23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
14 KAZİRAN 1997 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Sıvas katliamı sanığı Atalay, kasetleri izlemesi halinde olaylara katılanlan teşhis edebileceğini söyledi Suçhılar ckşandaidcüasıAJVKARA (Cumhuriyet BOrosu) - Sı- vas'tı 2 Temmuz 1993 günü meydana geleıve37kişininölümüyle sonuçlanan olaylardan sonra yargılandıklan Ankara 1 No'lu DGM'ce çeşitli hapis cezalan- na rnahkûm edılen ve cezalan Yargı- tay'ca bozulan 23'ü tutuklu 98 sanığın yeniden yargılanmasına devam edıldi. DurLşmada söz alan tutuklu sanıklardan MevMit Atalay, avukatlannın kendisinı savunmadığını belirterek itirafçı olmak isted-ginı açıkladı. Atalay, olaylara iliş- kin kasetleri izlemesi durumunda, olay- lara tatılanlan tek tek teşhis edebilece- ğini bildirdi. Dsvanın dün görülen duruşmasına, tu- • 37 kişinin ölümüyle sonuçlanan olaylardan sonra yargılandıklan Ankara 1 No'lu DGM'ce çeşitli hapis cezalanna mahkûm edilen ve cezalan Yargıtay'ca bozulan 23'ü tutuklu 98 sanığın yeniden yargılanmasına devam edildi. tuklu sanıklardan 10'u ile taraflann çok sayıda avukatı katıldı. Çok sayıda izle- yici de duruşmada hazır bulundu. Mahkeme Başkanı Orhan Karadeniz. sanıklardan Ali Kurt'un sabıka kaydının geldiğıni, gıyabi tutuklu sanık Ozay Ka- ratürkün yakalandığmı ve gıyabi tutuk- lama karannın vicahiye çevrildiğini kay- dederek, diğer gıyabi tutuklu sanıklar için yazılan tutuklama müzekkerelerinin yanıtının gelmediğini söyledi. Böylece davada yargılanan tutuklu sanık sayısı 23'e yükseldi. Daha sonra sanık avukatlan. soruştur- manm genişletilmesi konusundaki is- temlerini bildirdiler. Avukat Muhammet Emin Ozkan. ola\ yerinde inceleme ve keşif yapılmasını, sanıklann. sanık ol- mayan kışilerin de aralannda olduğu bir anda yeniden teşhis edilmelerini ve olay- lann tek delili olan vıdeo kasetlerin ta- raflann hazır olduğu bir ortamda yeni- den izlenerek değerlendirilmesini talep etti. Müdahil avukatlardan ÖnderSav, sa- nık avukatlannın savunma haklanna say- gılı olduklannı, ancak soruşturmanın ge- nişletilmesi ıstemlerini, savunma hakkı içinde olmadığı için kabul etmedikleri- ni bildirdi. Yargıtay 9. Ceza Dairesi tarafından idamla yargılanması istenen tutuklu sa- nıklardan Mevlüt Atalay. şimdiye kadar Veliler isvan etti KKTC'de tehlikeli oyun DtşHaberlerSenisi- KKTC'dekı üniversitelerde okuyan öğrencılerin velileri, PKK yanlısı öğrencilerin ülkücülerle çatıştığı yolundaki haberlere karşılık ortak bir basın bildirisi yayımladılar. Başta Güneydoğu"dan gelenler olmak üzere çocuklannın potansiyel suçlu olarak kabul edilmesıni kınayan veliler. gerekli önlemlerin alınmaması halinde çocuklannın Türkiye'ye naklinı talep edeceklerini bildirdiler. CHP L'rfa İl Başkanı Halil Pa>daş ve İlhami Kıhç'm ımzalannı taşıyan basm bildirisi hazırlayan veliler, öğrencilerin hiçbır siyasi hareket içinde olmamalanna karşın özellikle Güneydoğu"dan gelen öğrencilerin potansiyel suçlu olarak görülmeye başlandığı vurgulanıyor. Gazetemize dûn ulaşan bıldiride şövle deniliyor: "Sadece eğitim amacı ile burada bulunan çocuklanmızın hiçbir siyasi hareket içerisinde olmadıklan çok iyi bilinmesine rağmen olaylara siyasi bir kılıf ındurulmaya çabşüarak güvenlik güçlerinin bir tarafa destegi sağlanmak istenilmektedir. Son birkaç a\dır özellikle Günevdoğu kökenli öğrenciler potansiyel suçlu gibi görülmeye başlanmış ve kendilerine çeşitli saldınlar başlatılmışür." Bıldinde aynca "Ola>lar önlenmediği takdirde biz •veliler olarak konunun TC Parlamentosu'nda ve medvasında taruşılmaya açümasuıı ve çocuklanmızın topyekûn Türkrye'deki okıillara nakil edilmesini talep edeceğiz" denildı. Sürat motoruyla vapur taradılar İstanbui Haber Servisi - Kadıköy - Karaköy seferini yapmakta olan Şehir Hatlan Işletmeleri'ne ait " Kuzguncuk" isimli vapura. Sarayburnu açıklannda beyaz renkli bir sürat motorundan ateş açıldı. Vapurun 2. kat penceresine isabet eden kurşunlar yüzünden 2 yolcu yaralanırken 2 kişi olduklan belirlenen saldırganlar kaçtı. Kadıköy'den kalkan Kuzguncuk vapuru, saat 17.45 sıralannda Sarayburnu açıklannda silahlı saldınya uğradı. Sürat motoruyla, Kuzguncuk'a yaklaşan 2 saldırgan, vapuru kurşun yağmuruna tuttu. Saldın sonucu isabet alan 2. kat pencerelen kınhrken Abdurrahman Kurtuluş (57) adlı yurttaş cam kınklanyla. Ali Ferzan Serdar (43) da ağzından kurşunla yaralandı. Yaralılar, Numune Hastanesi'ne kaldınldı. Yaralılann sağlık durumunun iyi olduğu bildırildi. Sahil güvenlik ve deniz polisi. saldından sonra kaçan sürat motorunun yakalanması için seferber edildi. İıııaııı - hatip lisesi inşaatı durduruldu Gaziosmanpaşa'da, teknik lise veya ilkögretim okulu yapılması için aynlan arsaya kaçak olarak yapılan "Gaziosmanpaşa Anadolu İmam-Hatip Lisesi" inşaatı tstanbul Valiliği tarafından durdurul- du. CHP Gaziosmanpaşa İlçe Başkanı Mehmet Pblat, RP'li bele- djyenin kaçak inşaaûn yapümasma göz yumduğunu belirterek, "fmam-hatip lisesi inşaatı için dikilen tabelada Milli Eğitim Ba- kanlığı'nın adı kullanılıvor ama. Milli Eğitim Müdürlüğü'nün böyle bir inşaattan haberi vok" dedi. Kaçak imam-hatip lisesi ile ilgili mart ayı ortalannda gazetemizde çıkan haberier üzerine İs- tanbui Valiliği konuyla ilgili Gaziosmanpaşa Kaymakamlığı"ndan bilgi istedi. Valiliğin girişimi üzerine imam-hatip lisesi inşaatının kaçak olduğu anlaşıldı ve durduruldu. Milli Eğitim Müdürlüğü yetkilileri, arsanın okul yeri olarak aynldığuu, planlarda ve prog- ramlarda teknik okul veya ilköğretim okul alanı olarak gözüktü- ğünü belirterek imam-hatip lisesryle ilgili İstanbui ValiliğFnin ve Milli Eğitim Müdürlüğü'nün hiçbir izni ve haberi olmadığını söy- ledi. İnşaat tabelasına "Milli Eğitim Bakanlığı" ibaresinin. hiçbir izin alınmadan konulduğunu belirten yetkililer, böylelikle inşaata yasal bir kimlik kazandırılmak istendiği değerlendirmesi vapnlar. Söz konusu bölgede "şiddetle" liseye ihtivaç duvduklannı anlatan Milli Eğitim yetkilileri, 6 katlı imam-hatip lisesi inşaatım devrala- rak düz lise yapabileceklerini belirttiler. sanık avukatlanndan hiçbirinin kendisi- ni savunmadığını ve hep susturulduğu- nu ileri sürerek bu nedenle avukatını az- lettiğini, kendı kendını savunmak istedi- ğini belirtti. Atalay. toplu olarak yargı- landığı davadan. dosyasının aynlmasıru ve ayn olarak yargılanmak istediğıni bil- direrek şunlan söyledi: "Geçen yıl karar dunışmasında, Mah- keme Başkanı M uammer Ünsoy "a ürnak makası nrlattjğım gerekçesiyie, haksızye- re 1 yüa mahkûm oldum. Ben bu dava- dan da dosyanun aynlmasını istiyorum. Vldeo kasetleri iyice incelendiğinde. bu- rada vargılananlann hiçbirisinin eyleme katılmadığı görülecektir. Ben o eylemi gerçekleştirenlerin çoğunu tanıyorum. Olaylara iüşkin görüntülerin izlenmesi du- rumunda, olaylara kaülan- lan tek tek teşhis edebili- rim." Istemler konusunda gö- rüşleri sorulan duruşma savcısı Hamza Keteş. sanık avukatlannın soruşturma- nın genişletilmesi konu- sundaki istemleri ile sanık Mevlüt Atalay'ın isteminın reddine ve tutuklu sanıklar ile gıyabi tutuklu sanıkla- nn tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesi- nı istedi. Duruşma, savcının esas hakkındaki görüşünü ha- zırlaması için 4 temmuz gününe ertelenirken sanık- lann dışan çıkanlması sı- rasında Mevlüt Atalay. ga- zetecilere, "Benimle gö- rüşmek isteyen olursa,olav - lann gerçek sorumlulannı acıklarun" dedi. Bu sırada sanıklardan bazılan "boz- kurfişareti yaparken, ba- zılan da el hareketi yapa- rak mağduryakınlanna ha- karet ettiler. Sanıklann bu hareketinı protesto ederek "Katüler, yobazlar" dıye bağınp "yuh" çeken mag- dur yakınlan, polisler tara- fından güçlükle durdurul- du Mumcu Komisyonu Başkanı, yetkilileri soruşturmayı savsaklamakla suçladı Savcılar ve Şahinoğhı hakkında suç duyurusu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM Uğur Mumcu Cinayetıni Araştırma Komisyonu. suikast soruşrurmasını savsakladıklan ve görevlerini ihmal ettikleri suçlamasıyla dönemın Ankara DGM Başsavcısı Nusret Demiral. savcı ülkü Coşkun ile Ankara Valisi Erdoğan Şahinoğlu hakkında Adalet. lçişleri ve Milli Savunma bakanlıklanna suç duyurusunda bulundu. Komisyon Başkanı RP'li Ersönmez Yarba> r imzasıyla bakanlıklara gönderilen yazılarda, her üç yetkıli ıçın de "'menfurcinayetin soruşrurmasını savsakladıklan ve görevlerini ihmal ettikleri göriişüne vanldığı" vurgulanarak haklannda gerekli ışlemlenn yapılması ve sonuçtan TBMM Başkanlığf nın haberdar edilmesi istendı. Komisyonun lçişleri Bakanlığı'na gönderdiği yazıda. Vali Şahinoğlu'nun yanı sıra TRT'de yayımlanan "Perde Arkasr programına katılarak görüş belirten kamu görevlileri, tanık Ayhan Aydın'ın TRT'de yayımlanan "Ateş Hattı" programına katılmasını sağlayan güvenlik görevlileri, ile İslami Hareket Örgütü mılitanlan Mehmet Zeki Yıldınm ve Ayhan Usta ile ilgili tutanakta tahrifat yapan emniyet görevlileri hakkında gerekli soruşturmalann yapılması istendi. Komisyonu ziyaret eden Mumcu ailesi, Ersönmez Yarbay'a yazdığı mektupta. "cinayetin aydınlatılması konusunda, yapılması gerekenleri ve yapılmavanları bir kez daha kanıtlanyla kamuovu adına TBMM'ye sunan komisyon üyelerine'" teşekkür etti. OLUMUNUN 20. YILDÖNÜMÜNDE. MÜLKİYELİLER BIRLİGİ YAZARLAR SENDİKAŞI TOPLUMSAL DÖNÜŞÜM YAYINLARI Doç. Dr. Orhan Yavuz'u Anma Toplantısı 15 Haziran 1997 Saat: 15.00 AÇILIŞ KONUŞMALARI Metin YAVUZ Eğitimci, EĞİTİM-SEN 4 Nolu Şb. Bşk. Proff. Dr. Gürol ERGİN T.Z.M.O. Genel Başkanı Ataol BEHRAMOĞLU Şair, T.Y.S. Genel Başkanı TÜRKİYE'DE FAİLİ MEÇHUL SİYASAL CİNAYETLER Halit ÇELENK Avukat Hasan Fehmi GÜNEŞ İçişleri Eski Bakanı Tanzer SÜLKER Yılmaz Yazar Erbil TUŞALP Gazeteci - Yazar Yöneten: Alper AKTAN Mülkiyeliler Birliği Genel Başkanı Dinleti: Ufuk KARAKOÇ Devlet Operası Sanatçısı Yer . HARB-IŞ TOPLANTI SALONU İnkılâp Sokak, Kızılay, ANKARA ÖRTÜLÜ ÖDENEK DAVASI Istanbullu yeniden ifade vermek istiyor EVtN GÖKTAŞ ANKARA-RPIi Ada- let Bakanı Şevket Ka- zan'ın. hükümet ortağı DYP'ye karşı koz olarak kullandığı belirtilen "ör- tülü ödenek davası"nda. Tansu Çiller" in Özel Ka- lem Müdürü .\kın İstan- bullu mahkemeye başvu- rarak '"yeniden" ifade vermek ıstediğini bildir- di. tstanbullu'nun. Baş- bakanlık Müsteşar Yar- dımcısı Ahmet Köksalın tanıklığına başvurulması yönündekı mahkeme ka- ranndan da vazgeçilme- sini ıstemesi dikkat çek- tı. Davanın tutuklu sanı- ğı Celalettin Selçuk Par- sadan. geçen yıl mayıs ayında emekli Orgeneral Necdet Öztorun'un adını kullanarak, örtülü öde- nek kanalıyla dönemin Başbakanı Tansu Çiller'i 5 milyar dolandırdığını ileri sürmüştü. Kazan'ın, 9 Haziran 1997 günü RP-DYP Or- tak Komisyonu toplantı- sında yaptığı konuşmada. kamuoyunda "Parsadan davası" olarak da bilinen 5 milyar liralık örtülü ödenek davasını. DYP'li- lere karşı koz olarak kul- landığı savı basma yansı- dı. Haberlere göre. top- lantıda seçim tarihi üze- rinde anlaşma olmayınca ortaklar arasında sert tar- tışmalaryaşandı. Toplantıda konuşan Kazan. "Biz sizinle ilgili birçok sıkıntıvı göğüsle- dik. Hatta biıgün dahi Ankara savcısını çağır- dım. Parsadan davasıyla ilgili olarak, bir yüksek bürokrat ifade vermiş. İfade sizin döneminizi çok sıkınnya sokacak ni- telikte imiş. Bu bürokrat devletin nasıl tahrip edil- diğini anlatıyormuş" de- di. Kazan'ın, "bir yüksek bürokrat" dediği kişinin, Istanbullu olabileceği kaydedildi. Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüşü- len davada daha önce ta- nıklık yapan Istanbullu yeniden tanıklık için 4 haziranda mahkemeye gönderdiği dilekçesinde, geçen duruşmada tanık- lık yapmasına karar veri- len Başbakanlık Müste- şar Yardımcısı Köksal'ın, tanıklığından vazgeçil- mesini de istedi. Şeriat yurtlarına lçişleri hoşgörüsü ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Genelkurmay Başkanlığı'run verdiği "ir- ticai faaliyetler" konulu bnfinglerde şenatçılann güdümünde olduğu vurgu- lanan öğrenci yurtlan ko- nusunda Milli Eğitim Ba- kanlığı'nca (MEB) vapı- lan çok sayıda uyarının lçişleri Bakanlığı tarafın- dan dikkate alınmadığı bil- dırildi. Laik rejime yönelen teh- ditlere karşı bir dizi önlem alınması kararlaştınlan Milli Güvenlik Kuru- lu'nun 28 şubattaki toplan- tısının ardından MEB ta- rafından mart. nısan ve mayıs aylannda valıliklere gönderilen genelgelerde, yurtlardakı denetimlerin sıklaştınlması istendi. Peşpeşe yayımlanan genel- gelere karşın şu ana değin valiliklerin yurtlarda. uya- nnın ötesınde önlem alma- dığı kaydedildi. MEB yetkilileri, Genel- kurmay brifinglerinde İçişleri'nın 28 şubatkarar- lan girişimlennin "göster- melik" olduğunu vıırgula- masının ardında şeriatçı akımların güdümündeki yurtlar konusundaki du- yarsızlığın da yattığına dikkat çektıler. Yetkililerden alınan bil- gilere göre. Türkiye'de fa- aliyet gösteren 2034 yur- dun l240'ı derneklere, 550'sı vakıflara, 84'ü özel kişilere, l60"ı da şirketle- re ait. Bakanlık yetkilileri. bu yurtlann sadece eğitim ve öğretım boyutunun ken- dilerinin sorumluluğunda olduğunu vurguladılar. Yetkililer. yurtlann yılda en az l kez MEB müfettiş- lerince denetlenmesi ge- rektiğini bildirdiler. Der- neklere bağh yurtlann MEB, İçişleri ve Sağlık ba- kanlıklan yetkilılerince, vakıflara ait yurtlann Va- kıflar Genel Müdüriüğü, MEB ve Sağhk Bakanlığı yetkililerince yılda 3 kez denetlenmesi gerektiğinı kaydeden yetkililer. özel yurtlarla da MEB, lçişleri ve Sağlık bakanlıklannın ilgili olduğunu söylediler. ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Darbe mi Var... Sokakta, okulda ya da herhangi bir yerde, sürek- li yolumu kesiyorlar; "Söyle" diyortar, "darbe geliyor mu?" Soranların kımi umutla soruyor, kimi endişeyle. Umutla soranların umutlu olmalan farklı nedenlerden olduğu gıbi, endişeyle soranların endişelerinin ne- denleri de biribirinden çok farklı. Bir kısım ınsan, "Dindariara baskıyapaharmı" diye endişe ediyor. Bir kısım insan, "Piyasalarda buhran çıkarmı" korkusu içinde. Umutla soranlann bir kısmı, "Türkiye'de temiz si- yasete geçilebileceğinin" umudunu taşıyor. Bir di- ğer kısmı, "Susurluk vb. gibipisliklerin üzerine gıdi- lebileceğinin umudunu" taşıyor. "Hocam bizim ma- aşlan arttırırtar mı" dıye soran da var... "Darbe olacak mı" dıye soranlara gerçekten şaşı- yorum. Aslında darbe çoktan gerçekleşti. MGK'nin, bir "ültimatom" niteliğindekı 18 maddelik talepleri- ni (ya da tavsiyelerini) dile getirmesi, darbeden baş- ka birşey değildi. Ve o ültimatomu yedikten sonra; o talepleri dile getiren kumandanlann emeklilik işlem- lerini başlatamayan hükümet, istifaetmiş sayılır. Fa- kat bızimkiler maaşallah kös dinlemiş. inanılmaz bir pişkinlik ve yüzsüzlükle anlamazdan gelmeye, duy- mazdan gelmeye çalışıyoıiar. Önce MGK'nin "tavsiyelerini" (!) TBMM'ye götü- rüp, Silahlı Kuvvetler'le Meclis'i karşı karşıya getir- meye çalıştılar, olmadı... Daha sonra ortaya bir "erken seçım" lafını atarak bu kez orduyu milletle karşı karşıya getirmenın ay- mazlığınagırdiler. Üstelık bu seçim, bir "referandum" olacakmış. Inanılır gibi değil... Yıllardan ben yazar dururum. "Hodri meydan" de- rim. Bu ülkede insanlann asla "geriye dönmeye" ra- zı olmayacaklarını adım gıbi bilirim... Yapalım gerçek bir referandum ve soralım bakalım.. "Laik cumhuri- yetten memnun musunuz", yoksa "Birlslam şeriatı devleti mi istersiniz" dıyelim. Eğer bu milletin yuzde 80'inden fazlası laik ve çağdaş cumhuriyete sahip çıkmazsa, ben bir daha yazı yazmam... Hiç kimse aptal degildir. Atatürk cumhuriyetinin bu memlekertekı ınsanlara neler kazandırdığını herkes bilir. Siyasal anlamdakı "kullann" vatandaş olması kolay olmamıştır. Ve bir kez, kendi egemenliğine sa- hip vatandaş olduktan sonra artık geriye dönüş yok- tur. Bugün Islam şenatıyla yönetilen, (ya da öyle ıd- dia edilen) ülkelerden hiçbirinde insanlar, vatandaş olmanın hak ve nimetlerinden yararianamamışlardı. Kendi kaderine egemen olmanın lezzetini tadama- mışlardı. Ne Iran'da ne Suudı Arabistan'da ne Afga- nistan'da... Bızde ordunun "müdahalesi" bu kez biraz farklı ol- du. Harp Okulu'nu ve tanklan sokağa dökmeden gerçekleşti mudahale. DYP'liter hâlâ başbakanlık bekleyedursunlar, bu hükümet çoktan bitti. Hanı ta- vuk keserler de kafası kopmuş tavuk koşmaya de- vam eder ya, bunlar da şimdi aynı durumdalar. Ga- liba fillerde de benzer bir şey olurmuş. Öldürücu bir yara almış olsalar bile, bir sure daha canlıymışçası- na koşariarmış. Tabii sonra da "küüt" diye devnlir- lermiş... DYP TBMM Grubu'nun çarşamba akşamı aldığı "Ayın 18'ine kadar bekleme karanna" çok güldüm. Ne bekliyoriar acaba? Tutalım ki, Sayın Erbakan başbakanlığı Tansu Hanım'a devretti. Ne olacak? Ne değişecek? Diyelim ki, güvenoyu da aldılar. Refah'ı "kurtarma operasyonunu"sürdürebılecek- ler mi? Sekiz mılyon seçmen kütüklere yazılmamış- ken, seçime gidebilecekler mi? Emeklilik haklarını el- de edememiş olan milletvekillerini 27 aralıktan önce seçime razı edebilecekler mi? Emeklilik hakkının el- de edilmesi için gereken süreyı, iki yıldan bir buçuk yıla çekebilecekler mi? Kımilen, "Liste garantisı veriher" diyor. Laf bu... DYP'nin barajı aşma garantisi var mı kı, liste garan- tisi verecekler. Aynca, Tansu Hanım'ın iafına inana- cak kadar saf ve temiz "Anadolu çocuğu" kaldı mı artık? Kendilerınin bırınci dereceden çıkarlanna ilışilme- diği sürece, kimi sözlere inanmış gibi davransalar bi- le, doğrudan doğruya kendilerini ilgilendirecek bir konuda kolayına inanırlar mı? Peki şimdi ne olacak? Bu hükümet gidecek ve sa- nıyorum DYP-ANAP ve belki de sol partilerden biri, ya da ikisinin de katılacağı bir "mutabakat ve seçim hükümeti" kurulacak. (Sayın Çiller başbakanlık için boşuna heveslenmezse, kendi ruh sağlığı açısından daha iyi olur.) Ve bu hükümetle seçmen kütüklerini yeniden yazdırarak ve seçim yasasında kimi deği- şiklikler yaparak seçimlere gidilecek. Artık seçimle- rin nasıl bir sonuç vereceğini bilemeyiz. Bunu halkı- mız bilir. Fakat Refah'ı ya da Refah'ın yerini alacak olan partınin, Refahhlann yaptığı "münasebetsızlik- leri" bir daha yapmayacağına ya da yapamayacağı- naeminim. Bu senaryoyu, demokrasi adına içimize nasıl sin- direceğimiz sorusuna gelince... Eğer sizin karşınızdaki insanlar demokrasinın ku- rumlannı ayaklar altına alıyor ve demokrasinın kural- lanna uymamak konusunda neredeyse özel bir özen gösteriyorsa, onlara aynı şekilde karşılık vermenin, insanı çok rahatsız etmeyeceği açıktır. Netice olarak karar milletindir. Ve millet neye karar verirse (şeriat düzeni hariç....) başımızın üstünde yeri olsa gerek- tir. Tantan'dan gazetemize ziyaret • Fatih Beledıye Başkanı Sadettin Tantan gazetemizi ziyaret ederek yöneticılerimizle bir sure görüştü. İlçedeki çalışmalannda üniversite ve sıvil toplum örgütleriyle işbirliği yapan Tantan. HABITAT II Konferansf nın ilkeleri kapsamında birçok projeyi sürdürdüklerini anlattı. Fatih'teki tarihsel kent dokusunun korunması için geliştırdıkleri projeleri açıklayan Tantan. İstanbul'un kimliğinin korunması için basın ve yerel yönetimlerin ortak sorumluluklan olduğunu düşündüğünü söyledi. Üniversitedeki saldırılara tepki H Marmara Üniversitesf nde geçen hafta ıki öğrencinin ağır yaralanmasıyla sonuçlanan olaylar. aralannda Öğrenci Aileleri ve Yakınları Derneği. Öğretim Elemanlan Sendikası. Araştırma Görevlileri Derneği ile çok sayıda mühendislık odası tarafından protesto edildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle