Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
İ r t v a Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetmenı Orhan Erinç 0
Genel Yayın Koordınatörü. Hikmet
Çetinkaya • Yazıışleri Mudurlerı
IbrahimYıldız (Soramlu), Dinç Ta\an<;
0 Haber Merkezı Müduru: Hakan Kara
0 Görsel Yönetmen Fikret Eser
Dış Haberler Şinasi Danışoğlu 0 Istüıbarat:
Cengiz \ ıldınm 0 Kültur Handan Şenköken
0Spor Abdülkadir Yücelman 0 Makaleler:
Sami Karaören 0 Düzcltme Abdullah Yazıcı
0 Fotoğraf Erdoğan Köscoğlu 0 Bılgı-Belge
Edibt* Buğra 0 Yurt Haberlerı Mehmet Faraç
\ ayın Kunılu DhanSe)çuk(Ba$k3]U
Ortıan Erinç, Okta> Kurtböke
HikmetÇetinka>a.Şükran Soner,
ErgunBakı.DtnçTayanç, tbrahim
V. ıldız. Orhan Bursalı. Mustafa
Balba\, Hakan Kara.
Ankara Temsılcısı Vlustata Balba> • Haber Muduru Doğan
Akın Atatürk BuKan No 125. Kat 4. Bakarüıklar-Ankara
Tel- 4195020 (7 hat). Faks 4195027 • tzmır Temsılcısı
Serdar Knak. H Zıya BK 1352 S 2 3 Tel 4411220. Faks
44191 P # A d a n a Temsılcısı Çetin Yiğenoğlu. InönüCd
119 S No.l liat 1.Tel. 363 12 11. Faks 363 12 15
Koordınalör Ahmet Komlsan 0
Muhasebe Bülent Yener 0
tdare HüseyinGürer0tşletme.
ÖnderÇeük0Bılgı-Işlem. Nail
tnal 0 Bılgısayar Sistem:
Mürüvet Çiler
MEDYA C: • Yönetım Kurulu
Başkanı - Genel Mudür Gülbin
Erduran 0 Koordınator Reha
Işıtman 0 Genel Mudûr Yardımcısı
Mine AJtdağ Tel 514 07 53 -
5139580-5138460-61.Faks 5138463
aD r
e h u n : Yen. Gun Haber Ajansı, Basm \e Yayıncılık A Ş
C i 2- 41 Cagaloglu 34334 Ist PK 246 tsunbul Tel (0 212) 512 05 05 (20 hat) Faks (0 2121513 85 95 14HAZÎRAN 1997 îmsak: 3 23 Güneş: 5.24 Öğle:13 11 Ikindi: 17.09 Akşam: 20.44 Yatsı: 22.36
ffriın
FJiofesörün
taşansı
• V S K A R A ( A A ) -
H&ctterp; Lruversitesi
~i] Fakcütesı öğretim
i y s Prcf. Dr Güler
Gisı, L'usiararası
Esruk \t Plasrik Cerrahi
Dereği 3askanlığı'na
seçlii. Cünu, bu
ceneğin oajkanlığma
getrlen Ikkadın ve ilk
Tükolrra ezelliğinı
tış..or. Lluîlararası
topaitılara yıllardır
katldığın ve Türkiye'de
nelıyapJdığını dünyaya
kaEtiamdc ıçin çalıştığmı
kayieden Gürsu, "Benim
ne aptıgmdan çok,
Tüıcyc'Ne bir şeyler
kaandırmalc önemli.
BaHinlıfı kazanan.
b e n n şatsımda
TûKiye'dr'' dedi.
Romans
sıcaklığı
• İstanbul Haber
Senisi - Romans, yeni
ürünlerini Yeşilyurt Polat
Renaıssance Otel'de
öncekı gece
düzenlenen defileyle
müştenlennın
beğenisıne sundu.
Nevresimlenn, bahçe
takımlannın. plaj
havlulannın, bebe ve
büyük bornozlannın
tanıtıldığı defilede,
Beşiktaş. Fenerbahçe ve
Galatasaray için özel
olarak üretilen havlu,
bornoz ve nevresimler
konuklann ilgisini çekti.
(Fotoğraf: BERTAN
AĞANOĞLU)
Sınav maratonu
sürüyop
• ANKARA (AA)-Fen
liseleri ve Anadolu
öğretmen liselerine giriş
sına\ ı bugün yapılacak.
Milli Eğitim
Bakanlığı"nca merkezi
sistemle gerçekleştirilecek
sınav. 80 il merkezi ile
Lefkoşa, Riyad. Medine
ve Cidde"de yapılacak.
Bu arada, tlkokul Sonu
Devlet Parasız Yatılı ve
Burslu Sınavı, yann
yapılacak.
tstanbul
festival pulları
• ANKARA (AA)-
"Uluslararası lstanbul
Festivallerinin 25. Yılı"
konulu anma pullan
satışa sunuldu. Posta
tşletmesı Genel
Müdürlüğü'nden yapılan
yazılı açıklamaya göre,
Posta Işletmesi Genel
Müdürlüğü'nce çok renkli
olarak bastınlan 15 bin,
25 bin, 70 bin, 75 bin ve
100 bin liralıkbeş
değerden oluşan anma
serisi, 6 ay süreyle satışta
kalacak.
Beykoz ve Sanyer'in SÎT kapsamına alınmalan şehircilik ve planlama ilkelerine uygun bulundu
SFT karanna bilirkişlden destek• îstanbul Büyükşehir
Belediyesi'nin 1995 yılında alınan
Beykoz-Sanyer SlT kararlarına
karşı açtığı iptal davasında
bilirkişi raporunu verdi. Raporda
Koruma Kurulu'nun yerinde ve
doğru bir karar verdiği belirtildi.
İstanbul Haber Servisi -tstanbul'un kuze-
yindeki ormanlık bölgeleri ve su havzalannı
içeren Beykoz ve Sanyer ilçeleri için 1995 yı-
lmda alınan "doğal SÎT" karanna karşı Bü-
yûkşehir Belediyesi'nce açılan "iptal" dava-
sında bilirkişi, SlT karannın "yerinde ve doğ-
ru bir karar'' olduğu sonucuna vardı.
lstanbul 2. Idare Mahkemesi'nce bilirkişi
olarak görevlendirilen Prof. Dr. Süleyman
Özhan. Prof. Dr. Ismet Kıbçaslan ve Yard.Doç.
Dr. Gülşen Ozaydm tarafından hazırlanan 6
Mayıs 1997 tarihli bilirkişi raporu, SlT kara-
nnın, yine Büyükşehir Belediyesi'nce hazır-
lanan "Nâzun Plan'a da uygun olduğunu"
belirtti. Birçok kamu kuruluşunun, üniversi-
telerin ve meslek odalannın da olumlu ra-
porlarla destekledikleri SlT karannın, bundan
böyle bölgede "planlama ilkelerine uygun ve
doğaya sav güı bir geüşmenin" de yasal güven-
cesi olabileceği belirtiliyor.
lstanbul 2. Idare Mahkemesi'nde görülen
Bilirkişiye göre Koruma Kurulu StT karannı almasaydı, Beykoz'daki bu yağma yapılaşması bölgenin tüm orman aJardanna yayüacaktı_.
davaya, davalı konumdaki Kültür Bakanlı- mayaveyeşflalankaybınasahneolduğuvedo- kibilirkişiraporundayeralan"Buyörelereş-
ğı'nın yanında "müdahil" olarak katılan Mi- layısıyla vöredeki doğal değerler bürününün siz değeri olan doğal bir alan niteliğine sahip-
marlarOdasrnadagönderilenbilirkişi rapo- zedetendiğibirgerçekolarakgörülmektedir" tir" vurgulamasınada ver vererek. "Korun-
ru; "SÎT karanndan önceki ünar uygulama- saptamasını yaptı. BilirkişilerayncaKoçÜni- ması ve bütünselliğin sağlanması çok önem-
lannın kent planlama ilkelerine uyum gös- vershesi'nin Sanver SlT alanındaki projesi- üdir" görüşüne yer verdi.
termediğivezamaniçindedenetiınsizyapılaş- ne karşı Mimarlar Odasfnca açılan davada- İstanbul 3 Numaralı Kültür >e Tabiat Var-
lıklan Koruma Kurulu 15 Kastm 1995 tari-
hinde Beykoz ve Sanyer ilçelerini "doğal
SİT" ilan ettiğinde, RP'lı ilçe belediyeleri ile
RP'li Büyükşehir Beledıye yönetimi bu ka-
rara büyük tepkı göstermişler ve kurul üye-
leri de "tehdit edÜdikleri" için tstanbul em-
nıyetinden koruma istemişlerdi.
Bu tepkilerle birlikte Büyükşehir Beledi-
yesi SlT karannın iptali için dava açarken, dö-
nemin ANAYOL hükümetının Kültür Baka-
nı Agâh Oktay Güner de StT karan alan ku-
rul üyelerinden Prof. Dr. AfifeBatur. Prof. Dr.
Ayla Ödekan ve yüksek mimar Oktay Ekm-
ci'nin kuruldaki görevlerine son vermişti. Ga-
zetemiz yazan Oktay Ekinci'nin bu işleme kar-
şı Danıştay'da açtığı davada ise Bakanlık sa-
vunma yaparken. "StT karannın yeterli in-
celeme yapdmadan aluıdığını
r
ıleri sürmüş-
tü.
Koruma Kurulu'nun StT karannı mahke-
mede "savunmak" için Büyükşehir Beledi-
yesi'nin Kültür Bakanlığı aleyhine açtığı da-
vaya "Bakanlıkyanında müdahiT olarak ka-
tılan Mimarlar Odası, Kültür Bakanı Ismail
Kahraman'ın talimatıyla Yıldız Sarayı'nda-
ki binasından "polis gücüyte" çıkanlmıştı.
Ancak Mimarlar Odası, davadaki müdahil
konumunu sürdürerek Bakanlığa bağlı Konı-
ma Kurulu'nun StT karannı "Belediye'ye ve
Bakanlığa karşı"savunmaya devam etti.
Müzik eserleri
bankada toplanacak
• Müzik eserinin TV. ve radyo
programlannda, reklamlarda ve filmlerde
kullanılabilmesi için Müzik Bankası'ndan
izin alınması gerekecek.
HÜLYAGENÇ
'Müzik Bankası' ağus-
tosta devrede. Sanat ve
sanatçınm içine düştüğü
sosyal sıkıntılann gıderil-
mesi ve haklannın ko-
runması için kurulması
planlanan Müzik Banka-
sı, bu zamana kadar ya-
pılan bütün müzik eser-
lerini bir araya toplaya-
cak. Aynca müzik eser-
lerinin sahıplerine telif
haklannın düzenlı ola-
rak ödenmesini sağlaya-
cak.
Bir müzik eserininin.
TV ve radyo programla-
nnda, reklamlarda ve
filmlerde kullanılabilme-
si için. artık Müzik Ban-
kası'ndan izin alınması
gerekecek.
Müzik Bankası'run fa-
aliyete başlaması halin-
de bu zamana kadar aşı-
lamayan telifhaklan so-
rununun da büyük ölçü-
de giderileceği belirtili-
yor. Müzik Yapımcılan
Dernegi'nin (MÜYAP)
ağustosta tamamlanma-
sı beklenen Müzik Ban-
e-posta : tan (g vol. com. tr
kası projesınde başanya
ulaşması halinde Sine-
ma Eserleri Sahiplerı
Meslek Bırlıği'nın de
(SESAM)*Film Banka-
sı" projesinı gündeme ge-
tireceği belirtiliyor.
Müzik Bankası'nın
yalnızca sanatçılann te-
lif haklarını almasında
etkili olma>acağını söy-
leyen Özer Plakçılık'ın
sahibi ve MÜYAP Baş-
kanı ŞahinÖzer,gelecek
nesillere eski nesillere ait
müziğin tanıtılmasmda
da etkili olacağını bildi-
rerek "Avnca bu banka
bütün müzik eserlerinin
bir yerde toplanmasını
sağlavacak" dedi.
Müzik Bankası'nın ku-
rulması için gerekli hazır-
lıklann tamamlandığını
dile getiren Şahin Özer,
öncelikli olarak 57 mih/ar
sermayeli MÜYAP AŞ'yi
vkurduklarını kaydetti.
Sermayenin müzik dün-
yasındantoplandığını be-
lirten Özer. besteciler.
güftecıler başta olmak
üzere müzik dünyasının
kurulacak olan müzik
bankasına bü>ük güven
duyduklannı vurguladı.
Sinema eserlerinin bir
arada toplanması ve sa-
natçı, yönetmen. senarist,
özgün müzik sahibinin
hakkının korunabılmesi
için Film Bankası gibi bir
projeye ihtiyaç duyula-
cağını söyleyen SESAM
Tekruk Bilim Kurulu Baş-
kanı Yılmaz Atadeniz,
MÜTAP'm Müzik Ban-
kası projesinin mesafe
katetmış olduğunu söyle-
yerek "Film Bankası kıır-
ma düşüncesi hâlâ olgun-
laşma safhasuıda. Şu an-
da sinema eserleri farklı
yerierde, farklı kişilerin
elinde bulunuyor. Elbet-
te bir araya getirilmesi
herkes için daha iyi olur"
dedi.
Kocasım subayla aldattyor
1981'de 13 yaşşdaykea çevirdiği
tt
La Boum-Paüarsam
Yanarsın" isünfi fijjn ile birden yıkka pariayan Sophie
Vlarceau. bugün HoüVvvood yapımcüarının peşmden koştuğu,
uluslararası üne sahip bir saoatçı. Mel Gibson ik blr^te
muadığı "Brav«heart-Cesur Yürek'* isinıli fJnile sev ircmin
) üreğinde taht kuran genç yıldız. son günlcrde "hav atımuı
rolii" diye nitdendirdiği Anna Kareninada başroJü (>yruıyt)r.
Rus vazaı Lev Tolstov 'un a> nı adh eserindföjâjöiuR a
uyarlanan bu njmde, kocasım genç bir p
kadının çelişkilerini ve dav andma/ a<ılanru or.
Yalova İHL
Atatürk
büstü9
yıldıryerine
konulmuyor
BEHİCE ÖZDEN
YALOVA- Yalova tmam
Hatip Lisesı'nde (İHL)
1988 yılından bu yana kü-
tüphanede gizlenen Ata-
türk büstü tüm tepkilere
karşı yerine konulmuyor.
1988 yılında yeni bina-
sına taşınan Yalova iHL'de
9 yıldır büst knzi yaşanı-
yor. Okuldakı Atatürk büs-
tü okul yöneticileri tara-
fından ."inşaatyapüacağı"
gerekçesıyle 9 yıldır kü-
tüphanede tutuluyor.
Velilerin tüm uyanlan-
na karşın yöneticiler büs-
tü kaidesine koymayınca
şikâyet üzerine olaya Mil-
li Eğitim Bakanlığı müfet-
tişleri el koydu. Iki ay ön-
ce okula gelen müfettişler,
büstün yerine konulması
için okul yöneticilerini
uyarmalanna karşm bir ge-
lişme sağlanamadı.
Yalova İHLMüdürüEk-
rem Şahin, müfettişlerin
okula gelerek uyanda bu-
lunduğu iddialannı yalan-
ladı. "Bizim onlar kadar
kafanuz çahşnuyor mu" dı-
yerek müfettişlere tepkı
gösteren Şahin. büstün ye-
rine konulması için çalış-
malaryaptıklannı öne sür-
dü.
Şahin, "Okula ild yeni
kat çıkmak istivDruz. Inşa-
atta büst tahripolurdiyc ka-
ideye yerieştirmedik. Ço-
cuklar bahçede top oynu-
vor, bu da büste bir zarar
verir diye düşündük. Şim-
di bir albay bize büstün ye-
rine konulması için yardım
ediyor" dedi.
Yalova'daki eğitimcıler
lHCdeki Atatürk büstünün
il milli eğitim müdürlü-
ğündeki bazı gericilerin
baskısı yüzünden kaidesi-
ne konulmadığını öne sür-
düler.
MESELA DEDIK ERDAL ATABEK
S ~ I ambazla hokkabaz, bir de mad-
V_/ rabaz günlük hayatın sıkıntıla-
nnı unutturan pek marifetli tiplerdir.
Eskiden bu eğlenceli npleri pana-
yırlarda. sirklerde seyTeden halk pek
hoşlanır, çevrelerinde toplaşıp ba-
kar, hoşça vakitgeçirirlerdi. Şimdi-
kı zamanlarda ise hem öyle panayır-
lar bulunmadığı hem de insanlann
bunlara ayıracak zamanlan kalma-
dığından bu mesleklen icra edenler
çeşitli yerlere dağılmış, başka işler
yapmaya başlamışlardır. Ama en iyi
yaptıklan işler de böyle cambazlık,
hokkabazlık gibı marifetler olduğu
için onlan artık değişik yerierde gö-
rebilirsiniz. Biz de gunümüz cambaz-
lanyla hokkabazlan, bir de madra-
bazlan neler yapıyor diye bakahm de-
dık.
Cambazlar siyaset
yapıyor...
baz'. 'Canbaz', Farsça bir sözcük.
'canıylaoynayan' demek. Gergin bir
ipin üzerinde çeşitli numaralar yapan
bu marifet ustalan ne hünerler ser-
giler, seyredenlerin yüreklerini ağız-
lanna getirirlerdi.
Şimdinin cambazlan ise bu hüner-
leri siyasette gösteriyorlar. Eski cam-
bazlardan farklan, kendi canlanyla
değil de başkalannın canlanyla oy-
namalan. 'Dil cambazlan' varki ağ-
zına geleni söylüyor, paçası sıkışın-
Cambazla Hokkabaz...
c ambazı biz kendi dilimizde
'cambaz' yapmı §ız ya aslı 'can-
ca "Ben öyle demedimdi, uydurmuş-
lar"deyivenyor. 'Etek cambazlan'
bir eteğin çevresinde dolaşıp olma-
dık hünerler sergiliyor. Ellerinin üze-
rinde yürürken etek öpenleri var. iki
büklüm olup eteğin çevresinde dö-
nenler var.
Bu etek cambazlan öyle şeylerya-
pıyorlar ki seyredenler şaşıp kalı-
yor, " Yani artık böylesi akla bile ge-
İemez" dıyorlar. 'Koltuk cambazla-
n'nın hünerleri ise akıllara sığmaz.
Koltuğu parmak uçlannda çeviriyor,
başlannın üstünde taşıyorlar. Kol-
tuktan aynlamadıklan için de onun-
la yatıp kalktıklan bile söyleniyor.
Kimi siyaset cambazlan da bir kö-
şeden öteki köşeye öyle hızlı gidi-
yor ki seyredenlerin gözleri yorulu-
yor. Halk da bunlan^seyredip gün-
delik sıkıntılannı unutuyor. zama-
nın nasıl geçtiğini anlamıyor. Gü-
nümüzün cambazlan böyle.
Ya hokkabazlar?..
D ir de 'hokkabaz'lan göreceksi-
D niz. Eskiden bu "hokkabaz'lar
el çabukluğu yapar. elindeki mendi-
lı kaybedip burnundan çıkanr, mil-
letihayretlere düşürürdü. Günümüz
hokkabazlan ise artık başka işler ya-
pıyorlar, sanatlannı gazetelerle, te-
leviz>
r
onlarda gösteriyorlar. Çanak
yalamaktan aşınmış dillerini şapır-
tadarak kalemlerini hokkaya batınp
kendilerini besleyen efendilerini sa-
vunmaya girişiyorlar. Derken efen-
dileri paralan kesti mi. haydi bu se-
fer de aynı hokkayı onu batırmak
için kullanmayabaşlıyorlar. ".\man
buna ne oldu? Bu nasıl iştir?" deme-
ye kalmıyor. eski efendi kesenin ağ-
zını açınca 'hokkabaz' gene yeni hü-
nerlerini sergileyip efendiyi destek-
liyor.
Artık hokkabazlann marifetlerin-
den hangı kapının çanağını yaladı-
ğını anlıyorsunuz. Televizyon ekra-
nmda öyle hünerler sergiliyor ki bil-
diklerinizi bile tanıyamıyorsunuz.
Şimdinin hokkabazlan artık çok şık
giyınıyor, en iyi yerierde oturuyor,
en lüks arabalara biniyorlar. Çünkü
eskisi gibi değil, hokkabazlık çok
para getiriyor. Yeni hokkabazlar da
sıranın kendilerine gelmesıni bekli-
yor. para babalanna "Ben daha iyi
hokkabazlık yapanm" diye kıpırda-
yıp duruyorlar. Mıllet de bu hokka-
bazlara bayılıyor, "Ah ulan ah,zama-
nında neden hokkabaz otmadık?"
diye iç geçıriyor.
Hele de madrabazlar...
( 1 ^"adrabazük' eskiden, bildi-
IVl ğiniz esnaflıktı. Biryerde-
ki malı alıp başka yere satan aracı-
lara 'madrabaz' denirdi. Onlar da
üreticiyle tüketiciyi ı>i çarparlardı ya.
bugünkülerin yanında hiç kalırlar.
Bugünün madrabazlan yalılarda. vil-
lalarda oturup cep telefonlanyla ça-
lışıyor. Bir yerde ballı bir ihale işi mi
var. madrabaz hemen devreye giri-
yor, işi bitiriyor. Bınnin büyük pa-
ralar dönen bir işi olmuyor mu? He-
men madrabaza koşuyor. "Aman gö-
züm, bu işi yapsan yapsan sen ya-
parsm" diyor. madrabaz işi bitiri-
yor, payını da hesabına yatınyor. Bu
madrabazlık meselesi iyice alıp yü-
rüdü. Işını bilen, aklını bu işe yatı-
ran madrabaz oluyor. Eskiden ana-
lar babalar çocuklanna "tnşallah
mühendis, doktor olur" diye dilek-
lerde bulunurlardı. şimdi 'Ah,çocu-
ğumuz bir madrabaz olsa,vallahi he-
pimiz kurtuluruz' diye dua ediyor-
lar. Ünlü madrabazlann hayat hikâ-
yeleri yayımlanıyor, gençlere örnek
olsun diye anlatıhyor. Öyle madra-
bazlar var ki dünyaya örnek diye
gösteriliyor.
Düzenbazlarla işvebazlar da var
ama sıra gelmedi.