25 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 26 EKİM 1998 PA2AR1 4 HABERLER 'Vatan föhut Namık Kemal' Trabzon'da • TRABZON (AA)- Ankara De\letTıyatrosu oyunculan. Cumhuriyet'in 75. yıldönümü etkinlikleri çerçevesinde 29 Ekım'de Ergun Sav 'ın yazdığı, Ensar Kılıç'ın yönettigı, 'Vatan Yahut Namık Kemal" adlı oyunla Trabzonlu tiyatroseverlerin karşısına çikacak. Trabzon Devlet Tiyatrosu Salonu'nda sahnelenecek oyun, 29 Ekim -1 Kasım tarihlen arasında görülebilecek. Demirel İstanbul'da • ANKARA (AA) - Cumhurbaşkanı Süle>Tnan Demirel bugün îstanbul'da "Cumhuriyet Filmı" galasına katılacak. Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezi'nden yapılan açıklamaya göre Demırel bugün aynca sırasıyla, Istanbul Sanat ve Kültür Vakfı'nın Atatürk Kültür Merkezı'nde düzenledıği "Kültür Poiıtikalan Sempozyumu". Bakırköy Adliye Sarayı'nın temel atma törenı \e tarihı Ispirtohane bınasının tTÜ ve Bakırköy Belediyesi işbirlığiyle konsenatuvar olarak kullanılmak üzere restorasyonuna başlanması törenine katılacak. Hazım Ersu llköğretim Okulu ve Aslan Ekşioğlu llköğretim Okulu'nun açılışlannı yapacak olan Demirel. Yeditepe Üniversitesi'nin mezuniyet törenine katılacak veHiltonOteli'nde Koruyucu Aile Yaygınlaştırma Kampanyası 'nı başlatacak. HADEP PM'den 3 istifa • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Sırn Sakık, Ahmet Türk ve Sedat Yurtdaş HADEP Parti Meclısı (PMj üyeliklerinden istifa ettiler. Sakık, Türk ve Yurtdaş dün HADEP Genel Başkanlığf na gönderdıkleri istifa dilekçesinde Med TV ve Ülkede Gündem gazetelennde kendilerine yörteljkjanJıs «Jdi^laflitj,, gündeme ^tirild$wij *,t) "Mevcut partı yçpetiminın de kendilerine fiııi Thraç muamelesi uygulâdığını" söylediler. Sakık. Türk ve Yurtdaş. "Tahlıyelerden sonra tutumumuzu açıkça dilegetirmeyigörev sayıyoruz. Bızlerin savunmalanna başvurma nezaketini dahı gösteremeyen, il ve ilçelere tasfiye edildiğrmiz yönünde bilgiler gönderen, kampanyalar yürüten mevcut yönetımle, halk önünde, basın önünde her zaman bütün açıklığıyla tartışmaya hazır olduğumuzu belirtiriz" dediler. Yerel gazetecilik ödülü • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ile Konrad Adenauer Vakfı. Yerel Gazetecilik Ödülü verecek. Vakıftan yapılan açıklamada. ödülün amacının, demokrasi kültürünün yerleşmesini. halkın bilgilenme ve gerçekleri öğrenme bilincinin kavranmasını ve yere) gazeteciliğin güçlenmesini sağlamak olduğu kaydedildi. Yanşmaya katıhnak isteyen adaylar, eserlerini 31 Ocak 1998 tarihine kadar Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'ne ulaşttracaklar. En iyi seçılen esere 2 bin mark, ikincıye 1000 mark, üçüncüye ise 500 mark ödül verilecek. 75. yıl pulları • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Posta Işletmesi Genel Müdürlüğü. Cumhuriyet"in 75'inci yıh için anma pullan, anma bloklan ve posta kartlan bazırladı. 175 bin ve 275 bin lira değerinde, her bıri iki ferklı boyutta hazırlanan pullardan birisinin üzerinde Cumhuriyet'in 75'inci yılını temsil eden logo, diğerinde ise Türk bayrağı üzerinde Atatürk rölyefi yer alıyor. 275 bin lira değerindeki anma biokunda. Türk bayrağı üzerinde Atatürk'ün rölyefinin yer aldığı bir pul, pulun çevresinde de Cumhurbaşkanlığı Forsu bulunuyor. 175 bin lira değerindeki anma bloku ise Cumhuriyet'in 75'inci yıltnı simgeleyen Türk bayrağı ile bayrağın çevresindeki Cumhuriyet'in kuruluşundan bugüne kadar Türkiye'nin gelişimini anlatan pullardan oluşuyor. Başbakanlık Teftiş Kurulu'nun Yılmaz'a sunduğu batık TYT Bank raporu Usulsüz taümatlar Cifler'den DE\T*İMSEVİMAY Başbakan Mesut Yılmaz'ın talimatıyla DYP lideri Tansu ÇiUer'e yakın bürokratlar hakkmda başlatılan TYT Bank soruşturmasının önümüzdeki günlerde tamamlanacağı öğrenildi. Çiller'in Malvarlığını Soruşturma Komisyonu'nda da ele alınan TYT Bank konusunun dönemin Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı ve daha sonra Başbakanı olan ÇiIIer'i ciddi bir yargı süreciyle karşı karşıya bırakması bekleniyor. Banka taJanı sürecinin "miladj" kabul edilen ve dönemin önemli yolsuzluklannı aydınlatması beklenen batık TYT Bank dosyası yeniden gündeme geliyor. TYT Bank (Türkiye Turizm Yatınm ve Dış Ticaret BankasıAŞ) I988yılında • Şimdi gözler TYT Bank'a çevrildi. Batık banka hakîanda başlatılan soruşturmanın önümüzdeki günlerde sonuçlanacağı öğrenildi. Soruşturma sonuçlannın, dönemin Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı ve daha sonra Başbakanı olan Tansu Çiller'i ciddi bir yargı süreciyle karşı karşıya bırakması bekleniyor. Lapis Holding tarafından satm ahnmış, 5 Nisan Kararian'ıun ardından II Nisan 1994 tarihinde Bakanlar Kurulu karanyla bankacılık işlemleri yapma izni kaldınlmıştı. Konuyla ilgili bir araştırma yapan Başbakanlık Teftiş Kurulu hazırladığı raporu geçen 9 Haziran'da Başbakan Mesut Yılmaz'a sundu. Raporda, Danıştay 10. Dairesi'nin 4 Aralık 1997 tarihinde verdiği mahkeme karan ve Bankalar Yeminli Murakıplan'nın (BYM) TYT Bank, Maliye Müfettişleri'nin de Dışbank'la ilgili hazırladıklan 10'dan fazla rapor referans olarak gösterildi. Raporun değeriendirme bölümünde Çiller'in "beynimin yansı" dediği dönemin Hazine ve Dış Ticaret Müsteşan Osman Ünsal ve Bankalar Kambıyo Genel Müdürü Seiçuk Demiralp'in yanı sıra konuyla ilgili diğer üst düzey yetkıliler hakkında da soruşturma başlatılması istendi. Yılmaz, bunun üzerine yaklaşık 4 ay önce soruşturma açılması talimatı verdi. Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanlığı yetkililerince sürdürüfen soruşturmanın önümüzdeki günlerde sonuclanması bekleniyor. Çiller'den talimat Başbakanlık Teftiş Kurulu'nun raporunda usulsüz talimatlann Çillet tarafından verildiği iddiası şöyle yeraldı: "Özellikle döviz depolanndaki artışın yansımn kamu bankalanndan sağla/ımış olması ve bankanın mali krize girmesine karşın bu fonlann bankada muhafa/a edilmesi hususlarında TB.MM KTT Komisyonu'nda Hazine Müsteşarlığı Kamu Finansmanı Genel Müdürü Namık Dağalp ile eski Türkiye Kalkınma Bankası Genel Müdürü Özal Baysal'ın, bu durumun Başbakan Tansu Çiller'in talimatı olduğu şeklindeki ifadeleri dikkat çekki mahivette olup, olayın ekonomik ve siyasi vanının da bulunduğunu düşündürmektedir." Başbakanlık Teftiş Kurulu'nun hazırladığı raporda Dışbank'ın Iş Bankası'nca Lapis Holding'den geri alınması sırasında tanzim edilen takas-mahsup anlaşmasının da yapılacak soruşturma kapsamına alınması istendi. ABD Vergi Dairesi ilk çiller belgesini gönderdi ABD He/dservetinde kampamkuşkusu DÜRDAıNE KIRÇUVAL ANKARA - Amerika Birleşik Devletleri (ABD), TBMM'nin genel ahlaka ve yasa- lara aykın mal edindiğigerekçesiylehakkın- da soruşturma açtığı DYP Genel Başkanı Tansu ÇiDer ile ilgili ilk belgeyi Maliye Ba- kanlığı'na gönderdi. Belge, Çiller'in daha önceki beyanlannda dile getirdiği "GCD'yi Bilgen Duruman'uı kurduğu ve 1992ye bu şirkete 925 bin dolar para transfer ettikleri- ne" ılişkin iddialann doğru olmadığını or- taya koydu. Belgede, GCD'nin kurucusu BMT Inc. ile Marmara Holding görünüyor. 100 bin dolar sermayelı şirkerin, Isviçre ve Lüksemburg'daki bankalardan 3 milyon 25 bin dolarlık kredi kullanmış olması karapa- ra kuşkusunu doğurdu. Çiller, ABD'nin gönderdiği belgenin Türk hukuk sistemine gırmemesi için vergi kaçakçıiığını kabul ederek uzlaşma talep ettı. Uzmanlar. uluslararası kara parayla mü- ' cMrfe anlaşroaîâhnı imzalamaya yanaşm»- yaıi'Işvîçre Ve lük'semburg'dgjtjbankalar- darr bıokaj yöluyla GCD'ye para aktanlmış olabileceğini üeri sürdüler. ABD'nin ikili anlaşmalarçerçevesinde gönderdigi belge- de. "yabuzca rergi uyuşmazhğryla ilgili mah- kemelerde kuIlanılabikceğT kaydı yer alı- yor. Çillerler, söz konusu belgenin Türk hukuk siste- rrunde yer alan mahkemeler arası yardımlaşma suretiyle haklannda açılan ve açılacak olan ceza davalannda kulla- nılmasını önlemek için ver- gi kaçakçıiığını kabul ederek Maliye Bakanlığı'ndan uz- laşma talep etti. Daha önce vergi kaçırdığını kabul etme- yen Çiller ailesinin, neden ABD'den gelen belge üzeri- ne, 8.5 milyarlık Marsan Marmara Holding AŞ'ye tarh edilen 570 milyar liralık vergiyi kabul ettiği sorusu gündeme geldi. Çiller hakkında daha önce TBMM'de açılan soruştur- malarnedeniyle, talepedilen hiçbir belgeyi göndermeyen ABD, ikili vergi anlaşmalan çerçevesinde Maliye Bakan- lığı GelirlerGenel Müdürlü- ğü'ne "kısmi cevaplar'' baş- lıldı bir ön belge gönderdi. îkili vergi anlaşması gere- ğince, bu tür bir belgenin an- cak vergi uyuşmazlığı mah- kemesinde kullanılabileceğı anımsatılırken GCD Inc.'in 1992 ve daha sonraki yıllar- daki vergi beyannameleri ile bu şirketin kurucusu olan BMT Inc. ile ilgili aynntıh bilgilerin daha sonra gönde- rileceği bildirildi. Belgede, Çillerler'in sahi- bi olduğu GCD Inc. şirketi- nin Mayıs 1992'de New Hampshire yasalan uyann- ca One Key^aydin Drive, Salem NH adresinde kurul- duğu, şirketin ana faaliyet konusunun da otel işletmeci- liği olduğu belıroldi. Buna göre, resmi ka- yıtJara göre şirketin ilk sahipleri yüzde 50'şer payla Marsan Marmara Holding ile BMT Inc. şirketleri. Bu durum 6Ağustos ta- rihine kadar değişmedi. Bu tarihte Marsan Marmara Holding, BMT Inc.'in yüzde 50 payını alarak GCD Inc.'in tamamına sahip oldu. Belgede, şu ana kadar yapılan incele- mede BMT Inc.'ten Marsan Marmara Hol- dingAŞ'ye yapılan hissedevrine ilişkin bil- giye ulaşılamadığının vurgulanması da dik- kat çekti. ABD'nin Türkiye'ye gönderdiği ön belge niteliğindeki yazıya göre, GCD Inc. kuruluş anında Marsan'dan 500 bin, BMT'den de 400 bin dolar borç aldı. GCD daha sonra BMT'den 20 bin dolardaha borç aldı. Söz konusu kayıtlar, ÇiJlerler'in Mar- so Holding AŞ'nin saiışından elde ettikleri 925 bin dolan ABD'ye transfer ettikleri bil- gisini doğrulamıyor. ABD'den gelen ilk bilgiler, Çillerler'in 100 bin dolar kuruluş sermayeli GCD Inc. şirketinfrı ufuslararası kara'paraylarnücade- le anlaşmasına iinza atmaya yanaşnHJyan h- vıçre ve Lüksemburg'daki iki bankadan top- lam 3 milyon 25 bin dolarkredi aldıgtfn gös- teriyor. Çiller'in hiçbir mal beyanında gös- termediği bu krediler -kara para" kuşkusu- nu gündeme getirdi. Özal Baysal kaçak TYT Baak'ın batınlmasıyla ilgili şimdiye kadar yargılanan tek yetkili, dönemin Türkiye Kalkınma Bankası Genel Mü- dürü Özal Baysal oldu. Halen kaçak olan Baysal hakkında zimmet suçundan Ankara 7. Ağır Ceza Mahkemesi ve 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nce ve- rilmiş iki ayn gıyabi turukJama karan bulunuyor. îlk yakalama emri yaklaşık iki yıl önce veril- mesine karşın hâlâ ele geçirile- meyen Baysal'ın sık sık adres değiştirdigi belirtiliyor. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel kaymbiraderi Ali Şe- ner'in yakın arkadaşı olan Bay- sal 'ın görevden aîmmasma iliş- kin Temmuz 1994 tarihli karar- nameyi "Kurul rsjporu yeter- sfe" gerekçesiylegeri cevirrniş- ti- Baysal, TBMM KİT Komis- yonu'nda verdiği ifadede tali- matlan Çülerailesınden aldığı- nı söylemişti. Cezaevinde kokoreç keyfi Organize suç örgütü elebaşısı Sedat Peker, Bayrampaşa Cezaevi'ndeki koğuşunu kokoreç tezgâhı ve lüks eşyalarla donattı; çanak anten istedi İSTANBÜL(AA) - Organize suç örgütü lideri olduğu gerekçesiyle aranırken Bulgaristan'dan îstan- bul'a gelerek teslim olan ve DGM'de tutuklu olarak yargılanan Sedat ftker, dışandaki lüks yaşan- tısını Bayrampaşa Cezaevi'ndeki koğuşuna da taşıdı. Istanbul Devlet Güvenlik Mah- kemesi'nde 25 Ağustos 1998 tari- hinde rutukianarak Bayrampaşa Cezaevi'ne konulan Sedat Peker, bugüne kadar beyaz ve elektronik eşya olarak 9 müzik seti, 4 çama- şır makinesi, 4 bulaşık makinesi, 6 buzdolabı ve 4 televizyonu ceza- evine getirtti. Koğuşun duvarlan- na asıknak üzere yağhboya tablo- lar, 1 adet yaylı yatak, masa, sehpa ve tabure setleri, vazolar için yap- ma çiçekler, koğuşun tabanım kap- lamak üzere halıfleks, 6 kapıh el- bise dolabı, birkaç top döşemelik kadife, dantel masa örtüleri, duvar saatleri, su antma cihazlan ve di- kiş aletleri de Peker'in cezaevine soktuğu eşyalar arasındayer alıyor. Kaldığı bloktaki tuvaletlerin kı- nlıp yeniden yapılmasım isteyen Peker, bu amaçla tuvalet yapımın- da kullanılan malzemeler ile fa- yanslan ve özel tuvalet kokulannı da cezaevine getirtti. Kaldığı D-2 koğuşunun duvarla- nnı yeniden boyatan Sedat Peker. çok miktarda boya ve astar madde- sini de cezaevine soktu. Kokoreç seven Peker'in, cezevi- ne soktuğu eşyalar arasında en çok dikkari çeken de bir adet kokoreç makinesi oldu. Yemeklerine özen gösteren Pe- ker, dışandan, aralannda "rokfor" peynirlerinin de bulunduğu çok miktarda lüks yiyeceği koğuşuna getirtti. Yine bu süre içinde 100 ko- yunu cezaevine getirterek kestiren Sedat Peker, etleri de tutuklu ve hü- kümlülere dağıttı. Çanak anten de istedi Sedat Peker'in koğuşuna getirt- mek istediği bazı malzemelere ise Bayrampaşa Cezaevi yönetimince izin verilmedi. Bu eşyalar arasında. 1 çanak anten, 2 video, 2 CINE 5 dekoderi, 1 ekmek kızartma maki- nesi ve 1 dikiş makinesi yer alıyor. Aldığı prensip karan gereği ce- zaevine girdiği tarihten bu yana zi- yaretçi kabul etmeyen Sedat Pe- ker'i ziyarete gelenler, Peker'in ya- km adamı Mehmet Kurt ile görü- şüyor. Görüşmelerin ardmdan gerekli bilgiler Kurttarafindan Peker'e ak- tanhyor. Cezaevine sokulan eşya- lann da dikkat çekmemesi için ka- yıtlara Sedat Peker yerine Mehmet Kurt adıyla geçtiği öğrenildi. Başsavcılık inceleyecek Konuyu AA muhabirtnden öğre- nen Istanbul Cumhuriyet Başsavcı- sı Ferzan Çitkrt terör suçlulan da dahil olmak üzere cezaevinde bu- lunan tutuklu ve hükümlülere ihti- yaç duydukları malzemeyi ceza- evine almalanna izin verildiğini söyledi. Başsavcı Çiticı. "Peld bu kadar eşya ile cezaevinde lüks bir yasam kurabilirmi" şeklindeki soruya da. "Sedat Peker'in kaldığı koğuş. za- ten 50 kişilik bir koğuş. Burada ne kadar lüks yasanabilir ki? Ancak yinedekonu>*u inceleyeceğiz'' dedi. "Organize suç örgütü lideri ol- mak". "tehditle tahsilat vapmak"*. "zorla adam alıko>makr . "adam öidürmeyeazmettirmek" suçlann- dan aranan Sedat Peker. 18 Ağus- tos 1998 günü. özel bir uçakla Bul- garistan'dan Istanbul"a gelerek po- lise teslim olmuştu. Istanbul Valısi Erol Çakır, 25 Ağustos 1998 günü "Sedat Peker çetesi" ile ilgili bir basın açıklama- sı yaparak "Cüriim işlemek ama- Rosenborg maçı nedeniyle ifade vermeye gitmemişti Agar'a 4 Uzî' içîn son çağrı ANKARA (ÜBA) - Elazığ DYP Millervekili Mehmet Ağar, -Kayıp Vn süablannı Korkut Eken'e verme" suçunu içeren dokunulrnazlık fezlekesi için yann Hazırlık Komisyonu'nda savunma yapacak. Anayasa Adalet Karma Komisyonu'nca oluşturulan CHP'li Zekİ Çakırogu'nun başkanlığmdaki Hazırlık Komisyonu, geçen hafta süre isteyen DYP'li Ağar'a savusmaya gelmesi için son kez çağn yaptı. Ağar, geçen hafta Galatasaray-Rosen borg maçı için Norveç'te olması nedeniyle «Uri silahlan" fezlekesine ilişkin veremediği savunmasını yann Hazırlık Komisyonu'na iietecek. Hazırlık Komisyonu'nun Ağar'm Susurluk'la ilgili bu dördüncü fezlekesinden dolayı da dokunulmazhgının kaldınlması karan vereceği bildirildi. Daha önce Susurluk'la ilgili iki dosyası nedeniyle Gene! Kurul karanyla dokunulmazhğı kaldınîan Ağar'm, "Uzi silahlan" ile "Abdullah Çath ve Yaşar ö/z'e sahte sflah taşıma ruhsan verme" suçlannı içeren fezlekeleri de Karma Komisyon'da görüşülerek karara bağlanacak ve Meclis gündemine indirilecek. Elaağ DYP Mülervekih' Ağar'ın bu dos- yası nedeniyle de dokunulmazlığının kal- dınlmasına karar \erileceği befirtitdi cıyla süahlı teşekkül olusrurmak". "adam öldürme ve >aralamaya az- mettinne", "adam kaçırma". "alı- koyma" ve "haraç alroa" suçlann- dan aranan ve oluşturduğu teşekkül ile toplumda infıal uyandıran orga- nize suç çetesine yönelik olarak düzenlenen operasyonlarda, Peker grubunun 70 üyesinin yakalandığı- nı kaydetmişti. Vali Çakır açıklamasmda, yaka- lanan bu kişilerle birlikte, 1 Kalaş- nikof marka otomatik uzun namlu- lu silah. 1 MP-5 marka otomatik ta- banca. 25 ruhsatsız tabanca. 3 el bombası, 3 pompalı tüfek ile çok sayıda sahte nüftıs cüzdanlan ve askeri kimlikler ele geçirildiğini bildirmişti. Çete lideri konumun- da olan Peker'in operasyonlar sıra- sında yurtdışına kaçtığını ifade e- den Çakır, Sedat Peker'in de karar- lı operasyonlar sonucu teslim ol- mak zorunda kaldığını kaydetmiş- ti. Vali Çakır, Sedat Peker'in yapı- lan sorgusu sonucu, "adam öidür- meyeazmettirme", "katil zanlılan- na yardım etme". "hisse devri", "arsa", "miras". "alacak" gibi ih- tilaflan çözerek "Komisyon alma ve ihalelere aracılık etme" gibi 9 ayn olaya kanştığının beiirlendiği- nidesözlerineeklemişti. Aynıgün Istanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi'ne sevk edilen Sedat Peker, "cürüm işle- mekamacryla teşekkül oluş- turmak" suçundan turukla- narak Bayrampaşa Ceza- evi'ne konulmuştu. Peker, Istanbul 3 No'lu DGM Yedek Hâkimliği 'nde verdiği ifadesinde, "şirket sahibi" olduğunu söylemış- ti. Emniyette alınan ifade- sini reddeden Peker, ceza- evine gelen ziyaretçileriyle görüşen Mehmet Kurt adlı adamını ise tanımadığını ileri sürmüstü. Peker halen Istanbul 4 No'lu DGM'de görülen 11 sanıklı davada "Cürümişle- mekamacıyla teşekkül oluş- turmak'' suçundan, 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası is- temiyle yargılanıyor. BİZBİZE... ERDAL ATABEK CumhuriyetDeğerleri (IV) 'SAYGINLIK DEĞERLERİ' (Itibar-prestij değe n) bir toplumun bireyleri yönlendiren değerteridir. sanlar bu değerlere sahip olabilmek için çalışır, değerler için meslek seçer, bu değerlere uygun ; şarlar. 'Toplumsal saygınlık', insanın içinde yaşa ğı toplumda kabul görmesinin yoludur. Bu değer rin değişmesi, insanlann hayata bakışlannı deği: rir, 'saygınlık' kavramını değiştirir. Cumhuriyet dör minin 'saygınlık değerieri' nelerdi? 'Kanun namına.-' Türk filmlerinin en önemli yerinde bu sözler duy lurdu: 'Kanun namına.' Bu sözler duyulur duyulm herkes yerinde kalır, artık herhangi bir şey yapm; aklına gelmezdi. Suçlular ellerini kaldınr, yakalana larteslim olurdu. '/Canun' her şeyinüstündeydi. % nun', Cumhuriyetin gücünü simgelerdi. Kanı adamlannın gücü çok büyüktü, arkalannda bütün t Cumhuriyet vardı. 'Cumhuriyetsavcısı'bukanunı temsilcisiydi. Bir de bugünlere bakınız. Devletin içine düşürü düğü duruma bakınız. 'Kanun namına' sözlerinin ne lerie yer değiştirdiğine bakınız. Artık 'çete namım diyerek alınan ihalelere, el değiştiren bankalara ba kın/z. Savcıların nasıl tehdit edilebildiğine bakınii Cumhuriyet değerierinin nasıl bir bir ortadan kaldı nldığını daha iyi göreceksiniz. Cumhuriyet kadını... Çok yakında kendilerine ödül verilen 'Cumhuriye kadınlan'nın fotoğrafını gördünüz. Hepsi de sade vakarlı, Cumhuriyetin sağladığı olanaklarla toplumj katıldıklannı bilen, bilim dallannda ileriemiş, kendi ki- şiliklerinde bir büyük gelişmeyi simgeleyen kadınla- nn fotoğrafıydı bu fotoğraf. 'Cumhuriyetkadını', bit büyük devrimı hem yaratan hem yaşatan kadındır. Omzunda mermi taşıyan köy kadınlan, kağnılan sü- ren kadınlar, Köy Enstitülerinde okuyan genç kızlar, doktorolup köylere, yargıç olup kürsülere koşan ka- dınlar... Çalışırken, yaşarken, bir büyük toplumun kuruluşuna hizmet ettiklerini bir an bile unutmayan Cumhuriyet kadınlan. Bir de bugünün renkli dergilerinde poz poz fotoğ- raflan çıkan 'günümüz kadınlan'na bakınız. Yaptık- lan işleri açıklamadan, bir ayda milyariar kazandığı- nı gururla söyleyen, yurtdışında aldıklan evlerle övü- nen, kendilerini sergilemekten aldıklan hazzı büyük paralarla besleyen 'günümüz kadınlan'. Bugün top- iumdaki kız çocuklan için nasıl bir model oluşturu- yoıiar acaba? 'Saygınlık' diyorduk ya. Srtma mücadele doktoru... Cumhuriyet döneminin 'saygın' doktoru adsız halk kahramanlanydı. Sıtma mücadelenin, verem müca- delenin, trahom mücadelenin doktorlan. Ülkenin en ücra yerlerine gidip çalışan hükümet tabipleri. Kole- raylasavaşırken hastalanıp ölen askeri tabipler. Mü- hendisler, hukukçular, öğretmenler kamu hizmetin- de çalışırlardı. Her koşulda çalışmak, kalacağı yeri önemsememek, yeni bir toplumun oluşumuna kat- kıda bulunmak temel davranışlanydı. Yapabilecek- leri herşeyi yapmak asıldı. Yapamayacaklan için uğ- raşmak da görevleriydi. Kişisel bir şey düşünmek ayıptt. Kaymakamlık, savcılık, yargıçlık, doktorluk feda- kârlık mesiekleıiydi. Sırasında ât sırtındagörev yer- lerine giderier, bulabildikleri şeyleri yiyerek kann do- yururtardı. Doktorluk bugün gelişmiş teknolojinin bir parçası olmaktadır. Mühendislik meslekJeri, hukuk meslek- leri, eğitim meslekleri 'öncelikle' çok para kazanan, kolay iş bulan meslekler olarak önem sırası kazan- maktadır. Artık kamu hizmetlerinde çalışmayı kimse düşünmemektedir. Herkes önce kendi işini kurma- yı, kendi işini kuramazsa özel sektörde çalışmayı düşünmektedir. Buradan geriyedönmeyideğil, ama bu çalışmalardan toplumun ne kazandığını sormayı istemeliyiz. 'Insan ve toplum için çalışmak' mı, yok- sa 'çokuluslu şirketler için çalışmak' mı? Bu soruyu bir gün herkes kendine ve sisteme soracaktır. Kendine güvenen emek... Cumhuriyet döneminin 'saygınlık değerieri' için- de, kendi gücüyle başarmak, kendi gücüyle kazan- mak çok önemli bir yer tutardı. Anadan babadan destek almadan, geçmişe dayanmadan çalışmak ve başarmak Cumhuriyet değerierinin özüydü. Cum- huriyet de, geçmişınden güç almadan, kendine gü- venerek, geleceği biçimleyerek kurulmuştu. Burada- ki güç kaynağı da emekti, bilinçti, insanlık değerie- riyle bütünleşmek hedefiydi. Günümüzde bu değerierin hiçbirisi kalmamıştır. Bugün, anadan kalan 'çıkıniar, nereden geldiği bel- li olmayan kara para; uyuşturucudan, silah kaçakçı- lığından, hertürlü yasadışı işten gelen para 'saygın- lık değerieri'ni gölgelememekte, tersine, bu değer- leri olyşturmaktadır. Uzun bir zamandan beri yaşa- nan, Özal döneminde zirve yapan değer değişimi böyle olmuştur. Yaşamanın hedefi, insanlık değerie- riyle bütünleşmek değil, insanlara tepeden baicacak evlerde oturmak, arabalara binmek olarak tanımlan- maktadır. 'Saygınlık', nasıl olursa olsun zengin ol- mak, Amerikan yaşam tarzını sürebilmek, hangi yol- dan çok para kazanılacağını bilmekle kazanılmak- tadır. Acaba ne zaman daha mutluyduk? Susurluk raporunda Erol Evcil izi ANKARA (UBA) - Susurluk kazasının ar- dından Başbakanlık Tef- tiş Kurulu Başkanı Kut- hı Sa\as tarafindan hazır- lanan raporun kamuoyu- na yapılan ilk açıkJama- sı sırasında atlanan bö- lümlerinden bınnde Ne- sim Malki cinayetınin az- mettirici Erol Evcil adı- nın da geçtiği ortaya çık- tı. Raporda. Evcil'in. aranan ülkücü kabadayı Alaarrin Çakjcı'nın ya- kalanmasından sonra or- taya çıkan ve Genel Mü- dür Unal Korukçu'nun istifasına neden olan İş Bankası'ndan alınan kredi olayına da yer ve- rildi. Aynca. Şekerbank Grubu adı verilen bürok- ratlann kamu bankala- nndaki hareketlihkJerine de dikkat çekilerek bu hareket şema şeklinde gösterilmişti. Susurluk kazasmın ar- dından Başbakanlık Tef- tiş Kurulu Başkanı Kut- lu Savaş tarafından ha- zırlanan raporda, Susur- luk olaylannın önemli bır parçasının da kamu bankalanndaki hareket- ler olduğuna dikkat çe- kilerek «TKB eski Gend Müdürü'nün mahkûmi- yetineyol açan sürecin de incelenmesi, Erol Ev- cil'in 177 milyon dolarlık borcu nasd yapnğı, iş Bankası'nın EzeZeytin- cilik dosyastnda 15.7.1997'de 76 milyon dolara, Türk Ticaret Bankası'nın aynı tarihte 61 milyon dolara ulaşan borcu nasıl oluşfurduk- lan ortaya çıkanlmaİKÜr. TTB'nin nasıl krize girdiği araştınJmalıdır" denilmişti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle