Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
14 HAZİRAN 1997 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Işçi kıyımına
tepki
• .ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Liman-lş
Sendikası Genel Sekreteri
Raif Kılıç. Uzanlar'ın
Berke Barajı'nda çalışan
lOO'üaşkın işçiyi
sendikaya üye olduklan
için işten attığını bildirdi.
Kılıç, dün yaptığı yazılı
açıklamada, "Bir
fiıtbolcuya 1.5 trilyona
yakın para ödeyen
Uzanlar'ın işçi kıyımı tüm
hızıyla sürüyor. Türkiye'de
toplumsal banşı bozan
sadece şeriatçılar değildir.
Bir yanda bir kişiye
trilyonlan akıtanlar, diğer
yanda asgari ücretle işçi
çalıştırmakta ve toplumsal
banşı bozmaktadırlar"
dedi.
Sincan'da mini
operasyon
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - RP'nin şeriatçı
girişimlerine sahne olan ve
tarikatlann etkin
bulunduğu Sincan'da, Milli
Güvenlik Kurulu (MGK)
kararlanndan sonra
denetimsiz 2 Kuran kursu
kapatıldı. Sincan
Kaymakamı Ali Gün,
Mareşal Çakmak
Mahallesi ile Sincan'da
Kuran kursu gibi faaliyet
ğösteren iki yerin
sahiplerini uyararak
buralann kapatılmasını
sağladıklannı belirtti.
Gülr
brifingi
değerlendipdi
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-RP'li Devlet
Bakanı Abdullah Gül.
Başbakan Necmettin
Erbakan ile yaptığı
görüşmenin ardından
gazetecilerin sorulannı
yanıtladı. Gül.
Genelkurmay'ın bazı
şirketlerden alımlan
yasaklamasını eleştirerek
"Halka onu sorun bakalım,
kebapçılarla ilgili
açıklamalan sorun. Bazı
kebapçılann. temızlik
şirketlerinin isimleri
gazetelerde var. Halka bir
bakmak lazım" dedi.
Agar-Koman
göriişmesi
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Genelkurmay
Ikinci Başkanı Orgeneral
Çevik Bir'le görüştükten
sonra partisinin grubunda
•'Buhükümet DYP'ye
zarar veriyor" diyen Elazığ
Milletvekili Mehmet Ağar.
Jandarma Genel Komutanı
Orgeneral Teoman
Koman'la da bir araya
geldi. DYP Genel Başkanı.
Dışişleri Bakanı ve
Başbakan Yardımcısı
Tansu Çiller de, Milli
Güvenlik Kurulu Genel
Sekreteri Orgeneral Ilhan
Kılıç'la dün yeniden
görüştü. Dışişleri
Konutu'nda gerçekleşen
görüşme 55 dakika sürdü.
'Bozkurt'ıın
yayımcısına ceza
• Istanbul Haber Servisi -
Kamuoyunda büyük
tartışmalara neden olan,
Arba Yaymlan tarafından
yayımlanan L.C
Armstrong'un yazdığı
Bozkurt'un yayımcısı ve
çevirmenine 1 yıl 3'eray
hapis cezası verildi.
Yayımcı Bülent
Demirbaş'ın cezası paraya
çevrilirken, kitabın
çevirmeni Gül Güven'in
cezası da 5 yıl ertelendi.
Kazan'dan
açıklama
• Haber Merkezi - Adalet
Bakanı Şevket Kazan,
'îhlas'a Kazan ayncalığı'
başlıklı habenmiz
nedeniyle gazetemize bir
açıklama gönderdi. Kazan
açıklamasında. Ankara
Adliyesi çay ocaklannın
Ulucanlar Yan Açık
Cezaevi tarafindan
işletildiğini, adliye
binasında çalışanlara ve
yurttaşlara daha iyı hizmet
vermek için Ulucanlar
Cezaevi Mümessilliği
Savcılığı'nda kanuni
prosedürler yerine
getirilerek 10 litrelik on
adet termos ve 102 bin
adet plastik bardak ile
kaşık alındığını bildirdi.
Çay servis arabalannın
cezaevi ış yurdunda imal
edildiğini kaydeden
Kazan, bu işler için
toplam 260 milyon lira
harcandığını ve
haberde adı geçen
holdingden para
alınmadığını ifade etti.
Cumhurbaşkanı Demirel, Erbakan'm istifasından sonra devreye gireceğini söyledi
Çjfler'in umudu Çankaya
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - REFAHYOL ortaklannın
Başbakan Necmettin Erbakan'ın
istifasında uzlaşmaya varmalan-
nın ardından. gözler, >eni hükü-
meti kurma konusunda görevlen-
dirmeyetkisinielindetutan Cum-
hurbaşkanı Süleyman Demirere
çevrildı. Koalısyon ortaklan.
"BBP'nin dışandan destek verdi-
ğini" ıçeren deklarasyonla Çan-
kaya Köşkü'nü*takdiryetkisi"ni
sınırlamayı planlarken, Demi-
rel'ın. göre\lendırmede, geçmış
örneklerinde olduğu gibı partile-
rinbüyüklüksırasını dikkateala-
bileceğı belırtıldi Parlamentoda
gü\ enoyu çoğunluğu olan "276"
rakamının. görevlendırmede de-
ğil. oluşturulan kabineyı •'onay
lamada" önemlı olduğuna dikkat
çekildı.
Anayasa Profesörü ve DSP
Zonguldak Milletvekili Mümtaz
SoysaL "Erbakan ve Çiller'in an-
laşmalan Cumhurbaşkanı'nı bağ-
lamamah. Demirel'in Erba-
kan 'dan başlayarak sırayla görev-
lendirme yapması gerekir" dedi.
Cumhurbaşkanı Demirel ise bu
konudaki tartışmalara gırmek is-
temedığini belirterek, "Hükümet
başkanı gelir Lstifayı önüme kor.
ancak o zaman devreve girebili-
rim" dedi.
Başbakan Yardımcısı Tansu
Çiller"in, Erbakan'ın istıfası du-
rumunda. BBP desteklı deklaras-
yonla hükümeti kurma görevinin
kendisine venlmesıni sağlamaya
dönük plan yaptığı bildırildi. An-
cak Demirel'in şimdiye kadar, si-
yası partilerin parlamentodakı
sandalye sayısına göre görev len-
dırme sırasını izledıği vurgulandı.
Kulıslerde, Cumhurbaşkanfnin
gerek ANAYOL'un kuruluşunda.
gerekse REFAHYOL koalisyonu-
nun kabınesine, "'güvenoyu raka-
mrnı dıkkate alarak onay verdi-
ğine dikkat çekildi. Çiller kur-
maylannı. "Biz ortağımızla anla-
şıp, Köşk'e BBP'nin de desteğini
içeren güvenceyle gideriz, Cum-
hurbaşkanı doğrudan görevi bana
verir*" dıye ikna etmeye calışır-
ken, kurmaylan "Köşk'ünne ya-
pacağı belli olmaz"* uyansında bu-
İundular. DYP Genel Başkan Yar-
dımcısı Hayri Kozakçıoğiu. Çil-
ler'in BBP desteğini alsa bile
Cumhurbaşkanı "nın. rejim kaygı-
sıyla hükümeti kurma görevini
Çiller'e vermeyebileceği imasm-
da bulundu. '
Aranan
koruma
Erbakan'ın
yanında
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - Başbakan
Necmettin Erbakan'ın ı-
kı ayn savcılık tarafın-
dan aranan sakallı koru-
malanndan 2'si ortadan
kayboldu. Aranan dığer
koruma Abdurrahman
Akyüz ise Erbakan'ı ko-
rumayı sürdürüyor.
Erbakan'ın Gölcük
Donanma Komutanlı-
ğı'nı ziyareti sırasında
askerlere "fiili mukave-
met ve hakaret"te bulun-
duklan gerekçesiyle as-
keri savcılık tarafından
gözaltınaalınmalan ıçın
soruşturma açılan koru-
malardan Fuat Santaş ve
Nusrettin Akın ortadan
kayboldu. Diğer koruma
Abdurrahman Akyüz ise
dün Başbakan Necmet-
tin Erbakan "la birlikte
RP Genel Merkezi'ne
gelerek cuma namazı
kıldı. Askeri savcılığın
Içişleri Bakanlığı aracılı-
ğıyla Ankara Emnıyet
Müdürlüğü'ne verdiğı
gözaltı tahmatına karşın
aranan bir zanlının Erba-
kan'ın çevresinde resmı
emniyet görevlileriyle
bir arada bulunduğuna
işaret edildi.
ÇİZMEDEN YLKARI MUSA KART
Genelkurmav Başkanlığı, irtica tehlikesine karşı 'Baü Çalışma Grubu" adta bir birim oluşturdu.
20 DYP'linin 'RP'li koalisyona hayır' deklarasyonu yayımlayabileceği belirtiliyor
DYP'de erozyon beklentisiANKARA (Cumhuriyet Büro-
su)-ANAP Genel Başkanı Mesut
Ydmaz'ın, Necmettin Erbakan'ın
istifası durumunda. yeni hüküme-
ti kurma görevinin kendisine veril-
mesini beklediği bildırildi.
DYP'den 20 dolayında mılletveki-
lınin "RP'B koalisyona hayır" dek-
larasyonu yayımlayabileceği öne
sürülürken. muhalefette de alter-
natif hükümet için temaslar sürü-
yor.
DYP ve RP içindeki bazı millet-
vekilleri rahatsızlıklarını daha
yüksek sesle dıle getirmeye
başlarken, muhalefet parti-
lerinde alternatif hükümet
konusundaki görüşme tra-
fiği hızlandı. ANAP ve D-
SP'li yetkıliler hemen her-
gün bir araya gelırken.
DYP'dekı muhalefet millet-
vekillenyle de temas sürdü-
rülüyor. DYP'de 20 dolayın-
da milletvekilinin "RP'li
hükümete hayır" deklaras-
yonu yayımlamak için ha-
zırlıklar yaptığı öğrenildi.
Iktidar ortaklannın kendi
aralannda başbakanlığm
değişimi konusunda uzlaş-
masının anlamı ohnadığmı
savunan muhalefet. Cum-
hurbaşkanı'nın Erbakan'ın
istifası durumunda, görevi
partilerin milletvekili sayı-
sına göre vereceği görüşünde Bu
durumda. görev in kendisine veril-
mesini bekleyen ANAP lideri Yıl-
maz, DYP milletvekillerinin Çil-
ler ailesinin çıkarları ile Türki-
ye'nın çıkarlan arasında bir tercih
yapmalannı istedi. RP'li bir hükü-
mete karşı çıkan milletvekillerinin
isyanın büyümesı durumunda
DYP'nin rümüyle hükümetten çe-
kilebileceği ya da bir grup DYP
milletvekilinin ıstifa ederek muha-
lefetle birlikte hareket edebilecegi
belirtildi. Alternatif hükümette
başbakanlık şansının olmadığmı
bilen DYP Genei Başkanı ve Baş-
bakan Yardımcısı Tansu Çüler'ın,
RP'li bir hükümet için grubunu ik-
na etme konusunda sonuna kadar
direneceğı kaydedildı. Bu durum-
da. DYP'den ıstifa eden ve edecek
olan milletvekillerinin dedesteğiy-
le ANAP-DSP-CHP-DTP'nin
Mesut Yılmaz başbakanlığında ge-
niş tabanlı bir uzlaşma hükümeti
kurabileceğı belirtildi. Bu hükü-
metin de nüfus sayımı, seçim ve
siyasi partiler yasalannda yapıla-
cak değışıklıkler ve uyum yasala-
rının çıkanlmasından sonra 1998
baharında yerel seçimlerle birlikte
erken genel seçime gideceği bildi-
rıldi.
ANAP Grup Başkanvekili Zeki
Çakan. Türkiye'ninartık 1 saat bi-
le kaybetmeye tahammülü olma-
dığını belirterek hükümetın bir an
önce çekilmesinı istedi.
DSP Grup Başkanvekili Hüsa-
mettin Özkan. hükümetın ülkeyi
rejim bunalımıntn eşiğine getirdi-
ğini söyledi.
ANAP lideri Mesut Yılmaz DYP'yi kardeş parti ilan etti
'RP ve Çiller ailesi dışmda herkese evet'
LEVENTGENCELLİ
BURSA - ANAP Genel Başkanı
Mesut Yılmaz, Çifler ailesi ve RP
dışmdaki herkesle işbirliğine
hazır olduklannı söyledi.
3 günlük Bursa gezisine
Karacabey'den başlayan ANAP
lideri Mesut Yılmaz, burada
yaptığı konuşmada DYP'yi,
'kardeş parti' olarak niteleyerek
şunlan söyledi: "Erbakan bir iki
gün daha koitukta kalırsa Türkiye
hiçbir şey kaıanamavacak. Saçma
sapan uluslararası toplanülara
katılmak için koitukta oturmak
isterse bu memlekete çok pahalıva
mal olacak." Genelkurmay
Başkanlığı'nın irticai faaliyetlerde
adres olarak Başbakan Erbakan'ı
gösterdiğine dikkat çeken Yılmaz
DYP milletvekilierine de
seslenerek, "DYP'lilerya
Türkiye'yi ya da Çiller ailesini
kurtaracaklar. Bu konuda karar
vermelidirler" diye konuştu.
Başbakan Necmettin Erbakan'ın
bir an önce istifa dilekçesini
Cumhurbaşkanı Süleyman
DemireTe vermesini de ısteyen
Yılmaz. şöyle devam etti:
"Şimdi demokrasi zamanıdır.
Benim aylardır söylediğim rejim
bunahmı gelip kapıya dayanmısür.
ANAP olarak sandığı salimen
getirebilmek için eünıizden geleni
vapacağız. Bu noktada kimstnin
parti taassubuna göre davranma
hakkı voktur."
ABD'den
darbe
uyansı
• ABD Dışişleri
Bakanı Madeleine
Albright Türkiye'de
yaşanan siyasi kaosun
aşılmasmın demokratik
kurallar çerçevesinde
gerçekleşmesini
arzuladıklannı söyledi.
FUAT KOZLUKLU
VVASHİGTON-ABD Dı-
şişleri Bakanlığı, Genelkur-
may'ın brifingîennın ardın-
dan peşpeşe verdıği mesaj-
larda Türkiye'de sıvil de-
mokrasinin korunması ko-
nusundaki arzulannt dile ge-
tirdi. ABD Dışişleri Bakanı
Madeleine Albright Türk Si-
lahh Kuvvetlerı'nı (TSK)
açıkça uyararak Türkiye'de
anayasal çerçevenın dışmda
kalan bir değişıklık yapıl-
mamasını istedi. Dışişleri
Bakanlığı Sözcüsü Nicholas
Burns de önceki gün yaptı-
ğı açıklamada, Türkiye'de
sivil demokrasinin korun-
ması gerektiğinin altını çiz-
mişti.
Albnght. Letonya Dışiş-
len Bakanı ValdisBirkavsile
göriişmesi sonrasında ken-
disine yöneltilen ve Genel-
kurmay 'ın "Gerekirsesüah-
la konıruz" şeklmdekı söz-
lerinin. Washıngton tarafın-
dan nasıl değerlendinldiğı-
ne ilişkin bir soru üzenne,
Türkiye'de yaşanan siyasi
kaosun aşılmasının demok-
ratik kurallar çerçevesinde
gerçekleşmesini arzuladık-
larını vurguladı. Albright,
bu uyansının ardından
ABD'nin kuvvetlı bir şekil-
de Türkiye'dekı laık sistemi
desteklediğini vurguladı.
Albright. gelişmelen çok
yakından izledıklerinı belir-
terek "Orada ne olursa ol-
sun, nelertarüşıhrsa tartışıl-
sın. insanlann ne tür deği-
şim beklentik'ri olursaolsun,
her şev demokratik bir çer-
çe\e içinde gerçekleştirilme-
Udir" dedi. ABD Dışişleri
Bakanı •'Türkiye'yi. gerçek
bir laik demokrasivi benim-
sediği için takdir ediyonız"
diye konuştu.
Nicholas Burns de önce-
ki gün yaptığı açıklamada,
koalisyon hükümetınin hür
ve adil olduğu herkes tara-
fından vurgulanan genel se-
çimler sonucu iktıdara gel-
diğini hatırlatarak sivıl de-
mokratik yönetımı destekle-
diklerınin altını çızmışti.
Burns "Türk Silahh Kuvvet-
leri'ni Idm yönetiyor" soru-
suna karşılık olarak da şun-
lan söylemişti: "Türksilah-
lı sisteminin işlemesine ve
idaresine bakın. başbakan-
laruı görevine bakın aradığı-
nız cevabı bulursunuA Tür-
ki\e laik bir demokrasidir.
cumhurbaşkanı ve başba-
kan sivildir. Hiyerarşisi
budur. Askerier sivilkrin al-
bndadır."
IRMIKI AYDIN ENGİN e - mail: engin (a planet.com.tr
"Brifing"\er artık günlük ya-
şamımızın bir parçası oldu.
Türkçesi 'kısa ve kesin bilgiler
sunulan toplantı' ya da kısa-
ca 'bilgilendirme' demek. Ge-
nelkurmay'ın brifingler dizisi-
nin yasalara uygunluğu üstü-
ne üç beş cılız, bir de Ka-
zan'ınki gibi cırtlak ses çıktıy-
sa da toplumda genel bir te-
dirginlik ve rahatsızlığa yol aç-
tığı söylenemez. Hatta çeşitli
meslekgruplannın "Bizde, biz
de brifing isteriz" diye Genel-
kurmay'a başvurdukları göz
önünealınırsa, bir ihtiyaca ya-
nıt verdiği bile söylenebilir.
Devletin saydamlaşmasını,
devlet kurum ve kuruluşların-
da biriken her türlü bilginin
yurttaşla bölüşülmesini inatla
savunan birgazetecinin de bu
brifingler dizisine itırazı yok.
Önümüzdeki günlerde dar
gruplara verilen brifinglerin TV
Bir de Susurluk Brifingi...
kanallanndan tüm ülkeye ya-
yımlanacağı haberleri, sözünü
ettiğımiz saydamlaşmaya da-
ha da katkılı olacak.
Bu brifinglerin aslında do-
laylı "muhf;ra"olduğunu söy-
leyenlere ise "Eğer dolaylı ve
dolaysız muhtıralar arasında
bir seçme yapmak makasında
isek bari dolaylısını yeğleye-
lim" demek akla uygun olsa
gerek.
Bu brifınglere karşı çıkmak
biryana, arttırmak, süreklileş-
tirmek ve çeşitlendirmekte ya-
rar var. Bu çerçevede bızim de
bir önerimiz var: Susurluk Bri-
fingi!
TBMM Araştırma Komisyo-
nu'nun yüzlerce sayfalık rapo-
ru, binlerce sayfalık belge ek-
leri Meclıs arşivınde farelerin
insafına terk edildi. Istanbul
DGM'de süregelen ya da sü-
remeyegelen dava ise hem
sanıkların üç beş tetikçiye in-
dirgenerek daraltılmasından.
hem medyaya kapalı oldu-
ğundan, hem de parmakları
tuhaf işaretleryapan sarkık bı-
yıklı "vatanseverler'ın sıkı de-
netimi altında geçtiği için, bir
brifinge konu olmasında sa-
kınca yok, yarar var.
Üstelik DGM, sanıkların ifa-
deleri ve polislerin derleyebil-
diği derme çatma bılgi ve ka-
nıtlarla yetinmek zorunda. Su-
surluk Komisyonu ise zaten
soruşturmalarının eksik oldu-
ğunu, bilgisine başvurulacak
pek çok kişiye ulaşılamadığı-
nı filan kendi ağzıyla itiraf etti.
Bu "durumdan bir vazife çı-
karmak" mümkün ve yararh.
Şeriat brifinglerinde Genelkur-
may'ın derledıği bilgıleri biz
hayranlıkla izledik. MİT ve öte-
ki istihbarat örgütleri kıskanç-
lıkla ızlediler.
Susurluk düğümüyle ilgili en
doğru bilgilerin Genelkur-
may'ın elinde bulunacağını
varsaymak hiç de yanlış olma-
sa gerek. Bunların bir brifing-
le yurttaşların gözleri önüne
serilmesi ise en az şeriat teh-
likesine karşı yurttaşların ay-
dınlatılması ve uyarılması ka-
dar önemli.
Şeriat tehlikesinin gelip ka-
pıya dayanması ile Susur-
luk'ta tek kavrama indirgen-
miş olgular arasında kopmaz
bağlar bulunduğu, bizim oldu-
ğu kadar Genelkurmay'ın da
gözünden kaçmış olamaz.
Refah'ın Güneydoğu bölge-
sindekı milletvekillerinin bü-
yük bir kesimini kapması, sö-
zünü ettiğimiz etkileşimin bir
göstergesi. Dahası. terör yü-
zünden yatırımların durduğu,
işsizliğin ve yoksulluğun pat-
ladığı Doğu ve Güneydo-
ğu'dan büyük kentlerin çeper-
lerine yönelen dev boyutlu iç
göçün Refah'ın seçmentaba-
nında ciddi bir ağırlık taşıdığı
da istatistik olarak biliniyor.
Öyleyse...
Öyleyse bir "Susurluk Bri-
fingi"nüe saymakla tükenme-
yecek yararlar var. Generaller,
hazır elleri değmişken bir de
"Susurluk Brifingi" düzenle-
seler çok iyi olacak.
Demokrasiyi geliştirip say-
dam devlete ulaşamadık. Bir
de saydamlaşıp demokrasiye
ulaşmayı denesek?..
POLİTİKA GÜ1NLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Uçtu mu Kaçtı mı?..
Sabah sabah telefon çaldı. Arayan Ankara'dan
birarkadaşımdı...
Dediki:
"Hoca uçtu, haberin varmı?"
Sordum:
"Hangi Hoca?"
Yanrt:
"Kim olacakyahu, Fethullah Hoca... Hoca sözde
sağlık kontrolleri için ABD'ye uçtu..."
Dedim ki:
"Sözdedeme... Ben sabahleyin Samanyolu tele-
vizyonunda izledim, Zaman gazetesinde okudum;
yüksek şekeri ve kalp rahatsızlığı nedeniyle doktor-
lan öyle istemiş. Yani 'Bir de ABD'ye git' demiş-
ler..."
Arkadaşım bir kahkaha atarak "Sen enayısin" de-
yip ekledi:
"Fethullah Gülen emekli bir vaız. Zaten kendisi
her zaman 'Ben Allah'ın fakir bir kuluyum' demiyor
muydu? Sadece uçakparası Hoca'nın biryıllıkma-
aşı eder..."
Yanıt verdim:
"Olsun varsın... Eşi dostu var Hoca 'nın. Belkı borç
bulup tedavi için ABD'ye gitti..."
Arkadaşım "Sen benimle dalga geçiyorsun" de-
di ve devam etti:
"Bana kalırsa Fethullah Hoca kaçtı. Zaten ben
kaçacağını iki üç gün önce, dün de senın yazından
anlamıştım. Hoca'nın 'yakarış'yaz/s; Zaman'daya-
yımlandığı gün 'Hoca galiba zorda' demiştim..."
Sordum:
"Anlamadım, nasıl yani?"
Arkadaşım "Anlatayım" deyip, çok önemli bir nok-
tanın altını çizdi:
"Genelkurmay Başkanlığı'nın brifmglerinde 'irtica-
nın örgütlenmesi' anlatılırken 800 okul ve dersha-
neden, şirketlerdensözedildı. Bunlann 'ırtıca örgüt-
lenmesinde' önemli birrol oynadığı kaydedildı. As-
kerler isim vermediler ama Fethullahçılann okul-
iannın ve dershanelerinın, şirketlerinin lıstesı elle-
nnde. Zaten sen bunlan yıllardır belgeleriyle yazı-
yorsun. Fethullah Hoca'ya yakın çevresi 'Ortalıkta
gözükme, ABD'ye git' dediler. Hoca bu yüzden a-
par topar ABD'ye uçtu. Orada kalacağı yer hazır.
Gitmişken hastaneye bileyatar. Hoca, ABD'de bir
süre kalacak. Çünkü Türkiye'de hava bulanık. Ne
olurne olmaz. Birde Fethullah Hoca hakkında cum-
huriyet savcılan soruşturma açabılir. Hatta tutukla-
yabilir..."
• • •
RP Rize Milletvekili Şevki Yılmaz ile RP Genel
Başkan Yardımcısı Hasan Hüseyin Ceylan'ın 1991,
1992, 1993 ve 1994 yıllarındakı konuşma kasetleri
özel televizyon kanailannda yayımlanıyor mu?
Evet!..
Fethullahçılarla ilgili olarak 133 parça ekıyle bir-
likte hazırlanan, ancak 'hasıraltı edilen' 33 sayfalık
fezleke neden özel televizyon kanailannda yayımlan-
mıyordu? Şerıatçılara 'demokrasi' maskesi takan-
lar niçin Fethullah Hoca'yı çok seviyorlardı?
Işte size içişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdür-
lüğü istihbarat Daire Başkanlığf rnn 10 Mart 1992 ta-
rih ve 400/1 sayılı raporu:
"Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nm demokratik,
laik ve sosyal bir hukuk devleti nıteliklerini değiş-
tirerek yerine şeriat düzenı getirmeyi amaçlayan il-
legal 'Fethullah Hoca'nın Talebeleri' adlı örgütün;
tüm Türkiye genelınde olduğu gibi, özelhkle hare-
ket noktası olarak seçtiği polis kolejleri, polis aka-
demisi ve polis okullan içindeki faaliyetlerinı. Teftış
Kurulu'ndan gelen yazıya bağlı olarak askıya aldık-
lan; buna rağmen sempatizan kadrolanyla bağ-
lannı zayıflatmamak için toplantı ve çalışmalannı yo-
ğun olarak sürdürdükleri ve illegalıteye son derece
bağlı kaldıklan gözlenmiştir."
• • •
Fethullah Hoca, ABD'ye uçtu mu yoksa kaçtı mı
bizi hiç ilgilendirmiyor. Ancak Fethullahçılann para-
sal kaynakları, nasıl örgütlendiklerınin belgeleri Ge-
nelkurmay'ın elinde bulunuyor...
Emniyet Genel Müdürluğü Polis Teftiş Kurulu'nun
28.8.1992 tarıh B.05.1.BGM.060.01/15-92 sayılı
fezlekesi bugünlerde gündeme yeniden gelecek.
Çünkü Polis Teftiş Kurulu'nun elindeki fezleke ile iz-
mir DGM'nin 'Fethullahçılann askeri liselerde örgüt-
lenmesine' ilişkin kanıtlar aynıdır.
1992 yılında bu belgeler kimi gazetelerde de ya-
yımlandı. 0 tarihte Fethullahçılar kendilerini şöyle sa-
vundu:
"PKK için hazırianan bir raporu, hayali Fethullah
Hoca örgütü için hazırlanmış olarak gösteriyorlar..."
Sonra ne oldu? Fethullah, Gazeteciler ve Yazar-
lar Vakfı'nı kurdu, kimi gazetecıleri kafaya alıp işle-
rıni tıkır tıkır yürüttu...
800 okul ve dershane... Trilyonlarca liralık malvar-
lığı... Askeri okullarda, poliste, eğitimde örgütlen-
me...
Acaba medya Fethullahçılann gerçek yüzünü
hâlâ neden görmek istemiyor?
Yazıma noktayt koymuştum ki Haber Merkezi Mü-
dürümüz Hakan Kara karşıma dikıldi:
"Ağabey, Fethullah Hoca'dan sonra Şevki Yıl-
maz da Almanya'ya uçmuş, ne diyorsun?"
Nediyeyim. "Allah" derim...
Faks numaramız: 0212/513 90 98
Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn
Email: Hıkmet .Cetinkaya (« Planet.com. TR
Cumhurbaşkanı Demirel
'Mııhtıraııın
gibisi olmaz'
ANK.\R.\ (Cumhuri-
yet Bürosu) - Cumhurbaş-
kanı Süleyman Demirel.
Genelkurmay Başkanlı-
ğı'nın verdıği bnfing ko-
nusundaki "muhnra gibi"
değerlendirmelerini,
"Muhtıranm gibisi olmaz,
kendisi olur" dedi.
Demirel, dün gazeteci-
lerin sorularını yanıtlar-
ken Genelkurmay brifin-
ginde verilen bilgilerin
büyük bölümünün. Mıllı
Güvenlik Kurulu (MGK)
toplantılannda da göriişül-
düğünü sövledi. Demirel.
bnfingin "Devletfc hükü-
met arasında u\ umsuzluk.
çatışma var
7
" dive vorum-
landığının anımsatılması
üzerine. •'Türkiye'de' Hü-
kümetle devlet arasında
bir çatışma var' demek
doğru değikür. "Türkıye'de
önemli tartışmalarvar" de-
mek doğrudur" dedi.
Demirel. bir gazeteci-
nın, brifing konusunda
"muhüra gibi" değerlen-
dırmeler olduğunu anım-
satması üzerine. "Muhtı-
ranm gibisi olmaz, kendisi
olur. Davet brifingdir. ya-
pılan brifıngdir. V'ani bu
yapılmayıpda 'alın muhtı-
ra' denmişse. o muhtıra-
dır" dedi.