03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 2TEMMUZ1996SALI 12 KULTUR IIMSANLAR, SOKAKLAR VE SEYLER. ENİSBATUR İki Cünlügün ArasındaSeferis ıle Gombrowıc2'ın ara- sında bırebır tlışkı kurma çabası Yunanlı şaır ıle Leh romdncının dün>alanna jabancı olan okura ga- np, hatta zorlarna bır ginşım gıbı go- zukebılır Ovsa Türkıyedekı kul- tûrortamının özellıkiennebakmak ısteyenler ıçın \unanıstan"ın \e Polonva'nın kultur ortamlanndakı baziozellıklereı^ıktutulması buor- tamlann hem ıçınde hem de dışın- da ıkı ayn Neruvenın aynı anda >a- şanabıleceğmı gostermesı bakımın- danılgınçolabıleceğıgıbı '»unanıs- tan ve Polonva ıle Turkıye arasın- dakı ınanılması guç benzerlıklenn hesaba katılması açisindan da son derece onemlı ıpuçlan getırebılır Sefens ıle Gombrovvıcz arasında- kı farklılıklar hem kışılıklennebağ- lanabılır. hemdevapıtlannavansı- >andokudaaranabılır \ma buıkı >azann azınlıkta kalan ortaklıkları negarıptırkı canalıcıbıronemta- şır Bırı sıırgunu seçmı^ (Gombro- wıcz 15 vıl Arjantın'de lOvılıaş- kın sureyle de -\vrupa nın değı^ık kentlennde surgün vaşadı) bın sur- güne dolav lı >oldan seçılmış (Sefe- ns 25 yıl boyunca Londra. Ankara, Tırana ve Parıs'te oğrencı \edıplo- mat olarak kaldı) bu ıkı çağdaşımı- zın kendı ulkelennde ıtılıp kakıl- malannın temelınde \ aşama bıçım- lennden çok vazma bıçımlen belır- leyıcı olmuştur Sefens'ın gunlugu Atına yazın çevrelennınsağırlıgı karşiMndaço- ğu zaman umutsuzluga. ver ver de yenık bır ofkeve kapıîan bır uslup- la karşımıza çıkar ~İt iti odiınç ka- şır" anlayı^ı egemendır Yunanıs- tan'ın kultur ortamında aıauş a karşı dırsek teması halındedır \ asat Yunan yazarlan. butün bunlara M- yasal ortamın çalkantılarıv la besle- nen bır düzmece kulrürel degerler toplamı eklenınce, Sefens. vapıtı- nın duYmadan vargılanan bır odak halıne getınlmesıne karşı koymak- ta buyük guçluk çeker Dıngın derınden akan bır akar- su\u andıran Seiem e gore zıt kı- ^ılık ozeüıklerı taşıvan Gombro- uıcz ıngünluSübuaçıdanbakıidı- ğında son derece >aşırtıcı bır goru- numortavakoyar Buenos Aıres te, Varşo\a'nın bınlerce mıl uzağında, neredevsegunugunune Polorrva'da >a\ımlanan gunluk gazetelen ve kulturdergılennı ızlerbu tuhafya- zar Ofkeyle sık sık ofkenın sınır- lannı bıle zorlayan kamçılı bır dıl- le Polonya'dakı kultur ortamının egemen ölçutlenne kın kusar Gomb- rcmıcz Her şeyın sahte. yapay bır olçululukle bır ornek kılınmasına bıkmadan usanmadan dıklenır \an- yana okunduklannda. bu ıkı gunluk bır noktavı apaçık kılar Arayı^a açık farkîı kurallaraboyuneğme- >en bır yaratıcının dışlanabılmeM ıçın Yunanıstanda ve Polonyada yaö Avrupa'dadoğmuştur" sozunu anımsatmakla yetıneceğım Sefens'ı muhafazakar bır şaır saymak doğru olmaz şuphesız. ama, onun Mayakovski gıbı amansız bır yenılıkçı oldugunu bır rur tabula rasa anlavışmı benırriiedığını ılen surmek de bır o kadar vanlış oiur Klasik çızgınm an seruvenın onde gelen temsılcılennden bınvdı Sefe- ns Şıırındekı duz>azisindakı ara- yış bıçımsel ağırlığı goze batma- yan, daha çok ıç kazı nıtelıklen