23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 12NİSAN 1996CUMA HABERLERIN DEVAMI 300 PKK'li çemberi yardı NİZAMETTİN KAPLAN FERİTDEMİR HATİCE BİÇER DftARBAklR/R NCELÎ /SI\AS-Genç-Lice-Hanı üç- geninde altı günden bu >ana süren "Armaca" operasvonu aralıksız devim ederken. Di- yarbakır-Bingöl arasında ab- îukaya alınan 300 kadar PKK'lının çemberi yararak bölgeye dağıldıkları öğrenil- dı. 3. Ördu Komutanı Orgene- ral Necati Özgen. sızmalara * karşı Sıvas yöresinde gerekli l önlemlerinalındığını söyledi. (» PKK'Iılenn barındığı \e 5 . takım komutanlannın yetıştı- j rıldığı'*ŞehitReınzi"a'lanıda f aü\enlik aüçlerınce ımha i edıldı. PKK lideri Abdultah Öcalan'ın. teisız mesajlarıy- la teröristlerden güvenlik güç- leriyle çatışmaktan kaçınma- lannı ıstediği öğrenıldi. 7. Kolordu Komutanlığı Kunnay Başkanı Albay Ah- met Kabacaoperasyonlarla ıl- gili bılgı \erirken. amaçlan- nın adam öldürmek değıl *ör- gürii dağıtmak" olduğunu söyledı. Diyarbakır'ın Lıce\e Hani ılçelerinın kuzevı. Bıngöl'ün Genç ılçesinin güneyinde 5 nısan tarihinde başlayan "At- maca" operasvonu. riava des- tekli sürüyor. Dün helıkopter- leGenç. Lıce \e Hanı üçgem- ne götürülen basın ınensup- ları.i.ı. PKK'nın Amedevalet komutanı "Cemal" kod adlı Mahınut Günün barınak ola- rak kullandığı Şehit Remzi alanı gösterıldı. Gü\enlik güçlennce ımha edılcn Kay- maz VadİM olarak bılınen \e Sarım Çayı kenannda bulu- nan bölgede. özellıkle PKK'nın takım komutanları- nınyetıştirıldığıbelırtıldi.Bu- radaki eğitımlerMrasında mı- litanlara, AbdullahÖcalan'ın "Halk Savaşında Militan Ki- şilik" ısımli kitabından ders \enldıeı öğrenıldi. Eğıtım M- nıflarının \akla^ık 70 kışıyı banndıracak kapasitede oldu- ğunu belırten asken bıryetkı- li. terörıstlerın 2O'şer kışılık sığınaklarda kaldığını söyle- di. Aibay Ahmet Kabaca, bü- tün bölgede süren operasyon- ların Bıngöl'ün güneyı ile Lı- cenın kuze> kesımlerınde yoğunlaştığını vuıgulayarak -Amacımız adam öldürmek değil, düzenlerini bozmak ve dağıtmaktır. Öldürmek kur- tuluşdeğil" dıye konuştu. Al- bay Kabaca. ceset toplama ça- Iışmalarının devam ettiğini ve toplanacak cesetlenn kısa za- manda basın mensuplarına gösterileceğinı anlattı. Kaçtılar Şehıt Renızı alanından ka- çan teröristlenn \akalanmaM amacıyla. operasyonIan n özellıkleGenç ılçesınekaydı- rıldıgı bildirilirken, Dıvarba- kır-Bingöl arasinda ablukaya alınan 300 kadar terörıstin çemberi yararak. Bingölün Kiğı, Yayladere ılçeleri ile Tuncelı. Muş \e Batman sö- nüne doğru kaçtıklan öğrenil- dı. Kulp. Inkaya nüfusuna ka- yıtlı olan \e ilçede berberlık yaptığı bıldırılen Amedeyalet komutanı "Cemal" kod adlı Mahmut Gün'ün de söz ko- nusu bölgede bulunduğu \e yakalanmasinın an meselesi olduğu ılerı .türülürken, aske- rı yetkılıler bölgedeki terörist gruplan Şemidin Sakık'ın yönlendırdığını söylüyorlar. Askeri kaynaklar. PKK lideri Apo'nun, büyük kayıp veren ve ıvice dağılan teröristleri, çatışmalardan kaçınmalan konusunda telsiz mesajıyla ııyardığını söylediler. Snas'ta 3. Ordu Koınutan- lığı'nabağlı bıılıklen denetle- yen Orgeneral Necati Öz- gen."Sıvaslılar endise etme- sinler, veni sızma \ok" dedi. Günevdoğu'dakı opera.svon- lardan kaçacak terönstİerin bölgeye sizmasına ızın \er- me>eceklerını belırten Öz- gen. "Ancak biz sızmaolacak- mıs gibi Kemaliye veÇemişge- zek bötaeleri basta olmak üze- re tiim Mirumluluk aianımız içindeönlemleriınizi aldık. Sı- vas'ta bulunan 20-25 kadarte- röristin isimleri bclli" dedi. Yetkılıler. l ıce'nm Ka>maz bölgesınde de PKK'ye ait yenı bır kampın bulundu- ğıınu belırtîıler. Yetkıliier. kaınpın. PKK"nın sözde ta- kım konıutanlannm eğıtımın- de kullandığının bclirlendığı- nı kaydederek •>öyle dedıler: "Bu kamp. 15 kişi)i banndı- racak kapasitedcdir. Cemal kod adlı MahnuıtGüıı'ün ana karargahı olarak adlandmlan Şehit Remzi alanı. terörisHiT tarafından okul olarak adlan- dınlnor. Diğerbölgelerden ge- kıı teröristler, >eni katılanlar burada eğitinı görü>orlarmış. HOPKK'IiöldürüIdü • Baştarafı I. Sayfada TSfCye gösterdigi ilgiye te- şekkür etti. TSK'nın 5 ni- san günü. Lice'nin kuzeyi ile Genç"in güneyinde bu- lunan Muşgüneyi dağları üzerindeki Sağgözü yöre- sinde PKK'ye Vax%\ başlat- tığı "Atmaca™ operasyo- nunda öldürüler) terörist sa- yısı I IO"a yükscldi. Operasyon sırasında 3'ü yaralı 5 PKK militanının da sağ olarak yakalandıgı bil- dirildi. Saggözü bölgesinin bütünüyle TSK kontroliinde bulunduğu ve bölgede ara- zi arama-tarama işlemleri- ne başlandıgı belirtildi. Gü- venlik güvleri. Hakkâri. Si- irt ve Elazığ'da da geni^ çaplı operasyonlar başlattı- lar. PKK'lilerin çembere alındığı operas>onlar .sonu- cu Hakkâri'nin Çukurca il- çesi sınır bölgesınde 7. Si- irt"in Penari ilçesi Okçular Köyü kırsalında 13. Ela- zığ'ın Palu ilçesi Beyhan Köyü yakınlannda da 3 ki- şi olmak üzere toplam 23 te- rörist öldürüldü. Öldürülen PKK'lüerlebirliktelhavan, 20 havan mermisi ile 1 ro- ketatar da bulundu. "Atmaca" operasyonun- da ağır darbe alan \e Bin- gölün Genç ilçesi merkezi- nekaymayaçalışan PKK'li- ler ile güvenlik güçleri ara- sında. Sansaman Köyü kır- salında dün sabah çatışma çıktı. Buradaki çatışmada da ilk belirlemelere göre 2 PKK"li öldürüldü. Çatışma- da. bir polis ile 2 erin yara- Iandığı öğrenildi. Bingöl Devlet Hastanesi'nde teda- vi altına alınan yaralıların durumunun iyi olduğu kay- dedildi. Genç ilçe merkezinde dün bir bildiri dağıtan PKK'liler. Çaytepe. Ser\i. >enisu. Yediyazı. Keklikde- re. Yayla \e Dere köylerinin 10 gün içinde boşaltılması- ni. aksi takdtrde bu köyier- de katliam yapılacağı tehdi- dinde bulundular. 'Heryerdidikdidik aranacak' "Atmaca" operasyonu- nun son durumuna ilişkin olarak Cumhurhet'e bılgi \eren Genelkurmay Bas- kanlığfndan üst düzey bir askeri yetkili. harekâtın bü- \ ük bir başarıyla sürdüğünü kaydetti. Şehider Operasyon sırasında 30 askerin şehit edilmesinin son derece iizücü olduğunu vurgulayan askeri yetkili. dünyada bu tür çatışmalar- da kayıp oranının bire 14 düzeyine kadar çıkmasına karşın. TSK'nin bu oranı 3'e 1 düzeyine indirdiğini belirterek "Gönülisterkibu da olmasın" dedi. Askeri yetkili. operasvonun süresi- ne ilişkin olarak da şiı de- ğerlendirmeyi >aptr "Operas>on, 130 kilomet- re derinliğinde ulan lıü\ ük alanda sürüyor. Dola\ısı>la her deliğe girilecek. her \ ere gidilecek. Belki orada bir müddet belirli üniteler bıra- kılacak. O nedenle süreyi kı- sıtlamak mümkün değil. Orası temizJenincete kadar sürecck. Daha sonra da ara- malara geçilecek." Sınırötesi operasyon yok tçişleri Bakanı ÜlküGü- nej-. dün Bakanlar Kurulu toplantısı öncesinde gazete- cilerin sorusu üzerine. çem- bere alınan tüm teröristler temizleninceye kadar ope- rasyonlann sürdürüleceğini bildirdi. Güney. bir sınırö- tesi operasyon yapılmadığı- nı da kaydetti. Içişleri Ba- kanı. terör eylemlerinde şe- hit ve malul olanlann yakın- ları ileçalışabilecekdurum- daki malullerin işe yerleşti- rilmesi için bir çalışma baş- lattı. Genelkurmay Başkanlı- ğı'ndan dün yapılan yazılı açıklamada. operasyon sıra- sında 30 askerin şehit olma- sından sonra. TSK'nin bu acısını paylaşmak üzere me- saj ve telgrafla tazivetlerini açıklayanlara teşekküredil- di. Açıklamada. "Azizmille- rimizin gösterdigi büyük il- gi ve destek. TSK olarak bi- ze moral \ermekte, mü- cadele azim ve kararımızı pekiştirmektedir*' denildi. G Ü N D E M MUSTAFA BALBAY • Ba$tarafı 1. Sayfada et... Sabah evden çıktın okula gidecek- sin. endişeye gerek yok, "akşama gö- zaltına alınabileceğini varsay" devam et... Devlet dairesine sorununu çözmeye gideceksin, endişeye gerek yok, "yarı- na kalabileceğini varsay" devam et... • • • Adalet Bakanı Mehmet Ağar, adale- ti aidı eline, vuruyor beline beline. Ağar, halkla ilişkileri de güçlü bir kişi. Hakkın- da yayımlanan yazılarda haberlerde. kendisine göre doğru-yanlış yerleri açık yüreklilikle söyler. Ağar, Istanbul Emniyet Müdürlüğü'ne Kemal Yazıcıoğlu'nun getirilmesini is- temediği yönünde bir haber yayımla- nınca açıklama gönderdi: "Biz Yaztcıoğlu 'nun Istanbul'a tayini- ne karşı çıkmadık. Çıksaydık gerçek- leşmezdi..." Ne denir? Açıklama, demeçten özürlü... • • • Polis-öğrenci ilişkilerinde, "şiddetin" dozu tartışma konusu olmaya devam ediyor. Öğrenciler ne ölçüde haklı? Po- lis müdahalenin dozunu kaçırıyor mu? Bu sorulara yanıt yine polisten geldi. Artık uzun uzun kafa yormaya gerek yok. Cop tarifesi şöyle: - Solcu öğrenciler gösteri yapmaya girişirse anında coplama. Miktar sınır- Başkent Çeşitlemeleri... sız. - Nizam-ı Âlem Ocakları ve benzeri sağ görüşlü öğrenciler gösteri yaparsa, özel koruma. - Sağ görüşlü öğrenciler, solcu öğren- cileri dövmeye girişirse, seyretme... Polisin bu tür eylemleri seyretmesi için üniversite kampuslanna özel tribün- ler yerleştirilmeli... Onceki gün Gazi Üni- versitesi'nde boyunları kopuyordu... • • • Söz üniversitelerden açılmışken An- kara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi öğretim üyelerinden aldığımız sitemi aktaralım... Biz, olayların polis-öğrenci boyutunu ön plana çıkardık. 23 mart cumartesi günü 60 yıllık fakültenin önemli bir biri- kimi hasar gördü. 20-25 yıldır üzerinde çalışılan sözlükler, onlarca öğrencinin alın teri tezler, 1930-40 çevirisi eserier, Hindoloji bölümü belgelerinin tümü... Öğretim üyeleri, 15 gündür fakültenin bahçesine "tümülüs" gibi yığılan eser- leri kullanılabilir hale getirmeye çalışıyor. Dördüncü ve beşinci katlardaki koridor- lara yığılmış kitap ve öteki çalışmalar toplanırken polisin kullandığı gaz bom- basının kalıntıları nedeniyle maske kul- lanmak zorunda kalmışlar. Öğretim üyeleri, "Bunupolis mlyap- tı öğrenci mi, önemli olan bu yanı de- ğil. Üzüntümüz bilime bu kadar saygı- sızca saldırıda bulunulması" diyorlar. ••• Üniversitelerle devam edelim. Siyasal Bilgiler Fakültesi öğrencileri bir araya gelerek bir "Öğrenci Meclisi" kurdular. Bunu basına duyurmak için de önceki gün 12.30'da okul bahçesinde buluştu- lar. Medyaya haber verdiler... Kamera bekliyorlar... Beklediler, beklediler... Sa- dece polis kamerası geldi... Programı bozamazlardı. Kuruluşu açıkladılar. Ka- meramanın yanındaki, beli telsizli s/vil polis de okunan bildiriyi alıp gitti. Kameralar o sırada nerede miydi? Polis gününü göriintülüyordu... • • • Polisle devam edelim... Kadir Kara- kaş, Izmır'in Selçuk ilçesindeoturan bir polis. Polis örgütü içinde anti-demok- ratik uygulamalar olduğunu yüksek sesle açıkladığı için başı defalarca der- degirdi... Karakaş, Polis Günü'nde, Ankara'da resmi geçidin yanında, yurttaşlann ara- sında idi. Üzerine geçirdiği kartonda şunlar yazılıydı: "Anti-demokratik uygulamalara son verin. Polis de bir insandır." Karakaş'ı yurttaşlaralkışlıyordu. ama meslektaşlan hemen karga-tulumba götürdüler. Akşam özel televizyonlardan biri ha- berı görüntü eşlığınde verirken muha- bir arkadaş durumu anlatıyordu: "Sayın seyirciler, Kadir Karakaş da- ha önce defalarca devletm aleyhıne da- va açmış bir kişi. Bu olaydan sonra he- men Numune Hastanesı Psikiyatri Ser- visi'ne götürüldü. Psikiyatrıde bu tür olaylara zaman zaman rastlanıyor." Karakaş, "Poliste anti-demokratik uygulama olmasın "dıyor... Kısacası bi- raz demokrasi istiyor... Acaba muhabir arkadaş haklı mı? Bu ülkede demokrasi istemek için deli ol- mak mı gerekıyor? Ne dersiniz? • • • TBMM'de bütçe görüşmeleri devam ediyor. RP'liler her bütçede kendi dün- yalarına selam yollamadan edemıyor- lar... Ancak dikkati çeken bir şey var... Milli Eğitim Bakanlığı konu oluyor, he- men öneriyorlar: Okullarda kızlar. erkekler ayrılsın. Sı- nıflar ayrılamıyorsa bahçeler ayrılsın... Kültür Bakanlığı konu oluyor, hemen öneriyorlar: Devlet baleye para ayırmasın. Bale sanatçılarının giysileri halkımızın orf- âdetine uymuyor... Turizm Bakanlığı konu oluyor, hemen öneriyorlar: Plajlarda kadınlarla erkeklerin yerleri ayrı olsun... Bütün bunları alt alta ko- yunca insan sormadan edemiyor: Bu Refahlıların aklı-fikri nerede? ^Çocıığuıı korunma hııkuku iyileştirîlnıeli 9 • Türk ve Alman hukukçuları, çocuklann korunması açısından, devletin müdahalesinin nasıl olması gerektiği ile milleilerarası özel hukııklar açısından yaşanan sorunlan t'artıştılar. Istanbul Haber Servisi - Türk Medeni Kanunu'nda çocuklann korunmasına ilışkın kanunlann ye- nilenmehi ve modern biranlayışla ıvileştırilmesi gerektiği belırtıldi. Istanbul L'nnersıtesi (İL) Hu- kuk Fakültesi'nde. "Çocuklann Korunması Hukuku" konulu bir ^eııııner düzenlendı. Bugiin de- \ aın edecek olan semınerin dünkü oturumunda konıışan İL' Hukıık Fakültesi Dekanı A>se!Çeliker. Is- \ içre Medeni Kanunu'ndan alınan Türk Medeni Kanunu'nun 70 yıl sonra bugün artık kendı bünyemi- ze uygun bir medeni hukuk olma- sına karşın. çocuklann korunması konusunda bazı değişikliklere ih- tıyacı olduğunu kaydetti. "Hukuk dtizenlemeleri. çocuk- lann toplum vaşamındaki konu- munda doğrudan etkilidirier. O ba- kımdan bu düzenlemelerin çağın şartlanna uygun biçimde yeniden düzenlenmesinde bir zorunluluk vardır" diye konuşan Çelikel. bu- nun, onaylanan Çocuk Haklan Sözleşmesi'nin de geregi olduğu- nu belirtti. IstanbuJ L'ni\ersitesi Hukuk Fakültesi'nde düıenlenen seminere katılan konuşmacılar, çocukların korunması konusunda ba/ı değişikJiMere ihtiyaç olduğunu söylediler. (Fotoğraf: FİLİZ GL MÜŞ) Münih Cniversitesi Hukuk Fa- kültesi öğretim üyesı Prof. Dr. Michael Coester ise Almanva'da son 10 >ıldır çocuk haklan \eya- salarda çocuğun korunmasına yö- nelık olarak 'reform'laryapıldığı- nı anlarrı. Çocuklann özellikie artayasal güvence altına alındığını beİırten Coester. "Devletancak ana-baba- nın çocuğa karşı \ükümlülukleri- ni ve ödevlerini yerine getirmediği zaman müdahale eder. Totaliter devletin gerekmedikçe aileye mü- dahalesi kınanır" dedi. Coester. çocugun korunması ko- nusunda uygulanan sasal dü/en- lemelerı ^övle açıkladı: "Zihinsel özüriülerin çocukları- nın ellerinden alınmaJan doğru de- ğildir. Bunun verine özel eğiticiler, onlann. çocuklanna nasıl da>ra- nacaklannı gözefim alt/nda rtıfar- lar. Çocugun. fuhıış. terorizm or- tamlannda bü> ümesi. devletin mü- dahaiesini gerekririr. Ancak. çocu- ğun psikososyal bağlılıklar kurdu- ğu aileden birandaav nlması olum- suz etkiler yaratacaktır. Çocuğun 3. bir kişi tarafından kaçınlması durunıunda, ebeveyninin velayet hakkı ihlal edilmiş olur.." Türk hukukunda çocuklann ko- runınjsına ilışkın yasal \e kurum- sal düzenlemeleri anlatan Prof. Dr. Necla Girirlioğlu da "Medeni Ka- nunumuzda çocuklar hakkında ya- sal düzenleme çok »eniş tutulmus- fur. Bu genişlik. çoctfk atev hine do- ğabilecek birtakını sonuçlar do- ğurmaktadır. Bu nedenle. 1970'li MİIarda isviçre Medeni Kanu- nu'nda veson MİIarda Alman Me- deni Kanunu'nda yapılan çocuk \aranna iv ileştirmelerin bizde de \apilmasi \e daha modern bir an- la> ıs «etirilmesi gerektiği kanaatin- deviz" dedi. PAB konferansıpazartesi Istanbul Haber Servisi - Dünya Parlamentolararası Birlik (PAB) 95. Konferansı 15-20 Nisan 1996 tarihleri arasında TBMM'nin ev sa- hipliğinde Istanbul'da yapı- lacak. 95'inci Parlamentola- rarası Birlik Konferansı, 15 nisan pazartesi günü saat 11.30da Atatürk Kültür Merkezi'nde Cumhurbaşka- nı Sükyman Demirel'in açış konuşmasıy la çalışmalarına başla\acak. 134 ulusal nıeelise men- sup 600 parlamenterin katıla- cağı konferansın gündemin- de. üç ana konu tartışılacak. Birinci ana konu. azınhklann korunması. Bu konunun tar- tışılacağı toplantıda. Kürt so- runu da gündeme getirilecek. lkinci ana konu olarak neslı giderek tükenmekte olan ba- lıklann korunması ele alına- cak. Bunlara ek olarak tartı- şılacak üçüncü ana konu. açı- lış günü parlamenterlerin oy- larıyla belirlenecek. PAB Konferansı nedeniy- le diğer parlamento üyeleri- ne ev sahipliüi yapacak olan TBMM Başkânı Mustafa Kalemli. PAB Konsey Baş- kanı Ahmed Fathy Sorour ile ortak basın toplantısı düzen- leyerek konferans hakkında bilgi verdi. Sosiste tehlike Umutlarınızı Fidan Dikerek Yeşertin ORMAN BAKAiNLIĞl AĞAÇLANDIRMA VE EROZYON KONTROLÜ GENELMÜDÜRLL'Ğİ' MERCEKLE BAKINCA • Baştarafı 17. Sayfada yapılması gelmektedir. Bu da FİTÜK'ün görevleri arasındadır. Bugüne dek Türkiye'nin bir "ulusal frekans pla- nı"na sahip olmaması ve bu boşluktan yararlana- rak da yasadışı biçimlerde yayına başlayan özel radyolara ve televizyonlara göz yumulması çok bü- yük ihmaller arasında yeralmıştır. Önce "ulusal fre- kans planı"nın Bilkent Üniversitesi'ne yaptınlması eleştirildi. Arkasından da Türk Telekom AŞ, TRT ve Telsiz Genel Müdürlüğü bu "ulusal frekans pla- n;"ndaki yetersizliklere karşı çıktı. Oysa Genelkur- may Başkanlığı, Milli Istihbarat Teşkilatı ve Emniyet Genel Müdürlüğü aynı planı onaylamıştı. Plan ge- çen yıl tamamlandı, ama resmi kurumlar arasında- ki bu çekişmeden ötürü hâlâ yaşama geçirilemedi. Planın yaşama geçirilememesi çeşitli sakıncalar yaratıyor. Özel radyolar ve televizyonlar hâlâ iste- dikleri frekanslarda yayın yaparak hem birbirlerinin yayınlannı kirletiyorlar hem de "haberleşme"ağına girerek telsiz konuşmalannı bozuyorlar. Bu duru- mun sonucunda da özel radyolara ve televizyonla- ra frekans verilemiyor, frekans verilemeyince de "yayın izni" gecikiyor. "Yayın izni"n\n gecikmesi kimin işine yarıyor? Bu soruyu yanıtlayabilmek için, "ulusal frekans planı"nda bulunduğu ileri sürülen diğer aksaklıkla- n ve yetersizlikleri de sıralamanın gereği var. RTÜK sözde bu gibi aksaklıklan ve yetersizlikleri ortadan kaldırmak amacıyla kurulmuştu. Ama anlaşıldığına göre içinde bulunduğumuz günlerde Türkiye'nin radyo-TV düzenindeki eski sorunlara yenileri de eklenmektedir. Her konuda olduğu gibi radyo-TV alanının da çıkmaza sokulması, ülkenin geleceğini tehlikeye düşürüyor. Yazık değil mi? Sayfa sayısının azlığı için özür dileyen, ama gü- cünün küçümsenmemesi gereken "medya karşıtı" dergiyi okuyor musunuz? "Antımedya" (Haftalık, küçük, kaçık, bağımsız dergicik), istanbul, 1996. H Baştarafı 1. Sayfada dığı belirlendi. Aşın ölçüde alınan nitrit maddesinin özellikle çocuklarda ölümle sonuçla- nabilecek "siyonozis" hastahğına ne- den olurken yetişkinlerde de kansere yol açabileceği vurgulandı. Sağhk Bakanlığı Temel Sağlık Hiz- metleri Genel Müdürü Dr. Rıfat Köse de söz konusu gıdalarda yüksek değer mevcutsa bunun sorumluluğunun fa- nm ve Köyişleri Bakanlığı Koruma Kontrol Genel Müdürlüğü'ne ait oldu- ğunu sav undu. İTÜ Gıda Mühendisliği Bölüm Baş- kanı Prof. Dr. Artemis Karaali. Dün- ya Sağlık Örgütü'nün 1996 çalışma ra- poruna göre. ınsanın her kilosu başı- na, günde alabileceği azami nitrit öl- çüsünün 0.06 miligram olarak belir- lenmesine karşın. Türkiye'deki gıda katkı maddeleriyle ilgili yönetmelikte bu miktann 1 kilogram olarak tüketi- lenüründe 150 miligram olarak yeral- dığını söyledi. Bu durumda yapılan hesaplamalann endişe verici sonuçlan ortaya çıkardı- ğını vurgulayan Prof. Karaali. 7 Hazi- ran 1990 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanmış olan ilgili yönetmeliğin en kısa zamanda değiştirilmesi ve üre- ticilerin uyanlması gerektiğini belirt- ti. Mevcut vönetmelik£ • Ülkemizde geçerli yönetmeliğe gö- re. 20 kiloluk bir çocuk: sosis. salam ya da sucuk ürünlerinden günde 250 gram yemesi halinde 37.5 miligram nitrit alıyor. Dünya Sağlık Teşkila- tı'nın son verilerine göre söz konusu miktann azami 1.2 miligram olması gerekiyor. Prof. Karaali. hastalıkla ilgili şu bil- gileri verdi: "Özellikle çocuklarda kanda oksi- jentaşımagöreviniyapan hemoglobin, nitritin kanda fazla bulunmasıy la olu- şan methemoglobinemi sayesinde etki- sizieşerek oksijen taşıyamaz duruma gelir. Bu sorun kendisini hemen belli etmez. Kandaki methemoglobinemi oranı yüzde 60'lara vardığında ise ölümle sonuçlanabileceksiyonozis has- talığı görülmektedir. Vetişkinlerde ise fazla nitritsonucu nirromin Dİıışur. Nit- rominin kanser yapıcı etkileri de artık kanıtlanmıştır." Prof. Karaali, tanm ilacı olan pesti- sitlerin verim açısından kullanılması zorunlu olan katkı maddeleri olmala- rına karşın. bunun çok dikkatli yapıl- ması ve üreticilerin sık sık kontrol edil- mesi gerektiğine dikkat çekti. Karaali. zararlılara karşı kullanılan bazı tanm ilaçlarının doğadan hiçbır şekildeyokolmadığını kaydederek do- ğada kalan bu kimyevi maddelerin de yine suyıın getirdiği dönüşüm ile top- rağın yapısına. oradan da ürünün ya- pısına girdiğine işaret etti. Prof. Karaali, Avrupa Toplulu- ğu'nun doğada kaybolmayan tanm ilaçlannı yasakladığını vurgulayarak şöyle devam etti: "Honnonlar, hay\an- lann ya da tanm ürünlerinin dokııla- nnı arttırmava yönelik kullanılıyor. Hormonlar, standart ölçülerinde kul- lanıldığı takdirdealınan sonuç mükem- mcl oluyor. Özellikle hayvan üretimin- de hormon kullanımı pahalı bir y ön- tem. Hayvanın vücudundan hormon atıkJıktan sonra kesilmesi gerekiyor. Bu da kontrol isteyen önemli bir noktavı oluşturuyor." Her ürünün standardı var Türkiye'de her ürünün standardı ve mevzuatı bulunduğunu belirten Kara- ali, bu ürünlerin sağlığa uygunluk de- recelerini ara^tıracak yeterli kontrolle- rinyapılamadığını bildirdi. Türkiye'de birçok küçük üreticinin bulunduğıma dikkat çeken Gıda Mühendisliği Bö- lüm Başkanı Prof. Karaali. "Bunlar- dan hangi biriisi denetlenebilir? Hor- monlan zamanında kullanıyorlar mı. hangi tanm ilaçlannu hangi ölçülerde kullanıyorlar'.' Bunun araştınlabiime- si mevcut şartlarda çok zor" diye ko- nuştu. Amerika'da devletten bağımsız gö- rev yapan EPA (Envıronmenta! Pro- tection Agency) adlı bir kuruluşu ör- nek gösteren Prof. Karaali. bu konuda da şunlan söyledi: "Amerika'daki bu kuruluş, tüm üreticilerin ürettiklerini araştinvor. Öyle bir sistem kurmuşlar ki, onlann denetiminden geçmeden hiçbirürünsatışasunulamıyur. Lriinü meydana getiren kişi de mecburen tiim kurallarauyuyor.Çünkü uymazsaya- kalanır ve üretimi durdurulur." İÜ'de panel 'YÖK taslağı ozerklığı bitirir'İstanbul Haber Servisi -Araştırma Gö- revlılerı Derııeğı'nce Istanbul L'nnersıtesi Fen FakültOM'ndc düzenleııon pjrıelde. "> ükseköğretim Kanunu Taslağı ve Milli Komiteler" konusu tartışıldı. laslakta öıı- göriiien Akadeınık Değerlendırme Kuıu- lu'nun. "üniversitelerde bilimsel özerkliğin verle bir edilmesi" anlamını ta^ıdığı sav u- nuldu. Panele. Eğıtım-Sen 6 No'lu Cnıversite- ler Şubesi &t;kanı ZeynepGüfer. Araştır- ma Göreylilerı Denıeğı Başkıını BanuOk- kaoğlu. Öğretim Elemanları Sendikası tem- SIICIM FuatErcan. C'niversıteÖğrenci Plat- fonııları temMİcisi Hande Durna. Cnıver- sıtc Öğrenci İm^ıyatıtierı teın>ılciM Hasan Kazbekve Üniversite Öğrencileri Koordı- nasyonu temsilcısı Tavfun Koç katıldılar. Eğıtim-Sen 6 No'lu ünıversıteler Şube- si Başkanı Zevnep Güleı. \ÖK Yasa.M'nın eski \eyenı hjlıyle bütünüyle çöpeatılma- sı gerektığmı sav undu. Güler. ta>lakla ilgi- li şu eleştırılerde bulundıi' "Taslak. üniversitelere heiiıienen harç miktannı üç katına kadar arttırnıa vetkisi verivor. Taslağa göre. vakıflar. özel girişim- cilene üniversite kurmadan > üksekokul. ens- titü. konsenatııvar açabilecekler. Örneğin. birkaç kariı bir dersanesi olan bir kuruluş. 'Burasi falan yüksekokuldur' divebilecek ve buradan para kazanahiktrk. Bunlar teh- likeli gelişmeler. laslaktaki Öğrenci Birliği uygulamasına göre iseöğrencilerin söz hak- ki teke inecek \e bu da vönetinıin kontrolün- de bulunacak." Lniversıte Öğrenci Platformları temsil- cısı Hande Durna. vakıf ünıversıtelerı adı altındaözel ümversıtelennyaygınlaşacağı- nı belirterek "Para kazanmak amacı vok denilivor. Koç >a da Sabancı'nın. üniversite kurmaktaki amaçlarının yalnızca para ka- zanmakolduğunu sö\ lemek mümkün değil. Ama asli amaç. burjuva ideolojisini üniver- sitede sistemleştirmek, şirketlerine eleman vetiştirmektir" dedi. Öğretim Elemanları Sendıkası temsilcı- sı FuatErcan.taslaktaöngörülen Akadcmık Değerlendırme Kurulu'nun. bılımsel özerk- iiğın yerle bır edilmesi anlamını taşıdığını sövledı. Mersin'de koyutılara karantina MERSİN / ADANA (Cumhuriyet Günev İlleri Bürosu) - Türkıve'den Suudı Arabistaıı'a gönderılcn. ancak Beyrut limanında Brucelle hastalığı teşhis edilcn 4 bin 300 canlı koyıın Mersın limanına gerı gönderılerek karantina altına alındı. Deli dana has- talığıyla ilgili endişelerini dilegetııvn Avusturyalı Profesör \Volfgang Schult/da. Ingiliz sığırlanııın "Tür- kive'de pekçok insanın yaşamına ınal olabileeeği" uyan.sında bulundu. Arıkan 'Sınavbilgileri dershanelere verilmeli' İstanbul Haber Servisi-Özel Dersha- neler Birliği Derneği (Öz-De-Bır) Yö- netım Kurulu Başkanı İbrahim Ankan. üniversite smavlannda. smav bılgileri- nin kendilenne verilmesini istedı. An- kan. bu bilgilerin dershaneiere dernek tarafından ulaştınlması halinde. olası olumsuzluklann ortadan kalkacağını söyledi. Arıkan. bazı dershanelerin ve telev iz- yon kuruluşlarının. sına\ soru ve cevap anahtannı yasal süresinden önce açık- lamalan ile ilgili spekülasyonlann sına- vın ciddiyerine gölge düşürecek nitelik- tebulunmadığmı behrtti. Ankan. şöyle devam etti: ^Bununla beraber yasal ol- mavan dav ranışlarda bulunan kişi veya kurumlar hakkında ÖSVM Başkanlığı tarafından \asal işlemlerin yapılacağı anlaşılmaktadır. Binltac öğnenci ve ai- leierinin nıağdur olmaması amacıyla. merkezi sınav lardagörev alacakcleman- lann büv ük bir sorumluluk laşıdıkJan bilinci ve gerçe0 ile bundan bö'v le daha dikkatli olmalan kanaatindtv i/. Bu ne- denleıie, yapılacak sınav larda. ÖSVıM'nin açıklama yapacağı tarih v« saatte. yazılı veelektmnik basına verile- cek smav bilgilerinin a\nı anda Ö/el Dershaneler Birli<ji Derneği'ııe > erilme- sivederneğimizce dershanelereulaştınl- ması halimk. mııhtenu'l olııınsuzluklar ortadan kafkacaktır." OLAYLARIN ARDINDAKİ GERÇEK • Baştarufı l. Sayfada çok yakından ilgilendiğini vurguladıktan sonra. An- kara, Atina ve Lefkoşa'ya mayıs ayı başında bir ABD heyetı gideceğini açıkladı. Heyette, Bosna barışının miman olarak kamuoyuna sunulan Dışışleri Bakan Yardımcısı Holbrooke'un yerine vekâleten getirilen John Kornblum da yer alacak. ABD'nin bu tutumuna, önyargıyla baştan hayır denemez. Kaldı kı Demirel de Clinton'la görüşmesin- de kendısının "yardımını" istemişti. ABD'nin Kıbrıs konu- sunda daha önce girişim- de bulunması bekleniyor- du. Ancak. Kardak krizi bu- nun ertelenmesine neden oldu. ABD'nın bu tür sorunla- rı çözum bıçimı standart: Sorunlu taraflar bir ara- ya geliyor. Bır ptan oluştur- maya çalışıyor. Bu başarı- lamıyor. Bunun uzerıne ABD bır plan hazırlıyor. Ta- raflar buna once çekimser yaklaşıyor. ABD Dışışleri Bakanlığı'ndan bir üst dü- zey yetkili, taraflarla uzun süreli, bazen günlerce de- vam eden toplantılar yapı- yor. Sonunda ABD planı ka- bul ediliyor. Clinton'ın ev sahipliğin- de anlaşma ımzalanıyor. Bu bir yontemdir Ancak tarihe bakıldığında görüle- cektır ki Türkiye ile Yuna- nistan birbirlerini en iyi, üçüncü bir ülkenin arada olmadığı, doğrudan görüş- melerde anlamışlardır. • • • Menıura gözdağı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAYOL hük'ü- metı. memursendikalarının 18 nisan perşembe günü Türkiye genelinde yapmayı planladıkları iş bırakma ey- ienıi öncesinde gözdağı ver- di.Bakanlar Kurulu. eyle- me katılan tüm memurlar hakkında. kurum aynnıı gö- zetılnıeksizin yasal işlem başlatılmasını öngören bir genelge yay ımlanmasım ka- rarlaştırdı. Hükümet. üni- versıteöğrencilenne\erilen aylık 750 bin liralık kredi- nin. 1.5 mılyon liraya çıka- nlmasını kararla^tırdı. Bakanlar Kurulu. dün yaklaşık 4.5 saat süren top- larıtısında. Güneydoğu'da süren operasyon. Iran'lado- ğan gerginlik. SSK ve Bağ- Kıır'un veniden yapılandı- rılmasi. memur eylemleri, doğal afette zarar gören yö- relere yardım \e yükseköğ- renim krcdisinı görüştü. Kültür Bakanı \e Hükümet Sözcüsü Agâh Oktav Gii- ner. toplaniının ardından yapfiğı açıklamada. anaya- sada yapılan düzenlemeyle toplusözleşme \egre\ hak- kı bulunmayan nıemurların sendıka kurabıleceklerini, bu şondekı vasal düzenle- nıenin kısa zamanda TB- MM'yegönderileceğini bil- dirdi. Anayasanın. memur- lara grev ve gösteri hakkı vermediğını anımsatan Gü- ner. kamu işyerlerinde hu- zurlu \e verimli çalışmayı sağlamak için her türlü iş yavaşlatma ve bırakma ey- lemine izin verilmeyeceğini sövledı. Başbakanlığın bu konuda bır genelge yayım- layacağını kaydeden Güner, valiler \e bakanlann, hiçbir kurum ayrımı >apılmaksı- zın evlenıe katılan tüm me- murlar hakkında yasal işlem başlatmalarının isteneceği- ni söyledi. Güner. kabinede. SSK ve Bağ-Kur'un mali yapılan nın güçlendirilmesi- nı öngören raporların ele alındığını. Çalışma \e Sos- yal Güvenlik Bakanlığf nın bu vöndeki çalışmalannı sürdüreceğini belirtti. Bakanlar Kurulu. doğal afete uğrayan vörelerdeki çiftçilere işletme. tesis kre- dısıaçılmasını veçiftçilerin Tanm Kredi Kooperatifle- ri'ne olan borçlannın 3 yıl sürev le ertelenmesini karar- laştırdı. Hükümetin aldığı bır diğer kararla da üniver- site öğrencilerine verilen ayhk 750 bin liralık kredi miktarı. 1.5 milyon liraya > ükselrildi. Agâh Oktay Gü- ner. bir soru üzerine. Türki- ye'nin. 4 dıplomatını geri çekmesıne neden olan Tran gerginliği konusunda Dışiş- leri Bakanı Enıre Cönen- say'ııı hılyı veıdığını. Ba- kanlar kurulu nun a\n bir gönişme yapmayarak bu bilgilenmev le yetindiğini sö\ ledı
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle