Katalog

20EKİM1998 SALI CUMHURİYET HABERLER Kmsesiz kampanya • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Sosyal Hızmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu, (SHÇEK) kimsesiz çocuklar için başlattığı "Ötekı Elini Sen Tut" kampanyasınm tanınmı amacıyla dün akşam sanatçı ve çocuk dostlannm katıldığı bir kokteyl düzenledi. Kokteylde konuşan Devlet Bakanı Hasan Gemici, SHÇEK'in Türkiye'de 18 bine yakm çocuğa koruma hizmeti verdığini bıldırdi. 'Güpcistan'da • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara, Gürcistan'da başlatılan silahlı ısyan hareketinin bir an önce çözümlenerek banş ve istikrann sağlanmasım diledi. Dışişleri Bakanlığı'ndan dün yapılan açiklamada. "Komşumuz Gürcıstan'ın iç istikrannı bozmayı amaçlayan bu olaym ivedilikle çözümlenerek banş ve istikrann sağlanmasını temennı etmekteyiz" denildi. Eğitimcilerden MB'e tepki • tstanbul Haber Servisi - Çanakkkale 18 Man Ûniversitesı Eğitım Fakültesi Eğitim Bilimleri Bölümü Eğitim Programlan ve Öğretim Anabilim Dalı mezunlan, sınıf öğretmenliği derslerinden Türkçe, matematik, fen bilgisi, sosyal bilgiler öğretimi derslerini lisans düzeyinde almalanna, stajlannı yapmalanna ve belgelemelerine karşın pedagojik fonnasyonu olmayanlara gönderilen genel bir yazıyla sınıf öğretmenliğine atanamayacaklannm belirtilmesine tepki gösterdiler. Düzeltme • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Gazetemizin dünkü sayısında "Kara Şahinlere Hızlı Onay" başlıklı habenmızde "Kara Şahinler" içın kullanılan saldın hehkopten ıfadesi "genel maksat helikopteri" şeklindedir. tf Belediye başkanının mahkûmiyet karan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderildi Erdoğan'a infaz karanHaber Merkezi - İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan hakkında verilen 10 aylık mahkûmiyetle ilgili olarak alınan infaz karan Diyarbakır DGM tarafından İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderildi. RP'nin eski Şanlıurfa Milletvekili tbrahim Halil Çelik hakkında da "halkıkin vedüşmannğa açık- ça tahrik ettiği'' gerekçesiyle Diyarbakır DGM'de 3 yıla kadar hapis istemiyle da- vaaçıldı. 10 aylık cezası Yargıtay tarafından da onaylanan Recep Tayyip Erdoğan'ın dava dosyası ve Yargıtay karan hafta sonunda Diyarbakır3 No'lu DGM Başkanlığı'na u- laştı. DGM, Yargıtay karannı inceledikten sonra Erdoğan'ın mahkûmiyetine ilişkin olarak infaz karan aldı. Erdoğan hakİcın- • 10 aylık cezası için infaz karan alınan Erdoğan'ın, cezasını erteletme hakkı bulunduğu bildirildi. Erdoğan hakkında, infaz karannın îstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na ulaşmasından sonra çıkartılacak davetiyeye uyup 10 gün içinde savcılığa başvurmaması halinde "yakalama emri" çıkartılacak. daki dosya ve infaz karan îstanbul Cum- huriyet Başsavcılığı'na gönderildi. DGM yetkilileri, Erdoğan'ın, cezasını erteletme hakkı bulunduğunu bildirdiler. Kapatılan Refah Partisi Genel Başkanı Necmettin Erfoakan'ın. talimatla Ankara DGM Başsavcılığı'na verdiği ifade de Di- yarbakır DGM Başsavcılığı'na geldi. 1994 yerel seçimleri öncesinde Bingöl'de yaptığı konuşmada,u halkıdin,ırk vemez- hep farklıhğı göstererek kin ve düşmanhğı açıkça tahrikettiği" iddiasıyla Diyarbakır 1 No'lu DGM'de yargılanmasına başla- nan Erbakan'm, Ankara DGM Cumhuri- yet Başsavcılığı'na verdiği ifadesinde şöy- le dediği belirtildi: "İddianameye intikal etürikn secilmis cümleler ve gerekse konuşmanın bütünü içinde değerlendirildiğinde müsnet suçun maddi ve manevi unsurlanndan hiçbiri bu- lunmadığından beraabmı istivorum." RP'nin eski Şanlıurfa Milletvekili Ibra- 'Başoğlu görevden aknsın' tstanbul Haber Servisi - Sos- yalist tktıdar Partisi (SÎP) İstan- bul II Örgütü, Cumhurbaşkanhğı Başdanışmanı Mustafa Başoğ- lu'nun geçen cuma günü tTU'de meydana gelen şeriatçı grubun saldınsıyla ilgili "SİP'li öğrenci- leri komplo kurmakia suçladığı- nı" belırterek türban eylemlerini savunan Başoğlu'nun görevden alınmasını istedi. Aralannda Nakliyat-Iş Genel Başkanı Ali Rı- za Küçükosmanoğhı, KESK MYK üyesı FaysalOzçift ve Eği- tim-Sen'li şube yönetıcılerinin de bulunduğu bir grup sendikacı, iTÜ'de yaşanan olaylann sağ-sol çatıştnası değil, gericılerin ileri- cilere saldınsı olduğunu bildirdi. SlP'ten yapılan yazılı açıkla- mada. "Başoğlu'nun görevden ahnmamasının. yobazhğm düze- ni tepeden nmağa sardığırun ka- bulü olacağı" savunuldu. Açıklamada aynca Akit gaze- tesınde yer alan İTÜ'deki yobaz saldınsına ilişkin olarak İHD Ge- nel Başkanı Aian Birdal ve yöne- ticilerin SlP'i suçlar nitelikte açıklamalanrun tamamen asılsız olduğu ifade edildi. ÇtZMEDEN YUKARI MUSAKART hün Halil Çelik hakkında da "halkı din,ırk ve mezhep farklıbğı gözeterek kin ve düş- manhga açıkça tahrikettiği'' gerekçesiyle Diyarbakır DGM'de 3 yıla kadar hapis is- temiyle dava açıldı. Çelik'in, 8 Eylül 1991 tarihinde Şanlıurfa Belediye Başkanı ol- duğu dönemde Şanlıurfa RP II Kongre- si'nde yaptığı ve DGM BaşsavcüığVnca hazırlanan iddianamede yer alan konuş- ması özetle şöyle: "_ KıyafetinkaDanasıyüzkarasmı Mec- tisten sileceğim. Bina yıktküğı yerden ya- pdır. Bizim yolumuz Kuran. İslam, Hak yoiudur. Gebertilecek öyie adamlar var Id, onlan gebertmeye gküyorum." iddianamede, sanığın milletvekili seçil- diği tarihte zamanaşımı ile ilgili sürenin durup milletvekilliği süresinin bitimiyle tekrar başladığı ve bu nedenle zamanaşımının dolmadığı da belirtildi. Öte yandan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Erdoğan, hak- kında verilen 10 aylık mahkûmiyetle ilgili da- vetin henüzkendisine u- laşmadığını, ulaşması halinde infazın, CMUK'un400.madde- si uyannca 4 aya kadar ertelenmesi için başvur- mayı düşündüğünü söy- ledi. Cezanın ertelenmesi- ni isteyip istemeyeceği- nin sorulması üzerine Erdoğan, "Dana henüz bize davet gelmedi, geJ- sin düşünüyorum" de- di. Erdoğan "Yakm bir cezaevi mi düşünüyor- sunuz" sorusuna "Uza- ğa gitmeyeiim istiyonız. Hemşeriİer illa Rize'ye gel diyoriar" yanıtını verdi. Bu arada Erdoğan hakkında, infaz karan- nın İstanbul Cumhuri- yet Başsavcılığı'na u- laşmasından sonra çı- kartılacak davetiyeye uyup 10 gün içinde sav- cılığa başvurmaması halinde "yakalama em- ri'' çıkartılacak. Erdo- ğan'ın, hakkında "yaka- iamaemri" çıkanlsabi- le istediği herhangi bir cezaevinin savcılığına başvurarak teslim olma hakkı da bulunuyor. UZ YAZIIORHAN BtRGÎT Mafyaya Açılan Savaş... T U R K P L A S T I K S A N A T L A R I S E R G I S I Karamsariık içinde olan bir toplum- da, arada bir, bir iyi niyet elçisinin sesi, hastayı umutlandıracak bir ilaç gibi ge- lir: "Canım bu ülkede hiç mi iyi şeyler yapılmıyor?" Sonra, bizi mırtlu edecek o türden iş- ler için sayım başlar. Ne yazık ki tür olarak sayılan fazla ol- masa da, ülkemizde yapıldığını öğren- diğimiz "iyi işler" ile mutlu olduğumuzu hissederiz. Bir süredir polisimizin gösterdiği ger- çekten üstün başarı, bana göre o "iyi iş- ler" listesinin ilk sıralannda yer alacak türdendir. Polis diliyle "organize suçlarla tanış- mamızın başlangıç tarihi 80'li yıllar. Da- ha açık bir deyim ile politik gerekçeler perdesi arkasında işlenen 12 Eylül ön- cesi cinayetlerin de üzerine oturtulduğu mafya-siyaset ikilisinin yeni boyutlarla ekonomi dünyasında da söz sahibi ol- masınayardım eden Özal iktidannın "al- tın dönemi'dir. 3 Kasım 1996'da bir trafik kazası ne- deniyle hem politik, hem de polisiye li- teratürüne giren Susuriuk olayı, toplu- mumuzun çete olgusu ile ne denli içli dışlı olduğunu ortaya koydu. 10 Mayıs 1998'de arkadaşımız Evin Göktaş, ga- zetenizde organize suçlann 1980'den bu yana her yıl yüzde yüz arttığını bildi- riyordu. Belki de bu haberin etkisi ile yine Gök- taş'ın Cumhuriyet'te yayımlanan bir başka haberinde, Jandarma Genel Ko- mutanhğı Istihbarat Dairesi'nde görevli Kurmay Yarbay Hurşit imren'in "maf- ya örgütünün siyasete sızdığı"n\ belge- leyen bir raporundan söz ediliyordu. Ay- dınlatılamamış Susuriuk dosyasının ar- kasından, birbirini izleyen organize suç olaylan, elbette moral bozucuydu. Çeteler adım adım, amacına doğru ılerliyor ve Türkiye, adeta bir mafya cumhuriyeti kimligine bürünüyordu. Öyle bir ortamda en tehlikeli şey, gü- i/enlikten sorumlu olan örgütlerin ve o ürgütlerde görev alan büyük, küçük so- ajmlulann morallerinin bozulmasıdır. Bir süreden beri, çok şükür, böyle bir noral bozulma tehlikesinin yerine, öz- güvenini kazanmış bir polis teşkilatı ile <arşı karşıyayız. 8 Ağustos 1998'de Istanbul'daki bir /ıllık Emniyet Müdüriüğü'nün hesabını /eren Hasan Özdemir, kentte 450 or- ganize suç şebekesinin çökertildiğini, 1334 olaydan 3525'inin aydınlatıldığını îöylediği zaman, bu sayılann, okuyan- ara o gün için çok fazla bir şey anlat- nadığını özellikle söylemeliyim. Ama işte Malki cinayeti ile ilgili geliş- melerie ortaya çıkan son durum, güven- lik örgütlerinin her şeye karşın mafyanın üzerine gitmekte olduğunu gösteriyor. Her şeye karşın derken, özellikle çe- telerin kendilerini koruma amacı ile kul- lanmakta olduğu astronomik servetten, bazı siyasetçilerin, banka yöneticileri- nin kayırma isteklerine uzanan bir dizi engeli amaçlıyorum. Ve bu engeller di- zisinin ister başına, isterseniz son sıra- lanna yerieştiriniz, elli beşinci hüküme- tin iş görmesini azaltacak politik istikrar- sızlığa yol açan karşıt tutumları da he- saba katmak istiyorum. Ama polisimizin bir süreden beri ser- gilediği performans, çocukluk yıllarımın Von Papen suikast girişiminden bu ya- na bende egemen olan bir kanaati de- ğiştirmiyor. Hatta güçlendiriyor. O olayı kısaca anlatarak bugünün ku- şaklanna ne demek istediğimi açıkla- malıyım: Ikinci Dünya Savaşı yıllannda Hitler Almanyası'nı büyükelçi olarak Anka- ra'da temsil eden Papen'e Sovyetler bir suikast düzenlemiş ve her gün yürüyüş yaptığı Atatürk Bulvan'nda galiba Yu- goslav uyruklu Türk asıllı bir fedainin elindeki pakette patlayacak bomba ile öldürmeyi amaçlamışlardı. Bomba, yaşlı diplomata birkaç metre kalapatladığı için büyükelçi kurtuldu; a- ma Omer isimli fedai parçalanarak ha- vaya uçtu. Elde kalan ayakkabı tekinden suikas- tın bütün çetesini ele geçiren polis, bu- gün Malki cinayetinin tüm boyutlarını açığa çıkartan, Erol Evcil ile Çakıa iliş- kisini ortaya koyan örgütün, savaş yılla- nnın tüm olanaksızlıklan içinde çalışan büyükbabalarıdır. Ama, Abdi Ipekçi'nin. Uğur Mumcu ve Çetin Emeç'in Muammer Ak- soy'un, daha nice yitirdiğtmiz değerle- rin dosyalannı da 'faili meçhul'\er rafla- nna yerieştirenler de onlar... Daha doğrusu onlar değil de, onlan o yöne iteleyenler.. Yüzünü televizyon ekranlan ve gaze- te fotoğraflan dışında görmediğim Em- niyet Genel Müdürü Necati Bilican'ın kişiliğinde, mafyayı çökertme operas- yonlannda başan gösteren tüm güven- lik görevlilerini kutlamak gerektiğini söy- lemek istiyorum. Tabii, onlara bu morali kazandıran el- li beşinci hükümeti de.. Ama, küçücük bir soruyu Başbakan'a yönelterek: Necati Bilican'ı ikide bir genel müdür- lükten almanız için ikide bir sizi hareke- te geçiren yakın çevre kim, ya da kim- lerdir?.. Faks:0212-677 07 62 Y A Ş A Y A N 3 K U Ş A K B E K İ M - 1 7 K A S I M 1 9 9 8 A N K A R A3 1 R A R A D A , 1 6 0 S A N A T Ç I N I N Ç A Ğ D A Ş S A N A T L A R K A T I L I M I Y L A M E R K E Z İ K E N N E D Y C A D . N O : 4 K A V A K L I D E R E A N K A R A T E L : ( 0 3 1 2 ) 4 6 7 4 0 5 2 2 6 K A S I M - 1 0 A R A L I K 1 9 9 8 D O L M A B A H Ç E K Ü L T Ü R M E R K E Z İ B E Ş İ K T A Ş - İ S T A N B U L T E L E F O N : ( 0 2 1 2 ) 2 5 8 5 5 4 4 ( 4 H A T ) B İ L İ M S A N A T G A L E R İ S İ İ L E T İ Ş İ M T E L . ( 0 2 1 6 ) 4 1 4 0 2 2 5 - 2 6