ta- şıyan türdendı Nıtekım, sıınnın bellı başlı durakları arasında Ho- meros'un. Haıkaı gelenegının ol- duğu kadar bır XX vuzvılklasıgı olan •*ÇorakUIke"nın veralması da onun hüdaınabıt bır tav ır seçmedı- gının en behrgın kanıtıdır tmdı GombrovMcz vazısı bu temel se- ^efens'ın Atına'da, Gombrouıcz'ın Varşova'da dışlanmasının. sonuçta haylı geç bır bıçımde sındınlmelennın ana nedenı geleneğe >a da yenılığe bağlı olmalan değıl, koklu bır arayış'ı gostermelen. bununla da Pazar'ın vasata, bır orneklığe çağnsma ayak uydurmayan bır seruven getırmelenydı Nıtekım, bunun gozle gorulur bır kanıtı. her ıkı yazann da evrensel duzeyde baştacı edılmelenyle bırlıkte anıden bırer "ulusal anıf halıne sokulmak ıstenmış olmalandır benımsenen yontemler ve yargılar avnıdır Sefens" ı ya da Gombrovvıcz'ı ay- ncalıklıomeklersavmak ısteyenler çıkacaktır Kendı payıma. Pans"te vasavan Cortazar'ın ya da Kunde- ra'nın, ABD'de, vasayan Nabo- km'un yazgıiannın farklı olmadı- gı görüşündev ım Ama ası I dugum bır adım otededır Kendı ulkelerı- nın smırlan ıçınde egemen bakış ta- rafından surgune terk edı Imış v azar- lann dokumu bu denemenın kapsa- mına sıgmaz. sanıvorum Ezra Fo- und'un "Modern \menkan edebı- çım baglamında Sefens'ınkıne ne- redeyse taban tabana zıt bır goru- numdedır Arkasindakı bınkjmı yok sayarak gelenek zıncırının bır hal- kası olmayı yadsıronun romanlan Bu oylesıne kesın bır farklılıktır kı Batı Avrupalı yazarlann II Dunva Savaşı sonrası anlatı çerçevesınde getırdıgı >enılıklenn zaten Gomb- rovucz ınvapıtındaveraldıgıneden sonra anlaşılabılecektır Bu ıkıozgun\aratıcınınyapıtla- n uzennde uzun uzadıv a duracak de- gılım onlannozgunlugundekıben- zemezlıkten bu deneme ıçın çıkar- \\ itold-Rita Gombnmicz. tacağım hısse bambaşka bır duzle mın konusu çunku Sefens'ın Atı- na da. Gombrovucz'ın Varşova'da dışlanmasının. sonuçta ha\ lı geç bır bıçımde sındınlmelennın ana nede- nı geleneğe > a da yenılıge bağlı ol- malan değıl koklubıraıcni) ıgos- termelen bununla da Pazar'ın va- sata bır orneklığe çağrısına ayak uy durmay an bır seruv en getırmele- rı\dı Nıtekım bunun gozle goru- lur bır kanıtı. her ıkı yazann da ev - rensel duzeyde baştacı edılmelenv- le bırlıkte anıden bırer "ulusal anıf halıne sokulmak ıstenmış olmala- ndır Gombrovvıcz bunu çok once- den sezıp gunluğunde saptamıştı "Romanlanm Paris'te vayımlanıp etkılı olacaklan gun Varşo>a'da \e Buenos \ıres'teki hamam bocekle- ri benı onemseyecekler", sozu onun sağırlıga ve yozluğa dırenışındekı başlıcakılavıızuolmuştu Sefens ın vazgısı da farklı olamazdı Şıırlerı Batı dıllenne çevnlıp Nobel anrıa- ganını aldığında 'vabancı' bağıra basılacaktı • • • Bu uzun açılım şunun ıçın Tur- kıje'de yayın dünyasının olçutlen yazın dunyasmm değerlenyle senk- ronık bırgelışım ıçınde se\retmıyor Sefens ve Gombrovv ıcz'ın. Yunanıs- tan vePolonya'nınavrıksı ornekler olmadığı goruşunu bır kez daha ıle- n surmek ıstenm Pazar kuralları herhangı bırkalıbı bulunmavan ve durmadan belkıdeherornekteve- nılenmek durumunda kalan vazın- sal değerlerle ortuşemıyorsa bu- nun kvlnııvlııfht sınırlı kalan pek çok ulkenın pek çok okuru ıçın geçerlı sayılması gerektıgını unutmamak gerek Pazar kuralları ıle yazınsal de- gerler arasındakı ka\ ma v ı basıt bır denkleme ındırgemek de hemen he- men olanaksızdır Pazar kuralları "değerli~,ozgun urunlerı dişlavan harcıalemı y ucelten bır sığlıkta ol- -.aydı bunca yanıltıcı olmaz. yazar ıle okur arasında aşilmaz bır uçıı- rumaçmavıbaşarabılen butun bu- tune kutııcuibır ışleyış yasasi oluş- tururdu Oysa Pazar'ın kurallarını saptayan etkı ve vetkı merkezlerı- nın amacı \almzca uretılen malın tuketılmeMnı saglamaktır bu ne- denle de satılabılen malı her şeyın üstunde tutar Pazar Yazınsal değe- rı ustunmuş ya da degılmış. onu kavgılandırmazbu Ekonomıkçar- kı dondûrduğu andan ıtıbaren yazın- sal değen ustun urune kapılannı ka- patmak §oyle dursun, onun bu ozel- lığını "satışdeğeri" olarak kullanma- yı da savsaklamaya kalkışmaz Pazar kurallannın sonuçlar açı- sından sureklılık kazanmasını sağ- layacak oncelıklı tek ortak nokta fttya/ısayılabılecegınegore bu.w- nuldeğa de ıkı farklı dünyadan ge- len ınsanlann uzlaşma bolgelen ya- ratmalan zorunludur Boy le olunca da alabıldıgme kla- sık, otunmuş olçutlen (yontemlen değıl tabıı) olan para dünyasının sozculenyle aynı düzlemde bulu- şabılmenın tek yolu. gerçekte heı sejennde(her urunde I \ emden tarum- lanına durumunda olabılen sahıcı \azımaldeğeıieı ın yenne duzme- ce yanı agırbasan çunku gerçekte ı aztnsalolmın an degerler one sure- bılmektır Turkıye'de ve kulturel konumu açısından onemlı ortaklık- lar gösteren Polonya Arjantın va da \unanıstan gıbı ulkelerde Pa- zar'ca one surulen sozde vazınsal de- gerlenn altında toplumun gelenek dokusundan kaynaklanan torel kay- gılar okunur - denemenın bu aşama- sinda konuva yenı bır açılım getır- mek ıstıyorum Turkıye'de yazın ortamı. belkı de kuitur ortamımızın butunune egemen oldugu kanıtlanabılecek hı- ıerui)ik bır yapıya davanmaktadır Çekırdege yaklaştıkça sı\üleiemc- menın ve buna koşut bır bıçımde ağırlığını kovmayı sürduren ataeı- Ai/mührun soz konusu statuko duş- kunlugunun sureklılığını sağladığı soylenebılır sanıvorum Nedır bu hıyerarşık yapıdan açık açık. kımı zaman da ortuk olarak kultur dun- yasına. daha ozelde de yazın dun- yasına yansıvan **değer"lenn be- lırlevıcılıgı' Bana öyle gelıyor kı bu nokta- dabelırleyıcı olan ortamın omun- lığıne yerleştınlen kıdem barem esası ve bunu besleyen yan olçut- lerdır Turkıve'de hemen her do- nemde genç yaşlı, tov olgun otur- muş atak aynmı onemsenmıştır, kı- mı ayncalıklıorneklerbırvana Bu- nun doğal bır ->onucu olarak da ya- zınsal urunlenn sınıflandınlıp kod- lanmasını kolaylaştıran yazınsal "gkfişafın genel sıy asetının tanım- lanmasını dahası vonlendınlmesı- nı sağlavanA;^aA akım loplııanla- \orgo Seferis 11} turu kav ramlarla vazın dunv ası- na bakılmıştır $üphe yok kı, bu kavramların zaman zaman toplum- bılımsel bır bakiş ıçın va da kultur tarıhçısının perspektıfı sozkonusu oldugunda haylı vararlı sonuçlar dogurdugu gozlemlenmıştır Ama bunlann neredev se nılnk y azınsal ol- çutlerolarak vazınbal urunlere doğ- ru sevk edılmesı eleştırel duzlem- de bır kısır dongu y aratmaktan baş- kabırışeyaramamıştır Bubağlam- da goze çarpan en behrgın açmaz yazınsal urunun rekıl nıtelıklerının sısler ıçınde bırakılma zorunlugu- nun ortaya çıkmasıdır AsafHalet Çetebi'nın Vus'atO.Beoer'ınyada MehmetTaner'ın bır turlu bır vere yerleştınlememesi bu açmazın so- mut ornegıdır Şaınn vazann kaha konumu nu çokça onemseyen bu hıyerarşı ve kodlama tutkusunun getırdıgı en can alıcı tehlıke. demın de vurgu- ladıgım gıbı yazınsal urunun oz- gııl rekıl ore/^oluşumlannıngozar- dı edılmesı olmuş Ganp akımına II Yenı ve ya da 1940 kuşagına. toplumcu gerçekçılıge va da 60 ku- şagına \tıle$unlen yapıt ve >azan "sorun" olmaktan çıkmıştır Evet "YaznT.gerçektende "baş- kabirşe> T 'dır YAZI ODASI SELİM İLERİ 'Konuşan Toplum'... Olmadığımızı,nedenolamadığımızıaçıklıyorMe- I met Fuat. Konuşan Toplum lyı ŞeylerYayınevı'nın edebıyat dı- zısının ılk kıtabı Memet Fuat'ın 1993-1994 yıllarında yazdığı 'koşeyazıları'rv bır araya getırıyor Bır araya gelmış bu koşeyazılan, Memet Fuat'ın gundelık hayat- tan eğıtıme, kultur-sanat-edebıyat sorunlanndan sıya- saya nasıl genış bır perspektıften baktığını kanıtla- makta Yine '/conL/şanfop/um'sorununadoneyım Okurya- zarların sıyasa adamlarının aydınların sık sık dıle ge- tırdıklerı konuşmak, açıkça soylemek demokrasının gereğı ozgurce konuşmak olgusunun bugunku top- lumsal ortamımızda olasızlığın elıne duşmuşluğunu Memet Fuat'ın sağduyusundan oğrenebılırız "Toplumların gucu, kuşkulanan, sorgulayan, yargı- layan, değerlendıren bıreylenn çoğalmasına bağlıdır. Duşlenen toplumda butun bıreylenn bu nıtelıkte ol- maları ozlenır Bu duşe gıden yolda ıse, soz ozgurlu- ğunun oncesınde, ınsanlann bu ozgurlukten yararla- nabılecek duruma gelebılmelen ıçın, bambaşka ozgur- luklere gereksınım vardır Sağlıklı beslenme ozgurlu- ğu, çevre ozgurluğu, oğrenım ozgurluğu gıbı " Sankı varmışçasma kımsenın uzennde pek durma- dığı ozgurlukler Soz ozgurluğunun butun bu zorunlu ınsanî yaşa- ma ozgurluklerınden sonra oluşabılecegı savının ge- nsınde, hıç şuphesız Memet Fuat ın derın kulturluluk arayışı ozlemı yatıyor Zaten Konuşan Toplum, baş- tan sona, çıkış yollarının kulturden geçtığı ınancında Ama oncelıkle, kultur ortamına gıden toplumsal or- tamın sağlanabılmesıyle Memet Fuat, yaşadığımız, kultursuzluğe açık ve ozendırıcı toplumsal ortamın açımlamasına gırışme- den dunun guzel ulkulerını duşlerını "Kıtap Fıyatları" yazısında yorumluyor Bır bakıma, bızım yetışme yıl- larımızın da oykusu bu Yenıden-yenıden okudum "Kıtap fıyatlarının 1 lıradan 10 lıraya doğru tırman- dığı yıllarda yayımcı olarak çektığımız sıkıntıları çok tyı anımsıyorum Okurumuzu dargelıhı oğretmenler, unı- versıte oğrencılerı, paraya değer vermeyen, kendını ezdırmemek ıçın kuçuk ışlere katlanan onurlu kışıler olarak canlandınrdık gozumuzde Hıç unutmam, Kaf- ka 'nın Şato 'sunu, 15 lıraya kımse almaz dıye duşune- rek ıkıye bolmuş, ıkı cılt halınde aralı yayımlamıştık Son- ra da cıltlen tek tek satmayı surdurduktu " Kendini ezdirmemek O yılları daha dun gıbı hatırlıyorum Unıversıtede değıl lısede oğrencıydım De Yayınevı'ne gıder, ındı- nmlı kıtap alırdık Memet Fuat ılgı gosterırdı Yalnız o yıllarda, anababalarımızın "kendını ezdırme- mek ıçın kuçuk ışlere katlanan onurlu kışıler" olduk- larının ayırdında mıydık tam bılemıyorum Belkı sezın- lıyorduk, belkı soze dokmeksızın duyumsuyorduk Evımızde, lyı kotu herkes kıtap okurdu Yenı yazıyı sonradan oğrenmış anneannemın Turk'un Ateşle Im- tıhanı'nı okuduğunu hatırlıyorum Bu omur boyu onurlarını korumak adına kuçuk ış- lere katlanmış dar gelırlennden yakınmamış ınsanlar, elbette, gunumuzun ekonomısı çapaçulcu, ahlak an- layışı ıkı değıl kımbılır kaç yuzlu, kultur değerlerıne yaklaşımı alabıldıgme horgorulu, gıt gıde urkunçleşen toplumsal ortamını ummuyoriardı Onlar gelecek umu- du ıçınde okuyorlar, bızlenn de ılle okumamızı ıstıyor- lardı Konuşan Toplum u okurken, bu onemlı kıtabı kaç sı- yasa adamının okuyacağını duşundum Sordum ken- dı kendıme Okumamakla nelerden yoksun kaldıkla- rının bılıncındeler mı^ Memet Fuat o kadar duru, seçık anlatımıyla ulke- mızde yurumeyenın artık yuruyemeyenın ne olduğu- nu yansıtıyor Guncel sıyasanın sayısız yalanına baş vurmaksızın çok daha umut uyandırıcı, ağırbaşlı bır tutumla Aslında sıyasadan soz açıyor, ama 'şıırden, tıyatrodan" yola çıkarak "Neden Şıırle Tıyatro 7 " Çunku şıır, bırtakım evreler- den geçerek, "başkalarının kışılıklerıne sayg/"nın kay- nağınaulaşıyor Çunku tıyatro, "bırbaşkasıolma"mu- cızesını sağlıyor Oysa Bugun konuştuğu ılen surulen toplum, şıırsız ve tıyatrosuz değıl mı'' Daha geçenlerde bır futbol tutkunu, futbolcuların onemını değerını vurgularken tıyatromuzu yerden ye- re çalmaya kalkışmadı mı 9 Şıır hayatın kılgısına sızabılseydı, gorunum boylesı- ne ıç karartıcı mı olurdu? A K S A N A T ' T A 2-6Temmuz'96 02 Sah Soot 12 30 e IS.00 Laser-dısc ten konser ŞOSTAKOVİÇ •Senfon. No 5' SCHUBERT "Senfonı No 8-Unfinıshed" IE Vlravınik\ Lcnıngrad De\ let Fılarmonı \kademı Senfonı Orkestrası) (1 sa 15 d ) 03 Çarşamba Soot. 12 30 * IS 00 Vıdeo dan film "CRIES AND VVHISPERS" ftngılızı.e on|inal) yonetmerı I Bergman OyittîLitlar L LUmann H Andersson < 1 -.ı 35 d ) 04 Perşembe Soot 12.30 Laser dısc'ten caz. BRANFORD MARSAUS "Steep" (1 sa 30 d ) Soot. 18.30 Laser-dısc'ten caz. MILES DA/1S "Mıles ın Pans" tl saat) Soot lt.00 Laser-dısc ten bate STRAVINSKY 'Pulcmella" Koreogra/t R \lston STRAVINSKY "Soldat" Koreografi \ Page (Rambert Dans Toplulugu) (1 sa 10 d ) 06 Cumartesi Soot 14.30 Vıdeo'dan opera. PUCaNI "Manon Lescaut' Üngıiızte jlnazılı) Salıstler-R Scoao P Domıngo P EKıra (J Levıne Metropohtan Opera Orkestrası \e Korosu) (2 M 15 d ) Soot IS 30 Laser dısc ten pop konsen GUNS N'ROSES "Don't Cry November Raın" U saat) 05 Cuma " Soot 12 30 Laser-dtsc'ten konser ORFf "Carmına Burana" Solıstier K Baule F Lopardo T Allen (S Oza\v a Berhn Fıiarmoru (1 MaD MUZİK DİNLEME ODASI Zengın dıskotegımızden sececegınız klasık bau muzıgı CD lenru Pazar ve Pazartesı gunlen dışında her gun 14 00 15 00 ıle 16 00 P 00 ve 18 00 19 00 saatlen arasında ozel kulaklıkhrla dınlevebdırsınız STUDYO VE ATOLYELER Utografi ı-e Sengrafi \tolvesı nde Yurdaer \ltmtas Prof Sadı Dıren Gurol Sozen Mustafa Ata Sınan Demırtaş Resım Atolyesı nde Huse> ın Bdışık Heykel'Atolyesı nde- Halıs Başanr Çok \maçlı Salonda ver alan konser fünı bale % e opera gostenlen laser-dısc ve\a vıdeodan buyuk ekranda stereofonık olarak sunulmaktadır Çok Amaçlı Sakm dakl gosterOere program başladıktan sonra girilmemesi rica ohınur. AKBANK emin Her Sah 22.30 CABARET l \rru\ıHko> \ Kültür ! Sanat i ilanlannız için: • 293 89 78 İ (3hat) •J ; ; r; rj [j 'j rj İ i EĞITIM BAKANLIĞI ÖZEL PKR\ MÜZİK VE EL SANATLARI MERKEZİ S a ıı a u ı ıı ı ıı V a ı PANTO MIM KURSUTürkiye'de ilk defa gerçekleşecek olan bu kurs günümüzün tiyatrocularından Cüneyt UZUNLAR yönetimindedir. PROC5RAMIN SURESI, I Lıfutla 3 t;un 6 saat (l'ayjrtesı Çarjamba, Cuma) TOPLAM SÜRE 8 Hafud.r (2 A>) PANTO MıM BOLUMÜ IÇIN GIRIŞ SINAVI ILE ÖĞRENCI ALINIR S0A BAŞVURU 05 07. 1996 SI\AV 06 07 1996 Saat 13 00 BAŞLASGIÇ IS. 07 1996 Tel 245 44 60 - 244 52 03 - 252 30 *2 Fax 252 30 82 2 TEMMUZ 1993 MADIMAK'I UNUTMADIK?.. YARGI NEREDE? PROGRAM 18.00 RFSIM SERGISI 18J0 AÇILIŞ KOM ŞM\SI Konu^maLi Cenaız KILIÇ (Dıvngı Kultur Derneğı Bajkjnı) 19 00 MI LTİ\ İZ\ O\ GOSTERİ 1930 PANEL I. OTURUM \ O\ETE\ Battal Kılıç lbı\as Davanışma Dernegı Genei Sckreterı) KONtŞMACILAR : Prof. Dr. \lı NESİN \\. Alı \ \ŞAR Cengız GUNDOĞDL (\a/ar) Zekı COŞKL N (Araştırmacı Y azar) 21.00 DİM.ETİ 21 15 AR\ 21.30 PANEL II. OTURUM \O\ETEN: Dr Husevın OZKAHRAM\\ 23.30 KAPAMŞ Ver Mecıdhekov Kultur Vlerkezı (Kat Otoparkı Istu) Tarıh 2 TEMMUZ 1996 - 18.00 irtıbatTel. ^7164 46 SIDAD GULIVER INTERNATIONAL TROJA TDR KIBRIS CLUB ACAPULCO T.K. VP. 29.450.0O0TL 7 gec« K T H Yrteulaşırrv transfer-rahbertık dahrtdır ALANYA ALAAOOM OTB.4* USSOO» BODRUM OO^KTATLKÛYÜ UMODOO ASSOS KBVANSAIUY OTB. 1 U 0 U » Dığer turlarımız vefidemekotaytıUanmtz ıqn bei araymc TÜM YÖRELERE OTEL REZERVASYONLARI AVRUPAYA EKOfslOMIK UÇAK BILETLERI ok ulu lcsnwn>ı 2. DÖNEM: I 2 TEMMUZ 3. DÖNEM: 3 0 TEMMUZ 4. DÖNEM: SAOECE OTİSTİK ÇOCUKLARA 15 AĞUSTOSTA Tel- 282 81 09 - 280 97 57 269 53 02 F\TİH 1. SULHHLKLK H\KİMLİGİ*\DEN 1996 164 M a h k e m e m ı z ı n 1996 164esas, 1996 492 kararsavıh 19 6 1996 ta- nhlı karan ıle Fatıh ıl(,e- sı Karagumruk Keçecı- lerCaddesı Arapemını So- kak No 57 deoturan U- tanbul Gazıobtnanpaşa Merkez mahalle nufusu- na kavıtlı Recep \e Zelı- hakızı ^SSdogıımluNa- dıreKantaru hastalığı ne- denı ıle annesı Zelıha Kan- tarcı nın velavetı altına konulmuştur flanen teb- lıgolunur 26 6 1996 Basın 9^222 SAHIBINDEN Maslak Gazetecıler Sıtesı'nde çatı dubleks Tel: 516 30 45 Nufus cuzdanımı ehiıvetımı tETT pa^omu AOF kımlık kartımı \apur kanımı kavbettım hukumbUzdur SİBEL )4\14\ Ehlıyetımı ve kımlıgımı kavbettım Hukumsuzdur EMERYILDIRM 06 H 2611 plakanolu aracımın ruhsatını kavbettım hukurribuzdur E\IERK4>4
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle