göre, Türkiye ile Rusya
arasında hukuki, ticari ve cezai
konularda 14 Aralık 1990 günü
adli yardımlaşma sözleşmesi
imzalandı, ancak bu sözleşme;
taraflarca onaylanıp, onay bel-
gesi teati edildikten sonra yü-
rürlüğe girecek. Yani Rusya'nın
sözleşmeyi ımzalamış olması
yetmiyor, onaylaması gereki-
yor. Söz konusu sözleşme, cezai
konularda adli yardımlaşma,
suçlulann iadesi ve hükümlü
nakli konulannı içeriyor. Tür-
kiye'nin dünyada bulunan 177
ülkeden, sadece 37 tanesi ile
suçlulann iadesi konusunda
sözleşmesi bulunuyor. Bu ülke-
ler şunlar:
"ABD, Avusturya. Belçika,
Bulgaristan, Çek Cumhuriyeti,
Danimarka, Finlandiya, Fede-
ral Almanya, Fransa. Hollanda,
Irak, Iran. tngiltere, İrianda.İs-
panya, İsrail. Isveç, Isviçre, ttal-
va,tdanda,KKTCUbvH,Lich-
tenstein, Lüksemburg, Macaris-
tan, Mısır, Norveç, Pakistan. Po-
lonya, Ptorteldz, Romanya. Slo-
vakya, Suriye, Tunus, Urdün,
Yugoslavya, Yunanistan."
Adalet Bakanlığı ıse iade ev-
rakının Rusya'ya gönderihnesi
için Apo'nun yakalanmasını
bekliyor. Bakanlığın Uluslara-
rası Hukuk ve Dış llişkiler Ge-
nel Müdürlüğü'nün Apo hak-
kında ilgili mahkeme ve başsav-
cılıklanndan belge ve bilgi top-
ladığı öğrenildi.
İade krizi
Suçlulann iadesine ilişkin
herhangi bir resmı sözleşme bu-
lunmayan iki ülke arasında,
1970'lerde iade konusunda bü-
yük bir kriz yaşandı. 15 Ekim
1970 günü Aeoroflot'a ait bir
yolcu uçağmı 46 yolcusu ile bir-
likte kaçırarak Trabzon Havali-
manı'na indiren Bransizskas
Koreyevo ile Algerdas Koreye-
vo adh baba-oğul hava korsan-
lannı, Sovyetler Birliği'nin ısra-
nna karşın Türkiye iade etme-
di. Batum-Soçi seferini yapan
yolcu uçağını kaçıran korsan-
lar, Rusya'nın iade istemine
karşılık Türkiye'de yargılan-
dılar.
IRMIKI AYDIN ENGİN aengin @ posta. cumhuriyet. com. tr
Bu yazı yazılırken Türkiye sokak-
larında insan selleri akıyor. Kentler
75. yıl bayraklanyla donanmış. Bü-
yük kentlerde 75. yıl üstüne düzen-
lenen etkinlikler birbirine eklemleni-
yor. Görünen o ki 29 Ekim 1998 gü-
nüne doğru tırmanan bir coşku ya-
şanacak.
Ortak coşkulan futbol maçlan son-
rasında korna çalıp, kenti gürültü kir-
liliğine boyayıp, gökyüzüne ve ba-
zen evlerin balkonlarındaki çolukço-
cuğa yöneltilen namluların art arda
patladığı budalalıklara indirgenmiş
btr toplumda, bir "cumhuriyet'' kav-
ramı üstüne kurulu, 75yaşını doldur-
muş genç bir cumhuriyeti kutlama
ekseninde tırmanan bir coşku en ya-
lın deyimle kıvandıncıdır.
Âdet olduğu için değil, âdet yerini
bulsun diye hiç değil, 29 Ekim günü
bu köşede elbette Cumhuriyet üstü-
ne, aklımızın erdiğince, dilimizin dön-
oüğünce yazılacak. "75. yılında na-
sl bir Cumhuriyet" sorusuna yanıt
aranacak...
Ama 30 Ekim sabahına uygun dü-
şecek bir Tırmık'ı beş gün önceden
yızmak hiç de anlamsız değil. En
azından 29 Ekim'e doğru tırmana-
30 Ekim 1998 Sabahı...
rak süreceği anlaşılan coşku günle-
ri sırasında arada bir akla gelsin, ara-
da bir durup düşünülsün diye...
• • •
Durup düşünmek zorundayız...
Okuyacaklannız, kapı ve oda yol-
daşım Musa Kart'ın dünkü ve ben-
ce son dönemdeki en anlamlı kari-
katürünü yinelemekten ibaret. Du-
rup düşünmek zorundayız...
75 yılda ulaşılan yeri, bütün aynn-
tılanyla elden geçirmek, hiçbir aynn-
tıyi "önemsiz" diye atlamamak; ca-
nımızı sıkan, bizi tedirgin eden "75.
yıl gerçekleri"ri\ kafamızdan kovu-
vermek gibi ucuzluklara, yılgınlıklara
kapılmadan düşünmek zorundayız.
Hayır, hemen aklınıza geliverdiğini
sandığım, artık herkesin günlük ya-
şamına sinmiş, orta malı olmuş ger-
çeklerden söz etmiyorum.
Çetelerce kuşatılmış bir Cumhuri-
yet'e dönüşmüşlüğümüz; ülkenin
başbakanının, hem de lafını dört kez
tartıp, beşincisinden önce uzunca
bir düşünce molası vermeyi huy
edinmiş bir başbakanın "Bir mafya
cumhuriyetine dönüşmüşüz" sözle-
rini değerlendirme gereğinden söz
etmiyorum.
Hangi bankadan kim, ne kadar sö-
ğüşlemiş, hangi kamu ihalesini, kim,
nasıl kapmış sorulannın yanıtını ara-
maktan hiç söz etmiyorum. Bu ülke
insanlannın bir yılda ürettikleri değe-
rin yüzde 60'ına varan dış borç ba-
tağında debelenen 75 yılhk bir cum-
huriyet anımsatması yapmak filan gi-
bi niyetlerim gerçekten yok.
Hatta Zütfü Livaneli arkadaşımı-
zın 29 Ekim 1998'e giden coşku sa-
atlerinin birdurağını oluşturan, önce-
ki akşam Ankara Anıtpark konseri sı-
rasında havaya kalkmış kollar ara-
sında sayılan ürkütücü boyutlara u-
laşmış "/cu/tbaş/"nadönüşmüş par-
maklar bile değil oturup düşünmek
zorunda olduğumuz.
Ortaçağ karanlığını yaşayan kafa-
lann devlet erkine sapladıklan tımak-
lannı kazımak için parti yasaklamak,
DGM mahkûmiyetieri gibi sonuçsuz-
luğu önceden belli önlemlerleyetinip
yetinmemek gibi bir başka güncel ve
yakıcı sorun da değil herhalde 30
Ekim 1998 sabahı oturup, yanıtını
buluncaya dek kesintisiz düşünme-
miz gereken...
•••
Düşünmek!..
29 Ekim 1923 sabahı başlayan,
gelgitlerle, sendelemelerle, başan-
sızlıklaria, yetersizliklerte boğuşarak
yaşanan dönemi, atılan adımları,
devrimci dönüşümlerin o büyük coş-
kusunu düşünmek!
Divriği'nin demiri ile Zonguldak'ın
kömürünü, dağlar delip, yarlar aşıp,
ınmaklar geçip Karabük'te buluştu-
ran, tarih kitaplannda hakkınca yer
almayan o "kahramanlık günierini"
düşünmek!
Hrtit çağından beri süregelen zifiri
karanlığı yırtmak için Hasanoğ-
lan'da, Aksu'da, Savaştepe'de, Ol-
tu'da, Cilavuz'da, Kepirtepe'de ateş-
lertutuşturan, "/şWnerinde, koope-
ratif örgütlenmeleriyle köylülüğün
"kolektif bilince" ulaştınlmasının yo-
lunun yönteminin tartışıldığı; "ders-
///("lerinde Talim Terbiye Kurulu'nun
örümcek bağlamış müfredat prog-
ramlannın bir yana itilip Gogol, Çe-
hov, Descartes, Goethe okunan;
müzik odalannda Mozart'ın, Beet-
hoven'ın melodilerinin Karacaoğ-
lan'la, Kazak Abdal'la buluştuğu,
"öaricaro/'lerin, "kanon"lann, "boz-
lak"\ar\a, "horon "larla, "zeybekler-
le öpüştüğü Köy Enstrtüleri'ni düşün-
mek!
Eskişehir Cer Atölyesi'nde bir ko-
ca ağır sanayi kuruluşuna, topluiğne
ve kefen bezinin bile ithal edildiği bir
ülkede Alpullu'da şeker, Nazilli'de
basma, Adapazarı'nda vagon üreti-
len günlere nasıl ulaşıldığını düşün-
mek! O görkemli atılım günlerini bir
kez daha nasıl yaşayabileceğimizi
düşünmek!..
30 Ekim 1998 sabahı "Acep bu
cumhuriyet 76. yılını da kuVayabile-
cek mi, o güne dek dayanabilecek
mi?" diye kara kara düşünmekten
kurtulmak, bu karabasanı dağrtmak
için başka bir yol yok galiba.
"Osman/ı kulluğundan cumhuri-
yet yurttaşına dönûştük" demek
güzel ama kolay da.
Zor olan gerçekten bir cumhuriyet
yurttaşı olmak.
Özkoray yüzde 30 bekliyor
'Zaman CHP
lehine işliyor'
• CHP'nin siyasal iletişimini yapan
Erol Özkoray, seçimlerde yüzde 30 oy
beklediğini belirterek "Ay başında yüzde.
20'yi geçer, seçimlerde yüzde 30 alınz. ı
Sağ tümüyle batakta, FP Tahran'ın Truva'
Aü, tek çözüm CHP" dedi.
BARIŞDOSTER
CHP'nin siyasal ileti-
şim çalışmalannı yürüten
Boğaziçi lletişim Gru-
bu'nun Yönetim Kurulu
Başkanı ErolÖzkoray, za-
man ın CHP'nin lehine iş-
lediğini belirterek "Ay ba-
şında CHP'nin oylan yüz-
de 20'yi geçecektir. Seçim-
lerde ise yüzde 30 oy bekli-
yorum" dedi.
Galatasaray Lisesi'nin
ardından Paris Üniversite-
si'nde siyasal bilgiler eği-
timi gören Özkoray, uzun
yıllar gazetecilik yapnktan
sonra kamu iletışımınde
uzmanlaşmak amacıyla bu
işebaşladığını söyledi. Si-
yasal tanıtım, Türkiye'nin
tunstik tanıtımı ve Avru-
pa Birliği (AB) nezdinde
Türkiye'nin lobisini yap-
mayı tasarlayan Özkoray,
1991 seçimlerinde
ANAP'ın kampanyasını
yürüten ünlü Fransız rek-
lamcı Sequela'ya yardım
ederek ilk seçim kampan-
yasına başladığını vurgu-
ladı.
'Sağ batakta'
Kendisini cumhuriyetçi
ve solcu olarak tanımlayan
Özkoray "CHP'yk duy-
gusal. ideolojik. felsefi ba-
ğım var. Bu viizden profes-
yonel bir kampanyadan
çok, her se> inıizle çakşryo-
ruz. CHP'nin dışnida bir
parti ve çözüm göremiyo-
rum" dedi. Fransız Sosya-
list Partisi'yle iyi iliskile-
ri olduğunu belirten Özko-
ray bundan böyle CHP dı-
şında, başta sağ partiler ol-
mak üzere hiçbir partiyle
çalışmayacağını söyledi.
Özkoray "Sağbütünüy-
le batakta. DYP liderinin
bana göre şimdi hapiste ol-
ması lazun. ANAP da aynı
pisliğin içinde. MHP libe-
ral yanını bırakn. FP'yi
ulusal bir güç olarak değil,
Tahran'ın Türkiye'deki
Truva An olarak görüyo-
rum. DSP ise sol olmadığı
gibi, parti de değü, aite şir-
keti. Kûnse Türkiye'nin
geldiği şu konumda bir
profesvonei gibi çahşamaz.
Herkes safinı. kampun,
tavnnı açıkça ortava ko>-
mah. Cumhuriyetimizin
gdeceği söz konusu" diye
konuştu.
CHP lideri Deniz Bay-
kal'a şimdiye dek verdik-
leri reklam metinlerinde
bin yüz kelime kullandık-
lannı ve Baykal'ın sadece
2 cümle çıkanp, 4 kelime
ekleyerek tüm metinleri
onayladığını söyleyen Öz^
koray, Türkiye'de ilk kez!
bir Türk firmasının bütü-
nüyle ve gerçek anlamdfl
bir siyasi iletişim kamparC"
yası yaptığını ifade etti.
özkoray, Fransa'da Tür-
kiye'nin ve CHP'nin tanı-
ömını yapan Idea adh bir
ajans kurduklannı vurgu-
layarak "Şimdi iletişim
kampanyası yapryoruz. Se-
çim kampanyası son bir ya
da iki a>da yapıhr ve bu sü-
rede seçmen tercihi kolay
değişmez. En fazla 3 puan
degişebilir. tngiltere'de
Blair 2 jıL Fransa'da Jos-
pin 1.5yü iletişim kampan-
yası yürüttükr. Biz bunu
10 aya ya>dık"dedi.
CHP'nin Türkiye Projesi
adli çalışmalanna turizm,
kadın ve gençlik konula-
nnda aktif katkı verdiğini
vurgulayan Özkoray, par-
tinin iç işlerine kanşma-
dıklannı kaydetti.
Ankara Büyükşehir Be-
lediye Başkanlığı için
Çanîcaya Belediye Başka-
nı Doğan Taşdelen'le ça-
lışmayabaşladıklannı ifa-
de eden Özkoray, CHP'nin
mitingleri için hammade-
si pleksiglas olan saydam
bir kürsü hazırlattıkiannı
kaydetti. Kasım ayında
Paris'te AJman Sosyal De-
mokrat Partisi, Fransız
Sosyalist Partisi ve
CHP'nin ortak bir çalışma
başlatarak Türkiye'nin
AB'ye girmesi için gere-
ken projeleri üretecekleri-
ni ve bu çalışmanın Bay-
kal tarafindan başlatılaca-
ğım belirten Özkoray şöy-
le konuştu:
"Halkuıuz uyuşturuldu
ve aptanaşnnhnak istendL
At izi, it izine kanştL Cum-
huriyet, demokrasi ve laik-
lik bizim vazgeçUmezüniz
ve kampanyamızın omur-
gasL CHP'nin bu alandaki
mukayeseti üstünlügü tüm
partikri ezer. Çünkü CHP,
Türkiye'yi kuran parti.
Mikrosonınlaramikro çö-
zümler getiriyoruz. Top-
lumsal sözleşme ile kendi-
mizi bağhyoruz. Seçimleri
Türkiye projesi ile kazana-
cağız. liderin performansı
ve eldpten çok memnunuz.
Orgütüo deişe asüması du-
rumundarahaüıklatekba-
şımıza iktidar oturuz."
Taner Etkin: Ateşle oynamyor
Yunan uçaklan KKTC
hava sahasını ihlal etti
LEFKOŞE(AA)-Rum-
Yunan ortak tatbikaü "Ni-
ldforos"un son böliimü
olan geçit törenine katılan
4 adet Yunan savaş uçağı,
Kuzey Kıbns Türk Cum-
huriyeti hava sahasını ihlal
etti. KKTC Dışişleri ve Sa-
vunma Bakanı Taner Et-
kin ihlalin ardından yaptı-
ğı açıklamada, Rum-Yu-
nan ikilisinin yaptığınuı
büyük bir tahrik olduğunu
ve ateşle oynandığıru söy-
ledi.
Yunan savaş uçaklan,
Nikiforos tatbikatımn son
gününde, KKTC'nin
Akıncılar köyü üzerinde
500 metre irtifadan uçtu.
KKTC makamlan, olayı,
BM Banş Gücü ve ilgili
kuruluşlar nezdinde pro-
testo etti.
KKTC Dışişleri ve Sa-
vunma Bakanı Etkin, ola-
yın ardından yaptığı açık-
lamada 4 adet Yunan savaş
uçağının Türk kesimi üze-
rindeki uçuşuyla tahrikle-
rin eyleme dönüştüğünti
kaydetti.